Katalog

20KASIM1992CUMA CUMHURİYET SAYFA DKHABERLER BAB'a imza Roma'da atılacak • ROMA(AA)- Türkiye'nin Batı Avrupa Birlıği'nc(BAB) ortak üye olaruk kabul cdilmcsine ilişkin ortaklık bclgcsi BAB Bakunlar Konscyi'nin bugün Roma'da yapacağ loplantıda imzalanacak vc onaylanacak. İlalya Dışişlcri Bakanlığı"nda düzcnlcnccck lörcndc ortaklık belgesini Türkiycadına Dışişlcri BakanıHikmçtÇctin inı/alayacak. İıalya Dışişleri Bakanlığı'nm birsözcüsü yaptığı açıklamada. bugün yapılacak imza töreninı larihi olarak nıtclcdi vc "Yunanistan'ıntam üvelığininyanısıra NATO'nun güçlü müuefıki Türkiycninde ortak iiye olmaM BAB'a dinamizm getırcccktir"dedı. türkiycnin ortak üycliğınc ilişkin lörcndc Mılli Sa\ unma Bakanı Ncvzaı Aya/da abulunacak. Tacikistan'da suikast •MOSKOVA(AA)- Tacikistan Güvenlik Bakan Yardımcısı Curabek Aminov, önceki gece Başkent Duşanbe'de, kimliği bilinmeyen kişilerin açtığı ateş sonucu öldürüldü. TAŞS'ın haberine göre Aminov yerel saatle 23.00 sıralannda makam otomobiliyle evine dönerken, cl bombalan ve makineli tüfeklerle saldınya geçen teröristler bakan yardımasını öldürdüler, koruma görevlilerinden jirini de ağır yaraladılar. İsveç, AT yolunda •STOCKHOLM (Cumhuriyet) - İsveç Parlamcntosu, çarşamba gcccsi yapılan oy lamayla Avrupa Ekonomık jşbirliği Anlaşması'naevetdedi. • Türkiyesaatiylegece 23.00'denazönce gcrçekleşcn oylamada 308 evct. 22hayıroyuçıktı. Altı parlamenterçekimser kaldı. Son kamuoyu yoklamalarının. halkın çoğunluğunun AT'ye hayır dediğini gösteriyorolması parlamentoda etkili olmadı. Rnancial Times'ın Tûrkiye eki • LONDRA(AA)- tngütere'nın önde gelen maü-siyasi gazetesi Financial Times önceki gûn Türkiye'ye sekiz sayfa ayırarak 'Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgenin geleceğini belırleme fırsaünı yakaladığV yonımunu yaptı. Gazete tarafından verilen 'Tûrkfinans,yaünm ve sanayisi' başlıklı özel ekte gazetenin Ankara muhabiri John Murray Brown'ın imzasını taşıyan yorumda, Türkiye'nin Balkanlar'dan Ortaasya cumhuriyetlerine ve hatta Arap ülkelerine kadar uzanan yay üzerinde 'sessizce ağırlığım koymaya başladığı' kaydedildi. Irak'ta gizli nökleer fabrika • MAN AMA (AA) - Irak'ın, başkenü Bağdat yakınlannda nükleer silah yapımı için kullandığı gizli bir fabrikayı açıkladığı bildirildi. Irak'ta incelemeler yapan BM uzmanlar heyetinden bir yetkib, Bağdat yönetiminin, kendilerine, nükleer silahlar programı dahilinde zenginleştirilmiş uranyum ûretebilecek kapasitede santrifüj makinelerinin geliştirildiği bir fabrikanın varhğını açıklamış olduğunu belirtti. Arnavutluk'ta olaganûstü hal •TİRAN(AA)- Arnavutluk'ta son 35 yılın en şiddeüi yağışlannın ülkenin kuzeyinde ilk belirlemelere göre en az 10 kişinin ölümüne, binlerce kişinin de mahsur kalmasına yol açması üzerine hükümet plağanüstü hal ilan etti. Çekostovakya'da ayrılma sancısı • PRAG(AA)- Çekoslovakya Federal Meclisi, federasyonun 31 Aralıkl992;defesh edilmesiyleilgili yasa tasansını dün geceki oylamada reddetti. Çekoslovakya'nın Çek ve Slovak cumhuriyetlerine aynlmasını öngören ve hükümet tarafından parlamentoya sunulan yasa tasansına, Çek milletvekilleri büyük çoğunlukla evet derken Slovak temsilcıleri hayır oyu verdiler. 