Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
=^M CUMHURİYET/4 HABERLER 22 EYLÜL 1991
SEÇIM '91
Kahveci: Fazla
idealistinı
• Haber Mekezi —
Yazarkasa patenti ile ilgili
haberi nedeniyle yazanmız
Uğur Mumcu hakkında
Basın Konseyi'ne başvuran
Maliye ve Gûmrük Bakanı
Adnan Kahveci, "Batıiı
fllkelerde bu kadar özverili
çahşan, buluş yapan kişiler,
heykeli dikilmese bile el
üstünde tutuluyorlar,
Türkiye'de ise çamur
atılıyor" dedi. AA'nın
haberine göre ekonomi
basım yöneticileri Ue
tstanbul'da sohbet
toplantısı yapan Kahveci,
"Uğur Mumcu holdingleri
savunuyor, Adnan Kahveci
devlet şirketlerini...
Gücümün milyarda birini
kullansaydım herhalde
milyarder olurdum. Ben
herhalde bu topluma
uymuyorum, fazla
idealistim. Ben para
kazanmak isteseydim
politikaya gırmezdim.
Türkiye'ye gelmezdim" diye
konuştu. Basın Konseyi
sözleşmesine göre
Cumhuriyet ve yazanmız
Uğur Mumcu'nun Basın
Konseyi üyesi olmaması
nedeniyle Basın Konseyi
Yüksek Kurulu'nun bu
konuda hiçbir işlem
yapamayacağı belirtildi.
Yılmaz, 26
eylülde
TÜSİAD'da
• ANKARA (ANKA) —
Seçim beyannamesi ve aday
listelerinin hazırlanması
dolayısıyla seçim gezilerine
başlayamayan Başbakan
Mesut Yılmaz, 26 eylülde
TÜSİAD toplantılannın
ardından gezilerini
başlatacak. 26 eylülde
lstanbul'a gidecek olan
Başbakan Yümaz, TÜSİAD
tarafından düzenlenen ve
tüm siyasi partilerin sırayla
katıldığı toplantıda
ANAP'ın seçim
beyannamesi ve geleceğe
yönelik hedefleri
konusunda işadamlanna
bilgi verecek. Geceyi
tstanbul'da geçirecek olan
Yılmaz, 27 eylülde huzurevi
açüışına katılacak.
Yılmaz, cenaze
töreninde
• tç Polilika Servisl —
Başbakan Mesut Yılmaz,
bugün özel bir uçakla
Rize'ye gelerek önceki gün
trafik kazasında ölen
ANAP Rize ll Başkanı
Kemal Er'in cenaze törenine
katılacak. ANAP Rize
örgütünün verdiği bilgiye
göre Er'in cenaze
töreninden sonra cenazesi
Rize'nin Günefli ilçesi,
Pazar köyünde
defnedilecek. Yılmaz
öğleden sonra Trabzon
üzerinden Ankara'ya
dönecek.
Hubııbata ek
zam
• ANKARA (Curahnriyet
Biirosa) — Bakanlar
Kurulu, Başbakan Yılmaz'ın
seçim meydanlannda söz
verdiği hububat alımlanyla
ilgili fıyat artışlannı ele aldı
ve önceden belirlenen
fiyatlara ek ödemelerin
yapılmasını kabul etti.
Buna göre buğday ve
arpaya kilo başına 70'er
lira, mısıra 60 lira ek fiyat
verilecek. Çaykur
tarafından ahnan yaş cay
yaprağına kilo başına 12S
lira ek fıyat ödenecek.
Birleşik oy
pusulaları
• ANKARA (ANKA) —
Yüksek Seçim Kurulu
birleşik oy pusulalarında
yaptığı yeni dılzenleme ile
DMP'yi sıralamadan
çıkardı. YSK'nın karanna
göre gümrük kapılannda
lcullanılacak oy
pusulalafında parti
adaylarının isimleri yer
ahnayacak. YSK'nın Resmi
Gazete"de yayımlanan kararı
ile genel seçimlerde
kullanılacak birleşik oy
pusulalannın ölçüleri ve
unsurlan belirlendi. YSK
gtlmrük kapılannda sadece
siyasi partilere oy
verümesinin söz konusu
olduğunu, bu nedenle
birleşik oy pusulalarında
siyasi parti adaylarının
Uimlerinin yer almayacağını
açıkladı.
AÇIKLAMA
• Sosyalist Parti Genel
Sekreter Yardımcısı Yalçın
Büyükdağlı, gazetemizin
dûnkü sayısında 6.
sayfada yer alan
"Pariamento dışı
partiler-Gozler genel
merkezlerde" başlıklı
haberde SP'ye adaylık için
başvuranların sayısının
yazıldığı gibi 200 değil,
1200 olduğunu bildirdi.
Düzeltiriz.
Inönü Adana'da 12 Eylülsonrasının en kalabalıken coşkulu mitingindekonuştu
4
Günahlamyla gidıyorlar'Ecevit için '.eski sosyal demokrat' ifadesini
kullanan İnönü, ANAP'ı 'yabancı
reklamcılardan mucize beklemek', DYP'yi
'anahtar dağıtmak', DSP'yi 'sosyal demokrat
oyları bölmekle' suçladı.
MEHMET AKA
UFUKTEKİN
ADANA —
Adana'da coşkulu
binlerce kişiye ses-
lenen SHP Genel
Başkanı Erdal İnö-
nü, "Tnrkiye'nin sökülen çivisi-
ni yeniden çakacağız. Bozulan
değer yargılannı yerli yerine biz
oturtacagız. Memleketi yakan-
lardan hesap soracağız. lktida-
ra, polirikayı seviyesizleştinne-
den gelecegiz" dedi. İnönü,
ANAP'ı yabancı reklamcılardan
mucize beklemek, DYP'yi
'anahtar dağıtmak', DSP lideri
Bülent Ecevit'i de birleşmeye
karşı çıkarak harakiri yapmak
ve "eski sosyal demokrat
olmakla" suçladı.
SHP Genel Başkanı Erdal
İnönü, ilk seçim mitingini yap-
mak üzere, dün özel bir uçakla
Adana'ya geldi. Inönü'nün Ada
na mitingine Genel Sekreter
Hikmet Çetin, genel sekreter
yardımcıları Ertuğrul Günay.
Fikri Saglar, Abdülkadir Ate>.
Aydın Güven Gürkan ve Deniz
Baykal da katıldılar. 12 Eylul
sonrasında Adana'da gerçekleş-
tirilen sayıca en kalabalık ve
coşkulu mitingle moral bulan
inönU, "tşçiye iş güvenliği",
"Atiterör Yasası'na hayır", "Sor-
gulamaya avukat güvencesi",
"Koruculuk sistemine hayır"
pankartlan arasında Deniz Ba<-
kal'la el ele tutuşarak yurttaşlara
"ANAP'ın bir ay ömrii kaldı,
çok az, çok az kaldı" diye ses-
lendi. İnönü, Baykal'la el ele tu-
tuşunca miting alanındaki yurt-
taşlar, coşkun sevgi gösterisinde
bulundular.
Konuşmasına ANAP'ın artık
gidici olduğunu yurgulayarak
başlayan İnönü, "Özal da Me-
sut da gidiyor. Sevabıyla ama
daha çok taşıyamadıklan ağır
gnnahlanylfl, har vurup hannan
savnmuüanyia gidiyorlar" dedi.
Konuşması sık sık "Başbakan
tnönii" sloganlarıyla kesilen
tnönü, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu memleketi yakanlardan
hesap soracağız. Türkiye'nin sö-
kiilen çivisini i
Bozulan deger yargılannı yerli
yerine biz oturtacagız. Politika-
yı, siyaseti seviyesizleştirmeden
iktidara gelecegiz. Makyaj yap-
madan, işi anahtara promosyo-
na, kupona dökmeden iktidar
olacagız. Işkenceye son vennek,
yasalan her yerde eşit uygnlayıp
etnik farklan ne olursa olsnn
herkesi büiikte ve sevgi içerisin-
de yaşatacagız. Mutfaklaki yan-
gını biz söndüreceğiz."
ANAP'ı "ithal malı reklam-
adan yardım beklemekle" suç-
layan İnönü şöyle konuştu:
"Yabancıdan mncize bekle-
yenler şimdi şaşkm. EUndeki si-
hirli değnekle vuracak, sonuç
değişecek sandılar. Ancak vur-
dular, vurdular sonuç alamadı-
lar. Ya değnekte ya ANAP'ta iş
yok. Daha yapacak çok iş var di-
yorlar, kimin işini bitirmediler.
Işçinin, memurun, çiftçinin, es-
nafm işini bitirdiler. Yağma yok.
ANAP iş yapmak istiyorsa mu-
halefette kalmalıdır. Bir kere o
zaman iktidardaki SHP'den de-
mokrasiyi, aoayasayı çigneme-
meyi, halka saygdı olmayı, zen-
giniyle fakiriyle insanlan sevme-
yi ögrenecekler, vatandaş gibi
yaşamayı ögrenecekler.. ANAP
iki yüzlii. Bir yüzünde Özal, bir
yuzünde Mesut var. Şimdi bu iki
yüzlü partiyi bize yeni diye sat-
maya çalısıy orlar. Bu temcit pi-
lavını kime yedirecekler. Tam
konkordoto ilan edecekJeri sıra-
da seçime gitmek zonında kal-
dılar." İnönü, "Btrakın Özal'ı
Mesut'u, siz mesut musunuz"
diye sorunca miting alanındaki
yurttaşlardan "hayır" yanıtı
yükseldi.
DYP'yi anahtar dağıtmakla
suçlayan Inönü, DSP lideri Bü-
lent Ecevit'i eleştirirken de "es-
ki sosyal demokrat" ifadesini
kullandı.
"Oylannızı bölenkre gelmek
istiyonım" diyen İnönü, şöyle
konuştu:
"Sanki harakiri yapmak isti-
yor gibi birleşmeye karşı çıkıyor.
Bütün sosyaldemokratlan üzü-
yor, hayal kınkhğına ugraüyor.
Eski sosyal demokrat Ecevit, iki
kişilik partisiyle başarı kazana-
mayacaktır. Bütün yapüklan
Özal'm, Mesut'un, Derairel'in
işine yaramaktadır."
SHP'nin 1 ekimde başlatacağı
"Demokrasi Kanalı"nı da taıu-
tan İnönü, Türkiye'de halen bi-
ri "Özal'ın" diğeri "özal'ın
oglunun" olmak üzere iki TV
bulunduğunu ancak ikisinde de
"iktidann borazanhgı"nın yapıl-
dığını anlattı. İnönü, "Öteküer
SHP'ye kapalı, iktidar 1 aylık
ömıünde iki kanaiı da borazan
gibi kullanıyor. Ama biz daha
iktidara gelmeden sizin sesinizi
bu Demokrasi Kanalı'ndan
duyuracagız" dedi.
Erdal İnönü, daha sonra Çu-
kurova Gazeteciler Cemiyeti'ni
ziyaret etti. Cemiyet Başkanı
Çetin Yiğenoğlu'na basını öz-
gürleştirmek için anayasal dü-
zenleme getirmeyi amaçladıkla-
rını söyleyen tnönü, "Basının
sansür edilmemesi için anayasa
düzeyinde değişiklikleri iktida-
ra geiince yapacağız" dedi.
IzLENtMLER
SHP lideri Erdal tnönü, Adana'da iklidarı deştirdi. (Fotograf: AA)
SHP fîtîlî Adana'dan ateşlediCELAL BAŞLANGIÇ
ADANA — Sinema sanatçılan Nur
Sttrer üe Halil Ergiin tanıtılıyor önce.
Adana'nın tstasyon Alanı tıküm tıkbm
dolu. Coşkulu bir alkış kopuyor.
"Eski Genei Başkanımız" duyurusuy-
la Aydın Güven Gürkan çıkıyor otobü-
sün üzerine. Elinde bir kırmızı gül var.
Hem de açmış. "Eski Genel Sekretcri-
miz" duyurusu da Deniz Baykal için.
Hikmet Çetin, SHP'nin "iki agır topu"
Gürkan ve Baykal'ın ellerini kaldınyor
havaya. Mavi-beyaz çizgili gömleği, şal
desenli bordo kravatıyla İnönü de çıkı-
yor otobüsün üzerine. Gürkan'la Bay-
kal'ın arasına giriyor. Üçünün de elleri
havada birbirine tutuşmuş. Alanda bir
coşku patlaması yaşanıyor. Binlerce ki-
şi hep birlikte bağırıyor:
— SHP iktidar... SHP iktidar.
Çukurova'da yaz sıcağı var. İnönü,
Baykal, Gürkan, Çetin ceketleri çıkar-
mış. SHP'liler, Adana'daki havanın bu
denli sıcak olduğunu bilseler de böyle-
sine coşkulu bir alanda Çukurova insa-
nının sıcaklığını bu denli yaşayacaklannı
ummuyorlardı. Adana'ya geürken "tlk
çıkısımız acaba kötü mn olacak?" en-
dişesini taşıyorlardı. Çtlnkü Adana ör-
gütüne miting yapılacağı, geçen salı gü-
nü haber verümişti. Yani dört gün
önce...
tstasyon Alanı'na doğru giderken
SHP otobüsünün önünde ve arkasında
büyük bir araç konvoyu vardı. Yürüme
hızıyla gidilebiliyordu ancak. Çünkü
konvoyun çevresini saran yûzlerce insan
konvoyla birlikte alana doğru yürüyor-
du. tnönü'nün Baykal ve Gürkan'la bir-
likte Adanauları selamlayarak geçtiği
ana caddelere acılan ara sokaklardan
yollara dökulmüştü insanlar.
Dört kilometreük yolu yetmiş beş da-
kikada aşabildi SHP konvoyu. tstasyon
Alanı'nda büyük ve coşkulu bir kalaba-
lık bekliyordu. Adana'nın en büyük ala-
nında sanki 1980 sonrasının en görkemli
topluluğu yakalanmıştı kalabalık ve coş-
ku açısından. Böylece SHP, 20 Ekim se-
çiminin fitilini "01 Adana"dan ateşler-
ken güçlü bir çıkış yapıyordu.
"12 Eylül sonrasınm Adana'da yapı-
lan en görkemli toplantısı" saptaması-
nı yaparken yerel yönetimlerin mitinge
verdiği desteği, SHP'li başkanlann yö-
netiminde olan Adana, Seyhan, Yureğir,
Tarsus, MeTsin, lskenderun, Antakya,
Gaziantep belediyelerinin katkısını da
unutmamak gerekiyor.
SHP, mitingden dört gün önce Ada-
na'da lazerli bir gösteri yapmıştı. Gös-
terinin ana sloganı "ANAP gidecek,
SHP gelecek"ti. SHP dünkü mitingle
beraber "Karlar Düşer" şarkısınm mü-
ziğini kullanmaya başladı. Yazılan yeni
sözler de aynı motifı işliyordu: "ANAP
gidecek, SHP gelecek / Sandıkta güller
açacak / özal gidecek, tnönü gelecek."
tstasyon Alanı'nda kadınların ve
gençlerin yoğunluğu, coşkunun doruğa
tırmanması dikkat çekiciydi. Alan, tık-
hm tıklım doluydu ama SHP'nin seçim
otobüsünün içi ve üzeri de bu "yığınsal-
hk"tan nâsibini ahıuşö. tnönü, ANAP'-
ın niye gitmesi gerektiğini anlatırken,
dünyanın hızla değişimine ayak uydura-
madıklannı söyleyecekti. "Dünya hız-
la degişiyor" dedi. tnönü, sonra durdu.
Şöyle bir çevresine bakıp "Burası çok
kalabalık" saptamasını yaptı. Sonra da
otobüsün üzerindekilere hiç bakmadan
alandakilere seslendi:
— Dünya hızla degişiyor, ama otobü-
sün üstü hiç degişmiyor. Çıktığımdan
beri böyle bu kalabalık.
ANAP, DYP ve DSP'den sonra dün
de SHP alanlara çıktı. Adana'da dün-
kü görünrü, SHP'nin rakipleri arasmda
en güçlü çıkışı yapan parti olduğu yo-
lundaydı. Seçim otobüsünün üzerinde
Baykallı, Gürkanh, tnönülü görüntü-
süyle tstasyon AJaru'ndaki yığınsalhk ve
coşkuyla "SHP'de gülter açmış"ü. El-
bet dikenleriyle birlikte..."
Zonguldak'ta gövde gösterisiyapan Ecevit, ÖzaVa da çattv
Askeri idareye şükran belirttiEVREN DEĞER
BİROL ÜZMEZ
ZONGLLDAK/DEVREK
— DSP Genel Başkanı Bülent
Ecevit, seçim bölgesi olan Zon-
guldak'ta gövde gösterisi yapa-
rak başta SHP olmak üzere
Cumhurbaşkanı Turgut Özal,
DYP, HEP, aydınlar ve başına
çattı. Cumhurbaşkaru özal'ı
"partizanlıkla" suçlayan Ecevit,
DYP lideri Süleyman Demirel-
in de seçimlerde yüzde 45 oyla
iktidar olacakları yolundaki
açıklamalarını gerçekçi bulma-
dığını bildirdi.
DSP Genel Başkanı Bülent
Ecevit, dün Zonguldak'uı Dev-
rek, Mengen ilçeleriyle Zongul-
dak il merkezinde konuştu. Ece-
vit, Devrek'te Akgüvercin oto-
büsü üstünde yaptığı konuşma-
sında, Cumhurbaşkanı ÖzaPın
"tarafsızlık yemini etmesine
karşm, partiranlıL yapügim" be-
Urtti.
SHP ve DYP'nin bir süre ön-
ce "Sine-i millete dönecegiz"
şeklinde açıklamalar yaptığım,
ancak bundan korktuklannı
kaydeden Ecevit, SHP'yi, "Biz-
den korkmasınlar, ama bizle de
uğraşmasınlar. Bize gelen oyla-
nn küçük bir kısnu SHP'den
geliyor" şeklinde uyardı. Sağcı
partilerin tabanında milyonlar-
ca sosyal demokrat bulunduğu-
na inandığını kaydeden Ecevit,
basını şöyle eleştirdi:
"Bundan 2JS yü ya da 4 yıl
önceki seçim sonuçlanna daya-
narak bazı haberler çıkıyor. Ar-
tık o sonuçlann 5 paralık değe-
ri kalmadı."
CHP'nin 1980 öncesinde mu-
hakfette kaldığı dönemde ses
getirdiğini, ancak bugün SHP ve
DYP'nin "sünepe muhak'^t
yaptıklannı kaydeden Ecevit,
Cumhurbaşkanı özal'ın da çe-
şitli konuşmalannda 12 Eylül
askeri rejimine teşekkür ettiğini
söyledi. Hükümetin kamu kesi-
minde çalışan işcüere 176 milyar,
IZLENİMLER
SHP'U belediyelerin de 200 mil-
yar lira borcu olduğunu bildiren
Ecevit, "SHPIi belediyeler işçi-
nin parasını vermiyor. Neden?
Parası yokmuş da ondan. Para-
sı yoksa, dünyanın en pahab şeyi
olan tekvizvonn neyle kuruyor?
tsçiden esirgedigi parayla mı?"
dedi.
Ecevit'e, Devrek'ten ayrüma-
dan önce de bir baston hediye
edildi. Üzerinde Ecevit'in resmi-
nin ve DSP ambleminin yer al-
dığı bastonu alan Ecevit,
Ecevit 1977yi istediMEHMET TEZKAN
ZONGULDAK — Zonguldak'tan önce
Devrek'e ugradı DSP lideri. Coşkusuz, donuk
bir kalabalık vardı.
Ecevit de donuktu. Umduğunu bulamama-
nın, aradığı coşkuyu yakalayamamanın tatsız-
lığı vardı üzerinde. Devrek'te ANAP'a ve
DYP'ye bol bol çattı:
"ANAP'ın ansı rar sokar", "DYP'nin kı-
ratı var, teper", "SHP'nin gülü var, dikeni
batar", "DSP kır çiçegidir. Kır çiceklerinin
acımasızca üzerine bassanız ezemezsiniz. yok
edemezsiniz. O kayalan deler çıkar ortaya."
DSP'nin seçim otobüsü Devrek'i terk eder-
ken yaşh bir adam Devrek bastonu hediye et-
ti. Bastonu havaya kaldırarak halkı selamla-
yan Ecevit, "Bunu halkı dövmek için almıyo-
nım" dedi. Durdu. SHP'ye çatmadan edeme-
di: "SHP'nin de bastonu var. İktidara gitmek
için HEP'i baston yaptı."
Ecevit Devrek'ten yaklaşık 200/250 araçlık
bir konvoyla çıktı. 2Longuldak girişinde biraz
keyifsizdi Ecevit. Kendini bekleyen binlerce
kadını, çocuğu, genci, yaşlıyı gören Ecevit'in
birden neşesi geldi. Koltuğundan fırladı, ma-
vi gömleğinin üzerine lacivert ceketini giydi,
bangır bangır "Günaydm Türluye. DSP
geliyor" diye bağıran seçim otobüsünün üze-
rine fırladı.
Madenci heykelinin önünde tıkandı otobüs.
Adım adım bir insan seli aktı miting meyda-
nına. "Günaydm Türkiye" şarkısıyla tempo
tutanlar, oynayanlar, bağıranlar Ecevit'i ku-
caklanndaki çocuklarına gösterenler, balkon-
lardan yarı beline kadar sarkarak "Başbakan'
diyen kadınlar Ecevit'in yüzünü güldürdü. Ne-
şesini getirdi.
"Madenci-EcevH el eie", "Gençlik- Ecevil
el ele" sloganlarıyla coştu Ecevit:
"Seçimi kararsızlar belirieyecek diyorlar.
Zonguldak karanm vermiş."
Miting alanının ön blokunda kadınlar var-
dı. Ecevit'e sürekli sonı soran, yanıt veren di-
namik bir kadın grubu. Zonguldak'ta ANAP
ve DYP'nin aksine bol bol SHP'ye çattı Ece-
vit. Meydanda alkışlarla tepki geünce yüklen-
dikçe yüklendi. Niçin birleşmediklerini uzun
uzun anlattı:
"1977'de sosyal demokratlar oyları artOr-
dun, yüzde 35 diyorlardı 42'ye çıkarmayı ba-
şardım. Bu seçimde de başaracagun" dedi.
1965'e döndü, bir anımı anlata>ım dedi:
"Parti medisi, CHP'nin işçilerin yoğun ol-
duğu yerde işçi aday göstermeye karar aldı.
Zonguldak'a sorduk, işçi adayınız kimdir di-
ye. Zonguldak'tan yanıt geldi: 'Bizim işçi ada-
yınuz Ecevit'tir."
Meydan bir anda dalgalandı, "Başbakan
Ecevit" sloglanlan yeri göğü inletti.
Zonguldak'ta Ecevit'in karşısında SHP'den
Genel Maden İş Başkanı Şemsi Denizer var.
Ya Denizer ya Ecevit barajı aşacak, ikisi bir-
den oldukça zor. Madencinin gönlünde
1965'ten beri tereddütsüz evet dediği sürekli
başbakanı olarak gördüğü Ecevit ve diğer yan-
da madenci yürüyüşünü gerçekleştiren Deni-
zer var. İkisi birden uzak bir düş.
SHP'nin koltnk değneği
HEP'se, bizimki Devrek değne-
ğidir" dedi.
Devrek-Zonguldak arasında-
ki 55 kilometrelik yolu yaklaşık
1 saatte kat eden Ecevit, Zongul-
dak içinde de yaklaşık 45 daki-
ka gecikmeyle miting alanına
gelebildi. Bazı küçük köy ve ka-
sabalarda, vatandaşlar sevgi
gösterileriyle Ecevit'in yolunu
kesmek istediler. Ecevit, otobüs-
te bulunan Starl kameramanı-
nın Devrek mitinginde çektiği
görüntüleri kameranın objekti-
fınden izledi.
Zonguldak'ta Ecevit'e IDP il
merkez binasından da el sallan-
dı. SHP merkez ilce binasının
önünden geçerken camda bulu-
nan SHP'liler, Ecevit'i süzerken,
Ecevit'in el sallaması üzerine on-
lar da karşılık verdiler.
Zonguldak'taki mitinge Kas-
tamonu, Devrek, Düzce, Anka-
ra ve diğer yakın il ve ilçelerden
katılımın olduğu gözlendi.
Konuşması sık sık "Madenci-
DSP omuz omuza", "Gençük-
DSP omuz omuza" sloganlany-
la kesilen Ecevit, halka Hükü-
met Konağı meydamndan hitap
etti. Yaklaşık 30 bin kişinin ka-
tıldığı mitingde Ecevit, Türki-
ye"deki sosyal demokrat eğilim-
li seçmen sayısının yüzde 50'yi
çoktan aştığını bildirdi. Türki-
ye'de kendine ilerici ve aydın di-
yen birçok kişinin, dinine, gele-
neklerine ve göreneklerine bağ-
h olanları sağcıhkla suçladığını
kaydetti.
Ecevit şöyle dedi: "Ben solcu-
yum. Ama bazı solcular; Rum,
Ermeni, Amavut milliyetçitikie-
rini beğeniyorlar. Türk milliyet-
çiligine geiince onu kabul etmi-
yorlar. Yayılmacıhk ayıptır, ama
milliyetçüik haktır."
POLİTİKA GÜNLÜGÜ
HJKMETÇETİIİIOPft
Kurt Puslu Havayı Sever...
ANAP'ın umudu olan DSP, SHP'yi ne denli engelleyebilir
ya da aşağıya çekebilir...
Her önüne gelen kamuoyu araştırması yaptırıyor ve so-
nuçlarını açıklıyor:
— DSP öne fırladı. SHP geriliyor...
DYP'nin kamuoyu araştırmasına bakıp şaşırıyoruz:
— DYP Ankara ve izmir genelinde birinci, istanbul'da yüz-
de 22 oya sahip...
Oysa DYP'nin İstanbul, Ankara, İzmir'de birinci parti ola-
cağını düşünmek olanaksız. Miting alanlarında konuştuğu-
muz DYP'liler de aynı sıkıntıyı yaşıyorlar:
— Üç büyük kentte başa güreşemeyiz.
İstanbul Rus ruletine benziyor, ama Ankara ve İzmir'de
sandıktan çıkacak oylar bellidir. DSP, SHP'yi ne denli bö-
lerse bölsün, 20 Ekim'de sandığa gidecek oylarda sosyal de-
mokratlar Erdal İnönü'nün inandırıcı ve saygın kişiliğini ter-
cih edeceklerdir.
SHP'de sıkıntı var mı, yok mu?
Elbet var. Diğer partilerde olduğu gibi. Ancak SHP önse-
çimden çıkıp rahatlamıştır. Şimdi sıra kontenjanlara gelmiştir
HEP sorunu bir ölçüde giderilmiştir...
Oysa ANAP, DYP ve DSP de binlerce aday sıra bekiyor;
SHP bu arada Adana'da ilk mitingini yapıyor...
Önceki gece Adana istasyon alanında lazer gösterisi yap-
mıştı SHP. Binlerce kişi SHP'nin görkemli lazerli şovunu il-
giyle izlemiştı. PTT binasına yansıyan lazer ışıklarından san-
dıkta güller açıyor, ardından şu tümceler okunuyordu:
— Başbakan İnönü... ANAP gidecek, dertler bitecek...
Ne demiştik?
— ANAP'ın umudu DSP...
1977 yılında dağlara taşlara "Umudumuz Ecevit" yazılmıs-
tı. Mavi gömlekli, kasketli Karaoğlan yığınlann umudu olmuş-
tu. O umut çok kısa sürede yıkıldı. Umut olan Ecevit, 14 yıl
sonra masalcı ANAP'ın umuduydu artık.
Edirne'deki duyariı DSP'li dostlarımız diyorlar ki:
— Edirne'de SHP'yi ezeceğiz...
Aynı sözleri ANAP ve DYP'lilerden de duyuyoruz:
— Edirne'de DSP başa güreşiyor...
— Ya siz ne yapacaksınız Edirne'de? •
ANAP'hlar:
— İki, iki çıkaracağız...
— Digeri kimin olacak?
— DSP'nin... SHP'nin, DYP'nin hiç şansı yok...
DYP'lilere "Biz iki, DSP iki çıkanr" yanıtını veriyorlar şen
şakrak, ellerini ovusturarak...
Bir kandırmaca, oyun sürüp gidiyor. Edirne'de SHP ile
DSP uçuruma doğru hızla kayıyor. Ama Edirne'de ve Trak-
ya'da sağduyulu sosyal demokrat seçmen izin vermez böy-
le bir gidişe, tıpkı 1987'de olduğu gibi...
1987 seçimlerinde ANAP'ın 57 bin, SHP'nin 63 bin,
DYP'nin 43 bin, DSP'nin 46 bin oyu çıktı sandıktan. Sonuç-
ta dört milletvekilliğini ANAP ile SHP bölüştü. DSP'nin 46
bin, DYP'nin 43 bin oyu çöp sepetine gitti...
1989 il genel meclisı seçimlerinde ANAP'ın oyu 57 birv
den 40 bine inerken DYP'nin oyu ise 43 binden 52 birte yük-
seldi. SHP'ninkı bin eksiğiyle 62 bin oldu. DSP de 46 bin-
den 40 bine düştü.
Edirne sosyal demokratlann kalesidir. 1979 kasım seçim-
lerıni sosyal demokratlar sanırız unutmamışlardır. SHP, Edir-
ne'de önseçin yapmış, parti içi demokrasi sınavını vermiş-
tir. Yapılacak iş, SHP'ye tepki oyiannın bir başka partiye git-
memesi, bölünmemesi savaşımıdır...
O zaman ne olur?
Sandıktan ANAP ile DYP çıkar...
SHP'ye HEP'ten gelenleri "bölücülükle" suçlayan Ece-
vit, tankatlara gösterdiği yakınlığı, nedense Kürt kökenli yurt-
taşlarımıza göstermıyor. Dün Ali Sırmen'in de değindiği gi-
bi Kürt insanına üniter çözüm bölge insanını dışlamakla sağ-
lanamaz. Kendilerini solcu gören DSP'liler de Trakya'da bu
önemli gerçeği "bölücülük" gibi boş laflarla sosyal demok-
rat seçmen üzerinde oy baskısı yapamaz...
SHP lideri Erdal İnönü bu gerçeği Adana'da dün vurgu-
ladı. Sanırız, Trakya'daki sağduyuiu sosyal demokratlar da
20 Ekim'de bu tür silahı kullananlara gereken yanıtı vere-
ceklerdir...
Bilirsiniz kurt puslu havayı sever.
ADANA'DAN AHMET TAN
Vitaminli Demokrasi Dersi
ADANA — Dün Adana'da
SHP mitingini izierken öteki
meslektaşlar gibi bendenizin de
tek bedefi vardı.
Adana halkuun nabanı biraz
olsun rutabilmek. Yazımıza,
yalmzca SHP liderinin sözleri-
ni, miting alanındaki sloganla-
n, pankartlan değil, halkın ha-
vasmı, nıh halini de aktarabil-
mekti.
Miting alanı görkemliydi. İn-
sanlar coşku ve heyecan doluy-
du. Ama bir de miting alanının
arkası, geri planı vardı.
Evet, Çukurova'da tam dört
pazar sonra yapılacak genel se-
çimlere hangi nıh hali ile gidi-
liyordu?
Bu amaçla miting alanında,
konvoyun ortasında ya da arka
sokaklarda tur atük, SHP oto-
biisünden yükselen "ANAP gi-
decek, tnönü gelecek" türküsü-
ne, balkın tutruğu tempoy u no-
laya degilse bile nota dökmeye
çalıştık.
Dükkfinlarda, minibüslerde
calınan kasetlere kulak kabart-
ük. Bir şarkının sözleri yalnız
Adanalılann değil, tüm Türki-
ye halkının genel nıh halinin
doktor raponı gibiydi.
SHP konvoyundaki minibüs-
lerin çogunda çalan ve şu sıra-
larda rekorlar luran "Vitamin"
adlı kasetin sözleri "seçim ön-
cesi bdgeseli" diye nitdenebi-
lir.
Notalannı degilse de Vita-
min şarkısının sözlerini tam
metin sunuyonız:
"Hiç bana laf söylemeyin.
Sakın, sormayın nedir bu iş.
Size ne aman? Anlamazsmız.
Ara sıra, bazı bazı, geneilik-
le
Sık sık sıkdıyoram. Her şey
dar geliyor.
Ama gazete niyetine okudu-
ğumuz şeyler dört beş kupona
neler veriyor.
Siz daha ananızu margarini-
ni mi kullanıyorsunuz.
Şarkı daha yeni başladı, ne-
den hemen kıllanıyorsunuz?
Bol haşhaş bol kokain, çok
arayana az vitamin.
Dök dök ye. Hadi kış kış,
arazileyin, cinleri tepeme getirt-
meyin.
Basın gidin beni delirtmeyin.
Beni küplere bindirtmeyin.
Televizyon altı kanal oldn.
Bizim oğlan bir tuhaf oldu.
Her gün TV seyretmekten ren-
gi saranp soldu.
Bizim soluk benizü oglan dü-
zebneyecek gibi. Ne zaman rek-
lamiar başlasa tavana vuruyor
gibi.
Siz o yollardan geliyorken,
biz geri dönüyorduk. Geri dön-
mek de ne kelime tam dört tur
bindiriyorduk.
Sana ile beslenip özenle bü-
yütiilen o yaratıklardan farkı-
mız onlar atıp tutaıiarken, ba-
tar bizim şarkımız. Bizim soluk
benizli oglan, düzelmeyecek gi-
bi.
Ne zaman haberler başlasa
tavana vunıyor gibi."
Samyoruz, Erdal tnönü, hal-
kın nabzını bizden önce tutmuş
olmalı ki dünkü konuşmasın-
da, "Benzi mevcut televizyon
kanallannı seyretmekten soian"
hallamıza, müjdeyi bir daha ta-
zeledi.
"Demokrasi kanallı TV'yi
kuruyonız. Hem de iktidara
gelmey i bekkmeden, muhalefe-
timiz sürüyorken.."
tnönü ile Adana'ya hareke-
tinden önce bir ara baş başa gö-
riiştük.
Sorduk:
"Korsan dediğiniz Magic
Box televizyonunun usulleri Ue
TV yayını yapmaya hazırian-
manız eleştiriliyor, ne diyorsn-
nuz?"
Güldü:
"Bizim usulümüz onlann-
kinden çok faridı. Çünkü biz
devletten destek gönnüyoruz.
Devktin olanaklannı kulİanmı-
yoruz. Aynca Türkiye'de zaten
biz izlenen yabancı TV istas-
yonlanndan birinin birkaç sa-
atinden yararianacağız."
Sorduk:
"Magic Box size çagn yapı-
yor. Secim propagandası için
yanuianmayacak mısınız?"
Yine gülerek yanıtladı:
"Hayır. Ben şahsen Magic
Box'a çıkmam. Hâlâ korsan ol-
duğu kanaatim sürüyor. Ama
bazı partili arkadaşlanmız, seç-
mene bilgi sunmak olanağın-
dan yararianmak üzere çıkmak
isterierse de ben engel olmam."
SHP'nin demokrasi TV'si,
"soluk benizli" balkın haberler
başJayınca tavana vurmasuu ne
ölçüde önleyecek?
Demokrasi kanaiı açılınca
hep birlikte seyredecegiz..