Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet §
Sahibi: Cumhurijet Matbaacıkk ve Gazetecılık Türk Anomm Şirketi adına
Berin Nadi * Murahhas Cye: Emine Uşaklıgil 0 Genel Yayın MUdurü:
Hasan Cetnal, Yazı lşleri Müduru: Okıy Gonensin £ Yazı İşlerı Mudur
Yardımcıları. Salim Alpaslaa, Kerem Çabşkuı, Necdel Dogan, Lutfu Tınç
Sayfa Duzeni Yönetmenı: Ali Acar % Ankaro Temsılası. Ahmel T»n
İç Poiitika: Mehmct Tezkuı Ekonomi: Meral Taraer, Kültür: Celal Uster, Istanbul Haberleri. Muhittin
Sirer, Spor: Abdulkadir Yucelman, Makaleler: Şahin Alp«y, Duzeltme: Abdullah Yancı # Koordina-
tör: Ahmet Konılsan • Mali Işler: Erol Erkul # Muhasebe: Bulent Yener # BUtçe-PIanlama: Sevgi
Osmanbcşeoglu # Reklam: Ayşc Torun #İdare: Huseyin Gurer • lşletme: Önder Çeiik • Bılgi-lşlem:
Nail lnal 0 Personel: Sevgi Bostancıoglu
Basan ve Yayaı Cumhnnya Malbucılık n Gazcttcılık T.A.Ş. TUrkocsJı Cad. 39 41 Ca|a)oJIu
34334 Ist PK 246 Isıanbul Tel 512 05 05 (20 h«ll, Tdex. 22246, F«x (1) 526 60 72 0 Bürolan
Aalura: Zıya Gokalp Bh Inkılap S. No 19/4, 1U 133 II 41-47, Tcla 42344, Ftf (4) 133 05 65
£ lıair. H Zıya Blv. »52 S. 2/3. Tcl 13 12 30. Tclcı 52359. Fu. (51) 19 53 60 % Aıtaua:
ItıOnü Cad 119 S. No 1 Kat 1, Tü: 19 37 52 (4 hat). THa 62155, Fax. (71) 19 25 78
TAKVIM: 6 ŞUBAT 1992 Imsak: 5.36 Guneş: 7.02 Oğle: 12.23 Ikindi: 15.07 Akşam: 17 33 Yatsı: 18.54
Mankeıler ve polis
• YerPansteki
Uluslararası Çamaşır Salonu. Aubada
ıççamaşırlannıgiyeniki Fransız
mankeninarasındakı polisin keyfine
diyecek yok doğrusu.
Çevreci memuriar
• ANKA (Ankara) - Çevre Bakanlığı,
bünyesinde jörevli personeli
yetiştirmek, verimliliği arttırmak ve
daha ileriki görevlere hazırlamak
amacıyla hizmetiçi egitimden geçirecek.
Bakanlığın hizmetiçi eğitim yönetmeliği
Resmi Gazete'de yayımlanarak
yûrürlüğe girdi. Yönetmelikle, Çevre
Bakanlığı'nda müsteşar başkanlığında
bir Hizmetiçi Eğitim Kurulu
oluşturuldu. Çevre Bakanlığı'nda
hizmetiçi eğitim etkinliklerinin
uygulanmasında öğretici olarak
öncelikle bakanlık bünyesindeki
personel görevlendirilecek.
Aliağa'ya rtiraz
• AA (Izmir) - Aliaga'da kurulması
planlanan termik santralla ilgili dava
Danıştay'da sürerken, Damştay 10.
Dairesi'ne sunulan bilirkişi raporuna
itirazda bulunulacağı bildirildi. Aliağa
Belediye Baskanı Hakkı Ülkü,
yapacaklan itirazla ilgili olarak şunları
söyledi: "Danıştay'a sunulan bilirkişi
raporu Danıştay karanna esas
oluşturacak. Bu raporda, Aliağa'ya
termik santral kurulursa çevrede
yapacağı önemli tahribat, rakamlarla
verilmiş. Ancak raporun son
paragrafında termik santral yapımına
izin verilebileceği vurgulanmış. Bu
nedenle itirazda bulunacağız"
Sandra 'Tepe'de
• tstanbul Haber Servisi - ABD'li
ünlü kadın piyanist Sandra King, The
Marmara Oteli Tepe Bar'daki
programına başladı. Şarkı söylemeye 4
yaşındayken Saint Mary's Baptist
Kilisesi'nin korosunda başlayan sanatçı
kurdugu grupla Yokohama, Kyoto,
Tokyo, Seul ve Kore gibi Asya
ûlkeleriyle Orta Avrupa dahil dünyanın
birçok yerinde turneye çıktı. Bir ay
süreyle "Tepe Bar"da piyano çalıp caz,
pop ve blues söyleyecek olan Sandra
King, pazartesi dışında heT gün
müzikseverlerin karşısına çıkacak.
Yeşil kart
I AA (Ankara) -
Sağlık Bakanı Dr.
Yıldırım Aktuna yaptığı
açıklamada, ilk yeşil
kartlann bu ay içinde
Kızılcahamam'da yoksul
vatandaşlara verilmeye
başlanacağını bildirdi.
Söz verdikleri günden önce kart
dağıtmaya başladıklarını belirten
Aktuna, mart ayında, fakir olanların
belirlendiği her yerde yeşil kart
uygulamasına geçileceğini kaydetti.
Yoksul olanların belirlenmesi amacıyla
form ve bunun nasıl doldurulacağını
anlatan bir de kılavuz hazırladıklarını
anlatan Bakan Aktuna şunları söyledi:
"Yeşil kartları 250 gün içinde
dağıtacağız demiştik. Ama çalışmalar
çok hızlı ilerliyor. Herhalde bu 250
günden önce yoksul vatandaşlarımız
yeşil kartlannı almış olacaklarî'
'Sakız çiğneyiıf
• ANKA (Nürnberg) - Diş doktorları,
dişlerin korunması için sakız
çiğnenmesini öneriyorlar. Nürnberg
Tüketim ve Pazarlama Araştırma
Kurumu'nca gerçekleştirilen bir anket,
diş doktoılannın yüzde 85'inin
hastalanna sakız çiğnemeyi
önerdiklerini ortaya koydu. Bu arada,
diş doktorlarının yaklaşık yüzde
20'sinin hastalanna sakız örneklerini
dağıttıkları da belirlendi. Doktorların
yüzde 66'sı, sakız çiğnemenin en yararlı
yönü olarak salgılanan salyanın artışını
gösterdi. Doktorlar, diş çürümesini
önleyen en etkili yöntemin dişlerin
fırçalanması olduğunu vurgularken
dişlerini fırçalamayanlara sakız
çiğnemelerini de ikinci bir önlem
olarak öneriyorlar.
Büyük Britanya Kraliçesi 2. Elizabeth, kırk yıl önce bugün tahta çıkmıştı
Vlajestelerine 41 kere maaşallahEDİT EMtL ÖYMEN (Londra) - İngilizler bugün, kraliçelerinin tahta çı-
kışının 40. yılını kutluyor. Ülkenin kadın hükümdarlan genellikle
uzun yaşıyorlar, tahtta uzün kalıyorlar. Günümüzdeki veliaht Prens
Charles örneğinde olduğu gibi erkekler taht için epey beklemek du-
rumunda kalıyor. Kamuoyu yoklamalanna göre 2. Elizabeth bütün
kraliyet ailesi içinde neredeyse tek tutulan kişi.
2. Elizabeth'in tahta çıkışının 40. yılı,
şenliksiz kutlanacak. Sadece 41 pare top
atılması planlanıyor. Kraliçe, Parlamento
Meydanı'na yapılması düşünülen "40. Yıl
Çeşmesi'ne de "Ülkemde ekonomik bu-
nalım varken çeşme istemem" diyerek
karşı çıktı.
BBC televizyonu, tarihinde ilk kez
Kraliçe Hazretleri'ni özel yaşamında,
ailesıyle haşır neşir ve devlet işleriyle
meşgulken gösteren bir belgesel yayım-
layacak.
Görünürdeki kutlama çok sınırlı. An-
cak kraliyet, her İngilizin şuur altına iş-
lemiş bir kavram olduğu için bu 40 yılda
İngiltere'nin nereden kalkıp nereye gel-
diği bol bol hesap edilecek. İngiltere'de
bütün ticari gemiler Zat-ı Şahane'nin-
dir. Her geminin adından önce H.M.S.
kısaltması gelir. "Her Majesty's Steams-
hip" anlamına... Bütün savaş gemileri,
ordu, bahnye, hava kuvvetleri de onun-
dur. Hükümet de muhalefet de "Zat-ı
Şahane'nin hükümeti ve muhalefetidir."
Her şeyi krallığa mal eden demokrat İn-
giltere, aslında dünyanın en kendine
özgü meşruti hükümdanna da sahip.
Ingiliz kadın hükümdarlan uzun yaşı-
yor ve tahtta uzun süre kalıyor. Şimdiki
hükümdann adaşı 1. Elizabeth 45 yıl,
Victoria 64 yıl tahtta kalmışlar. 2. Eliza-
beth'in bu rekorlara erişmesine daha
epey var. 42 yaşına gelen büyük oğlu Ve-
liaht Prens Charles daha uzun süre bek-
leyecek.
Kraliçe, tahttan çekilmesinin söz ko-
nusu olmadığını bizzat açıkladı. Krali-
yete ilişkin her türlü tartışmada, Kra-
liçe'nin, Prens Charles'ı daha ne kadar
süre tahttan mahrum bırakacağı sorulu-
yor. Prens Charles bu arada kendine bir
meşgale buldu: Mimarhk okulu açıyor.
Kraliçe saygıa
Kamuoyu yoklamaları. halkın Kra-
liçe'yi sevdiğini, saydığını ve önemsedi-
ğini gösteriyor. Kızı Prenses Anne ve
oğlu Charles ile birlikte Kraliçe'yi halk,
"çalışkan ve kamuoyunun nabzını tu-
tan" kişiler olarak görüyor
Ancak kraliyet ailesinin diğer üyeleri
için duygular o kadar olumlu değil. "ln-
dependent" gazetesi. bu durumu yansı-
tan bir başlık kullanmaya çekinmedi:
Kraliyet öldü, yaşasın Kraliçe...
Aslında .ntparateriça
Sadece İngiltere'nin değil. Kanada ve
Avustralya'nın da yöneticisi sayılıyor
Kraliçe. Buralara hâlâ "genel vali" atı-
yor. Kanada ve Avustralya'da Kraliçe'-
yi devlet başkanı saymamak ve "cum-
hurbaşkanı seçmek" yönünde ginşımler
varsa da Kraliçe sevildiği, sayıldığı için
bunlar sönüyor.
Geçen yıl İngiltere'de de krallığın kal-
dınlması amacıyla bır muhalefet millet-
vekili tarafından hazırlanan yasa öneri-
si, Avam Kamarası'nda reddedildi.
Kraliçe Elizabeth halen, Kıbns dahil 49
ülkenin üye olduklan "İngiliz Uluslar
Topluluğu"nun manevi lideri, çoğu ül-
kenin de devlet başkanı.
Devletin tarihi ve geleneksel süreklili-
ğini simgeleyen Kraliçe. meşruti bir hü-
kümdar sıfatıyla başbakanın çizdiği sı-
nırlar içinde yaşıyor. Her yıl parlamen-
toyu açış konuşmasını başbakan kaleme
alır örneğin. Ancak Kraliçe'nin, yazılı
olmayan anayasa uyannca bazı haklan
var ki bunlar için hiç kimseye karşı so-
rumlu değil: Savaş veya banş ilan etmek,
yabancı devietleri tanımak, nişan ve asa-
let unvanı vermek.
TûPhlye Ue ilişkiter...
Türkiye'yı resmen zıyaret etmeyen
Kraliçe Elizabeth, 6 Mart 1961'de Tür-
kiye üzerinden geçerken Ankara'da
Esenboğa Havaalanı'nda 45 dakika kal-
mış. dönemin Devlet Başkanı Cemal
Gürsel tarafından ağırlanmıştı. Basın
mensuplannın, o sırada sürmekte olan
Yassıada Mahkemelen'ne ilişkin bir so-
rusunu. "Bizım tarihimizde de yargıla-
nan ve idam olunan devlet adamlan ve
krallar var. Bu, hürriyet ve tarihin teka-
mülüdür" diye yanıtlamıştı.
Türkiye cumhurbaşkanları Cevdet
Şunay 1967'de, Kenan Evren 1988"de
İngiltere'yi Kraliçe Elizabeth'in resmi
konukları olarak ziyaret ettiler. Devlet
başkanlarının bizzat Kraliçe tarafından
daveti üzerine uygulanan görkemli tö-
renlerle karşılanıp ağırlandılar.
Pasaportsuz
seyahat eder;
ehliyetsiz
araba kullanır
Kraliçe'nin sahip olduğu hisse senetle-
ri, sanat eserleri, menkul ve gayri men-
kul tüm varlığından günde 1.8 milyon
sterlin (18 milyar lira) gelir sağladığı
söylenir. Ancak gerçek rakam, gizli...
Kraliçe'nin bir de "resmi maaşı" var.
Avam Kamarası sadece Kraliçe'ye de-
ğil, yakın aile üyelerine de her yıl enflasyo-
na göre artan miktarlarda bir bütçe
yapar.
1992 için Kraliçe'nin devletten alacağı
"maaş" yılda 8 milyon sterline (80 mil-
yar lira) yakın. Bu paradan saraylardaki
görevlilerin ücretleri ödenir, mutfak ve
yiyecek, kırtasiye, bilgisayar, mobilya,
atlar ve arabalar ve gazete masraflan
düşülür.
Her yıl Buckingham Sarayı'nın bah-
çesinde yapılan geleneksel davetler de
hatın sayılır bir kalem: 213 bin sterlin
(2.1 milyar lira)... Kraliçe'nin birçok
başka masrafını ise devlet doğrudan
ödüyor:
Vtrfl vermlytr
Saraylann bakımı, yabancı ülkelere
ziyaretleri, kraliyet yatı, treni ve uçağı
için yaklaşık 43 milyon sterlin... Kraliçe
hiç vergi de ödemedigi için eleştiri odağı.
Gelir, emlak, veraset ve kelle vergisi öde-
miyor.
İlglnç noktalap
- Kraliçe dilerse otomobil kullanır,
ancak yasal olarak ehliyete ihtiyacı yok-
tur.
- Pasaport kullanmaz. Ancak eşi
Prens Philip dahil bütün diğer aile üyele-
ri kullanmak zorundadır.
- Kraliçe, 100 yaşına giren her teb'-
asıntn doğum gününde şahsen doğum-
günü kartı yollar.
- Bastıbaçak "corgi" tipi köpekleri
öldüğü vakit sarayın bahçesine gömü-
lür.
- Kraliçe ve eşi oy veremezler.
- Her gün 200-300 mektup alır. Her
Kraliçe Elizabeth, taç giyişinin 40. yıldönümü kutlamaiarı öncesinde sevincini, Noel'de 750 kart yollar.
Edinburgh Dükü ve Londra Kalesi muhafız süvari birliğinden bir böliimle pay- . (jçüz veya daha fazla doğuran her
laştı. (Fotoğraf: REUTER) tebasına Kraliçetebrikyollar. ^
Verem giderek güç kazamyorHaber Merkezi - 50'li yıllarda yenildiği sanılan tüberküloz mikrobu
tekrar ortaya çıkıyor. Başta ABD olmak üzere Batı ülkelerinde
yeniden faaliyet göstermeye başlayan mikrop artık daha da güç-
lü. Bilinen ilaçlar etkisiz kalıyor.
Ağustos 1917'de ünlü yazar Franz
Kafka tüberküloz olduğunu öğrendik-
ten sonra fazla yaşayamamıştı. Günün
tıbbı onun bu kronik hastalıktan kurtul-
masını önleyememişti. 40 yaşında 3 Ha-
ziran 1924'te yaşama veda etmeden kısa
süre önce son günlerinde şöyle diyordu:
"Kapalılık, gözlerimin doğal hali."
Tüberküloz ya da halk arasındaki
yaygın deyişiyle verem, 100 yıl önce her
yedi kışıden bınni yakahyordu. Ancak
bu yüzyılın ortalannda hijyenik koşulla-
nn iyileşmesi. antibiyotik'lerin kullanıl-
maya başlanmasıyla hastalığın en azın-
dan gelişmiş Batı ülkeierinde önü kesil-
mişti. 1980'de Almanya'da tüberküloz-
dan ölüm oranı yüzde 0.27 ile sınırlı
kahrken 1980-1988 yılları arasında has-
talıktan ölenlerin sayısı yanya inmişti.
Türkiye'de ise 1952-72 arasında BCG
kampanyaları boyunca nüfusun yüzde
90'ından fazlası taranarak aşılanmış, bu
çalışmalar sonucunda 1945'te 100 binde
262 olan veremden ölüm oranı 197O'te
100 binde 20'ye düşürülmüştü.
Ama gelişmiş ülkelerde yenildiği sanı-
lan tüberküloz tekrar ortaya çıktı. Ame-
rika Birleşik Devletleri'nde 1984'ten bu
yana gittikçe artan hızda görülen tüber-
küloz 31 federe devlette özellikle HIV
virüsü taşıyan AIDS'lileri yakalayıp öl-
dürmeye başladı.
Der Spiegel dergisindeki habere göe
1990 yılında yalnızca New York'ta 4 bin
kişi tüberküloza yakalandı. Bu sayının
1978'deki hasta sayısından iki kat daha
fazla olduğu bildiriliyor. Newsweek der-
gisi ise Çehov, Chopin gibi ünlüleri de
yakalamış olan hastalığın şimdilerde
"yeni bir kılık"la otaya çıktığını vurgu-
luyor, çünkü New York'taki bir hapis-
hane kliniğinde çıkan salgın, bilinen
standart "Isomiazid", "Rifampicin'",
"Streptomycin" gibi ilaçlarla yok edile-
medi ve 13 mahkûm yaşamını yitirdi.
Vücutlanndaki savunma sisteminin
düşmesiyle kolaylıkla tüberküloza ya-
kalanan AIDS'liler dışında özellikle so-
kakta yaşayan yoksul insanlar ve yine
vücutlanndaki savunma sistemleri iyi
çalışmayan uyuşturucu bağımlılan mik-
roba yenilebiliyorlar.
Fazlakiloları at9
kendinitaşımaBERAT GÜNÇIKAN (Istanbul) -
Türkiye'de artık insan sağhğına
dönük milyarlarca liralık paza-
ra sahip bir sektör var. Aku-
punkturla, diyetlerle, steple,
ilaçlarla insana yeni ve incelmiş
bir beden vaat eden bu sektöre
başvuranlar hergünartıyor.
Kadınlı erkekli, hatta çoluk çocuk he-
pimiz, şişmanımız, biraz toplucamız, ikı
kilo fazla olanımız yeni bir sektör yarat-
tık: Zayıflama merkezleri.
Bugün sadece İstanbul'da 100'ü aşkın
diyetleri arasında zayıflatmayı da göste-
ren kuruluş var. Kaş alma, ağda yapma
ve cilt bakımı konulannda bilgili bir uz-
man, biraz sermaye toplayan ev kadını,
bir metabolizma uzmanı, zayıflama pa-
zannda müşteri bekliyor.
Bu kuruluşlar arasında müşterinin şiş-
manlık nedenini. geçirmiş olduğu ya da
taşıdığı hastalıkları, bir diyeti kaldınp
kaldıramayacağını araştıran ve zayıflat-
mayı bir uzmanın kontrolünde yürüten-
lerin sayısı ise bir elin parrnaklannı
geçmiyor.
Milyarlarca liralık bu pazann en eski-
lerinden birisi Dr. Muzaffer Kuşhan.
Ünlüleri zayıflatmasıyla tanınan Dr.
Kuşhan, 1985 yılında 100 bin lira serma-
ye ile zayıflatmaya yönelik kurduğu
Kuşhan Sanayi ve Ticaret Şirketi'nin
sermayesini geçen yıl 4 milyar liraya çı-
karttı.
Şişman yenne kilolu insan tanımını da
kullanan Dr. Kuşhan, kilolu olmanın
nedenlerini de obur ve az çok tembel ol-
maya bağlıyor. Eczanelerde satılan Al-
man, Çin çaylannı, bazı merkezlerdeki
pasif cimnastik aletlerini sektörün üçkâ-
ğıtçılığı olarak görüyor. Piyasada artık
bol miktarda bulunan beden inceltme
aletlerinin işi bilmeyen sermaye şirketle-
rince salt kazanç ıçın getirildığini vurgu-
luyor.
Kullanılan yöntem ne olursa olsun reçete şu: Aldığınızdan fazlasını harcayın. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ)
Bin kalonnin altındaki diyetlerin sağ-
lıksız olduğunu anlatan Dr. Kuşhan,
"Şişman kişi sağlıklı beslenmeyi ön
planda tutmaz ve hareketli bir yaşam
tarzını seçmezse bu işten asla kurtula-
maz" diyor.
Uygun diyet yapılmadığı takdirde za-
yıflamak ısteyen kişilerin vücut fonksi-
yonlarının düşeceğine; kalp, şeker, gut,
gastrit, yuksek kolesterol gibi hastahkla-
rının ağırlaşabileceğine dikkat çeken Dr.
Kuşhan'a göre zayıflama merkezlerinin
birçoğunda doktor kontrolü yapılmıyor,
müşterinin kendine ilişkin verdiği bilgiler
yeterli sayılıyor.
Bilgisayarla vücut analizi, zayıflama
merkezlerinin temel dayanağını oluştu-
ruyor. Vücudunun ne kadan yağ, ne
kadan su, ne kadan da kas dokusu oldu-
ğu bilgisayarla saptanan müşteriye özel
diyet veriliyor.
Bilgisayarlann başka fonksiyonu ise
idrar ve kan analizleriyle zayıflamak is-
teyenin hastahklarının saptanması. In-
ternational Slimming Center'da da bu
sistem uygulanıyor. Şirketin sahibi
Amerikalı James Noall, "Türkiye'deki
ilk ve tek uluslararası merkez biziz" der-
ken, üç yıllık çalışma süresinde binlerce
kişiyi zayıflattıklarını anlatıyor.
Spor salonlannda zayıflamaya yöne-
lik son uygulama ise step. Yere konulan
bir yüksekliği müzik eşliğinde basamak
gibi kullanmayı içeren bu yöntem İstan-
bul'da birkaç merkezde uygulanıyor.
İngiltere'de
seks skandab
CUMHURİYET (Londra) - îngilte-
re, tarihi ilan edilmemiş erken
bir seçime hazırlanırken, olası
bir koalisyonda anahtar parti
olması beklenen Liberal De-
mokrat Parti'yi güçduruma dü-
şüren bir seks skandah patlak
verdi.
Parti lideri Paady Ashdovvn'ın, 5 yıl ön-
ce, daha parti lideri değilken, eşinden ay-
n yaşamakta olan sekreteri ile 5 ay sürey-
le Uişki kurmuş olduğu açıklandı. Bu açık-
lamanın yaratogı skandal havasını agırlaş-
tıran, konuya ilişkin bazı belgelerin Asri-
down'ın avukatının kasasından çalınarak
bir magazin gazetesine satılması oldu. Sa-
tılanbelge, Ashdovra'ın ilişkisinio dönem-
de ilk kez ortaya çıkaran bir magazin gaze-
tesinin yayınını, Ashdown'ın mahkeme
karan ile durdurtmasının belgesi, Avam
Kamarası'ndabir basın toplantısı düzen-
leyen Ashdown, olayı doğruladı; çoktan
kapanmış olduğunu söyledi. Başbakan
John Major, "Bu sonın, onun siyasal ye-
teneği ya da siyaseti ile ilgili değildir'' diye-
Kararsız seçmenın bır erken seçim bek-
lentisi içinde olduğu İngiltere'de, olay bü-
yük yankı yaptı. Her zamansportmen, ya-
kışıklı ve tam bir aile reisi görüntüsüveren
Ashdovvn'm özel yaşamı bir anda ortaya
döküldü. Ancak, tartışmalar, onun "za-
rarsız'' bir gönül macerasından çok, özel-
likle magazin basırumn, siyasi liderlerin
karalanmasına yönelik kampanyalara
"maşahketmesi" üzerindeyoğunlaşaca-
ğa benziyor. Buna ek olarak, son zaman-
larda Avam Kamarası'nda ana muhalefet
tşçi Partilibazı milletvekillerinin odalanna
girilerek adres defterlerinin çalındığı, bil-
gisayarlarının kurcalandığı haberleri ile
Ashdovvn'm avukatının kasasımn soyul-
ması arasında bağlantı da kuruluyor. Bir
milletvekili Avam Kamarası'nda, "pro-
fesyonel hırsızlık'' diye nitelediği olaylar-
dan açıkça iç istihbarat örgütü MI-5'i so-
nımlu gösterdi.
Basının, seçim tarihi belli olmasa dahi
seçim kampanyasını başlamış sayarak bu-
na uygun yayın yaptığı görülüyor. Muha-
fazakâr Parti yanlısı "Sunday Times",
Sovyet Komünist Partisi Merkez Komitesi
Arşivi'nde lşçi PartisilideriNeilKinnock
ile dönemin Londra'daki Sovyet büyükel-
çisinin 1980-85 arasındaki konuşmalanna
ilişkin raporlan yayımladı. Hiçbiryeni bil-
gi içermeyen haberini skandalmış gibi su-
nan "Sunday Times"a BBC de yardımcı
oldu. Thatcher'ınbaşbakanlığı dönemin-
de "sık sık görüşlerine başvurduğu" ve
dikkat çekmernek için Başbakanlık Konu-
tu'na arka kapıdan girip çıktığı söylenen
basın imparatoru Rupert Murdoch'un sa-
hibi olduğu "Sunday Times", yaymı bü-
yük bir televizyon reklam kampanyası ile
tanıttı. BBC haber bültenlerinde gazetenin
satışa çıkmasından bir gün önce yer aldı.
Liberal "Observer", "Guardian" ve
"Independent" gazeteleri, "Sunday Ti-
mes" ı, haberine sansasyon havası verme-
sinden ötürü eleştirdiler.