15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 3 OCAK 1992 HAVA DURUMU TURKIYE'DE BUGUN Çevre Bakanhğı Meteoroloji Genel Mûdürlûöü'ndefi alnan Hgiye göre; yurdun kuzey ve dogu kesimteri çok bukjflu. İç Anadokı'nun kuzeydoğusu ile Doflu Anadolu'nun kuzeyi ile Gûneydoöu Anadolu'nun do- 0usu kar yafljşJı, öteto y&ter bukrtfu geçecek. HAVA Sl- CAKLIĞI: Değışmeyecek. RÛZGÂR: KuzBy yöntenJen or- tata/vvette,yer yer kuvvetfi- ce esecek. Derizterde, Ege ite Afcbenc'de yıldız, Marmara ve BaO Karadentz'de günbatısı, Ooğu Karadeniz'de k>- dostan 6-7 kuvvetinde, saatte 24-33 deniz mHi hızla esecek. Van Golü'nde hava: Kar yaflışlı geçecek. Rûzgâr ku2ey yönlerden orta kuvvette esecek. EtngAi Bokı Buna Çan*k* 10° -2° Diyartalur K f -3° Edm B 1°-8° Eıdman K -1° KPEraunım K •4° -11°Ha»*» K 0" fGıaann) B 11° t° Giresun K 10° -5° Gûmişhane K -1° -2° HaUdn K 8° -7° tsfüitı B f-*> IsMM B 3»-8»İ2n* B -1» -7° K n K -2° -S° Kastunonı K -1° -4° Kasan K 2° -5° Mansa 5°-5° K.Maraş -4° -HTManin O 0°-7° Muş r>-5° d -3° KPMa -1° -5° Sansun -1° -e°S«rt 5°-2° Snop 6° 2°Sıws O -2°-9°WBin •4° -Wimai 5°-S° Kûnyl -f -lyKttrt B -1° -9° VSn B -1° - K -1° -7° Zongutdak B 6°-3° B 13°-1" B 4°-S° K -2°-8° K -3° -11° K 3°-2° K 2° 0° K 3"-2° K 3°-S° K 2°-1° K -*> W K 2" 0° K -2°-8° B 2° -8° K 0°-6° K -<° -15° K 2°-2° -): aç* , tHJHJtlU İSSİI tfcar» A-açık B-bukıtkı G-gûneşlı K-kaftı S-stslı Y-yajmurlu BULMACA SOLDAN SAGA: 1 2 3 1/ Doğum sırasında temizliğe dikkaı edilmemesi yüzün- den loğusarun tutul- duğu ateşli hastalık. 2/ Belirteç... Döl verme yetkinliğine cren.3/ Evlerin üze- rinde biriken kan at- makta kullanılan büyük tahta kürek 4/ Bir odada yatak- Lk için yapılmış bu- cak... Şamanizmin din adamlarına veri- len ad. 5/ Bir bağ- laç... Ateş... Bir nota. 6/ Kimliği be- lirlenemeyen uzay cisimlerine veriJen ad... Asya'da bir ülke. 7/ Fas'ın baş- kenti... Köpek. 8/ Yoksul. 9/ Hay- van pisliği... Yavru ya da yeraiş ye- tiştirecek duruma gelmiş olan hay- van ya da ağaç. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ İriya- n, kına ve sert kimse. 2/ Lantan ele- mentinin simgesi... Baza çiçeklerin üstünü saran kılıf. 3/ Kıja kıllı ve sarkık kulakh bir av köpeği cinsi... Gereğinden çok yemek yi- yen. 4/ Haşhaş kapsülünün çizilmesiyle elde edilen keyif verici madde... Dingil. 5/ Bir kimsenin, emek vermeden sağladığı ka- zanç. 6/ "Şahinim var bazlarım var /— alışkın sazlarım var / Yare gizli sözlerim var / Diyemiyom ile karşı" (Karacaoğlan)... Bir nota... Radyumun simgesi. 7/ Asya'a bir ülke... Frengiye ben- zer bir hastalık. 8/ Hammadde işlenerek yapılan her türlü maI9/ Sermaye.. tntikam. 6 0 YIL ÖNCE Cumhuriyet Kaçakçıhk davalan 3 OCAK 1932 MuhtelitEncümen kaçakçıhk layihasının tetkikini bitirdi. Layiha Bütçe Encümenine tevdi olundu. Encümen tetkikatına bu akşamdan itibaren başladı. Bütçe Encümeni kaçakçılan muhakeme edecek ihtisas mahkemeleri masarifı olarak hükümet tarafından istenen tahsisatı bugünkü içtimasında kabul etmiştir. Muhtelit Encümen kaçakçıhk Jayihasjnın 61'inci HIZAR KERESTE MARANGOZ maddesinde mühim tadilat yapmıştır. Yapılan tadilatın esaslan şunlardır: "Kaçakçılık cürümlerine ait davalar asker ve sivil tefrik edilmeksizin ihtisas mahkemeleri bulunan yerlerde bu mahkemelerde, bulunmayan yerlerde 56'ıncı maddede mukayyet hükümler dairesinde görülür. İhtisas mahkemeleri faaliyette bulunacaklan mıntakanın hususiyetine göre yalnız adli veya yalnız askeri olarak teşkil edilebilirler. Bumahkemelerteşekkülsuretlerine göre "Adli ihtisas mahkemesi" unvanını taşırlar. Hangi mıntakada hangi nevi mahkeme teşkil edileceği tcra Vekilleri Heyetince kararlaştınlır. Adli ihtisas mahkemeleri Adliye Vekâletince sırf kaçakçıhk davalannı görmek üzere teşkil edilecek, münferit hakimlik asliye mahkemeleridir. Ölüm veya 10 sene veya daha fazla ağır hapis cezalannı ınüstelzim işlerde bu hakimlerin riyaseti altında bulunduklan yerde veya en yakın mahkemelerdeki hakimlerden ikisinin inzimam ve iştiraki ile bir heyet teşkil olunur." 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet Cezayir'de durum 3 OCAK 1962 Milliyetçi Cezayir âsi hükümeti Başbakanı Ben Yusuf Ben Khedda,âsi rejimin Fas başkentindemühim bir toplantı tertip etmesi için bugün uçakla Rabat'a hareket etmiştir. Asi Başbakan. Fransız topraklan ûzerinden uçmamak için Roma ve Madrid yoluyla Rabat'a gitmektedir. Tunus'un El Aouina hava alanına Roma'ya hareket eden bir Alitalia uçağına binmeden evvel Ben Khedda gazetecilerin sorduklan suallere cevap vermek istememişse de, yetkili milliyetçi kaynaklar, önümüzdeki hafta sonunda yapılacak olan toplantıya diğer Milliyetçi Bakanlann da İcatılacağını ifadeetmişlerdir. Toplantının Tunus'tan ziyade Rabat'ta yapılması nazan dikkati çekmektedir. Zira şimdiye kadar Cezayirii milliyetçiler Tunus'u bir karargâh olarak kullanmışlar ve toplantılannın hemen hepsini burada yapmışlardır. Bu durum, Tunus ile milliyetçi Cezayirlilerarasındaki farkın ve görüş aynlığının gelişip derinleştiğine işaret etmektedir. GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet Işçinin uyansı 3 OCAK 1991 Türk-İş'in öncülüğü, Hak-İş ve bağımsız sendikalara üye işçilerin dedesteği ilegündemegelen "1 gün işegitmeme" şeklindeki genel eylem, dün geceden itibaren uygulanmaya başlandı. Istanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere birçok ilde işçiler gece vardiyasında çahşmadılar. Soma'da kömürişletmelerindeçalışan2 bin 600 işçi dün gece ocaklara inmedi. Atatürk Havalimanı'run kargo bölümünde işçilerin gece işi • bırakmaları üzerine 01.15'te Ankara'ya hareket edecek THY uçağına kargolar, işletme müdürii ve bazı büro memurlan tarafından yüklenebildi. D ^ ^ Ç ^ f müzik 1 A\TIIV manzara B 15Metre ötede^- f 'ya t MIIDAHAN | canU fasıl ^ ^4/< tarafı meyhane.'.. Ama içinizdeki şeytanı uyandırıyor. Moda Cad No 239 Tel 345 84 74-349 12 01 Kahıre • DUNYA'DA BUGUN Ansferdam B 4° Aımtan B 10° Mra B 8° Batdat B 5° Bnakna B 12° Basrt K -2° Londn B 10° Madrid B 3° Mtono B 0° BPBom BfOM Cntm f Cttk FfW*tur1 KaNra Kopenhtg KMn Uftoşa B 4° B 3° S 6° B 4° B 1° B 0° B 15° B 20° B 21° B 2° B 9° K r B 10* Y 4° S 8° B 8° K -8° B 5° K 3° B 2° B 1° B 20° B 13° A -2° B 8° K 0° B 10° V^MIı B 2" Zurtl B 1° Mûrah Nmtoft Osto Pans Prag füyad ftomj So(y» 5 TAKITSMA H n e KTT'ler KİT'lerin parça parça satılmalan ön görülmesi halinde piyasa verimli olanlara yönelecek, verimsizler ise yine elde kalacaktır. malannı kabulde güçlük vardır. Şu halde KİT'lerin verimli çalışmalan için gere- ken işlemlere ağırlık vermekte yarar var- dır. Her şeyden evvel KİT'lerin neden ve- rimli olamadıklannı tespit etmek, bu nedenleri ortadan kaldırmak, verimlerini arttırmak gerekecektir. Meselenın baştan ele alınması, KİT müdür ve yönetim kurullannın kuruluş ve tayinleri üzerinde durulması gerekir. KİT'lerin yönetim kurullan hükümetler- ce tayin olunmaktadır. Bu kişilerin çokla- n ekonomi ile uzaktan ilgileri olmayan emekli kişilerdir. Işletmelere yön verme ola- nakları kısıtlıdır. Müdürler de yine hükümetlerce tayin olunmaktadırlar. Piyasayla ilgileri olsa bile verilen ücretleri kısıthdır. Aynı işi gö- ren piyasa müdürüne verilen ücretle kı- yas edilemeyecek kadar azdır. Bu ücretle iyi bir işletme müdürünü fabrika başında tutmaya imkân yoktur. Nitekim yetişkin KİT müdürlerini serbest piyasa hemen çekip almaktadır. Yetişkin işçi ve teknis- yenler için de bu geçerlıdir. Demek oluyor ki KİT'lerin verimli ça- lışabilmeleri için hükümetlerin tesirlerin- den uzaklaştınlmalan, serbest ekonomik şartlarla çalışabilmelerini temin etmek ıcap etmektedir. KİT yöneticilerinin hata yapmaların- dan korkulmamalıdır. Hata olacak diye KİT yöneticilerini sıkı bağlarla ba^la- makta yarar yoktur. Her yönetici kişısel fıkriyle çalışmahdır. Kontrolleri kendi içinde olmalıdır. Serbest piyasada verimli çalışan hol- dinglerde hata ve suiistimal olmadığı sa- nılmamalıdır. Oralarda da hayli zaran olan kararlar vardır, buna rağmen ve- Hemen her eün gazeteleri açtığımızda kimilerinin KlTleri satmaktan ve kimile- rinin de satmamaktan söz ettikleri görül- mektedir. Ve hele ekonomiden anladık- lannı sanan birço.klanysa bütçe açığının kapanmasının KİT'lerin satılmasını ge- rekli kıldığı iddiasındadırlar. Demek oluyor ki KİT'ler meselesi gü- nün konusudur. Üzerinde durmak, dü- şünmek, en uygun yolu bulmak gereki- yor. Bılındıği gibi 1. genel savaş ve Istiklal Savaşı'ndan çıkan Turkiye'mızde sanayi yok derecesindeydi. Var olanlar harap olmuş, zamanını doldurmuştu. Günün gereksinimini karşılamak için gerekli ıabrikaların yapımında zorunluluk var- dı. Meselenin ilginç yanı devletçe kurulan fabrikalarla 1930-1932 yıllan arasındaki dünya çapındaki ekonomik krizın atlatıl- ması da mümkün olabildi. Aradan yıllar geçti. Türkiyemizde ser- maye, müteşebbis, çahşacak işgücü po- tansiyeli arttı. Holdıngler, şirketler ku- ruldu. Serbest ekonomiye özenildi. KİT'lerin az gelirlilere yönelik fiyat tes- pit etmeJerine piyasa karşı çılçtı ve onla- rın zorlamasıyfa KİT'lerin satılması fıkri ortaya atıldı. Çok kişi de bilir ve bilme- yenler bu fıkrin tesiri altında kaldı. KİT'- ler bakımsız, verimsiz, yeni teknolojiden yoksun kaldı. Satıp da kurtulma flkri yay- gınla$tı. KlT'lenn satılması kurtuluş mudur? Satıimadan verimli hale getirilmeleri mümkün değil midir. Bugün Türkiyemizde hemen KİT'ler kadar büyük ve değişik konularda çalı- şan, kâr eden holdingler vardır. Serbest ekonomi çerçevesinde çalışan bu fırma- lar kâr ederken KİT'lerin verimli olma- rimlidirler. Netice olarak denecektir ki KİT'lerin verimli olmalan, Hazine'ye yük olmama- lan mümkündür. Hükümetler birtakım kişilerin beslenebilmesi için KİT'leri kul- lanmamalıdırlar. Piyasa şartlanna uy- gun çalışma olanağı venldiğı takdtrde KİT'lerin verimli çalışmamalan için hiç- bir neden yoktur. KİT'lenn bir kısmı milli sayunmayla ilgilidir. Bir kısmı da prestijimizle ilgili- dirler. Bunlann kâr getirmelerini bekle- mek mümkün değildir. Kurulacak bir holding içinde kâr getirmeyen KİT'ler di- ğerlerının getireceğı kârla yaşamlannı sürdürebileceklerdir. KİT'lerin parça parça saülmalan ön görülmesi halinde piyasa verimli olanla- ra yönelecek, verimsizler ise yine elde ka- lacaktır. Unutulmaması gereken Judur: Bugün bir işletmenin arsa değeri bile mil- yarîan aşmaktadır. Satılacak işletmenin değeri tespit edilirken azami dikkatli bu- lunulmalı, ekspertizlerde itina gösteril- meli, çeşitli tesirleri en aza indırecek yöntemler bulunmalıdır. KİT'leri satıp da kurtulma fîkrinden vazgeçihnelidir. İyileştirilmelerine çalı- şılmalıdır. Halen KİT'lerde çalışan iyi personel, elemanlar vardır. Işletmelere ınisiyatif verilmesi, iyi imkânlar verilme- si, hükümetlerin elinin çekilmesı halinde KİT'lerin faydalı, verimli olmaması için hiçbir neden yoktur. KİT'ler arpalık de- ğildir. Serbest piyasa şartlan içinde çalış- malannı sürdürmelen için gerekli tedbir- ler alınmahdır. Satış fîkrinden vazgeçilmelidir. Satıl- ması düşünülürse çalışanlara satıimalı- dır. Ve herhalde satılacak' işletmenin değerleri dikkatle tespit edilmeli, bazı uyanıklann ayak oyunlanna meydan ve- rilmemelidir. Av. HÜSAMETTİN HAKDtYEN İstanbul Galeri • Atölye 232 64 2 6 B 230 21 87 JED IRVVIN Resim Sergisı 19 Arahk 91 7 Ocak 92 Pszar-P.tesi harıç 12 00-19.00 Yedikuyular Cıkmcı 6/7 |$w Tıyalrosu HrHuı) Elmadag 132 59 59 (0 O) HEYKELİ DANS• ZERRIN BÖLÜKBAŞI • ZUHTU MURITOCLU • HALUK TEZONAR lleşkel SergiM 1-i Aıahk L )l-l-t Ocak l )2 ELEKTFDMAK AŞ aı SELDA ASAL "Palimpsestler" 3 Ocak-31 Ocak'92 S « N * T • IRKEZİ AUumk Sok 1/1 BC200 Nl«anla«< 131 10 23 ARKEONSANAT GALERISI YUNUS TONKUŞ Heykel Sergısı 18 Aralılt-18 Ocak U . l . Cad. Salhoo. Sok. No: 19 OrtokoyT»!: 159<2S7 ÖLÜMÜNÜN ONDÖRDÜNCÜ YIUNDA KEMAL ZERENanısına RESİM SERGİSİ 27 Aralık 1991 - 17 Ocak 1992 (A SALONU) BİLİM SANAT GALERİSİ Mühürdar Cad. Akmar Pasajı No: 707 Kadıköy/İST. ISKI .-.« Teh 347 44 43 Fax: 349 26 10 ıGore-ımı; pozo» 9ı/olfr, !? 00-18 00 oroiı ocılrtır1 Nîsp«tiye Aytar Cod. N.l Apt. 24/6 LevenlTel; 169 80 14 galeri atölye 232 64 26 23O 21 «7 lanak* S1MTGAUMSI » MEHMET ARPACIK Resim Sergisi 4-21 Ocak 92 Nlspettye Crt. «4/2 Ellm 1(5 19 35 OYA KATOĞLU Resim Sergisi 21 Arahk 1991 17 Ocak 1992 Moda Cod No 220/226- Kadiköy W 346 97 U SANAT ODASI ALP BARTU Resim Sefglsi 18 A/ahk 91-5 Ocak 92 MitiftMtttmm B«T«pt 13/1 ErwU, 355 35S7 S E R V E R D E M İ R T A Ş 10 Ocak 92ye kadar uzattldı D E R I M O D K Ü L T Û R M E R K E Z İ I S T A N B U f U R A R T üç'lü Resim Sergisi SANAT GALERILERI 25 Arahk 91/14 Ocak'92 ARZU BAŞARAN MURAT M0R0VA YAVUZ TANYELİ Abdl Ipekçi Cad. No: 18/2 Niş»nl»»< 141 21 S3 TÖBANK SANAT OALIRltl 20 ARAHK 1»»l - 10 OCAK )«*2 S A H I N A Y M E R G E N + S A V A S C E K I C AFİŞ SERGİSİ Tobonk Beyojlu Subesı, lılıklal Cad 50 Taksım Ittonbul Tel 243 28 30 Serp CunKnw4i-^ozar ( a l^rgün »oat )0 00 18 00 arau g SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI'NDAN DENETÇİ YARDIMCISI ADAYI ALINACAKTIR 1- Sayıştay Başkanlığı'nca a<>ağıdaki nitelikleri tajıyanlar arasın- dan yazılı ve sözlü sınavla denetçi yardımcısı adayı aiınacaktır. Sınava katılacakların: a) Devlet Memurlan Kanunu'nun değişik 48. maddesinde gösterı- len genel nitelikleri taşımalan, b) Hukuk, siyasal bilgıler, iktisat fakülteleriyle iktisadi ve ticari ilimler akademilerinden veya öğretim itibanyla bunlara denkliğ) Yilk- sek ögretim Kurulu Başkanlığı'nca onanmış yurtiçi ve yurtdışındaki fakülte ve yüksek okullardan birini bitirmiş olmalan, c) Giriş sınavımn başiayacağı taribte 31 yaşından gün almamış ol- malan, şarttır. 2- Yazılı smav, 23 Şubat 1992 pazar günü saat 9.30'da Ankara'da ÖSYM tarafından test yöntemiyle yapılacaktır. 3- Yukandaki şartlan haiz ısteklüerin: a) ÖSYM'nin Türkiye tş Bankası Güvenevler (Ankara) şubesin- deki 62131 nolu hesabına 100.000.- (yüz bin lira) yatırmalan ve bu- na ilişkin banka dekontunu, b) Sayıştay'dan temin edecekleri iş isterae dilekçesini, c) Diploma veya mezuniyet belgesinin ash veya noterden onaylı ör- negini, d) Nüfus hüviyet cüzdanının aslı veya noterden onaylı ömeğini, e) Üç adet vesikalık fotografı, bir dilekçe ekinde en geç 27 Ocak 1992 pazartesi günü çalışma sa- ati sonuna kadar Sayıştay Başkanlığı'na venneleri veya bu tarihte Sa- yıştay'da bulunacak şekilde taahhütlü olarak göndermeleri, Gerekmektedir. Postadaki gecikmeler dikkate alınmayacaktır. 4- Yazılı sınavı kazananlar, Sayıştay Başkanlığı'nca tespit edilip duyurulacak tarihte Ankara'da sözlü sınava tabi tutulacaklardır. 5- Yazılı ve sözlü sınav konulan ile yazılı sınavı kazananlann ib- raz etmeleri gereken belgeler ve diğer hususlar hakkında Sayıştay Baş- kanlığı'ndan bılgı alınabilecektir. 6- ÖSYM tarafından düzenlenen "sınava girilecek bina ve salonu gösteren" belgeler 18 Şubat 1992 gününden itibaren 21 Şubat 1992 cuma günü çalışma saati sonuna kadar Sayıştay BaşkanhğTndan aiı- nacaktır. Zorunlu nedenlerle bu süre içinde ahnamayan belgeler sı- navdan en geç yarım saat önce sınav yerinde ÖSYM görevlilerinden sağlanacaktır. AOKAYBIMIZ Hasan Ülgün'ün eşi, Adnan, Sıtkı, Ayten ve Saime'nin anneleri, MELÂHATÜLGÜN 2.1.1991 tarihinde Hak'kın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi Langa Kasapilyas Camii'nde kıhnacak cuma namazından sonra Silivrikapı Mezarlığı'nda defnedilecektir. AİLESİ İLAN TC MALtYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI ATATÜRK HAVALİMANI GİRİŞ GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ Sayı: 17132/155-2345 Ketencüer Mah. Sabuncu Han Içi 12/13 Eminönü/ÎST. adresinde faaliyet gösteren ve müdürlüğumüze kamu alacağından 1.889.923^ TL. üe aynca hesaplanacak para cezası ve gecikme zammından borçlu bulunan Ellialtı İthalat Dahili Ticaret ve San. A.Ş. firmasından mez- kur kamu alacağının tabsili için çıkanlan 10395 sayılı, 13.3.1989 günlü tebligat, firmanın belirtilen adreste bulunmadığı nedeniyle iade edil- miştir. İstanbul Ticaret Odası, İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu ve nez- dinde yapılan idari takibatlar neticesinde, anılan şirket ve şerikleri- nin tebligata esas başkaca adresleri de tespit edilememiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 2. maddesi uyannca zabıta marifetiyle lebljği de mümkün olunamadığjndan aynı kanunun 28. ve 31. maddeleri ge- regince tebiigat yerine kaim olmak üzere ilahen tebliğine karar veril- miştir. Yukanda belirtilen nedenlerle anılan adreste faaliyet gösteren şir- ketin belirtilen borcunun 7 gün içinde gümrüğümüz Saymanlık Mü- dürlüğü veznesine yatırıldığına dair vezne makbuzunun Atatürk Havalimanı Giriş Gümrük Müdürlüğü'ne ibraz edilmemesi halinde 6183 sayüı A.A.T.U.H. Kanunu'nun 55, 60 ve 114. raaddeleri gere- ğince işlem yapılacağının bilinmesi ilanen tebliğ olunur. ANKARA ANKA... MÜŞERREF HEKİMOĞLU Meriıaba 1992 Başucumda Ozan Sağdıç'm Doğa+Kültür adli defteri, duvarda Sami Günerin fotoğrafları yeni yıla başlıyorum. Güzel bir "Merhaba" diyorum 1992 yılına. Ülkemin do- ğal güzelliklerini ve kültür varlıklarını kucaktayarak. Ozan Sağdıç yılın son konserinde verdi bu armağanı. Kulağımda Mozart'ın şarkısından birdize, "Eğer dansetmekisterse..." gözlerimde ülkemizin zenginlikleri. Sanatçı dostum Ozan Sağdıç'ın büyük özenle hazırladığı ajandaya güzel şey- ler yazmayı düşlüyorum. Sarni Güner'in takvimini kızı yollamış bana. Dışişleri'n- den bir dostun aracılığıyla. Yaprakları gülümseyerek çe- virdim. Değerli sanatçımız ne güzel bakmış ülkemize, na- sıl sevgiyib çalışmış yıllar boyunca. Objektifi karardı, ama fotoğrafları dünyamızı aydınlatıyor. Yılın ilk yazısına o ay- dınlıkla başlıyorum ben de. Mutlu ve umutlu bir merha- bayla sesleniyorum tüm dostlarıma. Uzun yıllann en gü- zel birikJmi dostluklar bence. Ne güzel eskiyor, eskidikçe degerleniyor. Daha değerli ne var dünyamızda! Yaşamı- mızın en güzel ödülü bu. Yeni yılda okuıianm da çok güzel ödüllendirdi beni. Kap çaldı, telefon çaldı durmadan; çiçekler, mektuplar, kart- lar, telefonlarda sevgi ve dostluk sözcükleri. Gazetemiz- le ilgili sorular, beğeniler, eleştiriler. Yıllar boyunca ne güzel sevgi bağlan örülmüş aramızda. Birbirimizi hiç görmedik, ama bakır tellerle, mektupiaria yüz yüze, sarmaş dolaşız. Yılbaşı gecesi çok içten duydum bu biriikteliği. Dışarıda kar, içeride bahar. Üniversite öğrencisi bir okurumun kar- tına bakıyorum sıcacık duygularla. "Slze çfçek aJamadım, çiçek resmi yaptım" diyor. Başka bir okurumdan da kuş- lar. Sonra odayı cıvıl cıvıl dolduran küçük dostlar! Ne çok çocuğum, ne çok torunum, ne çok gelinim, damadım var... O gençlerle konuşurken ne güzel boyutlara varıyorum. Sevgim, umudum, iyimsertiğim nasıl boyutlanıyor... Kimi dostlarım aşın iyimser buluyor beni. Doğru, iyim- serim. Çok karanlık bir gecede de bir yıldız ararım gök- yüzünde. Sonunda bulurum, karanlığı aşarım birden. Gö- revimiz bu bence. Karanlığı delecek bir ışık bulmak, o ışık- la aydınlığa yönelmek... • • • Her zaman kolay değil elbet. Yılın son günü gazetemi- zin ekonomi sayfasında yayımlanan fotografı gördünüz mü? Neler düşündünüz acaba? Genelev patronu Mathil- da Manukyan'm fotografı ile birlikte yayımlanan haoerde çok ilginç. Duvarda Sami Güner'in fotoğraflan, ajandada Ozan Sağdıç'ın sap- _ _ _ _ _ _ ^ _ _ _ ^ _ ^ _ _ _ _ Yanlışlar, yasaklaria oluşan sağlıksız yaşam, doğal düzeyloe ulaşabilir. Bu nedenle 1992*ye umutla bakıyor, iyimseriikle meriıaba diyorum ben. tadığı güzellikler, ama bu fotoğraf di- ken türû saplandı yüreğime! Geneiev patronu Mathilda Manukyan, 1990 yı- lında vergi rekoru kt- ran bir işkadını. 1991 rekorunü da kırmaktan söz edi- yor. Başkaları Türkı- ye'ye benim kadar emek veremez, diyor! Ne emeği, yazmaya gerek yok değil mi? Emek değil, sömürü vergisi bu, İçinizde bir burukluk hissetmiyor mu- sunuz birden? Bir umut yılı başlıyor, barış umudu, top- lumdaki beklentiler doğrultusunda gelişmeler, ama bir de Mathilda'nın sözleri var. Soğuk bir esintiyle çarpıyor, bir tersliği kanrtlıyor. Kadın hakları, eşitlikler, özgüriükler, Av- rupa KonseyFnöe özel komisyonlar, sanayileşme atılımlan, vergi rekorunü da bir genelev kırıyor! Devletin bu olaya bakışı çok önemli bence. 1992 bahannda Bayan Manuk- yan, vergi rekoru ile yeni bir ödül alacak belki de. Et sa- tarak kazanılan milyonların vergisinden ötürü ödüllene- cek. Bu olayın gercek boyutlarını tartışmak gerekiyor. Ka- dın Bakanı Sayın Güler lleri konuya nasıl eğilecek aca- ba? Ancak Kadın Bakanlığı'ntn da ötesinde, bir sorun bu, çok yönlü tartışmalar gerekiyor. Bu tartışmalara yol açtı- ğı için ekonomi sayfasının yöneticisi Meral Tamer'e teşek- kür ediyorum ben. Bir ülkede vergi rekorunü genelev sa- hipleri kırarsa kalkınmadan da söz etmek kolay değil, cağ- daşlıktandan da... Bu rekorun sağlıksız, ilkel, geri kalmış içeriğini de görmek gerekir. Cinsel eğitime, cinsel özgür-, lüğe kadar uzanıyor bu konu. Beni aşırı iyimseriikle suçlayan kimi dostlarımın gülüm- sediğini hissediyorum şimdi. Bu olayın, iyimserlik veren yanı var mı diye soracaklar. Kuşkusuz var, her şeyden ön- ce bir uyarı. Tartışmaya yol açıyor. Çağdaş yaklaşımlar, gerçekçi yöntemler bu sorunlara çözüm getirir bence. Cin- sel baskı yadsınamaz toplumumuzda. Cinsel eğitimden yoksun kuşaklar yetişiyor. Kişiliklerinde sağlıksız düğüm- lerle... Bilimin ışığında çok yönlü aydınlanabilir bu düğüm- ler. Yanlışlar, yasaklaria oluşan sağlıksız yaşam, doğal dü- zeyine ulaşabilir. Bu nedenle 1992'ye umutla bakıyor, iyim- seriikle merhaba diyorum ben. Kökeni, inancı ne olursa olsun herkesin özgürce yaşayacağı bir toplumu öngören dönem başladı ülkemizde. İnsanca yaşanan bir toplum- da yaşam, emeğın yüce değerıyle güzelleşir, kadınlar mal gibi satılamaz, et pazarlama vergi rekoru üretmez değil mi? Seksin önemini yadsımıyorum, ama paralı aşkların yaşama sevincini yeşerteceğine de inanmıyorum ben. Yaşama sevinci yeşerebilen gençler bir kadın-erkek iliş- kisinin doruğuna da doğal bir tırmanışla ulaşırlar bence. Özgürlüklerini tepeden tırnağa hissederek tüm baskılar- dan kurtularak. O zaman gelen yıllan daha rahat selamlarız elbet. Da- ha coşkulu merhabalarla. Doğamız, kültür varlıklarımız, insanlarımız daha güzel bütünleşirfer, daha sağlıklı ve so- luklu. 1992'ye bu umutlarla merhaba diyorum ben. ANMA Sevgili kızımız, canım kardesimiz Doktor NACİYE ERTEM ERUÇMAN'ı aramızdan aynhşının ikinci yıldönümünde seni, bizlere verdiğin huzur, bir dolu unutulmaz anılar ve sevginle yaşıyoruz. Yeri doldurulmaz boşluğuna ve özlemine alışmak imkânsız. ANNEN-BABAN-KARDEŞLERİN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle