04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21EKİM1992ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Doğalgaz anlaşması ve Eximbank kredisi ilişkileri önce canlandırdı, sonra sınırlandırdı Rıısya île yeniııfuklar aranıyor•Eski So\7etler Birliği'nin merkezi olan ve bu ülkenin Türkiye ile olan • Başlangıçta, ekonomik ilişkilerde büyük canlılık yaratan "doğalgaz listeli ve 250-300 milyon dolarhk iş hacminin yüzde 80-85'ini üstlenen Rusya, cumhuri- Eximbank kredili ihracat" çok geçmeden fırmalar için bir alışkanhk yarata- yetleraynldıktansonraikıliticari ilişkilerdepatlamayaptı. Yılda 5milyarmet- rak, dış ticareti bu çerçeveye hapsetti. İş hacmini 2000yılında 10milyardolara reküpe ulaşan doğalgaz satışı ve ithalat için sağlanan Eximbank kredilerinden elde edilen kay- nakla, ticaret hacmi 5 kat arttı. İş-Ekooomi Serviâ - Sovyet Birliği'- nin kalbi olan ve Türk-Sovyet ekono- mık ılişkilerinde baş rolü oynayan Rusya, cumhuriyetler aynldıktan son- ra Türkiye ile ticarelinde patlama yaptı. 5 yıl öncesine kadar Sovyetler Bırlıja ile yapılan ve yüzde 80-85'i Rusya"ya ait olan alışverişin tutan 250-300 milyon dolan aşmazken, ge- çen yd bunun 6 kauna ulaşan bir tica- rei gerçekleştırildi. Rus yetkililer, bu yıl yaptıklan ziyaretlerde Türkiye ile iş hacmini 2000 yılına kadar 10 milyar dolara ulaştırma hedefını dile getiri- yorlar. KEIB üyesi de olan Rusya ile sürdü- rûlen doğalgaz anlaşması sayesinde büyüyen dış ticaret rakamlan içinde bu ülkenin Türkiye'ye ihracatı 1.2 mil- yar dolara ulaştı. Eximbank"ın sağ- iadığı ihracat kredileri de bu ülkenin Türkiye'den ahmlan için cazip bir kaynak ortaya koydu. Ne varki, do- ğaİgaz alımı karşıhğında satılacak mallan kapsayan "doğalgaz listesi" ve Eximbank kredileri zamanla fırmalar için bir abşkanlık haline geldi ve adeta ticari ilişkileri bu çerçeveye hapsetti. 1995 yılından itibaren doğalgaz an- laşmasının boyutlannın genişlemesiy- le, bir anlamda kilitlenen ekonomik ilişkilerin yeniden büyümesi bekleni- yor. Türkiye. Rusya'dan doğalgaz, pet- rol ve petrol ürünleri, kimyevi madde- ler \e demir-celik hammadde ve ürün- len ıthal ediyor. Rusya'ya ihraç edilen ürünler arasında ise gıda maddeleri. ilaç. hububat, inşaat malzemeleri ve giyim eşyalan yer alıyor. Bu yılın ilk 6 avında Rus Federasyonuna 235 mil- yon dolarhk ıhracat gerçekleştirilirken 411 milyon dolarhk ithalat yapıldı. Rusya'ya 4 finansman kaynağı Türkiye ile Rusya arasında sürdü- rülen ekonomik ilişkiler, 4 ayn yoldan fınanse ediliyor. *Bunlardan ilki doğalgaz anlaş- ması. 18 Eylül 1984'te imzalanan an- iaşmayla Sovyetler Birliği'nden doğal- gaz alımına başlayan Türkiye, 1988'de 1.5 milyar metreküp sevıyesinde olan ıthalatını, geçen yıl 4.1 milyon metre- kübe yükseltti. SSCB'nin Soyuzgaz E\port şirketiyle yürütülen doğalgaz ılişkısi. cumhuriyetler aynldıktan son- ra Rusya'nın Gas Prom adlı kurulu- RUSYA