Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
n fcMNI CUMHUR1YET :AYFA
KULTUR 11
JethroTull
• ANKARA (ANKA)- İngi-
lızRockTopluluğu Jeıhro
Tuil'un, Ankara'nında için-
debulunduğu yedi Avnıpa
başkentinde yerdiğı konser-
krdenderlediğj "A Litüe
Lıght Music" adlı albümü
İngiltere'de yayımlandı. Ni-
sanayında Ankara'da verdi-
ğikonserde seskndirikn par-
ça "Too Oldto Rock and
Rollto Young to Dıe" adU
Tullklasiğı de albümdeyer
aldı.
'Tan'akorsanlık
•KûitûrSenisi-Yol
Yaymlan sahibi İlhan
Güngören, kendisinin çevirip
yayımladığı "Taocu Seyişme
veSeks' adlıkitabın, bilgisi
veiznidışında "korsan yayın'
olarak yayımlandığını öne
sürdü. Güngören. "Taocu
Sevışmeve Seks' adh kitabı
"korsan olarak' yayımlayan
'SüperTan' gazetesi
hakkında İstanbul
Cumhuriyet Savcılığı'na
başyurduğunu belirlü.
Güngören. SüperTan*
gazetesinin kitabmyazannın
veçevirmeninin adlanru
kullandığını. ama kıiabın
adını "Taocu Aşk ve Seks'
olarak değiştirdiğmi,
meünde ban ekleme ve
çıkarmalar yaparak tamamı
247sayfaolan kitabm 157
sayfasını dizi olarak
yayımladığını ileri sürdü.
Yayırun durdurulması için
her türlüyasal işleme
başvuracağını vurgulayan
İlhanGüngören. uğradığı
maddive manevi zarar için
aynca tazminat davası
açacağıntbelirtü.
Mozaikresim
• Kfiltür Servis- Hülya
Vurnal'ın Ayasofya Müzesi
AliSami Boyer Galerisi'nde
acılan Mozaik Resim Sergisi
29ekim gününe kadar
görülebilecek. Marmara
Cniversitesi GüzelSanatlar
Fakültesi'nin atölyelerinde
genişboyutlanyla mozaik
sanatının malzeme
farklılıklannın araştınkhğıru
belirten Prof. Mustafa
Pilevneli,'Resim sanaürun
böylebirtekniklebiten zor
\ollannda kısa zamanda
başanlı işlenne tanık
olduğum Hülya Vumarın bu
ilk sergisinden sonra
mimarideyıllarca kalacak
eserlervermesini
bekliyorum' dedi. Marmara
Üniversitesi GüzelSanatlar
Fakültesi'nibiüren Hülya
Vurnal. Duvar Resmi
Uygulamalı Atölyesi'nde
Prof. Pilevneli ileçalışıyor.
EnginÇizgen
Koleksiyomı
•KültürServisi-Fotoğraf
tanhi araşurmacısı Engin
Çizgen'in kendi
koleksiyonundan derlediği
On Dokuzuncu Yüzyıl Kent
Görüntüleri' fotoğraf sergisi.
2 Kasım günü İstanbul
Nişantaşı'ndaki AyşeTakı
Galerisi"nde açılacak.
Bonfıls, Zangaki. L. Fiorillo.
Abdullah Freres(Kardeşter),
SebahveJoaillier,
Kargopoulos. P. Sebah. Ali
Sami Bey ve Dumas gibi
birçok ünlü fotoğrafçının
eserlerinden oluşan aergj. on
dokuzuncu ikinciyansında
İstanbul. Bursa. Beyrut,
İskenderiye veTrabzon gibi
kentlerdeki ve Filistin"deki
görüntülerdenderlenerek
hazırlandı.Yaklaşık40
fotoğrafın yer alacağı sergı 14
Kaam gününekadar açık
kalacak.
Oyuncak Jtyılar
Galerisi
•KûhürSenisi-
Britanya'nın ilk ve tek
'Oyuncak Ayılar" galerisi
İskoçya'da açıldı. Inguiz
Turizm Örgütü BTA
yetkiltlerinden alman bilgiye
göre. Edinburgh
yakınlanndaki Melrose
kasabasında açılan galeri,
1900"tüyıllann
başlangıcından günümüze
kadar yapılançeşitli
boyutlarda 250 oyuncak
ayıyı banndınyor. Yaklaşık
3milyar 200milyonTl
değenndeki koleksiyonun
sahibi. Felix Sear adh bir
işadamı.
SERGİSİ
Ksun ARIKAH
17-31 Ekim 1992, Saat
10.00-17.30 arası Saint
Josephliler Demeği La
Cave, Saint Joseph
Lisesi Dr. Esat Işık Cad.
No: 80 Kadıköy
Sotheby's fıraıasımn Londra'da düzenlediği Osmanlıve Islameserlerimüzayedesi 3 gün sürecek
'SafiyeSultan'bu kezkiıııinolacak?
• Baba-oğul iki padi-
şah üzerinde çok etltili
olan Venedikli cariye-
nin, yani Safıye Sul-
tan'ın tablosu, müza-
yedenin en ilgjnç par-
çası. Adı bilinmeyen
bir İtalyanın elınden
çıkma Safıye Sultan
tablosunun tahmini
değeri 100-145 milyon
lira arasında.
EDtPEMtLÖYMEN
LONDRA - Yabancılar ge-
çen yüzyılda bizi nasıl görüyor-
lardı? Nasıl resmediyorlardı?
Neleri anlıyorlar, neleri anlamı-
yorlar, neleri gerçekten çizip ne-
leri uyduruyorlardı?
Bu sorulann yanıüan. Sot-
heby's müzayede fırmasının bu
sabah başlayıp üç gün sürecek
Osmanlı-İslam Eserleri saüşın-
da açık arttırmaya koyduğu
tablolarda.
Her tablo müzayedesinde ol-
duğu gibi bu kez de listede bol
bol İstanbul var. Ne de olsa, İs-
tanbul bugün olduğu gjbi o za-
man da yabancılann Türkiye-
ye ilk adımlannı attıklan yer.
Istanbul'u fotograf çeker gibi
resmeden Kont Preziosi'den
Müzavedede bugün: Tu> a) üzerine >ağhboya bir İstanbul görünümü.
Müzayede kaıaloğunda da adı
böyle geçiyor zalen. Osmanlı
tarihinin düzenbaz devşirmele-
rinden. Venedik"m Baffo hane-
danından. Babası, Korfu Va-
Müzavedede yann: On altıncı yüzyü İznik duvar çinisi.
larudık resımlerden tutun da.
Alman ressam Anıon Melling'-
den bildik gravürlere kadar bir-
çok İstanbul... Çoğu mütevazı
fıyatlara... Ne de olsa, balçık
gibi birekonomik durgunluğun
tam ortasında düzenlenmiş bir
müzayede bu...
Tablolar arasında en drama-
ti^ ye pahalısı. adı sanı belirsiz
bir İtalyanın elinden çıkma bir
Safıye Sultan tablosu. Müzaye-
de kataloğunda 97 numarada
satışa sunulacak Safıye Sultan
(1550-1603). ince dudaklan.
kararlı bakışlan. muhalefet
dinlemez dikbaşlılığı ile Durak-
lama Devri Osmanlı yönelimini
yaklaşık kırk y\l çekip çevirmiş
bir Venedikli.
Safıye Sultan'ı Avrupalüar
Agripinna Baffo diye tanırlar.
lisi'ymiş. Babasıyla Korfu'ya
giderken Türk korsanlanna
esir düşüyor. Kader kısmei,
Haremde buluyor kendini. 111.
Murat'a cariye veriliyor. He-
nüz on üç yaşında. Adı oluyor
Safıye. Ama duraklayan Os-
manlfrun kafasından ileride
Venedikli kız. Kadın düşkünü,
sarah padişahm gözdesi olup
bir de veliaht veriyor...
Murat-Safıye aşku Safıye'ye
iküdar anahtan anlamına...
Veliaht 1574 yılında III. Meh-
met diye tahta çıkınca. ipler an-
nesi Safıye Sultan"ın elinde
artık. Mehmet, zayıf karakterli.
safdil, etki altında kalan biriy-
miş. Celaü isyanlan ve İran sa-
vaşlan sırasvnda devlette ege-
menlik Safıye Sultan"da.
Bu iküdar sekiz yıl sürüyor.
Mehmet, on altı yaşındaki oğlu
Mahmut'u boğdurup kahnn-
dan ölünce, Safıye Sultan da bir
gece uykusunda boğduruluyor.
Osmanlı tarihinin karanlık ve
durgun dönemlerini hatırlatan
tablo, ekonomik durgunluk da
dikkate ahnarak 100-145 mil-
yon lira arasında ahcı bekleye-
cek.
Satışa sunulan tablolar ara-
sında bir de İzmir-Aydın de-
miryolu yapımmı gösteren bir
tanesi var ki, fotograf gibi.
Hem de ibretlik. Demiryolunu
Abdülaziz'e inş> eden, lngüiz.
Ressam da öyle. Tablo 1860 ta-
rihli. Kapitülasyonlardan en iyi
yararlanan tüccar millct İngiliz-
ler, bereketli İzmir yöresinde iş-
lerini İzmir'de yürütüp Bor-
nova'da oturuyorlardı. tngiliz-
çesi Bournabat idi kasabanın.
Öyle bir İngiliz kolonisi oluşlu
ki Bornovada. 1857 yılında In-
gjlizkiüsesi de yapüdı. Cebeliu-
nk Piskoposu gelip kutsadı.
İngilizlerin bayıldır
4
or-
nova'da vilb
1
- Uagun de du-
ruyor. Bu «ırada, Izmir-Aydın
ve İzmir-Turgutlu demiryolla-
nnı da İngiUzler döşedi. Kendi
ücari kolayhklan için... Tanrru
verimü topraklara doğru...
İngiliz mühendis Thomas
Crampton'ın demiryolu inşaa-
ünı resmeden David McKe-
vvan'ın tablosu. tam yüz kırk yıl
sonra 35-60 milyon liraya alıa
bekliyor.
Sotheby's tarafından düzen-
lenen açık arturmanın ikinci
gününde daha çok İslam sanat
eserieri. üçüncü gününde ise
yazmalar, Kuran'lar ve rrünya-
türler satılacak.
istanbul Devlet Senfoni Orkestrası konserikardeşleri bir araya getirdi
Ağabeybesteledi, kardeşiyönetti
• Ender Sakpmar'm yönettiği
İstanbul DevletSenfoni Orkest-
rası, Mete Sakpınar'ın "Odak"
adlıyapıtını seslendirdi.
• Ankara'dan sonra Paris ve
New York'ta öğrenim gören
Mete Sakpınar, bir yıldır İstan-
bul'da Konservatuvar'da kom-
poâsyon öğretmenliği yapıyor.
•Viyolacı Ersin Pamukçu ise
HaendeVden sonra hocası Ek-
rem Zeki Ün'ün yapıtmı yo-
rumladı. Ün'ün 'Yudumluk'-
lanm seslendiren Pamukçu din-
leyicileri alabildi^ne duygu-
landırdı.
EVtN tLYASOĞLt
İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nı
geçen hafta sonu Ender Sakpınar (1956)
yönetti. Konser, şef Sakpınar'm besteci
kardeşi Mete Sakpınar'm (1954) 'Odak'
adh yapıüyla başladı.
Mete Sakpınar'ı, geçen yıl dinlediği-
miz "Transfusion" adlı yapıüyla
tanımışük. 'Odak' büyük orkeslra için
yazılmış. Yer yer bakır nefesülerin doru-
ğunda caz müziği. yer yer sololarla sür-
düriilen bir Doğu gizemi! Coşkulu ak-
sakritmler,yinelenen, %ekil değişürip yi-
nelenen. şekil değiştirmeden yinelenen
moüfler.
Ankara Devlet Konservatuvan'nda.
Paris'te Ecole Normale de Musique'te
ve Nevv York'ta Juilliard Müzik Okulu'-
nda öğrenim gören Mete Sakpınar. "Ev-
rende belli bir yörünge üstünde değjş-
mez gibi görünen öğeler asbnda belli
şeylerin yinelenmesiyle değişikliğe uğ-
rar" diyor. "Güneş sisteminde hep aynı
olaylar yineleniyor, ama bu arada güneş
yavaş, yavaş uzaklaşıyor başka sistem-
lerden ya da yaklaşıyor. Bu düşünceyle,
belli motifleri parçanın başından sonu-
na unutturmadan belli bir yörünge çiz-
mek istedim. Formun özü, odak nok-
Pivanist Ann Karamürsel, Mozart'ın 24 Nolu Konçertosunu sundu.
tası. Dinleyene en alımh gelen cazibe
noktası, aynı zamanda bestecinin çıkış
noktasıdır. Değişken evrensel düzende,
her birimize göre değişen gerçekler var.
Her birimız bir odakçık olarak devinip
gidiyoruz..."
"Odak'ta Türk-Fransız-Amerikan
kültürlerinin izlerine rastlayabiliyorsu-
nuz. Dokuz dakikalık yapıt. sanki daha
büyük çaph bir senfoniye gelişürilebilir
gibi. "Geçen yıl çalınan Transİusion'un
bir devamı olarak yazdım OdakV diyor
Mete Sakpınar. "Gelecek yıl birüçüncü-
süyle tamamlayacağım. Taslak kafam-
da haar...'"
Mete Sakpınar. şanslı bir genç besteci.
Elinin altında yazdığını çaMırabilecek
bir orkestra şefı var. New York'tan dö-
ner dönmez konservatuvarda kompo-
zisyon öğretmenliği bulabümiş. Bir
yıldır yaşadığı İstanbuVda müzik ortamı
bulamasa da süa özlemini giderdıği için
şimdilik mutlu.
İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası
hafta sonu konserlerinin ilk solisti piya-
nist Ann Karamürsel, Mozart'ın 24 Nu-
marah Do Minör Piyano Konçertosu'-
nu çaîdı. Tettemiz bir seslendirmeydi
gerçi, ama yine de Ann Karamürserden
Rahmaninov ya da Liszt gibi bir roman-
ük konçerto dinlemeyi yeğ tutardık. Ka-
ramürsel, tamperamaru yüksek bir kon-
çertoda piyanonun olanaklannı daha
güzel kullanıyor, bestecisiyle daha bir
bütünleşiyor.
Konserin ikinci bölümünde, Ender
Sakpınar, viyolaa Ersin Pamukçu'ya
Haendel'in Si Minör Konçertosu'nda
eşlik etti. İlk kez 250 yıl önce, 1742'de
seslendirilmiş olan bu yaprt, zamaruna
uygun olarak küçük bir salonda seçkin
bir dinleyicî kitlesine sunuluyormuşçası-
na yorumlandı. Gerek solist. gerek or-
kestra, büyük bir senfoni sahnesinde,
kocaman bir salona çalmakta olduk-
lanru bir yana bırakabildiler ve ses hac-
mini ölçebildiler.
Erein Pamukçu'nun bis parçası ise
Haendel yorumundan çok daha doku-
naklıydı. Pamukçu, hocası Ekrem Zeki
Ün'ün (1910-1987) solo viyola için 'Yu-
dumluk lannı çaldı. Keşke Ekrem Zeki
Bey hayatta olsaydı da, böylesine doku-
naklı bir yorumla dinkyicinin de nasıl
duygulandığmı görseydi. Ekrem Zeki
Bey, son kez konuştuğumuzda, "Ne
mutlu bana" dvyordu. "Her orkestrada
benden birileri var. Onlar beni yannlara
taşıyıp tanftacaklar..."
Georges Bizetnin L'Arlesienne(Ar'U
Kız) başlıkh ikinci süiti programın son
yapıtıydı. Gerek $ef. gerek orkestra
üyeleri yapılı coşkuyla seslendirdiler.
Özellikle fİütçü Günay Yetiz ve arpçı
Uğurtan Aksel'in duygulu sololan yapı-
la bir başka renk kattı.
Gülden Artun'un resimsergisiay sonunakadar KareSanatGalerisi'nde
'Resimsüreklidoğar, ölür, doğar'
GÜNER YÜREKLİK
Gülden Artun, 15 yıldır Ber-
linde yaşıyor. 1953 Ankara do-
ğumlu. 1971-75 yıllannda An-
kara Hacettepe Üniversitesi'-
nde Alman dili ve edebiyatı öğ-
renimi yaprruş. Fakat daha o
yülarda ressam olmayı düşün-
müş. Öğrenimi sırasında res-
sam Adnan Turani ile çalışmış.
Üniversiteyi bitirdikten sonra
da 'ressam olmak için' Berlin'e
gelmiş.
Sınavlan kazandıktan sonra
1977-1983 yıllan arasında Ber-
lin'de, "Hochschule der Küns-
te'de Prof. Marvvan'ın yarunda
resim öğrenimi gören Gülden
Artun, bugüne dek Almanya'-
da çeş^itli karma sergilere
katıldı. Ikisi Berlin'de. biri Mü-
nih'te üç de kişisel sergi açtı.
1 ekimde İstanbul Kare Sa-
nat Galerisi'nde açılan sergisi
sanalçırun Türkiye'deki ilk ser-
gisi oluyor. Kare Sanat Galeri-
si'nde Gülden Artun'un son iki
yıl içınd'* yaptığı 20 kadar resmi
sergileniyor. Tuval ve kağıt üze-
rine yağlıboya resimler bunlar.
Gülden Artun'un resimleri.
1 5 yıldır Berlin'-
de yaşayan res-
sam Gülden Ar-
tun, Türkiye'deki
ilksergisini Kare
SanatGalerisi'-
ndeaçtı.Artun
1
-
unsergisinde,son
ikiyıldır gerçek-
leştirdiğiyirmi
kadar yapıtyer
alıyor.
Gükkn Artun: Tepkikerin resimlerini yapıyor.
resim yaparken çıkıyor ortaya.
Önceden bir tasavvur oluyor
kafasında. Bu tasavvurla başlı-
yor resmc. Ama bu hemen kay-
boluvor ve bnmbaşka bir resim
çıkıyor ortaya. Bu bir ıkılcmdir
Gülden Artun için. Bir tür ya-
şamla, ölüm gıbı. "Resim sü-
rekli doğar. ölür. doğar. ölür vc
sonunda-ortaya bir şey çıkar ya
dacıkmaz."
Sanatçının İstanbul'da scrgi-
lenecek resimlerinde öyle bir
konu bütünlüğü fîlan yok "Bu ı-
lar. bırtakım durumlann resim-
leri. Bu durumlar. çok karşuh,
vani çelişkili." Ancak resimler-
de bazı form benzerlikleri var.
Örneğin. bir "İp Mcrdıven' for-
mu. Ya da bir 'ev" formu. Bü-
tün bunlar zamanla ortaya
çıkan bazı şekiller. Eskiden sa-
natçı ne yapsa, bir "gidişın". btr
'volculuğun" resmi oluyormuş.
Tren gibi, otobüs gibi. Ne yap-
sa. hangi resme başlasa. aklı-
nda başka bir şey de olsa, bu
konu çıkıyormuş ortaya.
Bir süre sonra bir 'ev' formu
belirmiş ve çok uzun müddet
kendisini meşgul etmiş. Daha
sonra ise "ip merdivenler" belir-
miş tuvallerinde ve halen bun-
larla uğraşıyormuş.
Olaylar Gülden Artun'u
doğrudan etkilemiyor. "Ama
dolaylı olarak aslında her şey
eıkiler beni. Fakat bu hangi re-
sirnde nasıl olur, bunu söyleye-
mem. Çünkü illüstratif resimler
değildtr benim resimlerim. Şu
problemin resmini yapıyorum,
deyip resim yapmıyorum ben.
Bu resimler doğrudan boya-
dan. resmin kendi olanaklann-
dan ve benim kendi içimden
çıkma resimlcrdir" diyor sanat-
Örneğin, Bosna-Hersek
olaylanndan ctkilenerek yaptı-
ğı Saravbosna' adlı resminin
en önemli tarafı. bu resmin "bir
karşı gcliş' ile ilgili olması. Sa-
natçının olaylara karşı tepkisı-
ni. "bunuifadc etme isteği ve bu
tsteğin her şeydcn önce resme
dönüşmüş olması" bciirliyor.
'Gcmıli", Kurban". 'Ev', ızo-
lasyon' vcdiğcrlcri... Zıthklann
ortaya çıkardığı tcpkilerin re-
simleri hepsi de.
Tiyatro Ayna,' Amerika Nerde
Misin' adlı oyunla sezonu açıyor
Irkçılıkvevabşet
KültûrServisi-Dilek Türker- Tiyatro Ayna, lsrael Horovitz'-
in "Amerika Nerde Misın" adlı oyununu bu akşamdan başlaya-
rak her çarşamba Karaca Tiyatrosu'nda sahneleyecek. Dilek
Türker'in vönettiği oyunda, Mürsel Yaylah, Yaşar Kurtve Ay-
doğan Temel oynuyorlar.
Irkçılığı, vahşetivedışlanmışlığı vurgulayan biroyun "Ameri-
ka Nerde Misin". Dekor ve kostümlerini Naz Erayda'nın ger-
çekleştirdiği oyunda Horovitz, "gerçekk gerçeküstünü içiçe"
işüyor.
t)ilek Türker, oyunda "sevgjsizliğin, ilgjsizliğin, özellikle
gençlerin kendi toplumlannda sahipsiz bırakılmalanrun,
ırkçılıkta kimlik bulduğu"nu söylüyor. lsrael Horovitz in çok
güçlü bir oyun yazan olduğunu vurgulayan Türker,iki-üçyıldır
yazann Türkiye'de taruülması gerektiğini ve Türk seyircisiyle
buluşturmayı düşündüğünü belirtiyor.
Oyunculann gerçekten çok yetenekli, çahşkan ve pınl pml
insanlar olduğunu ifade eden Dilek Türker, "Amerika Nerde
Misin" için şunlan söylüvor:
"İrkçılığın, iletişimsizliğin, yabanalaşmanın ve bunlara bağh
gelışen tüm olumsuz olaylann ürkücütü anlamsızlığının bir
kere daha hep birlikte farkına varabilirsek, bu yeterli bir işlevdir
diye düşünüyomm ve sevircinin tanıklık etmesi gerekenbirçalı-
şma olduğuna inanıyorum."
Bu akşam Karaca Tivatrosu'nda saat 21.15'te sahnelenecek
oyun. her çarşamba izlenebilir.
'DonGiovanni'
bugecebaşkentte
Kühür Servisi - Wolfgang Amadeus Mozart'm ünlü ope-
ralanndan "Don Giovanni'nin Ankara Devlet Opera ve Balesi'-
ndeki prömiyeri bu akşam 20.00'de.
Müziğiyle bir başyapu olarak nitelendirilen Mozart'm 'Don
Giovanni' operasırunrejisi,tiyatro alanında değişik sahneleme-
leriyle unman Yücel Erten'e ait. Kısa bir süre önce Devlet Ti-
yatrolan Genel Müdürlüğüne getirilen Erten, operaya uzanan
çizgjde. daha önce de Keşanlı Ali Destanf ve "Üç Kuruşluk
Opera' gibi bazı müzikal >apıtlann yanı sıra 'Amadeus' ve 'Deli
DumruV gibi uzanan oyunlar da sahnelemişti.
Ankara Devlet Opera ve Balesi'nin 1992-93 sezonundaki ilk
yeni yapımı olan 'Don Giovanni" operasında dönüşümlü ola-
rak Eralp Kıyıcı, Tuncer Tercan, Bülent Ateşoğlu, Sabri Kara-
budak, Nilgün Akkerman. Şule Durham. Feryal Türkoğlu,
Sema Ozer.Omer Yılmaz. HaserTek. Funda Ateşoğlu ve Selva
Erdener rol alacaklar. Orkestrayı Naci Özgüç'ün yöneteceği
v
Don Giovanni'de koro şefı Yelena Puşkova. 'Don Giovanni'-
nin dekor ve kostümlerini Savaş Camgöz. koreograusini ise Al-
tan Tekin gerçekleşlirdi
ArVadaşımız Mustafa Atasever'in kızı
İLKNUR ATASEVER
ile
MUSTAFA YILD1Z
evlendiler. Mutluluklar dileriz.
Şişli 21.10.1992
ÇUKOBİRLÎK GENEL
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
1- Birliğimize bağlı basma fabrikamızın ihtiyacını
karşıiamak üzere 1.200 kg. metalprint ve 300 kg.
yaldız boya, ihaie yolu ile şartname uyannca satın
alınacaktır.
2- İhale 30.10.1992 günü saat 14.00'te Adana
Mersin Karayolu üzerinde ve Adapa'ya 19. km. me-
safede bulunan genel müdüriüğümüzde yapılacak-
tır.
3- Şartname mesai saatleri dahilinde İkmal Mü-
dûrlüğü'nden veya İstanbul Necatibey Cad. Koza-
cıoğlu Han'daki şubernizden temin edilebilir.
4- Birliğimiz ihaie kanununa tabi olmayıp, ihaleyi
yapıp yapmamakta, kısmen veya tamamen diledi-
ğine vermekte serbesttir.