Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahıbı: Cumhunyet Matbaacılık ve Gazetecılık Türk Anomm
Şırketı adına Berin >»di # Murahhas Üye. Esüne Uşaklıgil
# Genel Yayın Mudüru: Hasaa Ceraal, Yazı tşlen Müdurü. Okaj
Gonensin # Haber Merkczı MüdürO' Yalçu Bayer, Sayfa
Düzenı Yönetmenı: Ali Acar • Timsılcıler ANKARA: Ahmet
T»B, İZMİR-. Hikmtt Ç«ti»W»ya, ADANA Çctin Yigeaoglu
lç Poiıtıka Cdal Başlangıç, Istanbul Habtrlen Şea«] lUlkan, Ekononu Mcnl Tamnr, Dış Haberler
Ergun Bala, lş-Sendıka Şoluu Kctcoci, Kültür Cdal IFıter, Eğıtım Geacıy Şt)Un, Yurt Haberlen
Necdet Dogan, Spor Danışmanı AbduOuulir Yncelmu, Dızı Yazılar Kcnm Çalışkuı, Arajtırma
Şakin Alpay, Duzeltme AMallak t u o 9 Koordınalör Akoul Konünn 0 Malı lşler Erol Erfcut
9 Muhasebe Buknl Yeaa •> Bütçe-Planlama. S«ıi OMnantKşeoJhı # Reklam Arsc Torun Q ldare
Hascyin Garer 4 tjletme Önder Çeük % Bılgı-lşletn Naıl tıul 9 Personel S«vgı Bosuncıoglu
favm Kundu Başkan tlluıı
Selçuk, Oktay \kbal,
Yalçın Baytr, Hasan Cemal,
Hikmcl Çetinkaya, Okaj
Goneasin, Ugor Mumcn,
Alı Sırmen, Ahmet Taa
Basan ve Kıvon. Cumhunyet Matbaaolık re Ga2ctealik TA.Ş. TUrkocağı Cad.
39,4] Calaloğlu 34334 lst PK 246 lstanbul Tel 512 05 05 (20 hat), Telot:
22246, Fax (1) 526 60 72 • Bıirolar Ankara: Zıya Gökalp Bh Inkılap S. No:
19/4, Tel 133 11 4M7, Tetet 42344, Fax- (4) 133 05 65 0 tzmir H Zıya Blv
1352 S. 2/3, Td 13 12 30, Telra 52359, Fax (51) 19 53 60 % Adune Inönü Cad
119 S. No. 1 Kal 1, Tel 19 37 52 (4 hat), Telcı 62155, Fa*. (71) 19 25 7»
TAKVİ.M- 22 EYLÜL 1991 tmsak: 5.18 Güneş: 6.44 ögle: 13.02 Ikindi: 16.27 Akşam: 19.10 Yauı: 20.30
Kıyılann
'mavfleşmesi
1993'e kaldıMavi bayrak uygulamasına geçilmesi,
ödenek ve altyapı yetersizliği nedeniyle
gecikiyor, 'Mavi bayrak' plajlarda ve
marinalarda deniz suyu temizliği ile hizmetin
yeterli düzeyde olduğunu gösteriyor.
GÜNEŞ GÜRSON
ANKARA — Türkiye kıyı-
lannın deniz suyu temizliği ve
hizmet düzeyi açısından AT
standartlanna kavuşması, öde-
nek ve altyapı yetersizliği nede-
niyle ertelendi. AT Avnıpa
Çevre Eğitimi Vakfı'nca (FE-
EE) yürûtülen "Mavi Bayrak"
kampanyasına Türkiye, gerekli
altyapı ve kriterler oluşursa an-
cak 1993 yılında başvurabile-
cek.
ÇevTenin konınmasııu amaç-
layan ve bir anlamda "ödüUea-
dirme" olarak nitelendirilen
"mavi bayrak", plajlarda ve
marinalarda deniz suyu temiz-
liği ile hizmetin yeterli düzey-
de olduğunu gösteriyor. 1990
yılına kadar yalmzca AT ülke-
leriyle sınırlı tutulan kampan-
ya kapsamında 697 plaj ve 160
marinada mavi bayrak bulunu-
yor.
Turizm Bakanlığı, öncelikle
belgeli turistik tesislerin yoğun-
laştığı, karadan kirlenmenin
denetlenebildiği ve laboratuvar
olanaklarının "iyi" olduğu
bölgelerde, mavi bayrak uygu-
lamasına geçmek amacıyla bu
yıl çalışmalara başladı. tlk aşa-
nıada, mavi bayrak aknabilme-
si için gerekli ölçütlerden han-
gilerinin eksik olduğu araştınl-
dı. Bakanlık, butun kıyı valilik-
leriyle yazışarak önerilerini ve
eksiklerini büdirmelerini istedi.
Valiliklerden gelen bilgiler çer-
çevesinde, kıyılarda deniz suyu
analizı yapacak laboratuvarla-
rın "aygıt", "taşıt" ve "per-
sonel" bakımından eksiklerı
bulunduğu saptandı.
Turizm Bakanlığı yetkilileri,
Turkiye'nin bu kampanyaya
katüabilmesınin "para temi-
Bİne" bağlı olduğunu kaydede-
rek "Önumuzdeki yılın büıee-
si için yaklaşık 2 milyar lira
ödenek istendi. Ancak bütçe-
nin olduğu gibi geçmesi çok
zor. Kırpılma olacaktır. Elde
kalan miktara gore kıyı coğraf-
yasuu belirieyeceğiz" diye ko-
nuştular.
Mavi bayrak için gereken de-
niz suyu temizliği analizlerinin
"her nokta" için bir deniz se-
zonunda en az 5 kez yapılması
ve analiz sonuçlanmn yetkili
kamu kurumlannca onaylan-
ması gerekiyor. Türkiye'de her
ilde bulunan il sağlık mudürlü-
ğü laboratuvarları, yalnız
"koli" analizi yapıyor. Koli dı-
şındaki unsurlan ölçmek için
bu laboratuvarlann personel
araç ve gereç olanaklannın ye-
tersiz olduğu behrtiliyor.
Tunzm Bakanlığı'nın kam-
panyayı A'dan Z'ye yuklenme-
sinin "raümkün olmadıgı, tu-
ristik tesislerin katılunının sag-
lanması gerektigi" kayde-
dedildi.
Türkiye
yeniden
Turkey'
oldu
ANTALYA (Cumhuriyet Bıi-
rosu) — Turizm Bakanı Bülcnt
Akarcalı, uluslararası ilişkilerde
Ulke adının tekrar "Turkey" ola-
rak kullanılacağını açıklâdı.
Antalya Turizm Koordinas-
yon Kurulu toplantısına başkan-
hk yapan Turizm Bakanı Bülent
Akarcalı, kurulun "tanıtım
şirketi" kurma çalışmalaruu
destekledigini belirterek bakan-
lık olarak reklam değil, tanıtun
organizasyonlanna ağırük vere-
ceklerini söyledi. Akarcalı, Türk
turizminin Avnıpa pazarlannda
yerini aldığını, bölgelerin kendi
reklam ve taıutunlannı yaparak
Türkiye'ye gelen turistlerin ken-
di bölgelerine gelmesini sağlaya-
caklannı kaydetti. Akarcalı, tn-
gilizce "hindi" anlamına geldi-
ği için "1urkey"i değiştirip
"Türldye" olarak kuUanılmaya
başlanan ulke adının yeniden
"Turkey" olarak kullanılması
karannın alındığını söyledi.
Akarcah şöyle dedi:
"Bnndan sonra tekrar Turkey
adını kullanacağız. Çıinkü bu
Türkiye' ile biriikte Amerika ile
UişkUerimiz donacaktı. Ameri-
ka'da bıitün bilgisayar program-
larında milyarlarca dolariık
programlarda 'Turkey' yanyor.
'Türkiye' yazddıgı zaman her şe>
duruyor. Onun için tekrar 'Tur-
key' olarak kullanılması karannı
aldık."
"SOS Türist" sisteminin ku-
rulacağını açıklayan Bakan Bü-
lent Akarcalı, bunun için Mali-
ye Bakanhğı'ndan kadro izinle-
rinin ahndığını ve PTT ile görü-
sülüp telefon numarası alınaca-
ğını beürtti. SOS Türist Servisi
ile zor durumda olan bir türist,
bu telefonu arayıp herhangi bir
sorununu anlatacak ve ekipler
gerekiyorsa hemen o tunstin ya-
nına gidip yardıma olacaklar.
Alman başkomolos vekili Johannes, vize almak isteyenlere dürüst davmnmalannı öneriyor
Vize almak zor zenaat"Vize başvurusunda
bulunmaktan korkmayın.
Dürüst olun yeter" diyen
Alman Başkonsolos vekili
Dr. Berthold Johannes,
"Vizeyi veren biz değiliz.
Almanya'daki Yabancılar
Dairesi karar veriyor. O
nedenle cevap gelmesi bazen
uzun sürüyor, kurunun
yanında yaş da yanıyor.
Dürüst insanlar başvurduğu
zaman, ufak bir pürüzde
onları bekletebiliyoruz"
diye konuşuyor.
VEDAT YENERER ~
Insanlann yurtdışına "kapak
atma" özlemleri mutlaka bir
macerayı doğurur. Kimi zaman
bu basanyla, kimi zaman da
hüsranla sonuçlanır. Derken, bir
baska ekmek kapısı aranmaya
başlanır. O kapı da kaparunca-
ya kadar sürer savaşımı... Vize
almak zor zenaat...
Şimdi de lstanbul'daki Al-
manya Başkonsolosluğu'nun vi-
ze departmanındayız. Her za-
man gişenin önünde olan olay-
ları, konuşmaları birilerinden
duyarız. Bir de gişenin arka U-
rafında gelişen olaylan biraz iz-
leyerek, biraz yetkililerden din-
leyerek aktaralım:
Başkonsolos Vekili Dr. Bert-
hold Johannes, yılda yaklaşık
100 bin vizenin verüdiği lstan-
bul Almanya Başkonsoloslu-
ğu'nda bazı insanlann kimi za-
man vize alamadığını ve bu ne-
denle yasadışı yollara başvur-
duklarım belirterek, "Biz iki
toplum arasında huzursuz bir
ortam yaratmak amacında degi-
liz. Ama maalesef zaman zaman
vize ile ilgili olarak üzucü sah-
tekârlıklar oluyor" diye konuşu-
yor.
VtZE BÖLÜML — tstanbul'daki Almanya Başkonsolosluğu'nun vize bolumunde yaklaşık 40 ki-
şi çalışıyor. Başkonsolos Vekili Dr.Bertbold Johannes (ayaku) 3 aylık vize için 20, 3 yıllık vize
için 40 DM, aile birlesimi vizesi için 30 DM istediftini soyluyor.
Dr. Johannes, sahte oturma
izni, pasaport ve evrakların çok
çabuk anlasıldığıru, kimi zaman
komik olayların da olduğunu
anlatarak söze şu örnekle giri-
yor:
"Birisi, Alman>-a"dan alınmıs
ikamet tezkeresini uzatmak için
yasadtsı yolu kullanıyor. Ve uze-
rine 25.12.1990 tarihini yazı-
yor. Buna inanmak mumkun
degil. Çunkii o tarihte Alman-
ya'da Noel nedeniyle devlet da-
ireleri kapalıdır. Ama Topkapı
ve Laleli'de bu işleri yapanlar.
bunlan hesaba katmıyorlar."
Başkonsolos sık sık yasadışı
evraklara rastlanıldığını ve bu
konuda konsoloslukta uzman
ohnamasma rağmen çahşanlann
tecrübe kazandığını belirterek
konuşmasım şöyle surdüruyor:
"Şahıs bir şirkette calıştıgını
söyhiyor ve o şirketin antedi kâ-
ğıdını getiriyor. Biraz araştırdı-
gunızda ya anteüi kâğıdın sah-
te olduğu ya da bu kişinin bir
siıre önce bu işyerinden aynldı-
guu ögreniyoruz. Bu durumda
vize vermemiz söz konusu değil-
dir. Aynı sekikk devletten gidip
çiftçilik belgesi alıyorlar. Daha
sonra bize geüp vize istiyor. Biz
de arazi sahibi olduğu için veri-
yoruz. Bn kişi bütün arazisini
satıp Almanya'ya gidiyor ve da-
ha sonra Mçbir şeyim yok deyip
Utica isteminde bulunuyor. Ba-
zı Işadamlan da Almanya'da bir
f uara katdacağını söylüyor. Ay-
nı fuarda bir stand kiralıyor. Bi-
ze gelip kiraladığı standın kâğıl-
lannı gösteriyor. Dogal olarak
vize veriyoruz. Ama daha son-
ra Almanya'dan dönmeyip Uti-
ca isteminde bulunuyor."
DT. Berthold Johannes'le bir
sure sonra vize bölumune git-
mek üzere yola çıkıyoruz. Gü-
müşsuyu'ndaki tarihi Alman
Başkonsolosluğu bmasında ko-
rıdorları ve bahçeyi geçtikten
sonra vize bölumune giriyoruz.
Yaklaşık 40 kişinin çalıştığı "an
kovanuu" andıran bir yer. Bir-
çok oda var. Kimisinde bilgısa-
yarlar, kimisinde 5-6 bin arasın-
da geçici vize başvurusunun bu-
lunduğu elektronik dosya arşi-
vi bulunuyor. Çalışanlann ara-
Çevreci öneriler
bazı çevrelerin
hoşuna gitmedi
Ankara'da sona eren Çevre Şûrası,
ekolojistlerle resmi ve özel sektör
temsilcilerinin sert tartışmalarına sahne oldu.
Çevreci önerilerin çoğu, sektör temsilcilerinin
itirazlan üzerine 'yumuşatüarak' kayıtlara girdi.
ABD'deyayımlanan"NowHCanBeTold"adlıtele-
J ^ vizyondergisi, yaklaşık 30yılonceintiharedenunlu
sinema yıldızı Marilyn Monroe'nun 19 yaşındayken çekilmiş bir fotoğrafını vavımladı. O zaman-
lar Norma Jean Dougberty adıyla tanınan Maril) n Monroe'nun fotograf ının Radioplane Şirketi-
nin fabrikasında işçi olarak çalışuğı donemde çekildiği de haberde betirtUiyor.(Fotograf:REUTER)
HÜRRİYET UYMAZ
ANKARA — Çevre Şûrası,
Türkiye'de ilk kez çevrecilerle
doğal dengeterin bozulmasında
büyük payı olan resmi ve özel
sektör temsilcilerini karşı karşı-
ya getirdi. Turizm, sanayi, ener-
ji gibi sektörlerin doğal denge-
leri tahrip etmelerinin önlenme-
sine yönelik öneriler engelleme-
lerle karşılaştı.
Çevrenin ve doğal kaynakla-
nn korunması için yüzlerce öne-
rinin getirildiği şûrada çevreci-
lerin, turizm, sanayi, enerji ve
ulaştırma gibi çevreyi kirleten
kamu ve özel sektör uygulama-
lannın durdurulması için yoğun
çaba harcadığı görüldü. Ancak
önerilerin pek çoğu sektörlerin
itirazlan üzerine şûra kayıtlan-
na ya "yumuşatüarak" girdi ya
da soyut ifadelerle geçiştirildi.
Komisyonda Turizm Bakan-
lığı'nın kıyı ve ormanlann tah-
rip olmasına yol açan turizm ya-
tırımlannı "dondurma" istemi
üzerine de tartışmalar oldu.
özel Çevre Koruma Belgeleri
adına şûraya katılan delegeler
"ülkesel fiziki plau çıkanhnca-
ya kadar Turizm Bakanlığı'nın
yatak sayısuu dondunnasını"
isterken, resmi ve özel sektör
temsücüeri bu önerinin yumuşa-
tılmasını gündeme getirdiler.
Turizm grubunun öncelikle ele
alınmasını istediği öneri, itiraz-
lar üzerine şûra kayıtlanna "ya-
tak sayısının arttınlmasının bir
sure ertelenmesî" diye girdi.
Çevrenin korunmasına yöne-
lik önerilerin esnek tutulmasını
isteyen temsilciler, daha çok
enerji, maden, sanayi gibi çev-
reyi kirleten alanlardan gelenler-
di. Ekonomi ilkelerinin çatıştı-
ğı "sektörel çevre sorunlan"
komisyonunda çevrecilerle
"kirleten sektör temsUcileri"
arasında geçen tartışmalar Çev-
re BakanlığYnın doğal dengele-
ri korunmasına yönelik bu sek-
törlerle başlatmayı planladığı iş-
birliğinin ne derece başarıh ola-
cağını da göstermesi açısından
önem kazandı. Komisyonda
çevrecilerin "antma tesisleri ve
eski teknolojilerin iyiieştirilme-
sini" amaçlayan önerileri,
sanayicilerin 'sanayidmiz bunu
yapamaz. Çok para ister" itiraz-
larıyla karşılaştı. Hava kırliliği-
nın azaltiüTiası için fuel oildeki
kukurt oranının smırlandınlma-
sı önerisi "hükümetin ithalat
politikalanna dokunuyoruz"
uyarısı yuzünden sert tartışma-
lara sahne olurken çevreciler
öneriler de kayıtlara zorlukla gi-
rebildi. Sulak alanlann korun-
masına ilişkın karar da çevreci-
lerin başarılanndan biri sayıldı.
Çevrecilerden gelen önerilerin
pek çoğu Çevre Yasası'ndaki
hükümlerin değiştirilmesine yö-
nelikti. Çevreciler, katıldıkları
tum komisyonlarda ekonomi ve
kalkınma hedefleri uğnına çev-
renin yok olmasına meydan ve-
recek kararlann kayıtlara gir-
memesi için çaba harcadılar.
sında Türklerin de bulunduğu
zaman zaman olan diyaloglar-
dan anlaşılıyor.
Sırayla odalara giriyoruz. Dr.
Johannes anlatmaya başlıyor:
Vızelerin normalde ıki günde
verildiğini, ancak uzun bekleme
süresinden sonra verılen vizeler
için de üzuntu duyduklarını söy-
leyerek, "Vizeyi veren biz deği-
liz. Almanya'daki Yabancılar
Dairesi karar veriyor. O neden-
le cevap gelmesi uzun sürüyor.
Bazen kurunun yanında yaş da
yanryor. Dürüst insanlar başvur-
duğu zaman ufak bir purüzde
onlan bekletiyoruz" diyor.
Vize isteminde bulunan kışi-
lerin önce Alman yetkililere du-
rüst davranmalannı ve korkma-
malarını söyleyen başkonsolos,
kendılen için önemb' olanın, ki-
şinin "Türkiye'de yerleşik" ol-
ması olduğunu ve bunun da ta-
pu, SSK belgesi gibi evraklarla
anlaşılabileceğini vurguluyor.
Vize bölümünun dosya oda-
lanndan birine giriyoruz. Bilgi-
sayardan rastgele isimler çıkar-
tarak durumlarmı anlatıyor. Vi-
zelerin içinde en çok sorun ya-
ratan vizenin "aüe birieşimi" vi-
zesinin olduğunu söyluyor. Dr.
Johannes, konuyla ilgili sözleri-
nı şöyle surduruyor:
"Anne baba Almanya'da, ço-
cuk burada bir yakının yanında
bıiyıiyor. Okul yok, iş yok, ya-
kınlannın durumu kotu. Asker-
lik cağı geldigi zaman askerden
kaçmak için Almanya'ya gitmek
istiyorlar. Biz de zor durumda
kalıyoruz. Versek orada sorun
olacak, vennesek biz kötü ve
ırkçı olacağız. Aynca vatandaş-
lann arasında imam nikâhlı
olup da eşinin yanına ısraria git-
mek isteyenler de çıkıyor. Eğer
bir ögrenci olsa vizeyi hemen ve-
riyoruz. Türkiye'de üniversiteyi
kazananlar, maddi durumu da
engel teşkil etmiyorsa vizesini
aür. Biz ogrencilerin dunyayı ge-
zip görmelerinden yanayız,
ufuklannı genişletsinler. Diger
toplumlann >aşay<şlannı gorüp
arkadaşlıklar kursunlar. Ama
universite kâğıtlannı bile sahte
getirenler var."
Gişe bölümü
Vize bölümünun gişeler kıs-
mına giriyoruz. Içeride 2 turis-
tik vize, 2 ticari ve aile birieşimi
vizesi ile 1 kultur ağırhklı (eği-
tim ve burs) vize gişeleri var.
Başkomolos dışandalci kalaba-
hğı gösteriyor. Hiçbir vize mü-
racaatçısuun bürolara gitmemesi
gereküğini, kendı başlarına ev-
raklanyla müracaat etmelerinı
söyleyerek, "Bizim formlanmız
Türkçedir. 3 aylık vize 20 DM,
aile birieşimi vizesi 30 DM ve 3
yülık inandığımu ve tanıdıgunız
insanlara verdiğimiz vize de 40
DM'dir. Bunun dışında çok pa-
ra verip alınan vizeler sahtedir.
Vatandaşlann bunlara inanma-
malan gerekir" dıyor.
Vizelerin verildiği yerde bulu-
nan konsolos yardıması Günter
Plagmann, sahte düzenlenmiş
farkh firma isimlerinin yazıb ol-
duğu antetlı kâğıtlan gösteriyor.
Vizesi verilecek olanlar için Al-
manya'dan gelen yapıştırma kâ-
ğıtlar bilgisayann yazıcısından
cıkıyor. Bu arada Plagmann,
sahte vergi levhası ve diğer kâ-
ğıtlardan söz ediyor. Bir süre ön-
ce yine aym şekilde sahte evrak
ve pasaportla başvuran lranlı bi-
risine bıle bile vize verildiğini
anlatıyorlar. Nedenini ise Dr.
Johannes açıkhyor:
"Bu adam poüs tarafından
aranan bir kimseydi. Türk poli-
siyle işbirliği yapıp ona vize ver-
dik. Almanya'ya gitmesini sağ-
ladık. Orada takibe alındı ve bir
sure sonra suçüstu yakalandı.
Uyuşturucu, pasaport ve silah
kacakçılığı arasında çok büyük
bir ilişki vardır."
Almanya'nın lstanbul'daki
başkonsolosluğunda görevli
Başkonsolos Vekili Dr. Berthold
Johannes, vize alacak vatandaş-
lara tekrar aynı öneride bulunu-
yor: "Vize başvurusunda bulun-
maktan korkmayın. durust olun
yeter."
Bilgisayarda aksaklıklara neden olan küçük programlar hızJta çoğalıyor
'Artık sizin de bîr virüsünüz var'Bilgisayar virüsleri disketler
aracılığıyla elden ele dolaşan
programlardan bulaşıyor. Bazı
virüsler telefon hattı, radyo
dalgalarıyla kıtalararası bir yayılma
bile gösterebiliyorlar.
HAKAN KARA / MERİH AK
İZMİR — Sabah işinize geliyor, bilgisayan-
nızı açıyorsunuz ve karşınıza bir mesaj çıkıve-
nyor:
— Merhaba, artık sizin de bir virüsünüz var.
Türkiye'de bilgisayar kullanımının yaygınlaş-
masıyla virüsler her geçen gün daha çok kişinin
korkulu rüyası haline gelmeye başladı. Uzman-
lar, Türkiye'de korsan programlann yaygın bir
şekilde kullanımının bilgisayar virüslerinin de
hızla çoğahnasına yol açtığım beürtiyorlar. Vi-
rüslerle biriikte bunlardan korunmak ya da on-
lan saptayıp temizlemek için kullanılan "viriis
•vası" programlar da giderek yaygınlaşıyor.
Dünyada virüsler üzerine bilimsel çahşmala-
nn 1960'larda giderek yoğunlaştığı belirtiliyor.
BUim adamlanna göre dunyada bilinen 800'ün
üzerinde virüs var. Bunlar, bilgisayarda yarat-
tıklan zararlara ve yayılma biçimlerine göre sı-
nıflandınhy orlar.
Virüsler üzerinde çalışan ODTU Muhendislik
Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümu öğ-
retim Uyesi Dr. Ali Arifoglu, virüsleri "Bilgi-
sayarda ceşitli aksaklıklara neden olan küçük
programlar" biçiminde tanımhyor. Bu program-
lara virüs adının takılmasının nedeni biyolojik
virüslerle şaşırtıcı bir benzerliğe sab,ip olmasın-
dan kaynaklanıyor. Ege Üniversitesi Bilgisayar
Mühendisliği'nde virüsler üzerinde hazırlanan bir
çahşmaya göre gerek biyolojik virüsler gerekse
bilgisayar virüsleri kendi kopyalannı yaraüyor
ve bulunduklan ortamda hızla çoğabyorlar. Ki-
mi biyolojik virüsler gıda maddeleri aracıhğıyla
insandan insana bulaşırken bilgisayar virüsleri
disketler araahğıyla elden ele dolaşan program-
larla bulaşıyor. Bazı virüsler telefon hattı, rad-
yo dalgalan ile "kıtalar arası bir yayılma" bile
gösterebiliyorlar. Her iki virüste ortak olan bir
başka nokta da belirtiler ortaya çıkmadan bir ku-
luçka süresinin yasanması.
Mikroyazılım Sistemleri A.Ş. Genel Müdür
Yardıması Asuman Bayrak, bilgisayar kullanı-
cılannın korkulu ruyası haline gelen virüslerin
Türkiye'de de hızla yaygınlaşmaya başladığını
beUrtiyor. Türkiye'de henüz bilgisayar ağlannın
kuüammı yoğun olmadığından viruslerin bulaş-
ması Bayrak'a göre kullanılan "korsan program-
lar" aracıhğıyla gerçekleşiyor.
Türkiye'de bilgisayar virüslerinin nezle gibi
korkunç bir artış gösterdığine dikkat çeken Er-
guvan Bilgisayar Şirketi'nden Recep Aktaş,
"Ucuz etin yahnisi yenmez misali, ucuz program
alacağım diye ileride buyuk masraflara gjrflmek
istenmiyorsa kopya programdan kaçuunnalıdır"
göruşunu dile getiriyor. Aktaş virüslerin yaygın-
laşmasıyla biriikte anti virüs programlarının da
giderek arttığını behrtiyor. Ancak hiçbir prog-
rarmn piyasadaki tum virüsleri saptayacak nite-
likte olmadığına dikkat çekiyor.
Her geçen gun pıyasaya yeni virüsler çıktığını
belirten Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Görevli-
si Cem Say, bunlan saptayıp yok edebilmek için
de virus programlarımn surekli yenı versiyonla-
nnın piyasaya sürulduğünü vurguluyor.
Virüslerin saldınsından korunmak ya da bil-
gisayara bulaşmışsa bunlardan kurtulmak için
ne yapmak gerekiyor?
Ege Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bö-
lumu'nde hazırlanan bir çahşmada konuya iliş-
kin bazı önlemler şöyle sıralanıyor:
• Tum işieom sbstemi yazdunlannm (MS-DOS
için IBMBIO.COM, IBMDOS.COM, COM-
MAND, COM) disk üzerinde ayn bir bölümde
farklı adlar altında kopyalan tutulmalıdır.
• Bir ağa bağlıysanız, biünmeyen hiçbir yazı-
lım ahnmamalı, alınan yazılımlar karantina dis-
kine sevk edılmelidir.
• Ne olduğunu bihnediğiniz bir yazdımı bcda-
va olsa bile almaynuz, aldıysanız izole bir ortam-
da denemeden kullanmayınız.
• Profesyonelliği kanıtlanmış yazılun firma-
lanndan bedel ödeyerek yazılım elde etmeyi
prensip edininiz.
Erciyes'e kar
• KAYSERİ (AA) —
Kayseri'de bulunan 3916
metre yuksekliğindeki
Erciyes Dağı'na önceki gece
mevsimin ilk kan yağdı.
Erciyes Dağı'nm 3500
metreden yüksek <
kesimlerine yağan kar
sonucu, Tekır Yaylası'nda
bulunan kayak merkezinde
gece hava sıcakhğı eksi 1
dereceye, kent merkezinde
ise 3 dereceye kadar düştu.
YÖK'te atama
• ANKARA (ANKA) —
YÖK öğretim Üyeliğine
Yükseltilme ve Atama
Yönetmeliği'nin bazı
maddelerinde değişiklik
yaptı. Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe
gıren yönetmelik
değişikliğine göre yardıma
doçent ve profesörlük için
açık bulunan kadrolann en
yüksek tirajlı beş gazetenın
birinde doçent ve
profesörler için aynca
Resmi Gazete'de ilan
edilmesı gerekiyor. İlgili
kurumlar gerekli görmeleri
halinde yurtdışında da aday
arama girişımlerinde
bulunabilecekler.
Yönetmelik aynca açık
bulunan kadrolara
yapılacak başvurulann nasıl
yapılacağını, başvuruda
bulunanların durumlannın
inceleneceği heyetlerin
kimlerden oluşacağını,
yardımcı doçentler için
gerekli görulen dil sınavının
hangi esaslarda
yapılacağına ilişkin şekil
şartlarını içeriyor.
Perperene ilgi
beldiyor
• İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) — Bergama'nın
kuzeyınde Kozak yaylasında
bulunan antık Perperene
kenti ilgi bekliyor.
Perperene'nin yerustü
kalıntılan açısından
Turkiye'nin zengin ören
yerlerinden biri olduğu
belirtiliyor. Bölgede bugüne
dek hiçbir kazı yapılmadığı,
antik kentin bulunduğu
alanın henuz SİT
kapsamına bile aJınmadığını
beürten Bergama Belediye
Başkanı Sefa Taşkın,
"Antik kent bir yağma ile
karşılaşmadan korunmaya
alınmalıdır" dedi.
4
New Focus to
Ttirkiye'
• lstanbul Haber Servisi
— Türkiye'yi yurtdışında
tanıtmaya yönelik "New
Focus to Türkiye" adlı
dergi yayın hayatına
başladı. Yayın
yönetmenliğini Suat
Töre'nin yaptığı New Focus
to Türkiye adlı ayhk dergi,
ulkemizin tarihi ve turistik
zenginliklerini lngilizce
tanıtacak. Türkiye'den
çeşitli turizm etkinliklerini
ve haberleri içeriğinde
bulunduracak.Yurtiçinde
tum turizm sektörüne ve
enformasyon ofislerine
dağıtılacak dergi,
yurtdışında Turizm
Bakanlığı temsılciliklerine
gönderilecek.
DEMİRBANK'TA
B İ R İ K İ M L E R İ N İ Z
ŞİMDİ DAHA DA İYİ
DEĞERLENİYOR.
Iste vadeli mevduat faiz oranlan (11.)
Süre Faiı
' % 59
3Ay % 69
6 Ay %71
J Yıl % 72
DEMIRBANK
"İyi gun!
er dıler'
Birleşih faiıle yıllık getirisi
77.88
89.00
83.60
72.00