FEOCftASYOMU şuyla yürütülmeye başladı. Doğalgaz genye kalan yüzde 25 Rusya'da iş ya- tutanmn yüzde 45'i tutannda Rusya, pan Türk müteahhitlere ödeniyor. Türkiye'den yeni mallar ithal ederken Yüzde 30 ise önceki ihracat kredileri- nin geri ödemesi kabul ediliyor.. Gele- cek yıl 5 milyar metrekübe ulaşması hedeflenen doğalgaan 2011 yılından Türk-BDTIş KonseyiBaşkanı Nihat Gökyiğit: 'OrtaAsya'ya hapsolmayacağız' İş-Ekoaomi Senisi - Türk-Birleşik Devletler Topluluğu (BDT) İş Kon- seyi Başkanı Nihat Gökyiğit. Türki- ye'nin Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra Orta Asya'daki Türk cumhuri- yetlerine olduğu gibi Rusya'ya da destek ve anlayış gösterdiğini belirtti. Gökyiğit, "Biz sadece Orta Asya'ya hapsolmayacağız. Tüm sıkıntılara rağmen Türkiye'nin birkaç katı eko- nomik kaynağa sahip bu ülkedeki bü- yük pazara güveniyoruz" dedi. Türk firmalannın bu ülkede iş yap- maktan vazgeçmediklerine dikkat çe- ken Nihat Gökyiğit, Eximbankın ih- racat kredilerinin yanı sıra Rusya'da planlanan sanayi tesisleri için 350 mil- yon dolarhk yaünm kredisi öngördü- ğünü hatırlattı. Rusya'nın ödemesi gelen borçlannı ödeyememesi nede- niyle Eximbank'ın bu krediyi askıya aldığjnı vurgulayan Gökyiğit "Rus yetkililer, Türkiye'ye olan borçlannı bu yılın sonuna kadar ödeyeceklerini söylediler. Ödemesi gelen miktar ge- çen yıl 50 milyon dolar civanndaydı. Bu, tüm dünya borçlan içinde çok küçük bir miktar. Bunun ödenmesin- den sonra Eximbank kredilerinin ye- niden açılması bekleniyor" dedi. • Türkiye'nin dağılan Sov- yetler BirliğTnde sadece Türk cumhuriyetlere değil, Rusya'- ya da yakınhk gösterdiğini kaydeden Gökyiğit, "Yaşa- nan sıkıntılann geçici" diyor. Kurtuluş Savaşı döneminde başla- yan yakınlaşmanın cumhuriyetin ilk yıllannda da artarak devam ettiğini anlatan Nihat Gökyiğit, Ruslann Batılı kartellerin engellemelerine rağ- men Türk sanayısinin kurulması için büyük teknolojik destek sağla- dıklannı ifade etti. Alüminyum ve cam gibi çok önemli sanayi ürünlerin- de Ruslann desteği ile kurulan Seydi- şehir, Iskenderun ve Çayırova gibi te- sislerin Batıh kartellerin egemenliğini kırdığinı vurgulayan Gökyiğit, dün- yadaki siyasi aynmın işbirliğini son- raki yıllarda yavaşlattığını söyledi. Sovyetler Birliğı'nin, ilişkilerin so- ğuduğu dönemde Türkiye ile ticari ilişkilerini Voskintork adlı kurulu- şuyla yürüttüğünü ve Yemen, Suriye, Afganistan gibi geri kalmış ulkelerle ticaret yapan bu kuruluşun Türkiye'- den limon, tütün türü tanm ürünleri almakla yetindigini belirten Gökyi- ğit. ilişkilerin Gorbaçov'un iktidara gelişiyle yeniden canlandığmı ifade etti. Gökyiğit, gaz anlaşmasıyla büyüyen ticaret hacminin Ruslan Türkiye'de yeni mal arayışlanna itti- ğini belirterek şunlan söyledi: "Gorbaçov döneminde karşılıklı güven yeniden gelişti. Bu dönemde Türkiye'yi yeniden keşfettiler. Sanayi ürünlerimizden ilk ilacı tanıdılar. Sağlık Bakan Yardımcılan Gramikof da bana aynı şeyi söyledi. 'Türkiye'yi yeni keşfediyoruz" dedi. Dünya fiyat- lannın altında, kaliteli mallan za- manında aldılar. Aynı özellikteki mü- teahhitlik hızmetlerinden de yarar- landılar. Bunu da çok takdir ettiler." ulaştırmak isteyen Rusya'ya, kilitlenen dış ticareti açmak için "petrolü de devreye sokup, Iserbest dövizle ithalata yönel- Imesi" öneriliyor. itibaren 7.5 milyar metrekübe çıkması öngörülüyor. *1970'li yıllann başlannda Sovyet- ler Birliği'nden bazı tesislerin yapımı için alınan kredilerin geri ödenmesine ilişkin anlaşmalar çerçevesinde yapı- lan ihracat dış ticarette belli bir yer tu- tuyor. * Rusya'ya açılan Eximbank kre- dileri ise ihracatın finansmanında en önemli kaynağı oluşturuyordu. An- cak Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra Rus Merkez Bankası'nın geri ödeme- lerde sıkıntıya düşmesi nedeniyle yeni kredilerin açılması askıya alındı. Ön- görülen 350 milyon dolarhk yaünm kredisi de durduruldu. *Serbest dövizli ihracat ve ithalat da firma bazında karşıhkk anlaşmalarla yürütülüyor. 1990 yıhna kadar bu ülkede hiçbir baglantılan bulunmayan Türk müte- ahhitlik fırmalan da, birçoğu inşa ha- linde olan projelerle bugün 1.5 milyar dolarhk inşaat işine sahip bulunuyor- lar. Türk-Rus ekonomik ilişkilerinın ge- liştirilmesinde Rus tarafının sağlıklı politikalar geliştirerek iş hacmini ge- nişletme olanağına sahip bulunduğu vurgulanıyor. Bu çerçevede. Türkiye'- den Eximbank kredisi ve doğalgaz ahm- lan dışında da serbest dövizle mal it- halatına yönelmeleri gerektiği, böyle- ce Türk ürünlerini Batılı rakiplerine oranla daha kaliteli vedaha ucuza sağ- layabilecekleri Ruslara hatırlatılıyor. Gaz listeleri ve Eximbank kredileri çerçevesindeki ithalatta da Rrs tara- finda yetkili alıcının belirlenmesinde sorunlar yaşandığı ifade ediliyor. Geçen yıl dondurulan Eximbank kredilerinin yakın bir gelecekte yeni- den devreye girmesi halinde de Rus ta- rafının bu krediyi sadece tütün. şeker, ya^sigara gibi bazı smırlı mallann it- halatında kullanmak yerine. ilaç, tıbbi araç, işlenmiş gıda maddeleri, inşaat malzemelen. temizlik maddeleri, gi- yim eşyası, otomotiv sanayii ürünleri, haberleşme araçlan ve elektronik sa- nayii ürünlerinde de kullanmasının, ticaretin çeşitlenmesini sağlayacağı kaydediliyor. Doğalgaz için yapılan anlaşmanın bir benzerinin petrol için uygulanmasının iş hacmini büyük öl: çüde arttıracaği da dikkaıi çekiyor. Eximbank'a ödeme yapılamaması, Türk fıımalannın projelerini rafa kaldırttı Iiberalleşmenindikenliyolu zorluyor• Türk müteahhitlik ve ihracat fırmalan'nın Rus- ya'dan tahsil edemedikleri alacaklan 350 milyar li- rayı bulunca. çoğu şirket, gerçekleştirmeyi amaç- ladığı projelerini rafa kaldırmak zorunda kaldı. İş-Fitooomi Servisi- Rusya'- yapılacak bebek maması fabri- Türk firmalarının Rusya Federasyonu'ndaki büyük projeleri nın. SSCB'nin dağilmasmdan sonra. Türk Eximbank'a vadesi dolan ödemelerini yapamaması yüzünden. bu ülkede iş yapan Türk fırmalan da, projelerini ratu kaldırmak zorunda kaldılar. K irmalar, kredi kullanımınm durdurulması nedeniyle, ihracat bedelleri ve istihkaklanmn bü- yük bölümünü alamadılar. Türk müteahhitlik ve ihracat fırmalan Rusya'dan 350 milyar lirayı aşkın alacaklannı tahsil edemedı. '; Sekız projesinden dördünü ra- jfa kaldıran Alarko Holding'in »Rusya Grubu Koordinatörü Ce- •flal Tatlıcıbaşı. "Bizim suçumuz fneydi? Eximbank'ın kredi aca- kağına güvenerek. bu projeleri al- fmak için bir yıl uğraştık. 100 bin • dolar harcama yaptık. Şimdi pro- kalanrun inşaatını aldıklannı. ancak bugüne kadar inşaatlara başlayamadıklanru anlattı. Eximbank'ın, Rusya'nın ihracat kredilerini ödememesi yüzünden, bu cumhuriyete açılacak 350 mil- yon dolarhk krediyi dondur- masınm, gerçeği yansıtmadığını belirten Tathcıbaşı, asıl nedenin Eximbank'ın Türki cumhuriyet- lere de büyük ölçüde kredi vaat etmesi olduğunu söyledi. Tatlı- cıbaşı, Türki cumhuriyetlere de 600 milyon dolar kredi vaat eden Eximbank'ın, bütün bu kredilere işlerlik kazandırmakta zor- landığinı belirtti. Tathcıbaşı, "Eximbank kredilerine de işlerlik kazandınhrsa bizi kimse tuta- maz" dedi. Rusya'yla Eximbank kredileri 'jjeleri rafa kaldırdık, işımizi ya- kapsanunda 62 bin 600 dolarhk îpamıyoruz" diye konuştu. buğday unu ve makarna ihracatı jTatlıcıbaşı, Rusya Tanm Ba- tkanhğı'na bağlı Shozprom Ex- jport'la yaptıklan anlaşmayla. jtoplam bedeli 111 milyon dolar Alarko Holdıng Mır Müteahhitlik A.Ş ' Ekom Eczaabaşı Dış Ticaret AŞ PNjt MoskovaTC Bûyûkelçılığırestorasyonu Stavropol bebek maması fabrıkası bınası Voronev bebek maması fabrıkası Samara bebek maması fabrıkası Prohladnıy bebek maması fabrıkası Turgenyevskaya ış merkezi ınşaatı(Moskova) Moskova Almos alüminyum fabrıkası Rostov Tafanrogderı fabrıkası UPDK diplomatıkkooutlan. ofıs ve alışverış alanlan Kasnador Kardıyoloji Hastanesi Olgınka 400 yataklı otei Moskova Horex İş Merkezı llac tıbbi malzeme vt iriıntenn pazarlana- cağı duıg store zmcırı kurulmast Rusya Sağlık Bakanlığı depoları ve eczanelerıne ilaç dağıtım hızmeti ilac üretım proıesinm ilk aşamasında tablet ambala|lama tesısı kurulması MMISI 14.750000 24.500000 24.700.000 24.000.000 28500.000 30000.000 60.000.000 103.800.000 67.000.000 32.000.000 25.000.000 46000.000 Fta Enka inşaat Koç Holdırig Tekien İnşaat Gama Endûstrı AŞ TELETAŞAŞ Sedef Gemı Endüstnsi AŞ. tm Moskova 1000 yataklı hastane Jinekoloji klınığı Bakutev kardıyoloji merkezi Doğum hastanesi Borısov 725 konutluk yerleşım mer. Slonım 1455 konutluk yerleşım mer Şıqara ıhracati Gazlı tınn ihracat Orenburg ilaç kompleksı ınşaatı Wladıkawkas askeri konut ınşaat Sochı de bes yıldızlı otel ınşaatı Moskova ekmek ve unlu mamuller fab Sayısal multıplex sıstemı ihracat 24 adet gemı ınşaatı MH|t| 88.000.000 33.000.000 39.950.000 35.317.000 119.399000 226.172.900 52.599.926 837.000 56.700.000 40.000.000 42.500.000 1500.000 400.000 385.000.000 ' Ec&abaşı bu projtten gerçtkleştırmek amaayla Heatth Cart Product Joınt Srock Compmy adtylo 500 000 âaiar strmaytU bv prfrf hadu ** Alman mvkı durmak zorunda kalan EMAŞ ri işler de gelebiliyor. Örneğın. rar doğrultusunda. ailelerin bina- havlu atmış. İdare. mal vereme- ;.2ÖO bin olan. Stavropol, Voro- |ney, Samara ve Prohladnıy'de bağlantısı kuran Okan Holding de Sovyetler Birliği'nin dağıl- masından sonra kredilerin askı- ya alınması üzerine sevkıyatını durdurdu. Öğütülmüş barit ihracatınıdur- u Ş Mali İşler Müdürü Ruhi Gönül- lü, son olarak 312 bin dolarhk alacaklannın. 156 bin dolannın altı ayda kendilerine gönderildi- ğıni. kaianını da ancak beş-altı ay içinde alabileceklerini söyledi. Rusya'da iş yapan müteahhit fır- malann başına hiç beklemedikle- MİR Müteahhiüik'in. Mosko- yı tahliye etmesini bekliyor. yecek durumda olduğu için. inşa- va'da bu haziran ayında başlaya- MİR'in başına bir talihsizlik de atın bu haliyle bırakılmasına ka- cağı 46 milyon dolar tutanndaki Krasnodor'daki kardiyoloji mer- rar venlmiş. kezi inşaatında gelmiş. İnşaat be- delini, pirinç. domates salçası gibi iş merkezi insaatı. binada oturan iki ailenin burayı terk etmemesi MİR'in, Moskova'daki UPDK bina kompleksi inşaatı nedeniyle başlayamadı. MİR fır- gjda maddelen vererek karşıla- ise, peşin parayla yapılan ödeme- ması inşaata başlamak, için yük- maya çalışan mahalli idare. inşa- lerde bir sorun çıkmadığı için ta- sek mahkemenin verdiği son ka- at yüzde 95 oranında bitmişken mamlanmak üzere. jYeltsin'in IMF'ye verdiği sözlerin ne derece gerçekleştiği tartışmalı Rııs usulüliberalleşmemodelitutacak mı?• Uluslararası Para Fonu ile Rusya Cumhuriyeti arasında vanlan anlaşmada, ruble basımının sırurlandınlması ve özelleştirme ön plandaydı. Bugüne kadar ise 'her iki konuda da vaatlerin ötesinde, somut adımlar atılabildiği söylenemez. İş-Ekonomi Senisi- Boris Yeltsin, Rusya Cumhuriyeti ekonomisinin "liberalleşme sü- reci" ne geçişi kolaylaştıracak anlaşmaya imza atarken IMF'ye bir dizi "taahhüt"te bulunmak- tan da geri kahnıyordu. Gerçekten de anlaşma: Rusya'nın bütçe açığının Gayri Safı Yurtiçi Hasıla'mn (GSYH) yüzde 5'ini aşmamasını, kontrolden çıkan ruble basımının denetim altma ahnması ve sıkı para uygulamasına geçilmesini, destekleme alımlanndan cayılarak hammadde fiyatlannın dünya pazarlan düzeyine çıkacak şekilde yükseltilmesini ve devlet işletmelerinin hızla özelleştirilmesini öngörüyordu. Yılın ilk yansında GSYH ve ruble basımı ko- nulannda işler oldukça iyi gittiyse de yaz aylann- da para basımı kaçınılmazlaştı. Avnıpa ülkele- rindeki merkez bankalannın tersine. Rusya Merkez Bankası. 