Katalog

30EKİM1992CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER SHP'nin Maltepe çalışmaları • fç Politika Servisi - Seçime iki gün kala partilerin seçim çalışmalan hızlandı. SHP İstanbul'da seçim bölgelerinde, bakanlar, milletvekilleri, PM üyeleri ile adaylanran propaganda çabşmalannı güçlendiriyor. Maltepe 'de seçim propagandalanna katılan Onur Kumbaracıbaşı, Abdülkadir Ateş, îbrahim Tez, Mustafa Kul. Mehmet Moğultay ve Seyfı Oktay "Dernokrasi için bir adım daha" sloganıyla partilerine oy istedıler. Bakan Çiller Tokat'ta •TOKAT (Cumhuriyet)-Devlet Bakanı Tansu Çiller, hesabı kitabı dağmlmış Türkiye'yi ileri ülkeler düzeyine çıkarmak için el birliği ile çalışüklannı söyledi. Seçimler nedeniyle Tokat'ın yeni ilçesi Başçiftlik'e gelerek bir konuşma yapan Çiller. bayandinleyicüere "Gönül sultanlan'" diye hitapetti. Hahcılık konusunda ilçeye teşvik sözü veren Çiller "Devletin hazinesi bize emanettir. Bu hazinenin ımkanlannı size kullanmamızı istiyorsanız, adayımızı destekleyin" dedi. Temsilciye gözaltı • İçPoürika Servisi- Haftabk Mücadele Gazetesi'nin Trabzon temsilcisi Nihal Aslantürk önceki gün 12.00 sıralannda evinden gözaltına alındı. Mücalede Gazetesi'nden yapılan açıklamada, Nihal Aslantürk'ün sağlıkla iigili ciddi sorunlan bulunduğu belirtilerek "Bundan önce de defalarca gözaltına alınan. işkence gören ve tutuklanan temsilcimizin bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz. Gözaltında kayıplann arttığı şu günlerde kamuoyunuduyarb olmaya çağnyoruz" denildi. Temiz bir Bahçelievler • HaberMerkezi-SHP Bahçeliev ler bejediye başkan adayı Beyzade Özkahraman, "temiz, pınlpınl bir Bahçelievler" sözü verdi. Daha seçilmeden temizlik kampanyalan düzenleyen Özkahraman. "Sözüm sözdür. Başkan seçileceğim ve tertemiz bir Bahçelievler yaratacağım" dedi. Özkahraman aynca bir ağaç dikmekampanyası düzenledi. Bahçelievler ve Yenibosna çe\ resinde bugûn 13.30'da başlayacak olan kampanyada yüzlerce ağaç dikilecek. Açılışa Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen de katılacak. SHP'nin Bahçelievler adayı Beyzade Özkahraman dün yaptığı açıklamada, tüm sosyal dcmokratlara çağnda bulunarak seçimlerde oylarını sandıkta birleştirip giiç potansiyelinin arttırılmasını istedi. Adnan Kahveci'den 'ANAP kitabı' •ANKARA (ANKA)-ANAP İstanbul Mületvekili Adnan Kahveci ANAP'ın günahlan ve sevapladıyla yer aldığı bir kitap hazırhyor. Kahveci. partinin tanıtımı ve propagandası için basılı eserlere ihtiyaç olduğunu belirterek. bunun ilk örneğini kendisinin hazırlayacağını söyledi. ANAP iktidan döneminde alınan kararlardan yanlış olanlanruvedoğru olanlannı ortaya koymayı amaçladığı vurgulayan Kahveci, 'ANAP'ın sevaplannı ve günahlannı ortaya koyacağım'dedi. DYP'nin seçim tartışması •İSTANBUL (AA) - Aralannda Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz, Ulaştırma Bakanı Yaşar Topçu ve Çevre Bakanı Doğancan Akyürek'in de bulunduğu bir grup DYP'li seçimlerle iigili istanbul'da yapılan çalışmalan değerlendirdiler. Sheraton Otelinde düzenlenen ve bazı milletvekillerinin de katıldığı toplantıdan sanrâ bir açıklama yapan Ulaştırma Bakanı Yaşar Topçu, İstanbul'un genel problemleri ile birlikte seçim yapılacak ilçelerin sorunlannın ve getirilen çözüm önerilerinin aynnülı olarak tartışıldığını belirtti. Adalet Bakanı Oktay, bakanlığın yalnız istanbul'da 7.5 milyar lira kira ödediğini söylüyor Adaletinıııalııııülkü yok• Adalet Bakanhğı'nın yaptığı araştırmaya göre bugün 1768 mahkemeye daha ihtiyaç var. İstanbul'da 800 iş yapması gereken bir mahkeme, ortalama iki bin davaya bakıyor. tç Politika Servisi - Adalet Bakanı Seyfı Oktay. kabinenin en meşgul ve en dertli bakan- lanndan. Bir yandan demokra- tikleşme pak'eti içindeki ya- salann hazırlanması, hazırla- nan yasalann savunulması, de- mokratikleşme muhaliflerinin, "teröristlere arka çıkıyor", de- mokratikleşmeyanhlannın "va- atlerin hiçbirisi gerçekleşmedi" eleştirileri arasında, hazırlanan yasalann "delinmesine" karşı konulması, bir yandan da ba- kanlık bünyesindeki kadrolann dûzenlenmesi. Ancak Adalet Bakanhğı'nın işleri bununla bitmiyor. Bir de genellikle kamuoyunda pek tartışılmayan ancak avukatlar, hakimler, savcılar açısından ol- dukça öncmlı bir sonın olan idari dûzenlemeler. 186 yeni teşkilat Bugün Türkiye'de bulunan 813 adliye teşkilatma önümüz- deki günlerde 186 ilçede daha kurulacak olan adliye teşkilatı katılacak. Ancak bu teşkilatlann bu- lunduğu adliye binalanndan yalnızca 61 tanesi bakanlığa ait. Diğerlen ise ya hükümet ko- naklannm altında ya da rastge- le kiralanmış yerlerde. örneğin 10 milyonluk İstan- bul'da bakanlığın tek bir binası Adalet Bakanı Seyfi Oktay, Bakanlığın ihtiyacın çok gerisinde kalmış olduğunu söyledi. Oktay, "Hele arşivler bir felaket. Kendinizi bulamazsuuz orada" dedi.(İBRAHİM GÜNEL) yok. Bakan Oktay, "Adalet mülkün temelidir, ama Adalet'- in mülkü yok" diye başbyor söze ve sürdürüyor: "1981 yılında o zamanki adıyla Yüksek Hakimler Savcı- lar Kunılu. bir ölçü getirmiş. Diyor ki; 800 iş için bir Asliye Ceza Mahkemesi kurulur. Yılda 800 işi halleder bir Asliye Ceza Mahkemesi. 350 iş için bir Ağır Ceza Mahkemesi'ne ihti- yaç vardır." Buna göre bir hesap yaptırmış Adalet Bakanlığı ve bugün 1768 mahkemeye ihtiyaç olduğu ortaya cıkmış. Yine aynı hesaba göre İstanbul'da 800 iş yapması gereken bir mahkeme bugün, ortalama iki bin davaya bakıyor. Sansaryan Han İstanbul'da Sansaryan Han'- ın adliye binası olarak düzen- lenmesine getiriyoruz sözü. Ok- tay bu konuda da çok dertli: "Eski emniyet binasını adli- yeye zorlamak yanlış. Milyar- lar harcanmış oraya. Yaak, gü- nah. Hakimi hücre gibi yere ko- yacaksınız orada ve o iç huzu- ruyla iç rahathğıyla çalışacak da ondan sonra karar verecek." Bakanlık bugün İstanbul'da adlıye binası için 7,5 milyar kira ödüvor. Bakırköv'de dört bu- çuk yıl önce 70 milyon liraya bir şirketten kamulaştınlan arsa hâlâ üzerine adbye binası yapılacak günü bekliyor. Ok- tay, eğer kamulaştırmadan son- ra beş yıl içinde inşaata başlan- maması durumunda şirketin arsayı geri almasmın söz konu- su olduğunu söylüyor vc ko- nuşmasını şöyle sürdürüyor: Yeni adliye sarayı "Şimdi 500 milyon eder en azından oradaki arsa. Şirket iz- liyor. Başımıza kaynar sular döküldü. Beş^ yıl dolduktan sonra diyelim ki şirket dava açtı. bu davayı izleyecek birim yoktu bakanlıkta. Tabii bunu duyunca gittim, her tarafı hare- kete geçirdim." Şimdi İstanbul'da üç yer be- lirlenmiş. Anadolu yakasında geniş bir alanda büyük bir adli- ye sarayı yapılması planlanıyor. Bakıköy'deki arsa önümüzdeki günlerde kamulaştırma amacı- na uygun kullanılacak. Bir de bakanlığın Halıcıoğlu'ndaki 212 dönümlük arazisi değerlen- dirilecek. Protokol bakanı Oktay. uzun süredir Adalet Bakanlığı koltuğuna oturan- lann "Protokol Bakanı" gibi davrandıklannı belirtiyor. Yeni By-Pass yasasıyla bir Teknik Daire Başkanbğı oluşturduk- lannı söylüyor. Teknik Daire Başkanhgı bundan böyle ihti- yaçlan tespit edecek ve planla- ma yapacak. Oktay konuşmasını şöyle sürdürüyor "Adliye binalan bir yana bir de lojman sorunumuz var. Doğru dürüst lojman yok. Ha- kimi, savcıyı insanlarla ihtilafh hale getiremezsiniz. Hele hele köyler. Götüreceksiniz köyde kimin evine oturtacaksınız ha- kimi. savcıyı, yazıişleri müdü- rünü. Olacak şey değil. Devlet yapmak zorunda bunu. Hesap ettirdik 2750 lojmana ihtiyacı- mız var. 2500 hakim- savcı açığımız var. Biraz önce belirtti- ğım ihtiyacın dışında. Bugünkü durumda. 'Arşivler felaket' Nereye bakarsanız bakın, öyle hantallaşmış. öyle ihti- yacın gerisinde kalmış. Hele bu arşivler felaket. Kendirkzi bula- mazsınız orada. kaybolsanız. Teknik denen nesne girmemiş. Adliyede teknik denen bir olay yok. Bu kadar işin gerisinde kalmış. Bütün kurallan. ku- rumlan eskimiş." PTT çalışanlan "Bakanlık emri" telefonlan bağlamak için ücretsiz fazla mesai yapıyor PTT memııruhizmet histerisinden dertliİç Politika Servisi- "Oy ala- caklar diye bari bizi tatil günü- müzde çalıştırmasınlar. Zaten yapüğımız çahşmada bir işe ya- ramıyor. Telefon hattı cekmek için gittiğimiz evlerde haberi ol- madığı için vatandaş yok."Ba- kanlık emri' diyorlar, alelacele gidiyoruz hat çekmeye." Yerel ara seçim haarlıklan- ndan PTT çalışanlan bu sözler- le yakınıyor. Çalışanlann bu yakınmalannı yurdun seçim yapılacak hemen hemen her yerleşim biriminden ışitmek mümkün. Ama İstanbul bir başka hareketlilik. bir başka te- laş ve seçim "şenliği" içinde. Se- çimin işaretleri sadece direkler arasına asılı yüzlerce, binlerce bayraktan, pankart ve afışten hissedilmiyor. Sokak sokak. cadde cadde bir ciddi koşuştur- maca. disiplin içinde büyük bir hizmet verme histerisi aiabildı- ğine göze çarpıyor. Yollar as- faltlanıyor, telefon hatlan çeki- li>or. sulann bir dakika bile ke- silmemesi için takdire şayan bir • 1 Kasım'da belediye başkanını belirleyecek İstanbul'un eski köylerinden oluşan 6 ilçede iktidar partisi DYP, seçim yatınmı olarak telefon hatlan bağlatıyor. Fazla mesaisiz çalıştınlan PTT memurlan hizmet histerisinden memnun değil çaba harcanıyor. Konu seçim. amaç takdirle birlikte oy... Seçim yarinmı 1 Kasım'da belediye başkanı- nı belirleyecek İstanbul'un eski köylerinden oluşan 6 ilçede ikti- dar partisi DYP, seçim yatınmı olarak aynı yöntemi kullanı- yor. Sadece telefon hatlan bağ- lamıyor. okul temelleri atılıyor. sağlık ocaklan açılıyor. Seçim bölgelerinde propa- ganda çahşması yapan bakan- lar normal günlerdekinden daha fazla çalışırken, bakanlık olanaklannı da halkın istemesi- ne fırsat bırakmadan sunuyor. Herşey iyi, hoş. Ama... Ama tatilsiz. fazla mesaisiz çalışan kamu görevlileri bu se- ferberlikten pek de hoşnut değil. . Özellikle Cumhuriyet Bayra- mı nedeniyle 4,5 günlük resmi tatilden yararlanamayan bazı memurlar, hükümete ve seçim- lere neredeyse kızgın... Telefon idaresinde çahşanlar, bugüne dek zaten bakanlığın emriyle seçim bölgelerine telefon hatla- n döşediklerini vurgulayarak şunlan söylüyorlar: "Oy kaygısıyla bizi tatil gün- lerinde bile çalışünyorlar. Ça- hşmamız bir işe yarasa dert de- ğil. Mesela telefon bağlamak için verilen adreslere gidiyoruz, kimsenin haberi olmadıgından evde bulunmuyor. Böylece ça- bşma da bir işe yaramıyor. Adı. soyadı belli olmayan kişileri aradığımız da oluyor. 'Bakan- lık emri' diyince akan sular du- ruyor. Ne fazla mesai ücreti, ne işe gidip gelmemizde kolaylık... Şu seçimler bitse de biz de ra- hatlasak." PTTye tatil yok Tüm Haberleşme ve İletişim Çalışanlan Sendikası TümHa- ber Sen de PTT çalışanlanmn haftalık çalışma süresinin 60 sa- aü bulduğunu vurguluyor. Sen- dikanın dün bu konuda ya- ymladığı açıklamada şu görüş- lere yer veriliyor. "Daha önce hükümet tara- fından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla açıklanmış olan 4.5 günlük resmi tatil süre- sini hıçe savan PTT Genel Mü- dürlüğü. özellikle seçimin yapı- lacağı bölgelerde çalışanlan tam kapasite çabştırmaktadır. Aynca zorunlu mesai yapün- lan bu çalışmalara ek bir mesai ücretide ödenmemektedir. PTT çalışanlannı siyasi emelleri uğ- runa kullanan bu zihniyeti pro- testo ediyoruz." İstanbul Yakası Telefon Baş- müdürü Mustafa Pehbvanlıoğ- lu her zaman tatıl günleri nö- betçi ekiplerin çalıştığını belir- terek "Belli bir çalışma var di- yebilirim. Ama bu sadece seçim bölge- lerinde değil, diğer bölgeler de var" diyor. Pehlivanlıoğlu "Bu aralar 'Bakan emri' ile öncelikli tele- fon bağlamada biraz artış oldu- ğunu" da sözlerine ekliyor. Seçim sonuçlan hangi parti- nin yüzünü güldürecek, belli değil. Ama şimdiden belli olan bir şey var. Öyîann j'üzü suyu hürmetine seçim bölgelerine hizmet histe- risiyle yollanan kamu çalışan- lan, seçim sonucundan olmasa da seçim sonundan mutlu ola- caklar. POLITIKA GONLÜGÜ HİKMET ÇETİNKAYA Cumhuriyet Yaşayacak... Adalet Bakanı Seyfi Oktay Cumhuriyet' i ziyaret etti. Gö- rüşmemiz sırasında şöyle dedi: "Cumhuriyet'siz bir basın dünyası düşünemiyorum..." Aynı günün akşamı Inter Star televizyonu gazetemize ağır saldırılar yöneltti. Imar Bankası'nın avukatı Sümer Atalay bakın neler söyledi Cumhuriyet'le iigili olarak: " Cumhuriyet Matbaacılık TAŞ iflasını istedi. Bu istemi gerçekten üzücü bir olaydır. Daha önce bu şirket konkor- dato talep etmişti. Bununla borçların belli bir zaman içeri- sinde ödenmesi amaçlanıyordu. Ancak basındaki farklı haberlere karşın prosedürün başansız gitmesi üzerine, bu kez Cumhuriyet Gazetesi iflasını istemiştir. Bu olay hu- kuka uygun birdavranış olarakdeğerlendirilemez. Zira if- las etmek isteyen bir şirket, bir isim kiralama formülü al- tında yeni kurulan bir şirketle gazeteyi çıkarmaya devam etmektedir. Bu davranış hukuka aykırıdır. Hukuka aykırı davranışlar yapmak isteyenler vardır. Bununla olumlu so- nuç almak isteyenler vardır. Şüphesiz bu duruma iigili merciler gereken müdahaleyi yapacaklardır. Bazı hukuka aykırı yollara gitmektedirler. Cumhuriyet Gazetesi'nin saygın bir geçmişe sahip bir kuruluş olarak bu yola gitme- sini, geçmişteki saygınlığıyla bağdaştıramıyoruz ve ayrı tutuyoruz." Korsan televizyon Inter Star'ın ve Imar Bankası'nın pat- ronu Kemal Uzan. 69 yıllık Cumhuriyet'in yayınını durdur- mak ve gazeteyi ele geçirmek için adliyeye başvurduktan sonra avukatını televizyon ekranına çıkararak kimlere gözdağı vermek istiyordu? 500 çalışanıyla aylardır yaşam savaşımı veren Cumhuriyet'in yayınını durdurmak ve ga- zeteyi ele geçirmek için hangi hesaplar peşindeydi? Avu- kat Atalay, korsan televizyon Inter Star'da Şüphesiz bu duruma iigili merciler gereken müdahaleyi yapacak" derken bağımsızyargıyı etkilemek mi istiyordu? Yaklaşık bir yıl önce Cumhurıyet'te yaşanan olayları ve bugünlere gelişimizi bir kez daha yinelemek istemiyoruz. Ancak şunu açık seçik belirtmekte yarar var: "Cumhuriyet bayrağtnı onurla taşıyan biz çahşanlar Cumhuriyefi yaşatacağız..." Korsan televizyon inter Star'ın yayınından sonra Cum- huriyefin telefonlan kilitlendi. Okurlarımız bizlere şöyle sesleniyorlardı: "Cumhuriyet iflasını mı istedi? Yoksa gazetemiz çıkma- yacak mı?" Onlara şöyle yanıt verdik: "Iflası istenen Cumhuriyet Gazetesi değil, Cumhuriyet Matbaacılık TAŞ'dir. Şu anda Cumhuriyet'in adı, çalışan- lann ortak olduğu Yeni Gün Haber Ajansı şirketi tarafın- dan kiralanmıştır. Gazeteninyayını sürmektedir..." Korsan televizyon Inter Star ve Imar Bankası patronu Kemal Uzan, Cumhuriyet Matbaacılık TAŞ'nin ağır alacak- lılarından birisiydi. Kemal Uzan'ın Imar Bankası gibi Cum- huriyet çalışanlanmn da aynı şirkette kıdem tazminatlan alacağı vardı. Imar Bankası, konkordato süreci içinde uz- laşmaz bir tutum aldı. Bütün çabalar bir sonuç vermeyince şirket yasaya uyarak iflasını istedi. Amaç neydi bunda? Şuydu: "Çalışanlann ve diğer alacaklıların haklarını denge için- âe güvence altına almak..." Şirketin mal varlığı hem çalışanlann kıdem tazminatları- nı hem de Imar Bankası'nın alacaklarını odeyecek düzey- deydi. Ne var ki, Kemal Uzan bu gerçeği bildiği halde, ga- zetenin yayınını durdurmak için girişimde bulunuyordu. Kemal Uzan'ın tek amacı vardı baştan beri. O da şuydu: "Gazetenin yayınını durdurup adım ele geçirmek..." Cumhuriyet çalışanlanmn, Kemal Uzan'ın Imar Ban- kası'nın alacağının çok üstünde kıdem tazminatlan alaca- ğı bulunuyor. Cumhuriyet çalışanları bir şirket kurup, Yu- nus Nadi varislerinden "Cumhuriyet" adını kiralayıp gaze- teyi çıkarmayı sürdürüyorlar. Şimdi korsan televizyon Inter Star, Cumhuriyefin yayı- nını yasa dışı ve hukuka aykırı buluyor, gazetemizi suçlu- yor. Korsan televizyon Inter Star'ın kendisi yasa dışı. Cum- huriyefi yayımlayan Yeni Gün şirketi ise yasalara uygun olarak kurulmuştur ve 69 yıldır yayınını sürdüren Cumhuri- yefi yaşatma savaşımındadır. Imar Bankası ve korsan televizyon, Cumhuriyefi sustur- mak için çalışıyor. Üstelik Cumhuriyefin 69. yıldönümün- de bu işe kalkışıyor. Cumhuriyefin susturulmasına hiç kimse göz yumamaz. Bu gerçeği hiç kimse görmezlikten gelemez. Hele hele bir korsan televizyon. yasalardan, hukuktan hiç söz edemez... Cumhuriyet yaşayacaktır. Biz bu bayrağı Cumhuriyet'e layık olan bir kadroyla taşıyacağız. Cumhuriyefi korsan televizyon Inter Star'ın ve Imar Bankası'nın sahibi Kemal Uzan'a yutturmayacağız. Bu böyle biline... ARA YERELSEÇIMLERE2GUNKALDI DYP, Tuzla'daDemirePinyazlığma güvenîyor • Tuzla'da 1987 seçimlerinde AN AP birinci, SHP ikinci partiyken, DYP üçüncü partiydi. 1991 seçimlerinde ise SHP birinci, RP ikinci, DYP ise beşinci parti oldu. Bakahm, Demirel, RP, ANAP ve ŞHP'ye karşı beşinci sıralardan inip Tuzla'da 'ikinci İslamköyü'nü' kurabilecek mi? İSTANBUL TUZLA AYŞE YILDIRIM Baba'nın üçüncü evi Tuzla. Ankara Güniz Sokak ile İstan- bul Levent'teki ev ve Tuzla'- daki yazlık. DemirePin üç me- kanı. Tuzla sahilinde 30 yıldır yazlığı bulunan Demirel için bu seçimlerin de ayn bir önemi var. Diğer partilerin. 'Demirel'i Tuzla'da yenmek* istemeleri gi- bi o da, seçimı almak için sava- şıyor. Izmit Körfezi'nin kıyısmda bulunan Tuzla, eski şirin bir sa- hii kasabasıydı. Hızlı kentleşme ve göç olayının doğal sonucu olarak çarpık yapılaşma şirinli- ğini yitirmesine neden oldu. E-5 ve demiryoluyla ikive bölünen Tuzla, iki ayn görüntü sergili- yor. Sayfıye alanı olan kıyı kesi- mi ile kırsal bir bölge olan üst kesim. Şifalı sulanyla bilinen İçme- ler'iyle ünlü Tuzla. 146 değişik kuş türiinü banndıran Kamil bey gölü ile turizme açılmak için çabalıyor. Tersanesi, orta ve küçük sa- nayisi. Gebze sanayiine yakınb- ğı ve Kazlıceşme'deki deri sana- yiinin Avdınlı Organize Deri Sanayi Mahallesi'ne taşınma- sıyla birlikte işçi sayısı da bir hayli arttı Tuzla'da. 1970'lerden sonra E-5'in üst kısmında kaçak yapılarla oluş- turulan bölgenin alt yapı sorun- lan çözülmemiş. Su, yol, elekt- rik. telefon gibi pek çok şeyden yoksun olan bölgede yaşayan- lar nüfusun >"üzde 90'bk bir kıs- mını oluşturuyor. Tuzlalılar, "Tuzla'da cennetle cehennemi bir arada görebilırsiniz" diyor- lar. Kıyı kesiminin alt yapı so- runu yok. Yerlisi Selanik göçmeni olan Tuzla'da Türkiyenin hemen her verinden insan yaşarken, ağırbğı Bingöl, Erzincan. Erzu- rum ve Bayburtlular oluşturu- yor. 10 mahalleli Tuzla'nın nüfu- su yaklaşık 150 bin. İstanbul'da seçim yapılacak 6 ilçe içinde en az seçmene sahıp olan Tuzla'da 169 sandıkta 49 bin 879 kişi oy kullanacak. 8 partinin de se- çimlere girdiği Tuzlada 10000 oy alan seçimi farkla kazanabi- lecek. Baba'nın "İkinci İslamköy" sözü verdiği Tuzla'da DYP'li bakanlar da bütün güçleriyle çalışıyor. 1-2 telefonu olan Şifa KIRKLARELİ ^ ÇATALCA TEKIRDAĞ BAYRAMPAŞA BAKIRKÖY KOCAELİ Mahallesine telefon sözü veren Yaşar Topçu, iki gün içinde kablo çektirdi. Yüzde 20 dola- yında işsize sahip olması nede- niyle DYP adayı da seçimi al- dıklan taktirde her mahalleden bir kişiyi belediyeye alacağıru açıkladı. DYPIıler. Demirelin yazlı- ğının bulunmasıru kendilen icin bir avantaj olarak algılar- ken, diğer partiler aksini düşü- nüyorlar. ANAP'blar, "30 yıldır burada yazlıgı var. Bu- nun 12-13 yılı başbakanlığı dö- nemine rastlar ama yazbğının bulunduğu yerde bir umumi tu- valet bile yok" diye eleştirirken SHP'liler "Demirel buraya yaz- lığa geliyor da halkla temas ediyor mu? Kalın duvarlar ve sarmaşıklarla çevrili yazhğında saklanmaya geüyor" diyorlar. Seçim hediyesi fotr Tuzla'da seçim mitingine ka- tılan Demirel. 1 Kasım'da do- ğum günü armağanı' istediğini söylemişti. Bu sözü hatırlatan bazı SHP'liler ise doğum günü armağanı olarak seçimi alama- yacağını iddia ederek, "kendisi- ne bir fötr" alacaklannı belirti- yorlar. DYP'nin adayı mimar- mühendis Ab Sevilmiş, özellikle deniz kirlibği üzerinde duruyor. "Denizin Haliç'e dönmesini en- gelleyeceğini" ifade eden Sevil- miş, suyu ve yolu olmayan bir çok mahalle olduğunu hatırla- tarak. "her tarafa araçla gidile- ceğini" söylüyor. Seçim çahş- malannda RP'ye yükJenen DYP'liler, "Refah halkı kandı- nyor. Her yerde farklı konuşu- yorlar. Halkı korkutmamak için her şey serbest gibi laflar ediyorlar" diye Jconuşuyorlar. Baba'nın ikinci İslamköv sözü vermesine ve iktidar oluşlanna güvenen DYP'liler seçime de garanti gözüyle bakıyorlar. 1990danberi Pendik Beledi- yesi'nde TeftişKuruluBaşkanlı- ğını j'ürüten Sinan Şen, SHP'- nin adayı. "Yerel yönetimler sosyal demokratlann işidir" di- yen Şen vaat politikacıhğına da karşı olduğunu açıkbyor. Ne yapılacaksa halkla birlik- te yapılacağmı söyleyen Şen bu amaçla her mahallede 'Mahalle Mecbsleıf kuracaklannı anlatı- yor. 1 Kasım'da birinci partinin kendileri olacağını ifade eden SHP'liler ANAP ve DYP'ye şans tanımazken, RP'nin ikinci parti olacağını ileri sürüyorlar. Seçim öncesi bölgede çabş- malannı sürdürdüklerini bu ne- denle şimdi, 'seçimlere asıl- mayıp, normal çabşmalannı arttırdıklannı' söyleyen RP'- b'ler, kendilerine en yakın parti olarak SHP ve ANAP'ı gör- düklerini büdiriyorlar. 'En yakın partiye bile fark atacagız' diyen RP'liler de De- mirel'in bugüne kadar Tuzla halkına bir hizmeti bulun- madığını söylüyor. ANAP adayının da bölge- den olmadığını iddia eden RP'- liler, DYP'li bakanlann da se- çim nedeniyle bölge sorunlany- la ilgilenmeye başladıklannı anlauyorlar. Kartal Belediyesi Mecbs Üyesi olan RP adayı İd- ris Güllüce, Tuzla'nın yıllardır ihmal edildiğini söylüyor. "Va- tandaş bir kova su için saatlerce kuyrukta bekliyor' diyen Gül- lüce, her semti suya, yola, elekt- riğe, parka kavuşturma sözü veriyor. 'Devlete oy isteniyor' Seçimleri 1500-2000 oy fark- la alacaklannı öne süren ANAP'blar daha çok kaçak yapılaşma üzerinde duruyor. DYP'nin devlete oy istediğini, SHP'nin Anakent avantajlannı kullandığını, RP'nin de cenneti vaadetüğini söyleyen ANAP'- blar, "Onlar istediklerini söyle- sinler seçim bizim" diyorlar. ANAP adayı Ersin özadalı Kimya Yüksek Mühendisi. Gönen eşki Belediye Başkanı da olan Özadalı, 1986 yıbnda Türkiye Belediyeler Birliği ta- rafmdan yıbn belediye başkanı secibnişti. "Bölgemîzde bulu- nan kaçak yapılann yasal duru- ma getirilmesi için cahşacağım" diyen Özadab da yeşil alanlara önem vereceğini vurguluyor. Tuzla'da 1987 seçimlerinde ANAP birinci, SHP ikinci par- tiyken, DYP üçüncü part'vdi. 1991 seçimlerinde ise SHP bi- rinci, RP ikinci, DYP ise beşinci parti oldu. Bakaüm, Demirel, RP, ANAP ve ŞHP'ye karşı beşiaci sıralardan inip Tuzla'da 'ikinci İslamköyü'nü' kurabilecek mi?