'e göre yeni başkan Bosna-Hersek'te etkinpolitika izleyecek ClintonBosnaiçinkararlı• ABD'nin yeni Başkanı Bill Qinton, 20 ocakta görevi devTaldıktan sonra Washington'ın Bosna-Hersek bunalımında daha etkin bir poli- tika izleyeceğini açıkladı. Clinton, ellerinde bir dizi seçenek bulundu- ğunu ve bunlann uygulananlann daha ötesinde olabileceğini söyledi. Dış Haberler Servisi- ABD'nin yeni Baş- kanı Bill Clinton, görevi devraldıktan son- ra Bosna-Hersek bunalımında Amerika'- nın daha etkin rol oynayacağı bir politika izleyeceğini söyledi. Ancak Clinton, ABD kara birliklerini Bosna-Hersek'e gönder- meyi düşünmediğini belirtti. Intemational Herald Tribune gazetesi- nin haberine göre Clinton, gazetecilerle yaptığı sohbet toplanüsında Bosna-Hersek konusunda şöyle konuştu: "Bosna-Hersek bunahmınla ilgili olarak oraya asker gön- dermenin dışında, elimizde bir dizi seçene- ğin olduğunu düşünüyorum. Bu seçenek- ler şimdiye kadar uygulanan pobükanın daha ötesinde olabilir." Clinton, Bosna- Hersek krizine ilişkin seçenekler konusun- da aynntı vermedi. Herald Tribune, Clinton'ın Bosna-Her- jsek konusunda seçim kampanyası sıra- sında da benzer acıklamalar yaptığına dik- kat çekerek yeni Başkan'ın 20 ocakta göre- vi devrahr almaz, Bosna-Hersek bunalımı- na eğüeceğinin anlaşıldığını bıküriyor. Clinton, kampanya sırasında Başkan Bush'u Bosna-Hersek bunalımı konusun- da pasıf bir politika izlemekle suçlamış, ABD'nin daha etkin politika izlemesi ge- rektiğini belirtmişti. Ancak Clinton, Bos- na'ya asker göndermekten söz etmemişti. Clinton temmuz ayında yaptığı sürpriz çıkışta ise, Bosna-Hersek'te BM yardım konvoylanna saldıran Sırplara karşı BM'- nin izni ile hava akınlan düzenlenmesini is- temişti. Clinton, böyle bir operasyona Amerika'nın da gcrekli katkıda bulun- masının zorunlu olduğunu belirtmişti. Bush yönetimi, Ointon'ın Sırplara karşı hava akıru düzenlenmesi önerisini "fütur- suz ve iyi düşünülmemiş" diye nitelemişti. Ancak Bush sonra politikasını değiştirerek daha sert tutuma girmiş ve Bosna-Hersek'- te uçuşa yasak bölge ilan edilmesini önge- renBM karanna tam destek vermişti. Öte yandan Fransa Dışişleri Bakanı Ro- land Dumas, Bosna-Hersek'teki durumun "hassas" olduğunu, Sırp saldınlannın. sürdüğünü söyledi. Hükümet Sözcüsü Lo- uis Mermaz tarafından yapılan açıklama- da, Dumas'ın Bakanlar Konseyi'nde önce- ki gûn yaptığı konuşmasında, Yugoslav- ya'da pratikte ateşkese uyulmadığını, sa- dece Saraybosna'da çatışma olmadığını söylediği kaydedildi. BM Güvenlik Konseyi'nin bir süre önce aldığı, Yugoslavya'ya yöhelik yapünm- lann daha sıkı kontrol alüna abnmasına ilişkin karara da değinen Dumas, bölgenin "çok sıkı kontrol" edilmesinin yanı sıra Tuna nehrinden de abluka kurulması ge- rektiğini belirtti. Dışişleri Bakanı Dumas, aynca Yugos- lavya konulu yeni bir uluslararası konfe- ransın Londra'da düzenlenmesi ihtimali- nin belirdiğini de kaydetti. DÜNYA SAĞUKtiRGÜTÜ UYARDI Bosna-Hersek'te tîfosalgım Dış Haberler Servisi - Bos- na-Hersek'te yaşayanlan, iç sa- vaştan sonra şimdi de salgın hastalıklar tehdit ediyor. Savaş nedeniyle yıkılan kentlerde su- lann akmaması, çöplerin topla- namaması ve gıda maddesi yokluğunun, ilk belirtileri kısa bir süre önce görülen tifo salgınının yayılmasına yol açtı- ğı bildiriliyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) eski Yugoslavya özel temsilcisi Sir Donald Acheson, Zagreb'ten telefonla yaptığı açıklamada tıfo salgınının bir süre önce Sırp milisler tarafın- dan işgal edilen Jajce kentine sıçradığmı bildirdi. Acheson, Zenica, Travnit ve Tomislavg- rad kentlerine giden Bosnalı mültecilerde de tifo vakasının belirlendiğini belirtti. AA'nın haberine göre Ache- son, doktorlann 25 tifo vakası tespit ettiğini ve bu hastalann çoğunun Hırvatistan sınınnda- ki Split kentine ulaşünlarak te- davi altına alındığmı açıkladı. Henüz bilinmemesine karşın pek çok kişinin tifo mikrobu kapmış olabileceğini söyleyen Acheson, yine de büyük bir sal- gının önüne geçilebileceği ko- nusunda iyimser olduğunu söy- ledi. Aynca tifo enfeksiyo- nunun iki haftalık kuluçka dö- nemini tamamlaması nedeniyle etkisini önümüzdeki günlerde daha fazla göstereceğini belirt- ti. Bosna-Hersek'teki tûm yet- kilileri tifo salgını konusunda uyardığını bildiren Acheson, halkın sulan kaynatüktan ya da dezenfekte ettikten sonra kullanması gerektiğini belirtti. Bu arada Türkiye'nin ABD'- nin de desteğini alarak BM tn- san Haklan Komisyonu'nu, Bosna-Hersek'teki insan hakla- n ihlallerini görüşmek üzere acil toplantıya çağırdığı bildiril- di. Cenevre'deki diplomatlar, Türk heyetinin Komisyon Baş- kam Yargıç Pal Solt'a bir mek- tup göndererek komisyonu acil toplanüya çağırmasını istediği- ni bildirdiler. Cenevre'deki ABD heyetinden bir sözoû de Türkiye'nin BM İnsan Haklan Komisyonu üyesi olmaması ne- deniyle, ABD'nin acil toplanü önerisini destekledığini bildirdi. Sophia Sornaliiçin kolları sıvadı ÇENEVRE(AA)-Ünlü İtalyan film sanatçısı Sophia Loren, Birleşmiş M_üleÜer(BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği'nce (HCR) Somali îyi Niyet Elçiliği'ne atandı. BM Yüksek Komiseri Sadako Ogata tarafından yapılan açıklamaya göre Loren bu sıfatla 21 -26 kasım günlerinde Somali'ye gjdecek. Cenevre'de bulunan BM Mülteciler Yüksek Koıruserlıği binasına tütün rengi Rolls Royce'uyla, üzerinde siyah tayyör, omuzunda yakası vizon kürklü mantosuyla gelen Sophia Loren binanın şeref salonunda ağırlandı. Loren'in binaya gelişini çok sayıda gazeteci ve foto muhabiri izledi. Sophia-Loren cumartesi günü Kenya'nın başkenti Nairobi'yehareket edecek, oradan da Somali'ye giderek sınır bölgesinde bekleyen on binlerce mülteciyi ziyaret edecek. ABD OvalOfis'te sıcak görüşme Dış Haberler Servtsi - ABD'de yeni başkanı Bill Clin- ton ıki günlük Washington zi- yareti çerçevesinde, önceki gün Beyaz Saray'da Başkan George Bush ile bir araya geldi. Başkan Bush selefi Clinton'ı Beyaz Saray'ın bahçesinde kar- şıladı. İki lider el sıkışuktan sonra Bush, görüşme öncesi ba- sın toplantısı yapmak isteme- diklerini söyledi. Clinton ise sa- dece gülümseyerek el sallamak- la yetindi." Bush ve Clinton daha sonra Beyaz Saray'daki başkanlık odası Oval Ofis'e geçtiler. Beyaz Saray Sözcüsü Marlin Fitzvvater görüşmeden önce yaptığı açıklamada, Başkan Bush'un 20 ocakta görevini devredeceği Ointon'm ilgüen- diği her konuyu görüşmeye hazır olduğunu söyledi. Fitz- vvater, Yugoslavya ve Ortado- ğu banş görüşmeleri gjbi gün- demdeki önemli uluslararası sorunlann konuşulacağım be- lirtti. Clinton ise geçen salı günü yaptığı açıklamada "Bıızı dün- ya sorunlan ve kendi dönemim başladığında karşdaşacağım bazı sorunlar hakkında Başkan Bush'un değerlendirmesini al- mak istiyorum" demişti. Bush ve Clinton'ın bir saat sürmesi planlanan görüşmesi yaklaşık iki saat sürdü. Görüş- meye her iki liderin yardımala- n da katıldılar. Görüşmeden sonra da bir açıklama yapan Beyaz Saray Sözcüsü Fitzwater, iki lider ara- sında "sıcak ve bilgilendırici" bir diyalog olduğunu söyledi. Fitzvvater "Her iki lider de gö- rüşmeden memnun olduklannı açıkladı" dedi. Beyaz Saray'ı ziyaretinden sonra programındaki 45 daki- kalık boşîuğu VVashington'ın yoksul yerlerini dolaşarak geçi- ren Clinton, Bush ile görüşme- sinin kendisi için çok yararlı ol- duğunusöyledi.Cb'nton,"Hari- ka bir görüşmeydi. Amerikan halkına iyi hizmet edilmiş" dedi. Cbnton, Bush'un birçok konu hakkında sunduğu fikir- lerin kendisi için yararlı ol- duğunu belirtti. P A Z A R T E S I ' Y E KOSIM 1992 Pazartesi'nden başlayarak •İxl«r« yepyeai bir dünyanın kapılanm aflyerm. HAFTALIK GENCLIK VE CIZGIROMAN DERGISI JOKER ÇIKIYOR ! Usta yazar ve çizerlerin iauasıyla ve yepyeni blr anlayışla hasırlanaıış, kuşe kağıaa tam ERGÜN GÜNDÜZ LATİF DEMİRCİ GALİP TEKİN İLBAN ERTEM NECDET ŞEN HASAN KAÇAN MUSA GÜMÜŞ YALÇIN DİDMAN ATİLLA ATALAY KEMAL CAN SERDAR ANLAĞAN RAMİZE ERER AKIN ÇAVDARU FATİH SOLMAZ UĞUR DURAK AHMET KESKİN ERDAL BELENLİOĞLU BAHADIR BARUTER HAKAN ÇELİK ABDÜLKADİR ELÇİOĞLU ERDİL YAŞAROGLU Artılc Joker var... Pazartesi bayinizden Joker1 i cekin! POLİTtKADA SORUNLAR ERGUN BALCI AT'deki Kapgaşa 1993'tegümrükduvarlarını irtdirmeye, 1995'te de ortak savunma ve para politikası uygulamaya hazırlanan Av- rupa Topluluğu, birleşme hedefinden ne denli uzak oldu- ğuna ilişkin her geçen gün yeni bir örnek veriyor. Topluluk içinde ABD ile ticaret savaşı konusunda pat- lak veren sürtüşmede Fransa yalnızlığa itildi. VVashing- ton'la köprüleri atmayı göze alamayan Bonn hükümeti, Paris'e ilk kez doğrudan baskı yaparak tarım ürünlerini destekleme politikasından taviz vermesini istedi. Böyle- ce AT içinde birbirine en yakın iki ülke olan Almanya ile Fransa arasındaki ilişkilerde soğuk bir hava esmeye başladı. Bu olgu, Alman-Fransız işbirliğine biraz tedir- ginlikle bakan Ingiltere ile Hollanda gibi ülkelerin herhal- de gizli bir memnunluk duymalarına yol açmıştır. Ingilte- re ve Hollanda, Fransa ile Almanya'nın NATO'dan bağımsız bir Avrupa Ordusu' kurma girişimlerine hkpbir zaman sıcak bakmadılar. Fransa nın BAB'ı (Batı Avrupa Birliği) NATO'dan bağımsız bir yörüngeye oturtma çaba- ları da, ABD'nin Avrupa'dan çekilmesini istemeyen Ingil- tere ve Hollanda tarafından kuşku ile karşılandı. Saf değiştirerek Fransa'ya cephe alan ülke, sadece Al- manya değil. Tarım ürünleri tartışmasında genellikle Pa- ris'i destekleyen Roma da, Fransa'yı eleştirerek AT'yi bölmekle suçladı. Ancak Paris, AT içinde yalnız kalması- na karşın uzlaşmaz tutumunu sürdürüyor. Ülkede mart ayında seçimler yapılacak. Sosyalist hükümet, tarım ürünlerini destekleme politikasından ödün verdiği takdir- de çiftçi nüfusun ayaklanacağından ve seçimi kaybede- ceğinden korkuyor. ' AT'de ticari çekişme sürerken bu kez Fransa ile Al- manya arasında Fransa'nın silah satışlarından kaynak- lanan yeni bir sürtüşme patlak verdi. Fransa'nın Tayvan'a 2.5 milyar dolarlık 60 Mirage 2000-5 jeti satmaya karar vermesi Almanya'yı telaş- landırdı. Çünkü Çin, Fransız-Alman ortak yapımı olan 12 tane Airbus uçağı sipariş etmiş durumda. Bonn hüküme- ti, Çin'in Tayvan'a savaş uçağı satan Fransa'ya öfkelene- rek Airbus siparişinden vazgeçmesinden korkuyor. Al- manya bu takdirde zarar edecek. Fransa ise Mirage satışından kazanacağı para ile zararını rahatça kapata- bilecek. Paris, silah sanayiini, özellikle Amerikan F-16 uçaklarınm rekabeti karşısında pazarlarını kaybeden Dassault firmasını korumaya kararlı. Başka bir deyişle Avrupa Birliği nin en ateşli savunucusu olan Paris "önce, ulusal sanayim ve ulusal çıkarlanm, sonra ortak çıkarlarımız" diyor. Almanya'nın elinden ise Çin'in öfkesini yatıştırabilmek için "Bölgede askeri dengeyi değiştirmeye yönelik giri- şimleri kınamaktan" başka bir şey gelmiyor. Ne var ki sesini çok fazla da yükseltmiyor. Zira Bush yönetimi de Tayvan'a F-16 uçakları satmayı kabul etmiş durumda. Peki ya Çin, Batılılar'ın Tayvan'a ucak satışlarına karşı misilleme olarak iran ve Suriye'ye silah satışlarını artnrı- rsa? Batılı hükümetler buna karşı da seslerini pek yüksel- tecek durumda değiller. Çünkü hem kendi firmaları Iran'a gelışmiş teknoloji satıyor hem de ABD, Suudi Ara- bistan'a ultra modern F-15 jetleri satmaya hazırlanıyor. Yeni Dünya Düzeni'nde aslında değişen fazla bir şey yok. Batılı ülkelerin pazar rekabeti tüm hızıyla sürüyor. Dünyaya birleşme örneği sunmaya hazırlanan AT ise şimdılik kendi içinde giderek daha fazla bölünüyor. Ankara'nm Balkan Zirvesi önerisi Atina'dan ret, Viyana'dan 'evet' HALLKGERAY ANKARA - Türkiye. Bosna-Hersek'teki çatışmala- rın olası bir Balkan savaşına dönüşmemesi amacıyla ba- kanlar düzeyinde topİanması- nı istedıği Balkan Zirvesi'ni önümüzdeki hafta gerçekleş- lirmek üzere çalışıyor. Zirveye çağınlan ülkelerden Avustur- \a olumlu \anıt verdiğinı bildi- rilirken Yunanıstan zirveye katılmasacağını açıkladı. Dışişleri Bakanhğf na çağn- lan Balkan ülkeleri büyükelçı- lerine. Türki\e'nin daveti ön- ceki gün ileııldi. Ankara'nın zirve çağrısını. A\usturya. Macaristan. Yunanistan. Bul- garisıan. Arnavutluk ve Ro- man>a'\a Dışışlen Bakanlıgı'- na da\et cttiğı bü\ükelçiler kanalı ile ılettigi bildirildi. Bosna-Hersek. Makedonya. Slo\en\a. \e Hmatistan'a ise Ankara'nın bu ülkelerde yetki- li olan temsilcilen aracılığıyla girişim yapıldığı belirtildi. Ankara. Sırbistan \e Kara- dağ'ın birleşerek oluşturduğu \eni Yugosla\va'\ı ise zir\e- den dışla\arak herhangi bir girişimde bulunmadı. Dışişleri Üavnaklan. Yugosla\>a"nın konferansa çağnTmamasının. bu ülke\e Birleşmiş' Milletler (BM) tarafından uygulanan ambargo karannda. Yugos- lavya'nın uluslararası toplantı- lara çağnlmaması. mevcut Mitsotakis - Yanıtı olumsuz üyeliklerden çıkanlması ya da askıya ahnmasının en önemli neden olduğunu bildiriyorlar. Bu arada Yunanistan An- kara'nın zırve önensını "ge- rekli olmadığı" gerekçesi ile reddettiğini bildirdi. Konstantin Mitsotakis hü- kümetinin sözcüsü Vasilis Manginas dün Atina'da yaptı- ğı basın toplantısında "Eski Yugoslavya'nın parçalanma- sıyla ortaya çıkan sorunlann çözümü amacıyla BM ve Av- rupa Topluluğu'nun (AT) giri- şimleri var. Aynca Cenevre Konferansı çalışmalan da sü- rüyor. Fransa Dışişleri Bakanı Roland Dumas'nın da ATye paralel bir girişimi mevcut. Dolayısıyla bir toplantının da- ha gerçekleşünlmesi için bir neden yok" dedi. YUNAMSTAN Atina, ABD'den daha çok 'Cobra' istedi ATtNA (AA) - Yunanistan Başkanı Konstantin Mitsota- kis. ABD'de Bill Clinton'ın Yunan asılb daruşmanı Geor- ge Stefanopulos ile tanışırken, Atina, Türkiye'yi bahane ede- rek ABD'den daha fazla "Cob- ra" hebkopteri istedi. Yunanistan ile ABD arasın- da işbirliğine yönelik konular Selanik'de iki ülke savunma bakanlıklan yetkilileri arasın- da yapılan bir görüşmede ele abndı. Atina'da verilen haberlere göre, görüş- melerde Yunanistan'ın ABD askeri yardımı çerçevesinde alacağı silahlann yanı sıra, as- keri yardım kredileri (FMS) konusu da ele abndı. Aynı haberlerde Yunan he- yetinin, ABD'nin Türkiye'ye öngörülenden fazla 22 adet Cobra tipi helikopter ve 50 adet A-10 tipi savaş uçağı ver- mesi kararlaştırmasını bahane ederek Yunanistan'a verilecek 15 adet Cobra hebkopteri sayı- smın arttınbnasını istediği be- lirtildi.