26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyeü Sahibi: Cumhuriyct Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına Berin Nadi 0 Murahhas Üye: Eraine Uş*klıgil • Genel Yayın Müdürü: Hasu Oraal, Yazı Işlen Müdürü.- Ok«j Göaeo5tn 0 Yazı tşlen Müdılr Yartümcılan: Salim Alpaslan, Kerem Çakşkan, Necdet Dogu, Lolfıi Tınç Sayfa Duzeni Yönetmeni: Ali Acar 0 Ankara Temsılcısv Ahmel Tan tç Politika: Mehmet Tezkan Ekonomi: Menl Duner, Kültür: Celal Üster, tstanbul Haberleri: Muhiltin Sirer, Spor: Abdulkadir Yöcelman, MakaJeler: Şahin AJpay, Düzeltme: Abdullah Yaacı 0 Koordina- tûr: Ahmet Konılsan # MaJi Işler: Erol Erkut 0 Muhasebe: Bnlent Vener 0 Bütçe-Planlama: Sevgi Osmanbeş«oğlu 0 Reklam: Ayşe Tonın 0 Idare: Hüstjin Gurer 0 Işletme: Önder Çelik 0 Bilgi-Işlem. Nail tnal 0 Personel: Sevgi BosUnaoğlu Su»wr « Yayan. Cumhuny« Mubucılık vt Guctıcılık TA.Ş. TOrkocagı Od. 39/41 Cıfedoilıı 34354 Isı PK 246 Isumbul Tkl 512 05 05 (20 hjl), Tiloı. 22246, F»JC (1) 5M «0 72 0 Bambr Aakan: Zıy» GOkalp Blv Inkıljp S. No 19/4, TM: 133 II 41-47, Tûa. 42344, fta. (4) 133 05 65 0 Izmlr H Zıya Blv 1352 S. 2/3, Td. 13 12 30,TOe*:12359, Fu (51) 19 53 60 0 A4uu IDÛOO C«J 119 SL NO I Kal I, Tib 19 37 52 (4 hıt), TUeı: 62155, FK: (71) 19 25 78 TAKVIM: 18 OCAK 1992 Imsak: 5.48 Guneş: 7.18 Öğle: 12.19 Ikindi: 14.47 Akşam: 17.10 Yatsı: 18.34 2.5 metrelik 'Düğümlü Penis' olay yarattı FRANKFLRT(AA) - Al- manyi'nın lüks sayfije şe- hırlerhden Bad Homburg"- da br kap ıca tesısının önüne dikiler ve Nandor Toth (44) adlı heykeltıraş ta- rafındın japılan 2.5 metre- lik düjümlenmiş penis hey- kelı oh\ varattı Gerelde ihtı.arlar tarafın- dan zi'areı edLen kaplıcanın bahçesıne diki.en penis hey- keline "iktidarsızlık sembo- lü" ısrti verildı. Kap.ıcayı zuaret eden ıh- tiyarlar. heykelin yüz kızar- tıcı olduğunu ıfade edıyor- lar. taplıca müşterilerı. "Deli sanatçılar bizi öldür- mek isti\or" derken Annelie- se Me»er (79 ı adlı yaşlı bır bayan "Bu ortalığa serilme- mesi gtreken bir şejdir. Cin- seliik insanların özel hayatı- na girer" dedı Gisela Teich- mann (52) ıse penis heykelıni gördüğünde "Bu hevkeli ha- zırlamık için hangi tnodel kullanunış acaba? Böyle dü- ğümlenniş bir şe> hayatımda görmeitiın. Sanatçı çıldırmış" sözleri)le tepkisinı dıle getir- di. He)keltıraş Toth. kendi- sini şöjlesavundu: "Sarat içten gelen bir şey. Bu penis, kaplıca tedavjsinin de bir sembolii olarak görüle- bilir." KapLcanın müdürü Peter Brucknaier "Sanatçıjı çok iyi anlrorum. Bu htnkeli kö- tü niyetle >apmamıştır. Za- ten Naador'un geçmişte daha iyi yapıtları oldu. Bundan ev- vel de bir penis heykeli yaptı ve bu heykeli beledhe binası önüne dikip adını da 'Resmi Penis'' loydu. Ama o diiğüm- süzdü" Jedı. Söz konusu he>kel ıleılgılı haberlerin ülke basınına yansımasından sonra şehır- de tepk ler yoğunlaştı. "Mo- ral bozduğu" öne sürülen "düğiimlü penis"ın daha uy- gun bır \ere taşınması karar- laştınldı. Heykel şımdı çöp bidonlannayakın birkcşede duruyor. Show TV- Hürriyet ortakhğı SİNA KOLOĞLU özel TV'de biıyük sürpriz. Hürriyet ile Show TV anlaşma zemini arıyor. Sabah gazetesi ile ortak Birleşik Radyo Tele- vizyon adlı şirketi kuran Hür- riyet gazetesinin EJOI Aksoy'- un sahibi bulunduğu Show TV ile son günlerde yakın üişkiler- de olduğu öğrenildi. Geçtiğimiz günlerde gazete- mizde çıkan "Show TV"nin yeni transferleri ile ilgili haber- de Uğur Dündar'm bu kanala geçeceği yer alnuştı. Kendisi ile görtiştüğumüz Dündar, habe- rin doğru olduğunu, ama bir transferin şimdilik söz konu- su olmadığını, görüşmelerin devam ettiğini söylemişti. Da- ha sonra gelen bilgilerde, Hür- riyet'in Show TV'nin yaptığı çalışmalan yerinde bularak kendileri ile belli konularda ortak hareket edebileceğini söylediği öğrenildi. Hürriyet'in ortağı Sabah gazetesi ile olan ilişkilerinin bu yeni durum karşısında ne ola- cağı bUinmiyor. Gelen bilgüere göre Sabah'ın da son gelişme- lerden bilgisi var. Diğer önemli bir nokta da her iki gazetenin özel TV konusunda birbirin- den bağımsız hareket edebile- ceğine dair aralarında bir an- laşma yapmalan. Bu arada özel TV'lerin transfer çahşmalan da devam ediyor. Son olarak yayınını bir hafta sonraya atan Tele-On, sinema sanatçısı Kadir tnanır - ile bir dizi için anlaşma yaptı. 27kişi birieşti, banka dolandırdı ERZURUM (AA) — Erzu- rum'un Pasinler ilçesine bağlı Çoğender köyünde oturan 27 kişi, düzenledikleri sahte ev- rakla Ziraat Bankası'ndan 270 milyon lira kredi çektiler. Ban- karun dolandınldığını anlama- sı ve şikâyet üzerine yakalanan köylülerin, Erzurum Ağır Ce- za Mahkemesi'nde 7'şer yıl hapis cezasıyla yargılanmasına başlandı. Davanın dünkü duruşma- sında bhami Ziilal, Yaşar Ka- ya, Remzi Kıhç, Dursun Sagıl- cak ve Naci Karton'un ifade- leri alındı. Sanıklar, köylerin- de Gıyasettin Güneş adlı bir tefecinin bütün köy halkına borç para vererek tarla ev ve arsaları üzerine ipotek koydu- ğunu, bu ipotekten kurtulmak için bu yola başvurduklarını söylediler. Bilim adamlan mikro aletkri gürüükyaşamımm sokmak için çalışıyorlar Görünmez makinelerDış Haberler Servisi — Dur durak bilmeden yol alan teknoloji öyle bir yere geldi ki, sözgeli- mi size "Viicudunuza bir ağız spreyiyle gönderi- lecek milyartarca minik robot, taşıdıklan prog- rama göre damariannızda dolasıp viriis avıoa çı- kacmk, birikmiş yagları emec'ek, kanserti hücre- leri yok edecek" dense inanır mıydınız? Nanometre (milimetrenin milyonda biri) bü- yüklüğünde aletlerin, robotlann ya da alet yapı- taşlannın tasanmlandıgı Kaliforniya Palo Alto'da 1000 kişilik bir ekibi yöneten Amerikalı bilima- damı Eric Drexler, yeni yayunlanan "Unboun- ding tbe Future. The Nanotechnology Rrvoiution" (Sınırsız Gelecek, Nanoteknolojik Devrim) adlı kitabında yukarıda yer alan öngö- rüsü dışında gündelik yaşamda yerini alacak son derece küçük çevre temizleyicilerinden, havada- ki karbondioksidi süzen, zehirli atıklan yok eden mikro aletlerden söz ediyor. Der Spiegel dergisindeki habere göre özellikJe Amerikalı, Japon ve Alman bilim adamJan bu tttr çalışmalan yurütüyorlar. Alman Siemens'in mühendıslerinden Kaıi Hoffmaon "nefes kesen Mr geöşmenin başındayu" değerlendirmesini ya- parken geleceğin teknolojisi ürunlerini vermeye başladı bile. — Münih'teki Fraunhofer Enstitüsü'nde 100 mikrometrelik (milimetrenin binde biri) ölçüm yapabilen ve litrenin üç milyonda biri hacime sa- hip bir pompa yapıldı. Pompa 10 dakikada bir kahve fincanını boşaltabilecek güçte. — ABD'de üretilen sihsyum bir fîltrenin ara- hklan o kadar dar ki bakteriler arasından geçe- miyor. — Kaliforniya Üniversitesi'nde üretilen bir Bılım adamlan değısık programlarla yuklu mını robotları, bakterılerı. kanserlı hücreleri teshıs ya da yok etmek icın damar ıcıne göndermeyı (asarlıyorlar Mfnı robotlar. damardaki yağ veya kıreclerı yok etme özellığıne sahıp olacaklar. «aynak Scıentıfıc Amencan ampul saç kılından daha ince. — Karlsruhe Atom Araşürmalan Merkezi'nde tanıtılan nikel bir çarkın çapı 130 mikrometre. Hava gücüyle dakikada 100 bin devirlik bir gü- ce sahip. Münih'teki Fraunhofer Enstitüsü'nde, 100 mikrometrelik ölçüm yapabilen ve litrenin üç milyonda biri hacme sahip pompa yapıldı. ABD'de üretilen silisyum filtrenin aralıkları o kadar dar ki, bakteriler arasından geçemiyor. Kaliforniya Üniversitesi'nde yapılan bir ampul, saç kılından daha ince. Geleceğin "göriinmez makioeieri" için yürü- tülen bilimsel yarışma gelişmiş ülkeler arasında hızlannuş bir görüntü sergiliyor. Japon yöneti- mi mikro sistemler için yapılan çalışmalan 300 milyon markuk bir yardımla desteklerken, Al- man Araştınna Bakanlı|ı 1993'e kadar araştır- maa kurumlara 400 milyon marklık bir fon ayır- dı. Almanya'da şimdilerde 550 firma Bonn yö- netimi tarafından destekleniyor. Mikromekanik konusunda çalışar. bilim adam- lan, 64-megabit-çip türünden 2 santimetrekare- lik aJanda 137,6 milyon transistör ve kondansa- tör banndıran yapıtaşlanna büyük ilgi duyuvor- lar. Amerikan Ulusal Bilim Vakfı'ndan Gmrg Hazdrigg bu tur süper çiplerle çalişan mikro alet- lerin 30 yıl sonra her alanda görüleceğini ileri sü- rüyor. Mikro tasanmJarda canlüar da örnek alıruyor. Toyota Araştırma Laboratuvan şefi Isemi Igans- hi sivrisinek örneği üzerinde çalışıyor ve böyle- sine "olağanüstü bir mekanizma"yla üretilen "mekanik bir hayvsuı"ın kanda teşhisler yapabi- leceğini, bunun ticari şansının da çok fazla ol- duğunu vurguluyor. Tıp alanında çalişan mikro tasanmcılar, deri altına yerleştirilen ensülin pompalan, kalbin ça- üşmasını düzenleyen minyatür aletler, yapay pankreaslardan söz ediyorlar. Japon araştırma- cılar vücutta hareket edecek mini aletlerin ener- ji sonınu üzerinde kafa yonıyorlar, Hirokaza Hotani'nin yakıt olarak mini elektrotlarda oksi- de olan kan şekerinin kullanılabileceği konusun- da bir çalışması bitmiş durumda. Teknolojik çalışmaların nereye vardığı ya da varabileceği konusunda IBM'nin araştırma şefi John Armstrong'un şu sözleri bir ipucu verebi- lir: "Çok küçük eiektronik ve mekanik alederi ya- pabiiecek güce kavuşacağız, osleiik bunu atomu, atom üzerine koyarak yapacagız." Uçmak korkutuyor Bazılan yükseklik korkusundan dolayı uçakla seyahat etmek istemiyor. Bazı kişiler uçak teîcniğine, pilota karşı güvensizlikten dolayı uçağa binince rahatsız oluyor. Turistlerin, Antarktika'da >aşa>an penguenleri ürküttükleri çevreciler tarafından öne sürüluyor. Penguenler, ziyaretçiden rahatsız Haber Merkea — Dünyanın güneyinde neredeyse tümü buz- larla kaph 14 milyon kilomet- re karetik bir alanı içine alan 6. kıta Antarktika'ya gemilerle gerçekJeştirilen turistik seferle- rin artması çevre bih'mcileri korkutmaya başladı. Yalnızca şubat ayına kadar kıtanın ku- zeyindeki Paradise körfezine ya da bir volkan adası olan Decep- tion'a 30 sefer yapılması bekle- niyor. Ahnan "Der Spiegel" dergi- sindeki habere göre gelen 8 bin turist sınırb bir alanda hareket edecek, ama uzmanlar turistler- le gelen atıklann ortadan kalk- ması için uzun yıllara gereksi- nildiğini vurguluyorlar. Pengu- enJerin, foklann diyanna yolcu taşıyan seyahat şirketleri bile Antarktika kıtasınayapılan turistik gemi seferlerinin artması çevre bilimcileri korkutuyor hayvanlan ürküten ya da bitki toplayan turistlerin kolaylıkla zedelenecek eko sistemi tehdit ettiğini kabulleniyorlar. Kutup yolculuklan konusun- da uzmaniaşan Batı'daki kimi seyahat şirketleri bu iş için do- natılmış 80 cm kalıniığındaki buzlarla başedebilen gemileri kuUamyorlar. Verilen ilanlarda bu gemilerin çöpleri dökmedik- leri, biyolojik antmaya sahip olduklan belirtiliyor. 29 bin mark (yaklaşık 100 milyon lira) verip iki hafta süren bir yolcu- luğa katılanlara yolculuk sıra- sında buz dünyasma ilişkin konferanslar da verüiyor. Eterginin haberine göre yaz aylarında Akdeniz'in sıcak su- larında dolaşan kimi turist ge- mileri kış aylannda boş kalma- mak için yetersiz donanımJany- la Güney Kutbu'na yakın teh- likeli sulara inmeyi göze alabi- liyorlar. Bir Arjantin gemisi, 1989 yılında Anvers Adası kar- şısında karaya oturmuş, 316 yolcu ve mürettebatı kurtarıl- mış ancak 570 bin litre mazo- tun denize dökülmesi engelle- nememişti. llgüiler kıtanın buz olmayan yiizde 2'sinde dolaşmayı yeğle- yen turistlerin burada bannan ya da çoğalan hayvanian ürküt- tüklerini ve az olan bitki örtü- sü üzerinde kolaylıkla onanla- mayacak zararlar yaptıkJannı ileri sürüyorlar. Amerikah tu- ristler ise gemilerden helikop- terle havalamp fok ve penguen sürülerini panik içine sokuyor- lar. Kolaybkla geri getirilemeye- cek eko sisteminin bozulmama- sı için türlü örneriler getiril- mekte. Güney Kutbu'na turlar düzenleyen Bremen'deki Tran- socean şirketinin idari sorum- lusu Peter VVaeknert karaya çı- kan 100 kişilik bir grubun de- netlenebileceğini söylüyor. Lüks gemiler bir keresinde 600 kişiyi moda olmaya yüz tutan buz tunına çıkarabiliyorlar. AHMET BA YAZ STUTTGART— Yapılan son araştırmalara göre her iki uçak yolcusundan biri uçarken kor- kuyor. Tıp ve psikoloji dilinde "aviophobie" diye tanımlanan uçma korkusunun sebepleri ise çok değişik. Bazılan yükseklik- ten korkarken, diğerleri uçak tekniğine ve pilota karşı güven- sizlikten, birçoklan uçak içinde- ki darlıktan sıkmtı çekiyor ve ra- hat seyahat edemiyorlar. Çeşitli sebeplerden dolayı ucağa binmek istemeyenlerin sa- yısı gün geçtikçe artıyor. özel- likle işadamları arasında uçma- yan kişilerin ödedikleri bedel çok yüksek. Uluslararası ticari ve ekonomik toplantılara gide- meyen menajerlerin böylelikle kariyerleri sona ermekte. Örne- ğin geçenlerde kız arkadaşı ile Kanada'ya uçmak isteyip son anda uçak korkusundan dolayı uçağa binemeyen bilgisayar uz- manı bir Ahnan "llk önce sev- gilimle tatil yapamadım. tkincisi almış olduğum tatil günlerini so- ğuk bir kış ayı evde yahıız geçir- mek zorunda kaldım, bir de kendi kendime olan sa>gı- mı yitirdim" diyerek şöyle de- vam ediyor: "Belirli bir zaman için Kana- da'ya gidip orada çalişan kız ar- kadaşımı üç bafta önce ziyaret etmek istedim. Kendisiyle ayn- ca tatil yapacaktık. Kanada'ya uçmak için kinüadıgım bir ara- ba ile Frankfurt Havalimanı'na gittim. Havalimauna girer gir- mez psikoiojik bir engel ile kar- şılaştım. Sebebini bilmiyonım, ama uçağa korkumdan dolayı bir tarla binemedim. O an ce- saret gösterip uçaga binemedi- glmden dolayı benliğimde bü- yük bir yenilgi dnygusu oluştu." Uçak ve uçma korkusunun belirtileri yolcudan yolcuya farkhhk taşıyor. Bazı yolcular türbülans dediğimiz hava titre- şimi sonucunda ortaya çıkan ucak sallantılannda vücutlarm- da gerginlik hissedip ter döker- ken, diğerleri akıllannda ve ha- yailerinde kurduklan kaza se- naryolannın etkisiyle olumsui düşüncelerin esiri oluyorlar. Türbülans sonucu uçak kanat- lannın aşın sarsıldığı zaman ba- zı yolculann korkulan paniğe dönüşüyor. Lutfhansa Hava Yollan'nda genç pilotları eğiten tecrübeli kaptan pilot Heinz Ri- eckert'e göre uçak kanatlannın kuşlardaki gibi sallanması gayet normal. Rieckert şöyle diyor: "Türbülans normal yatay ha- va akunının birden dikey olarak aşağı ve yukan doğru yön ve sid- deüni degiştirmesidir. Uçak da havada herhangi bir yere baglı olmadığı için bu akuna uyması gerekir. Eğer herhangi bir uçak bu türbülansJar karşısında yeteıii derecede dayanıklı olmasaydı zaten hava trafiğine giremezdi. Pilodar nonnai duntmlarda tur- bülanslann içinden uçmazlar. Ancak "Clear-Air-Iurbulences" adında daha önceden göremedi- gimiz tiirbiilanslar vardır ki, uçak kalkışlanoda ve inişlerin- de yoiculan kısa bir müddet için rahatsız edebilirler. Ama uçak için sorun yaratmazlar, çünkü ucaklar çok daha büyök sailan- tılara karşı dayanıklıdıriar." Bu teknik bilgılerden sonra bile uçak korkusunu üzerinden atamayanlar için son bir çare daha var. American Airünes, Avusturya Hava Yollan, Alman- ya'da Lufthansa gibi şirketler uçak korkusunu gidermek için çeşitli kentlerde iki gün süren se- minerler düzenliyorlar. Bu semi- nerlerde teknik bilgilerin yam sı- ra bir psikolog tarafından kor- kunun sebepleri, yönleri ve or- tadan kaldırmak amacıyla yapı- labikn rahatlama hareketleri gi- bi çeşitli yöntemfcr sunuluyor. Böyle bir uçuş seferinde 11 bin metre yükseklikte seminere katılan ve korkusunu yenen Al- man bir kadın: "Demin kocama söyledim kendbni Intercity-Express tre- •indeymiş gibi blssediyonım. Artık korkmuyorum. Ancak şimdi önümde ve yanımda bir insan topluluğu oisaydı ve çıka- bilmemi önleseydü, o zaman iş- te yeniden korku basardı içimi" dedi. Lufthansa seminerlerini orga- nize eden psikolog Rudolf Kref- ting bu işi 12 yıldan beri yapı- yor. "Seminere katüanlann yüz- de doksanı uçma korkusundan kurtuldu" diyor Krefting. Fîlmler, reklamlar arasına sıkışıyor Yunan TV'lerinin bazılarında penaltı atışı gösterilirken araya 'bisküvi reklamı' giriyor. Çok beğenilen filmler sık sık sabun ya da kolonya reklamlarıyla kesiliyor. STELYO BERBERAKİS ATİNA — Yunanistan'da iki yıldan bu yana yayın yapan özel TV kanallan "reklam" pıog- ramiannı ön plana çıkarmaya başladı. Geçen yılın aralık ayın- da doruklaşan bu "reklam" ya- yınlanndan üç devlet ve dörtten fazla özel TV kanalı gelirlerini üç katı arttırdı. Son yapılan araştırmalar, Yu- nanistan'da en çok seyredilen iki devlet ve iki özel TV kanahndan gün içinde yayunlanan program- lan süresinde ortalama 349 rek- lam spotu kullanıldığını ve bun- lann her 4 dakikada bir yayım- landıkiannı gösterdi. Aralık ayı- mn yortu günleriyle dolu okna- sı tüketiminin artmasıyla eşan- lamlı olduğu için TV kanallan arasındaki "reklam" yanşı da o denli hızlandı. Sonuç olarak bu en çok izlenen dört TV kanalı toplam 10 milyar drahmi (250 milyar lira) kazanç sağladı. Bu kazancm dörtte uçü, özel TV kanallan ANTEN-NA ve ME- GA arasında paylaşılırken geri kalan dörtte biri ET-1 ve ET-2 adlı iki devlet kanalının kasası- na girdi. Ancak TV ekranları önünde oturan izleyiciler bu reklam re- kabeti nedeniyle bir, hatta iki hafta öncesinden "anonsn" ya pılan en iyi filmleri bile rahat ra- hat seyredemez oldu. TV'de gösterilen fılmin ikide bir kesilerek bir sabun ya da ko- lonya reklamı gösterilmesi, üs- teük bir tanesiyle yetinmeyip ba- zen 3-4 reklam spotunu birden görmeye zorlanması TV seyirci- leri için bir "eziyet" halini aldı. öyle ki bir futbol karşüaşmasın- da takımlardan birinin penaltı hakkını kullandığı anda devre- ye sokulan bir "bisküvi rekla- mı", golün seyredilememesine neden olmuş ve seyircilerin şid- detli tepkilerine yol açmıştı. Ama TV kanallarını bu yoğun- laşan tepkilere şimdilik kulak asmak istemiyor. Yapılan nabız yoklamalarma göre TV seyircüeri artık "rek- lamlar"! seyretmekten kaçınıyor. Yani ilgiyle seyrettiği filmin ara- sma reklam spotu sokulduğu za- man seyirci derhal tele-kontrol cihazına basarak o anda "reklam" gösterilmeyen bir ka- nala giriyor ve tercih ettiği ka- naldaki reklamlann sona erme- sine kadar (bu bazen 6 dakika- yı da geçiyor) başka kanallan "deniyor." Kısacası, orta halli bir Yunan TV seyircisi filmJer arasında reklam göreceğine, ar- tık reklamlar arasında parça parça film seyretmeye başlamış bulunuyor. Yunanistan'daki özel TV ka- nallan hiçbir genelge üzerine kurulu olmadığı için bunların yayım "yasadışı" yollarla başla- mış ve daha sonraİd yıllarda "ki- tabına uydurularak" yasal duru- ma getirilmişti. Devlet, kendi kanallarındaki zararı telafî et- mek için üstün uğraşılar göste- riyor. ABD'de 200 bin AIDSTi var • ATLANTA (AA) — AIDS'in, ABD'de görülmeye başladıgı 1981 yıhndan bu yana, bu ülkede 206 bin 392 vakanın tespit edildiği ve bu hastalığa yakalanan kişüerin yansından fazlasmın öldüğü bildirildi. Atlanta Hastahk Kontrol Merkezi'nin raporunda, 1981 yıhndan beri hastalığa yakalananlardan 133 bin 232 kişinin öldüğü kaydedildi. Alman çocuk açlıktan öldti • KÖLN (AA) — Köln'de, 43 yaşmdaki alkolik bir Ahnan anne, Udo ve Dirk adlı 2,5 yaşlanndaki ikiz çocuklanm eve kilitleyip aç bırakarak ölümlerine neden oldu. Köln polisinin açıklamasına göre Ahnan kadın, geçen sah günü polise telefon ederek çocuklanmn hap aldıklanru ve zehirlendiklerini öne sürdü. Polis, iki çocuğun evde ölü bulunduğunu, yapılan otopside ikizierin "açlıktan" öidükJerinin anlaşıldığım büdirdi. 4 bin kişi organ bağışladı • İSTANBUL (AA) — Türkiye Organ Nakli ve Yanık Tedavi Vakfı'nca geçtiğimiz yıl başlatılan kampanya çerçevesinde bir çok unlu ismin yanı sıra 4 bin kişı, çeşitli organlarını bağışladı. Turkiye Kalp Vakfı Başkanı Çetin Yıldırımakın, bağışlanan her organın bir can kurtaracağının hiçbir zaman hafızalardan çıkanlmaması gerektiğini soyiedi. Turkiye Organ Nakli ve Yanık Tedavi Vakfı kayıtlarına gore çeşitli organlarını bağışlayan unluler arasında, Başbakan Suleyman Demirel, eski cumhurbaşkanı Kenan Evren, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın eşi Semra Ozal, eski bakanlardan Kurtcebe Alptemoçin, Cahit Aral, Vehbi Dinçerler, Husnu Doğan, Ercument Konukman, YOK Başkanı İhsan Doğramacı, Ankara Buyukşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın, ses ve sahne sanatçıları Ibrahim Tatlıses, Yüksel Uzel, Zerrin Ozer, Halıt Kıvanç, Zeki Alasya, Metin Akpınar, Ayten Gökçer, Seden Kızıltunç, Suna Yıldızoğlu, Cenk Koray, Emel Sayın, Ajda Pekkan ile Diyanet Işleri eski başkanı Tayyar Altıkulaç da >er aldı. Türkiye'de 25 bin tüp bebek • İSTANBUL (AA) — Tup bebek uygulaması ile dunyadaki çeşitli ülkelerde toplam 4 bin, Türkiye'de de 25 bebeğin dünyaya geldiği bildirildi. International Hospıtal'in tüp bebek birimi başkanı Doç. Dr. Teksen Çamlıbel, Türkiye'de uç yıl once uygulamaya geçilen yonteme doğal yollarla çocuk sahibi olamayan çiftlerde başvurulduğunu belırttı. Gazete alana hamburger BL RSA (Cumhuriyet Bürosu) — Bursa'da yayımlanan verel "Bursa Hâkımıyet" gazetesi. başlattığı kampanya ile "bir kupona hamburger" vereceğini duyurdu. Bursa Hâkımıyet-Burgy's ışbirliği ıledüzenlener. kampanya süresince gazete okurian bir kuponla hamburger, patates >a da koladan birini ücretssz tüketebilecekler. Basm onur ödülleri • KOCAELİ(ANKA) - Kocaelı Gazeteciler Cemiyetı tarafından düzenlenen" 16 Ocak Basın Onur Günü'Gazetecilik Yarışmasf nda dereceye gırenlere ödüllen Devlet Bakanı Gökberk Ergenekon'un da katıldığı törenle verildı. Kocaeli Gazetecıler Cemiyeti Başkanı Sadun Çetin. törende>aptığı konuşmada. Atatürk'ün cumhurıvetın temel ılkelerınden ılk kezsoz ettığı basın toplantısını 16 Ocak 1923 tarıhindeİzmıfte vaptığını belırterek bu olayın basın camıası için büyük onem taşıdığını sövledı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle