22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/10 DIŞ HABERLER 19NÎSAN1991 Şamir'den Pavlov'a haskı • LONDRA (AA) — SSCB Başbakanı VaJentin Pavlov ile bir arava gelen lsrail Başbakanı fzak Şamir, Moskova'run Ortadoğu Banş Konferansı'na katılabitmesi için tsrail ile yeniden normal diplomatik ilişki kurması gerektiğini söyledi. Şamir görüşmeden sonra düzenlediği basın toplantısında, Mosköva ve Washington'un himayesinde düzenlenecek bölgesel banş konferansı önerisine değinirken "Sovyetler Birligi'nin tsrail ile toplantıdan önce normal diplomatik ilişkiler kurması kesinlikle gerekli" dedi. Genscher Türkiye'de • ANKARA (AA) — Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher'in bugün iş ziyareti nedeniyle Türkiye'ye geleceği açıklandı. Almanya'nın Ankara Büyükelçiliği Basın Müşavirliği'nce yapılan açıklamaya göre cuma günü Ankara'ya gelerek Dışişleri Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçin ile görüşecek olan Genscher, aynı gün Antalya'ya geçerek Kemer'de Cumhurbaşkam Turgut özal tarafındaır kabul edilecek. Genscher daha sonra Diyarbakır'a giderek Kuzey Iraklılara yapılan yardımlar konusunda yetkililerden bilgi alacak. İngiliz bakan geldi • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — îngiltere Dış Yardım Bakanı Lynda Chalker, Kuzey Iraklı sığınmacılara yardım konusunda Türkiye'nin yaptıklaıını takdirle karşıladıklanru bildirdi. Dün Türkiye'ye gelen ve Esenboğa Havaalanı'nda Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Tiıgay Özçeri tarafından karşılanan Bayan Chalker, burada yaptığı açıklamada, "Türk hükümetine teşekkür ederiz. Mülteciler için güvenlik alanlarının en kısa zamanda kurulmasını istiyoruz. Amaçlanmız insancıl ve banşçıldır. Irak yönetiminden de BM Güvenlik Konseyi'nin tüm kararlarımn uygulanmasında iştyrliği beklentisi içindeyiz" dedi. Madenciler yeniden grevde • MOSKOVA (AA) — SSCB'nin Beyaz Rusya Cumhuriyeti'ndeki kömür işçileri, hükümetin siyasi istemlerini kabul etmemesi ve grev yaptıklan günlerin ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle, geçen hafta askıya aldıkları grevi dün yeniden başlattılar. Haberi veren Izvestia Gazetesi, hükümet temsilcileriyle grevci işçiler arasında yapılan görüşmelerde ilerleme sağlanamadığmı, işçilerin, ekonomik ve siyasi istemlerinin görüşülmesi için tanıdıkları 10 günlük sürenin tamamlanacağı 22 nisanda, cumhuriyet çapında genel greve gidilmesi olasılığımn bulunduğunu belirtti. Tacikistaırda deprem • MOSKOVA (AA) — SSCB'nin Orta Asya cumhuriyetlerinden Tacikistan'da dün sabah meydana gelen şiddetli depremde, cumhuriyetin Kabodien bölgesindeki bir devlet çiftliğinde en az yüz evin yıkıldığı ve bazı kişilerin hayatını kaybettiği bildirildi. Haberi veren TASS ajansı, merkez üssü cumhuriyetin başkenti Duşanbe^nin 130 kilometre gUneybatısında olan depremde, ölenlerin sayısını beiirtmedi. Tacikistan Devlet Başkanı'mn talimatıyla bölgeye, yapılması gereken yardımı belirlemek için bir komisyon gönderildiği haber veriliyor. TASS, depremin şiddetinin, merkez Ussünde 6 ile 7 arasında olduğunu belirtti. Amerikan, îngUiz veFmnsız birliklerince başlatılan harekâU Kürtkrin 'eve dönmesini' hedefliyor ABD'nin 'kıırtarma operasyonu' ABD'nin Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz, kurtarma operasyonunun asıl hedefinin "eve dönüş" olduğunu söyledi. Büyükelçi, operasyonun Türkiye'nin sağlayacağı lojistik destekle yürütüldüğünü kaydetti. ABD'li yetkililer, ilk aşamada Irak topraklarında kurulacak kamplarda "sağhk ve güvenliğe" kavuşturulması hedeflenen sığınmacılarm en geç sonbaharda evlerine dönmelerini sağlamayı hedeflediklerini belirtiyorlar. YASEMİN ÇONGAR ANKARA — ABD, Îngiltere ve Fransa- nın "askeri" katüımı ve Türkiye'nin "lojistik" desteğiyle Kuzey Irak'ta başlatılan iki asamalı "kurtarma operasyonu"nun üç-dört ay için- de tamamlanması hedefleniyor. ABD yetki- lileri, ılk aşamada Irak topraklarında kuru- lacak kamplarda "sağlıklı ve güvenlikli" bir yaşama kavuşturulması hedeflenen Kürt, Türkmen ve Hıristiyan sığınmaaların en geç önümüzdeki sonbaharda evlerine dönmele- rinin sağlanmasının amaçlandığmı belirtiyor- lar. "Operasyonun asıl bedefi eve dönuştür" diyen ABD'nin Ankara Büyükelçisi Morton Abramovvitz, "Bu zaman alacaktır. Ve biz bu görevi mümkün olan en kısa zamanda Bir- kşmiş Milietler'e devretmek isthoruz. Açık- tır ki Birleşmiş Milletler iç savaşın parçası oi- mak istemeyecektir. Biz de böyle bir şeyden yana değiliz. tç savaşın paryası olmayacağız, ona katkı sağbunayacağız" diye konuştu. Ab- ramowitz,Tür kiye'de "kurtarmı operasyonu" kapsamında görev yapan Ame- rikan askeri personelinin 7 bine yakın oldu- ğunu da belirterek Türkiye"den alınacak "lojistik" destek çerçevesinde, otobüs ve am- bülans gibi araçlann yanı sıra büyük miktar- da gıda maddesi satın alınmasının söz konu- su olduğunu açıkladı. ABD Başkanı George Bush'un talimatıy- la ve Savunma Bakanı Dick Cheney'in Ame- rikan birliklerine verdiği görev emriyle önceki. gün başlatılan "kurtarma operasyonu"nun müttefıklerin Irak'ta sürekli bir askeri güç bu- lundurmalarına yönelik obnadığı bildirildi. ABD, Îngiltere ve Fransa'nın askeri birliklerle katıldıklan operasyonun, 30-40 gün içinde Kuzey Irak'ta mülteci kamplan kurulmasını hedeflediğinı vurgulayan Büyükelçi Abramo- witz, "Biz orada asker tutma amacında de- ğiliz. Kurtarma operasyonunun kendi sorum- luluğumuz olduğunu da diişunmüyoruz. An- cak birilerinin bir şeyler yapması gerekiyordu" diye konuştu. Büyükelçi Abramowitz'in ve "kurtarma operasyonu"nun başlatılmasına yönelik ça- hşmalar nedeniyle"tatili "bürolannda" geçi- ren bazı ABD'li diplomatların verdiği bilgi- ye göre Kuzey Irak operasyonunun şöyle ger- çekleştirilmesi planlanıyor: 1. Yer seçme: Operasyonun ilk birkaç gü- nünde, dağlık araziden getirilecek Kuzey Irakhların güvenlikli biçimde yerleşebilecek- leri kamp bölgeleri seçilecek. Bu yerlerin Za- ho yakınlanndaki düzlük ve vadüerde yoğun- laşması bekleniyor. Bu kapsamdaki çalışma- lar sürüyor. 2. Kamp kurma: Seçilecek yerlerde askeri kampların kurulmasının birkaç hafta alabi- leceği kaydediliyor. Askeri inşaat birimleri ta- rafından kurulacak kamplann ortasmda "kurtarma merkezleri" buiunacak ve bu mer- kezlerde önce müttefık güçler, daha sonra BM güçleri görev yapacak. 3. Yol saptama: Kamp kurma çalışmaları sürerken, askeri personel helikopter, kara ve demiryolu aracılığıyla yiyecek, ilaç ve diğer malzeme yardımının taşınmasında kullamla- cak hatlan belirleyecek ve gerekli onanm ça- lışmalannı yürütecek. tnşaat ve onanm işle- rinin on beş gün içinde tamamlanması hedef- leniyor. 4. Sığınmacı nakli: Kamp hazırlıklan ta- mamlanınca, Kuzey Iraklılar Türkiye-Irak sı- nırından alınarak kamplara taşınacak. Ope- rasyonda ABD'ye ait 75-100 arası askeri he- likopter ile Alman, Fransız ve İngiliz helikop- terleri kullanılacak. 5. Askeri koruma: Kamplann güneyinde ve kuzeyinde, yardım ulaştırma hatlan üzerin- de müitefık hava ve kara birlikleri güvenliği sağlama görevi yapacak. Bu görev, kampla- rın BM örgütlerine devrinden sonra yeni bir çözüm bulunması halinde sona erecek. 6. Komuüu Operasyonun komuta merke- zi Stuttgart'ta bulunan ABD Avrupa Komu- tanlığı tarafından üstlenildi. Buradan ulaş- tınlacak talimatlar İncirlik ve Diyarbakır üs- leri aracılığıyla bölgeye iletilecek. 7. Nihai hedef: Kuzey Iraklıların evlerine döndurülmesi olarak belirlenen nihai hede- fın gerçekleştirilmesi için ABD yetkililerin- ce telaffuz edilen süre "üç-dört ay." Bu süre içinde, Irakhların kamplardan aynlmalan ve 1991 kışını kendi evlerinde güvenlik içinde ge- çirmeleri hedefleniyor. Bunun gerçekleşme- si için Saddam Hüseyin'in yönetimden ayrıl- masının şart olup olmadığı sonısu ise ABD yetkililerince, "Güvenlik üç-dört ay içinde bu insanlann evlerine dönebilecekleri ölçüde mutlaka sağlanmalı. Şu veya bu şekilde" di- ye yanıtlanıyor. 8. Irak'ın tutumu: ABD diplomatlan, Irak yönetiminin yardım operasyonuna müdaha- lesinin hiçbir şekilde hoşgörüyle karşılanma- yacağını ve böyle bir tutumun askeri karşılı- ga yol açacağını yineliyorlar. Türkiye'nin katılımı ABD'nin Ankara Büyükelçisi Morton Ab- ramowitz dün büyükelçilikteki bürosunda az sayıda gazeteciyle yaptığı sohbet toplantısın- da Kuzey Irak operasyonunun başlaulmasın- da Türkiye'nin ısrarlı tutumunun da rol oy- nadığını söyledi. Bir başka ABD'li diplomat ise "Operasyon, Türkiye'yi yanm milyon in- sanı stnırında ölüme terk etmek ile bunca in- sanı içeri alarak yeni bir sığınmacı yükünü omuzlamak arasındaki güç ve ahlaki tercih- ten kurtaracaktır" diye konuştu. Büyükelçi Abramovvitz, Türkiye'nin ope- rasyona askeri katılım göstermese de destek ve izin vererek katkıda bulunduğunu belirt- ti. Abramovvitz Türkiye"den ahnacak lojistik destek konusunda şunlan söyledi: "Örnek vermek gerekirse, otobüsier kira- lamak durumuııdayız. İnsanlan taşımak için. Ambülans kiralamamız gerekecek. Şimdiye kadar yaptığımız gibi, büyük miktarda yiye- cek maddesi alacağız. Bir bakıma bu operas- yon yerel ekonomiye de katkı sağlıyor. Ge- reksinmemiz olacak tüm malzemenin Tttrk- iye'den satın alınması nıümkün. Ama size ra- kamlar verecek dunımda değilim." Savaş olasılığı Operasyon sırasında Irak'ın bir müdaha- lesi durumunda neler olacağımn Bağdat'a en açık biçimde Uetildiğini de ifade eden Büyü- kelçi Abramowitz, "Bunu burada bırakahm. Her sey söylendi" dedi. Abramowitz, kamp- lara yerleştirilecek kişilerin gerilla olmadığı- nı da vurgulayarak "Biz silahh insanlan ge- tirmeyeceğiz. Daha önce söylediğim gibi Irak'ın parcalanması hiçbir şekilde bedefîmiz defildir" diye konuştu. DlŞBASINDAN DOĞUM VE ÖLÜM — Türkiye-Irak sının boyunca uzanan yamaçlarda yasam sa- vaşı veren Kürt sığınmacılann öliim hüznü ile doğum sevinci birbirine kanşıyor. Sı- ğınmacılar bir yandan ber gün onlarcası ölen bebelerini toplu mezarlara gömerken, diğer yandan her gün onlarca bebek kendilerini bekleyen açük, hastalık ve soğuğa mer- haba diyor. Işıkveren'deki sıhhiye çadınnda doğum yapan Kürt anne için bu bir şans. Ya oebeğin yaşama şansı... (Fotoğref: Renter) Irukyönetimi, BM gözetinünde Kürtleneyardım merkezjeri' kundınasmı kabıd etti Bağdat'tan yarduna onayDış Haberler Servisi — Irak yönetimiyle Birleşmiş Milletler arasmda, Kürtlere insani yardım sağlanması için anlaşmaya vanl- dı. Bağdat'ta dün imzalanan an- laşmayla Irak yönetimi, kendi topraklarında BM gözetiminde "Kürtlere yardım merkezleri" kurulmasını onayladı. AFP'nin verdiji habere göre Kuzey Irak'tan kaçarak Türki- ye ve Iran'a sığınan Kürtlere yardım edilmesini içeren anlaş- maya Irak adına Dışişleri Baka- nı Ahmet Hüseyin Hüdayer, Birleşmiş Milletler adına da Ge- nel Sekreter Perez De Cuellar'- ın temsilcisi Sadreddin Ağa Han imza koydu. Anlaşma uyannca, Türkiye ve lran'a sığınan Kün- lerin evlerine dönüşlerinde izle- yecekleri yollar üzerine, BN*. gözetiminde "yardım merkezle- ri" kurulacak ve evlerine dönen Kürtlerin güvenliklerinden BM sorumlu olacak. Anlasmanın imzalanmasından sonra bir ba- sın toplantısı düzenleyen BM temsilcisi Eric Suy, yardım mer- kezlerinin Kuzey Irak'ta yoğun- laşacağını söyleyerek, Irak'ın bu anlaşmaya imza koymasının, ul- kesinde BM'nin varlığını res- men tanıdığı anlamına geldiği- ni belirtti. Bağdat yönetimi, Birleşmiş Milletler'in Irak topraklarında- ki varhğııu kabullenmekle bera- ber, Amerikan askerlerinin ön- derliğinde Kuzey Irak'ta kurul- maya başlanan "güvenlik kampları"na büyük tepki gös- teriyor. Irak Başbakan Yardun- cısı Tank Aziz, ABD'nin bu yoldaki girişiminin 'insani yar- dım ile bağdaşmadığını', "gü- venlik kampları kurma" kara- nmn temelinde siyasi nedenlerin yattığım söyledi. Tank Aziz, Kuzey Irak'ta ABD, Îngiltere ve Fransa askeri birliklerinin Kürt- ler için kamplar oluştunna giri- şimini "Irak'ın iç işlerine müdahale" şeklinde niteleyerek 'tç işlerimize kanşılmasını red- dediyor ve bu müdahaleyi kını- yoruz. ABD ve raüttefîk kuv- vetlerin müdahale etmeye ve Kuzey Irak'a asker gönderme- ye haklan yoktur" dedi. Irak, ABD'nin kurmaya baş- ladığı "güvenlik kamplan"nın yasadışı olduğunu ileri sürer- ken, bu konuda Batı'da da tam bir görüş birliği sağlanamamış durumda. Irak'ın, "Müttenk biriiklerinin Kürtleri konıması- na gerek yok" görüşünü Birleş- miş Milletler destekliyor. Kürt- lere yardım merkezleri kurma konusunda Irak yönetimiyle an- laşan BM; ABD, tngiltere ve Fransa'nın katılımıyla kurula- cak olan "güvenlik kamplan'- 'na destek vermeyecek, ancak "güvenhk kamplan"ndan a>n- larak evine dönmek isteyen Kürtlere yardımda buiunacak. Sovyetler Birliği ise ABD'nin Kürtler için kamplar oluşturma girişimini olumlu karşıhyor. Sovyet Dışişleri Bakanlığı Söz- cüsü Yuri Gremitskilı, "güven- lik kamplan" kurma girişimini "Çok zor koşullann zorunlu bale getirdiği olağanüstü önlemler" şeklinde değerlendi- rerek, bu olağandışı uygulama- nın "yaJnızca insani amaçla sı- nırlı kalması ve geçici oiması" gereğine dikkat çekti. Nükleer liste Bu arada Irak, elindeki nük- leer maddelerin yerini bildiren listeyi, dün Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'na (IAEA) ver- di. IAEA sözcüsü Hans- Friedrich Meyer, Irak'ın Körfez savaşım sona erdiren BM Gü- venlik Konseyi karan uyannca vermesi gereken listeyi, tanınan sürenin dolmasından yaklaşık 24 saat önce kendilerine teslim ettiğini bildirdi. Sözcü, liste ile ilgili ayrıntılı açıklama yapma- dı. Irak'ın BM Büyükelçisi Ab- dul Emir EJ-Anbari de ülkesinin hâlâ balistik füzeler ve kimya- sal silahlara sahip olduğunu, ancak biyolojik silahı omıadığı- ıu söyledi. Anbari, Reuter'e yaptığı açıklamada, BM Güven- lik Konseyi'nin Körfez Savaşı'- nı sona erdiren karan gereğin- ce, Irak'ın elinde bulunan silah- larla ilgili aynntıların dün BM Genel Sekreteri'nin bUrosuna verdiği mektupta bulunduğunu belirtti. Büyükelçi Anbari, si- lahlann tipi ve miktarı konu- sunda ayrıntı vermezken, mek- tubun içeriği de kamuoyuna açıklanmadı. Ktirtlerle ateşkes Irak'ta, Bağdat yönetimine karşı savaşan Kürt isyancılar, Devlet Başkanı Saddam Hüse- yin'e bağlı kuvvetlerle son 36 sa- attir "adı konulmamış bir ateşkes" içinde olduklannı ve banş önerilerinin incelendiğini bildirdiler. 'Ermeni soykınmının yıldönümü', ABD ve Ermenistan için 'sınav' niteliği îaşıyor Ankara 6 24 ııisaııı bekliyor YASEMÎN ÇONGAR Washington yönetiminin geçen yılın aksine, Ermeni soykırımı iddialanna 'en üst düzeyde' yer vermesi beklenmiyor. Türk Büyükelçisi Volkan Vural'ın Erivan ziyareti surasında 'soykırım' sözcüğünü kullanmayan Ermeni yöneticilerin de daha ılımlı davranacaklarıumuluyor. Türk dış politikasının gündeminden hiç düşmeyen sıkıntılanndan biri niteli- ğindeki Ermeni sorunu, Ankara'nm Eri- van ile doğrudan ilişki kurma yönündeki girişimi ile 'ilk kez' yeni bir çerçeveye oturdu. Sovyet merkezi yönetimi ile Washington'un uzun zamandan beri, Türkiye'yi Ennenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ile ilişkilerini geliştirmeye yönlendirmesi sonrasında, ilk olarak Ka- radeniz Ekonomik Işbirüği Bölgesi (KE- İB) çalışmaları kapsamında Ermenis- tan'la temas gerçekleşti. Türkiye'nin Moskova Büyükelçesi Volkan VuraPın geçen haftalarda yaptığı Erivan ziyare- tinin 'çok olumlu' geçmesi de bu tema- sın devamı yönünde iki tarafın isteklili- ğini arttırdı. Dışişleri yetkilileri Erivan ziyareti sırasında, Cumhurbaşkam Le- on Ter Petrosyan başta olmak üzere hiç- ANKARA — Ermeni soykınmının yıldönümü olduğu gerekçesiyle, dünya- nın çeşitli yerlerinde her yıl anma tören- lerine sahne olan 24 nisan, bu kez ABD ve Ermenistan yönetimleri açısından bir 'sınava' dönüştü. Körfez krizindeki iş- birliği nedeniyle Türk-Amerikan ilişki- lerinin 'sıcak' bir dönemden geçmesi, Ankara'nm ABD yönetiminin 24 nisa- na 'resmi' düzeyde sahip çıkmayacağı yönündeki beklentisini güçlendiriyor. Ennenistan Sovyet Sosyalist Cumhuri- yeti'ni bir Türk hükümet yetkilisinin ilk kez bu ay başında ziyaret etmesi sonra- sında, Erivan yetkililerinin de 24 nisan 'anma' etkinliklerinde izleyecekleri tu- tuma özel bir özen' gösterecekleri umu- luyor. bir Ermeni yetkilinin 'soykınm' sözünü telaffuz etmediğini ve geçmişi unutma- yı önerdiklerini ammsatıyorlar. Bu çer- çevede, her yıl anma günü olarak kabul edilen ve bu kez de 'soykınmın 76'ncı yıldönümü' olduğu gerekçesiyle bazı tö- renler düzenlenmesi planlanan 24 nisan- da, yayımlanacak resmi mesajlann 'kı- ncılıktan uzak ve Türkiye'yi hedef alma- yan bir dil taşıması bekleniyor, Dışişle- ri Bakanlığı yetkilileri, Büyükelçi Vol- kan Vural'ın temaslannda bu yönde bir izlenim edindiğini belirterek, 'Ermeni- ler 24 nisan sınavını kalp kırmadan ge- çerierse, ikili ilişkilerin geleceği açısın- dan yıui bir dönem açılmış olacak' gö- rüşünü dile getiriyorlar. VVashington cephesi ABD yönetiminin izleyeceği tavır ise, Ankara'da daha fazla tedirginlik yara- tıyor. Beyaz Saray'ın her yıl 24 nisanda 'sessiz' kalarak, ABD'deki Ermeni top- luluğunun etkinliklerini izlemekle yetin- mesine karşın 1990'da bizzat Başkan George Bush'un bu konuda bir mesaj yayımlaması, ilişkilerin gerginleşmesine neden ohnuştu. Yetkililer, geçen yıl 'soy- kınnun 75'inci yıldönümü' olduğu iddi- asıyla daha kapsamh anma programla- nnın hazırlandığını ve Bush'un Ermeni topluluğundan gelen baskı üzerine me- saj yayımladığuu belirtiyorlar. Bush'un aynı tavn bu yıl da yinelemesinin bek- lenmediği ve ABD yönetiminin Ermeni topluluğunun olası Türkiye karşırj etkin- liklerine taviz vermeyeceğinin umuldu- ğu kaydediliyor. ABD yönetiminin, Türkiye'ye Erme- nistan'la ilişki kurması yönünde telkin- de bulunarak. "Soykınm iddialanndan kurtulmanızm yolu, Ennenilerie geçmi- şin sorunlanndan arınmış bir ilişki başlatmanızdır" görüşünü savunduğu- nu anunsatan yetkililer, "Şimdi biz Eri- van'la yakmlaşma yönünde adımlar atı- yoruz. Ermeni yöneticiler, geçmişi unut- ma isteğini dile getiriyorlar. Bu ortam- da, ABD'de bilimsel dayanağı olmayan iddialarla, lobi yapan gruplann etkisini yitireceği umidindeviz. Beyaz Saray'ın da gelişmeleri gözönünde tutması ve söz konusu lobiyi cesaretlendirici bir tavır iz- lememesi gerelunektedir" diyorlar. Türkiyefde Kürtler tel örgü ardında DANIELLE MnTERRAND* 28 şubatta Washington'da idim. ıyi haberi orada aldım. Savaş bitmişti. Hep birlikte ge- leceği düşünmeye başladık. "Biz" diyorum. Çünkü Kürt dostlarımla birlikte ABD'de Kongre Insan Haklan Komi- tesi'nde Amerikalı senatörlerin önünde Kürtlerin davasını sa- vunuyorduk. 28 şubatta gelece- ğe umutla bakıyorduk. Şimdi Kürtlerin baskıdan kartanlması için "güvenli bölge" kurulaca- ğinı öğrendik. Bundan sonra k£ndi kendimize şu soruyu so- rabiliriz; Bu insanlara zaman geçtikçe ne olacak? Duru- mu bir düşünün. Sınırda bir milyon Kürt. (lran'da mı? Irak'ta mı?) Köyle- rinden topraklann- dan uzakta, dağ eteklerinde. Bunun yanı sıra belki de Türkiye'ye kabul edilebilecek bir milyon Kurt daha. Mardin'de olduğu gibi. 2.5 yıl önce Halepçe katliamın- dan sonra, Türki- ye*de Mardin, Di- yarbakır ve Muş'ta mülteci kamplanm ziyaret etti- ğimde gördüklerimi iyi anımsı- yonım. Künlerin içinde yaşa- dıklan trajik koşullan gördüm. Tel örgüler ardında kamplarda silahlı askerlerin gözetimi altın- da tutulduklanna tanık oldum. Ve bu insanlar Kürtçe konuş- manın, Kürt kimlik ve kultürü- nün yasak olduğu bir ülkede yaşıyorlardı. Benim Kürtlere il- gim (bazılan buna saplantı di- yor), genç bir Kürt kadınından bir mektup aldığım gün başla- dı. Bu kadının belediye başka- nı olan kocası, belediye bina- smda Kürtçe konuşulmasına izin verdiği için mahkemeye ve- rilmişti. "Uluslararası lnsan Haklan Federasyonu" ile işbir- liği yaparak Türkiye'deki mah- kemeye bir avukatla gözlemci gönderdik. Onlann varhğının, insanlann vicdanını uyandıra- cağını umut ediyorduk. Beledi- ye başkanına 26 yıl hapis ceza- sı verildi. Bu, adaletin korkunç bir karan idi. Ama yine de iyi idi. Hiç olmazsa ölüme mah- kûm edihnemişti. Çünkü bu da mümkündür. Bugün Iraklı Kürtlere acil insani yardım yap- mak en öncelikli sorundur. Onları korumak yaşamsal derecede önemli- dir. özgür insanlar olarak, bu insanla- nn topraklanna, evlerine, hayvanla- nna dönmelerini sağlamak için eli- mizden geleni yap- mak zorundayız. Bu bizim görevi- mizdir. Bu insanlar kendi ülkelerinde onurlu vatandaşlar olarak yaşamlannı sürdürebilmelidirler. Kürtler vatanlarının demokratik ve zengin olmasını istiyorlar. De- mokrasiden söz edince bu kav- ramdan aynlamayacak olan haklan düşünüyorum: Kültürel haklar, ekonomik haklar, dev- let haklan, insan haklan. Böy- lece hukukun bölüamezliği, bi- zim daha iyi bir dünyaya doğ- ru gitmemizi sağlar. (16 nisan). 'Fransa Cumhurbaşkam Françoıs Mitterrand'ın eşı olan Damelle Mit- lerrand 'France Lıbertes' adlı insan haklan kuruluşunun başkamdır. Intemational Herald Tribune'den THEGUARDIAN Kamplar Saddam gidene dekkalacakIrak'ın kamplara karşı olumsuz tutumu dikkate alındığında, buralarm Birleşmiş Milletler'e kısa sürede devredilemeyeceği akla geliyor. Aynı şekilde pek az Kürt, Saddam Hüseyin'in yerini, ondan daha az kötü ve daha az zalim bir lider alana kadar köylerine dönmemekte direnecektir. Kamplar, Saddam gidene kadaı kalacaktır. Başkan Bush, Amerikan askerlerinin Irak iç savaşına karışması tehlikesi içeren bir planı kabul etmiş oluyor. Bir ülkenin iç işine karışma anlamına gelen bu eylem, BM'nin 688 sayılı karanna uymasına rağmen bir BM girişimi değildir. Çin, böyle bir öneriyi veto edeceğini açıklamıştı. ABD, Ingiltere ve Fransa, insancıl yardımın Güvenlik Konseyi karan olmaksızın, ancak bütün önemli devletlerin onayı ile iletilebileceği kanaatinde. Iran ise, Amerika'dan kuşkulu ve Körfez yöresinde Müslüman olmayan askerlerin kalmasım istemiyor. Ayrıca Türkiye sınınndaki sığınmacılara öncelik verildiğini haklı olarak öne sürüp şikâyet ediyor. Her ne kadar lran'a da yardım verilecekse de sınırda güvenli kamplar kurulmayacak. (18 Nisan)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle