Katalog

S" OCAK 1992 HABERLER CUMHURÎYET/3 F>rof. Dr. Doğramaa başkanhğındaki YÖK Genel Kurulu toplantısını gazeteciler de izledi ,şeffaflığa soyunduANKARA (Cumhuriyet Bii- — Şeffaflık modasına de uydu. Prof. Dr. thsan I>oğraınacı'mn YOK Başkanlı- ğı 'na yeniden atanmasından sonraki ilk genel kurul toplan- tısına basın da çağrıldı. HUkü- mete, vakıf üniversitelerine yar- dımın sürdilrülmesi yönünde tasviyede bulunulmasının karar- laçtırıldığı toplantıda lnönü Üniversitesi rektör adaylan da belirlendi. Yasa değişikliğiyle varlığının s o n a erdirilmesi hedeflenen YÖK belki de son genel kurul toplantısını dün yaptı. Tarihin- de îlk kez basına açık olarak ya- pılan toplantıda, YÖK üyeliği cumhurbaskanınca henüz onay- lanmayan Prof. Dr. Tiirkân Ak- Prof. Dr. İhsan Doğramacı'nın yeniden YÖK Başkanlığı'na atanmasından sonra yapılan ilk toplantıda, hükümete, vakıf üniversitelerine yapılan yardımın sürdürülmesinin tavsiye edilmesi kararlaştınldı. Gazetecilerin YÖK Genel Kurulu'nu izlemesiyle şeffafhğa doğru bir adım atan YÖK'te açıklamaları Doğramacı ve YÖK sözcüsü yapacak. yol'un sandalyesi boş kaldı. 23 üyenin katıldığı toplantıda Doğ- ramacı'nın gündemi okumasıy- la başladı. Yaklaşık 1,5 saat süren top- Iantıdan sonra gazetecilerin so- rulannı yanıtlayan Prof. Doğra- macı kurul sözcülüğüne YÖK Başkanvekili Prof. Turgut Akın- tiirk'ün yeniden seçildiğini bil- dirdi. lnönü Üniversitesi rektör adaylan ile vakıf üniversiteleri- ne yardîmjn sürdünilmesinin ye- ni hükümete tavsiye edilmesinin de kararlaştınldığını bildiren Doğramacı, başlatılan "şeffaflık uygulamasının sürdürüleceğini" ifade etti. Ancak Doğramacı, YÖK'le ilgili açıklamaları ken- disinin ve YÖK sözcüsünün ya- pabileceğini belirtti ve "Diğer üyelerin temaslan geçerli olmayacaktır" diyerek şeffafhğa sınır getirdi. Doğramacı'dan sonra gazete- cilerin sorularını yanıtlayan Prof. Akıntürk'ün verdiği bilgi- ye göre İnönü Üniversitesi rek- törlüğü için dört aday belirlen- di. Adları açıklanmayan aday- lardan biri Cumhurbaşkanı ta- rafından seçilerek üniversite rek- törlüğüne atanacak. Bir süre önce YÖK'ün olum- lu görüsü üzerine üniversite kur- maları Bakanlar Kurulu'nca da onaylanan Koc ve Kadir Has va- kıflanna arazi tahsisı yapılacak. YÖK genel kurulu, yeni hükü- mete de "vakıf üniversitelerine yapılan yardımın sürdürülmesini" tavsiye etmeyi kararlaştırdı. Böylece Doğrama- cı, YÖK genel kurulundan, ku- rucusu olduğu Bilkent'in lehine karar çıkarmayı başarmış oldu. YÖK, vakıf üniversitelerine ya- sa gereği bütçelerinin yüzde 45'i kadar yapılabilecek yardım ora- nı konusunda ise bir karar alma- dı. Prof. Akıntürk, Prof. Akyol- un YÖK üyeliğinin onaylanma- masına ilişkin bir soruyu, "Hü- kiimet kanadından gelecek iiye- lerde bir boşluk var" şeklinde yanıtlamakla yetindi. Genel ku- rul toplantılarına gazetecilerin Çağnlmasının sürdürüleceğini ifade eden Akıntürk, "Bundan böyle YÖK'te şeffaflık var" di- ye konuştu. YÖK üyeleri daha sonra Mil- li Eğitim Bakanı Köksal Top- tan'ın da katılımıyla toplu ola- rak oğle yemeği yediler. YÖK genel kurulu nisan ayın- da yeniden toplanacak. Hükü- metin YÖK Yasası'nda yapılma- sını planladığı değişiklikler ne- deniyle yeni bir toplantı olasılı- ğının azaldığı ifade ediliyor. YÖK genel kurulu üyelerine ödenen "huzur hakkı" da tartış- ma konusu oldu. Yasaya göre katsayıya endeksli olarak YÖK üyelerine her oturum için 2 mil- yon lira ödeniyor. ÖSYM Üniversite suıavı için ıekor başvuru 1991 ÖSYS'ye katılmak için başvuran aday sayısı geçen yıla oranla yüzde 12 arttı. ÖSSveÖSYS belgeleri 20 marttan sonra postalanacak. ANKARA (AA) — Bu yıl öğ- renci Seçme ve Yerleştirme Sı- navı'na (ÖSYS) katılmak için 979 bin 563 aday başvurdu. Öğrenci Seçme ve Yerleştir- me Merkezi'nden dün yapılan yazılı açıklamada, bu yıl yapı- lacak olan ÖSYS başvuru iş- lemlerinin tamamlandığı belir- tilerek, başvuran adayların 332 bin 403'ünün bayan, 647 bin 160'ının ise erkek olduğu kaydedildi. 1991'de ÖSYS'ye başvuran aday sayısına göre bu yıl yüzde 12'lik bir artış ol- duğu ifade edilen açıklamada, bu yıl başvuran adaylardan 837 bin 766'sının 1992 ÖSYS birinci basamak sınavına (ÖSS), 141 bin 797'sinin ise ikinci basamak sınavına (ÖYS) katılacakları bildirildi. Bu arada, her adayın adre- sine 10 ocak tarihinden itiba- ren bir bilgi düzeltme formu gönderileceği, bu formlann 3 şubat tarihine kadar ÖSYS Merkezi'ne ulaştırılması ge- rektiği belirtilerek, bunun ay- nı zamanda adayların başvu- rulannın işleme konulduğunu ifade eden bir duyuru niteli- ğinde olduğu vurgulandı. Açıklamada ayrıca, aday bildirim formuna adaylarca yazılarak kodlanan ortaöğre- tim yıl sonu başarı ortalama- ları ve diploma notlarının lis- teler halinde, şubat ayı içinde okullarda bir hafta süreyle ası- lacağı, bunlarla ilgili kontrol ve düzeltme işlemlerinin de bu ay içinde bitirileceği kaydedil- di. 1992 ÖSS sınava giriş belge- leri ve 1992 ÖSYS kimlik kart- lan, birinci basamak sınavına girecek adaylann adreslerine 20 mart tarihinden itibaren postalanmaya başlanacak. Diyanet İşleri Bu yıl hacca karayoluyla gidiş yok ANKARA (AA) — Körfez Savaşı'nın bölgede meydana getirdiği olumsuzluk ve istik- rarsızhğın devam ettiği gerek- çesiyle bu yıl da hac seyahat- leri sadece havayolu ile yapı- lacak. Diyanet İşleri BaşkanlığYn- dan dün yapılan yazılı açıkla- mada, 1992 hac mevsimi ha- zırlıklarunn gözden geçirilip gerekli planlamaların yapıldı- ğı, hacı adaylarmın müracaat süresinin 13 ocak-14 şubat ta- rihleri olarak belirlendiği kay- dedildi. Hac seyahatinin, Diyanet İşleri Başkanlığı ile Hac Ko- misyonu'nun izin verdiği 44 (A) grubu seyahat acentesi ta- rafından düzenleneceği belir- tilen açıklamada, çıkışların muhtemelen 11 mayıs-3 hazi- ran tarihleri arasında Ankara, lstanbul, Izmir, Adana ve An- talya havalimanlarmdan yapı- lacağı ifade edildi. Kısa stireli hac Bu yıl ilk defa deneme nite- liğinde 15-20 günlük kısa sü- reli hac organizasyonu düzen- lendi. Bu yıl hacca gitmek isteyen- lercen yurtdışı harcamalar ve uçak bileti olarak saptanan üc- reth, normal süreli hac seya- hatne katılacaklar için bin 635 ABD Dolan, kısa süreli ve özd imkânlı seyahate katıla- callar için de 2 bin 550 ABD Doarı olarak belirlendi. »90 yılında müracaat edip de ıacca gidemeyenlerden ise nomal süreliden bin 535, kı- sa. iüreliden 2 bin 450 ABD I>aarı alınacak. (T-rUb, NESCAFE # IVANCHUK !•*•*• ••&• •!•! n Q • • ANAND İVANCHUKANAND HJnt fili, şalıları vıırduDış Haberler Servisi — Dünya satranç tarihinin gelmiş geçmiş en yük- sek düzeyli turnuvasım, 22 yaşındaki Hintli oyuncu VViswanathan Anand kazandı. ltalya'nın Reggio Emilia kentinde yapılan turnuvaya, araların- da Dünya Satranç Şampiyonu Gari Kasparov ve eski şampiyon Anatoli Karpov'un da bulunduğu en güçlü 10 satranççı katıldı. Anand, 6 puanla birinci sırada yer alırken Kasparov ve Gelfand 5.5'er puanla ikinciliği paylaştılar. Karpov ise ancak dördüncü olabildi. Hintli satranç büyükus- tası Anand, geçen yılın sonunda yapılan dünya şampiyonluğu aday maç- larında ilk sekize girmiş, çeyrek finalde karşılaştığı Karpov'a şanssız bir maç sonucu yenilerek elenmişti. Satranç otoriteleri, Hintli oyuncunun büyük başansmı, "Satrançta Dogu'nun uyanışı" şeklinde değerlendiri- yorlar. Geçen kasım ayında yapılan Dünya Kadınlar Satranç Şampiyon- luğu'nu, 20 yaşındaki Çinli Xie Jun kazanmış ve Sovyetler'in 64 yıldır süren egemenliğine son vermişti. İtalya'da yapılan Reggio Emilia turnuvasım (18. kategori) kazanan Anand, ekonomi öğrenimi görüyor. Kasparov ve Karpov'dan başka, Gel- fand, Ivançuk, Gureviç, Kalifman, Polugayevski, Salov ve Belyavski gi- bi devlerin arasından sıyrılan Anand, turnuvaya katılanlar arasında, es- ki Sovyetler Büiiği topraklarında doğmamış tek satranççı. Bu başansından sonra efsanevi Bobby Fischer ve Raoul Capablanca ile kıyaslanmaya başlanan Anand, satranç dünyasında "şimşek çocuk" olarak biliniyor. Bunun nedeni ise maçlarda resmi olarak tanınan süre- nin yaklaşık yansını kullanması, yani çok hızlı oynaması. Anand ise şöyle diyor: "Sadece içgiidülerimle oynuyorum". Ölüm,15 kişiyiyolda bulduHaber Merkezi — Manisa'nın Turgutlu ilçesi yakınlarında dün sabah yoğun sis ve hatalı solla- ma yüzünden meydana gelen trafik kazasında 10 kişi öldü, 17 kişi yaralandı. Diğer kazalarda da beş kişi yaşamını yitirdi. Manisa'nın Turgutlu ilçesi Halilbeyli kavşağı yakınlannda sabah 08.00 sıralannda Eskişe- hir'den İzmir'e gelmekte olan Ramazan Yedikapı yönetimin- deki 26 FU 033 plakalı yolcu otobüsü önündeki 45 HU 464 plakalı kamyonu sollamak iste- di. Sis yüzünden karşı yönden gelenleri son anda fark eden otobüs şoförü, direksiyonu kıra- rak solladığı kamyonu şarampo- le yuvarladı. Aynı anda karşı yönden gelen ve sürücüsü belir- lenemeyen 09 HT 515 plakalı kamyon, otobüse ortadan çarp- tı. Ardandan Mustafa Yılmaz yönetimindeki 61 EN 759 plaka- lı kamyon da kaza yapan araç- lara çarptı. Kaza nedeniyle Izmir-Ankura karayolu bir süre trafiğe kapan- dı. Aynı yolda seyreden araçlar kaza yerine 200 metre mesafede durduruldular. Bu sırada duran ilk araca, arkadan gelen sekiz araç çarptı. İkinci zincirleme ka- zada, bir kişi hafıf yaralandı. Ölenlerin kimlikleri Zincirleme kazada, içinde 40 kişi bulunan otobüs yolcuların- dan 10'u öldü. Kazada ölen 10 kişiden yedi- sinin kimlikleri şöyle: Ümit Özcao (28), SaUlmış Uygun (37), Zafer Peker (18), Mahmut Biden (20), Sinan Sar- gın (24), Kenan Aktaş (24) ve Recep Yağbasan. Kazada ölen ve kimlikleri he- nüz belirlenemeyen üç kadından birisinin hamile olduğu belirtil- di. Kazada yaralanan 17 kişi Tur- şutlu Devlet Hastanesi ile Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Has- tanesi'nde tedavi altına alındı. Izmir'in Torbah ilçesi yakın- larında Ismail Alkuşak yöneti- mindeki 35 NY 911 plakalı kam- yon, aşırı hız nedeniyle orman fidanlığı mevkiinde yoldan cıka- rak şarampole devrildi. Kazada, sürücü tsmail Alku- şak (33) öldü. Kamyonda bulu- nan Feridun Bayer (37) ile Sü- leyman Karadağlı (33) ise yara- landılar. öte yandan Ankara'dan Yoz- gat'a gelen 34 LMZ 7] plakalı yolcu otobüsü, Yozgat'a dört ki- lometre uzakhkta, Ankara yö- nüne giden 34 AFJ 94 plakalı yolcu otobüsü ile aşırı hız yü- zünden çarpıştı. Kazada trfan Gülmemiş (46), Osman Yılmaz (60) ve Coşkun Engin (30) öldü. Uçak seferleri iptal Son günlerde trafik kazalan- nın artmasına yol açan hava ko- şullan Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde etkisini sürdürüyor. Yoğun kar yağışı so- nucu Malatya, Siirt, Şunak, Di- yarbakır ve Elazığ'da çok sayı- da köy yolunu ulaşıma kapan- dı. Kar yağışı ve sis yüzünden dün yapılması gereken Ankara- Van ve Ankara-Bursa uçak se- ferleri iptal edildi. Ankara- Diyarbakır uçak seferi ise iki sa- at gecikmeli olarak yapıldı. Cengiz Yıldınm yönetiminde- ki 67 KF 036 plakalı TIR, Mer- sin'den Tarsus yönüne giderken Deliçay mevkiinde, el kaldıran bir hayat kadınım almak için aniden durdu. Sürücü hayat ka- dınıyla pazarlık yaparken, arka- dan gelen 33 AT 440 plakalı mo- torsiklet tıra çarpn. Motorsiklet sürücüsü Faruk Perçinkaya (38), ağır yaralı olarak kaldınldığı Mersin SSK Hastanesi'nde öldü. Gözaltına alındı. Cemal Süreya Ödülü, Özer ve Berfe Kultiir Servisi — Cemal Sü- reya 1992 şiir ödülleri sahiple- rini buldu. Füsun Akatlı, Cevat Çapan, Ahmet Oktay, Tuğrul Tanyol ve Can Yücel'den olu- şan seçici kurul, "yayımlanmış kitap" dalında başvuranlar ara- sında ödüle değer yapıt bulama- dı. Seçici Kurul bu dalda başvu- ru dışında önerilen yapıtlar ara- sında Adnan Özer'in "Zaman Haritası" adlı kitabını, "yayım- lanmamış yapıt" dalında ise Sii- reyya Berfe'nin "Şiir Çalışmaları" adlı dosyasını ödüle değer buldu. "Zaman Haritası" adlı dör- düncü şiir kitabı ile Cemal Sü- reya 1992 şiir ödüllerinin sahip- lerinden biri olan Adnan Özer, 12 yıldır şiir yazdığını aktararak edebiyat ve şiir dallarında veri- len ödüllere yönelik düşüncesi- ni şöyle aktardı: "Edebiyafın kunımian olma- sı gerekir. Gerçek kurumlar eleştiridir. Şiir üzerine tum düz- Füsun Akatlı, Cevat Çapan, Ahmet Oktay, Tuğrul Tanyol ve Can Yücel'den oluşan seçici kurul 'Yayımlanmış Kitap' dalında A d n a n Adnan Özer Süreyya Berfe Özer'in Zaman Haritası adlı kitabını, 'Yayımlanmamış Yapıt' dalında ise Süreyya Berfe'nin Şiir Çalışmaları adlı dosyasını ödüle değer buldu. durumda." "Zaman Haritasf'nın şairi Adnan Özer'in daha önce ya- yımlanan şiir kitapları arasında "Ateşli Kaval" (1981), "Çıngı- rağın Öliimii" (1983) ve "Riiz- gâr Durdurma Takvimi" (1985) yer alıyor. Latin Amerika şair- yazı ve dergilerin tuttuğu bir na- bız vardır. 'Ödül kurumlan' ikinci planda gelir. Birinci plan- da gelen kurumlar iyi işlerse ikincil kurumlar da iyi işler. Bence birinci sırada yer aian ku- rumlar i>i işlemiyor. Şiir ku- rumlannın 'önemi' kaybolmuş lerinden ve Lorca'dan şiir çevi- rileri de yapan Özer, "Üç Çi- çek", "Fanatik", "Diişler" adı altında çeşitli dergiler de çıkar- dı. Adnan Özer halen Armoni Yayınlan'nı yönetiyor. "Yayımlanmamış Yapıt" da- lında "Şiir Çalışmalan" adlı dosyası ödüle değer bulunan Süreyya Berfe ise 1943 İstanbul doğumlu. lstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden mezun olan Berfe'nin ilk şiiri "Düz- lem" dergisinde çıktı (1983). Berfe'nin şiir kitapları arasında "Giin Ola" (1969), "Savrulan" (1971), "Hayat Ue Şür" (1980), "Ufkun Dışında" (Toplu Şiirleri-1985) bulunuyor. Berfe aynca "Çocukça" isimli bir ço- cuk kitabı da yazdı. Ödül kazanan şairler 3 mil- yon liralık ödül ve plaketlerini yann 19.00-21.00 saatleri arasın- da İstanbul Gazeteciler Cemiyeti Lokali'nde yapılacak bir tören- le alacaklar. Uludağ'da yaralama Dava dosyası tamam, söz mahkemenin BURSA (AA) — Genelkur- may Başkanı Orgeneral Doğan Güreş'in oğlu Serdar Gureş'in de adının kanştığı Uludağ'da- ki yaralama olayı ile ilgili ola- rak savcılıkça yürütülen soruş- turma tamamlandı. Soruştur- ma dosyası mahkemeye sunul- du. Gazetecilerin dava dosyası- nı temin etmek amacıyla git- tikleri Asliye Ceza Mahkeme- si'nde görevliler dosyayı dola- ba koyup, gazetecilere verilme- sini kapıyı kilitleyerek engelle- diler. Bursa Barosu Başkanı Yah- ya Şimşek, gazetecilere yaptı- ğı açıklamada Serdar Güreş'- in ifadesinin Bursa Orduevi'n- de alınmasının "göriilmemiş bir uygulama" olarak niteledi. GÜMJIV INOTLARI OSMAN ULAGAY Geçmiş Olsun, EkVergiYok... Effendiim, cümlemize büyük geçmişler olsun. Demirel Babamız, "Ek vergi mek vergi yok" demiş. Varlıklıya ek vergi getirileceği yolundaki söylentilerin panik doğurdu- ğunu belirten Başbakan Demirel, böyle bir düşünceleri olmadığını kesin bir dille ifade etmiş. Allah razı olsun. Şimdi bu rivayetleri çıkartanlar, "Üst gelir gruplarından bir defalık ek vergi alınsın" gibi laflar edenler ne yapa- caklar bakalın.? Vallahi eskiden olsaydı bunlar düpedüz komünist ve Moskof uşağı diye düşünürdüm, ama aksi gibi komünizm falan da kalmadı. Gene de böyle şeyler yazanların, söyleyenlerin içinde kalmış komünizm tohu- mu. Behey gafil, bu memlekette üst gelir gruplarından da- ha fazla vergi almaya kalk'ışmak sana mı düşmüş? Yok yok, bunların niyeti belli. Gavurca bir isim takıp var- lık vergisi'ni gerı getirecekler. Ayol bizim ne varlığımız var ki vergisini verelim. Olanı da İsviçre'ye transfer edecek- tim vallahi. "Baba" çıkıp da "Ek vergi yok" demeseydi. Böyle bir vergi İngiltere'de, yok bilmem nerede uygu- lanmış diyorlar ya, hepsi "kuyruklu yalan". Allahtan bası- nımızda da bizim gibilerin, yani halkın menfaatlerini sa- vunan, bilgili ve cesaretli yazarlar var da çıkıp bunun pa- lavra olduğunu yazdılar, herkes gerçeği öğrendi. "Ek vergi" konusunda estirilen fırtına insanı böyle şeyler yazmaya zorluyor, ama aslında olay çok ciddi hastalıkla- rımızı sergiliyor. Salih Neftçi'nin gazetemize yazdığı bir makalede "acı reçetenin toplumun çeşitli kesimlerine adil dağılmasını sağlamak ve üst gelir gruplarından tek kez alınacak bir ek kaynak istemek"ten söz etmesi üzerine kopartılan yaygara, Türkiye'de bazı kısırdöngülerin neden aşılamadığını çarpıcı biçimde gösteriyor. Yarınki yazımda bu konuya tekrar değineceğim. - Neftçi Devre Dışı mı? Ankara'dan edindiğim bilgiler dogruysa, yukarıda sö- zünü ettiğim önerisi nedeniyle "olay adam" haline getiri- len Salih Neftçi, Ankara'da sürdürülmekte olan ekonomik önlemler ve istikrar programı çalışmalarında devre dışı kal- mış durumda. Bu olayın Neftçi'nin ek vergi önerisiyle bir ilgisi yok. Daha doğrusu Neftçi bu önerisi nedeniyle dev- re dışı kalmış değil. Belki de devre dışı kaldığı için kendi kafasından geçen böyie bir öneriyi makalesine koymuş olabileceği yorumu yapılıyor. Tekrar belirteyim, burada güvendiğim bir kaynaktan duyduklarımı ilginç bulduğum için aktarıyorum. Ankara'da sürdürülen çalışmalarda Salih Neftçi'nin dev- re dışı kalmasının ve Rüşdü Saracoğlu'nun devreye gir- mesinin bir rastlantı olmadığı söyleniyor. Neftçi ile Sara- coğlu arasında yıllardan beri süren ve sınıf arkadaşlığın- dan başlayarak gelişen bir rekabet bulunduğu belirtile- rek Neftçi'nin yeni dönemde Türkiye'nin fon yönetimini üstlenen adam olmak istediği, Saracoğlu'nun da bu ola- sılık ortadan kalkana dek yapılan çalışmalara uzak dur- duğu anlatılıyor. Ancak Salih Neftçi'nin amaçladığı pozis- yona gelemeyeceğini anlayınca devre dışı kalmayı yeğ- lediği ve bu noktadan itibaren Saracoğlu'nun devreye gir- diği ileri sürülüyor. Bu söylentiler ne ölçüde doğru bilmiyorum. Ben Salih Neftçi'yle ilk kez 20 Ekim secimlerinden birkaç hafta sonra tanıştım ve kendisi daha o tanışmamızda. Türkiye'de sü- rekli bir görev almayı düşünmediğini söyledi, yalnızca da- nışman kapasıtesınde Ankara'dakı çalışmalara katkıda bu- lunduğunu belirtti. Son kez iki hafta kadar önce kendisi- ni gördüğümde de istikrar programı çalışmalarını tamam- layıp yurtdışındaki görevlerine dönecegini ifade etti. Saracoğlu ve İstikrar Paketi Saracoğlu'na gelince... Merkez Bankası Başkanı'nın Ankara'daki çalışmalara karşı tavrının Neftçi olayından çok benimsenen istikrar programı anlayışıyla ilgili olduğunu sanıyorum. Sayın Sa- racoğlu'nun sonuç verecek ciddi bir istikrar programının ancak çok ciddi para ve kamu maliyesi programlarıyla uy- gulanabileceği görüşünde olduğu bir sır değil. Saracoğ- lu, kamu harcamalarmın reel olarak azaltılabildiği, buna karşılık kamu gelirlerinin reel olarak arttırılabildiği bir uy- gulamayı enflasyonun aşağı çekilmesi için zorunlu görü- yor. Bu çerçevenin dışına çıkan popülist yaklaşımlara ise sıcak bakmıyor. Ankara'dan son gelen haberlere göre benimsenen yak- laşım Saracoğlu çizgisine pek uzak değil. 1992 bütçe açı- ğının reel olarak 1991 açığının altına çekilmesi, toptan eş- ya fiyatlarına göre yılbaşı-yılsonu fiyat artışlarını yüzde 40'larda tutmayı hedefleyen makro hedeflerin benimsen- mesi gündemde. Kamu gelirini arttıracak önlemler hazır- lanıyor. Ayrıca kamu finansman dengelerinin tutturulma- sı için 2 milyar dolar mertebesinde bir ek dış kaynak bu- lunmasına çalışılacağı belirtiliyor. Bu arada üst düzey ekonomi bürokratlarının birbiriyle ve Devlet Bakanı Tansu Çiller'le anlaşamadıkları yolun- daki haberlerin de son durumu yansıtmadığı, politikacı- lara sunulacak öneriler konusunda görüş birliği sağlan- dığı ileri sürülüyor. Başta Sayın Demirel ve Sayın İnönü olmak üzere politikacılann bu önerilere nasıl yaklaşacak- ları ise ayn bir soru oluşturuyor. KlSA KISA • Kocaeli'nin Körfez ilçesinde, Pamukkale Ekspresi'nin çarptığı bir banka memuru hayatım kaybetti. Bir bankanın lstanbul Mecidiyeköy'deki şubesinde çalışan Şerafettin Sayın (40), dün Gübretaş Fabrikası önünde bulunan demiryolu köprüsü üzerinde, lstanbul yönüne doğru seyreden Pamukkale Ekspresi ile köprü korkulukları arasına sıkıştı. Üç çocuk babası Şerafettin Sayın, ağır yaralı olarak İzmit SSK Hastanesi'ne kaldırıldı. Ancak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. • Mersin Gazi Lisesi'nde okul müdürü Ahmet Avcı'nın kızlara sarkıntılık ettiğini ileri sürerek dersleri boykot eden öğrenciler, eylemlerine dün son verdiler. Valilik, müdür Avcı hakkında soruşturma başlattı. Içel Valisi Muharrem Göktayoğlu, "Milli Eğitim Müdürlüğü soruşturuyordu. Ancak yeni gelişmeler üzerine adil olarak olaylan soruşturması için müfettiş görevlendirdim. Müfettişin hazırlayacağı rapor doğrultusunda okul müdürü hakkında işlem yapılacaktır" dedi. • İzmit'in Tepecik mahallesinde, 42 yıldır çaiışmalannı sürdüren mahalle meclisi, 500'üncü toplantısını yaptı. 24 eylül 1950 tarihinden beri düzenli aralıklarla bir araya gelen Tepecik mahallesi meclisinin üyeleri, yerel yönetimlere destek sağladıklarını ve sorunlara çözüm yolu önerdiklerini belirttiler. • Erzurum'un Oltu îlçesi Doğu Linyit işletmeleri Sutkans Kömür ocağında meydana gelen göçükte bir kişi öldü, iki kişi de yaralandı. Kömür işletmeleri'nde çalışan dokuz kişinin ocağa girmesinden sonra dün saat 08.30 sıralannda henüz bilinmeyen bir nedenle göçük meydana geldi. Olayda, Halis Sağlam adlı işçi öldü, Hilmi Ataç ve Yaşar Vural adlı işçiler de yaralandı. Altı işçinin yara almadan kurtarıldığı göçükte yaralanamayan iki işçinin sağlık durumlarının iyi olduğu büdirildi.