Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/16 1NİSAN1991
'Umııda
\blculuk'a
I plaket
Kültür Servisi — En iyi Yaban-
cı Film Oscarı'nı kazanan 'Umu-
da Volculuk' filminin Tttrk oyun-
culanna dün akşam Atlas Sinema-
sı'nda düzenlenen bir törenle birer
plaket verildi. Gülsen Tuncer'in
sunduğu plaket töreninde SODER
(Sinema Oyunculan Derneği) Baş-
kanı Türkân Şoray ile sekreter
Tanju Gürsu, Nur Sürer, Necmet-
tin Çobanoğlu, Emin Sivas ve di-
ğer oyunculara birer plaket verdi.
Törende ayrıca Nur Sürer diğer
oyuncular adına, Türk Kadınlar
Birliği'nin pîaketini ise ikinci baş-
kan Tülin Tekok'un elinden aldı,.
Nur Sürer törende yaptığı konuş-
mada "Biiyük sinemacı Yılmaz
Güney'in tiim demokratik hakla-
nnın geriye verilmesini istiyonun"
dedi.(Fotoğraf: Muharrem Aydın)
PASKALYADA BOGA GÜREŞt — Ünlfl İspanyol boğa göıeşçisi Mignel Baez Iitri, paskalya
dolayısıyla düzenleaen boğa güreşinde boganın saldınsını, dizlerinin üzerine çökerek savuştu-
rvken çok allaş topladı. (Fotograf: AFP)
Klasik müzik
eğitimi
yetersiz
İSTANBUL (AA) — SHP Is-
tanbul II Kültür ve Eğitim Ko-
misyonu'nca düzenlenen toplan-
tıda, Türkiye"de klasik müzik
eğitiminin yeterli olmadığı bildi-
rildi.
Cemal Reşit Rey Küçük Salo-
nu'nda yapılan toplantıda, SHP
İstanbul tl Başkanı Ercan Kara-
kaş, Türkiye'de son 10 yılda kül-
tür ve sanat alanının ozellikle ih-
mal edildiğini, rejimin sanat ve
kültürü yaymayı bilinçli olarak
ihmal ettiğini savundu.
Klasik müzik eğitimi konu-
sunda düzenlenen oturumda ko-
nuşan Mimar Sinan Üniversite-
si öğretim görevlisi Filiz Ali,
müzik eğitiminin sadece okul-
larla sınırlandınlmaması gerek-
tiğini belirtti.
HABERLERİN DEVAMI
Turizm agır yaralı
(Baştarafı 1. Sayfada)
kötü, Almanya hakikaten çok
çok kötü gidiyor" tümcesiyie
özetliyor. Savaş sonrası yaptık-
lan tahminlerde "yanüdıklannı"
söyleyen Hetman, AJmanya'da
Türkiye'ye karşı olan "isteksiz-
H|in" nedenini tam olarak bile-
mediklerini belirtiyor.
Oysa Almanya'da Türkiye'ye
yönelik büyük bir kampanya
bulunuyor. Condor, LTU gibi
Alman uçak firmalanmn, Tu-
rizm Bakanlığı'nın henüz yap-
madığı şeyi yaparak gazetelere
Türkiye ile ilgili ilanlar vermesi
ve Alman hükümetinin daha
önce Türkiye üçuşları için kişi
başına getirmiş olduğu 72
DM'lik benzin zammını kaldır-
ması, Alman tüketicilerini şim-
dilik fazla etkilememiş gibi gö-
rulüyor. Tuna Hetman, TUl'nin
Almanya'da Türkiye'ye yönelik
bir kampanya başlattığını ve
müşterilerine Türkiye'yi tanıtıcı
150 bin broşür dağıttığını söylü-
yor. "Bu yıl planladıgım 200 bin
tnristin yüzde 40'ını, yani 80 bi-
nini getirirsem çok buyük bir
başan sağlatnış olurum" diyen
Hetman, 1991'e yönelik görüşle-
rini şöyle özetliyor:
"Turizmde 1991'in tatiı geç-
meyeceği yüzde yüz belli oldu.
Çünkü Türkiye'nin ocak ve şu-
bat aylanndan dogan büyük bir
kaybı var. Savaş yüzunden bu
aylarda rezervasyonlarda yüzde
75-80 dolayında diişükhik oldu,
bu farkı kapatamıyoruz. Aldı-
Jım izlenimîere göre bu müşte-
riler uçağa binmemek için ara-
baianyla kendi ülkekrinde ya da
tskandinav ülkelerinde tatil yap-
mayı tercih etmişler. Turizm se-
lonunun Uk yansının olumsuz
oiarak etkilenmesinde en büyük
neden bu. tkinci yanda ise biraz
daha hareket bekliyorum. Ama
tki aylık rezervasyon farkını ka-
patmamız miimkün değil. Şu s-
ralar geçen yıla göre belki daha
fazla Türkiye satıyoraz. Geçen
yıl haftada 1000 kişiye Türkiye
satıyorsak, bu yıt 1100-1200 ki-
şiye satıyoruz. Ama iki ayda
kaybettiğimiz büyük rakamı ya-
kalamamız için haftada 2500--
3000 kişiye Türkiye satmamız
lazım. Bütün problem buradan
kaynaklanıyor."
Yurtdışmdan Türkiye'ye turist
getiren acenteter, 1991'i yuzde 50
dolulukla kapatmaktan
"mutluluk" duyacaklannı söy-
lüyorlar. Ağırhklı olarak Fran-
$a pazannda çalışan Gürkay-
Marmara Tur Operatörlüğü
Grubu'nun Başkanı Annağan
San, "Bu yıl geçen yılki potan-
siyelimizin yüzde 50'si dolayın-
daki bir rakam getirebileceğiz.
Bütün altyapıyı bu hesaba göre
kurdok, uçak anlaşmalannı ona
göre y-aptık" diyor. Camel Tur-
un Genel Müdürü Esat Yalçın
ise savaştan doğan yuzde 40'lık
kaybın 1991 içinde kapatılması-
nın olanaksız olduğunu belirte-
rek "Bu yılı, sonbahar çok iyi
geçerse belki biraz hoşnut kapa-
tabiliriz" diyor. Yalçın, 1991'e
yönelik olarak şu değerlendir-
meyi yapıyor
"Bizim planladjgımız rakam
60-70 bindi, ama bunun 40 bi-
nini getirebilirsek kendimizi
mutlı hissedeceğiz. Acentelerin
krizden dolayı yediği bir darbe
var. Biz olayı yalnızca 1991'deki
yüzdt 40'lık eksilme olarak gör-
müycruz. Çünkü geçen yılın so-
DO ik bu yılın başında doğan
kayıpiar, hemen hemen bütün
bir sezonu ikiye bölünmüş ola-
rak kaybetmemize neden oldu.
Acereler bu yüzden büyük bir
darbt yedi. Biz gelecek kışı na-
Bİ götürecegimizi hâlâ hesapla-
yıp planlayanuyoruz."
Tantımda geç kalındı
Tiirkiye Seyahat Acenteleri
Birlin (TÜRSAB) Başkanı Ba-
fcattiı Yücel ise 1991'e yönelik
tahmnlerini, geçen yıla göre
yüzd; 50-70 doluluk olarak ve-
riyor "Eğer başanlı bir reklam
yapılrsa yüzde 70 doluluk sag-
huıır diyen Yücel, "Kampanya-
nın 1 nisanda başlayacağı söy-
lcndi Ama ben, bırakın TÜR-
SAB başkanlıgını, bir seyahat
acenesi yöneticisi olarak nere-
de, nısıl bir reklam yapılacagı-
nı hiâ bilmiyonım" diye ekli-
yor. "urizm Bakanlığı'nın tanı-
tımdJd "beceriksizligi" yüzun-
den oğacak kayıpiarın sorum-
lusutun da yine bakanlık olaca-
ğını avunan Yücel, bakanlık
yetkiikrinin bu sonımluluktan
kaçanayacaklarını söylüyor.
Turizm sektöründe, Körfez
krizi ile birlikte kaybolan "uy-
gun iklim", devletin geciken des-
teği yuzünden bir türlü geri gel-
miyor. Yüksek Planlama Kuru-
lu'ndan (YPK) geçen haftalar-
da çıkan "turizm yatınmcüan-
nın 1991 kredi borçlannın erte-
lenmesi" kararı Türkiye Kalkın-
ma Bankası daha koşullan be-
lirlemediği için uygulanamıyor.
Bu yüzden yatırımcılar arasın-
daki bekleyiş de sürüyor.
"Yatırımcılar kredi ana para
ve faizleri için ödeme emirieri
gelmesine karşın TKB'nın uygu-
lamasını bekliyorlar. Şu gunler-
de hiçbirisi 'battım' ya da
'çıktım' diyemiyor, bekliyor" di-
yen Turizm Yatınmcılan Derne-
ği (TYD) Finansman Komitesi
Başkanı Yılmaz Türkeri, Cum-
hurbaşkanı Turgut Özal ile bir-
likte ABD'ye giden Türkiye Kal-
kınma Bankası Genel Müdürü
tsmail Emen'in Türkiye'ye dön-
mesinden sonra şartlann açıklı-
ğa kavuşacağını söylüyor. Bu
yüzden, YPK'dan turizm yatı-
nmcılannın kredi borçlarımn er-
telenmesi karannın çıktığım,
ama daha bu ertelemenin tu-
rizmcilere maliyetinin ne olaca-
ğı konusunun açıklığa kavuştu-
rulmadığını belirten Yılmaz
Türkeri, erteleme yönteminin de
şimdilik belirsiz olduğunu söy-
lüyor. Türkeri, şu değerlendir-
meyi yapıyor:
•Kaynagın maliyeti belli de-
gil. Libor +2 olacak deniyor.
Yani libonı kaldıramadığı için
bu duruma düşmüş yaünmcının
probletnlerini gelecek senelere
itelemekten. aktarmaktan başka
bir şey yapılmamış oluyor."
Devlet Bakanı Işm Çelebi
1
nin turizmcileri hedefleyen»"Da-
ha ne verelim" yolundaki de-
meçlerine karşılık sektöre şim-
diye dek "somut, elle tutulur"
çok az destek verildiği ve devlet-
çe vaat edilenlerin pek çoğunun
yerine getirilmediği ya da çok
geciktirildiği görüşü sektörde
genel kabul göriiyor.
"Halen ortalıkta satılık ya da
devren kiralık otel levhaları du-
nıyor" diyen Akdeniz Turizm
tşletmecileri Derneği (AKTtD)
Başkanı Ali Berberoglu, Antal-
ya'daki görünümü şöyle özetli-
yor:
"Ay nı hava devam ediyor. Ve-
rilecegi söylenen teşviklerden
charter uçaklanna verilecegi
açıklanan yüzde 50 oranındaki
yakıt indirimi ile ayakbastı üc-
retlerindeki indirim dışında ele
geçen en ufak bir şey olmadı.
Bol bol demagoji yapılıyor. Sek-
tör henuz rahatlamış değil."
Özal: Genel af yerine tecil
THY grevi
THY grevi turizmcileri kor-
kutuyor. Körfez krizinden dar-
be yiyen ve özellikle yılın ikinci
yarısında gelmesi beklenen tu-
ristlere umut bağlayan turizmci-
ler, THY grevini "facia" olarak
niteüyorlar. Türkiye Seyahat
Acenteleri Birliği (TÜRSAB)
Başkanı Bahattin Yücel, "THY
grevinden ziyade HAVAŞ'ın gre-
ve baslaması tam bir facia olur.
Bu sonına muhakkak bir çözüm
bulunması gerekiyor" diyor. Se-
zon içinde haftada 6 uçaİdan ol-
duğunu söyleyen Gürkay-
Marmara Tur Operatörlüğü
Grubu Başkanı Armagan San
ise şunlan söylüyor:
"THY eger greve giderse jir-
ket bir daha belini doğrultamaz.
Körfez krizindeki bu kadar za-
rarın ardından bu gre> sonucu
uçakların yerde kalması şirketi
batınr."
(Baştarafı 1. Sayfada}
ayında yeniden ABD'ye gelece-
ği açıklandı.
Özal, önceki gün Houston'da
doktoru Debakey'in yemeğine
giderken yaptığı basın toplantı-
sında söylediklerinin yanlış an-
laşılmasına fırsat vermemek için
The VVashington Post gazetesin-
de çıkan "Bağdat'tan Yalvanş"
adlı makalede iddia edildiği gi-
bi Saddam Hüseyin'den Bush'a
mesaj getirdiğinin doğru olma-
dığjnı bildirdi. Özal, "Irak'ın bi-
ze ilettigi mesaj sadece yiyecek
yardımı ve bonı hattı ile ilgiliy-
di, ABD Ue ilgisi yoktu" dedi.
Cumhurbaşkanı Özal'ın bu söz-
leri, sözcüsü Kaya Toperi'nin
resmi açıklaması ile kesinliğe ka-
vuşturuldu. Toperi açıklamasın-
da. "Cumhurbaşkam'nın Sad-
dam Hüseyin'den bir mesaj ge-
tirmesi ya da aracılık yapması
kesinlikle söz konusu degildir.
Irak elçisinin Ankara'daki ziya-
retinin nedenini zaten açıklanuş-
tık, bir kez daha ifade edeyim.
Petrol bonı hattının açılması ve
yiyecek yardımı talebini günde-
me getirdiler, biz de BM'ye yap-
tıgımız başvunıdan söz ettik.
Ekonomik ambargo kaldınlır
kaldınlmaz yiyecek yardımında
bulunacağımızı söyledik. Petrol
bonı hattının açılması için bir
inceleme heyeti göndermelerini,
bonı hattının dunımunun göz-
den geçirilmesini istedik" dedi.
Özal, Bush'a Irak'a müdaha-
le etmemesini, Irak'ın dışandan
müdahale olmaksızın kendi ha-
line bırakılmasını tavsiye ettiği-
ni ise doğruladı. özal, önceki
gün Houston'da düzenlediği ba-
sın toplantısında "Eğer çok kan
ay içinde baküır" dıyerek ABD-
nin Irak'a müdahale konusunda
henüz kararlı olmadığını da be-
lirtmiş oldu.
İncirlik Üssti
The VVashington Post'ta ya-
yımlanan makale, özal'ın
Bush'a İncirlik Üssü'nün güç-
lendirilmesini teklif ettiğini de
bildirmişti. özal bu iddiayı ya-
lanlamadı. Stratejik işbirliğiniı.-
geliştirilmesinden söz ederken
încirlik'in de gündeme geldiği-
ni söyleyen özal, Bush Ue somut
konulara değindikleri izlenimi-
ni verdi.
Özal, Incirlik'ten bahseder-
ken şunlan söyledi: "ABD ile
stratejik işbirliği uzun dönemli
bir seydir. Sadece askeri işbirli-
ği degil, askeri yani bunun kü-
çük bir bölümüdür. Pek çok
alanda karşılıklı danışma söz
konusudur. ABD, günümüz
dünyasında tek süper güçtür, so-
rumluluk sahibNtir. Türkiye çal-
kantılı bir yerdedir, yalnızca Or-
tadoğu açısından degil, Balkan-
lar, Kafkasya ve Sovyetler Bir-
liği açısından da... Bu nedenle
stratejik işbirliği dünya banşına
yarayacaktır. Benim dikkat çek-
tiğim husus budur. İncirlik Üs-
sü'ne gelince, lnciriik Üssü sa-
vaş sırasında kendisini kanıtla-
mıştır. Son derece iyi bir üstür.
Yeri son derece iyidir. Bu neden-
le Suudi Arabistan'daki ve diger
ülkelerdeki üç üsse bedeldir. Bu-
na dikkat çektim."
Cumhurbaşkanı Turgut Özal,
kamuoyunda "Af Yasası" ola-
rak bilinen yasal düzenleme ile
ilgili bir soruyu yamtlarken, Ce-
za Yasası'ndaki 141, 142 ve 163.
dökülürse, Irak'ta çok can kay- maddelerin kaldınlabileceğini
bı olursa o zaman duruma bir ifade etti.
DUYURU
Türk Hava Volları Genel Müdürlüğü işyerlerinde çalışan personel için Hava-İş ve TÛHİS Sendikaları arasın-
da sürdürülmekte olan toplu iş sözleşmeleri görüşmeleri anlaşmazlıkla sonuçlanmış ve Hava-İş yöneticileri
1 Nisan 1991 tarihinden başlamak üzere iian etmiş bulundukJarı grevi uygulamaya koyacaklarını bildirmişler-
dir.
Bu gelişmeler üzerine aşağıda belirtilen hususlann kamuoyunun dikkatlerine sunulmasında fayda görül-
mektedir.
1. Türk Hava Yollan'nın 1990 yılı topiam cirosu 1.7 trilyon olup, Hava-İş Sendikası'nın verdiği parasal tekli-
fin tutarı 1.8 trilyondur. Başka bir deyişle sendika, Türk Hava Yollan cirosundan fazla bir meblağı talep eder
durumdadır.
2. Türk Hava Yollan tüm imkânlannı zorlayarak 1.350.850 TL olan mevcut aylık ortalama ücreti % 146
oranında bir artış ile 3.281.500 TL'ye yükseltmiştir. Çalışanlara her ay ödenecek olan 150.000 TL şosyal yar-
dım, fazia çalışma ücreti ve senede dört kez ödenmekte olan ikramiyeler, vardiya primleri ve diğer ödemeler
bu meblağa dahil degildir.
Ayrıca toplusözleşme döneminin başlama tarihi olan 1 EkimJ990 ile 1 Mart 1991 tarihleri araşındaki alt
aylık süre için yapılacak olan birikmiş fark ödemelerine ilaveten 3 milyon TL'lik bir meblağ seyyanen tüm
personele ödenecektir.
Türk Hava Yolları'nda uygulanacak olan en düşük ücret ise diğer tüm ödemeler hariç olmak üzere 1.676.000
TL olarak tespit ve teklif edilmıştir.
3. Ücret, ikramiyeler, fazla çalışma ve aylık şosyal yardımlar ve diğer ödemelerin dahil olduğu giyinik ücret-
lerde ise mevcut ortalama 2.732.400 TL olan ücret, 6.234.000 TL'ye yûkseltilmiştjr.
4. Türk Hava Yolları'nın sunduğu müteaddit tekliflere rağmen Hava-İş Sendikası ilk önerilerinden daha so-
mut ve kesin bir teklif getirmemekle esas amacın Türk Hava Yollan'm greve sokmak olduğunu göstermiştir.
Bu durumda grevin "amaç" olduğu bir toplu iş sözleşmesi görüşmesinden netice beklemenin yanlış oldu-
ğu gerçeği bir kez daha anlaşılmıştır.
Tûrk Hava Yolları yönetimi olarak, tüm müzakereler esnasında üzerimize düşen her türlü görevi eksiksiz
yerine getirdiğimiz inancındayız. Dolayısı ile uygulamaya konulan grevden ve bu grevin doğuracağı her türlü
sonuçtan direkt olarak Hava-İş Sendikası'nın mesul olacağı açıktır.
Türk Hava Yolları yönetimi ücret teklifinde çalışanlannın yaşam standardını yükseltmeyi hedeflemiş ve tüm
imkânlannı zorlayarak bilgilerinize sunduğumuz parasal teklifi hazırlamıştır.
Saygılarımızla.
TÜRK HAVA YOLLARI A.0.
İLAN
BALIKESİR 1. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESt HÂKİMLİĞİ'NDEN
1990/782 Esas, 1991/178 Karar
Davacı Gökhan Kaydırma tarafından davalı Nüfus Müdürlüğü aley-
hine açılan Soyisim Tebdili davasınm yapılan durusması sonunda:
Denizü Ui Bekilli ilçesi Yeni Mahallesi Cilt: 003/01, Sayfa: 38 ve
Kütük sıra no: 24 sayılannda nüfusa kayıtlı Ali Rıza ve Refika oğlu
1972 doğumJu Davacı Gökhah'ın nüfus kütüfünde Kaydırma olarak
yaalı soyadının ALPASLAN olarak tashihi ilan olunur. 14.3.1991
Basın: 46371
ÇtÇEKDAĞI KADASTRO HÂKtMLİCİ'NDEN
Esas No: 1978/103
Davacılar Rıza ÇALIŞKAN ve Nazife ERTUNÇ'un davalı Çelebi
ÖZTÜRK mirascılan aleyhine açmış olduğu Tapu iptali ve tescll da-
vasımn mahkememizde yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara
kararı uyannca;
Davacı Çelebi ÖZTÜRK mirasçüarından Huriye, Celal, Mustafa
ve Sevim OZTÜRK'ın adreslerinin tüm aramalara rağmen buluna-
maması ve adlanjıa çıkartılan tebligatlarında bila tebliğ iade edilme-
si nedeniyle, yukarıda adı geçen davalı mirasçılarının 1987/103 esas
sayılı dava dosyasının duruşma günü olan 20.6.1991 günü saat 9.00'da
Çiçekdağı Kadasiro Mahkeraesi'nde hazır bulunmaları veya kendile-
rini bir vekille temsil ettirmelerine aksi takdirde yokluklarında kaıar
verilecegi, davetiye yerine kaim olmak uzere ilanen tebliğ olunur.
14.3.1991 Basın: 22877
Özal şunları söyledi:
"Af Yasası değil. Bizim dü-
şünduğümüz tecil mekanizması-
dır. Çünkü anayasaya göre bazı
aflar miimkun değil. Onun için
tecil olmak mecburiyeti de var.
Terör kanunu çıkar da onun
içinde 141, 142 ve 163. madde-
ler kaldınlır ve fıkir suçunu, suç
olmaktan çıkaracak maddeleı
getirilirse teröre ilişkin suçlar
ağırlık olarak getirilir. Bu mad-
delerden içeri girmiş olanlar za-
ten olomatik olarak çıkarlar. Te-
cile lüzum yok orda, bu otoma-
tik olarak çıkar. Tecil getirdiği-
miz suçlar daha ziyade nonnal
maddelerden hapse girenler için-
dir.
Genel olarak af yerine geçe-
bilecek bir tecil mekanizması
düşünülüyor. Bu, Güneydogu
eylemlerinden içeri girenleri de
kapsayabilir, ama şu anda bu
maddelerin şumulünü bilmiyo-
rum. Tabii buna adi suçlar da
giriyor."
Cumhurbaşkam Özal, yasa-
nın bayramdan once yetişip ye-
tişemeyeceği yolundaki bir soru-
ya da "Bilemiyornm, yalnız biz
yardımcı oluruz. Kanun iyi bir
şekilde çıkarsa iade etmeyiz, im-
zalarız" karşılığını verdi.
Özal, yabancı bir gazetecinin
Türkiye ile NATO ilişkileri ko-
nusundaki sorusuna, "Türkiye
1
nin NATO'daki rolünün arttığı"
şeklinde yanıt verdi.
Cumhurbaşkanı bu arada
Irak'taki durumun karışık oldu-
ğunu ifade ederek "Biz Irak'a
komşu olarak herhangi bir öne-
ride bulunmak istemiyonız. Be-
nim kuşkum Irak'taki iç prob-
lemin devam edecegidir. Sonu-
ca Irak karar verecek. Bölgede-
ki ikinci sorun Araplar arasın-
daki sorun. Savaş sonrası ABD
1
nin bölgedeld kredibilitesi arttı.
Bunu çözmek için şu anda bü-
yük şans var. Irak, bir Lübnan
olmaz" dedi.
Taner seçim için para
(Baştarafı I. Sayfada)
seçimleriyle ilintili olarak
istendiği" ifade edilmişti.
Özal'ın Bush'la Camp Da-
vid'deki görüşmesinde konunun
gundeme getirildiği belirtilen
haberlerde, Taner'in sözlerinden
alıntılar yapılıyordu. Taner'in,
Bush'la görüşmede "Bize bu 1
milyar dolan hemen vermelisi-
niz. 1992'de Türkiye'de genel se-
çim var. Siz de başkan seçimi ol-
duğu gibi, bizde de genel seçim
var" sözleri tırnak içinde veril-
di.
Türkiye'nin böyle bir talepte
bulunduğu haberleri ise iç poli-
tikada sert tepki ve eleştirilere
yol açtı. SHP ve DYP üst yöne-
timi, Türkiye'nin küçük düşü-
rüldüğü yönunde açıklamalar
yaptılar.
Bu tartışmalar sürerken Cum-
hurbaşkanı özal, TRTye verdiği
demeçte, "Ben buraya para iste-
meye filan gelmedim. Çünkü
cumhurbaşkanlan bu konular
için gelmezler. Hükümetimizin
bir bakanı bu konu ile ilgilidir.
Nitekim o gelmiştir. tlgililerie
konuşmalar yapmıştır. Ben o
konuşmalann yolunu açanm"
demişti. Taner de aynı gün yap-
tığı açıklamada, "Kimseden bir
şey istemedik. Bir şey istemek
zaten benim işim değil. Ben bu-
rada her yıl yaptığım gibi serma-
ye kurumlanm Türkiye hakkın-
da bilgilendirmeye geldim" şek-
linde konuşmuştu.
Ancak Güneş Taner, önceki
gün Sabah gazetesi yazarı Meh-
met Barias'ın sorularını yanıt-
larken, bir başka yerde "Bush'a
ne dediğini" aynen şöyle açıkla-
dı:
"Türkiye, 1992'de seçime gi-
decektir. Bu süre içinde enflas-
yon dizginlenmelidir. Ekonomi-
deki negatif etkilerini gidermek
için, bu para devreye erken so-
Akbulut sınır ötesi
operasyonu doğrulamadı
Haber Merkezi — Irak'a sımr
ötesi operasyon düzenledikleri
öne sürülen Türk güvenlik güç-
leri ile PKK militanları arasın-
da çatışmalar çıktığı kaydedilir-
ken, Başbakan Yüdırım Akbu-
lut bu yöndeki haberleri doğru-
lamadı.
Bölgeden gelen haberlerde,
Irak sınırından 5 kilometre ka-
dar içeri girerek operasyon yü-
rüten güvenlik güçlerinin, PKK
militanlan ile girdiği çatışmalar-
da iki can kaybı verdiği, arala-
nnda bir astteğmenin bulundu-
ğu 7 askerin de yaralandığı id-
dia edildi. Yaraiı ele geçirilen bir
PKK militanının ise Uludere il-
çesine bağlı Gülyazı karakolun-
da tutulduğu ileri sürüldü. Şır-
nak'm Uludere ilçesi bölgesinde
girişilen sınır ötesi operasyona
savaş uçaklannın da katıldıkla-
rı iddia edildi.
Öte yandan geçen hafta Ulu-
dere'ye bağlı Inceler ve Bağlıca
köylerinden, Kuzey Irak'taki ya-
kınlannın savaş sonrası durum-
lannı öğrenmek için pasaport-
suz olarak gizlice sınırı geçme-
ye çalışırken yakalanan 9 kişi-
den 8'i tutuklandı. Abdullah
Kaçan, tbrahim Kaçan, Fetullah
Kacan, Yakup Kaçan, Ali Öz-
gün, Kemal Özgün, Hüseyin
Yüksel ve Sait Yüksel tutukla-
nırken, Mehmet Yüksel adlı 65
yaşındaki köylünün serbest bı-
rakıldığı kaydedildi.
Akbulut doğrulamadı
Başbakan Yıldırım Akbulut,
İstanbul'dan Ankara'ya hareke-
tinden önce gazetecilerin soru-
larını yanıtlarken "sınır ötesi
operasyon" haberlerini doğrula-
madı. Akbulut, "Türkiye'nin
Kuzey Irak'ta askeri bir operas-
yona giriştiği" iddialarının ha-
tırlatılması üzerine, "Hayır, böy-
le bir şey yok" karşılığını verdi.
kulmabdır."
Güneri Civaoğlu ise Sabah-
ta dün yayımJanan "Doğrasu
Budur" başhkh yazısında konu-
ya yeniden değinerek, Hürriyet-
in Genel Yayın Yönetmeni Er-
tuğnd Özkök ile birlikte, yazdık-
ları bilgileri, "birinci ağızdan
aldıklanm" ve yanlanlann doğ-
ru olduğunu kaydetti. Taner'in,
Mehmet Barlas'a yaptığı açıkla-
mada, yazılanlan "gerçek dışj"
göstermeye çalıştığını anlatan
Civaoğlu, kaynaklarının doğru
olduğuna da değinerek, "Eğer
Güneş Taner, açıklansın derse...
Açıklamaya hazınm. O zaman
'Birinin birine doğru söylemedi-
ği' ortaya çıkacaktır" diye yaz-
dı.
Civaoğlu, Taner'in bu sözle-
ri söylediğine bazı bürokratlann
da tanık olduğunu belirtti ve
"Daha önce benim ve Özkök-
ün yazdıklanmızın tamamen
doğrnlan yansıttığını ve Camp
David'de o konuşmalan, artık
ikinci bir kişiden araştırmaya
kesinlikle gerek kalmayacak bir
'birinci ağızdan' dinlediğimizi, o
dinlediklerimizi aynen yazdığı-
mızı ve de devletin yüksek ka-
demedeki iki bürokraünın daha,
bulunduğumuz mekânda bize
bu anlatılanlara şahit oldukla-
nnı belirtmeliyim
n
ifadesini kul-
landı.
Ertuğrul özkök de Hürriyet-
te dün yayımlanan yazısında,
Camp David'de "acil para
yardımı" talebinde bulunulma-
sının 1992 seçimleriyle ilintili ol-
duğunu yineledi. Özkök, Was-
hington'da para konusunun açü-
dığını ve bunun prezantasyonu-
nu (sunuşunu> Devlet Bakanı
Güneş Taner'in yaptığım belir-
terek, "Çok sağlam bir kaynak-
tan, hatta ikinci bir kişiden
check etmeye gerek dahi duyma-
yacağımız bir kaynaktan bize
ulaşan bilgüere göre de Camp
David'de bu para istenirken,
1992'de yapılacak seçimle linka-
ge (ilinti) kurnldu" diye yazdı.
Gazetemiz yazarlanndan Cii-
neyt Arcayürek de dünkü yazı-
sında, özkök ve Civaoğlu'nun
yazdıklarına tanık olarak gös-
terdikleri, ancak kimliğıni açık-
lamadıkları bürokratlardan bi-
rinin Hazine ve Dış Ticaret
Müsteşarı Namık Kemal Kılıç
olduğunu ifade etti.
ÖzaFın sözleri
Cumhurbaşkanı özal, Hous-
ton'da düzenlediği basın toplan-
tısında gazetecilerin '*yardım ta-
lebi"ne ilişkin sorularını yanıt-
larken şöyle dedi:
"Güneş Taner nihayet ekono-
mi Ue ilgili devlet bakanıdır.
Kendisinin o şekilde görüşü ola-
bilir. Herkes parasını miimkün
olduğu kadar peşin almak ister.
Zannediyorum mesele biraz da
buradan kopuyor. Yoksa Türk-
iye'nin şu anda önemli bir prob-
lemi yoktur. Ama tabii ki barp
bitti, ondan sonra belki kimse
ödeyemez diye böyle düşünülü-
yordur."
37 yıldan beri MUHASEBE veya MKTBıO kuriannda
Orta ve İlkokul mezunlanna bile
İŞ ÇOK; ELEMAN YOK !..
LİSE MEZUNLARI, BEKLEMELİ ÖĞRENCİLER, İŞSİZ GENÇLER :
AYLAR, YILLAR GEÇİYOR; SİZ HÂLÂ BOŞ MU BEKLİYORSLNUZ ?..
Hiç olmazsa BİLGİSAYAR ÖĞRENİN; İNGİLİZCENİZİ KURTARIN !..
Sahasında DİA V A ŞAMPİYOMU olan
rAMpyvoısj
r.Sr£
OZEL DAKTİLO SEKBETEH VE BhfitSmR KUHSUHI
Mevzuatm izin verdiği en ucuz ücretlerie
Olabilecek en kısa sürelerde öğretip IŞE YERLEŞT1RME GARANTIŞIYLE
Hiçbir bağlayıcı ödeme zorunluğu olmaksızın BONOSUZ + TAAHHÜTSÜZ
veya Ö\CE ÖĞREI\; SO!\R4 ÖDE usulüyle
ya da ÖNCE ÖĞREN; SONRA ÇALIŞ; daha sonra da ÜCRETİ TAKSİTLE ÖDE
AİLENE \XIK OLMA: KEINDI KAZANCINLA ÖĞREN
seçenekleri ve her türlü ödeme kolaylıkları ile
DİKKAT: Merkez telefonlanmız değişti. Yeni nnmaralanmız:
Merkez
Kadıköy
Beşiktaş
Şişli
Balorköy
Beyazıt, Mithat Paşa Cad. 14/1
Altıyol, Kuşdili Caddesi, 6/8
Çıra^an, Asariye Cad. 7/2-3
Abidei Hürriyet C. Hasat Sok. 15
Hüsreviye S. 18/4 (Migros sırası)
Tel
Tel
Tel
Tel
Tel
517 92 57 - 517 92 58
338 O8 42 - 336 1 1 5O
158 24 97 - 158 24 98
130 90 37 - 175 43 14
571 31 31 - 561 29 O6
Dıkkjl: Bu 5 ıdreslen ba$ka ŞAMPİY0N adıyla çalışan hrçbır Daktilo Sekrelef ve Bilgisayar kureu subctniz d^ildtr.