Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
F8 OCAK 1992 EKONOMİ CUMHURİYET/13
Ekonomide
durgımlıık
• Ekonomi Servisi —
TtJSİAD Öncü Göstergeler
E»deksi'nin (ÖGE) ekim-
kasım verileri ekonomide
son aylarda yaşanan
"foekleme" döneminin halen
devam ettiğini ortaya
koydu. Ekonomik Durum
Endeksi'nde de ekim ayında
bir önceki aya göre bir
yökselme göriilmesine
rağmen, kasımda hafif bir
düşüş gözlendi.
TUSİAD'dan yapılan
açıklamada da geleceği
tahmin açısından esas
alınması gereken endeks
olan ÖGE'de, son iki aydır
bir yerinde sayma
görüldüğü belirtildi.
Endeksteki azalmanın
henüz bir trend olarak
yorumlanmaması gerektiği
de vurgulandı.
Demirel
TÜSİAD'da
• tSTANBUL(AA)
- Türk Sanayicileri ve
İşadamlan Derneği'nin
(TÜSİAD)20'nci Olağan
Genel Kurulu. 21 ocak salı
günü İstanbul'da
toplanacak. TÜSİAD'dan
yapılan yazılı açık lamada,
ülke gündemindeki
ekonomik sorunlann ilk
sırayı işgal etmesi nedeniyle
genel kurula katılacak olan
Başbakan Süleyman
Demirel ve Başba kan
Yardımcısı Devlet Bakanı
Erdai İnönü'nün birer
konuşma yapacağı
bildirildi.TUSİAD
açıklamasında. genel
kurulda Yüksek İstişare
Konseyi Başkanı Rahmi
Koç ve Yönetim K. urulu
Başkanı Bülent
Eczacıbaşı'nın da
ekonomik konularda
görüşlennı açıklayacağı
kaydedildi.
Çaybank
Derviş Temel'in
• ANKARA(AA) -
Çaybank'ınKamu
Ortakhğı îdaresi'ne (KOİ)
ait yüzde 49 oranındaki
hisselerinin Derviş Temele
13.5 mjlyar liraya s^rılaçajs ,
öğrenıFdi. KOİ, Çaybank'a
13.5 milyar lira tutannda
değer biçti. Derviş Temel'in
ise KOİ'nin teklifini kabul
ettiği öğrenildi. Derviş
Temel, kalan yüzde 51
hissenindesahibi
bulunuyordu.
TGSD'ye yeni
yönetinı
• Ekonomi Servisi —
Türkiye Giyim Sanayicileri
Derneği (TGSD) Yönetim
Kurulu yenilendi. Derneğin
Yönetim Kurulu Başkanı
Ali Mahmut Abra olurken,
başkan yardımcılıklarına
Duru Güneri ve Ismet
özcan seçildi. Eski Başkan
Hasan Arat'ın tabii üye
olarak kaldığı yönetim
kurulunun diğer üyeleri
Nur Madenci, Sara
Akaltun, Bülent Atuk,
Erkan Ayan ve Aleks
Kazancıyan'dan oluştu.
Rabak'ta
anlaşma
• İZMTT (Coınboriyet) —
Izmit'in Uzunçiftlik
mevkiinde kurulu Santral
Holding'e ait Rabak
fabrikasında taraflar
arasında anlaşma
sağlanınca 12 gündür süren
işyemdeki bekleme eylemi
son a erdi. Işçiler dün saat
12.0Pde fabrikayı terk
ettiler. Vanlan anlaşmaya
göre 224 işçinin çıkışı dört
grup halinde 4 ayda
gerçekleştirilecek. Çıkan
işçiler tazminatlannı peşin
olarsk alacaklar. Çıkış
sıras gelmeyen işçiler ise
çalışna yapmadan maaş
almaya devam edecekler.
Halkbank'ın
kân yüksek
• ANKARA (AA) —
HaJtbank geçen yıl kâr ve
me-vcuatında rekor artış
gençddeştirerek kânnı
yüztfe 525 arttırıp 40 milyar
liraduı 250 milyar liraya,
mervcuatım da 5.3 trilyon
liraduı 9.3 trilyon liraya
yüksltti. Halkbank, geçen
yıl 57 trilyon lira tutannda
kresd kullandırdı. Banka
kayraüan, 1991 yılı için
beliıeıen kânn (serbest
kar-şüklar dahil),
karşlıkJann avnlmasından
sonn biraz daha aşağı
innnsmin mümkün
olciıfuıu ifade ediyorlar.
Hadıbank, 1992 yılında
mervinatını 15 trilyon liraya,
veneeii krediyi ise 9.5
triM-yn liraya çıkarmayı
hedftyor.
MaliyeBakanı Oml "Vergigelirininyüzde 30'u iç ve dış borçfaitine gidecek" dedi
Bütçe ipotek altıııdaANKARA (Cumhnriyet Bü-
rosu) — Maliye ve Gümrük Ba-
kanı Sümer Oral, 1992 yılı büt-
çesinin geçen yılların ipotçği al-
tında olduğunu söyledi. önce-
ki gün TBMM'ye sunulan 1992
yüı bütçe kanunu tasansı hak-
kında açıklamalarda bulunan
Maliye Bakanı Oral, kendilerin-
den önce harcanmış bir bütçeyi
düzenlemeye çalıştıklarını
savundu.
Sümer Oral, 207 trilyon 880
milyar liraya bağlanan bütçede
açığın 32 trilyonda tutulmasının
hedeflendiğini belirtti. "Topla-
nacak ber 100 liralık verginin 30
iirasını iç ve dış borç faizlerine
harcayacağız" şeklinde konuşan
Maliye Bakanı Oral, geçen yıl
GSMH'nin yüzde 7'sine ulaşan
borçlanma ihtiyacını bu yıl yüz-
de 4.4'e çekeceklerini •söyledi.
Bütçenin geçen yıla göre yüzde
60 büyümesine rağmen finans-
man ihtiyacınıu aynı tutulduğu-
nu ifade eden Oral, ekonomik
büyüme hedefınin de yüzde 5.5
olduğunu, böylece GSMH'nin
729.3 trilyona ulaşacağını
söyledi.
Maliye Bakanı Sümer Oral,
dün yaptığı basın toplantısında
fonların bütçe disiplini altına
alınacağını, vergi affının bir ke-
relik uygulanacağını, asgari üc-
retin vergi dışı bırakılmasına
1992 bütçe hedefleri:
• Bütçe büyüklüğü 207.8
trilyon
• Bütçe gelirleri 175.8 trilyon
• Bütçe açığı 32 trilyon
• Asgari ücret Güneydoğu
Anadolu'da vergi dışı
• Dolar ortalama 6 bin 332 lira
olacak.
• Borçlanma ihtiyacı GSMH'nin yüzde 4.4'üne
gerileyecek.
• Yeşil kart için sağlığa GSMH'nin yüzde 1.3'ü
ayrılacak.
• Memur ve emekli zamlan enflasyona göre
belirlenecek.
• Bir kerelik vergi affından 5-15 trilyon gelir
sağlanacak.
re devletin ber kademesinde is-
rafla mücadete edilecekur."
Bu yılın bütçesinden sağlığa
aynlan payın GSMH'nin yüzde
1.3'ü ojduğunu kaydeden Oral,
bu oranın geçen yıl 0.9 olduğu-
nu hatırlattı ve "yeşil kart" uy-
gulaması için yeterli kaynağın
bütçeden aynldığını belirtti.
Maaş zammı
Güneydoğu Anadolu'dan başla-
nacağını da belirtti. Yeşil kart
uygulaması için sağlığa bütçe-
den yeterli kaynağın aynldığını
söyleyen Sümer Oral, memur ve
emeklilere yılın ikinci yansı için
yapılacak zammın enflasyona
göre ayarlanacağını kaydetti.
Oral, dolann bu yılki ortalama
değerinin ise 6 bin 332 lira ola-
rak belirlendiğini belirtti.
Maliye ve Gümrük Bakanı
Sümer Oral, mali sistemin cid-
di bir dağmıklık içinde bulundu-
ğunu, fon uygulamalarıaın bu
dağınıklığın en önemli kaynağı
olduğunu vurguladı.
Oral, bütçe harcamalan ko-
nusunda şöyle konuştu:
"İsrafla mücadeleye öoem
verilmiştir. 1992 yılında hasta-
neierin karyola ve yataklan ile
okoOann sıra ve masalan dışın-
da, geuelde hiçbir demirbaş alı-
mına gidilmeyecektir. Binek
otomobilleri ile konut ve hizmet
binası savurganlıgmın önüne ge-
çilecekor. Üstten başlamak iize-
Oral, memur ve emekliler için
1992 yılında enflasyonun üze-
rinde gelir artışı sağlanacağını
da belirterek şöyle konuştu:
"Ocak başmdan geçerli ol-
mak iizere memur maaşiannda
ortalama yüzde 32.6 oranında
artış saglanmıştır. Bu artış 1992
yılının ilk aln aylık dönemi için-
dir. Bu oran geçen yılın aynı dö-
nemi için yüzde 22 idi. Bu yılın
birinci altı ayının sonunda du-
ruma, enflasyonun seyrine ba-
kılacak, ikind altı ay zammı bu
konjonktüre göre tespit edile-
cektir. Memur ve emeklilerimiz
enflasyona ezdirilmeyecektir."
Bakan Oral, son günlerde ka-
muoyunda tartışılan "vergi ce-
zaları affedilerek devlete sağla-
nacak gelirler" ile ilgili sorular
üzerine bu rakamm kesin olarak
belirlenmediğini, ancak 5-15
trilyon lira arasında olabileceği-
ni kaydetti.
ÇalışmaBakanlığı müfettişi özelbirbanka ile ilgiliceza isteminden rica ile vazgeçti
Rapor 6
yukamdan' değişti
UFUKTEKİN
ADANA — Çalışma ve Sos-
yal Güvenlik Bakanlığı'nda gö-
revli bir iş müfettişinin, bir özel
bankayla ilgili olarak haarladığı
raporun, "yukanniB ricası
dan sonra değiştirildiği ve ceza
uygulamasından vazgeçildiği
belirlendi. BakanJık camiasında
gizli tutulan "rapor değişikliği"-
ni üst makamiara üeterek "dev-
let zarara ugratılıyor" diye bil-
gi veren bir yetkilinin itirazının,
görevden alınmasına yol açtığı
ortaya çıkü. "Otay rapor"u ha-
zırlayan iş müfettişi Fevzi Kaya,
"raporu rica üzerine mi
değiştirdiği" sorusuna, "rapo-
rn rize kim verdi" sorusuyla
karşılık verdi. Müfettiş Kaya,
"Hk defa denetim gördüğii için
k n ü degfemi» otabüir" dedik-
ten sonraki "Yukmndan gelen
Mrtıkını ricalar mı" sorusuna
"Anirim olan kişi de söykmiş
olabiUr" diye yanıt verdi.
n- Z'
Yapı ve Kredi Bankası Adana Bölge Miidiiriüğii'nde "eski hü-
kiimlü çalıştınlmasını" öngören kanuna aykın davranıldığını be-
lirleyen iş müfettişi Fevzi Kaya, hazırladığı raporda önce işverenin
cezalandınlmasım istedi. Sonra raporunu değiştiren müfettiş du-
rumu, "Amirim söylemiş olabilir" diye açıkladı.
müfettişi Fevzi Kaya'nın, Yapı
Kredi Bankası Adana Bölge
Müdürlüğü'ne 4 Ocak 1990 ta-
rihinde yaptığı teftiş sonrası ha-
zırlaaığı 11 Ocak 1990 tanhli ra-
porunu, sonradan değiştirdiği
ortaya çıktı. Teftişi sırasında
bankanın tş Yasası'nca öngö-
rülmesine karşın eski hükümlü
çalışormadığuıı saptayan müfet-
tiş Kaya, önce şu raporu ha-
Çalışma ve Sosyal Güvenlik zırladı:
"lşvereaİB çaltştrmaa gereken
eski bilkömiü saytsı ocak-aralık
Bakanlığı Adana İş Teftiş Grup
BaskanlığVnda görevli sosyal iş
1989 ayları arasında 72 adet
obıp, esld hakömlii çalıştırma-
dığı için 3493 sayüı kanunla ya-
prian degişiklik de dikkate alı-
narak (72 x 500 bin) 36 milyon
TL idari para cezaa uygulanma-
sı gerekmektedir. Bu cezayı il-
gili saymanlığa yatırmalan ve
1475 sayüı İş Kanunu 25. mad-
de B bendi amir hikmii geregi
6 adet eski nükümhı istihdam
etmderi için işyerine gerekli teb-
ligaün yapılması uygun olacağı
kanaatiyle arz ederim."
Iddiaya göre iş müfettişi Fev-
zi Kaya, üst düzey yetkililerin is-
tek ve ricalan üzerine, "ceza ön-
gören raporu"nun sonuç ve ka-
naat bölümünde "düzeltme"
yaptı. Bakanlık tarafından ka-
bul edilen "değiştirilmiş ikinci
rapor "da ise ceza bölümü şöy-
le değişti:
"tşyeri bu konuda bugüne
kadar bir denetim gönnedigin-
den ve işyerinin de hankacüık iş-
letmesi olması göz önünde bu-
İDBduralarak 1475 sayüı tş Ka-
nunu'nuo 25. maddesine muha-
lefet nedeniyle ve 3493 sayıb ka-
nunla yapılan degişiklik de göz
önünde bulundurutarak cezai iş-
lem yapılması yohına gitmeden
önce işyerine tebligat yapılması
ve 1475 sayılı Kanunu'nnn 25.
maddesi B bendi ile Eski Hü-
kümlü İstihdamı Hakkındaki
Tüzük' geregi UgUi iş ve işçi bul-
raa kurnmu müdörluğünden ta-
lep ederek 6 adet esld hükümlü
işçi istihdam etmderi için işye-
rine tebügat yapdması ve sonuç-
tan da bilgi istenmesi uygun ola-
cagı kanaatiyle geregini arz ede-
rim."
Otomobil ithcdatçıları satışlannı 2 katına çıkarmayı hedefliyor
İtlıal otonıın 1992 rüyasıEkonomi Servisi — 1991'de
kötü bir yıl geçiren otomobil it-
halatçılan, umutlannı 1992'ye
bağladı. "Hükümetin enflasyo-
nu aşağıya çekmeyi başarması
ve banka faizlerindeki düşüş
trendinin devam etmesi
halinde" ithal otomobillerin pa-
zar payının yüzde 40'lara çıka-
cağını savunan ithalatçılar, ye-
ni yıla olumlu koşullarda girdik-
lerini belirttiler.
1991 'in genel değerlendirme-
sini yapan tthal Otomobilleri
Türkiye Mümessüleri Eterneği
Başkanı Orban Yüce.gecen yıl
ithal oto satışlannda gözlenen
düşüşe rağmen 1992'den çok şey
beklediklerini söyledi. Yeni hü-
kümetin ithalat politikasında
degişiklik yapacağmı sanmadık-
lanm anlatan Yüce, tüketici kre-
dileri faizinin düşmesinin ve
Körfez krizinin olumsuz etkisi-
nin azalmasının, otomobil satış-
lannı arttıracağmı belirtti. Dün-
yada otomobil pazarmm yerli ve
ithaller arasında yan yanya pay-
laşıldığını hatırlatan Yüce,
Türkiye'de satışlar 350 bine
ulaştığında bunlann 80 bininin it-
hallerden oluşacağını savundu.
Türkiye'de 500 bin otomobil
satılmasının doğal olduğunu,
ancak orta tabaka için uygun fi-
yata otomobil temin edilemediği
için bu rakama ulaşılamadığını
savunan Yüce, taşıt alım vergi-
lerinden de yakınarak şöyle ko-
nuştu:
"Dünyanın hiçbir yerinde
otomobUin kilosuna göre vergi
«lınmay,. Bizde ise ithal otomo-
İthal otomobillerin pazar bölüşümü (adet)
Marka 1991 1990 Marka 1991 1991 Marka 1991 1990
Hyundai
Ford
Lada
Tavria
Honda
Mercedes
Opel
GM
Oltcit
Dacia
2170 301
505 1486
8384... 11193
740 -
1789 2730
599 1781
199 1564
29 38
65 634
334 1541
Moskwich
Fiat
Daihatsu
Toyota (Toksan)
Maserati
Skoda
Suzukı
Audi-VW
Nissan
Mazda
496 525 Renault 255...
1679 5978 BMW 1389....
2051 1420 Citroen 185....
764 3910 Alfa Romeo 144...
10 1 Subaru 280...
2537 . 3602 Peugeot 348....
2820 2810
Seat 1 0
°
542 628 Ja
<)uar 25....
3743..'.'...'3564 Vo'vo 135...
1608
2040
1575
.707
.733
.667
...48
.125
5555.... 10208 Genel Toplam 37 872... 61.417
İthal Otomobilleri Mümessillerı Derneği'ne üye olmayanlarca gerçekleştirilen 1991 satışı 10.200 adettir.
billerin vergisi ağıriığına göre
2-3 katına çıkıyor. Hükümetin
taşıt alım vergisini, ek taşıt alım
vergisinde oldugu gibi değer
üzerinden alması gerekir. Ayn- otomobiBerden daha az vergi al-
ca vergi oranı artışmda küçük ması gerekir. Bu nedenle oto-
ve büyük araba ayınmına dik- mobil vergiierinde yeni bir sınıf-
kat ederek motor gücü düşük lanmaya gidilmesini istiyoruz."
Möliyet, BLD'ya şîkâyet edildi
ANKARA (Cumhnriyet Bü-
rosu) — Uluslararası Hür İşçi
Sendikalan Konfederasyonu'-
nun (ICFTU) ILO nezdindeki
temsilcisi Eddy Laurijssen, dün
Türk-lş'i ziyaret ederek Genel
Başkan Şevket Ydmaz ile göniş-
tü. Türkiye'deki sendikasızlaş-
tırma girişimlerinden yakınan
Yılmaz, Laurijssen'den konu-
nun ILO gündemtne alınmasını
istedi.
Türk-lş Genel Başkanı Şevket
Yılmaz, çeşitli sektörlerdeki sen-
dikasızlaştınna girişimlerinden
yakınarak özellikle Milliyet ga-
zetesinde yaşanan gelişmelerin
üzerinde durdu ve konunun
ILO gündeminde görüşülmesi-
ni istedi. İşverenin güçsuz sen-
dika istediğini belirten Yılmaz,
şöyle devam etti:
"Şu anda basında dahi gaze-
te sahiplerinin büyük oranda
sendikasızlaştırma girişimleri
vardır. İşçiieri sendikasızlaştır-
mak için taşeron şirketler kuıul-
duğunu görüyonız. Milliyet'te
olduğu gibi. Burada işverenin
amacı, topiusözleşme yapılan is-
yerini ikiye bölmek ya da bir bö-
lümünü başka işyerierine sat-
mak suretiyle topiusözleşme ya-
pılmasını önkmek. tşveren işci-
siyle toplusozleşmesini yeniler-
ken ya da paravan şirkete işçi
alırken kendisinden sendikaya
üye olmaması için imzalı kâğıt
almaktadır. Bütün bunlar göz
önünde bulunduruldugu zaman
Türkiye'nin güçlü sendikacıhğa
ihtiyacı vardır."
ICFTU temsilcisi Eddy Lau-
rijssen de konuşmasında, ILO
ve ICFTU'nun Türkiye'nin du-
rumunu birkaç yüdır yakından
takip ettiğini belirterek, 20
Ekim seçimlerinden sonra başa
gelen hükümetin askeri rejime
dayalı yasaklann kaldınlması
yolundaki taahhütlerini olumlu
karşıladıklannı belirtti.
ILO normlanna göre, polis,
asker, itfaiyegörevlileri, hasta-
ne görevlileri ve birtakım ener-
ji işçilerinin dışında, memur ve
öğretmenler dahil tüm çalışan-
lann grev hakkına sahip olma-
sı gerektiğini anımsatan Laurijs-
sen, ancak ülkelerin isteği ile
ILO sözleşmesini imzalarken çe-
kince koyabileceğine dikkat
çekti. ICFTU temsilcisi, Türki-
ye'nin 87 sayılı ILO sözleşme-
sini imzalamasının cekince koy-
ma olanağına rağmen, memur-
lar için yararlı olacağmı savun-
du.
EKONOMİDE KUÜS
MERAL TAMER
Kredi faizleri tepetaklakBankalar şu günlerde para
satamıyor. Krediye talep yok.
Özellikle de, en muteber fir-
maların geçid nakit gereksirv
melerini karşılamak için kul-
landıkları 3 ay vadeli kredile-
re talep yok. İş âleminde yay-
gınlaşan "dur, biraz
bekleyelim" havası sonucu
kredi faizleri son günlerde fü-
ze gibi aşağı iniyor.
Bir ay kadar önce en mu-
teber firmalar için geçerli 3 ay
vadeli "grydirilmemiş" kredi
faizleri yüzde 75-80 arasında
seyrederken, son günlerde
bu oranın yüzde 65'e kadar
düştüğü belirtiliyor. Hatta İş
Bankası'nın, tüm şubelerine
bir tamim göndererek, kredi
faizlerine uygulanacak taban
faizi yüzde 65'in altına çekti-
ğinden ve bu faiz oranını
mevcut kredilere de uygula-
yacağından söz ediliyor.
Bu arada bazı bankacılar-
dan "mahvolduk" sesleri
yükselivor. Birçok bankanın
kâr hanesi şu günlerde boş
Bankalar, bir
yandan kredi
verecek müşteri
ararken diğer
yandan da faizleri
hızla aşağı çekiyor.
Bu arada bazı
bankacılardan
"mahvolduk"
sesleri yükseliyor.
kalırken, zarar hanesine yaz/-
lan rakamlar kabarıyor.
Krediye talep neden düş-
tü? Kredi faizleri niçin tepe-
taklak oluverdi?
En önemli nedenlerden bin
"bellrsizlik". Herkes, bugün
açıklanacak paketin bekleyi-
şinde. Gerçi paketin içeriği
bölük-pörçük belli oldu, ama
iş âlemi yine de parayı cebin-
de tutarak beklemek istiyor.
Büyük işleri, ithalatı vs. erte-
lemeyi tercih ediyor. Bir diğer
etken. "belirsizliğin" etkisiy-
le daha da azan
"durgunluk" kuşkusuz.
Ama başka etkenler de var
Ömeğin KİT'ler. KİT'lerin şu
günlerde zam yaptıklan için
nakit girişinde rahatladıklan
ve bu nedenle kısa vadeli kre-
di piyasasından şu sıralar çe-
kildikleri belirtiliyor. Aynca ye-
ni hükümetin KIT'lere koydu-
ğu yasaklar nedeniyle, KİT
yöneticilerinin şu sıralar kolay
kolay kredi talebinde buluna-
mayacağı da hatırlatılıyor.
Bu arada söz konusu olan,
en muteber özel sektör firma-
lan olduğu için bu firmalann
çoğu kâriı. Şu günlerde te-
mettüler, primler henüz dağı-
tılmamış. Dolayeıyla hepsinin
kasası parayla dolu. Vergi
ayı falan da olmadığı için na-
kit bolluğu içindeler.
"Bellrsizlik" ve
"durgunluk" olmasa, bu pa-
ralar çoktan ithalattı, makine
alımıydı derken yerini bulur-
du, ama şu ortamda hiç sıra-
sı değil.
Bir Y*şar'lı daha
Selçuk Yaşar'ın sahibi
bulunduğu Tütünbank, 2
genel müdür yardımcısı-
nın ardından bir yönetim
kurulu üyesini de "devlet
hizmeti "ne yolluyor.
Tütünbank Yönetim
Kurulu üyeliğinin yanı sı-
ra yine Yaşar Grubu'na ait Batı Slgorta'da
murahhas âzâ olan Erol Okuyan, Sigorta
Murakabe Kurulu oaşkanlığına geliyormuş.
Atama ile ilgili kararname, Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ın önündeymiş.
Daha önce de Tütünbank'ın 3 genel mü-
dür yardımcısından Şükrü Karahasanoğlu
Emlakbank'a, Yaşar Yılmaz Özen ise Va-
kıflar Bankası'oa genel müdür olmuşlardı.
Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü için
adından söz edilen Tütünbank Genel Mü-
dürü Sami Erdem'in ise görevinden ayrıl-
masının söz konusu olmadığı, bizzat Selçuk
Yaşar tarafından ısrarla belirtiliyor.
Yaşar Grubu'nun kamuya eteman verme-
si yeni değil. ANAP döneminin 2 Tekel Ge-
nel Müdürü Süreyya Yücel özden ve Mus-
tafa Güçlü de Yaşar'dan gelmişlerdi.
4<
izinliw
Koç Grubu üst yöneti-
minden Türk Hava Yolla-I
rı'nın üst yönetiminel
transfer olan Tezcan Ya-
ramancı, yakın çevresine
"B«i Mralık futboteu-]
yum" diyormuş. Bunun
tercümesi, Yaramancı'-
nın Koç Toptulugu'ndan "izMİ" sayikjtgı...
Yaramancı, özel sektörün 1 numaralı ku-
ruluşunda edindigi deneyimieri, kamunun
bir numaralı kuruluşunda kuHanacak.
Koç Grubu öteden beri THY'ye s«cak ba-
kar, Rahml Koç, THY'nin dergisi Sky-üfe'ta
zaman zaman yazı yazar, ama toplulukta
çalısan yaklaşık 42 bin kiştden uçakla se-
yahat etmek durumunda oianlar, ditedtkte-
ri havayolunu seçerierdi. Tabii bugüne ka-
dari.. Sanınz bundan böyle Yaramancı, Koç
Grubu'nu "topyekûn" THY'nin müşterisi
yapmak için kcHlan sıvayacak.
Bu arada kendisi zaten bir süredir THY
ile uçuyomnuş. Hatta 1991 yıh içinde para-
»nı cebinden vererek iki kez Singapur'a, bir
kez de New York'a tatil için THY Bmtn«M
Ctass'la uçmuş ve pek de memnun kalmts.
Alarko'nun cirosu 1.06 trilyonBirkaç haf-
tadır sürdürdü-
ğümüz "hol-
dingler ve
ciroları" serı-
sinde bugün Alarko Holding
var. Holdingin sahiplerinden
Üzeyir Garih'ten aldığımız ra-
kamlara göre Alarko Şirketler
Tbpluluğu'nun 1991 yılı kon-
solide cirosu 1 triryon 57 mil-
yar lira. Vergi öncesi kârı ise
155-160 milyar lira dolaytarın-
da.
12 şirketi bünyesinde topla-
yan Alarko Grubu, 1990 yı-
lında 637 milyar lira ciro yap-
mış, 94 milyar lira vergi önce-
si kâr elde etmişti.
Şirketin lokomotifi, hafta
içinde halka açılan ve borsa
çevrelerinde olay yaratan
Alarko Sanayi ve Ticaret.
Bu şirketin 1991 yıh cirosu
257 milyar lira. Alarko Sana-
yi ve Ticareti, taahhüt işleri
yapan Alsim, 240 milyar lira-
lık çiroyla izliyor. Alarko'nun
faaliyet alanları arasında ta-
ahhüt işlerinin yanı sıra klima
üretimi, turizm ve ithalat-
ihracat da yer alıyor.
Grubun 1991 yılında girdi-
gi yeni faaliyet alanları arasın-
da oankacılık ve somon
üretimi sayılabilir. Bank of
Boston'a yüzde 30 ortak olan
Alarko, Ayanak'ta somon üre-
timine de başlamış. Ancak
Alarko'nun ilk somonları 9 ay
sonra piyasaya çıkacakmış.
Antafya-Belek'te inşa ettiği
630 yataklı Al-Beach otelini
turizmdeki durgunluk nede-
niyle geçen sezon açmayan
Alarko, bu yıl martta açılış için
hazırtanıyor. Bu arada Grun-
«Hg'in sahibi Clhan Gruou'n-
dan Fethrye'de satın aldıkla-
rı 780 odalı tatil köyü inşaatı
ise önümüzdeki aylarda ta-
mamlanarak mayısta faaliye-
tegeçecek.
Alarko'nun yurt dışında ta-
ahhüt işlerinde şu dönemde-
ki gözdesi Rusya. İran'daki
magnezit fabrikasını bitirdik-
tan sonra Rusya dışında her-
hangi bir ülkeyte bağlantıları
kalmamış. Rusya'da yaptıklan
anahtar teslimi fabrikalar ise
Moskova'da elektrik bakır te-
li fabrikası, Leningrad'da
banknot matbaası, Türkiye
1
nin Moskova Büyükelçiliği ve
yine Moskova'da Teknopark
büro binaları. Alarko Rusya
1
da aynca 5 yerde bebek ma-
ması fabrikalan inşa ediyor.
Üzeyir Garih'ten öğrendi-
ğimize göre Türkiye'de ilk
yap-işlet-devret modeliyle
gerçekleştirilen teşisi Alarko
yapmış. Bolu'da inşa ettiği
Al-Tek, 7 aydır elektrik üretiyor
ve TEK'e satıyormuş. 10 me-
gavatlık santralın yıllık elektrik
üretim kapasitesi 41 milyon
kws. Garih "Oto-
pfOdûMMte yönetmeliğinin
çıkmasını beklryoruz. Yö-
niıneHk çıkarsa, ürattlgl-
miz elektriği kendimlz
satacagız" diyor.
Alarko Grubu'nun 1992 yı-
lı ciro hedefi ise 2 trilyon lira.
Hintboyasırun fazileti
Giyim Sanayicileri Derneği
Başkanı Hasan Arat'ın gö-
revden ayrılması nedeniyle
düzenlediği kahvaltılı basın
toplantısına gidenler, "hint
boyasının faziletleri" konu-
sunda da bilgi sahibi oldular.
GSO eski başkanı Osman
Benzeş hintboyasıyla ilgili
olarak kendi fabrikası APS:
de yaşanan deneyi şöyle an-
lattı:
"Depomuzda bekleyen ku-
maşları dikilmek üzere çıkar-
dığımızda baktık ki biçilen
kollann, yakalann renkleri bir-
birini tutmuyor. Neden diye
kafa yorarken tüm kumaşın
hareli olduğunu fark ettik. Al-
dığımızda böyle değildi.
Kumaşı boyayan boyaha-
nenin teknik müdürünü çağır-
dık. Müdür önce 'Olamaz
böyle Wr şey' diyecekoldu.
Ama kumaşı gösterince 'Val-
I*N biz bu kumaşlan hint
boyasıyla boyadık. Arada
çok soguk oldu, kar yagdı
ya.. İşte hlntboyası da klm-
yasal reaksiyona girdi, bir
knmı açık, bir kısmı ko-
yu...."
Osman Benzeş, kumasta-
ki zararının bir bölümünü bo-
yahaneye ödetmiş. Teknik
Müdür ise kapıdan çıkarken
bir sır daha vermiş: "Bu bo-
yalar sadece renk değiştlr-
mefcle kalmıyor, bakteri de
ûretlyorlar..."
Eskiden hintkumaşı pek
değeriiydi, kendini ağırdan
satanlara da "bulunmaz
hirrtkumaşı" deyişi yakıştınl-
dı. Bu hintboyaları, hint-
kumaşının prestijini zedele-
ceğe benziyor.
"Adana'daki Kayserililer"in 44. yılı
"Babam, harp sonunda iş-
lerin gelişeceğini görmüş,
kendi sınıriı imkânlannın da,
ortaklannın gücünün de işle-
re yetmeyeceğini anlamıştı. O
yıllarda üst üste kurulan 2
banka, Yapı Kredi- ve Garan-
ti, Hacı Ömer'in gözlerini aç-
mıştı. 'Bizim de bir banka-
mız oldu mu, yeni büyük iş-
fere nereden sermaye bula-
cağız diye dolanıp
durmayız' diyordu. Fakat
Hacı Ömer'in bunu ortaklan-
na anlatabilmesi kolay
değildi.
Ortaklar tutucu insanlardı.
Babamın bir banka kurmak
fikri o günlerde biraz 'fan-
tezi' karşılanıyordu. O za-
manki ortağı Nuri Has bu fik-
re karşı çıktı. O yüzden de
banka 1944-45'te kurulama-
dı. Babam banka işini içine
iyice sindirdiğinden devamlı
olarak Ziraat Bankası Adana
Şubesi'nin o zamanki müdü-
rü Ziya Alaçam'ı ziyaret edi-
yor, onunla bu fikri tartı-
şıyordu.
En sonunda 'Bak Ziya
bey, geliyorsan gellrsln
yoina biz bu bankayı kendh
mlzkuranz' diyerek işibağ-
ladı. Akbank Kk kuruMuğunda
babam ve beş amadaşı yüz-
de 15'eriik eşit paya sahipti-
ler. Hacı Ömer, Ahmet ve
Bekir Sapmaz kardeşler,
Nuri H M , Nuh Nacı Yazgan,
Muatmta Özgür ve Seyit Te-
ktn bankanın kurvculan ve or-
taklanydıtar. Seyit Tekin'in dh
şındakiter aynı zamanda ba-
bamın iş ortaklanydı...
Akbank, 30 Ocak 1948 gü-
nü tek şube olarak Adana 'da
hizmete girdi. 'Ak' ismi iki ne-
denle seçilmişti. 'Adana'da-
ki Kayserililer' keiimelerinin
ilk harfhri olduğu için ve 6 ar-
kadaştn vartıklarının kaynağı
'pamuğu' temsil ettiği
için..."
Sakıp Sabana'nın kitabın-
dan yaptığım bu alıntı, önü-
müzdeki günlerde 44. yaşını
kutlamaya hazırlanan Ak-
bank'ın kuruluş günlerini arv
latıyor. Pamuk işiyle uğraşan
Adana'daki Kayserili ortakla-
ra fon yaratmak amacryia ku-
rulan tek şubeli bu yerel ban-
ka, bugün 1.5 trilyon serma-
ye, 2.3 trilyon özkaynak ve
1991 yılında yarattığı 1.5 tril-
yon lira vergi öncesi kâria
sektörün lider kuruluşlannın
başında yer alıyor.