15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16 KASIM1992 PAZARTESİ HABERLER ÇGD'nin kara odülleri • İç Politika Servisi- Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Güney Marmara Şubesi bu yıl, 'Başan ve teşvik ödülü' ve 'Persona Non Gratta' adı altında iki ayn alanda ödül vermeyi kararlaştırdı. Şube tarafından yapılan açıklamaya göre 3 Aralık tarihinde düzenlenecek "Basın Balosu 92' de verilecek olan Başan ve Teşvik odülleri. 'Biüm' dalında Bursa Organ Transplantasyon Demeği'ne: 'Basın" dalmda Güneydoğu'da bir süre önce öldürülen Musa Anterin eşine; "Kültür" dalında ise İznik'in tanıtımındaki çabalanndan ötürü Kaymakam Mehmet Öklü'ye verilecek. 'Persona Non Grata* adı altındaki sembolik kara ödüller ise 'Basın' dalında programcisı Erlürk Yöndem ile Fotospor ve Fotomaç gazetelerine, 'Çevre' dalında ise doğayı katleden tüm işletmeler adına Eübank Bor Tesisleri'ne verilecek. Ermeni Bakan'ın zîyareti • ANKARA(AA)- Ermenistan Enerji Bakanı Sleve Taşcivan. Türkive'den enerji konusunda görüşmelerde bulunmak üzere dün Ankara'ya geldi. Enerji Bakanı. havaalanında yaptığı açıklamada. son dönemlerde başta buğday sıkıntısı konusunda oîmak üzere Türkiyeden önemlı ölçüde destek gördüklerini belirterek iki ü'lke arasındaki ilişkilerin gehştirilmesıni istedıklerinı ö l d i Inönü, CMUK'ta D YP ile sağlanan mutabakatı ödün olarak eleştirenleri yanıtladı: Uzlaşmaödünleeşdeğil Gündem muhabipleri serbest • Haber Merkezi - Gündem gazctesi Diyarbakır ve Muş, muhabirleri dün akşam serbest bırakıldı. Diyarbakır Siyasi Şubc'ye bağlı polislerce önceki gece evinden alınarak gözaluna alınan Gündem gazetesı Divarbakırmuhabiri Haşim Güzel dün akşam saat 20.00 sıralannda serbest bırakıldı. Aynca gözaltında bulunan MuşmuhabınSamet Yekta'nm da aynı saatlerde serbest bırakıldığı öğrenildi. AYŞESAYCV ÇORUM/ SUNGURLU- Devlet Bakanı ve Başbakan Yardıması Erdal Inönü, CMUK konusunda SHP'nin ödün vermesinin söz konusu ol- madıgını belirterek, "'Ortaya çıkan iki tarafın katkısına ödün demek yanlıştır. Karşı tarafın fıkrini kabul etmek niye ödün vermek olsun" diye sordu. Köprü üzerinde karşılaşan iki keçinin öyküsünü anlatan İnö- nü, iki tarafın anlaşamaması durumunda devletin zarar gö- receğini belirterek, "Bu yakla- şım doğru değildir. bu yaklaştm demokrasilerde geçerli değil- dir" görüşünü dile getirdi. İnö- nü, metnur sendikalan ile ilgili yasal düzenlemelerin en kısa sü- rede yapılacağını açıkladı. 'Ödün demek yanlış' İnönü. Çorum'un Sungurlu ilçesi Arife Gaa beldesinde, partisme katılım için yapılan • SHP Genel Başkaru İnönü, koalisyonda yaşanan CMUK sorunu konusun- da, köprü üzerinde karşılaşan iki keçinin hikayesini arumsatarak, "Bu yakla- şım doğru değildir. Demokrasilerde geçerli bir yaklaşım değildir. Demokrasi uzlaşma rejimidir" dedi. törenlere kaüldı. Sungurlu'ya giderken, yolda gazetecilerin sorulannı yanıtlayan Inönü, CMUK'un önümüzdeki hafta TBMM'ye geleceğini umduğu- nu bildirdi. Inönü, bir gazeteci- nin "SHP CMUK'un bazı maddeleri • konusunda ödün verdi. Bu haliyle CMUK bir re- formu gerçekleştirebilecek mi" yolundaki sorusuna, "Uzlaşma iki tarafın karşılıldı olarak en iyi olduğuna inandığı şeyi bul- malandır. Böylece, yeni bir ya- pı ortaya çıkar. bu ortaya çıkar- ken iki tarafın katkısına ödün demek yanlıştır" yanıtını verdi. İnönü, sözlerini şöyle sürdür- dü\. "Onemü olan, sonunda orta- ya çıkan yapımn, reform karak- teri taşıyıp taşımadığıdır. Taşı- mıyorsa yapılan yanlıştır. O za- man yapılan uzlaşma değil. yanlış bir iştir. Ama bu, her iki tarafın toplumun çeşitli ihtiyaç- lannı karşılamak amacıyla or- taya koyduklan ve milletin bü- yük çoğunluğunun gönül ra- hatlığıyla kabul edecegi bir ya- pıdır. Bu anlamda, CMUK el- bette bir reform yapısını taşı- yor. CMUK kapsamında, ge- çen yılki rakamlarla 1,5 milyon vaka var. Yasanın istisna ola- rak bıraktığı terör suçlulan ise sadece 4 bin dolayında. Yasa DGM'ye gidecek suçlann sını- nnı daha da daraltıyor. Bu bü- yük bir yenilik. Adalet meka- nizmasını böylece düzelttiğiniz zaman, istisnalar da kendilerini bu yapıya uydurmak zorunda kalacaklardır." CMUK'un uzun bırsüreçten geçtiğine dikkat çeken İnönü, sadece uzlaşmaya varmakla so- runun bitmediğini vurguladı. Yasa Meclis'ten geçtikten son- ra, Cumhurbaşkanı'na onay- lanrnak için gideceğini anımsa- tan İnönü, şunlan söyledi: "Sayın Cumhurbaşkanı'nın evvelkı uygulamalanna bakıl- dığında. büyük ihtimalle bir kez daha görüşülmek üzere tasanyı Meclis'e gönderecek. Muhte- melen bunu da son gün yapa- cak. 15 gün sonra Meclis'e gele- cek, bu sırada bütçe görüşülü- yor olacak. Böylece tasan an- cak ocaktan sonra ele alınabile- cek. Tekrar Meclis'ten gececek, tekrar Sayın Cumhurbaşkanı'- na gidecek. Sayın Cumhurbaş- kanı da yine son gün imzalaya- cak. Bunun uzun bir süreç ol- duğunu bilerek, ama adım adım ilerlendiğini görerek değerlendirin."' Inönü, Sungurlu'da kayma- kamük ve belediye başkanlığını ziyaret etti. İnönü'yü sevgi gös- terilen ile karşılayan vatandaş- lar, Sungurlunun il olma isteği- nidilegetirdiler. Memur sendikalan İnönü, memur sendikalan kurulması konusunda çalışma- lann da son aşamaya geldiğini söyledi. İnönü, "Gerçi memur- lar sendika kurdu. ama bunlara yasal güvence gerekli. İşçilerin sendikalan var. Maaş konu- sunda, sosyal güvence konu- sunda istediklerini alabiliyor- lar. Ama memurlann sendikası henüz yasal güvenceden uzak. Bunu da kısa sürede Meclis'ten geçirerek memur sendikalan- nın rahat rahat gelişmesine ola- nak sağlayacağız" dedi. PKK'hlar köy basü: 8 ölü,13 yaraJı Haber Merkezi -Iğdırın Or- ta Alıcan köyünü basan PKK militanlan köy kahvehanesini taradı. 4 kişi öldü. 8 kişi yara- landı. Mardın'in Mazıdağı ıl- çesine bağlı Balpınar köyünde PKK'hlar ile köy koruculan arasında çıkan çatışmada. 4 korucu şehit oldu, 5 korucu da \aralandı. Batman'da bir kişi uğradığı silahlı saldın sonucu >aşamını yitirdi. Alınan bilgiye göre dün ak- Vim saat 17.30 sıralannda Iğ- dır'ın Orta Alican köyüne ge- len bir grup PKK mılitanı, köy merkezindeki kahvehanevi uzun namlulu silahlarla taradı. PKK'lılann açtığı ateş sonucu Necef Kavrut. Muclum Kaya, Muharrem Balo ve Necmettin Karabacak yaşamlannı yitır- di. Yaralanan 8 kişiden alüsı Erzurum Araşürma Hasta- nesi'nde. ikisi ise Iğdır Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Olaydan sonra Iğdır Devlet Hastanesi önüne gelen halk GAYRIMENKULUN AÇIK ARTTIRMA İLANI URLA İCRA MEMURLUĞU'NDAN Dosya No: 1992/118 Saülmasına karar verilen gayri menkulün cinsi, kjymeti, adedi, evsafı: 1- Urla Altıntaş Mah. Zafer Caddesi cilt: 5, sahife: 418 par- sel: 1'de kayıtlı 173 m 2 arsa alanlı içersinde 100 m 2 inşaat alanlı tek katlı betonarme yeni ev bulunmaktadır. Bu binanın üstü be- ton ve dış stvalar yapılmtş ve halen mesken olarak kullanılmakta olan 57.000.000 lira tahmini değerli taşınmazın tamamı. 2- Urla Altıntaş Mah. Babacan movkiinde cilt: 18, sahife: 1769, parsel: 5'de kayıtlı cınsi arsa olan 271 m 2 mıktarında 5.420.000 lira değerli taşınmazın tamamı satılarak paraya çevrilecektir. Şatış şartlan: Birinci sıradakı taşınmaz saat 13.15-13.30 arası ikinci sıradaki taşınmaz saat 13.45-14 00 arası Satış 18.12.1992 günü URLA İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'nde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıy- metin %75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmu- unu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kal- mak şartiyle 28.12.1992 günü İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'nde birinci satış günündeki saatlerde ikinci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu art- tırmada da rüchanlı alacaklıların alacağını ve satış masrafları- nı geçmesi şartiyle en çok arttırana ihale olunur. ikinci arttırmada muhammen degerin %40'ını verene ihale olunur. 2- Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir ban- kanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde 20 günü gecmemek üzere mehil verilebi- lir Della/iye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masrafları alıcıya airtir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. KDV alıcıya aittir. 3- ipotek sahibi alacaklılarla diger ılgililerin (+) bu gayrimen- kul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair olan id- dialarını dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmez- se icra ve İflas Kanunu'nun 133. maddesı gereğince ihale fes- hedilir. İki ihale arasındaki farktan ve %30 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan ken- dilerinden tahsil edileektir. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneğı gönderilebilir 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve mündere- catını kabul etmiş sayılacakları, başkaca biigi almak isteyenle- rin 1992/118 sayılı dosya numarasiyle memurluğumuza başvurmalan ilan olunur. 10.11.992 (+) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. İLAN TARSUS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1990/312 Davacı Maliye Hazinesi veküi tarafından davalılar Adil Yoksula- bakan mirasçıları vs. aleyhıne açılan kadastro tespitine ıtiraz davası- nın yapılan açık duruşması sonunda, Mahkememizden verilen Tarsus Yeşi] Mah. 1015 ada, 1 parsel sayı- lı taşınmazın kadastro tespitinin iptali için açılan dava 8.7 .1992 tari- hinde mahkememizin görevsizliğine karar verilmiş olup görevli mahkemenin Tarsus Kadastro Mahkemesi olduğuna dair 1992/459 sa- yüı karar verilmiş olup davalılardan Selahattin Yoksulabakan, Mua- zez Yoksulabakan, Ali Yoksulabakan, Adalet Yoksulabakan, Şefik Yoksulabakan, Suzan Yoksulabakan, Safinaz Yoksulabakan, Servet Yoksulabakan, Emine Yoksulabakan, Adnan Yoksulabakan, Suzan Yoksulabakan, Ali Yoksulabakan, Muazez, Emine, Adalet, Selahat- tin, Emine, Adnan Şefik, Servet, Adil Yoksulabakan'ın adreslerinin meçhul olması nedeniyle ilan tarihinden 15 gün içinde kararı temyiz etmeleri, temyiz etmedikleri takdirde kesinleseceginden tebligat yeri- ne kaim olmak üzere davalılar adına karar ilan olunur. 21.9.1992 Basın: 51417 Vali istifa" diye bağırdı. Güvenlik güçlerinin PKK'lı milıtanlann yakalanması için bölgede operasyonlara başla- dığı bildinjdi. Mardin'in Mazıdağı ilçesine bağb ve korucular köyü olarak bilinen Balpınar köyüne dün akşam saatlerinde baskm dü- zenkyen PKK militanlan ile kocular arasında çatışma çıku. Çatışmada Bişar Kaya ve kim- liği belirlenemeyen 3 korucu şehit oldu, 5 korucu da yara- landı. Öte yandan dün Mardin'in Savur' ilçesinde PKK'lılarla güvenlik güçleri arasında çı- kan çatışmada 3 PKK'lı öldü, bir gecici köy korucusu şehit oldu. Batman'ın Çarşı Mahallesi'- nde bakkalık yapan Suphi As- lan (27), uğradığı silahlı saldın sonucu yaşamıru yetirdi. Bu arada dün Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Ağaçlı beldesi DYP'li belediye başkan adayı Hüseyin Bal'ın cesedi nin bu- lunduğu bildirildi. Operasyonlarda sağ yakalananlardan biri 15 diğeri 17 yaşuıda Çocuk yaştakimilitanlar KENANBİLtZ ERZURUM - Erzurum'un Olur ilçesi kırsal alanda güven- lik kuvvetlerinin gerçekleşürdi- ği operasyonda ölü ve sağ ola- rak ele geçirilen militanlann çocuk yaşta olmalan dikkat çektı. Sağ olarak yakalanan S.G. henüz 15 yaşında, M.B ise 17'sinde çocuklar. Biri yaylada çobanlık yaparken. diğeri İs- tanbul'da bir inşaatta çalışırken örgüte götürülmüş. Şimdi ikisi Erzurum'un Olur ilçesinde güvenlik güçleri ile çatışan teröristler- den 4'ü sağ ele gecinldi. Sağ olarak yakalanan S.G- henüz 15 ya- şında, Vl.B. ise 17'sinde (Fotoğraf: AA) de pişman. S.G. ve M.B ilçe jandarma binasında basın mensuplanna gösteriliyor. S.G 4 ay önce PKK'ye kaülmış. Iğdırın Evci köyünde 7 nüfuslu yoksul bir ailenın çocuğu. M.B de öyle. Bitlisli. 17 yaşında ve 9 kardeşli. S.G. 4 ay önce örgüte katıl- mış ve iki silahlı çatışmada bu- lunmuş. Iğdırlı bir çobanın çocuğu S.G., "Ben yayladay- dım. Gelip bana katılmak ister misin diye sordular. Propagan- da yaptılar. inandım. Sonra Göle ormanlannda eğuim gör- düm. Ağn dagında çatışmada bulundum. Yürüyerek buraya geldik. Çatışma sırasmda ateş etmediğim için komutanımız beni uyardı. Sonra 15 mermiyi rastgele yaktım. Fırsatmı bulup bir kayanın içine saklandım. Çatışma bitince de askerlere teslim oldum. Örgüte katıldı- ğım için pişmanhk duyuyorum. Ailem yoksuldu Ben de çoban- lık yapıyordum. Belki bu şart- lar beni itti. Cazip teküfler ve güzel sözler beni yanıltü" dedi. MUSTAFA HAYRULLAHOĞLU'nun anısına On yıl geçti unutmadık. Seni sevgiyle anıyoruz. 16 Kasım 1992 EŞÎ: AYNUR HAYRULLAHOĞUJ, AÎLESİ VE ARKADAŞLARI ANMA Canımız evladımız CEMİL BARAN'uı babası ALt HAYDAR ÖZTEMİR (25 Şuhat 1957 • 16 Ka»un 1986) Güneşler devrilir aksamlanmıza, Geceler uykusuz, geceler çaresiz, Gözlerini ararım kör karanlıklarda, Ölmeden öldüğümuzO bilemezsin, Bu altıncı ölüm yılında. ÖZTEMİR AtLESl ADEVA Baban OSMAN SU1VUSİ ÖZTEMİR ÜYÜ GAZİANTEP BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ GAZİANTEP KENTİ AMBLEM YARIŞMASI Gaziantep kentinin sahip olduğu tarihsel, sosyal, ekonomik, kültürel değerteri, bölgesel özellikleri, sana- yisini, yerel etkinlikleri simgelemek ve kentimiz ile ilgili her türlü baskı, yayın ve belgede kullanmak amacıyla GAZİANTEP KENTİ AMBLEM YARIŞMASI DÜZEN- LENMİŞTİR. Başvuru dosyası ve şartnamesi, 15 Aralık 1992 gü- nüne kadar Gaziantep Büyükşehir Bejediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürfüğü'nden temin edilebilir. Tlf: 9 (85) 32 08 71 - 31 40 31 Eserlerin son teslim tarihi 25 Ocak 1993 günüdür. SEÇİCİ KURUL: Hasan F. MANİ: Büyükşehir Belediyesi Genel Sek- reteri Dr. Murat KATOĞLU: SBF Öğretim Üyesi, Sanat Ta- rihi Doktoru Yavuz Selim AY: Büyükşehir Belediyesi Kerrt Plan- lama Müdürü Kadir KARA: TMMOB Mimariar Odası Gaziantep Şube Başkanı Yılmaz KALE: Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdü- rü Semra OKAN: Mimar ÖDÜLLER: Birinciye 15.000XXX). TL. İkinciye: 8.000.000. TL. Üçüncüye 5.000.000. TL. Mansiyon aOOOflOO. TL. Mansiyon aOOO.000. TL. BAŞSAĞUĞI 12 Kasım 1992 Perşembe gecesi saat 22.10 sıralannda belediyeden evime giderken, Demokrasi ve Özgürlük düşmanı karanlık cinayet şebekelerince uğradığım bombalı ve silahlı saldın sırasında, olay yerinde yaşamını yitirerek şehit düşen, mert ve cesur insan, çahşma arkadaşım, koruma görevlisi ORHAN KARADAĞ'ın vefatmdan dolayı çok derin üzüntü içerisindeyim. Acımız büyüktür. Kendisine Allah'tan rahmet dilerken, eşi, çocuklan, annesi, babası ve yakınlarma, emniyet teşkilatma ve bütün yurttaşlanmıza şahsım ve Diyarbakır halkı adına başsağhğı diliyorum. TURGUT ATALAY Diyarbakır Belediye Başkanı ADALET BAKANLIĞFNDAN MÜNHAL NOTERLÎKLER Asağıda 1991 yılı gayrisafi gelirleri ve ısimleri yaalı bulunan ikinci sınıf noterlikler münhaldir. 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 22 ve müteakip maddeleri gere- ğince birinci sınıf ve ikinci sınıf noterlerden bu noterliklere atanma- ya istekli olanlann ilan tarihinden itibaren bir ay içinde bakankğımıza veya bulunduklan yer Cumhuriyet Başsavcılıklanna başvurmalan ge- rekmektedir. Posta ile doğnıdao doğnıya bakanlıga gönderilmiş olan dJJekçeler başvurma süresi içinde bakanlıga gelmediği takdirde atama işlemin- de nazara alınmaz. İlan S. No: D 2) 3) 4) 5) 6) 7) 8) 9) 10) 11) 12) 13) 14) 15) 16) 17) 18) 19) 20) 21) 22) 23) 24) 25) 26) 27) olunur. Mönbal Noterfigin Adı: 1991 Yılı Acıpayam Noterliği Batman tkinci Noterliği Çayeli Noterliği Develi Noterliği Duzce tkinci Noterliği Erzurum Dordüncü Noterliği Erzurum Beşinci Noterliği Gümüşhane Noterliği Haymana Noterliği Ilgın Noterliği Kdz. Ereğli Birinci Noterliği Kars İkinci Noterliği Kulu Noterliği Mardin Noterliği Milas tkinci Noterliği Mut Noterliği Niğde Birinci Noterliği Polatb Uçüncü Noterliği Sandıklı Noterliği Siverek Noterliği Suşehri Noterliği Tatvan Noterliği Terme Noterliği Tokat Uçüncü Noterliği Tunceli Noterliği Tekirdağ Uçüncü Noterliği Vezirköprü Noterliği Basın: 42597 Gayrisafî Getirfcfi: 265.634.854r Lira 282.854.0OOr Lira 156.761.999r Lira 177.0O6.638r Lira 485.316.689r Lira 319.983.796r Lira 4O9.979.875r Lira 2O0.252.985r Lira 150.432.032r Lira 215.480.543r Lira 451.181.444r Lira 146.185.756r Lira 234.978.43lr Lira 251.O70.863r Lira 412.869.542r Lira 229.463.154r Lira 356.958.694r Lira 149.637.712r Lira 242.091.067r Lira 163.199.263r Lira 124.955.431r Lira 239.73O.693r Lira 265.777.645r Lira 213.475.13Or Lira 178.230.031r Lira 187.315.705r Lira 191.320.799r Lira BİZBİZE ERDAL ATABEK Nedim TarhaiL. Dört milletvekiliydiler. Nedim Tarhan, Kemal Anadol, Mustafâ Gazalcı, ismail Hakkı Öztorun. Barış Demeği davasından tutuklanmış, Maltepe Askeri Cezaevi'ne ge- tirilmişlerdi. Yıllarca sürecek bir serüveni birlikte yaşa- yacağımızı henüz bilmiyorduk. Onlann geldiği gece Or- han Apaydın kendine özgü şakacılığıyla takılmıştı: - Hoşgeldiniz arkadaşlar burası hapishanedir, öyle milletvekilliği falan sökmez, buranın ağası benim. Ona göre hareket edeceksiniz. Hepsiylesarılıp kucaklaşmış, "hoşgeldiniz" demiştik. Sanınm Kemal Anadol yanıt vermişti: - Tamam Orhan abi, ağamız sensin, kabul. Daha başlardaydık, daha güç günler gelecekti. Sesle- rin kısıldığı, sözlerin boğulduğu daha güç günler. Ülke- nin karanlıklara gömüldüğü günler. Bütün yapılanların insanların direncini kırmak için yapıldığını biliyorduk. Demokrasiye inanmak suçtu, barıştag yana olmak suç- tu, özgürlük ıstemek suçtu. Barış Derneği davası aslında "seçilmiş olan'ların suçlanmasıydı. Milletvekili seçil- dikleri için yangılanıyorlardı. Aykut Göker, TÜTED (Tüm Teknik Elemanlar Derneği) Başkanı olduğu için yargıla- nıyordu. Ben TürkTabipleri Birliği Başkanı olduğum için yargılanıyordum. (Sonra Türk Tabipleri Birliği için açı- lan özel davada da yargılanacaktım.) Orhan Apaydın istanbul Barosu Başkanı'ydı. Orhan Taylan Plastik Sa- natlar Derneği Başkanı'ydı. Nedim Tarhan da Köy- Koop'un Başkanı'ydı. Barış Derneği davası "seçilmiş olan sanıklar'ın kişiliğinde toplumsal örgütlerin (parla- mento, meslek kuruluşları, dernekler, kooperatifler...) suçlanmasıdır, seçim sisteminin suçlanmasıdır, demok- rasinin özünün suçlanmasıdır. O davanın pek gün ışığı- na çıkmayan asıl önemi burada. Dört milletvekilinin de gereken her durumda (kimlikfe- rinsorulması, biryeregelişgidişlerde, birisinin gelip zi- yaret edişinde) dimdik duruşlarıyla, kabaran göğüsle- riyle, delici bakışlarıyla "Cumhuriyet Halk Partisi millet- vekili" olduklarını tok bir sesie söylemeleri "halk tarafın- dan seçilmiş olma bilinci"ni ne güzel yansıtıyordu, nasıl da anlamlı yansıtıyordu. Barış Derneği davası, tıpkı DİSK davası gibi Türkiye'nin uluslararası prestijini dü- şüren, etkileri bugün bile bütünüyle ortadan kalkmamış olan büyük bir yanlıştı. 12 Eylül yönetiminin sayısız gü- nahlarından birisi. Nedim Tarhan kendine özgü kişiliğiyle o güç günlerin dayanışmasına büyük katkılarda bulundu. "Güç günle- rin dayanışması..." Barış Derneği'nin bütün sanıkları o dayanışmaya çok önemli katkılarda bulunmuşlardır. Yoksa o günler, geceler, haftalar, aylar, yıllar nasıl ge- çerdi ki?.. Nedim Tarhan'da dikkatimi çeken özellikler, güçlükler karşısında gösterdiği sarsılmaz dirençti. Acı veren şeylere karşı dayanmayı sanınm bir disiplin soru- nu olarak kabul ediyordu. Duygularını dışavurmayan, hiçbir sıkıntısını yansıtmamayı ilke edinmiş.dışa kapalı görünen bu insanda yakın planında yaşayan yumuşaklı- ğı, insan şefkatini, ince duyarlılığı görmeniz başlangıçta şaşırtıcı olurdu, ama doğruydu. "Nedim Tarhah'ı nasıl anımsarsınız?" diyen birsoru- ya yanıt versem herhalde şunları söylerdim: Güçlü bir irade, güçlüklere çok dayanıklı bir dirençlilik, ilkelerin- den hiçbir koşulda ödün vermeyen bir kararlılık, duyarlı bir toplumsal örgütçülük... Sanınm bu özellikleriyle mil- letvekili seçilmişti, Köy-Koop'a başkan olmuştu. Köy kooperatiflerinin o dönemde üreticiden tüketiciye ulaşan zincirleme bir sistemi hayata geçirerek aracı- tefeci mekanizmasını kaldırmaya yönelik çalışmaları unutulabilir mi? Bu özellikler lider nitelikleridir. Kişisel özellikleri birbirinden farklı dört milletvekilinin ortak yanlan bunlardı: ilkeli davranış-ödünsüz kararlılık- sabırlı direngenlik-örgütlü dayanışma... Barış Derneği'- nin bütün tutukluları için o güç zamanlar şu ortak payla- şımla kolaylaşmıştır Demokrasinin ortak ilkesi-müca- delede kararlılık-güçlüklere dırenç-dayanışma. Politik görüşleri bile birbirinden farklı insanların ortak paydala- rı bunlardı. Onları birleştiren temel ilke "demokrasi mü- cadelesi' verdiklerini bilmeleriydi. Benim için Nedim Tarhan o güç günlerin sembolüdür. Ranzasında oturmuş bir şey okurken belleğimde kalmış fotoğrafı aklımın albümünde. Sabırsız davrandığı tek şey "haksızlık"tı. Haksızlık, eşiteizlik, baskı, yalan karşı- sında sabırsız, şiddetli tepkisini geciktirmezdi. Ama bü- tün davranışlarında kişisel olmamak, birlikte bulunduğu arkadaşlarıyla dayanışma içinde olmak önemli dikkatle- ri arasındaydı. Ülkesini kendisinden daha çok sevdiğini bilirim. Ülke- sini, insanını böylesini seven bir insanın yurdundan uzakta yaşamak zorunda kafması çok acıdır. Onlara da sessizce katlandığını sanıyorum. Onları da mücadelesi- nin bir parçası saymıştır. Ama işte organları öyle sakin kalamamış demek ki. İsmail Hakkı Öztorun aramızdan ayrılmıştı. Orhan Apaydın aramızdan ayrılmıştı. Şimdi Nedim Tarhan mı aramızdan ayrılıyor? Hayır, onlann hiçbirisi aramızdan ayrılmadı, ayrılmıyor. Onlar dün ol- duğu gibi bugün de sembollenmiz olarak yaşıyorlar Öl- düklerine ilişkin belgeler 12 Eylül yöneticilerinin işledik- leri cinayetlerin belgeleri olarak tarihte yerlerini alıyor. Çankın Cezaevi'nde tutuklulara keyfi şiddet Cezaevimüdürü malıkuıııdövdüANKARA (ANKA> Çankı- n Cezae\i'nde tutuklu bulu- nan PKK davası sanığ Maşuk Sami ile Devrimci Sol davası sanıklanndan Alişan Turan'ın Cezaevi Birinci Müdürü Cela- det Özer ile Başgardiyan Re- cep Aslan tarafından dövül- dükleri ileri sürüldü. Avukat Mustafa Demir, Birinci Mü- dür Özer'in dayak olayı sıra- sında sanıklara, "Siz Kürtse- niz ben dc Lazım" dediğini öne sürdü. Avukat Mustafa Demir. Avukat Murat Demir ile bir- likte Çankın Cezaevi'nde yap- tıklan görüşmede dayak olayı- nı öğrendiklerini anlattı. De- mir, Çankın Cezaevi Birinci Müdürü'nün 9 kasım gûnü bo>Tiuna poşu takmasını ge- rekce göstererek tutukJulan CKİasına çağırdığıru, başgardi- yan ve 20 gardiyanla birlikte dövdüğünü ileri sürdü. Demir, Maşuk Sarni'nin yüz ve bacak- lannda ekimozlara bizzat ta- nık olduğunu söyledi. Müdür Özer'in dayağa tepki gösterilmesi üzerine sanıklan, "Sizin buradan ölünüz çıkar, asıl işkenceyi sizleri hücreye atarsam görürsünüz" sözleriy- le tehdit etuğini savunan Avu- kat Murat Demir. Başgardi- yan Recep Aslan"ın daha önce yargılandığı MHP davasından hüküm giydiğini bildirdi. Sanı- klann doktora sevklerinin yapılmadığjnı belirten Demir, bu durumu suç duyurusuyla il- gili yerlere duyuracağını açı- kladı ve cezaevlerinde siyasi tutukJular üzerinde baskıîara son verilmesini istedi. Demir, baskılann cezaevine yeni gelen müdürün otorite kurma isteğinden kaynak- landığınj savundu. İNGİLTERE de İNGİLİ2CE: AU-PAieiere Ingıltmede tcm güvence veren vıiların Au-Pal» Acentası DERİN W : 9-1/258 53 42 -241 43 67 İ.Ü. Basın Yayın Yüksekokulu'ndanaldığım kimlikvepasomu kaybettim. Geçersizdir. REMZİGÖKDAĞ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle