15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
OCAK 1992 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Taunus'a gam ^ B Ekonomi Servis — Tiofaş'tan sonra Otosan da 1^92'nin ilk zammını yaptı. Otosan tarafından iiretilen Taunus otomobillerinin fi3'atı yüzde 6.1 oranında arttırıldı. Nasoto'dan ya»pılan açıklamaya göre launus otomobillerinin en ucruz tipi olan Taunus GT'nin KDV dahil satış fiyatı 50 milyon 724 bin liradan 53 milyon 820 bin liraya çıktı. Taunus GT A^C'nin fiyatı 58 nıilyon 144) bin liradan 61 milyon 69*2 bin liraya, Taunus GTS'nin fiyatı 60 milyon 16* bin liradan 63 milyon 84<6 bin liraya, Taunus GTS A/'C'nin fiyatı 67 milyon 584 bin liradan 71 milyon 718 bin liraya, Taunus Automatic'in fiyatı 65 milyon 196 bin liradan 69 milyon 180 bin liraya, Taunus Automatic A/C'nin satış fiyatı da 72 milyon 612 bin liradan 77 milyon 52 bin liraya yükseltildi. Gecikme zammıyok • ANKARA (AA) — Amme alacaklarında, 1988 yılından önceki gecikme zammı ve faizlerine ayrıca ek bir gecikme zammı uygulanmayacağı bildirildi. Türkiye'yi tanıtan yayın • Ekonomi Servisi — Creative Yaymcılık, Türkiye'nin yurtdışında tanıtımına yönelik bir kitap hanrladı. "10 Bin Yıllık Uygarlıktan BugUne Türkiye" başlıklı kitabın ekonomi bölümleri Dr. Gungör Uras, geri kalanı ise son secimlerde ANAP'tan milletvekili adayı olan Yümaz Karakoyunlu tarafından kaleme alındı. lngilizce olarak yayımlanan 'Turkey' başhkh kitapta fotoğraf sanatçısı Sarni Güner'in objektifınden ilginç görilntüler yer alıyor. Kitap, 200 dolara satılıyor. Döviz rezervi 91'de eridi • ANKARA (ANKA) — Merkez Bankası'nın altın varlıklan geçen yıl küçiik çaplı bir arüş gösterirken döviz varlıklannın önemli öiçüde azaldığı belirlendi. Geçen yılın son haftasında 64 milyon dolarlık artışla 5 milyar 106 milyon dolara ulaşan döviz varlıklan 1990 sonundaki 6 milyar 70 milyon dolarlık düzeyine göre 964 milyon dolar geriledi. İTO'ya 843 şikâyet • Ekonomi Servisi — lstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Atalay Şahinoğlu, "1991 yılında İTO'ya 843 tüketici şikâyeti geldi" dedi. Şahinoğlu, 1991 yılının aralık ayında İTO'ya yapılan tüketici şikâyeti sayısının ise 67 olduğunu açıkladı. Metaş'ta 92 ıtıilyarlık üretim • tZMİR (AA) — Finansman darlığı nedeniyle yaklaşık iki yıldır üretimine ara verilen Metaş'ta, 1990 yıhnda üretimde bulunulan dört ay içinde 92 milyar 267 milyon liralık üretim gerçekleştirildiği bildirildi. Sicil Gazetesi'ne zam • ANKARA (ANKA) — Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nin ilan fiyatlan yüzde 42.9 ile yüzde 100 arasında arttınldı. Gazetenin satış fiyatı da bin 500 liradan 2 bin liraya yükseltildi. Eiektrik kesintileri • 4NKARA (AA) — Tmirkiye Eiektrik Kurumu Geıel Müdürü Birkan Ercal, son günlerde gCüdemden düşmeyen eLeıtrik kesintilerinin ÜB-eim, iletim ve dağıtım asanasındaki pek çok somndan kaynaklandığını biliirdi. Hükümetin öngördüğü enflasyon rakamına ilişkinprofesör ve işadamlannın görüşü 'Yüzde 52 hayaPEkonomi Servisi — • 'Ekonomi Servisi — Hükümet, henüz kesinleş- -memiş olmakla birlikte bu yıl için gayri safi milli hasıla def- latörünü yüzde 52 olarak öngörüyor. Ancak aralık ayı içinde yapılan zamlann bu yı- la etkisi göz önüne alındığında bu rakamı yakalamak zor gö- züküyor. Devlet İstatistik Enstitüsü, toptan eşya için her ayın 5, 15, 25'inde fiyat derli- yor. Bir malın fiyatı ayın 15'inden sonra artarsa, oranın yalnızca üçte biri o ayın en- deksine yansıyor. Başta petrol ürünleri olmak üzere kamu mallarına aralık ayının 19 ve 20'sinde zam yapıldığı için, bu zamların yalnızca üçte biri aralık ayı endeksine yansıdı. Geçen yıldan bu yıla devreden enflasyon stokunun yüksekli- ği ve ocak ayında beklenen hızlı artış yüzünden 1992 yılı için öngörülen yüzde 52'lik ar- tış oranında kalınması çok zor olacak. Bu düzeyde bir artışta kalınabılmesi için, ocak ayın- da yüzde 10 olması beklenen artıştan sonra, yılın kalan dö- neminde aylık oranın yüzde 2,3 düzeyini aşmaması gereki- >or. Prof. Dr. İzzettin önder, ge- lecek yıl için yüzde 52'lik bir oranının çok düşük bir tah- min olduğunu söylüyor. Deflatörün yüzde 52 olarak belirlenmesi, gelecek yıl için enflasyon tahminın bu oranda olduğunu göstermiyor. Defla- törün düşük tutulması, tamamıyla mali kaygılardan ileri geliyor. Böylece, bütçe hazırlanırken ilk etapta, açık- ların düşük tutulması amaçla- nıyor. Bu oran temel ahnarak ödenekler aynlıyor." Memduh Hacıoğlu "Yüzde 52 gerçekçi bir rakam. Çünkü deflatör tüketiciden ziyade toptan eşya fiyatlannı ilgilen- Prof. Alkin KoçmanProf. Önder Hacıoğlu Profesörler ve işadamları, bu yıl enflasyonun yüzde 52'ye çekilmesinin çok zor olduğunu söylüyorlar. Yılın ikinci yarısında hız kesilse bile oranın yüzde 60'ın üzerinde kalacağı görüşünü savunuyorlar. MemduhHacıoğlu ise yüzde 52'nin yakalanabileceğini belirtiyor. dirir. Geçen yıl bunu yüzde 60'lara yakın biürdik. Bu yıl için yüzde 7 ile yüzde 10 arasında bir düşüşü normal görüyorum. Anladığım kada- nyla hükümet bu konuya bakışında oldukça kararlı. Prof.Dr. Erdoğan Alkin: "Yüzde 52 kesinlikle düşük bir rakamdır. Gerçi deflatör enflasyon anlamına gelmez. Bizim yaptığımız çahşmaya göre yüzde 55 dolayında ola- caktır ki bu da yaklaşık yüzde 65 enflasyon oranına işaret eder." Ali Koçman: 'Enflasyon tahminle olmaz. Her ayın dör- dünde aylık enflasyonu, 12 ayın sonunda da yıllığını öğre- nip demek böyle olmuş' diyoruz. Bence hükümetin be- lirlediği yüzde 52"lik oran için şimdiden hiçbir şey söyleye- meyiz." Prof.Dr. Esfender Kokmaz: "Kesinlikle düşük bir rakam. Yeterli kaynak yok. Yıllarca bu kaynak enflasyon yoluyla yaratıldı. Enflasyon zorunlu tasarruf aracı olarak kullanıl- dı. Enflasyonu yüzde 500'den yüzde 100'e düşürmek kolay- dır ama yüzde 70'den düşür- mek zordur. Düşse bile gelecek yıl yeniden patlak ve- rir. Enflasyon sonbaharda birkaç ay düşse de, yüzde 52 oranı gerçekleşmez. Kamu harcamalarını fazla kısamaz- smız, çünkü yatınmlar durur, kamu kesiminin verimliliği düşer. Sonuç yine enflasyon- dur. Buçukcğlu görevden alındı, yeni genel müdürYılmaz Özen Vakıflar'a da bir Tütünbanklı 1 9 £ Ekonomi Servisi — Em- lak Bankası Genel Müdürü Engin Civan'ın görevden alın- masıyla ilgili kararnamenin hafta sonu Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafın- dan imzalanmasının ardından, dün de Vakıflar Bankası Genel Müdürü Mehmet Buçukoglu gö- revden alındı. Ancak Vakıflar'm özel statüsü ol- duğu için bu konunun Özal'a gitmesi gerekme- di. Başbakan Süleyman Demirel ve ilgili baka- nın imzalanyla Buçukoglu görevden alındı ve ye- rine Tütünbank Genel Müdür Yardımcılarından Yaşar Yılmazözen getirildi. Yılmazözen'in bu- gün göreve başlayacağı belirtildi. Bu arada Emlakbank'ta Civan'ın yerine ata- nan Tutünbank'ın bir diğer genel müdür yardım- cısı Şükrii Karahasanoğlu da hafta başında ye- ni görevine başladı. Böylece Tütünbank Genel Müdürü Sami Erdem'in 3 genel müdur yardım- cısından ikisi, Başbakan Demirel tarafından 2 önemli kamu bankasının başına getirilmiş oldu. Tütünbank'ta 3 genel müdür yardımcısından ha- len sadece Aykut Akıncılar görevini sürdürüyor. Vakıflar Bankası'nın yeni Genel Müdürü Ya- şar Yılmazözen, eski bir Vakıfbanklı. 1944 do- ğumlu.olan Yılmazözen, lstanbul tktisat Fakül- tesi'ni bitirdikten sonra müfettiş yardıması ola- rak girdiği Vakıfbank'ta uzun yıllar çalıştı. Bu arada Mehmet Buçukoğlu'nun Vakıtiaı Bankası Genel Müdürlüğü görevi 6 ay sürdü. Cebinde 'altın öğütler'le Türkiye'ye gelen Dr. Czinkota: ^ürkiye'nin imajı yok'YAPRAK ÖZER Hükümetin ekonomik poli- tikası hakkında fikir bildir- mek. yeni ve değişik görüşler vermek üzere Türkiye'ye ge- len yabancı uzmanlann ardı arkası kesilmiyor. Bu uzman- lardan sonuncusu Reagan döneminde ticaret bakan yar- dımcılığı yapmış, adından "dünyanın sayılı pazarlama ve ticaret uzmanı" diye söz edilen VVashington'daki George- town Üniversitesi profesörle- rinden Dr. Michael Czinkota. Cebinde Türk ekonomik pa- ketini taşımadığını ısrarla söylemesine karşın, Ankara'- da başta Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı olmak üzere yo- ğun temaslarda bulunacak olan Czinkota, "altın öğütler- le" Türkiye'ye geldi. Türk-Amerikan ticaret iliş- kilerindeki belli başlı prob- lemleri; "çağrıştırma", "bil- gi", "pazar tanımlama" ve "pazar araştırma" başlıkları altında toplayan Czinkota'- Czinkota, Türk hükümetinin bir an önce üzerinde durması gereken konular arasında "Made in Turkey"in her şeyden önce, iyi malı çağrışürması, ardından da pozitif imaj vermesi için girişimde bulunması gerektiğini belirtiyor. nın "bir iyi bir de kötü haberi var." Kötü haber, çağrıştırma başlığı altında yer alıyor, bir başka ifade şekli ise "imaj." Türkiye'nin, ABD'de herhan- gi bir imajı yok. Türk hükü- metinin, bir an önce üzerinde durması gereken konular ara- sında "Made in Turkey"nin her şeyden önce "iyi mal"ı çağnştırması, ardından da "pozitif imaj" vermesi için gi- rişimde bulunması gerejctiğini belirten Czinkota, "ABD'de çok az insan o dükkân senin bu dukkn benim, aman ben Türk malı alayun diye koştunıp du- rur. Türk malı imajının pozitif değer gösterdiği mallar, kahve, deri eşya, antika gibi alanlar içinde sıkışmış kalmış. Bunun karşılığında pek çok alanda Türk malının adı bile geçmi- yor. Araba, imalat sanayii, ağır sanayi malları, tüketici ürünleri gibi alanlarda kimse Türk malı alalım diye bir koş- nırma içinde değil" dedi. Czinkota için "iyi haber", imajlar da günün birinde deği- şebilirler. Verdiği örnek, Japonlar. Bundan bir süre ön- ce Japon malı dendiğinde "ucuz, plastik, kötü kalite" gi- bi şimşekler çaktığını ifade eden Czinkota, bugün akla, "kalite, ucuzluk, mükemmeli- yet" geldiğini söyledi. Türk-Amerikan ticaret iliş- kilerinde sorun olan ikinci konu "bilgi açığı." Czinkota, soruyu soruyla yanıtladı: "Bugün kaç işadamı gereksi- nim duyduğu bir mal, bir madde için, dur bakalun önce Türklere soralun diyor?" Bilgi alışverişinin son derece kısıtlı işlediğinc dikkat çeken Czin- kota, Ankara'daki temasla- nnda, Türk iş çevrelerinin ABD'de bir bilgi merkezi ve ticaret misyonu oluşturmasını, ticaret seminerleri düzenleme- si, video gösterileri yapması gerektiğini, Türkiye'ye ya- bancı işadamlannı ve ticaret heyetlerini davet etmesi gerek- tiğini, bir de firmalar arasında evlilik sağlayacak, "çöpçatan- lık" servisini işletmesi gerekti- ğini söyleyecek. Czinkota, "Ankara'da elde neler mevcut ve bunlardan ne yapılabilir" sorusuna yanıt bulmayı umut ettiğini söyledi Imar Bankası 2 gazeteye dava açtı İmar Bankası Genel Müdür Vekili Hilmi Başaran, haksız ve gerçeğe aykırı yayın yaptıkları iddiasıyla Sabah ve Yeni Günaydın gazeteleri aleyhine birer milyar liralık tazminat davası açtıklarını açıkladı. Ekonomi Servisi — İmar Bankası haksız ve gerçeğe aykın yayın yaptıkları iddiasıyla Sa- bah ve Yeni Günaydın gazete- leri aleyhine toplam 2 milyar li- ralık tazminat davası açtı. İmar Bankası Genel Müdür Vekili Hilmi Başaran dün yap- tığı yazılı açıklamada, önceki gün lstanbul ve Küçükçekmece Adliyeleri'nde Sabah ve Yeni Günaydın gazeteleri aleyhine bi- rer milyar liralık tazminat dava- sı açtıklarını bildirdi. Hilmi Ba- şaran gazeteler hakkında ayrıca Bankalar Kanunu'na aykırı davrandıkları gerekçesiyle suç duyurusunda bulunduklannı kaydetti. Başaran, dürüst ve çağdaş bankacılık ilkelerini uy- guladıklarını savunarak, "Bize yönelik her saidınya karsı kanu- ni yollara daima başvunılacakiır" dedi. 'Vadeli hesap bozulmaz' iddiası İmar Bankası önceki gün ça- lışanlara ait Doğan Sigorta Vak- fı'nın Karaköy Şubesi vadeli he- sabındaki 270 milyon lirayı Va- kıf Müdürü Tuna Sozer'e öde- medi. Hesaptaki parayı çekme- lerine izin verilmeyen vakıf yet- kilileri olayı noter kanalıyla te- spit ettirirlerken vakfın faizle- riyle birlikte 2.2 milyar olarak hesaplanan toplam alacajp ko- nusunda en kısa zamanda icra- ya başvuracaklannı söylediler. Beyoğlu 15'inci noterinin banka şubesinde hazırladığı tu- tanağa göre Karaköy Şube Mü- dürü Teoraan Kozakçı, Vakıf yetkililerine "Vakıf Genel Ku- rulu'nda alınan kararların usul ve kanuna aykın olması nede- niyle İmar Bankası'nca iptal da- vası açılmıştır. Genel Müdürlü- gün verdiği şif ahi talimata göre hesaptan para ödeyemeyiz" de- di. Yine noterin hazırladığı tu- tanağa göre şube müdürü vakıf yetkililerine hesabın vadesinin dolmadığını anımsatarak ban- kamn bu yüzden de ödemeyi ge- ciktirmeye yetkili olduğunu söy- ledi. Doğan Sigorta Memur ve Müstahdemleri Emekli ve Yar- dım Sandığı adına 21000020 nu- maralı hesaba 23 Kasım 1989 ta- rihinde 100 milyon yatırdıkları- nı, bir yıl vadeli olarak süren bu hesapta 24 Kasım 1991 tarihi iti- bariyle faizleriyle birlikte 270 milyon 540 bin lira biriktiğini söyleyen vakıf müdürü Tuna Sözer, paranın ödenmemesinin hiç bir kanuni gerekçesi olmadı- ğını savundu. Sözer, "Vadeli hesaplardan da vade bozularak para cekilebilecegini herkes bi- İir. Banka müdürünün vadeyi gerekçe göstermesi Bankalar Kanunu ile bağdaşmaz" dedi. Vakıf Müdürü Sözer, İmar Bankası'nın altı aydır çalışan- Iardan kesilen 1 milyar 39 mil- yon liralık primleri vakıf sandı- ğına yatırmadığını savunarak gecikmelerden kaynaklanan fa- izlerin de 1 milyar 171 milyon lira olduğunu söyledi. Sözer, "Bugün ya da yann icra takibi- ne başlıyoruz" dedi. İmar Bankası Merkez Şube Müdür Yardımcısı Kerim Cesur Anadolu Ajansı'na dün yaptığı açıklamada basında yer alan İmar Bankası'nın tasarruf sa- hiplerine paralarını ödemediği yolundaki haberlerin kasıtlı ol- duğunu ve gereksiz tedirginliğe yol açtığını söyledi. Ödemeler- de hiçbir zorluk yaşanmadığını savunan Cesur, "Vadesi dolma- dan paralarını çekmeye kalkan tasarruf sahipleri zarar ediyor" dedi. Amerikan otosu yokuş aşağı Ekonomi Servisi — 1991, üç büyük Amerikan otomobil Ureticisi için son sekiz yıldaki en kötü yıl oldu. Amerikan ekonomisindeki durgunluk ve tüketicilerin yabancı otomobillere yönelmesi, otomobil üreticilerinin geçen yılı büyük bir zararla kapatmalarına yol açtı. Otomobil sektöründeki bu sıkıntı, Başkan Bush'un Japonya'yı ziyareti sırasında eie alınacak önemli konuların arasında yer alıyor. Otomob;1 üreticileri, ABD'de 1991'deki otomobil satışlarının yaklaşık 12.3 milyon düzeyinde kaldığını açıkladı. Bu rakam 1990'a göre 1.5 milyonluk bir azalmayı ifade ediyor. 1991, 11.7 milyon yeni aracın satıldığı 1983 yılından sonraki en kötü yıl oldu. 1991'in ilk dokuz ayında, General Motors, Ford Motor ve Chrysler toplam 5 milyar dolar (yaklaşık 26 trilyon TL) zarar ettiler. General Mott-ı-, geçen yılın ilk dokuz ayında 2.2 milyar dolar zarar etti. tNGÜJZCE'yi 8 ayda konnfon siri Amerikah dofltlanmızla taniftıralım. Bahariye C«d. 62/3 349 59 38 GİZKOKAN SUSKUNLUK Mehmet Başaran 10.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlart Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul Odemeli gönderilmez. TUKEltCİ GÖZÜYLE MERAL TAMER Islık çalan doğalgaz kazanı "1991 yılı başlarında Ankara'da Hoşdere Cad. 93 numaralı apartmanın kömürle çalı- şan kalorifer kazanı KUTLUTAŞ firması ta- rafından ve EGO işletmesinin denetiminde doğalgaza dönüştürüldü. Kazanın kullanılmaya başlamasından kısa bir süre sonra bu apartmanın çok yakınında oturan bizler, eylerimizde bir ıslık sesi duy- maya başladık. Önceleri geçer diye aldırış et- medik, ama ses zamanla artarak rahatsızlık vermeye baştadı. Kazanın kullanılmaya başlanmasından kısa konuyu görüştük ve onlar da bu sesten ra- hatsız olduklannı, fakat firmaya ve belediye- ye yaptıkları itirazlardan bir sonuç alamadık- larını söylediler. Belediyenin konuyla ilgilen- diğini ve neticede kazan-brulör miiinde eğri- lik tespit edildiğini, fakat bu arızanın giderilmesi için harekete geçilmedi- ğini de belirttiler. Bunun üzerine 17/5/ 1991 tarihli bir dilekçey- le Ankara Çankaya Be- lediyesi'ne başvurarak kazanın problemiyte ilgi- li şikâyette bulundum. Haziran başında Beledı- ye Sağlık Müdürlüğü'n- den bir ekip gelerek ka- lorifer dairesinde ses öl- çümleri yaptılar ve stan- dartların üstünde ses te- spit ettiler. Ayrıca konu- yu EGO'ya bildirecekle- rini de bildirdiler. Haziran ve ağustos ayları arasında defalar- ca EGO'yu arayarak bu işlemi takip etmeye ça- lıştım, ama her seferin- de "Ben ilgilenmiyo- rum, şu mühendis ilgileniyor" şeklinde bi- rinden diğerine gezip durdum ve sonunda ilk görüştüğüm yetkili Ersu Hızır'ın bu işin asıl sorumlusu olduğunu öğrendim. Kendilerini tekrar telefonla aradığımızda bu sefer de KUTLUTAŞ firmasıyla görüşîüğünü ve bir ekibin gelıp ölçüm yapacağını söyledi ve bundan böyle KUTLUTAŞ'tan Mustafa Erkmen'le görü'şmem gerektiğini belirterek topu KUTLUTAŞ'a attı. KUTLUTAŞ'tan Bay Erkmen ile görüştü- ğümde ise kalorifer dairesinde ses ölçümü yaptıklarını ve 90 desibellik standardın altın- da ses tespit ettiklerini, bu ölçümle belediye- nin ölçümü arasında farklılıklar bulunduğunu, fakat kazanın arızalı olduğunun kabul edile- bileceğini belirterek "Eğer EGO talimat ve- rirse, bu arızayı memnuniyetle giderilebi- liriz" dedi. EGO'yu yeniden aramarmza rağmen bu- güne kadar herhangi bir sonuç alamadık. Biz- leri kazanın çıkardığı sesin standartlar için- de olup olmadığı ilgilendirmiyor. 2 apartman ötemizdeki bu apartmandan çıkan seslerden rahatsız olan bizler, bu konuyu çevre soru- nu olarak görüyoruz ve belediyenin ya bu ka- zanı tamir ettirmesini ya da kazan dairesinin ses izolasyonunu herhangi bir şekilde sağ- latmasını istiyoruz." istanbul'da doğalgaz nedeniyle yollann ye- niden köstebek yuvasına döndüğü şu günler- de, Ankaralı okurumuz Erman Dinçel'in mek- tubuna ne dersiniz? Bir de başımıza "ıshk çalan doğalgaz kazanlart" mı çıkacak? Arkadaşımız Nuray Köroğlu, EGO yetkili- si Ersu Hızır'ın yardımcısı Mehmet Telci ile görüştü. Telci, gerekli ölçümleri yaptırdıkla- rını ve sesin normal sı- nırlar içinde çıktığını be- lirttikten sonra EGO'nun gazla ilgili olduğunu, kazanla-suyla ilgisi bu- lunmadığını, ancak ya- pılan işin projeye uyup uymadığının tespitini yaptığını söyledi. Okurumuz Erman Dinçel'e durumu aktar- dığımızda ise ses ölçü- münün gerçekten yap<t- dığını, ancak durup bek- lenmediği için sesin na- sıl arttığını göremedikle- rini öğrendik. Bu arada EGO yetkililerinin yeni- den söz konusu binaya gidip kazanı yerinde gördüklerini ve araya duvar örüldüğü takdirde sesin kesilebileceği önerisinde bulunup git- tiklerini söyledi. Arkadaşlarımız Çevre Koruma Kontrol Müdürlüğü'nden Fethi Arıkan'la görüştüler. Arıkan, sesin 65 desibelden fazlasının 'ra- hatsız edici', 90 desibelden fazlasının ise 'zararlı' olduğunu vurguladı. lstanbul'dan Ankara Hoşdere Caddesi sa- kinlerinin durumunu kuşkusuz bilemiyoruz. EGO yetkilisi Mehmet Telci, okurumuz Er- man Dinçel'den başka şikâyetçi olmadığını söylüyor. Dinçel ise "Tüm mahalle rahatsa" diyor. Biz İstanbulullar ise tüm bu muhtemel so- runlara karşın, hava kirliliğini azaltacağı için doğalgazı dört gözle bekliyoruz. Eğer ses ger- çekten rahatsız edici düzeydeyse, mutlaka bir önlem alınması gerek. Biz istanbullular hava kirliliğini azaltacağını umduğumuz doğalgazı dört gözle beklerken anlaşılan bu ve benzeri sorunlara kendimizi hazırlamamız gerek. T U K E T I C I N I N S E S İ Cıvataları sıkılmazsa... Yeni taşınacağımız evde ge- nel bir tadilat yapıyorduk. Bir komşu tavsiyesi üzerinde rad- yatörleri ISITES firmasına ey- lülde değiştirttim. Ancak bir ay kadar sonra kaloriferlere su verilince yatak odası ve çocuk ^^^^ odasını su bastı, çünkü radya- / J "'' L1T törlerin cıvataları yeterince sı- *- — kılmamıştı. Daha yeni yaptırdı- ğımız parkeler doğal olarak kabardı. Yeni boyanan duvar- ların alt kısımlanndaki boyalar döküldü. Eşim o akşam firma yetkililerini arayarak cıvatala- rın sıkılmasını sağladı. Aynı gece sabaha kadar eiektrik sobalarını yakarak parkelerin aşırı kabarması önlendi. Sırf parkelerin tamiri için 400 bin lira ödedik. Dökülen boyaların onarımı için ödediğimiz para, bu arada evimize taşınmamı- zı bir ay ertelediğimizden do- Hayıi Çalışkan'la görüştür- mediler. Karşıma proje bölü- mü sorumlusu Serpil Ocakçı çıktı ve ben durumu açıklayın- ca hatalarını kabul etti, ancak 200 bin lira ödeyebilecekleri- ni belirtti. Ödemenin ne za- man yapılabileceğine ilişkin bilgi vermedi. Daha sonra mu- hasebeci olduğunu söyleyen Orhan Bey isimli bir ISITES elemanı, Serpil Hanım'ın yet- layı ödediğimizkira parası da kili olmadığını ve bu konuyu cabası... Sorun tamamen ISI- yeniden düşüneceklerini söy- ledi.TES elemanlannın dikkatsiz- liklerinden kaynaklanmıştı. Hiç değilse parke tamir ücreti olan 400 bin liranın karşılan- masını istedik. Ancak bizi fir- manın Genel Koordinatörü Artık bu firmayı aramaya, 400 bin liranın peşine düsme- ye niyetim yok. Ama çektiğim sıkıntılar, çektirenlerin yanına kâr mı kalacak? A. Kerim Özkan / İstanbul nrkadaşımız Nuray Köroğlu, ISITES firması Ge- nel Koordinatörü Hayri Çalışkan'la görüştü. Çalış- kan, cıvataların badana-boya sırasında da gevşemiş olabileceğini savundu. Ancak daha sonra tüketiciye 200 bin liralık ödeme yapabileceklerini ve bu parayı firma personelinden keseceklerini söyledi. Okurumuz ise "Beni kaç kez oyaladılar. Artık o parayı iste- mem. Sadece diğer tüketiciler yeni radyatör tak- tmrken cıvatalanm iyice kontrol ets/n/er..." diyor. Kredi kartlı benzin pahalı Petrol Ofisi benzin istasyon- nıyor. Yapılan hizmet karşılı- lanndan vakıfbank'tan aldığım ğında alınan ilave ücret nor- kredi kartımla alışveriş yaptı- mal mi? ğım zaman % 3 ilave ücret alt- Bülent Pakman • Ankara Arkadaşlanmız konuyu Vakıfbank Pazarlama Müdü- rü Levent Okuyaz'a iletti. Okuyaz "Alınacak komis- yon kart verilmeden önce müşteriye söyleniyor kabul ettiği takdirde kartını alıyor." dedi. Demek ki kredi kartryla alınan benzin % 3 pa- halı. Eğer bu farkı ödemekistemiyorsanız, nakit öde- me yapın. Raksotek'inkasetiTVde Çocuğum için Raksotek'in s e t e d e *aydettim. Eğer ben 'Cobra Harekâtı' adlı bir ka- b u k a s e t l alıyorsam fılmın ya- setini aldım. Aldıktan birkaç yımlanmama hakkını da satın gün sonra da TV-1 'de film ol- alıyorum. TV'de gösterilecek- duğu gibi yayımlandı. Bu du- s e n e d e n ^ n 3§ b , ı n l ı r a v e r " rumu kanıtlamak için filmi ka- d i m ? Fidan Ün / İstanbul Arkadaşımız Nuray Köroğlu, Raksotek'in reklam ve halkla ilişkiler sorumlusu İşin Pusatoğlu'yla gö- rüştü. Filmlerin telif haklarının TV için ayrı, sinema ve video için ayn olduğunu söyleyen Pusatoğlu, "S/z sadece video hakkını satın alıyoruz. Eğer hepsi- ni satın aisaydık o zaman bu film TV'de oynaya- mazdı. o takdirde fiyatımız cok daha yüKsek olurdu'dedi URETICIYE TEŞEKKÜR ÇAPAMARKA sevindirdi Uzunca bir süre önce st- ze bir yakınma mektubu yazarak Çapamarka yulaf ezmesinden hoşnut olma- dığımızı, kalitesinin ithal benzerlerinden çok düşûk olduğunu bildirmiştim. Bir süre sonra vitrinde yeni Çapamarka yulaf ezmesi gördüm, denemek için al- dım. Gerçekten çok güzel- di ve lezzetliydi. Bu durum hoşuma gitti. Demek iste- nirse oluyormuş dedim ve çorbada benim de tuzu- mun olduğunu düşünerek memnun oldum. Artık bu yerli malını kullanıyorum. Kamil Kusçuoğlu / istanbul MUDURNU'nun jesti Migros Kızıltoprak şube- sinden Mudurnu Tavukçu- luk'a ait tavuk rosto aldım. Ancak içinden yabancı maddeler çıkınca durumu aldığım yere bildirdim. Mig- ros ise konuyu Mudurnu Tavukçuluk'un yetkilisine iletmiş. Birkaç gün önce Mudurnu'dan Naci Yazıcı bir paketle evime kadar ge- lerek duyarfılıklarını göster- di. Arzu Kalyoncu / İstanbul DOLUCA'ya teşekkür Altı ay önce iki şişe be- yaz sek Doluca şarabı al- dık. Birini açtığımızda tadında bozulma oiduğunu gördük. Aradan iki üç ay geçti. ikincisini açmak tste- diğimizde yanya inmiş ol- duğunu görünce Doluca fabrikasına bir mektup ya- zarak durumu bildirdim. Ertesi gün Marmara Bölge- si Sorumlu Müdürü Ufuk Bey, evimize kadar gelerek son derece nazik ve anla- yışlı bir davranısla iki beyaz sek Doluca getirdi. Ülkü KaratekJn / İstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle