Katalog

5EKİM1992 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Türk-lş: - Hükümet geç kaldı • ANKARA (AA) - Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri MustafaBaşoğlu, hükümetin calışma hayaünın sorunlannı Türk-İş ile görüşmekte geç kaldığını ' savunarak"Bugünekadar alanlara çıkmadıysak, bunu bizim anlayışımızla versinler" dedi. Başoğhı, Hak-İş'in '"Hükümet-İşçi Zirvesi" konusunda kendısini öncülük ediyormuş gibi gösterdiğini belirterek Türk-İş'in de öteden beri bu konuda temaslan . bulunduğunu kaydetli. Dolandımcılar kralı Raki • İSTANBUL(AA)- • Beylerbeyi'nde üç gün önce polis tarafından yakalanan ve sorgusu sürdürülen "Raki"lakaplıünlü f dolandıncı Ahmet Güney "( Zobu'nun çeşitli illerdeki yardımcılan belirlendi. " Asayiş Şube Müdürlüğü Dolandıncılık Bürosu yetkililerinin verdikleri bilgiye göre Ahmet Güney Zorlunun birçok ilde dolandıncılık yaparken bırlikte çalıştığj Sema Çelikyontar, Orhan . Albayrak, Şükran Özaslan, Mustafa Bahadır Arda ve soyadlan bilinmeyen Leman ile Erkan adlı kişiler aranıyorlar. Başbakanın uçagı İnönü'nün emrinde • ANKARA (AA)- Başbakan Süle>Tnan , Demirel, özel uçağj Ata'yı, jzmir ve Malatya'da , üniversitelerin yeni öğretim yılı açılış törenlerine katılacak olan Başbakan Yardıması Erdal Inönü'ye tahsisetti. SHP Genel " Başkanı İnönü. Başbakan ' Demirel'in talimaü ile tahsis ' edilen özel uçakla. yann Ege ' Üniversitesi'nin açılışını1 yapmak üzere İzmir'e -gidecek. sah günü de / Malatya'da Inönü Üniversitesi'nin açılış törenine katılacak. Yusuf İset'e göreveiade •ANKARA (AA)- • Danıştay karanyla görevden alınan Ankara Çamlıdere İlçesi Belediye Başkanı Yusuf İset, görevine iade edildi. İlçede 1 kasımda yapılacak Belediye Başkanlığı seçiminin iptal edilmesi bekleniyor. İçişleri Bakanlığı. aralanndaki anlaşmazlık nedeniyle belediye bütçesini zamanında yapmayarak işlerin aksamasına neden olduklan gerekçesiyle Çamlıdere Belediye Başkanı •Yusuf İset ve belediye meclis üyelerinin görevden alınması için Danıştay'a başvurmuştu. Trafik:8 ölür 10 yaralı Istanbul Haber Servisi - Sütlüce. Büyükçekmece ve Sultanbeyli'de meydana gelen trafık kazalannda 8 kişi öldü. lOkişiyaralandı. Büyükçekmece'de dün saat 19.00 sıralannda. Hadımköy TEM otoyolu girişinde meydana gelen kazada, Ramazan Erkan yönetimindeki özel araç ile • Ahmet Özel yönetimindeki kamyon çarpıştı. Olayda, Ramazan Erkan, Hakan Erkan. TahirÖzbeyoğlu ile Atilla Okner öldü. Kazada 8 kişideyaralandı. Sultanbeyli'de de Zafer Maliş yönetimindeki 41 EY 957 plakah özel otomobil. TEM yolu Gazi Mahallesi girişinde karşıdan karşıya gecmeye çalışan Zeynep Çelik(45) ile iki kızı Zeynep Çelik( 15) ve Fatma Çelik'e (7) çarptı. Kartal Devlet Hastanesi'ne kaldınlan anne Zeynep Çelik ile iki kızı yolda kurtanlamayarak öldü. Sütlüce'de Zafer Caddesi'nde de virajı alamayan bir kamyon, eve girdi. Kazada kamyon şoförü Muhittin Türkten hayaünı kaybetti, 2 kişi de yaralandı FabPikaya saldırı Istanbul Haber Servisi- Sanyer'de bulunan Kamer Kablo Fabrikası'na kimliği * belirsiz kişiler tarafından molotofkokteyli aüldı. Çıkan yangmda fabrikanın atık bölümûnde bulunan kablolaryandı. Sanyer Çayır Caddesi Çayırbaşı Sokak 277 numarada bulunan Kamer Kablo Fabrikası'na dün gelen kimliği belirsiz kişiler, poşetleriçindeki molotofkokteyllerini atarak kaçülar. DYP demokratikleşmenin şimdilik adi suçlular için sağlanmasını istiyor Siyasi suçluyademokrasi yokANKARA (Cumhuriyet Bu- rosu)-Koalisyon ortaklan SHP ile DYP arasında, demokratik- leşme konusunda yine anlaşma sağlanamadı. Adalet BaJcanı Seyfı Oktay ile DYP Grubu yo- neticilerinin, terör suçlan konu- sunda görüş birliğine varama- malan üzerine. SHP ve DYP Meclis grup yöneticileri yeni- den bir araya gelecekler. DYP Grubu, SHP ile daha önce an- laşmaya vanlmasına ve Başba- kan Süleyman Demirel'in Ceza Muhakemeleri Usulü Ka- nunu'nun (CMUK). bu anlaş- ma doğrultusunda çıkacağını açıklamasına karşın, yasada değişikük yapılması konusun- da ısrar ediyor. DYP Grup Başkanvekili Güneş Müftüoğ- lu, mahkemelere ulaşan olaylar içinde, terör suçlannın yüzde 5'in altında olduğunu, ürma- nan terör olaylan nedeniyle DYP'de "havanın" değiştiğini. terör suçlannın CMUK'dan çı- kanlmasını istediklerini belirte- rek. "Hiç olmazsa adi suçlarda demokratikleşme gerçekleşsin. Demokratikleşmenin bir yüzû bu şekilde gerçekleşmiş olsun" • Demokratikleşmenin öncelikle adi suçlular için sağlanmasını isteyen DYP Grup sıs < emın !. n .. ? oz " lm *™? sı g e " r, , ı •!• \*-c •• -ı ı • • •• ı ı i t T n - I - r • J i • rekır goruşune katıldığını, an- Başkanvekılı M uftuoğlu gerekçesını şoyle açıklıyor: Her gun bırthmızde bir c&k t e r | r konusunda birçok ül- cenaze kalkıyor. Psikolojik olarak bir tepki var toplumumuzda. Ondan kaynaklanıyor. Yoksa, şu parti daha demokrat, bu parti daha az demokrat gibi bir durum yok. SHFden daha demokrat olduğumuzu ben iddia ediyorum" dedı. DYP Grup Başkanvekili Güneş Müftüoğlu. Cumhuri- yet'in sonılannı yanıtlarken, SHP ile terör suçlannın iki yıl sonra yürürlüğe girmesi konu- sunda temmuz ayında anlaşük- lannı, ancak ağustos ayının or- tasında Şırnak olaylanyla tek- rar tırmanan terörün DYP Grubu'ndaki "havayı" değiş- tirdiğini, terör suçlannın ayn bir yasada düzenlenmesi konu- sunda ısrarlı olduklannı vurgu- ladı. Müftüoğlu. gruplannda meydana gelen tepki nedeniyle terörle ilgili düzenlemelerin as- kıya alınması eğiliminin doğdu- ğunu belirterek, "Terörle ilgili olan, devlet aleyhine işlenen suçlarda gözaltı süresinin indi- rilmesi, sorgulamada avukat bulundurulması gibi hükümler arkadaşlanmıza ters geldi ve şimdilik bu hükümlerin uygu- lanmaması şeklinde bir görüş mahkûmiyet kararı cıkıyor ki belirdi. Yani CMUK'da bu iyi- yani 8 bin 500'de 2 bin lOOciva- leştirmeler yapılsın, fakat terör nnda olay. DGM'lerde görü- suçlannı kapsamasın, terör suç- lan aynca bir yasada düzenlen- sin şeklinde bir görüş belirdi" diye konuştu. Müftüoğlu, şun- lan söyledi: "DGM'lere intikal eden olaylarla olağan mahkemelere intikal eden olaylar arasında fevkalade farklılıklar var. Tür- kiye genelinde Cumhuriyet Başsavcılıklan'na gelen olay sa- yısı her yıl 2- 2,5 müyon civann- da. Normal, adi suçlardan ge- len iş sayısı bu. Devlet Güvenlik Mahkemeleri'ne gelen olay sa- lüp karara bağlanıyor. Şunu demek istiyorum; sivil mahke- melerde, adi suçlarda 2,5 milyo- na yakın olay meydana geliyor. Biz diyoruz ki 'demokratikleş- meyi bunlardan niye esirgeye- lim?" Adi suçlarda hiç olmazsa demokratikleşme gerçekleşsin. 2,5 milyon olayda gözaltı süresi daha az olsun, sanık avukatını yanında bulundurabilsin. De- mokratikleşmenin bir yüzü bu şekilde gerçekleşmiş olsun. Ola- ğanüstü hallerde, yani DGM'yi kapsayan suçlar da ayn bir ya- yısı ise, 1991 yılında 8 bin 500 sada, hepsi birden ele alınsın, civannda. Bu DGM'lere gelen- ona göre düzenlemeye gidilsin. ler arasında, ancak yüzde 28-30 Hiç olmazsa adi suçlarda de- gıbı mahkûmiyet karan çıkı- mokratikleşme gecikmesin bu yor, diğerleri beraat ediyor veya yüzden." görevsizlik karan veriliyor. Ya- Adalet Bakanı Oktay'ın, "Ge- ni beşte birin biraz üzerinde bir nel bir yasa olan CMUK"un kede özel düzenlemelere gidil- diğini vurgulayan Müftüoğlu, "Verdiğim az miktara rağmen. biz çoğunluğu da demokratik- leşmeden mahrum kılıyoruz. Yani, illa terör suçlannda da iyileştirmeler yapalım, derken öbür kesimi gözden ırak tutu- yoruz, Orada demokratikleşme yapamıyoruz. Bütün gaye, te- rör suçlannda demokratikleş- me yapma gibi bir havaya bü- rünüyor. Madem bu kadar azsa, çoğunluğu önce demok- ratikleştirelim, daha mantıki değil mi sizce? " görüşünü sa- vundu. Müftüoğlu, "Her gün bir ili- mizde bir cenaze kalkıyor. Psi- kolojik olarak bir tepki var top- lumumuzda. Ondan kaynak- lanıyor. Yoksa, şu parti daha demokrat, bu parti daha az de- mokrat gibi bir durum yok. SHP'den daha demokrat oldu- ğumuzu ben iddia ediyorum, şahsım olarak. Demoİcratlaş- ma kimsenin tekelinde de de- ğil" dedi. Sanyer Belediye Başkanı Yalçın, Show TV'nin programını özel hayatına tecavüz olarak niteliyor: Beııi ^TuttiFrutti'yealtlıkyaptdar • Türkiye tar tetefon bandı dinliyor. Seçimle gelen bir kamu yöneticisi bey, Sanyer BelediyeBaşkanı Ihşan Yalçın. Diyalog bir Istanbul efendisininagzıve yorumuyla, "Fevkalade edepsiz"... u Tutti Frutti"ye aWık,"GeoeKevfi''nebir muziphazırlık... METİNHAKYERt ~ Seçimle gelen kamu yönetici- sinin bilgasayara çizdirilmiş ro- bot resminin yanında "uvertür sanatçı" Filiz Bayraktar'ın şuh portresi... "Dünyada da oluyor böyle şeyler" türünden bir ince girizgâh. Aynur Aydan'ın Ha- san Fehmi Güneş'i bakanlıktan ındiren hatıratı... Ana fıkir: Skandal... Konu: Özel hayat. Sonuç, her ınsanın mevcut arka sokağına gereksiz ve zamansız giriş... Show TV- Hafta Sonu işbirli- ğiyle telefon hattına mecburen giren sokaktaki vatandaş. mah- çup ve mazlum halkımız... Ek- ran başında kızaran yüzler, "Ol- maz böyle şey ya" hıçkır- malanyla kahkaha krizleri... •'Şu kumandayı versene ha- nım" yollu öfkeli kanaldan kaçma çabalan. "Kim bu adam acaba" meraklan. O'dur, bu'- dur tahminleri. "Helal olsun"- lar. "Ayıp ya"lar.. Türkiye bir telefon bandı dinliyor... Hülva Avsar. Taniu Çolak, Hasan Fehmi Güneş... Şimdi de sıra thsan Yalçın'dayd». özel hayat- lara izinsiz giriş hâlâ serbest. Dr. Nuray Yalçın *En çok iizülenlerden biriydi.' Öncesi "Hülya ile ilişkin için pişman mısın Tanju?" sonısuna 'Değilim Uğur abi. Yuvama döndüm. Mutluyum" cevabı. Aynur Aydan'a Hasan Fehmi Bey'le ilişkisine ilişkin sorular. "Tutti Frutti" ye altlık, "Gece Keyfı"ne bir muzip hazırlık. Seçimle gelen bir kamu yöne- ticisi bey, Sanyer Belediye Baş- kanı İhsan Yalçın. Diyalog bir Istanbul efendisinin ağzı ve yo- rumuyla. "Fevkalade edep- siz"... İhsan Yalçın, çevresinin "İn- kâr et" taktiklerine itibar etme- miş. Diyalogun taraflanndan biri olduğunu kabul etmiş. Te- lefonu eşinin yanından açtığını söylüyor: "Hanıma böyle böyle bir kadm var. Ben onu bir ara- yacağım. sen konuşmalan din- leme, biraz dolaş dedim. Tele- fon açtım. 'Sana ne zaman atla- yacağım' dedim. 'Ay ben duy- gusal ilişkiye girmek isterim' dedi. Beni arayacaksa sadece seks için aramasını söyledim. Bu konuşmanın benim seviye- me yakışmadığını ben biliyo- rum. Ama esas amaç onu ben- den uzaklaşürmakü." İhsan Yalçın program gecesi eşinin sabaha kadar uyuyamadığını ve ilaçlarla kendini teskin ettığı- ni söylüyor. Sanyer Belediye Başkanı her- hangi bir yere şikâyet başvuru- sunda bulunup bulunmayaca- ğmı sorusuna, "İnsanlann özel yaşantılannı, dokunulmaz hak- İannı ihlal ederek bir bantı ya- yınlamak insanlann şeref ve haysiyetiyle oynamak, prog- ramalık değil ahlaksızlıktır. Zamparalık yapan bir insan ah- laksız değildir, belki herkesten ahlaklıdır." yanıtını veriyor. Yalçın'a iyi ve kötü bir çok tepki gelmiş. "Her Türk erkeği yapar" saptamasıyla olayı mil- İileştirenler bile olmuş. Eşi Dr. Nuray Yalçın şoku fazlasıyla üzerinden atmış. Doktor arka- daşlan. olayı nomıaj karşıla- mış. "Bir tek İhsan Bey şu pis kadının tongasına düşmeseydi" demişler. Nuray Hanım özel yaşama bu müdahalenin karşı- sında. eşinin yanında: "Bütün gazetelerde, bütün televizyon kanallannda seks ön planda. Ne olacak? Kocam da bir seks konuşması yapmış. Çok mu? Dunyadaki hangi erkek karşısı- na bir kadın çıkıp da buyur ya- tağıma dese dayanır ki?" Yalçın programda yayınlanan ses bandının bir başka hedefıni daha açıklıyor. "Bizim prog- ramdan sonra porno filmler gösteriliyor. Ona katık yapıldı. Anayasayla teminat altına alı- nan. Helsinki Bevannamesi'yle hüküm alan, insanlann doku- nulmaz. devredilmez kişilik haklanna hayasızca saldındır." Yalçın olaydan sonra SHP'den istifa ettiğini acıklamıştı, SHP de bir dizi gerekçenin yani sıra "skandalı" da gerekçe göstere- rek partiden ihracını istemişti. Yalçın CHP'ye geçebilecek mi? Şöyle diyor: "CHP'yi yıpratmamak için şimdilik CHP'ye geçmeyı dü- şünmüyorum." Taraflar karşılıklı geri adım aünca MKYK'de beklenentartışma olmadı Basbakanllk Olağanüstü kongre tarhşması askıda özelolarak korunacakANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Mahkemelik olma kor- kusu ANAP'taki olağanüstü kongre tartışmalannı 1 kasım- daki ara yerel seçimleri sonrası- na kadar askıya aldı. Başkanlık divanı. dün sabah Genel Baş- kan Mesut Yılmaz'ın konutun- da yaptığı bir saatlik toplantı- da. yeterli sayıda imza toplaya- mayan Özalalar'ın mahkeme- ye gidememesi için, olağanüstü kongre başvurulanru öğleden sonra toplanan MKYK'da reddetmeme karan aldı. Buna karşıhk muhalif MKYK üyele- rinden Halil Şıvgm, partinin 1 kasımdaki ara yerel seçimlere birlik ve beraberlik içinde gire- ceğini söyledi. Muhafazakâr- lardan Mehmet Keçeciler de genel merkezi destekleyen bir konuşma yaparak. partinin şu aşamada olağanüstü kongreye ihtiyacı olmadığını, secimler- den önce yapılması durumunda partinin bundan yara alacağmı söyledi. Genel merkezin geri adım atarak, topladıklan imzalar arasında delege olup olmadık- lan tartışılan 49 eskimilletveki- linin de yer aldığı Özalcılar'ın başvurusunu reddetme yoluna gitmemesi, olağanüstü kongre tartışmalannın tımnanmasını şimdilik önledi. Genel merkeze yapılan 270 imzalı olağanüstü kongre başvurusunda imzalan bulunan Özalcılar'dan. Hüsnü Doğan, Halil Şıvgın ve İbrahim Özdemir MKYK toplantısında söz alarak. 49 eski milletvekili- nin büyük kongre doğal delege- si olduğunu ve imzalannın sa- yılması gerektiğini savundular. Yaklaşık beş saat süren toplan- tının önemli bölümü eski mil- letvekillerinin doğal delege olup olmadıklan tartışmasıyla geçti. Bu tartışmayı noktalayan bir konuşma yapan Genel Başkan Yılmaz, partinin, "muhaliflerin dediği gibi geriye gitmeyip iler- lediğini, olağanüstü kongrenin Ydmaz, seçimler öncesi muhaliflerin kongre talebini ördemiş görünüyor toplanmasını isteyenlerin bu- karan alabileceğini" söyledi. fünü göremeyen özala üyeler nun için gerekli olan 209 imzayı toplayamadıklannı, bu durum- da parti tüzüğü gereğince MKYK'nın olağanüstü kongre Yılmaz, MKYK'da olağanüstü kongrenin yapılmasının oylan- masını isteyen olup olmadığını sordu. Ancak Yılmaz'ın bu blö- olağanüstü kongre yapılması- nın oylanmasım göze alamaya- rak böyle bir talepte bulunma- dılar. İnönüverdiğiyanıtlarlagazetecileri güldürdü: SHPher türlü denizdevol alırtç Politika Servisi -SHP Ge- nel Başkanı ve Başbakan Yar- dımıcısı Erdal İnönü önceki gece, gazetelerin üst düzey yö- neticileri ve köşe yazarlanyla birlikteydi. İnönü'nün The Marmara Oteli'nde basmla bu- luştuğu gece, neşeli geçti. İnö- nü, gazetecilerin yönelttiği so- rulara verdiği yanıtlarla hem güldü hem güldürdü. Gazeteci- ler, Başbakan Yardımcısı'na gündemde ne varsa sormaya, bu hoş ve samimi ortamda net ve doyurucu yanıtlar almaya çalıştılar "Deniz kabanrsa ne olur?" sorusu, SHP'nin bir deniz taşıtına benzetilmesiyle yanıt- landı. İnönü, biraz kendinden emin, biraz meydan okur, bir parça da deneyimli bir politi- kacı rahathğıyla şu yanıtı verdi: "Deniz kabarsa ne olur, ka- barmasa ne olur? SHP her türlü denizde yoluna devam eden bir araçtır. Hükümette, denizdeki her türlü dalgalanmaya karşı çareyi düşünmüş insanlar var." İnönü'nün neredeyse her tür soruya alabildiğine açık yanıt- lar verebileceğini sezen gazete- ciler ayaklanna kadar gelen bu fırsatı iyi kullanma kararüh- ğıyla sorulara devam ettiler. SHP liderine, koalisyon hükü- metinde. SHP'li bakan sayısı- nın çok olduğu yönünde eleşti- riler yapıldığı hatırlatıldı. İnö- nü, bir süredir sıkça kullandığı "ana nağmeler" sözcükleriyle yanıtladı soruyu: "Öyle bir mesele yok. Bu ara nağme dedigun kategoriye giri- riyor. Çunkü koalisyon kuru- lurken, böyle bir orantı kurul- madı." Gecede Ege Denizi'ndeki, şimdilik kaza tanımı kullanıla- rak adlandınlan tatsız Türk muhribine roket olayı da konu- şuldu. Ortalıktaki "Kazaydı, değildi. Ermeni asıllı askerler, teknik hata, aptallık, Ameri- kan yönetiminin değişik birim- leri" türünden yorumlarja de- ğerlendirilen olay için İnönü de şöyle diyordu: "Soruşturma yapılıyor. Her- halde kaza. İyice anlamak gere- kir. Bu çok dikkatlice ele alın- ması gereken bir savunma terti- bi. Mekanik hata olsa, o zaman geminin yanına kimse yaklaşa- maz. İnsan yaptıysa o zaman insanlara güven kalmaz." ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Başbakan Süleymen De- mirel ile Başbakan Yardıması Erdal İnönü'nün çalışmalannı yaptıklan ve Devlet Bakan- lıklannı da içinde banndıran eski başbakanlık binası teröre karşı özel korumaya alındı. Bi- nanın bulunduğu Vekâletler Caddesi'nde araç girişleri sınır- landınlırken. bina da koruma- ya yönelik olarak yeniden dü- zenleniyor. Başbakanbk binasına giriş veren caddelerde trafık polisleri kontrollü geçişler veriyorlar. Başbakanlığın önüne ancak bi- na personeli ve bürokratlann araçlan ile özel izdnli araçlar alı- nabiliyor. Aynca başbakanlık binasının garaj giriş çıkışlanna zincirlerle engeller yapıldı. Başbakanhkta, terör olayla- nndaki tırmaruşa parelel olarak güvenlik önlemlennin arttınl- ması sırasında teknoloji önemli bir önlem aracı olarak kullanıl- maya başlandı. Binanın bütün cepheleri hareketli video kame- ralanyla donatıldı. Bu kamera- lardan alınan görüntüler özel olarak oluşturulan değerlendir- me ünitesinde güvenlik eleman- lan tarafından dikkatle izlene- cekler. Başbakanlıktaki yeni iz- leme sisteminin monte çahş- malannın bitmek üzere olduğu faaliyete geçeceği belirtildi. Başbakanhkta Başbakan ile Başbakan Yardımcüığı'nın yani sıra bütün devlet bakanlıkları ile danışmanlar ve üst düzey di- ğer bürokratlann ofısleri bulu- nuyor. Binada yer alan Başba- kanlık Bilgi Işlem Merkezi ise aynca özel koruma altında tu- tuluyor. Başbakan'ın. makam odasına giriş ve çıkışlar da odanın içi de özel olarak koru- nuyor. Kameralarla izleme yapılıyor. Düzenlemeyle bi- nanın giriş veçıkışlanyla, çevre- si hareketli kameralann kont- rolü altında tutulacak. POUTIKA GONLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Fethiye ve TurgutiıTda Neler Oluyor? Ege'de ilginç gelişmeler oluyor... Fethiye ve Turgutlu'da kimi karanlık güçler, Türk-Kürt çatışmasını körüklüyor. Dört gündür Ege'deyiz ve bu olaylan irdelemeye çalışı- yoruz. Izlenimlerimiz fısıltı gazetesinin gidereketkili oldu- ğu, gerginliğin hızla tırmandığı yolunda... önce Fethiye'de tırmandırılmak istenen Türk-Kürt çatış- masına değinmek istiyoruz: Bir hafta önce PKK militanları tarafından şehit edilen Ali Galip Met'in cenaze töreninden sonra kimi karanlık gücle- rin kışkırtmaları olayın yönünü değiştirdi. Fethiye'de beş gün önce bir söylenti çıktı: "Dün gece bir Kürt çocuğu öldürüldü...." Ardından bir başka haber dolaşmaya başladı: "Kürtler bir kahvehane bastı, çok sayıda ölü ve yaralı var..." Tam bu sırada bir gazetenin yerel muhabiri asılsız bir haber verdi: "PKK tarafından öldürülen beş erin cenazesi, Fethiye'- ye getirildi..." Olaylar böyle başladı Fethiye'de. MÇP'liler gelişmeleri fırsat biiip eski alışkanlıklarını uygulamaya koyuldular. 15-16 yaşlarındaki çocuklar ellerinde bira kutularıyla bele- diye otobüslerinde ve garajda kimlik denetimi yapmaya başladılar. Kürt kökenli yurttaşları dövdüler, Fethiye'yi terk etmelerini istediler. Bu arada HEP'in ilçe binasının ta- belasını indirdiler. Fethiye Kaymakamı Sait Eker, tüm bu olaylara nedense izleyici kaldı. 12 Eylül 1980 sonrası Ağn'nın Patnos ilçesin- de kaymakamlık yapan Sait Eker, ülkücü eğilimli bir kişi olarak tanınıyordu. Dört yıldır Fethiye'de olan Kaymakam Eker, DYP-SHP hükümeti göreve gelince kimi çevrelerce korundu. Hükümetin SHP kanadı Sait Eker'in Fethiye'den alınmasını istedi. Fethiye DYP örgütünün bir kanadı da SHP'nin istencini destekledi. Ancak kaymakam Fethiye'de kalmayı başardı. Fethiye bir turizm cenneti. Inşaatlarda Türk ve Kürt işci- ler çalışıyor. Kürt işçiler daha düşük ucretle iş alıyorlar. Bu da Türk işcilerin pazarını daraltıyor. Işte bunu koz olarak kullanan kimi çevreler olayı körüklüyor. Daha önceteri Hazine topraklarım Güneydoğu'dan ge- len yurttaşlara satan arsa mafyası da hemen devreye giri- yor. Arsaları satın alan Kürt yurttaşları kovup, aynı yerleri ikinci kez satmak isteyen mafya, Mutki'de şehit düşen er Ali Galip Met'in cenaze töreninden sonra harekete geçi- yor. Kimi Fethiyelilerle konuşuyoruz olaylan. Belediye Baş- kanı özer Olgun, "Olaylar iki gündür duruldu" deyip ekli- yor: "Aslında ortada gerçek bir olay yok. Çıkar çevrelerinin bir organizasyonu var. Kimi kişiler çocuklan yönlendirdi. Yıllardır tanıdığımız Kürt kökenli arkadaşlarımız, Fethiye'- yi terk etti. Bu olayda Türk-Kürt çatışmasının ötesinde kişi- lerin çıkarları yatıyor." Fethiye'de olaylar şimdilik durulmuş gibi görünüyor. Ama yarın ne olacağı da bilinmiyor. „ Önceki gün Belediye Başkanı özer Olgun, deniz kıyısın- da Rafet'in restoranında otururken denizden gelen bir pat- lama sesiyle şaşkına dönüyor. Birkaç saniye sonra bir ha- ber yayılıyor: . . ı f "Denizde bir tekneye bomba atıldı, yedi kişi öldu..'." Herkes tedirgin. Olay yerine polis gidiyor ve durum £h- laşılıyor: "Teknede tüpgaz patlamış!" Fethiye'de yaşanan acı olaylar, çıkarlar üzerine kurul- muş bir senaryonun çekilmesidir bize göre. Şehit er Ali Galip Met'in cenaze töreninde, tekbir getiren grup şöyle slogan atıyor: "Kana kan intikam... Kanımız aksa da zafer Islamın..." Fethiye'den sonra Manisa'nın Turgutlu ilçesi de benzer olaylara gebe görünüyor. Turgutl u'da yüz tuğla fabrikasın- daçoğunlukla Kürt kökenli yurttaşlar çalışıyor. Üzüm bağlarında bir zarar, yani asmalar köklendiğinde fısıltı gazetesi bir haber uçuruyor: "PKK bağları söktü..." Yunt dağlarında bir soygun mu oldu? Hemen bir başka haber: "PKK Yunt dağlarında örgütlendi..." Ege'de gerginlikgiderekartıyor. Bir Türk-Kürt çatışması bu yöreye her an sıçrayabilir... 15-16 yaşlarında, ellerinde bira şişeleriyle kimlik deneti- mi yapan, Kürt kökenli yurttaşları döven, işyerlerini taşla- yan çocuklan kışkırtanlar kimlerdir? işte, bu soruya yanıt verilmelidir. Hem de zaman yitirilmeden... CHP'lilerlKasım seçimlerindeserbest ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu>-Dev!et Bakanı Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü 1 Ka- sım seçimlerinde CHP'lilerin kendi partilerinin adaylanna oy vermele- rini isterken. CHP yöneti- cileri yan- daşlannın "serbest ola- cağjnı. disip- lin içinde an- gaje olacak- lan bir yer olmadığını" açıkladılar. CHP Genel Sekreteri Er- tuğnıl Gü- nay bağımsız aday çıkarmayacaklannı belir- terek, "Sosyal demokratlann toplam oylannı azaltan bir so- nuç çıkmasını istemeyiz. SHP'- nin, DSP'nin oylan önünde sonunda bizim oylanmızdır" dedi. " Genel başkan yardımcılann- dan Ali Topuz da "bu seçim- lerin tamamen dışında olduk- lannı" söyledi. CHP'liler örgütlenme calış- malannahızverirken, 1 Kasım seçimlerine dönük herhangj !• CHPGenelSekrete- ErtuğnılGünay 1 kasm seçimlerinde tâğımaz aday çıkarmayacaklannı söylerkeru"Sosyal demokratlanntoplam oylannı azaltan bir sonuç çıkmasıru istemeyiz. SHP'nin, DSP'ninoylan enindesonunda bizim' dedi. bir çalışmalan olmadığını bil- dirdiler. CHP Genel Sekreteri Ertuğrul Günay bu seçimlerde bağımsız aday çıkarmalannın söz konusu olmadığını belirte- rek şunlan söyledi: "Sosyal de- mokratlann toplam oy- lannı azaltan bir sonuç çıkmasını iste- miyoruz. SHP'nin, DSP'nin oy- lan eninde sonunda bi- zim oy- lanmızdır. Sosyal de- moİcrat po- tansiyel bütün bunlann üstün- dedir. Yerel ölçeklerde arka- daşlanmız bakacak, bütünleş- me sürecine katkıda buluna- cak adaylar desteklenecek." CHP genel başkan yardım- cılanndan Ali Topuz da "Yö- relerin özelliklerine göre hangi aday bütünleşme açısından da- ha güven verici görünüyorsa o desteklenir. Disiplin içinde CHP'lilerin bir yere angaje ol- ması sözkonusu değil" diye konuştu. Dr. FRTTZ KÜRTLERİN TARİHİ Tiirkçesi: Sinan Şanlıer Türkçede ilk kez çıktı. Genel Dağıtım: Kabalcı Dağıtım, Başmusahip Sok. Talas Han Kat. 1, Tel: 522 63 05 CAĞALOĞLU-İSTANBUL Yayınlayan: Hasat Yayınlan P.K. 1384 SİRKECİ-İSTANBUL