Katalog

3 OCAK 1992 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/9 Eski SSCB uzmanlarının, teknolojik bilgileri ekonomik sıkıntı nedeniyle satmalarından kaygı duyuluyor Ntikleer ticaret korkutuyor Süper nükleer potansiyel Dağılan SSCB, ABD ile birlikte dünyanın en büyük iki nükleer gücünden biriydi. SSCB'de 30 bin nükleer başlığın bulunduğu belirtiliyor. Kazakistan, Rusya, Ukrayna ve Beyaz Rusya uzun menzilli (stratejik) nükleer silahlara sahipler. Kazakistan'ın elinde 104 kıtalararası füze, 1690 nükleer tesis bulunuyor. Bu dört cumhuriyet, nükleer silahlan ateşleyecek mekanizmanın, tek elden kontrolü konusunda anlaşmış bulunuyorlar. Orta Asya cumhuriyetleri ise hâlâ kısa menzilli nükleer silahlara sahipler. özbekistan ve Tacikistan'da uranyum madenleri bulunuyor ve uranyum üzerine çalışmalar yapdıyor. Orta Asya'nın Müslüman cumhuriyetleri ve Azerbaycan'ın elinde bulunan kısa menzilli nükleer silahların sayıları söyle: Kırgızisıan: 75, Tacikistan: 75, özbekistan: 105, Türkmenistan: 125, Azerbaycan: 300. GüRClSTAN Tıflis'te îkili iktidarDış Haberter Servisi — Gür- cistan'da Devlet Başkanı Zvi- ad Gamsaaurdia'yı devirmeyi amaçlayan silahlı muhalif güç- ler, dün bir askeri konsey ku- rarak yönetime el koydukları- nı ve tüm cumhuriyette olağa- nüstü dunım uygulaması baş- lattıklannı açıkladılar. Ajansların bildirdiğine göre Gürcistan televizyonundan ya- yımlanan askeri konsey açıkla- masında, çatışmalann halen sürdüğü başkent Tiflis'te gece 23.00'ten sabah 06.00'ya dek sokağa çıkma yasağı ilan edil- diğı belirtildi. Muhalefetin önde gelen li- derlerinden Tengiz Kitovana ve Jaba toselyani'nin liderliğinde kurulduğu öğrenilen askeri konseyin açıklamasında, Gam- sahurdia ve bakanlaruun yetki- lerinin alındığı, geçici olarak kurulan hükümetin başkanlığı- na da eski Başbakan Tengiz Si- gua'nın getirildiği belirtildi. Açıklamada, 12 gündür Tiflis'- in merkezinde bulunan parla- mento binasında kuşatmada tutulan Devlet Başkanı Zviad Gamsahurdia'ya 24 saat içeri- sinde istifa etmesi çağnsında bulunularak aksi takdirde Gamsahurdia ile birlikte yakla- sık 2000 yandaşının da bulun- duğu binanın yerle bir edilece- ği vurgulandı. tngiltere Başbakanı John Major, eski SSCB cumhuriyetlerinin, Üçüncü Dünya ülkelerine nükleer teknoloji ve silah satmasından kaygı duyduklarını bildirdi. Nükleer silah üretme aşamasına gelen Iran'ın bu çerçevede Orta Asya cumhuriyetlerine yönelik ilgisi dikkat çekiyor. Dış Haberter Servisi — Dağılan SSCB'nin nükleer potansiyeli, Batı'yı kara kara düşün- dürüyor. Batüı ülkeler, eski SSCB'nin nük- leer uzmanlanrun, teknolojik bilgileri Üçün- cü Dünya ülkelerine satabileceklerinden kay- gılanıyorlar. Başta ABD ve tngiltere olmak üzere, bir- çok ülkede eski Sovyet cumhuriyetlerinin nükleer güçleri hakkında raporlar hazırlanı- yor. Bu çerçevede, nükleer silaha sahip olma yolunda çabalar gösteren Üçüncü Dünya ül- keleri de yakın takibe alınıyor. Iran'ın, özel- h'kle Orta Asya cumhuriyetlerine Islamiyeti kullanarak gösterdiği ilgi de bu anlamda dik- kat çekiyor. Dağılan SSCB'nin nükleer gücünün büyük bölümü Rusya Federasyonu topraklannda bulunuyor. Rusya ile birlikte Ukrayna, Be- yaz Rusya ve Kazakistan da uzun menzilli nükleer füzelere sahipler. özbekistan, Taci- kistan, Türkmenistan, Kırgızistan ve Azer- baycan'da ise hâlâ taktik nükleer (kısa men- zilli) silahlar bulunuyor. Tacikistan, Özbekistan ve Kazakistan'da uranyum üzerine çalışmalar da yapılıyor. Ta- cikistan'ın geçen hafta toprakları üzerinde- ki uranyuma el koyduğunu açıklaması da bu açıdan ilginç bir gelişmeydi. Tâcikistan, nü- fusunun büyük çoğunluğu Acem olduğu için îran'ın, Orta Asya'da en çpk ilgi göster- diği ülkelerin başında geliyor. Batı endişeli SSCB'nin yerini alan Bağımsız Devlet Top- luluğu'na (BDT) bağh eski Sovyet cumhuri- yetlerindeki kötü ekonomik koşullar da Ba- tı'nın nükleer uzmanlar hakkındaki endişe- lerini doğru cıkaracak nitelikte. Artan fiyat- lar, sabit ücretler, yaşam koşullannı çıkma- za sokarken, uzmanlann, nükleer silah pe- şinde koşan Üçüncü Dünya ülkelerinden ge- lecek astronomik ücretlere sırt çeviremeyecek- leri kaydediliyor. AFP'nin New York Times gazetesine da- yanarak verdiği habere göre Amerikan Mer- kezi Haberalma Teşkilatı (CIA), eski Sovyet nijkleer uzmanlarının, ekonomik sıkıntılar nedeniyle teknolojik bUgileri, en çok para ve- rene satmalarından kaygı duyuyor. New York Times'a göre CIA, bu konuda bir rapor hazırladı. Raporda, para karşılığın- da nükleer bilgi satılmasının, nükleer malze- menin satılmasından daha büyük bir tehlike oluşturduğu öne sürülüyor. Raporda, "Bu potansiyel problem o derece ciddkür Id ABD yönetiminin amacı, onu yok etmek olmak- tan çıkmış, sadece yavaşlatmak haline gelmistir" denildi. CIA Başkanı Robert Gates deneliminde hazırlanan raporda, eski SSCB'de yaklaşık 900 bin sivil ya da askeri personelin nükleer silah alanında çalıştığı, bunlann 2000 kada- rının nükleer silahların yapısı hakkında bil- gi sahibi olduğu, 3000 ila 5000*inin de plü- tonyum üretimi ya da uranyum zenginleşti- rilmesi konusunda görev yaptığı kaydedildi. lngiltere Başbakanı John Major da, eski Sovyet cumhuriyetlerinden bazılannın, sahip olduklan nükleer teknolojiyi dışanya satma- larından endişe duyduklarını kaydetti. Reu- ter'in haberine göre Major, "Bu cumhuriyet- lerin nükleer potansiyeiieri uzun vadeH bir en- dişe kaynagıdır. Kiiçiik cumtıuriyeüer, elle- rindeki nükleer silahlan ve bilgileri satabilir- kr. Bundan doiayı, biitün cumhuriyeîler ile diyalog kurmak istiyonız" dedi. Bu arada konuya ilişkin olarak Yunanis- tan'ın sağ eğilimli etkili gazetelerinden Kati- merini, Türkiye'nin, Orta Asya'daki cumhu- riyetlerden nükleer teknoloji almaya istekli olduğunu bildirdi. Katimerini, Basbakan Mitsotakis'in bu konuda Vunan Istihbarat örgütü'nden rapor istediğini de iddia etti. Yu- nanistan Hükümet Sözcüsü Viron Polidoras, Mitsotakis'in rapor istediği yolundaki Kati- meri'nin iddiasını yalanladı, ancak Turkiye^ nin çabalannın izleneceğini kaydetti. İran sırada Orta Asya curnhuriyetlerinden nükleer tek- noloji satın alabilecek ülkelerin başında İran geliyor. Iran, Çin'in yardımıyla atom silahı projesini kısa süre içinde gerçekleştirecek aşa- maya gelnıiş bulunuyor. Gözlemciler, Îran'- ın projenin sürdürülmesi için gereksinimi ol- duğu uranyumu Tacikistan ve özbekistan 1 dan alabileceğini belirtiyorlar. tran, son gun- lerde Orta Asya cumhuriyetlerindeki atağı ile dikkat çekiyor. Uluslararası Atom Enerji de son raporun- da Avrupa'da kime satıldığı veya satılacağı belli olmayan çeşitli miktarlarda Sovyet çı- kışlı uranyum ve plotonyum ele geçirildiğini bildirdi. 'BİZ DE VARIZ' — 'Demokrasi ve Cezayir'i Konıma Mitingi' adlı dev gösteriye şeriat karşıtı kadınlar da yogun ilgi gösterdi. (Fotoğraf: AP) Cezayir'de îslam karşıtı gösteriDış Haberter Servisi — Ce- zayir'de Islamcılann iktidara yürüyüşünü protesto amacıyla başkent Cezayir'de dün 300.000 kişinin katıldığı dev bir gösteri düzenlendi. Ülkenin bağımsızlığmı ka- zandığı 30 yıldan bu yana ya- pılan ilk serbest seçimlerde Is- lami Seiamet Cepnesi'nin (FIS) ardından ikind sırayı alan Sos- yatet Güçter Birtifi, ticaret bir- likleri ve çeşitli demeklerin çağ- nlanyla gerçekleşen "demok- rasiyi konıma" gösterisine ka- tılmak için, ülkenin her tarafm- dan binlerce kişi başkent Ceza- yir'de toplandı. Ticaret birlik- leri ve dernekier tarafından oluşturulan, 'Cezayir'i Koru- mak tçin Ulusal Komite' bin- lerce kişiyi "demokrasi diiş- manlannı durdurmaya" cağır- dı. Gösterinin düzenleyicileri, amaçlannın "tüm totaliter giiç- ierin yoiunu **"««"it ve tsfauna devieti reddetmek" olduğunu söylediler. Ajanslar gösteriye 200.000 ile 300.000 arasında kişinin katıl- dığını bildirirken polis yetkili- leri göstericilerin sayısını 135.000 olarak tahmin etti. Bu arada 1961 yılından bu yana ülkeyi yöneten ve ilk tur secimlerden üçüncü parti ola- rak çıkan Ulusal Kurtuluş Cep- hesi (FLN) seçimlerin ikinci tu- runa katılacağını acıkladı. FLN ilk tur seçimlerinde sandık başına gitmeyen büyük seçmen kitlesinin ikinci turda oy kullanarak demokrasiye sa- hip çıkmasını istedi. Bağımsız E3 Vatan Gazetesi de "Topun ilk turda çekimser kalan seçmenin elinde olduguau" ve "FlS'ın parla- mentoda çoğunluğii elde etme- sinin engeUenmesi gerektigini" yazdı. Cezayir'de 26 aralıkta yapı- lan ilk serbest seçimlerin birinci turunda, İslami Seiamet Cep- hesi, 430 sandalyeli parlamen- toda, 188 milletvekili ile tem- sil edilme hakkını kazanmıştı. Cephenin parlamentoda ço- ğunluğu elde etmesi için ikinci turda 28 sandalye kazanması yeterli. öte yandan seçimlerin ilk tu- runda sahibini bulan 140 san- dalye için 300'ü aşkın itiraz dilekçesi verildiği bildirildi. AFP'nin bildirdiğine göre se- çim kurulunun itirazlan haklı bulması durumunda ilk tur se- çim sonuçlan iptal edilebüecek. ANKARA tmiltere'de erken seçimleryaklaşırken kadın oylannın neyöne kayacağı belirsiz Iktidarııı aııahtarı kadınlardaîngiltere'de kadın seçmenlerin oyları sınıfsal beklenti ve gelir düzeyi dikkate alındığında yekvücut bir kitle olarak görülmüyor. Kadın seçmendeki bu oynaklık partilerin seçim stratejilerini belirleyecek uzmanlar ve kamuoyu araştırmacıları için başağnsı. EDİP EMtL ÖYMEN LONDRA — Yeni yılda Ingiltere'yi bir erken seçim ve büyük olasılıkla bir koalisyon bekliyor. Gitgide daha aynntıh ve bilimsel yüriitülen ka- muoyu araştırmalan, kadın seçmenlerin oyları- nın nereye kayacagıru tahmine çahşıyor. Kadın oylan sınıfsal beklenti ve gelir düzeyi dikkate ahndığm tekvücut bir kitle olarak görülmüyor. Kadın seçmendeki bu "oynaklık" hem partilerin secim stratejüerini belirleyecek urmanlar için hem de kamuoyu araştırmacıları için başağnsı. Kadın oylan anahtar, çttnkü iktidardaki Mu- hafazakâr Parti ile Ana Muhalefet Işçi Partisi arasında üç-dört ay içindeki başabaş çekişmede iki partinin de avam Kamarası'nda çoğunluğu sağlayacak kadar milletvekili çıkartmayacağı bek- lenmekte. Yüzde 15 gibi bir desteğe sahip olan Liberal Demokrat Parti'nin "koalisyon ortagı" rolü yüklenmesi büyük olasıhk. Îngiltere'de ya- zılı bir anayasa olmadığı ve hukuk ve devlet yö- netimi, önceki örneklere bakılarak geleneklere göre oluşturulduğu için hiçbir partinin çoğunluğu alamaması durumunda "ne oiacagı" belirsiz. Ya- salarda koalisyon tarumı yok. Böyle bir durum- da Kraliçe'nin, hükümeti kurmakla nasıl görev- lendireceği de belli değil. lngiltere tarihindeki tek koalisyon, İkinci Dünya Savaşı sırasında mecbu- ren kurulan ulusal uzlaşma hükümetiydi ve sa- vaştan hemen sonra seçimde dağıünıştı. Muhafazakâr Parti'nin 1979*dan beri iktidar- da olduğu Îngiltere'de seçmen "degisiklik" isti- yor mu? Istiyorsa, yüzde kaçı? Kadın ve erkek seçmen arasındaki farldar nedir? Kamuoyu araş- tırma şirketleri şimdi hanl hanl bu tur sorulara hem büimsel hem de sonradan kendilerini mah- çup etmeyecek güvenilir yanıtlar bulmaya çahşı- yorlar. "Gallup"un 30 bin seçmende yeni açıklanan araştırması, son aylardaki en kapsamhsı. Mar- garet Thatcher'ın kamuoyunda "yetenekli cadı" görüntüsü ardından, "mülayim ama yaramaz" görülen John Major'ı 34 yaşın üstünde orta, üst ve yüksek sımf kadınlann yüzde 60 gibi hatın sayılır bir oranda desteklediği anlaşıldı. Işçi Par- tisi ise 18-34 yaş arasında ve daha alt sosyoeko- nomik düzeyde kadınlardan daha zayıf destek alı- yor. Erkekler ise her iki partiden de yümış. Mu- hafazakâr Parti'ye büyük destek vermeyen erkek seçmenin, Işçi Partisi'ne desteği de yüzde 15 gi- bi zayıf bir oran. Sosyal smıf açısından da er- kekler, düzey ve gelirleri arttıkça Muhafazakâr Parti'yi daha çok tercih ettiklerini belirttiler. Ama bu tercih yine de kadınlannkinden daha zayıf. Erkek seçmenin sosyoekonomik düzeyi düştük- çe Işçi Partisi yanlıhğı artıyor, aym düzeyde ka- dmlar ise Muhafazakâr Parti'ye yakınlık duyu- yor. Böylece kamuoyu araştırmalarında ülkeler arası karşılaştırma sağlamak amacıyla tanımla- nan "Işçi sınıfının kalifıye etemanlan" kesimi er- kek ve kadınlarda onemli bir zıtlık gösteriyor. Bu kesimdeki kadınlann beklentisi orta ve daha üst sımfa atlamak. Erkekler ise ekonomik durgun- luktan en çok nasiplerini alan kesim olarak Mu- hafazakâr düşmanı. "Kaliıîye eieman" kesimin- deki kadın seçmen bu nedenle her iki partinin seçim şansını en etkileyecek anahtar sosyoeko- nomik kitle. Çetîn KKTC'ye gidiyor Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in bugün başlayacak gezisinde, TürkiyeileKKTC arasındaki ortak poUtikalar ele alınacak. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Dışişleri Bakanı Hik- met Çetin, Dışişleri ve Savunma Bakanı Kenan Atakol'un davet- lisi olarak iki günlük resmi bir ziyaret için bugün KKTC'ye gi- diyor. Çetin'in yapacağı göriiş- melerde Ankara ve Lefkoşa'nın yeni yılda izleyecekleri ortak po- litikalann ele alınacağı büdirili- yor. Çetin, Lefkoşa'da bulunduğu süre içinde Cumhurbaşkanı Ra- uf Denktaş'ın yanı sıra Cumhu- riyet Meciisi Başkanı Hakkı Atun ve Basbakan Derviş Eroğ- lu tarafından da kabul edilecek. Demirel hükümetiyle KKTC hükümeti arasında dışişleri ba- kanlan düzeyinde ilk resmi isti- şarelerin de böylece gerçekleşe- ceği görUşmeler sırasında BM Genel Sekreteri Perez de Cuel- lar'ın son Kıbns raporunda sö- zünü ettiği "yüksek diizeyli uluslararesı toplaatı" konusu üzerinde de durulacağı kaydedi- liyor. Dışişleri Bakanı Çetin'in yüın ilk dış gezisini KKTC'ye yapma- sı diplomatik çevrelerde dikkat çekerken bu gelişme Kıbns so- rununun önümuzdeki gunlerde canlanacağı yolundaki beklenti- leri doğrular nitelik taşıyor. Ni- tekim Çetin'in Ankara'ya dönü- şünden birkaç gün sonra Was- hington'un Kıbns Özel Koordi- natörü Büyükelçi Nelson Ledsky'nin başkente gelmesi bekleniyor. Washington'dan Ankara'ya ulaşan "acık" mesajlar, Bush yönetiminin Kıbns konusunda taraflara "baskı uygulamaya- cağı" yolundaysa da Türk dip- lomatlarının dikkatleri "ka- palı" mesajlar üzerinde yo- ğunlaşmış bulunuyor. Bu çer- çevede Büyükelçi Ledsky'nin ABD Dışişleri Bakanı James Baker'dan Dışişleri Bakanı Çe- tin'e bir "Kıbns mesajı" getir- mesi olasıhğı üzerinde durulu- yor. ABD'nin Kıbns konusuyla aktif olarak ilgilenmeye başladı- ğı 1991'in ikinci yansmdan itiba- ren "erken çözüm" yöniındeki beklentisini çeşitli yollardan il- güi taraflara hissettirdiğine işa- ret ediliyor. Emekli BüyükelçiNazmi Akıman, Yılmaz'ın Dışişleri Bakanhğı dönemindeki uygulamalardan mhatsız Mesut Yılmaz tecrCibeye önem vermediBüyükelçi Akıman, erken emekliliğinin nedenlerini açıklarken "Dışişleri tecrübe isteyen bir meslektir. Özellikle Mesut Yılmaz'ın bakanhk döneminde çok tecrübesiz arkadaşların, tecrübe isteyen yerlerde görev yaptığını gördük. Ben buna karşıyım" dedi. - 2 - LEYLA TAVŞANOĞLU Türkiye'nin eski Atina Büyükelçisi Nazmi Akıman, Ankara ile Atina arasında 1987 yı- hndan sonra önemli dostluk rüzgârlan esme- sini sağlayan Davos sürecini başlatan kişi ola- rak Cumhurbaşkanı Ttargut Özal'a "kredi vennek gerektigini" söyledi. Akıman aynca, Dışişleri'nden erken emeklüiğini istemesinin nedenlerinin başında bakanbkta başlatılan "tecrübesiz ve genç kisilere aşın prim veril- •eri", Dışişleri teknokratlannın da "sırf ya- raaaMk için baa mevkflerde bulunmalan" ve "M biaeyen bakanian bUgilendinnemeleri'i nin geldiğini anlatii. Akıman'la konuşmamızı surdünirken ken- disine, "Sizden sonraki Atina BüyökelçU S*. yın Güdüz Aktaa'ın söyledikieriııin aksine, bu anlatbklannudan Davos'un mimarlann- dan birinin siz oMugunuz anlasıhyor" deme- niz üzerine Akıman şu karşılığı verdi: "Davos, bence bir çeşit ekip çalışmasıdır. Ben Arina'da o sırada büyükelçi olduğum için en fazla bu işi yurütmeye çalışan kişi ol- muş olabilirim. Ama Ankara'da hükümet var, Dışişleri Bakanhğı var... Davos'un ta- biatiyle bir tek mimarının olması zordur... Eğer muhakkak birini seçmek gerekirse, o zaman tabii bunun kredisini Sayın Turgut özal'a vermek lazımdır. Çünkü onun görü- şüdür, onun yakınlaşmasıdır." Akıman daha sonra, bir yıl önce Dışişle- ri Bakanhğı'ndan erken emeklüiğini iste- mesinin nedenlen şöyle anlattı: "Ben son yurtdışı Röreve çıkışımda, beş yıl Atina, iki yü da Madrid'de büyükelçilik yaptıktan sonra Ankara'ya döndiim ve gö- rev istedün. "O sırada Dışişleri Bakanhğı MOsteşarı kimdi?" sorumuza, Akıman şöyle yanıt verdi: "Tugay Özçeri'ydi. Ben kendisinden en aşağı beş yıl, belki de daha fazla kıdemli bir memurum. Öyle bir düzende çalışmam herhalde düşünülemezdi. Zaten bana bir gö- rev de teklif edilmedi. O nedenle teklif edil- mediğini sanıyonım. O sırada çevreme baktım. Bakanlıkta iş bekleyen bir sürü in- san var, bazı büyükelçilerimiz bütün gün koridorlarda dolaşıyor. Bunu yapacak yer- de, erken emekiiliğimi istemeyi uygun bul- dum." Dışişlerinde kendisini rahatsız eden uy- gulamaları Akıman şu örneklerle anlattı: "Dışişlerinde son zamaniardaki bariz trend (eğilim), gençleşdrmedir. Buna canıgönül- den katılıyorum. Ama burada bir noktayı gözden kaçınnamak lazım: Dışişleri, çok tecrübe isteyen bir meslektir. Gençlik ve yaşlıhk aynmını yaparken, ben ağııiığı tec- rübeye veriyorum. Aslında bu teamül ba- kanlıkta her zaman vardı. Bazı parlak arka- daşlar çok çabuk yükselmişti. ama bunları yadırgamamıştık. Son zamanlarda, özellik- le Mesut Yılmaz'ın bakanhk döneminde çok tecrübesiz arkadaşların, tecrübe isteyen yerlerde görev yaptığını gördük. Ben buna karşıyım." Daha sonra dipJomaside meseleleri çöz- menin mutlaka bir yolunun bulunduğuna işaret eden Büyükelçi Akıman şöyle de- vam etti: "Bir üslup var, o üslupta kalmak lazım. İstismara uygun yollar seçilirse olmaz. Faz- la yumuşak davranırsanız, karşınızdakini yüreklendirirsiniz, ya da Yunanıstan da kim oluyor, ben 70 milyon kişiyim' tavrına girersiniz. tşte, olmayacak davranışlar bun- lardır. Dönemin Dışişleri Bakanı Sayın Mesut Yılmaz'ın beyanları var Yunanis- tan'la ilgili. Dışişleri Bakamnız öyle beyan- larda bulunursa, Yunan da gider AT'ye 'Ben size demedim mi Türkler böyledir' di- ye şikâyet eder. Biz de öte tarafta ilişkiyi nasıl yumuşatırız diye çırpınahm. Böyle ol- maz. Vani bu işi bilenler böyle yapmaz. Ama tecrübesi olmadığı için bilemez bu işle- ri, zaten teknokrat değildir. Bu konularda Sayın Mesut Yıhnaz'a iki konsey verilmesi lazımdı. Dışişleri kim? Orada tecrübeli adamlar vardır. O sırada müsteşar olan Nüzhet Kandemir örneğin. Doğru yolu gös- terebiü'rdi. Size benim anlattıklanmın çok daha iyisini Nüzhet Kandemir bilir. Yıl- maz'a onun söylemesi gerekirdi. Sırf yaran- mak için bir mevkide bulunursanız o zaman doğru tavsiyelerde bulunamazsımz. Bu yalnız Yunan değil, Bulgar meselesin- de de aynı şey oldu. Bulgar işinde bir Dışiş- leri Bakanhğı 'Kapılan açın da buyursun- lar gelsinler' diye nasıl der. 400 bin kişi geldi, ondan sonra 200 bini geri döndü. Rezil olduk dünyaya. Dışişlerf nin fonksivonu bu mu7 —BİTTt— Jelev: Doğru yolu bulduk • SOFYA (AA) — Bulgaristan Cumhurbaşkanı Jelyu Jelev, ülkesinin yanm yuzyüdır izlediği hataü yolu sonunda terk ettiğini söyledi. Jelev, yeni yıl mesajında, yaklaşık eUi yıl süren komünist rejimin normai gelîşmeyi durdurup halka ve ekonomiye büyük darbeler indirdiğini belirterek halen geçmişin yaralannın sarılmakta olduğunu ifade etti. "Daha birkaç nesil bir yaralann tesiri sürecek" ifadesini kullanan Jelev, "Bağımh ve haksız bir ulke olduğumuzdan, Bulgaristan, dünyanın fark etmek istemediği bir Ulke konumundaydı. Ancak geçen yıl içinde dünyamn Bulgaristan'a ilgisizliği acma ve anlayışa dönüştü" dedi. Karabağ'a yeni statü • MOSKOVA (AA) — Azerbaycan Devkt Başkanı Ayaz Muttahbov, dün yayımladığı bir kararnameyle Ermenilerin nüfusun çoğunluğunu oluşturduğu Dağlık Karabağ bölgesinin yerel yönetimini kendisine bağladı. TASS'ın haberine göre Azerbaycan'da siyasi ve ekonomik duruma istikrar kazandırmaya yönelik yasalara uygun olarak hazırlanan ve "geçici" bir nitelik taşıdığı vurgulanan kararnameye göre bölgenin başkenti Hankenti (eski adıyla Stepanakert) ve Şuşa kentleriyle çevresindeki yerleşim merkezleri, doğrudan doğruya Muttalibov'un atayacağı temsilciler tarafından yönetilecekler. Irak'tan yardım çağnsı • KAHİRE (AA) — Irak, Birleşmiş Milletler Güvenhk Konseyi kararları çerçevesinde uygulanmakta olan ekonomik ambargonun kaldırümasına yardımcı olması için Arap Birliği örgütü'ne tekrar başvurdu. Irak hükümetinin bu konudaki bir notasım dün örgüt Genel Sekreteri Ismet Abdülmecid'e ileten Irak'ın Arap Birliği nezdindeki temsilcisi Nebil Negm, Abdülmecıd'den, Irak halkının sıkıntılannın sona erdirihnesi için kişisel girişimde bulunmasım istediklerini söyledi. Irak temsilcisi, Arap Birliği örgütü'nün Arap ve yabancı bankalarda bloke edilmiş durumda bulunan Irak'a ait fonlann serbest bıraküması konusunda da yardımmı beklediklerini kaydetti. Vietnamda kasırga: 148 ölü • BANGKOK (AA) — Vietnarn'ın Quang Nai kıyı bölgesini etkisi altına alan kasırgada 148 kişi öldü, 400'den fazla kişi kayboldu. Vietnam'ın Sesi Radyosu, bölgeyi hafta sonu etkisi altına alan kasırgada 200'den fazla balıkçı teknesinin de hasar gördüğünü duyurdu. 6 Lübnaııb braülde • BEYRUT (AA) — Uluslararası Kızılhaç örgütü, 1987 yıhnda kaçmlan 6 Lübnanhnın 3 yıl önce Lübnan'dan Israil'e götürüldüğünü bildirdi. Kaçınlan Lübnanhlardan Ahmet Jalloul'un babası Babil Jalloul, dün Beyrut'taki Uluslararası Kızılhaç Örgütü binası önünde yaptığı açıklamada, "Uluslararası Kızılhaç örgütü bize çocuklanmızın gönderdiği mektuplan verdi ve İsrail'de olduklarını bildirdi" dedi. İran yanlısı Hizbuilah örgütü üyesi 6 Lübnanh, Lübnan güçlerindeki Hıristiyan milisler tarafından 1987 yıhnda kaçırümış ve Beyrut'un kuzeyinde alıkonulmuşru.