04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Maıbaacıhk ve Gazetecılik Turk Anonim Şirketı adına Beria \adi İsıanbul Haberleri Şena> Kalkan, Dış Haberler Ergun Bakı. Iş-Ekonomı: Şâkran Keteaci. Basım ve Yayım: Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gazetecılik T.A.Ş. TOrkocagı Cad. • Genel Yayın Yöneımenı Oıgtn Acar • Genel Yayın Koordinaıörü Hikmet Ç«tinka>a Yurt Haberlen. Mehme< S*r»v, Kultur Cel«l Uster, Makaleler isaııı; Karaöraı, Spor: Abdulk»dtr 39/41 Cağaloğlu 34334 Ist. PK: 246 Istanbul Tel: 512 05 05 (20 hat), Teta. • Yaa lşlen Muourlerı Fusun Özbılgen (Sorumlu). Ctlal Başlangrç (Haber) • Gor»el Vucdman. Duzelıme. Abdullah Yazıcı • Müessese Mudur V: Erol Erkul * Koordınaıör 22246, Fax- (1) 526 60 72 • Bumlar Aakara: Z. Gökalp Blv. tnkılap S. No: Yönetmen. Ali Ac»r • Duzenleme Musufa Sajlamer • Ankara Temsılcısı. Cu.eyı Aıme. Kornlsan • Muhasebe: Bakm Yenw • Idare Hasejin Gorer • Işletme Onder 19/4, Tel: 433 1) 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • lımir H. Ziym Blv. Arcayurrk. Haber Mudurlerı Muslafa Balbav Işık Kansu, İzmır Temsılcı V.: Serdar Çelik • Bılgı-lşlem: Nail İnal, Bılgısayar Sıstem: Munıvet ÇHer • Personel: Sevgi BostMaojlu 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30, Teloı: 52359, Fax. (51) 89 53 60 • Adaaa: IoûDÜ Kınk, Adana Tems>lc.s, Çttin Vfcenoglu ' • Reklam. Reha Işılma. Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1, Tel. 59 37 52 (4 hat), Teta: 62155,.Fax: (71) 59 25 78 TAKVİM 5EKİM 1992 İmsak 4.33 Öüle 11 58 Ikındı: 15.11 Akşam 17 47 Yatsı-19 07 "Özgüriük sevgi tfemektin" • İZ\1İR(AA)-Türk toplumunun "çocuksc\cr" bir toplum olduğu. ancak çocuklanna ycten kadar özgürlük tanırnadığı önc sürüldü. Egc Ünıversılcsi Tıp Fakültcsi Psıkiyatri Anabilim Dalı öğrctim üycsı Prof. Dr. Nuri Doğan Atalay. hcr y ıl ckim ayının ilk pazartcsı günü kutlanan Dünya Çocuk Günü'nün. bu yı'l 5 ekım pazartesi gününc dcnk gcldiğini anımsiilurak "Çocuklanna hcr lürlü ılgi vc scvgi göstcrcn toplumumuzun tck cksikliği. çocuklar. kcndı ayaklan üzcrindc durduğuzaman özgürlüklerinı tam olarak vcrcmcmcktır" dcdi. Kantahlii • BIRMINGHAM(UBA) -(Hiv)anlıkorlan olarak adiandınlanvcAIDS'indc ncdcnidiycbilincn antıkorlarilcgebelik testide dahil olmak ûzcrc kan vc ıdrar tahlillcri anında vc çok ucuza yapılacak. 4. Toshiba İcallar Yanşmasında 4100 icat arasında birincilik ödülü kazanancihaz. Birmingham Wolfson Laboratuvan"nda Rogcr Buncc vc Gary Thorpc larafındanıcatcdıldı. Edınilcn bılgıyc görc "Basılı SıvıDcvrc"(PLC)adı vcrilen bu alet basitçe. suyun bclirli yönlerde gitmcsini sağlayan. balmumundan yapıimış birkaçmilimelre gcnişliğindcki kanallann ycraldığı.fillrekâğıdı vc naylon mcmbrandan oluşuyor. Bualctteaynca immunoassay yöntcmlcrindc (antijen-anıikor ctkilcşimını csas alan ımmunolojik yöntemler) kullanılan standart analiz cdıci kimyasal maddclcrin dc ycraldığı bildırildi. Yere tûkürmek • İSTANBLL(ANKA)- Psikologiarycre lüküımcnin öğrcnilmiş bır davranış şckli olduğunu vc sosyal yöndcn "crkek" olmaya atılmış bir adım olarak görüldüğünü bclirttilcr. Ycre Cûkünmcyi başkalannın sağlığına vc kişiliğinc saldıran bir davranış şckli olarak lanımlayan psıkologlar. halkın uyancı olması gcrcktiğıni \ urguladılar. ÇapaTıpFaküHesi Psıkiyatri Anabılımdalı Başkanı Prof.Dr. Özcan Kökncl. AN KA'ya yaptığı açıklamada. insanlann bir arada yaşarkcn uyması gcrckcn normlar olduğunu bclirterck "Eğcr ınsan bu normlara uymuyorsa" scni adam yerine koymuyorum' dcmcktır'dedi. Kadıköy'de kan bağışı tSTANBUL (AA) - Kadıköy Belediyesi ve Dalyan Leo Kulübü tarafından düzenlcnen "kan bağışı kampanyası" başladı. Kalamış Marina'da gerçekleştirilen kampanyada, isteyen vatandaşlar doktor gözetiminden geçerek kan veriyorlar. Dalyan Leo Kulübü Başkanı Can Levent Seçkin, amaçlarının vatandaşları kan vermeye teşvik etmek olduğunu belirterek, 'Geçen yıl düzenlediğimiz kampanyada 100 şişeye yakın kan toplanmıştı. Magara etütieri • ANTALYA(AA)- Mağara araştırmalan yapan MTA ckiplerinin. bu yıl Beyşehiryöresindc gcrçekleştirdikleri etütlcr sona erdi. Speleolog Lütfi Nazik başkanlığındaki araştırma ekibi. 15 haziran-30eyIül tarihleri arasında gerçckleştirdıği çalışmalar sonucunda. BeyşehırGöIü'nün güney-güneybatısı arasında kalan üçgcn arazıdc. 30 mağardnın aynntılı etüdünü tamamladı. Lütfı Nazik'tenal nanbilgiycgöre bumağaralardan ! l'inin. turizmc ve diğcr amaçlarla kullanıma(depovbgibı) son dcrcce uygun olduğu saptandı. Balatini. Suluin. Körükıni. Sığırini, Çaldağj. Asarini. Eşckinı. Hatçcninini. Tulumini mağaralan ile Bıçakçı ve Dedctarlası düdenleri. karayollanna ya da vcrleşim merkezlcrınc yakın olmalan dolayısıyla lurizmc açılabılecek ya da yörenın tanmsal ürünlcn ıçin depo olarak tanzim edilebilecek. Sonbaharla birlikte gönlü kınktır Tuna'nın. Ilkbaharda seller ağaçları sökecek güçtedir Tıuıa, yüzyıllarınbüyüsünübugünetaşıyor REMZİ GÖKDAĞ BLDAPEŞTE-Tuna.. Budapeşte'nin taş prangalı kaprisli devi... Buda ile Pest'in arasından süzülürken 8 köprûnün altın- dan geçen Tuna'ya Budapeşte- Kler vermiş bu adı. Buda'nın te- pelerinden bakıldığında. köp- rüler devi dizginleyecekmış gibi görünür. İlkbaharda coşan Tuna neh- ri, sonbaharda merhamet dile- nen dev bır yılana da benzer. Sonbaharla birlikte gönlü kınkür. Çıplak yatağıru ortaya çıkanr. İlkbaharda ise seller ağaçlan kökünden sökecek güçtedir. Alçak seviyedeki iskeleleri yıkar. Beledıye Başkanı Demszky. bu yasal düzenlemelerin bura- da yaşayan insanlardan sorum- lu olmaya bağlıyor. Yaşlılar ulaşım hizmetlerinden ve ilaç gereksinimlerinden üçretsiz olarak yararlanıyor. Ülkede doğum oranı az olduğundan yaşlılar çoğunlukta ve bu ücret- siz hizmet önemli bir yük oluş- turuyor. Yılda milyarlarca fo- rint bu insanlara dağıtılıyor. Kent standardını korumak ve yaşayanlann haklanna saygı göstermek amacıyla bu politika izleniyor. Çevredeki arazilere yeni binalar konuyor, bunun için yeni planlar haarlanıyor. Tuna kışın buzlu Şiddetli soğuklarda Tuna buz tutar. Yayalar, hatta araç- lar nehirden karşıya gecer. Tu- na'nın buzlanna pek güven ol- maz. 1241 kışında Batu Ka- ğan'ın, Tuna'nın buzlan üstün- den karşıya geçmek isterken ne- hıre gömülüşü gibi bazı trajik olaylar da yaşanır. Buda ile Pest arasında sessiz- ce akan Tuna, Budapeşte'dc en güzel görüntüsünü alır. Nehir kıyısında sıralanan banklara kentin neşeli. keyif dolu insan- lan gelir. Genç ıhlamur ağaçlan altında oturabilmek için acele edip yer bulmaya çalışırlar. • Tuna, çevre kirliliğinden payına düşeni fazlasıyla almış. Avrupa'nın ortalanndan Karadeniz'e ulaşan Tuna, artık eskisi gibi yeşil değil kahverengi akıyor. Budapeşte yakınlanndaki fabrikalann atıklan da bir zamanın yeşil Tunasf nı oldukça kirletiyor. Buda ile Pest arasında sessizce akan Tuna, Budapeşte'de en gûzel görüntüsünü alır. Nehir kıyısında sıralanan banklara kentin neşeli, keyif dolu insanları gelir. Banklarda yer bulabilenler gü- neşin Matthıas Kilisesi'nin üs- tünden Tuna'ya veda edişini seyrederler. Sevgililerin buluş- tuğu, yaşlılann günlük yürüyüş turlanna çıktığı Tuna kenan- nda üniversite öğrencileri de ders çıkışı bir araya gelir. Yüzyıllann büyüsünü bugüne taşıyan Tuna, bugün de yaşlıla- nn ayaklannı suya soktuğu, ço- cuklann suya taşlar attığı bir yer olma özelliğini koruyor. Tuna, bugünlerde çevre kir- liliğinden payına düşeni faz- lasıyla almış. Avrupa'nın orta- lanndan Karadeniz'e ulaşan Tuna, artık eskisi gibi yeşil değil kahverengi akıyor. Yıllar boyu diğer Avrupa ülkelerinden akan atıklar bu sularda yaşa- yan canlılan da zehirliyor. Bu- dapeşle yakınlannda kurulan fabrikalann atıklan da bir za- manlann yeşil Tuna'sını kırleti- yor. Tuna'yı Tuna yapan özel- lıklerinden biri de kuşkusuz üzerindeki köprüleri. Tuna üzerindeki Margaret Adası'nı Budapeşte'ye bağlayan Marga- ret Köprûsü. dilsiz aslanlanyla ünlü Chaın Köprüsü. Tuna- dan geçen gemileri elindekı haç- la kutsayan St. Gellert heykelı- nin önünden Buda"yı Pest'e bağlayan Elizabeth Köprüsü kentin akıllarda kalan yapıla- nndandır. Açılış günü Bu köprülenn en görkemlısi olarak bıhnen Chain Bridge'in bir de efsanesı vardır. 1842"de inşa edilen köprüyü yapan mi- mar. köprûnün Buda ve Pest ayaklannda bulunan ikişer as- lan heykelinin dilini yapmayı unutmuş. Açılış günü köprü- den annesiyle geçmekte olan bir çocuk aslanlann dilsiz olduğu- nu fark etmiş. Konu duyulur duyulmaz köprünün miman kendini köprü üzerinden Tu- na'ya atarak intihar etmiş. Şair Gyula Illyes de bu ünlu köprû- nün tkinci Dünya Savaşı sıra- sındaki halıni dizelerinde şöyle anlatıyor: İki şehir arasında kınlmış belkemiğiyle Dilsiz bır köprü, Kaıledilmış bir canavar gibi, Sefalet ve suç içınde uzanı- yordu. 22 ilçesi olan Budapeşte'de her ilçe kendi bütçesini hazırlı- yor, kendı vergilerini topluyor ve yapacağı projeleri Budapeşte Belediyesi'nden onay almadan uygulayabiliyor. Budapeşte Belediye Başkanı Gabor Demszky, ilçe beledıye- lerinin bu kadar serbest hareket etmelerinin doğru o[madığını söylüyor. Yasanın değişmesi gerektiğıni belirten Demszky. ilçe beledıyelerinin yapılacak projeler hakkında Budapeşte Be- lediyesi'ne hesap vermesinı isti- yor. İktıdardaki Muhafazakar Hıristiyan Partisı'yle Budapeş- te Belediyesi'nin bağlı bulundu- ğu muhalefetteki Sosyal Libe- ral Parti birbiriyle taban tabana zıt. Bu zıtlık Budapeşte'ye zor günler yaşatıyor. Hükümetle belediye arasındaki ilişkiler son derece gergin. ANAP hüküme- ti döneminde İsıanbul Büyük- şehir Belediyesi ile hükumet arasındaki gergınliğe benzer bir durum söz konusu. Budapeşte Belediye Başkanı Demszky, göreve geldiğinde sosyalizmi terk eden Macaris- tan'ın belediyelerle ilgili her- hangı biryasası bulunmadığını, mal sahibi olmanın, gayrimen- kul satışının yasal sınırlan ol- madığını söylüyor. 1991'deka- bul edilen belediyeler kanunu ile bu karmaşa bir ölçüde gide- riliyor. Demszky iküdann kuvvetli bir Budar>eşte Belediyesi'nden çekindığini iddia ediyor. Gelişmiş ulaşım sistemi Budapeşte'de son derece ge- lişmiş bir ulaşım sistemi buîu- nuyor. Belediye bu sistemi de- vam ettirmeyi ve geliştirmeyi düşünüyor. Ancak bu para ve zaman alacak bir konu. Bir de maddi kaynak gerektiriyor. Çozüm olarak Budapeşte K dlkının ulaşım. elektrik gibi nzmetlere ödediğı paranın arttınlması düşünülüyor. An- ^ak bu zammı belediye meclis •>eleri kabul etmiyor. Budapeşte Belediyesi'nin 1 mılyar lıralık bütçesı bulunu- yor. Bu bütçe ilçe belediyeleriy- le paylaşılıyor. Budapeşte Belediyesi'nin gündemindeki bir başka prob- lem demülteci sorunu. Roman- ya. Sırbistan, Bosna gibi ülke- lerden mülteciler geliyor.Bugün Macaristan'da toplam 60 bin mülteci bulunuyor. Batı sınınnda toplanan mülteciler Avrupa ülkelerine sığınmak istiyor. Budapeşte'nin bir başka so- runu da işsizlik. Rejimleri çö- ken doğu bloku ülkelerinden çok sayıda işsiz geliyor. Bu in- sanlara iş imkanı yaratmak zor. Çünkü Macaristan'da işçiler vasıflı. Cevresel Kalkınma Semineri GöksuDeltası'na uluslararasıkorumaADANA (Cumhuriyet Büro- su)- Silifke'deki Göksu Del- tası'nın nasıl korunacağı konu- su. uluslararası bir seminerde tartışmaya açılıyor. Delta. ko- runma altına alınmış olmasına karşın, banndırdığı yerlı ve göç- men kuşlann yaşam ortam- lannj gelecekte yok edebilecek hızlı yapılaşma. tanmsal faali- yet gibi olumsuz baskılan yaşı- yor. Türkiye'nin gerek çeşit ve ge- rekse miktar açısından en zen- gin göçmen kuşlannın bannma alanlannın ba- şında gelen Gök- su Deltası'nın uzun vadeli ko- runmasına dö- nük politıkalann belirleneceği 4 gün süreli semi- ner. Doğal Ha- yatı Koruma Derneği (DHKD) tara- findan düzenlen- di. 6-9 ekim ta- rihleri arasında Silifke Belediye- si Kültür Merkezi'nde yapıla- cak "Uluslararası Göksu Del- tası Cevresel Kalkınma Semı- neri"ne Çevre Bakanhğı Özel Çevre Koruma Kurumu, Dün- ya Bankası, Hollanda Tanm Doğa Yönetimi \e Balıkçılık Bakanhğı, Dünya Doğayı Ko- ruma Vakfı, BM Kalkınma Programı. Tour du Valat Biyo- loji Enstitüsü. Uluslararası Kuşlan Koruma Konseyi. İçel Valilıği. Silifke Kaymakamlığı. Sılıfkc Belediyesi ve Tarsus Be- lediyesi destek veriyor. DHKD. 1990'da uygulama- ya konulan bir proje çerçevesin- de düzcnlenen "Uluslararası Göksu Deltası Cevresel Kal- kınma Semineri"nin amacını şöyle açıkladı: "Sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleştirilebilmesı ancak do- ğal kaynaklann gelişen sektör- ler tarafından kullanımının. bu kaynaklan oluşturan ve yenile- yen doğanın korunması çalış- malan ile bir- likte yürütül- mesine bağlıdır. DHKD. 1990 yılından bu yana. ülkemiz- de ilk kez uy- gulanan bu yaklaşımla Göksu Del- tası'nda konı- ma ve kullan- ma dengesinın oluşturulabilmesi için bır proje yürütmektedir. Bu çahşma Göksu Deltası'nın uzun vadeli korunması için atılmış önemli bir adımdır." Seminere. Çevre Bakanı Do- ğancan Akyürek, Çevre Ba- kanlığı. Bayındırlık ve İskan Bakanhğı. Orman Bakanhğı. Tanm ve Köyişleri Bakanhğı. Turizm Bakanhğı. Dünya Ban- kası. Birleşmiş Milletler Çevre Programı katılıyor • Göksu Deltasf- nın uzun vadeli ko- runmasına yönelik politikalann belir- leneceği 4 gün süre- li semineri Doğal Hayatı Koruma Derneği düzenledi Kuş kafesmde defileİstanbul Haber Servisi- Siz hiç tel orgüler arkasında oturup kuş kafesi şeklınde tasarlanan podyumda defile izledıniz mi? Genç modacı Oio'nun, The Marmara Exhibıtion Center'da düzenlenen ' 1992-93 Sonbahar-Kış Koleksiyonu'na davetli konuklar mankenleri ve giysileri podyumun iki kenanna kurulan telörgülerin arkasında seyrettiler! Telörgülerin nedeni ise Gabriela Korber. Natali Löblich. Sarah Philip, JaineShannon. Deniz Pulaş ve Eylem Çeliker adlı mankenleri izleyiciler arasındaki erkeklenn "çapkın bakışlanndan' korumak değil; yine Clio'nun üsılendiği koregrafide kullanılan kuşlann podyum sınırlan içinde uçmalannı sağlamaktı. İlginç müzikler eşliğinde sunulan modem dans gösterileriyle renklenen defilede en çok ilgiyi ise "denizkızı"nı andıran uzun kıyafetler topladı. Clio'nun Sonbahar-Kış Koleksiyonu'nda aynca frak, baston ve sımokin giymeye meraklı hanımlar da düşünülmüş. Oyle ki bu tarzdaki giysılerle podyuma çift olarak çıkan mankenlenn hangısinın kadın, hangisinin erkek olduğu oldukça zor anlaşıldı. Clio'nun; kadın-erkek eşıtliğini podyuma taşıdığı bu tarzı bize Cemal Süreya'nın "Birden ötesi- ne geçiyoruz varmak ıstediğimizin/ Ayır ayırabihrsen. hangimiz kadın, hangimiz erkek" şiirini anımsatü... (Fotoğraf:MUHARREM AYDIN) Satranc Fischer-Spassky yine berabere Kültür Servisi- Amerikah eski dünya satranç şampiyonu Bobby Fischer ile Rus asıllı Fransız büyükusta Boris Spassky arasında Yugoslavya'- da oynanan 'Yüzyıhn Rövanş Maçı'nın 14. oyunu berabere sonuçlandı. Üç buçuk saat sü- ren oyunun 32. hamlesinden sonra taraflar beraberlikte an- laştılar. Spassky'nin beyazlarla oynadığı 14. oyun sonunda Fischer 5-3 önde bulunuyor. Kabul edilen vezir gambiti Spassky Rscher (be>a2) (ayab) I.d4 d5 2.c4 dxc5 3 AO Afö 4e3 e6 5 Fxc4 c5 6.0-0 a6 7dxc5 Vxdl 8Kxdl Fxc5 9.b3 b5 10.Fe2 Fb7 ll.Fb2 Abd7 i:.Abd2 0-0 13.Kacl Kfc8 I4.h3 Şf8 I5.ŞH Şe7 16Ael Fd6 17 a4 Fc6 Spassky Fisdıer 18.axb5 axb5 19Kc2 Kc7 20 Kdcl Kac8 21.FD FxD 22.AdxOe5 23.KJCC7 KXC7 24.Kxc7 Fxc7 25Ac2 Ae4 26.Aa3 27.Ac4 28.Ael 29.Ac2 b4 Adc5 Axb3 3O.Axt4 Abd2 + 31.Axd2 Axd2 + 32.Şe2 Ac4 Berabere Yöneticilik yalnızca erkek mesleği değil Kaduılar müdür koltııldarma yerleşiyor • Kadın yöneticiler; mücadeleci, ihtiraslı. ça- buk sinirlenen, yapacağı işi en kısa zamanda yapmaya başlayan, sabırsız. zamanın boşa git- mesinden nefret eden, evine iş götüren ve kendi- leri için erişilebilmesi güç standartlan belirleme gibi nitelikîeri taşıyorlar. GÜNEŞ GÜRSON ANKARA - Kadınlar. iş ya- şamında üst düzey yönetici ola- rak da seslerinı duyunnaya baş- ladılar. Türkiye'nin ilk 500 sa- nayı kuruluşunda çalışan kadın yöneticilerin oranının yüzde 40 olduğu belirlendi. Bu gelişmeye karşın. karşı cins. kadınlann yönetici olması fıkrine hâlâ "nötr" bakıyor. "Yöneticilik, bir erkek mesle- ği mi?" sorusuna yanıt aranırken. özel sektör işletme- lerinde çalışan kadın ve erkek yöneticilerin profili incelendi. Buna göre. 1991 yılında "ilk 500 sanayi kumluşu" sıralama- sında yer alan kuruluşlarda ça- lışan kadınlar. müdür koltukla- nnı büyük oranda işgal ettiler. 85'i kadın olmak üzere 184 yö- neticiden yüzde 4O'ı kadın ve müdür konumunda bulunuyor. Ancak istatistiki venlere göre, üst yönetım düzeyinde her 100 kadından 3 ya da 4'ü görev alı- yor. 9 Eylül Cniversitesi jşletme Bölümü öğretim üyeleri Doç. Dr. Ömür Timurcanday Öz- men. Doç.Dr. Alev Ergenç Katrinli ve araştırma görevlisı Yasemin Arbak tarafından ya- pılan "Türk Özel Kesim En- düstnsinde Erkek ve Kadın Yönetici Profili" konulu araş- tırmada, kadınyöneticiler"Mü- cadeleci. ihtiraslı. çabuk sinirle- nen. yapacağı ışi en kısa zaman- da yapmaya çalışan. sabırsız. zamanın boşa gitmesınden nef- ret eden. evine ış göturen ve kendileri için erişilmesi güç standartlan belirleme" gibi ni- telikler taşıyorlar. Yönetici kadınlar. çahşma yaşamına gırdiklerinde, stres ve kalp hastalıklanna yakalanma açısından. ev kadmlanna fark atıyorlar. "Yönetici kadınlara karşı tu- tumlan" ele alan araştınna ise. tarihsel açıdan itaatkâr ve hiz- met edici pozısyonlar yakıştın- lan kadına. "lider" olarak er- kek astlann bakış açısını yansı- tıyor. İzmir'de 200 kişi üzerinde yapılan bu araştırmanın bulgu- lan, kadınlann yönetici olması- na karşı "nötr" bir tutum oldu- ğunu ortaya koyuyor. Yani. kadınların yüzde 23"ü, kadınla- nn yönetici olmasına karşı olumîu bır tutuma sahipken. er- keklerin yalnızca yüzde 8'i aynı kanıyı taşıyorlar. Erkeklerin yüzde ll'i. kadı- nlann yöneticiliğine olumsuz bakarken, yüzde 80"ı nötr bir tutum içinde olduklannı belirti- yor. Nötr tutum, kadınlann çahş- ma yaşamına geç ginnelenne ve yaşammda azınlıkia olmalanna bağlanıyor. Aile ve toplumun kültürel değerleri de, kadına hep "analık" rolünü uygun gö- rüyor. Ama bütün bu olumsuzluk- lara karşın, toplumsal değer yargılanndaki değişiklikler ve yasal düzenlemeler kadın çalı- şanlan koruyor. Kadınlann, erkek kültürün egemen olduğu iş yaşamında adım adım ılerlemeleri için "kadınlann erkeklerle eşit yan- şma koşullanna sahıp olduk- larına kendileri nı inandırma- ları" gerekıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle