23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 18 OCAK 1992 BLOKNOT YAGML'R ATSIZ Mağpib Ufkunda Tekbir Sesleri BONN - Islami köktencilik (fondamantalizm/antegrizm) hareketleri homojen değildir. Iran'daki "Şii Köktencilik Hareketi" ile "Sünni" köktencilik hareketleri arasındaki farklar bir yana, tek tek her ülkede bile değişik köktencilik akımları vardır. Türkiye'deki RP ve IDP gibi Bunlar zaman zaman ortaklığa gitseler dahı tam olarak hiç kaynaşamaz- lar. Cezayır'de de 10'a yakın entegrist akım var ki bunlar- dan 5 tanesi önemli, yahut önemlice sayılıyor. Işte şimdi askeriyenin korkulu rüyası haline gelenler bu 5 grubun oluşturduğu koalisyon. Adı da "Front lslamique de Salut" (Islami Selamet Cephesi) Pekiyi, nedir köktenciliğin ana özellikleri? islami kökten- cilik her zaman bir "bunalım" sonucudoğar. Bu bunalımın hem maddi hem manevi cepheleri bulunur. İşin maddi ya- nıekonomik-dolayısıylasosyal-niteliktaşır: işsızlik, konırt sıkıntısı. eğitim olanaksızlıkları gibi... Onun içın fondaman- talizm -hemen hemen tümüyle- şehirlerde başgösteren bir marazdır. 1962 yılında bağımsızlığına kavuştuğu vakit Cezayir'in nüfusu 10 milyondu. Bugün 27 milyona ulaşmış- tır ve nüfusun yüzde 75'i 30 yaşın altındadır. Bu sebepten -önderleri dışında- köktencilerin ezici çoğunluğunu genç- ler ve yeni yetmeler oluşturur. Köktenciliğin manevi yanı, Batı'ya karşı duyulan eziklik- ten ileri gelir. Batı'nın sömürgen emperyalizmine karşı duyulan derin nefret önemli bir çıkış noktası oluşturur. Ama Batı'nın nasıl ^ — — Tirftiyt'ıİH apük adamakıllı geridebtraktığıeskitfevlet adamıtiplyleCazıyir'iı tHigûnkûpolitikacıkuşağı arasiMla bazı bMztrlikJep olup da o güce erişti- ği ve "Hak dinine inanmış o masum kit- leleri" kendine nasıl köle kıldığı sorusuna doyurucu bir yanıt ve- remez fondamanta- lizm. Ancak Hazreti ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ Muhammed'in ~~~~—^—~~———•"—-"~~~ 622 yılında "Afed/ne-/Munewe/'e"dekurduğuşehirdevle- ti yeniden doğacak olursa işlerin düzeleceği hülyası işle- nir. Başka bir deyişle durmaksızın "Aaah, o gaaib altın çağlan!.." plağı çalınır. Türkçesi, köktencilerin bir politik programı yoktur! Prog- ram diye sundukları, geriye dönük bir ütopyacılıktır. Ne kadar kof oldukları ve ancak tedhişe dayanarak ışbaşında kalabileceklerı iran'da ortaya çıkmıştır. Bu sebepten eğer Cezayirde işbaşına geçmiş olsalar kısa zamanda geniş kitlelerin sempatısını kaybedeceklerine muhakkak gözüy- le bakılabilir. Eninde sonunda hem orada ve hem de Tu- nus'ta ıktidara geleceklerine de muhakkak gözüyle bakıla- bilir. Hatta Kral II. Hasan'ın aynı zamanda dini liderolduğu Fas'ta bile durum sallantılıdır. Türkiye'nin artık adamakıllı geride bıraktığı eski devlet adamı tipiyle Cezayir'in bugünkü politikacı kuşağı arasın- da bazı benzerlikler vardır. Cezayir 1954-1962 arasında Fransa'ya karşı verdiği son derece kanlı bağımsızlık miı- cadelesini tamamen milli bir halk ordusu (Arme Populaire de la Nation) ve yine milli bir partı (Front de Libration Na- tionale)önder\iğ\r\de kazanmıştır. Sonra ülke bir tek parti rejimine gitmiş ve bu rejimde askerler hep olağanüstü güçlü bir rol oynamıştır. Cezayir'in bugüne kadarki bütün cumhurbaşkanları (Ben Bella, Bumedyen veŞadli Bin Ce- did) asker kökenlidir. Orduda sağlam bir laık gelenek var- dır. Ayrıca subaylar bu konuda yalnız da değillerdir. Iç tarafterdakı Berberıler ile Batı yanlısı entelektüellerden deştek görmektedırler. öte yandan askeri darbeyle toplu- ma "nizamat verilemeyeceği de "bitecrübe sabittir." PAPANDREU Beraat ettî seçim istediKoskotas davasından yargılanan ve beraat eden eski Yunanistan Başbakanı ve PASOK lideri Papandreu, erken seçime gidilmesini istedi. Papandreu, "Alınan karar ashnda davacılarımızı cezalandırdı" dedi. ATtNA (Cmnfcnriyet) — Yunanistan'ın en yüksek yargı organı ve yalnız siyasi kisilerin sorumluluklannı görüşen özcl mahkemede beraat eden eski Başbakan Andreas Papaadrea, erken seçime gidilmesini istedi. özel mahkeme, Papandreu ile birlikte suçlanan PASOK hükümetleri döneminin iki ba- kanını suçlu buldu ve paraya çevrilebilen hapis cezalan ver- di. Papandreu'nun 'suçlu bu- lunması' durumunda yurdun her bir köşesinde protesto gösterikri yapmak için ictDrte' bulunan binkrce fanatik PA- SOK yanlısı, Papandreu'nun beraat etmesini kutlarken aynı anda eski Maliye Bakanı Di- •dtris Covolas ile eski Ulaştır- ma Bakanı Yeorgios Petsos'un suçlu bulunmasına tepki gös- termek için iktidardaki sağ eği- limli Yeni Demokrasi Partisi aleyhinde çeşitli gösteriler dü- zenledi. PASOK milletvekiUeri, bu arada Covolas'ın suçlu bulun- masını protesto etmek amacıy- la parlamentonun dünkü otu- nımuna katılmadı. PASOK'un çeşitli örgütleri ise mahkeme karanndan önce sekiz afiş ha- zırlamıştı. Bunların dördü Pa- pandreu'nun 'saçfa MuuBaa' durumunda geri kalan diğer dördü de 'beraat eteesi' duru- munda kullanılacaktı. Bu du- rumda 'beraat' içerikli afişler ortaya çıkanldı ve sabahın er- ken saatkrine kadar Atina'nın tum ana caddelerindeki duvar- lara yapıştınldı. Covolas ile Petsos, 'bakan- kkgorevfcriaiistfaaıarettflderi' gerekçesiyle hafıfletici unsurla- n da göz önünde bulundurula- rak paraya çevrilebilen hapis cezasına mâhkûm edildiler. Covolas, 2 yıl 6 aylık; Petsos ise 10 aylık hapis cezalannı gttnde 6 dolar ödemek suretiy- fc para cezasına çevirebilecek- ler. Ancak iki yıl süre ile siyasi haklanndan men edildikleri için PASOK'un en çok oy top- layan milletvekili Covolas, bu görevini terk etmek zorunda kalacak. Covolas, bu arada ha- pis cezasını paraya çevirmeyi de reddedeceğini ve cezaevine girmeyi tercih ettiğini açıkladı. Mahkemenin aldığı karan 'si- yasi içerikli' olarak niteleyen Covolas davayı açan iktidarda- ki Yeni Demokrasi Partisi'ne (YDP) ağır suçlamalarda bu- lundu. Covolas, PASOK hükümet- leri döneminde Papandreu'ya o zamanki genç sevgüisi; bugün- kü eşi Dimitra Liani Ue 'vakit gefinaesi' için evlerinden biri- ni 'acaa' işadamı Sokratis Kal- kaais'in vergi borçlarına 'ko- farykk —ff«iiıgı' için suçlu bu* lundu. Petsos ise skandallann temel taşı genç bankacı Yeorgios Koskotas'ın Grammi adlı yayuı şirketinin bulunduğu binasına yasadışı olarak kat çıkmasına 'göz yumdugu' ve rüşvet aldı- ğı için suçlu bulundu... Petsos da adaletin kararlanna saygı gösterdiğini, ancak yine de haksızhğa uğradığuu söyleye- rek, "Ülkemizin ahını üstüne gctirea ve dizeyi 200 milyoB tfoian «şaa, taribinıizuı ba en büyük ekonomik skandah M- •ek inşaat ve vergi kotayhkla- n yapaaJann sfhınma« ger- çcktea acıdır" şeklinde konuş- tu... Papandreu ise "Aptan da- valann asıl bedefiain PA- SOK'a ve kendi sahsuıa karşı oMofu" yolundaki görüşünü yinekdi. Covolas ve Petsos'un suçlu bulunmasını kabul etme- diğini belirten Papandreu, "AJnan bu karar, aslmda da- vaalarıınuı cezalandınnıştır" ifadesini kullandı. Bilindiği gibi Papandreu ve PASOK'un yargılanan üç üyesi ile ilgili iddianameler 1989 yı- lında YDP ve Komünist Parti milletvekiUeri tarafından hazır- lanmıştı. Washington'un Iruk liderirü devirmeplanlanndct, Türkiye'deki üskre de rol biçüiyor Bush, Saddaırfın peşîndeAmerikan yönetimince son günlerde yapılan açıklamalarda, Bağdat'ta gerçekleştirilecek bir hükümet darbesinin destekleneceği, ancak Kürtler için kalıcı bir siyasal çözüm,den uzak durulduğu yolunda işaretler veriliyor. UFUKGÜLDEMİR WASHINGTON — Körfez savaşırun yıldönümü nedeniyle ABD başkentinde yapılan üst düzeyde açıklamalar, Ame- rika'nın Irak lideri Saddam Hüseyin'in günlerini sayüı gördüğünü ve bu "sonu" hızlandırmaya dönük planlar yaptıgını gösteriyor. Bu planlama kapsamında eğer Irak muhalefetine destek gerekirse ABD'nin Türkiye'deki üslere başvurmak isteyebi- leceği yönünde de kuvvetli işaretler bu- lunuyor. Ancak yapılan açıklamalardan bu planlamanın Kürt odaklı olmadığı, Kürtlerin "böyttk resmin" sadece bir parçasını oluşturduğu, ağırbğın daha çok Irak'ın toprak bütünlüğünü garantileye- cek bir hükümet darbesine verildigi an- laşüıyor. ABD bölgede rakipsiz bir İran istemiyor. ABD başkentinde dün bu doğrultuda yapılan açıklamalardan bir kısmı şöyle sıralanabilir: 1) ABD Savunma Bakanı Rkbard Cheney onceki sabah ABD televizyon- lannda sorulan yanıtlarken, "istihbarat raporianna göre kendi güvenlik örgiit- lerinİB bOegkterek destefmi yitiren Hö- seyİD'in devrUmesiııiıı an meseiesi" oldu- ğunu sovledı. Hüseyin'in "son günlerde" Kurtlere karşı bir askeri harekâta girişme- mesi için "Türkiye ve Suudi Arabistan ile temasın sürduğünü" açıklayan Cheney, "Ama bunu yapabilecek askeri gücüniin kaldığını sanmıjonım" diye ekledi. Che- ney, "Kurtleri korumanın en etkin yolu, saldırgan bir biçimde yaptınmları sürdünnek" dedi. Hüseyin'in artık Ku- zey Irak'ı kontrol edemediğini, burayı "Kürtlerin kontrol ettiğini" söyleyen Cheney, "Eğer Bağdat'ta bir hükümet darbesi girisimi ya da ayaklanma olnrsa PetıUgon bma hava deslegi vermek için bir pianlama yaptı nu" sorusuna "Bu koanlarda konoşamam, ama çeşitli ola- sıhklar için her zaman planlama yapa- nz. Bnno yürürlü|e koymak Başkan'a ait" dedi. 2) ABD Genelkurmay Başkanı Coün PoweU'ın açıklamalannda ise bu plan- lamanın Kürt ağırlıklı olrrtadığanın işa- retleri verildi. Orneğin Powell ısrarla Amerika'nın 2000 yıllık Mezopotamya hesaplaşmalanm çözemeyeceğini söyle- di. Saddam Hüseyin'in Kurtlere yeniden saldınna olasılığı karşısında "dikkatli ohuunası" gerektiğini vurguJamakla bir- likte, "Orada SMnniler, Knrtler, Şiiler arasında ynzyıllardır süreB catışmalar ymr. Knşaktan kusaga aktanlnuş ba so- rnnlan çözmek sonnnlalnfiınıu tama- muun bize ait oldnguna emin degilim" dedi. PowelTın bu sözleri, ABD'nin planlannın etnik bir gruba odaklı ol- maktan çok, "ortak ve birieşik bir muhaJefete" dönük olduğunun, bunun da Irak'ı işgal etmek gibi kalıcı bir bo- yut tasımak yerine daha çok "dışandan destek" vermek şeklinde düşünüldüğü- nün sinyalini verdi. 3) Beyaz Saray sözcüsü Mariin FiU- water'ın önceki günkü brifmgde yaptığı açıklamalar da ABD'nin Kürt ağırlıklı bir yaklaşımdan şimdilik uzak durduğu- nu gösteriyor. Orneğin Fıtzwater, bri- fingde ABD Başkanı'mn Körfez savaşı- m yıldönümü dolayısıyla Kürtler için özel bir mesajı olup olmadığının ısrarla soruhnasına karşın "Provide Comfort kapsamı için kaynaklara sahibiz. Orada 1500 Idsilik bir gBcünnz var. Süre nza- tddı. Sınırda soronlar var. lnsani sornn- lar var. Niyetaniz orada katap bu sorun- larla ngrasmak" demekten öteye gitme- di. ABD'nin Körfez krizinden bu yana Irak Kurtleri konusunda izlediği cizgi, "Biz siyasi acıdan sizin için bir şey ya- pamayız, ama siz keadniz için bir sey ya- parsanız bu sizin bfleceguiz bir sey" idi. Savaşın birinci yıldonümünde bu poli- tikada degışıkük olduğu yönünde bir işa- ret yok. Buna karşıhk Irak'ın toprak bü- tünlüğünü sürdürecek bir hükümet dar- besi veya ayaklanmaya ABD'nin özeUikle hava kuvvetleriyle destek vermesi müm- kün. Bu amaç doğrultusunda Kürtlerin de araJarında bulunduğu Irak muhale- feti ile Amerika'nın temasının duzeyinin yükseltihnesi de söz konusu. Ama Bağ- dat'ta iktidar değişikliği sağlandıktan sonra ABD'nin Irak Kürtlerine bir kez daha sırtıru dönmesi uzak bir olasıük de- KÖRFEZ SMÂŞI Pakislan'da aşırı Müslüman bir grup önceki gün ABD bayrağını yaktı. (Fotoğraf: AP) Saddam: Ifenildik, ama.Dış Haberier Servisi — Irak Devlet Başkanı Saddam Hüse- yin dün ilk kez Körfez savaşın- da yenildiklerini kabul etti. Iraklılar, savaşın yıldönümü dolayısıyla yürüyüş düzenleye- rek Saddam'a olan bağhhkla- rını dile getirdiler. Irak lideri Saddam Hüseyin, dün televizyondan yayımlanan konuşmasında "Olayı gelenek- sel olanla teknolojik olanın çarpışması olarak ele alırsak, sadik olan taraf yenilıniştir" dedi. Saddam, 45 dakika süren konuşması sırasında, ordusunu yeniden dünyanın dördüncü gücü durumuna getireceğini va- at etti. Reuter'in haberine göre, Saddam Hüseyin savaşın baş- lama tarihi olan 17 Şubat 1991'i 'gurnr ve seref günii' olarak ilan etti. On bin Irakh dün sabah Dic- le Nehri üzerinde Cumhuriye köprüsü üzerinden yürüyerek Saddam yanlısı sloganlar attı. AFP'nin haberine göre, savaş sırasında yıkılan ve yeniden ya- pılan köprüde yürüyenler ara- sında Kürtler de bulunuyordu. Göstericiler, "Bush, dinJe, biz Saddam'ı seviyoruz" diye ba- gırdılar. ABD'ye kritik destek: Türkiye Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Körfez savaşının yıldönümü nedeniyle yayımladığı raporda, "Amerikan yönetimi için Sovyetler Birliği'nin desteğini kazandıktan sonraki kritik aşama, Ortadoğu'da siyasal destek bulmaktı" ifadelerine yer vererek Türkiye'nin önemini vurguladı. EDtP EMİL ÖYMEN LONDRA — "Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitü sü", Körfez savasmın başlama- sımn birinci yıldönümü nede- niyle yayımladığı uzun raporda, Irak'ın Kuveyt'i işgalinden gü- nümüze kadarki gelişmeler de- ğerlendirilirken Türkiye'nin ro- lüne de değinildi ve "Amerikan yönetimi için Türkiye'nin deste- ğini saglamak, Sovyetler Birli- ği'nin desteğini «»giflfMit kadar önemliydi" denildi. "Körfez savaşı: Politik ve Stratejik Aoaliz" başhkh 88 sayfalık kapsamlı raporda, "Amerikan yönetimi için Sov- yetler Birliği'nin desteğini ka- zandıktan soarald kritik aşama, Ortadoğu'da siyasal destek bul- maktı. Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın güçlü liderliğindeki Türkiye, gelişmeyi, ABD ile Sovyet tehdidinin azalmasutdan beri zayıflayan iHşldsindeki stra- tejik rolünü yeniden tanımla- mak için nevesle bir fırsat ola- rak degerkndirdi" denildi. Türkiye'nin Kerkük-Yumur- talık petrol boru hattını, "Türki- ye'yi ziyaret edecek olan ABD Dışişleri Bakanı James Baker'- ın ziyaretini pekiştirmek amacıyla" kapattığı savunulan raporda, "Özal, kapatma kara- nnı açıklamak için bizzat mıida- hale etti" saptaması yapıldı. Körfez Savaşı öncesinde tarutım şirketince byuna getirildiğini' itirafetti Af Orsîitü af dîlediOLONDRA (Cumhuriyet) - Uluslara- rası Af Örgütü, bir Amerikan tanıtım ve halkla ilişkıler sirketinin "oyununa gele- rek". raporunda yer verdiği. Kuveyt'in işgalınde Iraklı askerlerin ınsan haklannı hiçe sayar davranışlarına ilişkin iddiala- nn "düzmece" olduğunun anlaşılması ûzenne, özürdiledi. Af örgütü, "Iraklı askerlerin, Kuveyt Doğumevi'nde, vaktinden önce doğmuş bebekleri kuvözlerinden atarak öldürdük- leri" şeklindekı ıddıaya "Ku>eyt İşgalin- de İnsan Hakları İhlalleri" raporunda yer vermiş, aynı "bilgi"yi Başkan George Bush da bazı konuşmalannda kullanmış- tı. BBC televizyonunda yayımlanan bir belgeselde. söz konusu "bilgi"nin Ameri- kan "Hill and Knowlton" tanıtım ve halk- la ilişkiler şirketi tarafından "üretildiği" ifade edildi. Af örgütü sözcüsü, iyi niyetle kullandıklan "bilgi"nın düzmece çıkmış olmasından ötürü esef ettiğini açıkladı. Türkiye, Endonezya. Çin dahil bazı ül- kelerin tanıtımını da üstlenen Amerika'- nın en büyük tanıtım-halkla ilişkiler şir- keti "Hill and Kmmlton", Kuveyt'in işgalinden 10 gün sonra "özgür Kuveyt yurttaşlan" ile 11 milyonluk bir sözleşme imzaladı. "Hill and Knovvlton" tarafından yürü- tülecek büyük kampanyaya temel oluş- turacak kamuoyu araşürmalannı "VVirthlin Group" adlı bir başka şirket Türkiye. Sovyetler Birliğı. Nijerya, Mısır dahil 11 ülkede yürüttü. Bu işlem için ile- ri düzeyde sosyal psikoloji yöntemleri kullanıldı. Seçilen araştırma deneklerine, Irak, Kuveyt ve Amerikalı sözcü ve kişi- lerin olaylara ilişkin videolan gösterile- rek, deneklerin ruhi ve fizyolojik tepkile- ri, orneğin nabız atımlan ölçüldü. Raporun, "savaştan sonraki savaş" başhklı bölümünde Kurtlere yardun sorununa deği- nüirken Türkiye'nin bu konuda sürekli kerhen ve çekingen bir tavır takındığı vurgulanarak "Türkiye, cekis güç görevlendi- rilmesine başlangıçU yanaşma- dı. Böyle bir gücün, kendi Kürt aynnkçdanna uzun süredir yü- röttügü güvenlik operasyonlan- nı engelleyeceginden korktu. Tnrkiye ayrıca Kuzey Irak'ta Batı'nın bagunsız bir Kürt dev- leti için ilk adunian atmaya yö- nciik gizii bir planı olduğundan *koşkaluydu. Bunun sonucunda Türkiye, gücün gecici olmasın- dan ve eylemlerinde Türkiye'nin hatın sayılır denetimi olmasın- da ısrar etti. Müttefik güçlerin, bölgedeki askerlerini bir an ön- ce çekmeleri için Türkiye'nin koşullanna uymaktan başka se- çenekkri yoktu" denildi. Raporun, Irak Kürtlerinin durumuna ilişkin bölümlerinde ise çekiç gücün, "Şimdrye kadar yeterince denenmedigi, aynca Türkiye'nin Kuzey Irak'taki PKK üslerine karşı askeri hare- kâünın, çekiç gücün bölgedeki görevini karmaşıklaşürdıgı" be- lirtilerek "Türkiye'nin, çekiç gücün en kısa sürede bölgeden aynbnasını istedigini gizlemeye biç gerek görmedigi" kay- dedüdi. Körfez bunahmımn başın- dan, geçen kasım ayına kadar- ki tüm geh'şmelerin değerlendi- rüdiği raporda, Irak'ın şimdiki dunımu hakkında ise şu görüş getiriliyor: "Saddam Hüseyin, iktidannı pekiştirmiş görünüyor ve kendi- ne duyduğu yeni güveni göste- ren belirtiler de var. Ounlı sayı- lacak Başbakan Hammadi'yi görevden aldı, ülkede siyasal Ü- beralizasyon vaarJerinden dön- dü. Hatta Kuveyt ve Kiirdis- tan'a sınıru da olsa küçük ihlal- lerde bulundu. Saddam 'ın ken- dine bu yeni güveni, dünya ka- muoyunu hiçe saymayi sürdür- mek için iyi bir konumda oldu- ğunu gösteriyor. Dünyanın bü- yük öfkesine karşın, Saddam, ülkesindeki sorunlann çözüfane- den ve her an patlamaya hazır bir durumda durumdadır". Denktaş Ankaralda • ANKARA (AA) — KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Başbakan Süieyman Demirerin konuğu olarak bir çauşma ziyaretinde bulunmak üzere Ankara'ya gekli. Denktaş'ı Esenboğa Havaiimanı'nda Devlet Bakanı Orhan Kilercioğlu karşıladı. Denktaş, Esenboğa'da yaptığı açıklamada, Ankara ziyaretinin ardmdan New York'a yeni BM Genel Sekreteri ile tanışmaya gideceğini ve kendisine Kıbns Türklerinin "hakh davasım" anlatacağını bildirdi. Denktaş, bir gazetecinin, ABD Dışişleri Bakanlığı Kıbns özel Koordinatöru Nelson Ledsky'nin Ankara'daki temaslan sırasında, "iki toplumda da referandum yapılacak. Bu da eşit egemenliği sağlayacaktır" sözlerini hatırlatması üzerine "Egemenhğimizi kimse ile müzakere edecek değiliz. Buna gerek görmüyoruz" dedi. IsraU'de hükümet krizi • KUDÜS (AA) — Israil Başbakanı tzak Şamir, aşın sağa Moledet ve Tehya partilerine bağh bakanlann koalisyon hükümetini terk etmelerinden sonra erken seçim konusunu gündeme getirmeye hazırlanıyor. Ortadoğu Banş Konferansı çerçevesinde, işgal topraklanndaki Filistinliler'e özerklik verilmesi aleyhinde oldukça sert bir tavır takınan aşın sağcı partilerin koalisyondan aynlmalan üzerine parlamentodaki çoğunluğunu kaybeden Şamir, bakanlar Ue erken seçim konusunda danışma toplantılan yapıyor. Nijer faciaaı • PARİS (AA) — Fransız UTA Havayollan'na ait bir yolcu uçağının Nijer üzerinde sabotaj düzenlenerek düşürülmesi olayına kanşmakla suçlanan iki LibyaL yetküi, Fransa'da mahkeme önüne çıkmaya hazır olduklanm bildirdiler. Uluslararası Fransu Radyosu'na demeç veren Libya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Musa Koussa, masumluğunu savunmak için mahkemeye çıkacağını söyledi. Olayla Uişkisi olduğu sanılan diğer yetküi,' Libya lideri Muammer Kaddafi'nin kayınbiraderi ve Libya istihbarat servisinin 2 numarah adamı Abdullah Senoussi de gerekirse mahkeme önüne çıkacağını açiMadı. Ifeşillerin isteği • BERLtN (Ouknrijct) — Birlik 90/Yeşiller Parlamento Gnıbu adına bir açıklama yapan Ozan Ceyhun, Türkiye'nin 100 Iranh'yı Iran'a iade etmesine karşı olduklanm beiirterek şu acıklamayı yaptı: Almanya Federal Cumhuriyeti'nde bu ülkeye sığınan insanlann hiçbir şekilde kendileri hakkında soruşturma yapılan, işkence görebilecekleri ülkelere sınır dışı edilmemderi için savaşım veren Berlin 90/ Yeşiller Gnıbu olarak Türkiye Cumhuriyeti'nden bu insanlan sınır dışı etmemesini istiyonız. Bizler, insan hakları için savaşım veren partilerin bir araya gelmesi ile oluşan bir parlamento gnıbu olarak gerici bir molla diktatörlüğünce yönetilen Iran'a insanlann iade edihnelerini demokratik bir ülke olduğunu özellikle belirten bir ülkeye uygun bir uygulama olarak değerlendirememekteyiz." Mehmet Ali Birand Nokta'ya konuştu: "32. GÜNLER ÖLMEZ"Çin gribinde Sağlık Bakanlığı'nın ihmali: WHO'nun uyanlan Bakanlık arşivinde kaybolunca virüs ortalığı kapladı! Refah'ta reformlara Bismillah: RP gençiiği tavam zorluyor ABD'nin Kıbns Özel Koordinatöru Ledsky: KKTC'ye bağımsızlık yok! •Strateji Araşhrma Planlama Şirketi'nin Nokta için yaptığı SHP araşhrması: "SHP'den beklenti çok, nefes yok. Güç dengesi mevcut yönetimin lehinde. Arrıa kan kaybı sürecek" • Çekiç Güç helikopte- ri uçtu gitti • Demirel'in başını önüne eğdiren santral: Yatağan • Zehir Hafiye Sözen dolandırıcıla- nn peşinde • Boynuzlu, komünistli, Nazımlı anıbrı ve fıkralarıyb ünlü Rus yazar Radi Fiş •YOK'e de alışılabilirmiş, ama... •TİKKO'cu Garbis Altı- noğlu ve cezaevinde farelerle dansı • İzmir'de 50 milyarlık Hitün esrarengiz biçimde kayboldu • Pop'ta bir soprano: Canaan Erçetin • Mosko- va'da bir garip durgi'nluk • Londra mafyasında Türkler de var • Büyüleyici İtalyan yıldız: Monica Bellucci • Fotoğraflarla "Beyoğlu 1930" H A B E R C İ L İ K T E S O N M O K T A
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle