Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 Cumhuriyet haberler 6Şubatl992
Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş: Belgesiz giren Türkler için salon sahibi 10 bin dolar ceza verecek
Oyun salonlarına yeni diizenlenıeCUMHURİYET (Ankara) - Turizm Bakanı Abdülkadir Ateş, talih
oyunları salonları açılmasının güçleştirileceğini belirterek kollu
oyun makinelerinden yılda 15 bin, her oyun masasından da 100
bin dolar para alınacağını söyledi.
Ateş, talih oyunları salonlan ile ilgili yeni
yönetmelik düzenlemesi hazırlıklarının ta-
mamlanmak üzere olduğunu kaydetti.
"Geçmiş yıllardaki keşmekeşliği ve salon
açmadaki kolaylığı kaldmyoruz. Her şey-
den önce yerine getirılmesi biraz daha zor
koşullar getiriyoruz" diyen Ateş, yeni dıi-
zenlemeleri Cumhuriyet'e anlattı. Ateş,
"Ekonomik açıdan bu tür salonların kârlı
olmamasınj, yani ekonomik çekiciliğinin
kaybolmasını, açılan yerlerin de devlete ve
Hazine'ye biiyük katkıda bulunmasını
eetiriyoruz" dedi.
Oyun salonlarından elde edilen gelirle-
rin yüzde 43'ünün fon ve vergi olarak alı-
nacağını belirten Ateş, "Kısacası salon açıl-
masmı yasaklamak yerine ekonomik ceki-
ciliğini ortadan kaldırmayı tercih ediyoruz"
diye konuştu. Bu salonlara girişler konu-
sunda da keşmekeş olduğunu belirten Ateş,
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mali durumları iyi olmayanlann bu sa-
lonlara girmesine izin vermeyeceğiz. Bunun
için üzerinde durduğumuz bazı kıstaslar
var. Bir kere yabancılar serbestçe girebile-
cek.
Türk vatandaşı yurtdışında ikamet edi-
yorsa, ikamet ettikleri ulkede 20 bin dola-
rın üzerinde geliri oiduğunu bize kanıtla-
ması gerekecek. Türkiye'de ikamet eden
Türk vatandaşlarının ise iki koşuldan bi-
rini yerine getirmesi gerekecek. Birincisi 50
milyon ve üzerinde gelir vergisi mükellefi
olduklarını, ikincisi 1 milyar liranın üze-
rinde servetleri bulunduğunu bize kanıtla-
maları gerekiyor. Bunları kanıtlayanlara
biz bakanhk olarak salonlara giriş belgesi
vereceğiz. Bu belgeyi verirken de bin do-
lar veya Türk lirası ücret alacağız.
Resimli-mühürlü bu belge sayesinde
kontrolu kolay olacak. Şu anda mülki idare
amirleri kontrolde içinden çıkamıyor. Bir
de bunun cezai kısmı var. Örneğin bir ki-
şiyi oyun salonunda belgesiz yakalarsak,
yakalanan kişiye bir şey yapmayacağız.
Ama salon sahibinin mükellefiyeti ortaya
çıkıyor. Her yakaladığımız kişi için 10 bin
dolar veya karşılığı Türk lirasını yedi gun
içinde ödemesi gerekiyor. Ödemediği tak-
dirde oyun salonunu açmak için aldığımız
600 bin dolarlık teminat mektubunun 15
bin dolarını nakde çevireceğiz. 15 bin do-
larlık nakdi 10 gün içinde tamamlaması ge-
rekiyor. Tamamlayamazsa belgesini iptal
edeceğiz. Yani salon sahibinin otokontro-
lünü kendisinin getirmesi zorunlu olacak!'
Ateş, gıriş belgesi alanlann yakınlarının
başvurması halinde belgelerinin iptal edi-
lebileceğini söyledi. Bakanlıkta bu konuyla
ilgili ozel bir şube oluşturulacağını kayde-
den Ateş, salon açılışı için getirilecek dü-
zenlemeleri de şöyle anlattı:
"Her masa için 100 bin dolar, her kollu
makineden de 15 bin dolar yıllık ucret ala-
cağız. Daha önce her türlu turistik tesiste
salon açılabiliyordu. Onu kaldırıyoruz. Sa-
dece 600 yataklı beş yıldızlı oteller ve 800
yataklı 1. sınıf tatil köylerinde açılabilecek.
Bu koşullara uymayanlar kapanacak. Bu
koşullara rağmen açmak isteyenler ise bu-
yursun gelsinler."
Bir ölüm
uvkıısıı:
NarkozREMZİ GÖKDAĞ (tstanbul) •
"Doktorlar çok basit bir ame-
liyat olduğunu söylediler. Kı-
zım narkoz kurbanı oldu.
Bana yavrumun ölüsünü ver-
diler."
Bademcik ameliyatı sırasında nar-
kozdan ölen 7 yaşındaki Gönül Tur-
gay'ın babası Abdullah Turgay, ölen
kızının ardından böyle feryat ediyor.
7 yaşındaki Gönül Turgay, Çağla-
yan 50. Yıl İlkokulu'nun başanlı ve
sevilen bir öğrencisiydi. Sömestre tati-
lini fırsat bilen babası, GönüTüzaman
zaman rahatsız eden bademciklerin-
den kurtarmak için Cerrahpaşa Tıp
Fakültesi'ne başvurdu. Ameliyat günü
geldi. Gönül, ameliyathaneye girerken
doktorlar. babasına ameliyatın yanm
saat süreceğini söylediler. Ama Gönül
ameliyat masasından kalkamadı. Nar-
kozdan ölmüştü...
Buraundan et alınu-ken geçen hafta
narkozdan ölen 4 yaşındaki Bahadır
Uludağ'dan sonra Gönül Turgay üç
gün arayla narkozdan ölen ikinci kişi.
Üst üste gelen bu iki ölüm, halk ara-
sında narkoz olarak bilinen anesteziyi
yçflidengündeme getirdi. Ameliyat sı-u
râsıhdâ ortaya çıkan solunum ve dola-
Şim sorunlannı gidermekle görevli
ahestezist kim? Nasıl çalışıyor? Olüm-
ler neden kaynaklanıyor?
Anestezist Doktor Hasan Kaya,
Türkiye'de anestezistin çalışmalanm
göçebe ortamda yaptığını, çalışma
şartlannın ağırlığı nedeniyle hastala-
nyla yeterince ilgilenemediğini söyle-
di. Istenmeyen ölümlerin azaltılabıl-
mesi için anestezistin çalışma koşulla-
nnın düzeltilmesi gerektiğini belirten
Kaya, "Olumsuzluklann giderilebil-
mesi için sağlık politikasındaki çarpık-
lıklann giderilmesi gerekiyor. Aneste-
zistin göçebe çalışma koşullanndan
kurtulması, Batı standartlanna eriş-
mesi ülkemizdeki istenmeyen ölümle-
rin de azalmasını sağlar" dedi.
ABD'de her doktora bir, Türkiye'de
ise 30 hastaya bir anestezist düştüğünü
söyleyen Kaya, Türkiye'de 1500 civa-
nnda anestezist olduğunu söyledi. Ça-
lışma koşullannın ağırlığı nedeniyle tıp
fakültelerini bitiren öğrencilerin bu
alana yönelmediklerine dikkat çeken
Hasan Kaya, sağlık politikasındaki
çarpıklıklann anestezistlerin çalışma
standartlannı düşürdüğünü belirtti.
Kaya, konuşmasını şöyle sürdürdü:
•'Ameliyat olacak kişi anestezi uz-
manmın eksikliğini hissetmiyor. İdeal
bir ameliyat için aciller hariç, aneste-
zist, hastayı en az bir hafta önce gör-
melidir. Hastasını muayene eder, ge-
rekli tetkikleri ister, ameliyata engel bir
dunım varsa tedavi eder. Ameliyat bi-
tinceye kadar solunum ve dolaşım
problemlerine karşı hastayı korur.
Ameliyat bittikten sonra hasta-
yı serviste kontrol eder. tdeal olan bu-
dur. Ama bizdeki durum tam tersi.
Doktor ameliyata girmeden 1 saat ön-
ce anestezisti çağınr. Hastayı yeterince
kontrol etme imkânı yoktur. Ayaküstü
bakılır. Göçebe bir çalışma ortamıdır
bu."
John le Carre'nin yazdığı Soğuktan Gelen Casus romanı Hollynood tarafından filme de aktarılmıştı. Doğu Berlin'e gönderilen tngiliz ajanı Labermas rolünü Ric-
hard Burton'ın üstlendiği yapıt en iyi casus filmlerinden biri olarak anılıyor. Ancak John le Carre'nin casus kahramaniarı soğuk savaşın bitmesiyle gecmişte kaldı.
Ajanlann artık şirket hesaplanndan anlaması ve üçüncü dünya dillerini konuşması gerekiyor
CIA, casusprofflini değiştirdiHaber Merkezi - Bir zamanlar Yale Üniversitesi mezunu bir genç,
Amerikan haberalma örgütü CIA için ideal bir aday olarak kabul
edilirdi. Şimdi ise örgüt yeni ajanlarını Hıristiyanlığın bağnaz bir
kolu olan Mormon mezhebine mensup gençler arasından devşiri-
yor. Çünkü Mormonların dini inançları gereği çok temiz bir geç-
mişleri ve üçüncü dünya ülkelerinde misyoner olarak çahştıklan
için akıcı ve kıvrak yabancı dilleri var.
CIA'nın yıldız avcılannın rağbet ettiği
casus adaylan arasında, yetenekli dil uz-
manlan, işadamlan ve bilimadamları da
bulunuyor.
VVashıngton, Sovyetler Birliği'mn
dünya sahnesinden çekilmesi ve soğuk
savaşın sona ermesi nedeniyle istihbarat
yöntemlerini değiştirdi. Önümüzdeki ay
içinde, CIA Başkanı Bob Gates, örgü-
tün yeni yöntemleri konusunda ABD
Başkanı George Bush'a Beyaz Saray'da
bir rapor sunacak ve 21 'inci yüzyılda ör-
gütün nasıl çalışması gerektiğini anlata-
cak.
CIA'nın, uyuşturucu trafıği, nükleer
araştırmalar, terorizm ve endüstri casus-
luğu konulanna özellikle eğildiği artık
bir sır değil. Örgütün, son üç yıl içinde
nitelikli eleman sayısını arttırdığı ve
Kongre'nin CIA bütçesine, gizli operas-
yonlaı-için bırkaç yüz milv on dolar daha
ayırdığı da bilinen konular arasında.
CIA. soğuk sa\aş sırasında, Sovyetler
Birliğı ve demirperde ülkelerinden bilgi
edinme konusunda yüksek teknolojiden
çok verimli sonuçlar elde etmişti. Bu ne-
denle örgüt, insan yenne uydu ve elekt-
ronik dinleme cihazlanna prim tanıyan
bir istihbarat yöntemi izlemişti.
Oysa günümüzde, tehlike türleri daha
değişik bir görünüm arzediyor. Bu ne-
denle gökyüzünden gözetleme yerine
yeryüzünde bilgi toplamak artık kaçınıl-
maz oldu. Örneğin. CIA'nın casusluk
uydulan bir üçüncü dünya ülkesindeki
nükleer merkezin fotoğraflannı binlerce
kilometre uzaktan çekebiliyor, ama ör-
gütün nükleer merkeze ilişkin doğru bil-
gileri alabilmesi için bir ajanı, bina etra-
fındaki toprak örneklerini toplaması
amacıyla seferber etmesi gerekiyor. Ya
da iyi yetiştirilmiş bir sanayi casusu,
Amerikalı işadamlarının karşı istihbarat
ajanlannın oyununa gelip gelmediğini
belirlemek ve Washington'un ticari iliş-
kilerini etkileme açısından çok önemli
roller üstlenebiliyor.
Sanayi casusluğu konusunda CIA sı-
nırsız davranmaktan yana değil. Çünkü.
ajanlar ne de olsa, ülkeleri için canlannı
feda edebilirler, ama fırmalar için insan
kaybını göze almak gerekmiyor.
Yeni açılan alanlar için CIA şimdi ha-
rıl hanl, nükleer teknolojiden anlayan
fızikçiler ve şirketlerin bilançolannı ve
hesaplannı okumasını bilen işletme me-
zunu gençler arıyor. CIA'nın yıldız avcı-
lan tarafından keşfedilen casus adaylan
Williamsburg yakınlanndaki Camp
Preary'de normal eğitimlerini görüyor-
lar. Ama bu eğitim sonrasında adaylann
büyük bir çoğunluğu lisan okullanna
gönderiliyorlar.
"Hâlâ John le Carre romanlannda
okuduğunuz türde casuslara ihtiyacımız
var" diyor bir CIA yetkilisi, "Ama artık
George Smiley'nin Japonca da konuş-
ması gerekiyor." George Smiley, Ingilız
casusluk örgütü tarafından gizli bir gö-
revle Doğu Berlin'e gönderilen Laber-
mas adlı casusun öyküsünün anlatıldığı
Soğuktan Gelen Casus adlı romanla bu
türün en iyi yazarlan arasına giren John
le Carre'nin kitaplannın kahramanı.
Fazla konuşmaması, önüne gelen olay-
lan iyi analiz etmesi ve rakibinin hamle-
lerini önceden tahmin etmesiyle bir anti-
kahraman tipi çizen Smiley sadece Al-
manca biliyor. Zaten John le Carre de
onu çoktan emekliye ayırmış durumda.
Yeni CIA ajanlannın üçüncü dünya
dillerinden birini bilmesinin yanısıra ye-
ni bir etiket altında da çalışması gereki-
yor. Çünkü karşı istihbarat örgütleri
geleneksel olarak Amerikan konsolosu
kimliği altında çalışan ajanlan çok ko-
lay deşifre edebiliyor.
Yeni tür ajanlar ise orta düzeyde şir-
ket yöneticiîeri olarak çalışıyorlar ve
CIA bunlan genellikle çokuluslu şirket-
lere yerleştiriyor. Ancak, bu nitelikte bir
ajanın yetiştirilmesi ve uygun bir yere
yerieştirilmesi eskisine oranJa daha güç.
Ancak CIA çoktan, bu tür ajanlardan
oluşan ve bütün dünyayı saran bir ağ
kurmuş durumda.
Uluslararası Bilgi Bankası'na bağlı bilgisayarlan kullananlar pornografik görüntü ve metinleri ekrana getirebiliyor
Pornografi, Bilgi Bankası9
ndahesap açtı
Almanya'da yayunlanan Der Spiegel, konuyla ilgili sayısında, Uluslararası Bilgi
Bankası bilgisayanndan ekrana getirilen pornografik görüntülere de yer verdi.
Haber Merkezi - Genellikle bilimsel araştırma yapanlar ve üniversi-
te öğrencileri tarafından kullanılan Uluslararası Bilgi Bankası
Usenet'e bağlı 40 bin yüksek okul ve araştırma laboratuvarında
isteyen pornografik metinleri ve görüntüîeri bilgisayar ekranına
getirebiliyor. Sistem dokuz milyon kullanıcıya hizmet götürüyor.
Der Spiegel dergisindeki habere göre,
yalnızca 1991'in aralık ayında 240 bin
kez bu yoldan pornografik konuya baş-
vurulmuş.
Kadın dergisi Emma'ya göre de aka-
demik personel sistemi suiistimal ediyor.
Feminist eğilimli dergi, profesörlerin ça-
lışma ortamlaı ını seks odalanna çevirdi-
ğini öne sürüyor. Stuttgart'ta Üniversite
Araştırma Merkezi'ni yöneten Roland
Rühle, "Ben burada digital bir seks tez-
gâhının olduğunu yukanya nasıl açıkla-
yabilirim" diyor.
Usenet yoluyla Almanya'daki bir
araştırmacı, sözgelimi ABD'deki mes-
lektaşından yeni bilgiler edinirken bir
düğmeye basmakla karşısında belirlı
başlıklar altında son derece canlı por-
nografik görüntüler bulabiliyor. "Alt.
Sex. Pictures. Erotıca" başlığı altında
880 pornografik bilgisayar grafiğine
rastlanıyor. "Alt. Sex. Bondage" adı al-
tında ise renkli bir anlatımla jinekolojik
bir danışma metni ile "kız arkadaşın buz
gibi bir hındi kızartmasıyla nasıl beceril-
diği"nin metni ekranda belirıyor.
İlgilıler. sisteme bu yoldan giren bilgi-
lerin ve görüntülerin ayıklanmasının
güç olduğunu, çünkü her gün sekiz bin
daktilo sayfası yazı ve bilginin girdiğını
bilgi bankasına eklendiğini belirtiyorlar.
Kullanıcılar, elektronik haberleşme
ağında belirli uzmanlık alanlanndaki
bilgileri sürekli olarak yenileyebiliyor-
lar.
Der Spiegel'in haberine göre kimi
araştırma merkezlerinde, iyiden iyiye
deşifre olmuş pornografik bilgi başlıkla-
n bloke edilerek engelleniyor. Ne var ki,
kimi çevreler buna karşı çıkarak engelle-
meyi 'sansür" ya da "kişisel özgürlük ala-
nına müdahale' olarak değerlendiriyor-
lar. Stuttgart'taki merkez, yalnızca seks
başlıkh bilgileri bloke etmekle kalmayıp
savaşı ve şiddeti yücelten bilgileri de blo-
ke ediyor.
Beyaz balina
• CUMHURİYET (Sinop)- Hamsi ve
palamutu ile tanınan Karadeniz'de bu
kez bir yabancı konuk ortaya çıktı.
Haber duyulduğunda pek ilgi görmedi,
çünkü inanılmadı, ama fotoğraflar
ortaya çıkınca Sinop ve Gerze'de
günün konusu oluverdi. Konuk bütün
endamı ile bir beyaz balinaydı. Tabii
bütün gazeteciler balina fotoğrafı
çekmenin sevdasına kapıldı.
Karadeniz'in keyfıni çıkaran yaklaşık
5 metrelik balinanın fotoğrafını ise bir
amatör fotoğrafçı olan balıkçı Sami
Eyiceçekebildi.
• AA (Ankara) - M illi Eğitim
Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu'nca
daha çok lise ağırlıklı, sosyal bilimler
alanındaki 40'tan fazla ders kitabı,
gereksiz bilgiler ayıklanarak kısmen
sadeleştirildi. Ağırlıklı olarak lise
sosyal bilimler dallanndaki bu
kitaplann listesi, basımı yapılmak
üzere Yayımlar Dairesi Başkanlığı'na
gönderildi. 1992-1993 öğretim yılında
okutulacak ders kitaplannın basımına
1 şubattan itibaren ortaokul
matematik kitabından başlandı. Ders
kitaplannın basımı, programı ve baskı
tirajı önümüzdeki haftaîstanbul'da
belirlenecek. Baskı planında ders
kitaplarının ne kadannın bakanhk
matbaalannda, ne kadannın kamu
kurum ve kuruluşlannda ve ne
kadannın da özel sektörde basılacağı
belli olacak. Bakanhk matbaası
dışında basılacak kitaplar için öncelik
kamu kurum ve kuruluşlanna
verilecek.
ODTÜ'den konferans
• ANKA (Ankara) - Ortadoğu
Teknik Üniversitesi'nden beş bilim
adamı ocak ve şubat aylannda
dünyanınçeşitli ülkelerinde
düzenlenen bilimsel konferanslarda
Türkiye'yi temsiletti. ODTÜ Basın ve
Halkla İlişkiler Müdürlüğü'nden
edinilen bilgiye göre Prof. Dr. Saim
Özkar 18 şubata değin Toronto
Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof.
Dr. G.A.Özinilebirlikteyürüttüğübir
projeye katılmak üzere Kanada'ya
gitti. Prof. Dr. Nevin Selçuk 6 şubata
kadar " Yarj Geçirgen Malzemelerde
Isıl Transferi" konulu bir uluslararası
mühendıslik toplantısına başkanlık
yapmak üzere Fransa'nın Lvon
İcentinde kalacak. Doç. Dr. Unal
Nalbantoğlu ise 29 ocak - 24 şubat
tarihleri arasında Türkiye, Endonezya
ve Malezya'nın modernleşmesi
konusunda karşılaştırmalı bir projenin
çalışmalanna katılmak üzere
Singapur'da çalışmalaryapacak. Doç.
Dr. Atila Eraîp Avrupa'da soğuk
savaşın bitimi konusunda
Macaristan'da, Prof. Dr. Perihan
Tolun ise bir başka uluslararası
toplantının gerçekleştirildiği İsviçre'de
ocak ayı için de Türkiye'yi temsü
ettiler.
"Fıkıh Usulü"
• CUMHURİYET (Aydın)- Kimliği
meçhul kişilerce çarşı esnafına ve
avukatlara ücretsizdağıtılan "Fıkıh
Usulü" isimli kitap tartışmalara yol
açtı. Son birkaç gün önce çarşı esnafına
dagıtılan kitaplann sömest tatilinden
üç gün önce de bazı orta dereceli
okullann öğretmenlerine ve okul
önlerinde öğrencilere dağıtıldığı
öfrenildi. Milli Eğitim
Müdürlüğünden izin alındığı öne
sürülerek okullarda dağıtımı sağlanan
kitapta, şeriat düzeni savunuluyor.
Sezon başlıyor
• Haber Merkezi- Bu yıl turizm
sezonu erken açılacak. Turistler
gelmeye başladı bile. 980 kişilik ilk
turist İcafilesi cumartesi günü, Panama
bandıralı Azur yolcu_ gemisiyle
Kuşadası'na geliyor.Yapılan ilk
bağlantı sonucu gelecek turistler
Alman, Avusturyah ve İsviçreliler'den
oluşacak. Antalya'da da 1992 turizm
sezonuna eksiksiz girmek için kamu ve
özel kuruluşlar tarafından yürütülen
çahşmalarhızlandınldı. Antalya
Valiliği başkanlığında oluşturulan ve
ilgili kamu kuruluşlan ile turizm
firmalannın bağlı olduklan
derneklerin temsilcilerinin yeraldığı
"İl Turizm Koordinasyon Kurulu" bu
konuda kararlaraldı. Bu kararlara
göre gürültülü inşaat yapılmasına izin
verilmeyecek, havaalanı konusunda
çalışmalaryapılacak, kent
palmiyelerle süslenecek. Turizm
Bakanı Abdülkadir Ateş, gelen
turistlerin her türlü sorunu için sınır
kapılannda ve önemli turistik
merkezlerde iletişim merkezleri
kurduklan söyledi.