1990 yılında seçilen ve başıboş harcamalar yapmaya alışmış "eski komünist- ler"in yönetimindeydi ve devlet işletmelerinin açıklannı kapatmak için bir milyar ruble bas- mayı öngörüyordu. Uzun tartışmalardan sonra bu tutar 500 milyon rubleye indirildiyse de bu tutar bile IMF'nin öngördüğünün çok üstün- deydi. Ne var ki IMF, sıkı para uygulamasının politik patlamalara yol açabileceğini gördüğün- den, bu kadarcık ödün vermekte sakınca görme- di. Ancak para politikası uygulamalan, IMF'- nin eski Sovyetler Birliği ekonomilerini bir ara- da tutma ilkesiyle çelişiyordu. Üstelik. Rus pet- rolüne peş peşe gelen üç zam da ikili ticaret ilişki- lerinın önüne set çekti. hatta bir tür ticaret savaşı ilanı anlamına yorumlandı. Çünkü Rus petro- lünden vazgeçemeyen Ukrayna, Batı'ya Rus petrolü pompalayan boru hattımn toprakların- dan geçiş ücretini arttırma isteminde bulunmak- ta gecikmedi. Yeltsin'in, yaz başında açıkladığı özelleştirme programı da Batı'da olumlu bir hava estirdi. Ne var ki söz konusu plan, sadece bir vaat olmaktan öteye değildi. IMF, Yeltsin Programı'nın yaşa- ma sokulabilmesi için bu yıl sonuna değin her hafta 100 bin işletmenin özelleştirilmesi gerek- tiğini anlamakta geç kalmadı. Devlet işletmelerinin. yapılannı pazar eko- nomisi koşullanna uydurabilmeleri ve satılabilir ürünler üretebilmeleri için gereksindikleri taze para da ortaya çıkmadı. Bu ortamda Batıhlar. IMF koşullanna zıt düşmemesi kaydıyla (kuş- kusuz Fon'un, yaz aylannda Münih'te toplanan 7Ter Grubu'nda alınan 24 milyar dolarhk öde- me karannın uygulanacaği konusundaki iyi ni- yetine bağlı olarak) Yeltsin'in kışı mümkün ol- duğunca hafif atlatması ve bu arada da ciddi ekonomik kararlar alması için gerekli esnekliği gösterme eğilimindeler. Ama 7Ter Grubu, Yelt- sin'den hiç beklemedikleri bir taleple karşılaştı- lar. Rusya, eski SSCB'nin Batılı hükümeılere ve bankalara olan 65 milyar dolarhk borcunun bi- raz daha ertelenmesini istiyordu. Geçmişte, Rusya'nın -diğer eski Sovyet cumhuriyetleri kaühnasa bile- SSCB'den kalan tüm borçlannı temizleyeceğini acıklayan Yeltsin, artık salt Moskova'nın borçlanndan dem vurmaya baş- lamıştı. 7'ler, bu isteğe "hayır" dediler ve ancak üç ay bazında bu borçlann yeniden programlan- ması isteğini olumlu karşılayacaklannı belirtti- ler. Ama herkesin bildiği bir gerçek daha var; rublenin kendini toparlamasına olanak kal- madığı... Uluslararası ekonomi çevreleri. Rusya'nın, Batı'nın istedıği anlamdaki bir ekonomik re- form uygulamasına girenıeyeceğinde birleşiyor- lar. EKONOMÎYEBAKIS TANER BERKSOY Rusya, Yeni Dfinyada da Patron "Dünya değişiyor" sözcüğü dılimizden düşmüyor. Hemen ardından "küreselleşme" diye başhyor, "yeni dünya düzeni" diye sürdürüyoruz lafı. Dünyanın değiştiği doğru. Çağın başında dünyaya yerleşen iki eksenli yapının, maddi ve ideolojık temelleri çözülmeye başladı. Çözülmenın somutJaştığı noktalardanenönemlisi ekonomi. Ekonomik yapılar yıkılıyor, ilişkiler nitelik değiştiriyor. Bunun bir nedeni var. Oeğişimin sıfır noktasında dünya ekonomik bu- nalımı duruyor. Bunalımdan çıkma çabalan, piyasa güçlerine daha ağırlık veren, daha liberal rüzgârlar estirdi dünyada. Yapısı ve işleyişi rüzgârın yönünetersolanekonomilerde, ufak esintiler bile ciddi fırtınalara dönüştü. Bunun somut örneğıni, Sovyetler Birliği ve Doğu Avrupa'nın komuta ekonomilerinde gördük. Değişim güdümünün ve ilk ıvmenin bu ekonomilerden gel- diğini düşünmek, yanıltıcı olur. Tersine; değişımin ilk esintisi öteki taraftan, kapitalist dünyadan geldi. Üstelik, ıkili yapının bireyci, liberal ve piyasacı olduğu düşünülen k'ampından kay- naklanan değişim, liberal ve piyasacı inançları abartıh boyut- lara taşıyan bir yön kazandı. Kaderin cılvesi değil bu kuşku- suz Sosyalleşen vetoplumsal refahayönelen kapitalizmin bu yükü daha fazla kaldıramadığı noktada, sistemın iç dinamiği tersine bir dönüşümü getirdı gündeme. Sosyal refah devleti rafa kaldırıldı. Bireysel kazanç hırsının inanılmaz gücü çıkartıldı bunalımın karşısına. Komuta ekonomilerinin dramı da burada yatıyor. Kar güdü- sünün itip, teknolojınin sürükledıği bu devinimı, tek merkez- den alınan kararların ataletiyle göğüslemek olanaksızdı. Gö- ğüslenemedi de zaten. Eskinin Doğu Bloku ülkeleri, toplumsal ve ekonomik düzerv lerıni piyasa sınyallerı ve bireysel kararların dışında kurmuş- lardı. Merkezi otoritenın tercihleri bir komuta zincıri içinde üretici bırimlere ulaşıyor, alınan komutlara göre yapılan üre- tim fiziki mal bazında merkezi plan tarafından dengelenıyor- du. Sistemin sürükleyıci gücü bireysel çıkar değil, sosyal ya- rar oiarak saptanmıştır. Bu, tüketimin ertelenıp bırikımin ön plana çıkartılmasını zorunlu kılıyordu. İç ekonomik ilişkiler ka- dar, dış ekonomik ilişkiler de fiziki mal mübadelesi esasına göre belirlenıyordu. Kâğıt üzerinde iyi işleyen bu düzen, bir süre uygulamada da işledi. Siyasi otorite geniş kitleleri tüketimlerinı ortalamaya zorluyor, birikim ve sosyal hizmetlere yetertı kaynak aktarıh- yordu. Ancak araya askeri yarış da gırince, sistemde stres ve tıkanıklık ortaya çıkmaya başladı. Stres ve tıkanıklığı aşmak için sistemin yeniden üretımini sürükleyecek, teknolojiyi yenileyip üretim alanlarını genişle- tecek bir iticı güce ihtiyaç vardı. Ağır işleyen, atıl bir bürokratik yapı üreten komuta ekonomilerınde bu tür bir itici güç yoktu. Atalet sonuçta çözülmeyi ve yarıştan kopmayı getirdi. Rakip kampta bunalımı aşmak için daha hızlı devinmeye başlayan teknolojı, komuta ekonomilerinin sıkıntılarını gizle- nemeyecek ölçüde gözler önüne serdi. Üstelik, daha hızlı es- meyebaşlayan liberal ve piyasacı rüzgâr, komutaekonomileri- ni hiç bilmedıkleri bir dünyaya sürükledi. Sovyetler Birliği, sîyasal düzeni sürdürüp. ekonomik düzeni tedricen dönüştürmeye calıştı Olmadı. Bu eğılimin mimarı Gorbaçov bir yana itildi. Birlik çözüldü. Yeni bağımsız ülkeler çıktı tarih sahnesine. Bunların en önemli ve güçlü olanı Rus- ya'nın başına geçen Yeltsin, son bir yıldır, ekonomik düzeni hızla değıştirmeye soyundu. Bu yılın başında fiyatları ve faizı serbest bıraktı O günden bu yana da Rusya'ya yeni bir elbise giydirmeye çalışıyor Yani bağımsız ülkeler hem ekonomilerini radikal biçimde dönüştürmeye hem de dünyayla ekonomik ilişkilerini serbest döviz-serbest ticaret yönünde yeniden düzenlemeye zor- landılar. Bu kolay değil. Tüm eski kurumları yıkıp yeni kurum- lar oluşturmak gerekli. Bu açıdan en şanslı olan Rusya. Eski dûzenin patronu ol- ması gücün ve zengınliğir\birıkım alanı yapmış Rusya'yı. Bu- gün, bağımsızlığını alan eski blok üyelerinın tümu, rubleyi para olarak kullanıyor. dış dünyayla ekonomik bağlantılannı büyük ölçüde Moskova aracılığıyla kuruyorlar. Daha da önem- lisi, Sovyetler Birliği'nin bürokratik kreması da Moskova'da. Bu önemli. Hiç olmazsa bankacılığa, ticarete ve borçlanmaya daha yatkın bu krema. ûteki ülkelerde bunlara yatkın kadro- ların yetıştirilmesi bile bir sorun. Sovyetler Birliği ve giderek Doğu Bloku'nun ekonomik yapı- lanması, ülkeler arastnda inanılmaz bir karşılıklı bağımlılık yaratmış. Bu, dış ticaretlerıne de yansıyor. Rusya bu ağır odak noktasında. Dış ticaret açısından dünyaya daha açık yapmış bu patronluk Rusya'yı. Görünen, eski sistemin çözülmesi, yeni bir düzenin inşası sürecinde patronluğun hâlâ Rusya'da olduğu. Sırmaları dö- külmüş bile olsa, patronun daha hızla toparlanabileceğini gösteriyor bu gidış. Toparlanmaya omuz veren, sonuçta iyi bir müşterı kazanacak anlaşılan. Rns turistler Trabzon'da alışverişin keyfıni yaşıyortar. Ucuzluğun bereketi ÖMER GÜNER Sarp Sınır Kapısı'run açılma- sı, ardından çıkanlan "Kıyı Ti- careti" ve "Serbest Bölge" ya- salannın Trabzon'a. ekonomi yönünden olduğu gibi. sosyal yönden de olumlu ve olumsuz etkileri oldu. Ancak. Sarp Sınır Kapısf nın açılmasından sonra Trabzon'un bir hareketlilik ve canlıhk içinde gjrdigi ve bun- dan anımsanmayacak yararlar sağlandığı bir gerçek. Sarp Sınır Kapısı'nın açılma- sından sonra, Trabzon'da, Çömlekçi Mahallesi, Taşbaşı ve Kunduracılar Caddesi'nde yaşamaya başlanan canlıhk. buralarda ki emlak sahipleri ile esnafı tam anlamıyla kalkındır- dı. İki yıl öncesine kadar aylık kira bedeli 300-400 bin lira olan işyerlerinin bugünkü kiralan 10'a katlanarak, 3-4 milyon li- raya fırladı. 25-30 metre-kare- lik bir işyerinin bedeli de artık, milyonlarla değil milyarlarla ölçülüyor. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası. Sarp Sınır Kapısı'run açılmasından sonra, üye sayı- sında yüzdS 100'e yakın bir ar- tış kaydedildiği belirtiyor. EYLEM'I Gönlümün ustası yavrum, umut bahçemi sensiz yeşertemedim; ama onur bahçemi yediveren gûllerle süsledim. 0 güllerin güzeiliğince büyüyorsun yüreğimde. ANNEM TÜRKAY EYLEM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle