Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahibi: Cumhuriyet Maıbaacıhk ve Gazetecılik Turk Anonim Şirketı adına Beria \adi İsıanbul Haberleri Şena> Kalkan, Dış Haberler Ergun Bakı. Iş-Ekonomı: Şâkran Keteaci. Basım ve Yayım: Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gazetecılik T.A.Ş. TOrkocagı Cad.
• Genel Yayın Yöneımenı Oıgtn Acar • Genel Yayın Koordinaıörü Hikmet Ç«tinka>a Yurt Haberlen. Mehme< S*r»v, Kultur Cel«l Uster, Makaleler isaııı; Karaöraı, Spor: Abdulk»dtr 39/41 Cağaloğlu 34334 Ist. PK: 246 Istanbul Tel: 512 05 05 (20 hat), Teta.
• Yaa lşlen Muourlerı Fusun Özbılgen (Sorumlu). Ctlal Başlangrç (Haber) • Gor»el Vucdman. Duzelıme. Abdullah Yazıcı • Müessese Mudur V: Erol Erkul * Koordınaıör 22246, Fax- (1) 526 60 72 • Bumlar Aakara: Z. Gökalp Blv. tnkılap S. No:
Yönetmen. Ali Ac»r • Duzenleme Musufa Sajlamer • Ankara Temsılcısı. Cu.eyı Aıme. Kornlsan • Muhasebe: Bakm Yenw • Idare Hasejin Gorer • Işletme Onder 19/4, Tel: 433 1) 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • lımir H. Ziym Blv.
Arcayurrk. Haber Mudurlerı Muslafa Balbav Işık Kansu, İzmır Temsılcı V.: Serdar Çelik • Bılgı-lşlem: Nail İnal, Bılgısayar Sıstem: Munıvet ÇHer • Personel: Sevgi BostMaojlu 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30, Teloı: 52359, Fax. (51) 89 53 60 • Adaaa: IoûDÜ
Kınk, Adana Tems>lc.s, Çttin Vfcenoglu ' • Reklam. Reha Işılma. Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1, Tel. 59 37 52 (4 hat), Teta: 62155,.Fax: (71) 59 25 78
TAKVİM 5EKİM 1992 İmsak 4.33 Öüle 11 58 Ikındı: 15.11 Akşam 17 47 Yatsı-19 07
"Özgüriük sevgi
tfemektin"
• İZ\1İR(AA)-Türk
toplumunun "çocuksc\cr"
bir toplum olduğu. ancak
çocuklanna ycten kadar
özgürlük tanırnadığı önc
sürüldü. Egc Ünıversılcsi
Tıp Fakültcsi Psıkiyatri
Anabilim Dalı öğrctim
üycsı Prof. Dr. Nuri Doğan
Atalay. hcr y ıl ckim ayının
ilk pazartcsı günü kutlanan
Dünya Çocuk Günü'nün.
bu yı'l 5 ekım pazartesi
gününc dcnk gcldiğini
anımsiilurak "Çocuklanna
hcr lürlü ılgi vc scvgi
göstcrcn toplumumuzun
tck cksikliği. çocuklar.
kcndı ayaklan üzcrindc
durduğuzaman
özgürlüklerinı tam olarak
vcrcmcmcktır" dcdi.
Kantahlii
• BIRMINGHAM(UBA)
-(Hiv)anlıkorlan olarak
adiandınlanvcAIDS'indc
ncdcnidiycbilincn
antıkorlarilcgebelik testide
dahil olmak ûzcrc kan vc
ıdrar tahlillcri anında vc
çok ucuza yapılacak. 4.
Toshiba İcallar
Yanşmasında 4100 icat
arasında birincilik ödülü
kazanancihaz.
Birmingham Wolfson
Laboratuvan"nda Rogcr
Buncc vc Gary Thorpc
larafındanıcatcdıldı.
Edınilcn bılgıyc görc "Basılı
SıvıDcvrc"(PLC)adı
vcrilen bu alet basitçe.
suyun bclirli yönlerde
gitmcsini sağlayan.
balmumundan yapıimış
birkaçmilimelre
gcnişliğindcki kanallann
ycraldığı.fillrekâğıdı vc
naylon mcmbrandan
oluşuyor. Bualctteaynca
immunoassay
yöntcmlcrindc
(antijen-anıikor
ctkilcşimını csas alan
ımmunolojik yöntemler)
kullanılan standart analiz
cdıci kimyasal maddclcrin
dc ycraldığı bildırildi.
Yere tûkürmek
• İSTANBLL(ANKA)-
Psikologiarycre
lüküımcnin öğrcnilmiş bır
davranış şckli olduğunu vc
sosyal yöndcn "crkek"
olmaya atılmış bir adım
olarak görüldüğünü
bclirttilcr. Ycre Cûkünmcyi
başkalannın sağlığına vc
kişiliğinc saldıran bir
davranış şckli olarak
lanımlayan psıkologlar.
halkın uyancı olması
gcrcktiğıni \ urguladılar.
ÇapaTıpFaküHesi
Psıkiyatri Anabılımdalı
Başkanı Prof.Dr. Özcan
Kökncl. AN KA'ya yaptığı
açıklamada. insanlann bir
arada yaşarkcn uyması
gcrckcn normlar olduğunu
bclirterck "Eğcr ınsan bu
normlara uymuyorsa" scni
adam yerine koymuyorum'
dcmcktır'dedi.
Kadıköy'de kan
bağışı
tSTANBUL (AA) -
Kadıköy Belediyesi ve
Dalyan Leo Kulübü
tarafından düzenlcnen "kan
bağışı kampanyası" başladı.
Kalamış Marina'da
gerçekleştirilen
kampanyada, isteyen
vatandaşlar doktor
gözetiminden geçerek kan
veriyorlar. Dalyan Leo
Kulübü Başkanı Can Levent
Seçkin, amaçlarının
vatandaşları kan vermeye
teşvik etmek olduğunu
belirterek, 'Geçen yıl
düzenlediğimiz kampanyada
100 şişeye yakın kan
toplanmıştı.
Magara etütieri
• ANTALYA(AA)-
Mağara araştırmalan
yapan MTA ckiplerinin. bu
yıl Beyşehiryöresindc
gcrçekleştirdikleri etütlcr
sona erdi. Speleolog Lütfi
Nazik başkanlığındaki
araştırma ekibi. 15
haziran-30eyIül tarihleri
arasında gerçckleştirdıği
çalışmalar sonucunda.
BeyşehırGöIü'nün
güney-güneybatısı arasında
kalan üçgcn arazıdc. 30
mağardnın aynntılı
etüdünü tamamladı. Lütfı
Nazik'tenal nanbilgiycgöre
bumağaralardan ! l'inin.
turizmc ve diğcr amaçlarla
kullanıma(depovbgibı)
son dcrcce uygun olduğu
saptandı. Balatini. Suluin.
Körükıni. Sığırini, Çaldağj.
Asarini. Eşckinı.
Hatçcninini. Tulumini
mağaralan ile Bıçakçı ve
Dedctarlası düdenleri.
karayollanna ya da
vcrleşim merkezlcrınc yakın
olmalan dolayısıyla
lurizmc açılabılecek ya da
yörenın tanmsal ürünlcn
ıçin depo olarak tanzim
edilebilecek.
Sonbaharla birlikte gönlü kınktır Tuna'nın. Ilkbaharda seller ağaçları sökecek güçtedir
Tıuıa, yüzyıllarınbüyüsünübugünetaşıyor
REMZİ GÖKDAĞ
BLDAPEŞTE-Tuna..
Budapeşte'nin taş prangalı
kaprisli devi...
Buda ile Pest'in arasından
süzülürken 8 köprûnün altın-
dan geçen Tuna'ya Budapeşte-
Kler vermiş bu adı. Buda'nın te-
pelerinden bakıldığında. köp-
rüler devi dizginleyecekmış gibi
görünür.
İlkbaharda coşan Tuna neh-
ri, sonbaharda merhamet dile-
nen dev bır yılana da benzer.
Sonbaharla birlikte gönlü
kınkür. Çıplak yatağıru ortaya
çıkanr. İlkbaharda ise seller
ağaçlan kökünden sökecek
güçtedir. Alçak seviyedeki
iskeleleri yıkar.
Beledıye Başkanı Demszky.
bu yasal düzenlemelerin bura-
da yaşayan insanlardan sorum-
lu olmaya bağlıyor. Yaşlılar
ulaşım hizmetlerinden ve ilaç
gereksinimlerinden üçretsiz
olarak yararlanıyor. Ülkede
doğum oranı az olduğundan
yaşlılar çoğunlukta ve bu ücret-
siz hizmet önemli bir yük oluş-
turuyor. Yılda milyarlarca fo-
rint bu insanlara dağıtılıyor.
Kent standardını korumak ve
yaşayanlann haklanna saygı
göstermek amacıyla bu politika
izleniyor. Çevredeki arazilere
yeni binalar konuyor, bunun
için yeni planlar haarlanıyor.
Tuna kışın buzlu
Şiddetli soğuklarda Tuna
buz tutar. Yayalar, hatta araç-
lar nehirden karşıya gecer. Tu-
na'nın buzlanna pek güven ol-
maz. 1241 kışında Batu Ka-
ğan'ın, Tuna'nın buzlan üstün-
den karşıya geçmek isterken ne-
hıre gömülüşü gibi bazı trajik
olaylar da yaşanır.
Buda ile Pest arasında sessiz-
ce akan Tuna, Budapeşte'dc en
güzel görüntüsünü alır. Nehir
kıyısında sıralanan banklara
kentin neşeli. keyif dolu insan-
lan gelir. Genç ıhlamur ağaçlan
altında oturabilmek için acele
edip yer bulmaya çalışırlar.
• Tuna, çevre kirliliğinden payına düşeni fazlasıyla almış. Avrupa'nın ortalanndan Karadeniz'e ulaşan Tuna, artık eskisi gibi
yeşil değil kahverengi akıyor. Budapeşte yakınlanndaki fabrikalann atıklan da bir zamanın yeşil Tunasf nı oldukça kirletiyor.
Buda ile Pest arasında sessizce akan Tuna, Budapeşte'de en gûzel görüntüsünü alır. Nehir kıyısında sıralanan banklara kentin neşeli, keyif dolu insanları gelir.
Banklarda yer bulabilenler gü-
neşin Matthıas Kilisesi'nin üs-
tünden Tuna'ya veda edişini
seyrederler. Sevgililerin buluş-
tuğu, yaşlılann günlük yürüyüş
turlanna çıktığı Tuna kenan-
nda üniversite öğrencileri de
ders çıkışı bir araya gelir.
Yüzyıllann büyüsünü bugüne
taşıyan Tuna, bugün de yaşlıla-
nn ayaklannı suya soktuğu, ço-
cuklann suya taşlar attığı bir
yer olma özelliğini koruyor.
Tuna, bugünlerde çevre kir-
liliğinden payına düşeni faz-
lasıyla almış. Avrupa'nın orta-
lanndan Karadeniz'e ulaşan
Tuna, artık eskisi gibi yeşil değil
kahverengi akıyor. Yıllar boyu
diğer Avrupa ülkelerinden
akan atıklar bu sularda yaşa-
yan canlılan da zehirliyor. Bu-
dapeşle yakınlannda kurulan
fabrikalann atıklan da bir za-
manlann yeşil Tuna'sını kırleti-
yor.
Tuna'yı Tuna yapan özel-
lıklerinden biri de kuşkusuz
üzerindeki köprüleri. Tuna
üzerindeki Margaret Adası'nı
Budapeşte'ye bağlayan Marga-
ret Köprûsü. dilsiz aslanlanyla
ünlü Chaın Köprüsü. Tuna-
dan geçen gemileri elindekı haç-
la kutsayan St. Gellert heykelı-
nin önünden Buda"yı Pest'e
bağlayan Elizabeth Köprüsü
kentin akıllarda kalan yapıla-
nndandır.
Açılış günü
Bu köprülenn en görkemlısi
olarak bıhnen Chain Bridge'in
bir de efsanesı vardır. 1842"de
inşa edilen köprüyü yapan mi-
mar. köprûnün Buda ve Pest
ayaklannda bulunan ikişer as-
lan heykelinin dilini yapmayı
unutmuş. Açılış günü köprü-
den annesiyle geçmekte olan bir
çocuk aslanlann dilsiz olduğu-
nu fark etmiş. Konu duyulur
duyulmaz köprünün miman
kendini köprü üzerinden Tu-
na'ya atarak intihar etmiş. Şair
Gyula Illyes de bu ünlu köprû-
nün tkinci Dünya Savaşı sıra-
sındaki halıni dizelerinde şöyle
anlatıyor: İki şehir arasında
kınlmış belkemiğiyle
Dilsiz bır köprü,
Kaıledilmış bir canavar gibi,
Sefalet ve suç içınde uzanı-
yordu.
22 ilçesi olan Budapeşte'de
her ilçe kendi bütçesini hazırlı-
yor, kendı vergilerini topluyor
ve yapacağı projeleri Budapeşte
Belediyesi'nden onay almadan
uygulayabiliyor.
Budapeşte Belediye Başkanı
Gabor Demszky, ilçe beledıye-
lerinin bu kadar serbest hareket
etmelerinin doğru o[madığını
söylüyor. Yasanın değişmesi
gerektiğıni belirten Demszky.
ilçe beledıyelerinin yapılacak
projeler hakkında Budapeşte Be-
lediyesi'ne hesap vermesinı isti-
yor. İktıdardaki Muhafazakar
Hıristiyan Partisı'yle Budapeş-
te Belediyesi'nin bağlı bulundu-
ğu muhalefetteki Sosyal Libe-
ral Parti birbiriyle taban tabana
zıt. Bu zıtlık Budapeşte'ye zor
günler yaşatıyor. Hükümetle
belediye arasındaki ilişkiler son
derece gergin. ANAP hüküme-
ti döneminde İsıanbul Büyük-
şehir Belediyesi ile hükumet
arasındaki gergınliğe benzer bir
durum söz konusu.
Budapeşte Belediye Başkanı
Demszky, göreve geldiğinde
sosyalizmi terk eden Macaris-
tan'ın belediyelerle ilgili her-
hangı biryasası bulunmadığını,
mal sahibi olmanın, gayrimen-
kul satışının yasal sınırlan ol-
madığını söylüyor. 1991'deka-
bul edilen belediyeler kanunu
ile bu karmaşa bir ölçüde gide-
riliyor.
Demszky iküdann kuvvetli
bir Budar>eşte Belediyesi'nden
çekindığini iddia ediyor.
Gelişmiş ulaşım sistemi
Budapeşte'de son derece ge-
lişmiş bir ulaşım sistemi buîu-
nuyor. Belediye bu sistemi de-
vam ettirmeyi ve geliştirmeyi
düşünüyor. Ancak bu para ve
zaman alacak bir konu. Bir de
maddi kaynak gerektiriyor.
Çozüm olarak Budapeşte
K
dlkının ulaşım. elektrik gibi
nzmetlere ödediğı paranın
arttınlması düşünülüyor. An-
^ak bu zammı belediye meclis
•>eleri kabul etmiyor.
Budapeşte Belediyesi'nin 1
mılyar lıralık bütçesı bulunu-
yor. Bu bütçe ilçe belediyeleriy-
le paylaşılıyor.
Budapeşte Belediyesi'nin
gündemindeki bir başka prob-
lem demülteci sorunu. Roman-
ya. Sırbistan, Bosna gibi ülke-
lerden mülteciler geliyor.Bugün
Macaristan'da toplam 60 bin
mülteci bulunuyor. Batı
sınınnda toplanan mülteciler
Avrupa ülkelerine sığınmak
istiyor.
Budapeşte'nin bir başka so-
runu da işsizlik. Rejimleri çö-
ken doğu bloku ülkelerinden
çok sayıda işsiz geliyor. Bu in-
sanlara iş imkanı yaratmak zor.
Çünkü Macaristan'da işçiler
vasıflı.
Cevresel Kalkınma Semineri
GöksuDeltası'na
uluslararasıkorumaADANA (Cumhuriyet Büro-
su)- Silifke'deki Göksu Del-
tası'nın nasıl korunacağı konu-
su. uluslararası bir seminerde
tartışmaya açılıyor. Delta. ko-
runma altına alınmış olmasına
karşın, banndırdığı yerlı ve göç-
men kuşlann yaşam ortam-
lannj gelecekte yok edebilecek
hızlı yapılaşma. tanmsal faali-
yet gibi olumsuz baskılan yaşı-
yor.
Türkiye'nin gerek çeşit ve ge-
rekse miktar açısından en zen-
gin göçmen kuşlannın bannma
alanlannın ba-
şında gelen Gök-
su Deltası'nın
uzun vadeli ko-
runmasına dö-
nük politıkalann
belirleneceği 4
gün süreli semi-
ner. Doğal Ha-
yatı Koruma
Derneği
(DHKD) tara-
findan düzenlen-
di. 6-9 ekim ta-
rihleri arasında Silifke Belediye-
si Kültür Merkezi'nde yapıla-
cak "Uluslararası Göksu Del-
tası Cevresel Kalkınma Semı-
neri"ne Çevre Bakanhğı Özel
Çevre Koruma Kurumu, Dün-
ya Bankası, Hollanda Tanm
Doğa Yönetimi \e Balıkçılık
Bakanhğı, Dünya Doğayı Ko-
ruma Vakfı, BM Kalkınma
Programı. Tour du Valat Biyo-
loji Enstitüsü. Uluslararası
Kuşlan Koruma Konseyi. İçel
Valilıği. Silifke Kaymakamlığı.
Sılıfkc Belediyesi ve Tarsus Be-
lediyesi destek veriyor.
DHKD. 1990'da uygulama-
ya konulan bir proje çerçevesin-
de düzcnlenen "Uluslararası
Göksu Deltası Cevresel Kal-
kınma Semineri"nin amacını
şöyle açıkladı:
"Sürdürülebilir kalkınmanın
gerçekleştirilebilmesı ancak do-
ğal kaynaklann gelişen sektör-
ler tarafından kullanımının. bu
kaynaklan oluşturan ve yenile-
yen doğanın korunması çalış-
malan ile bir-
likte yürütül-
mesine
bağlıdır.
DHKD. 1990
yılından bu
yana. ülkemiz-
de ilk kez uy-
gulanan bu
yaklaşımla
Göksu Del-
tası'nda konı-
ma ve kullan-
ma dengesinın
oluşturulabilmesi için bır proje
yürütmektedir. Bu çahşma
Göksu Deltası'nın uzun vadeli
korunması için atılmış önemli
bir adımdır."
Seminere. Çevre Bakanı Do-
ğancan Akyürek, Çevre Ba-
kanlığı. Bayındırlık ve İskan
Bakanhğı. Orman Bakanhğı.
Tanm ve Köyişleri Bakanhğı.
Turizm Bakanhğı. Dünya Ban-
kası. Birleşmiş Milletler Çevre
Programı katılıyor
• Göksu Deltasf-
nın uzun vadeli ko-
runmasına yönelik
politikalann belir-
leneceği 4 gün süre-
li semineri Doğal
Hayatı Koruma
Derneği düzenledi
Kuş
kafesmde
defileİstanbul Haber Servisi- Siz hiç tel
orgüler arkasında oturup kuş kafesi
şeklınde tasarlanan podyumda defile
izledıniz mi? Genç modacı Oio'nun,
The Marmara Exhibıtion Center'da
düzenlenen ' 1992-93 Sonbahar-Kış
Koleksiyonu'na davetli konuklar
mankenleri ve giysileri podyumun iki
kenanna kurulan telörgülerin
arkasında seyrettiler! Telörgülerin
nedeni ise Gabriela Korber. Natali
Löblich. Sarah Philip, JaineShannon.
Deniz Pulaş ve Eylem Çeliker adlı
mankenleri izleyiciler arasındaki
erkeklenn "çapkın bakışlanndan'
korumak değil; yine Clio'nun
üsılendiği koregrafide kullanılan
kuşlann podyum sınırlan içinde
uçmalannı sağlamaktı. İlginç
müzikler eşliğinde sunulan modem
dans gösterileriyle renklenen defilede
en çok ilgiyi ise "denizkızı"nı andıran
uzun kıyafetler topladı. Clio'nun
Sonbahar-Kış Koleksiyonu'nda
aynca frak, baston ve sımokin
giymeye meraklı hanımlar da
düşünülmüş. Oyle ki bu tarzdaki
giysılerle podyuma çift olarak çıkan
mankenlenn hangısinın kadın,
hangisinin erkek olduğu oldukça zor
anlaşıldı. Clio'nun; kadın-erkek
eşıtliğini podyuma taşıdığı bu tarzı
bize Cemal Süreya'nın "Birden ötesi-
ne geçiyoruz varmak ıstediğimizin/
Ayır ayırabihrsen. hangimiz kadın,
hangimiz erkek" şiirini anımsatü...
(Fotoğraf:MUHARREM
AYDIN)
Satranc
Fischer-Spassky
yine berabere
Kültür Servisi- Amerikah eski
dünya satranç şampiyonu
Bobby Fischer ile Rus asıllı
Fransız büyükusta Boris
Spassky arasında Yugoslavya'-
da oynanan 'Yüzyıhn Rövanş
Maçı'nın 14. oyunu berabere
sonuçlandı. Üç buçuk saat sü-
ren oyunun 32. hamlesinden
sonra taraflar beraberlikte an-
laştılar. Spassky'nin beyazlarla
oynadığı 14. oyun sonunda
Fischer 5-3 önde bulunuyor.
Kabul edilen vezir gambiti
Spassky Rscher
(be>a2) (ayab)
I.d4 d5
2.c4 dxc5
3 AO Afö
4e3 e6
5 Fxc4 c5
6.0-0 a6
7dxc5 Vxdl
8Kxdl Fxc5
9.b3 b5
10.Fe2 Fb7
ll.Fb2 Abd7
i:.Abd2 0-0
13.Kacl Kfc8
I4.h3 Şf8
I5.ŞH Şe7
16Ael Fd6
17 a4 Fc6
Spassky Fisdıer
18.axb5 axb5
19Kc2 Kc7
20 Kdcl Kac8
21.FD FxD
22.AdxOe5
23.KJCC7 KXC7
24.Kxc7 Fxc7
25Ac2 Ae4
26.Aa3
27.Ac4
28.Ael
29.Ac2
b4
Adc5
Axb3
3O.Axt4 Abd2 +
31.Axd2 Axd2 +
32.Şe2 Ac4
Berabere
Yöneticilik yalnızca erkek mesleği değil
Kaduılar müdür koltııldarma yerleşiyor
• Kadın yöneticiler; mücadeleci, ihtiraslı. ça-
buk sinirlenen, yapacağı işi en kısa zamanda
yapmaya başlayan, sabırsız. zamanın boşa git-
mesinden nefret eden, evine iş götüren ve kendi-
leri için erişilebilmesi güç standartlan belirleme
gibi nitelikîeri taşıyorlar.
GÜNEŞ GÜRSON
ANKARA - Kadınlar. iş ya-
şamında üst düzey yönetici ola-
rak da seslerinı duyunnaya baş-
ladılar. Türkiye'nin ilk 500 sa-
nayı kuruluşunda çalışan kadın
yöneticilerin oranının yüzde 40
olduğu belirlendi. Bu gelişmeye
karşın. karşı cins. kadınlann
yönetici olması fıkrine hâlâ
"nötr" bakıyor.
"Yöneticilik, bir erkek mesle-
ği mi?" sorusuna yanıt
aranırken. özel sektör işletme-
lerinde çalışan kadın ve erkek
yöneticilerin profili incelendi.
Buna göre. 1991 yılında "ilk
500 sanayi kumluşu" sıralama-
sında yer alan kuruluşlarda ça-
lışan kadınlar. müdür koltukla-
nnı büyük oranda işgal ettiler.
85'i kadın olmak üzere 184 yö-
neticiden yüzde 4O'ı kadın ve
müdür konumunda bulunuyor.
Ancak istatistiki venlere göre,
üst yönetım düzeyinde her 100
kadından 3 ya da 4'ü görev alı-
yor.
9 Eylül Cniversitesi jşletme
Bölümü öğretim üyeleri Doç.
Dr. Ömür Timurcanday Öz-
men. Doç.Dr. Alev Ergenç
Katrinli ve araştırma görevlisı
Yasemin Arbak tarafından ya-
pılan "Türk Özel Kesim En-
düstnsinde Erkek ve Kadın
Yönetici Profili" konulu araş-
tırmada, kadınyöneticiler"Mü-
cadeleci. ihtiraslı. çabuk sinirle-
nen. yapacağı ışi en kısa zaman-
da yapmaya çalışan. sabırsız.
zamanın boşa gitmesınden nef-
ret eden. evine ış göturen ve
kendileri için erişilmesi güç
standartlan belirleme" gibi ni-
telikler taşıyorlar.
Yönetici kadınlar. çahşma
yaşamına gırdiklerinde, stres ve
kalp hastalıklanna yakalanma
açısından. ev kadmlanna fark
atıyorlar.
"Yönetici kadınlara karşı tu-
tumlan" ele alan araştınna ise.
tarihsel açıdan itaatkâr ve hiz-
met edici pozısyonlar yakıştın-
lan kadına. "lider" olarak er-
kek astlann bakış açısını yansı-
tıyor.
İzmir'de 200 kişi üzerinde
yapılan bu araştırmanın bulgu-
lan, kadınlann yönetici olması-
na karşı "nötr" bir tutum oldu-
ğunu ortaya koyuyor. Yani.
kadınların yüzde 23"ü, kadınla-
nn yönetici olmasına karşı
olumîu bır tutuma sahipken. er-
keklerin yalnızca yüzde 8'i aynı
kanıyı taşıyorlar.
Erkeklerin yüzde ll'i. kadı-
nlann yöneticiliğine olumsuz
bakarken, yüzde 80"ı nötr bir
tutum içinde olduklannı belirti-
yor.
Nötr tutum, kadınlann çahş-
ma yaşamına geç ginnelenne ve
yaşammda azınlıkia olmalanna
bağlanıyor. Aile ve toplumun
kültürel değerleri de, kadına
hep "analık" rolünü uygun gö-
rüyor.
Ama bütün bu olumsuzluk-
lara karşın, toplumsal değer
yargılanndaki değişiklikler ve
yasal düzenlemeler kadın çalı-
şanlan koruyor.
Kadınlann, erkek kültürün
egemen olduğu iş yaşamında
adım adım ılerlemeleri için
"kadınlann erkeklerle eşit yan-
şma koşullanna sahıp olduk-
larına kendileri nı inandırma-
ları" gerekıyor.