Katalog

SAYFA CUMHURİYET 26 ŞUBAT1992 ÇARŞAMBA HABERLER Çiftçilerin borçları • AA (Ankara) - Cumhurbaşkanı TUrgut Özal tarafından bir kez daha görüşülmek üzere geri gönderilen küçük çiftçilerin borç faizlerinin silinmesine ilişkin yasa, TBMM PLan ve Bütçe Komisyonu'nda aynen kabul edildi. Buna göre küçük çiftçilere Ziraat Bankası ve tanm lcredi kooperatifleri tarafından açılmış 5 milyon liraya kadar olan kredilerden doğan ve 1 Şubat 1992 tarihine kadar idari veya kanuni takip hesaplarına intikal eden tanmsal kredi borçlarına ödeme kolayhğı getiriliyor. Tanmsal borçların yarısının bu yasanın yürürlüğe girdiği tarihi takip eden 6 ay içinde, diğer yansının ise 1992 yılı sonuna kadar ödenmesi halinde borcun faiz tutarının yarısı affedilecek. Diğer yarısı yıl sonuna kadar borçlu tarafından ödenecek. Tatbikatı • AA (Ankara) - Türk Silahlı Kuvvetleri'nin planlı tatbikatlarından olan Kış'92 Tatbikatı'nı Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile Başbakan Süleyman Demirel de izleyecek. Kars'ın Sarıkamış bölgesinde icra edilecek Türk Silahh Kuvvetleri'nin her yıl yapılan mutat kış eğitimi faaliyetlerinden olan tatbikat, 27 ve 28 Şubat 1992 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın 27 şubat perşembe Başbakan Süleyman DemirePin ise 28 şubat cuma günü tatbikat bölgesine gidecekleri öğrenildi. Bölücü örgüt davası • AA (Izmjr) - Yasadışı bölücü bir örgüte üye olmak ve aralarında askeri servis otosunun silahla taranması olayı da olmak üzere ceşitli olaylara karıştıkları ileri sürülen 15'i tutuklu, 25 kişinin yargılanmasına başlandı. İzmir DGM'de dün yapılan duruşmada savcı, örgütün bölge sorumlusu olduğu ileri sürülen Kasım Karataş için idam cezası isterken, diğer sanıkların 5-15 yıl arası ağır hapis cezasıyla cezalandınlmalarını talep etti. Sanık avukatları, mahkemeden müvekkillerinin hazırlık aşamasındaki ifadelerinin delil olarak dikkate alınmamasını istediler. 6 avukat, mahkemenin bu isteği kabul etmesinden sonra tutuksuz sanıkların emniyet müdürlüğünde alınan ifadelerinin okunması üzerine durumu "protesto ettiklerini" belirterek duruşma salonunu terk ettiler. Göç önlenmeli • AA (İzmir) - Buca Belediye Başkanı Ertan Erdek, büyük kentlerin en önemli sorununun çarpık kentleşme olduğunu belirterek "Nüfus artışı ve göç önlenmediği takdirde çarpık kentleşmenin de önüne geçilemez" dedi. 'Yerel Yönetimler' konulu panelde konuşan Buca Belediye Başkanı Ertan Erdek, Türkiye'de nüfusun çok büyük bir hızla arttığını kaydederek şöyle konuştu: "Istatiklere bakıldığında nüfus artışı korkunç boyutlardadır. Yapılan belirlemelere göre yıl içinde tzmir'de yüzde 52.5 olan nüfus artışı Buca gibi küçük bir ilçe baz olarak alındığında yüzde 72.75'e kadar çıkıyor. Bu da beraberindeki çarpık kentleşme ve göç sorununu getiriyor. YÖK Yasası • AA (Ankara) - DYP Kastamonu Milletvekili Münif İslamoğlu, YÖK Yasası'nda değişiklik yapılarak üniversitelerdeki sağlık kuruluşlanrun vakıflarca işletilmesini önerdi. Islamoğlu, TBMM Başkanlığı'na verdiği yasa önerisinde, üniversitelerde kurulu ve kurulacak olan sağbk tesislerinin yönetimi ve işletilmesinin, üniversite yönetim kurulu karanyla kurulacak vakıflara devredilmesini öngörüyor. SHP İçel Milletvekili İstemihan Talay da profesörler arasındaki maaş farklılıklarının kaldırılmasını ve ek göstergelerinin yükseltilmesini önerdi. Hükümetin 100 günlük icraatı için DYP grubunda genel görüşme yapılacak Demirel: Iktidarımızı eleştirinCUMHURİYET (Ankara)-DYP-SHP koalİSVOn hükümetinin 100 günlük let çok yıpratılmıştır. Bulduğumuz budur. mirel, "Devleti halka karşı sevünsiz olmak-CUMHURİYET (Ankara) - DYP-SHP koalisyon hükümetinin 100 günlük icraatı, DYP grubunun önümüzdeki hafta yapacağı toplantıda bir ge- nel görüşme biçiminde tartışılacak. Başbakan Demirel iktidan herkesin desteklemesini istedi. Başbakan Süleyman Demirel, önceki gün basın toplantısında gazetecilere de dağıttığı hükümetin bugüne değin yaptığı icraatlara yer verdiği kitapçığı DYP milletvekillerine dağıtarak "Bunu bir genel görüşme önerge- si olarak kabul edin" dedi. DYP TBMM grubu, dün sabah Demirel'in başkanlığında toplandı. Demirel, toplantıyı açarken hükümetin 100. gününün yaklaştı- ğma dikkat çekerek seçimlerin üzerinden dört ay beş gün geçtiğini, Türkiye'nin yaklaşık 100 günlük icraatı bulunan bir hükümete sa- hip olduğunu anlattı. Iktidarın 100. günün- de, herkes tarafından eleştirilmesini ve de- ğerlendirilmesini isteyen Demirel, "milletve- killerinin başlarını dik tutmalarını " isteye- rek şunları söyledi: "100 günlük icraatı kısaca bu kitapta top- ladım. Bu sorumluluğu beraberce üstlendi- ğim DYP grubunun değerli üyelerinden, ge- lecek salı günü bir genel görüşme ile şu do- küman üzerinden bir değerlendirme yapma- larını bekliyorum. Bu doküman, bir genel görüşme önergesidir. Parti genel başkanı ola- rak parti grubuma, bir genel görüşme öner- gesi veriyorum. Bu değerlendirmeyi yapar- ken tabii ki limit koymuyorum. Fakat bir şablonu var. Bu siyasi iktidann vaatleri var. Ayrıca siyasi partinin vaatleri var. Siyasi par- tinin vaatleriyle siyasi iktidann vaatleri bir- birinden farkbdır. Siyasi partinin vaatleri da- ha geniştir. Çünku iktidar, koalisyondur. Sa- dece seçim beyannamemizi değil, koalisyon protokolümüzü ve hükümet prograrrumızı ve bu dokümanı dikkatli okuyarak bir eleştiri yapın, katkınızı istiyorum." Siyasi iktidarın ilk 100 günlük icraatının ortamı içinde değerlendirilmesini isteyen De- mirel, bu ortamı anlatmak için kaya, toprak ve çamur zeminler üzerine bina yapmayı ör- nek verdi. Zeminin kaya olması durumun- da tereddüt etmeden binanın temelinin ora- ya oturtulabileceğini anlatan Demirel, top- rak zemine bina yapmak için sağlam yere ulaşana değin toprağı kazmak gerektiğine dikkat çekti. Çamur zemine bina yapmak için kazık çakmak gerektiğini söyleyen De- mirel, şöyle konuştu: "Karşıdan üç şantiyeye bakan birisi, sağ- lam zemine çatmış olan adamın katları şa- kır şakır çıktığını, öbürünün ise boyuna bo- calayıp durduğunu, toprak zemindekinin ise ağır gittiğini görür. Bizim aldığımız zemin, 1983 rejiminin zeminidir. Bu zeminde dev- Kavramlar ve kurallar yıpratılmıştır. Kapı, baca, pence r e bir tarafa gitmiş, bunları top- layıp ev haline getireceksiniz." Demirel, yolsuzluklarla ilgili olarak elle- rinde 42 dosya bulunduğunu, bunlann bir- çoğunun savcılığa intikal ettiğini açıkladı. Demirel, amaçlarının "sorumlulann hesap vermesi ve--zan altında bulunup da suçsuz olanlann aklanmasına yardımcı olmak" ol- duğunu söyledi. Hükümetin icraalından ör- nekler veren Demirel, vergi affı, çiftçi borç- ları gibi çalışmalarla halk-devlet sürtüşme- sini ortadan kaldırmayı amaçladıklarını da anlattı. Nevroz kâbusu Terör konusuna da değinen Demirel, olay ve ölü sayısının 1984'den sonra sürekli artış gösterdiğini belirtti. Terör sorununu, yalnız- ca devletin zor kullanma gücüyle çözüleme- yeceğini bildiren Demirel, 21 Mart'taki Nev- roz bayramına dikkat çekti. Demirel, "Bir Nevroz kâbusu yayılmaya başlandı. Bu psi- kolojik bakımdan yanlış. Tehlike varsa ba- şımızı kuma sokmaya, korkmaya gerek yok. 21 Mart'ta paniğe gerek yok" dedi. Milletvekillerinin önümüzdeki günlerde Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne giderek halkla konuşması yönündeki çağnsmı yine- leyen Demirel, halkın yanhş yöne yönlendi- rilmesini önlemek gerektiğini vurguladı. De- tan çıkarmak lazım. Şefkat, güvenlik ve hiz- met lazım" diye konuştu. Tatbikatın siyasi hedefi yok Demirel, cuma günü Sarıkamış'ta yapıla- cak olan kar tatbikatına katılacağını, tatbi- katın Kafkasya'daki rahatsızhğa yönelik ol- madığını bildirdi. Demirel, "Her sene yapı- lan tatbikattır. Eğitim işidir. Siyasi bir he- defi yoktur" dedi. Vergi Demirel, ocak ayında yapılan vergi tahsi- latının geçen yıldan düşük olduğuna ilişkin bir gazete haberine de değinerek şöyle dedi: "Vergi tahsilatını, çıkardığımız kanun ge- ciktirmiş. 39 milyar tahsilat yapılmış. Hayır efendim, öyle değil. Aksine bu sene ocak ayında yapılan tahsilat 8 trilyon 694 milyar 645 milyon liradır. Geçen sene ocak ayında yapılan tahsilat ise 4 trilyon 540 milyar 953 milyon liradır. Bu seneki tahsilat, geçen se- neye nazaran yüzde 91.5 fazla. Geçen sene- ki tahsilat ise bir önceki yıla göre yüzde 60 fazla. Bu tahsilat 20'den fazla kalemden te- şekkül ediyor. O kalemlerden birisinde tah- silat 39 milyar lira. Vergi barışı kanunu çı- karmışsınız. Ama, 'Görüyor musunuz yap- tıklannı? Memleketin vergi kaynaklarını da kuruttular' intibaını verecek yanlış anlaşıla- bilecek bir durum var." Dört ilçenin görevden alınması,Yeni Sol ve Yenilikçiler'i 'tasfîye' olarak değerlendirildi SHP tstanbul örgütünde huzursuzlukİDRİS AKYİJZ(İstanbul)- SHP İstanbul örgütünde. Şişli. K Çekmece. Zeytinburnu ve Emınöuü ilçc yönetimlerinin görevden alınması ortalığı kanştırdı. Görevden alınan ilçe başkanlan u\gulamayı."Yeni Sol ve Ye- nılıkçiler'i tasfiye girişimi" diye nitelendirdi- ler. İl Başkanı Bozkurt Nuhoğlu ise. bunun siyasi bir tasarruf olduğunu ve örgütün yeni- den yapılanmasının amaçlandığını bildirdi. Bozkurt Nuhoğlu'nun ko- nuyla ilgil olarak düzenlediği basın toplantısında, görevden alınan ilçe yöneticileriyle diğer partililer arasında tartışma çıktı. ağız dalaşı oldu. Boz- kurt Nuhoğlu."Tıkanan, gerileten. tepki toplayan, çeşitli nedenlerle verimsiz hale ge- len birimler, ne pahasına olursa olsun. parti- mızden ayıklanmalıdır." dedi. İl yönetim kurulu toplantısına katılan 11 üyenin oy bir- liğı ile tüzüğün 34. maddesi uyannca sözko- nusu ilçelerin görevden alındığını belirten Nuhoğlu'nun konuşması, basın toplantısını izleyen partililerin müdahaleleri nedeniylc sık sık kesildi. Nuhoğlu, herkese söz hakkı vereceğini söylemesine karşın partilileri ikna edemedı. Tartışma çıktı Görevden almalann, herhangi bir karala- ma ya da, ceza olmadığını, görevden alınan yönetimlerin suçlan bulunmadığını sövle- ven Nuhoğlu, karann siyasi bir tasarruf ol- duğunu söyledi. Nuhoğlu'nun bu sözleri üzerine Zeytinburnu ilçesinden bir üye. "Ge- nel Başkan İnönü'nün. seçimle gelen seçimle gider sözleri nerede kaldı. bu yaptığınız ta- mamen anti demokratiktir." diye bağırdı. Görevden alınan Şişli İlçe Başkanı Fikri Yıl- maz da. "Bu Baykal ekibinin tasfiyesidir." dedi. Bunun üzerine Nuhoğlu, " Sizi şartlı olarak toplantıya aldık. lütfen müdahale et- meyin, partili olduğunuzu unutmayın?" be- çıminde uyanda bulundu. Ancak. Şişli İlçe Başkanı Yılmaz. " Basına bizim de. açıkla- malanmız olacak" de>ip. toplantı salonunu terketti. İl Başkanı Nuhoğlu da ardından, "Bu tavırlannız cezasız kalmayacak." biçi- minde seslendi. Tasfiye girişimi Daha sonra konuşmasına devam eden İl Başkanı Nuhoğlu. görevden almalardan Genel Merkez'in henüz haberi olmadığını. bunun tamamen il yönetiminin kendi yetki- siyle yapıldığını belirterek, "görevdan alma- lara her zaman karşı olduğumuz halde, koşullann dayatması, görev bilincı ve so- rumluluğu sonucunda söz konusu karan almak kaçınılmaz hale geldi." dedi. Bu sözler üzerine bir başka partili, " 12 ey- lül döneminin faşisj kadrolannı beledivelere yerleştirenlere karşı değil de örgüte karşı olan bu gırişim. darbedir, darbe." diye ba- ğırdı. Eminönü İlçe Sekreteri Hüseyin Ka- yakıran da. "Abdülhamitler partiyi bu hale getirdi. Siz ağalara, paşalara değil de. partiyi bugünlere taşıyan emekçilere kıyıyorsu- nuz." dedi. Bu tepkiler üzerine Nuhoğlu, partinin da- ha i\i bir yapıya kavuşacağından kimsenin şüphesi olmamasını. 30 gün sonra yapılacak kongrelerde örgütün gücünün ortaya çıka- cağını söyledi. Nuhoğlu. doğruluk. düriist- SH P il Başkanı Nuhoğlu'nun basın toplantısında, tartışma çıktı. Görevden aiınan ilçe yöneticileri, 'Bu girişim Bay kalcıların tasfiye sidir'diye Nuhoğlu'na çıkıştılar. (Fotoğraf: KADİR CAN) lük, sosyal demokrasiye inanç ilkelerinin vanısıra kitlelerle organik ilişki kurmaya ye- tenekli olmak gerektiğini ifade etti. İlçelere atanacak yeni yöneticilerin bu özellikleri içe- receğını belirten Nuhoğlu. tartışmalann ve karşılıklı ağız dalaşı nedeniyle toplantmın bittiğini bildirdi. Bu arada. görevden alınan Şişli İlçe Baş- kanı Fıkn Yılmaz. Eminönü İlçe Başkanı Rafet Işık. Zeytinburnu İlçe Başkanı Doğan Mete \e K.Çekmece İlçe Başkanı Faik Ozö- ney. ortak bir basın toplantısı vaparak. hare- ketin. "Yeni Sol \e Yenilikçiler'i tasfiye" amacı taşıdığını söylediler. Ortak açıklama- yı oku>an Şişli İlçe Başkanı Fikri Yılmaz. İl Başkanı Bozkurt Nuhoğlu'nun tutarsız ta- vırlar sergilediğini belirterek. "Sayın Baş- kan. önce il başkanlığından istifa etmek iste- di. Yanında güç bulamayınca vazgeçtı. Amaç. Yeni Sol \e Yenihkçi olarak hareket eden ilçelerin görevden alınmasıdır. Ancak. esas olan, Genel Merkez'in bu \öntemle il yönetimini de görevden almava yönelik ge- rekçedir. Böylece. İstanbulda. Baykal \anh- sı ilçeler ve il de. görevden alınarak tasfive edilmiş olacaktır. Bu Genel Merkez'in oyu- nudur." dedi. Mesut Yılmaz, ANAP grubunda hükümeti "şanssızlık" olarak niteledi: Demagoji ile vakit öldürüyorlar CUMHURİYET (Ankara) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, hü- kümeti "derme çatma" olarak niteledi ve "Bu koalisyon hükümeti Türkiye için bir şanssızlıktır" dedi. ANAP İzmir Milletvekili Timur Demir ise Izmir'deki bir konuşmasında Atatürk'e hakaret eden ve demokrasiye karşı çıkan RP Milletvekili Hasan Mezarcı'nın Yüce Di- van'a sevkini istedi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, hü- kümetin ilk firesinin yolsuzluktan olduğunu belirterek, "Bu, kaderin bir cilvesidir. Bu tür olaylar her devirde olur, acemilikten olur, to- katçılıktan olur. Ama Sayın İnönü'nün bu konudaki tutumu siyasi mizaha konu olacak bir tutumdur" dedi. Yılmaz, "Başbakan De- mirel kabinesinde yolsuzluk yapan bir baka- nın kendi işi olmadığını söylüyor. Hükümet işte böyle bir hükümettir" biçiminde konuş- tu. Hükümetin demagoji ile vakit öldürdüğü- nu, programda olmadığı halde vergi affı ve gümrük duvarlannı yükseltme yasalan pkar- dığını anlatan Yılmaz, şunları söyledi: "Çıkanlan vergi affı kanunuyla vergi tah- silatında önemli azaimalar olmuştur. Bir ba- kan kalkıp vergi kaçırdım derse, vergisini ödemeyene af çıkarılırsa, bu memlekette ver- gi ödemek enayilik olur. Hükümet ithalat re- jiminde yaptığı düzenleme ile 80'e yakın ma- hn gümrük duvarlarını yükseltmiştir. Bura- da da amaç, ithali zorlaştırılan malları üre- tenlere borç ödemektir. Bu kişilerin daha ko- lay zenginleşebilmeleri için imkân sağlamak- tır." Yılmaz, ANAP iktidan döneminde DYP'lilerin Çitosan'ın özelleştirilmesine kar- şı mahkemeye gittiklerini hatırlatarak, "Da- vayı da kazandılar. Ancak iktidar oldular, şimdi kazandıkları davayı iptal ettirmek için Danıştay'a gittiler. Eğer bir avukat kazan- dığı davayı temyiz etmek için mahkemeye gi- derse onu akıl hastanesine kapatırlar" dedi. ANAP İzmir Milletvekili Timur Demir de yaptığı konuşmada, RP Milletvekili Hasan Mezarcı'nın Yüce Divan'a sevkini istedi. De- mir, Mezarcı'mn İzmir Bornova'da yaptığı bir konuşmada, Atatürk'e saldırdığını söy- ledi. Demir, Mezarcf nın konuşmasının yer aldığı gazete haberlerini de milletvekillerine dağıtarak, "Mezarcı Türkiye'nin son 54 yıl- dır mezardan idare edildiğini iddia ederek, Atatürk'e saldırmaktadır. Türk milleti Ata- türk'e dil uzatanların dilini öyle bir keser ki o dili bir daha kimse yerine takamaz" dedi. Demir, ANAP grubu olarak Mezarcı'nın dokunulmazlığmın kaldırılarak Yüce Di- van'a sevkinin istenmesini de önererek, "Me- zarcı'nın konuşmasında başka neler kustu- ğunu bilmiyorum, ama talihsiz konuşması nedeniyle kendisini lanetliyorum" şeklinde konuştu. Inönü:Özal, SHP'yi çelmeHyorCUMHURİYET (Ankara) - Başba- kan Yardımcısı ve SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, Cumhur- başkanı Turgut Özal'ın davra- nışlarım "SHPyi çelmeleme" olarak niteledi. İnönü, özal'ın hükümete yönelik eleş- tirilerini yanıtlarken, cumhurbaşkanı- nın muhalefet gibi davranmaya hakkı olmadığını belirterek, "Cumhurbaşkan- lığı konusundaki anayasal sakatlık de- vam ediyor" dedi. İnönü, dün partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada hükü- metin vaatlerini gerçekleştirmeye devam ettiğini anlattı. İnönü, hükümetin seçim vaatlerini yerine getirmek için çaba har- cadığını belirterek, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın dünkü basın toplantısın- da SHP'ye yönelttiği eleştirileri yanıtla- dı. •'Demokratik düzenlerde, hukuk devletlerinde görülmeyen bir başka du- rum da var. Anayasaya göre tarafsız olması gereken cumhurbaşkanı da hü- kümetin muhalefeti gibi davranıyor" diyen İnönü. Özal'ın koalisyonun başa- nlı olmayacağı yolundaki sözlerini eleş- tirdi. "Tarafsız bir cumhurbaşkanının böyle konuşmaya hakkı var mı" diye so- ran İnönü, sözlerini özetle şöyle sürdür- dü: "Bu hükümet nasıl kuruldu? Bu hü- kümet cumhurbaşkanını sevmeyen bir kulübün temsilcisi olarak mı geldi? Bu hükümetin kurulmasında halkın iradesi var. Cumhurbaşkanının seçimınde hal- kın iradesi var mı diye sorarsanız, orası şüpheli. Çünkü onun seçimini biliyorsu- nuz. kamuoyunda çoğunluğu kalmamış bir Meclis grubu yaptı. Biz seçim mey- danından geldik. Verilenvaatter Halkımıza yaptığımiz vaatleri gerçek- leştirmeye çalışıyoruz. Bu vaatlerin en önde gelenlerinden birisi çiftçilerin borç- lannın faizini bir defaya mahsus silmek- ti. Sayın Özal, o zaman da buna karşı çıktı. Şimdi de bu vaadi gerçekleştirmek için çıkardığımız kararnameyi Sayın Özal kabul etmedi. Meclis, yasa olarak kabul etti. Şimdi geri gönderirken de başka bir yol öneriyor. Basın toplantısı yapıyor ve özellikle SHP'nin burada yanlış yaptığını söyleyip, öneride bulu- nuyor. Sayın Özal yıllarca iktidarda kal- dı, şimdi bıze önerdiği başka yolu niye o zaman yaptırmadı. Bu hafta önemli gelişmeler olacağını söyleyen İnönü, hükümetin 100. günü- nü doldurduğunu anımsattı. İnönü, koalisyonun devamında SHP'nin önem- li bir konumda olduğunu kaydederek, "Böyle olduğu için de bizim üzerimizde- ki eleştiriler, eleştiri demeyeyim, çelme- lemeler artmıştır" diye konuştu. îleri hakkındaki gensorular düştü AA (Ankara) - Devlet Bakam Gü- ler İleri hakkında ANAP ve RP grupları tarafından verilen gen- soru önergeleri, bu görevden is- tifa etmesi nedeniyle düştü. İleri'nin görevinden istifa ettiğine ilişkin tezkereler, TBMM Genel Kurulu'nun dün- kü birleşiminde üyelerin bilgisine sunuldu. ANAP ve RP gruplan tarafından verilen gensoru önergesinin görüşmelerine sıra gel- diğinde, birleşimi yöneten başkanvekili Yıhnaz Hocaoğlu, İleri'nin istifa ettiğini hatırlatarak, "gensoruya mahal kalmadı- ğını" söyledi. Hocaoğlu, "Gensoru öner- gesinin amacı, ilgili bakanın çekilmesini sağlamaktadır. Önergelerin amacı hasd ol- muştur. Bu nedenle işlemden kaldınyo- rum" diye konuştu. Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Rıza Uluçak, Devlet Bakanı Güler îleri'- nin istifa etmesine karşın hâlâ korunma- sından partinin duyduğu rahatsızlığı dile getirirken, "îleri'nin istifası ile sonuçlanan yolsuzluk ve usulsüzlükler karşısında ka- muoyunun göstermiş olduğu haklı ve et- kili tepkiye rağmen, birtakım mihraklar hâlâ müstafi bakam korumak ve haklı çı- karmak gibi anlamsız bir gayretkeşliği sürdürmektedir" dedi. İleri için yeni iddia Eski Devlet Bakam Güler İleri'nin ecza- nesinin Bağ-Kur ile olan sözleşroesinin "Hastaya doktor numunesi ilaç verildiği" gerekçesiyle feshedildiği bildirildi. Konuyla ilgili iddiayı ANAP grup top- lantısında dile getiren İstanbul Milletvekili Halit Dumankaya, daha sonra bazı belge- leri basına dağıttı. Bağ-Kur Başmüfettişi İlker Firitlioğlu imzası ile 5 Mart 1991 tarihinde Bağ-Kur Tokat İl Müdürlüğu'ne gönderilen yaada, "Güler Eczanesi'nin protokolünün iadeli taahhütlü yazı ile feshedilmesi" istendi. Bu yazı üzerine Bağ-Kur İl Müdürlüğü de Gü- ler İleri'ye 6 mart tarihli bir yazı göndere- rek sözleşmenin feshedildiğini bildirdi.