20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 EKONOMI 1NİSAN1991 ABDURRAHMAN YILDIRIMBORSA NOTLARI Galata Borsası'nda hava oyunları lardan itibaren Galata'da ki Komisyon Hanı ve Hav- yar Hanı'nda finans imparatorlukları- nı kurmuş olan Galata bankerleri, sa- raydan başlayıp vez/r, vukela, memur, subaydan imparatorluğun en uzak kö- şesindeki tahıl ya da meyve üreticisi- ne, oduncusuna, kömürcüsüne v«e her türlü esnafma kadar uzanan bir ağ kurmuş bulunuyorlardı. Meta impara- torluğun milli geliri ve dışarıdan aldı- ğı borçların hatırı sayılır bir yüzdesi borsa oyunları, tefecilik, murabaacılık işlemleri ve bankerlerin eline geçer hale gelmiştı. Bu yı/larda yabancı mal- ların cazibesi bütün imparatorlukta ya- şayan müslim, gayri müslim tebanın tüketim arzularını kamçılıyordu. Fakat geliri yetmez hale geldiği için her aile gelirinin bir kısmı ile borsada oyun oy- namaya koyulmuş, yerli ve yabancı; pi- yangolu devlet ve şirket tahvillerini sa- tın almaya yönelmişti. İstanbul'da ıse merkezi Havyar Han olmak üzere kenar martallelere kadar (Ya da kıssadan hisse) taşınmış olan sarraflar, halkı o zaman "hava oyunlan" denilen gerçekte ka- zananın da kaybettiği bir tür borsa oyununa alıştırmışlardı. Fakat nasıl oluyordu da kaybedenlerin yanında bu oyundan kazananlar da işten ziyanlı çıktıklan halde bu oyuna devam edi- yorlardı? Müslüman Türklerin kazan- dıkları zaman bile zararlı çıktıklan bu oyunlara düşkünlükleri neden sürüp gitmişti? Gerçekte bunun sebebi saf kumarbazın tutkusu olabilirdi, ama as- lı şu idi: Devlet kapısında en baştan en sona kadar rüşvet büyük suç sayılıyor, kişileri idama bile götürüyordu. "Bu kadar para ve mülk nereden geldi" Ameleler, Afyon kuyruğunda diye sorulduğunda, "Hava oyunlann- dan kazandım" demekle iş bitiyordu. Rüşveti alan birkaç gün Galata'da gö- rülüyor veya bankeri ile anlaşarak işi- ni kitabına uyduruyordu. Oysa ilk bor- sa komiseri Abidin Bey'in kendi de- yişi ile yüzde 98 oranında kaybeden- lere karşı kazanan yüzde 2 kimlerdi? Açıklamalarına bakılacak olursa, bor- sada kazananlar simsarlar ve onların arkasındaki büyük bankerlerdi. Os- manlı hükümetlerinin konsolid (devlet tahvili) ve diğer borsa kıymetli evrakı üzerinde etki yapacak kararlarını ön- ceden haber alan bazı bankerler hep kazanıyordu. Bunların bu haberlere karşı ne rüşvetler verdikleri bilinmek- tedir. Ancak zaman zaman bazı dev- let ricali kendi sarraflannı da atlatarak mübayacılar vasıtasıyla borsada oyun oynayarak büyük paralar kazan- mışlardı. (Prof. Dr. Haydar Kazgan'ın TEB Yayınları arasında yeni çıkan Galata Bankerleri kitabından, sayfa 57 ve 61). Ozelleştirme programı çer- çevesinde yapılan halka arzlarda ilk kez 'ameleler' ve 'köylüler' boy gösterdi. Geçen hafta başında Afyon çimento hisse senetleri için İş Bankası şubeleri önünde uza- yıpgiden yatırımcı' kuyruğu sermaye piyasasının tabana yayıidığını gösterir gibiydi. Kuyruklarda kavga çıkıp olay karakolluk olunca gerçek or- tayaçıktı. 'Amaleler' ve'köy- lüler', spekülatörler ve bazı bankerler tarafından kiralan- mıştı.' Ozelleştirmeyi yürüten KOİ, yoğun ilgi üzerine hisselerden en fazla 6 milyon liralık satın alma limitini, satış sırasında 1,5 milyon liraya kadar düşür- me yoluna gitti. Bir kişinin ala- cağı hisse adedi dörtte bire in- dirilince, altı milyon lirayı ce- bine koyarak sıraya kiralık adam sokanlar da yevmiyeleri aynı oranda düşürmeye kalk- tıjaf. Bu indirim girişimi, gece- den kuyruğa giren yevmiye- cileri' sinirlendirince yer yer kavga çıktı. Güvenlik kuvvet- leri olaylara müdahale etti, sa- tışlar karakollara düştü. Adam kiralayanlar işlerini biliyordu. Çimento sektörü modaydı ve Afyon Çimento'- nurv Fransız CF şirketine sa- tış fıyatı bugüne oranlandığın- da, şirketin toplam değeri 98 milyara varıyordu. Yani Fran- sız/ara satış fiyatı üzerinden halka arzedilen yüzde 48.5'lik hissenin bugünkü değeri 48 milyardı. 36 milyar liraya sa- Borsanın yönü Savaşla birtikte borsanm yükselmeeğilimi de bitti. Döviz kur- lanndaki aröştan ve faizoranlanndaki yükselmeden olum- suz etkiienen borsanın yönü martayındadüşüşü gösterdi. Şimdi bütün umut yurtdıştndangelecekparada. Hem yardım cinsin- den parada ve hem de yabancı yatınmcılarda. Bütün dikkatter bu noktaya yoğunlaştınlmfş durumda. Dışandan para gefmezse ne olur? Körfez krizinden doJayı bütçe açığı 45 trüyon daha bûyüdü. Ücreî artışlan daKİTaçıklannı 75trilyon arttırdı. Sonuçta32 tril- yonluk kamu finansman açjğı 46 trilyona dayandı. Açık kapab- Itrgtbi değil. Yadışandan yardım gelecek ya da içeride 'ekono- mik tstikrar tedbirleri' alınacak. Yoksa ekonomide ardı ardt- nabombaJarpatJayacak. Dövizalıpbaştnıgîdecek. Faizler da- ha datırmanacak. Bunlar tabii borsa için de 'dünyanın sonu* olmayacak, ama borsadan da fazla bir şey beklenemeyecek. Dış yardJm veya dtş atıcıtar gelirse o başka tabii. tıkdığına göre de Afyon Çimen- to hisseleri ucuzdu. Hem ucuz, hem moda bir sektör ve üstelik de piyasa hacmi çok dar bir hisse senedi speküla- törlerin, bankerlerin arayıp da bulamadığı bir kâğıttı. Bir yan- dan spekülatörler, bir yandan bankerler, öbür taraftan halk derken KOİ, Afyon Çimento'- yu yaklaşık 12 bin kişiye sat- tı. Afyon Çimento'nun geçen haftaki borsa seyri incelendi- ğinde bu hisse senedinin 'spekülatörlerin' işine pek yaramadığı görülüyor. Adana Çimento'da görülen halka arzdan hemen sonra borsada yüzde 300'e varan prim bura- da yoktu. 'Afyon'culara yüz- de 25'lik bir prim dahi çıkma- mıştı. Spekülatörler, bir şeyi unutmuşlardı: O da Afyon Çi- mento'nun Fransız CF firma- sına diğer 4 çimento fabrika- sının hatınna zoraki' satıldı- ğıydı. Efe: Kimsenin ruhu duymaz Resmen borsa bankeri Efe Özal, 24 martta Hür- riyet'e konuşurken şunlan söylemiş: "Siz benim yerim- de olsanız, kendi adınıza borsa şirketi kurup ortalara çıkar mısınız? İsminizi hiç açıklamadan, bir borsa şir- keti vasıtasıyla borsada iş- lem yapabilirsiniz. Kimsenin de ruhu duymaz. Yani ben kendimi niye ortaya ata- yım?" Burada Efe doğru söy- iüyor, ama kendisinin niye bankerliği soyunduğunu ya- nıtsız bırakıyor. Bu sorunun cevabı bu kö- şede 18 martta verilmişti: "Aslında Efe'nin bir ban- kerlik şirketine ortak olma- sı, o kadar önemli değil. Sadece Efe'nin resmen banker olduğunu kanıtlıyor. Birde asıl borsa oyunlannı perdeleme olanağı veri- yor." Kamu kesiminde 338 bin, özel sektörde 32 bin işçinin toplu sözleşme görüşmeleri sürüyor 430 bin îşçi 'bahanbekliyor'ANKARA (UBA) — Çeşitli' işkollarında, büyük çoğunluğu- nu kamu kesiminde çalışan işçi- lerin oluşturduğu 430 bin işçinin toplu iş sözleşmesi görüşmeleri devam ediyor. Toplu iş sözleş- mesi görüşmeleri, uyuşmazlıkla sonuçlanan 10 bin 500'ü THY ve HAVAŞ işyerlerinde çalışan- ları olmak Uzere yaklaşık 15 bin işçi greve başlayacak. Kamu ke- siminde en büyük sözleşmeler- den birinin imzalayacak oian Yol-İş Sendikası'nm Genel Baş- kanı Bayram Meral, çeşitli iş yerlerinde yaklaşık 120 bin işçi- nin toplu iş sözleşmesi görüşme- lerinin sürdurdüklerini ve bugu- ne kadar henüz olumlu bir so- nuç alamadıklarını belirterek "gerekirse yasal haklanmızı kullanacağız" dedi. Türk-lş'e bağlı çeşitli sendika- lâra üye, kamu kesiminde 338 bin 91, özel kesimde ise 32 bin işçinin toplu iş sözleşmesi mü- zakereleri sürüyor. Türk-lş'e bağlı olan Hava-lş'e üye THY'de 8 bin, HAVAŞ'ta 2 bin 500 işçi ve Turban'da 2 bin 900 işçi için grev kararı ahnırken Petrol-lş'e üye Petkim'de 5 bin 900, Çimse-Iş'e üye seramik gru- bunda 10 bin ve Kristal-lş'e bağ- lı 13 bin işçinin toplu iş sözleş- mesi, görüşmeleri ise uyuşmaz- lıkla sonuçlandı. Türk-lş'e bağlı sendikaJar ara- sında, Tekgıda-lş Sendikası, Çay lşletmeleri Genel Müdürlü- gü'nde 28 bin ve Tekel lşletme- leri Genel Müdürluğünde 50 bin işçi adma Şeker-lş Sendikası, Türk-İş'in hesabı net 1 milyon 700ANKARA — (Cumhuriyet Bürosu) Türk-lş, toplu pazarhk görüşmelerinde anlaşma sağlanamazsa nisan ayı sonunda topluca uyuşmazlığa gidilmesini öngörüyor. Türk-lş'te hesaplar, süreleri 1991 yıh başında biten sözleşmelerdeki ücretlerin birinci altı ay için net 1 milyon 700 bin liraya çıkanlması üzerine yapılıyor. Türk-lş, uyuşmazlık halinde, toplu eylemlerin mayıs sonunda, toplu grevlerin de haziran ayı ortalannda gerçekleştirilmesini planlıyor. Toplusözleşme süreleri 1991 yılının ilk üç ayında biten Türk- lş'e bağlı sendikalann büyük bölümü toplu pazarlık sürecinde ilk oturumlannı tamamladılar. Kamu kesimi için yapılan bu görüşmelerde, idari maddeler ele alındı ve önemli aşama kaydedilemedi. Kamu işveren sendikalan, henüz ortaya bir ücret zammı önerisi koymadılar. Türk-lş Başkanlar Kurulu ve Kamu Sözleşmeleri Eşgüdüm Komisyonu'nun aldığı karar gereğince, bu yıl da tüm kamu kesimindeki sözleşmeler bütünlük içinde götürülecek. SendikaJar, idari maddeler üzerinde çaJışmalarını tamamladıktan sonra Türk-lş Eşgüdüm Komisyonu devreye girerek ücret, sosyal yardım ve torba (çeşitli sosyal yardımlar) üzerinde pazarlığa girişecek. Türk-lş yetkilileri, süreleri 1991 yılının ilk üç ayında biten toplusözleşmelerde, ücretlerin sosyal yardım kalemleri dahil olmak üzere net 1 milyon 700 bin lira dolaylarına çıkması için çaba göstereceklerini dile getiriyorlar. Sözleşme görüşmeleri süren kamu kuruluşlanndaki işçilerin ortalama ağırhklı ücretleri brüt 1 milyon lira dolaylannda bulunuyor. Ancak bazı işkollannda ücretler 1 milyonun çok altına düşuyor. Türk-lş yetkilileri, toplusözleşme görüşmelerinin nisan ayı sonuna değin sürdürüleceğini, pazarlık masasında bir anlaşma sağlanamamışsa nisan ayı sonunda tüm sendikalann uyuşmazlığa gideceklerini belirtiyorlar. Uyuşmazlıktan sonra yasal olarak greve gidilebilmesi için en az 48 güne gereksinim bulunduğunu saptayan Türk-îş, toplu grevlere çıkmanın ancak haziran ayı ortasında, Kurban Bayramı'na yakın bir tarihe denk geldiğini belirledi. Türk- lş'in planına göre uyuşmazlıklar tutulduktan sonra mayıs sonlanna doğru 1989 yılı ilkbaharında olduğu gibi pasif eylemler gündeme gelecek. Eğer uyuşmazlıklar sürüyorsa, sendikalann tümü haziran ayının ortasında greve çıkacakmış gibi hazırlık yapacaklar. Türk-lş, 1 Mayıs günü de birkaç ilde, kapalı salon toplantılan gerçekleştirmeyi düşünüyor. Türkiye Şeker Fabrikalan Genel Müdürlüğü'nde çalışan 38 bin 500 işçi adma; Yol-lş Sendikası Karayollan'nda 30 bin 500, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'n- de 73 bin işçi ile Bayındırlık ve İskân BakanhğYnda, Afet Işle- ri Genel Müdürlüğü'nde çalışan diğer iş kollan ile birlikte 120 bin işçi adma; Türk Harb-lş Sendikası ise Milli Savunma Ba- kanlığı, Içişleri Bakanlığı, Jan- darma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı'nda bulunan toplam 36 bin 479 işçi adına toplu iş sözleşmesi görüş- melerini sürdürüyor. Hak-İş öte yandan Hak-lş Konfede- rasyonu'na bağh sendikalardan öz Gıda-lş bin 287 işyerinde 31 bin işçi, Hizmet-tş Sendikası 31 işyerinde 20 bin işçi, Öz-îplik İş Sendikası 4 işyerinde 2 bin 500 işçi ve Öz-Çelik İş Sendikası'da 10 işyerinde 6 bin 500 işçi olmak üzere 60 bin işçinin toplu iş söz- leşme görüşmelerini sürdürüyor. Yol-tş Yol-İş Sendikası Genel Başka- nı Bayram Meral, en büyükleri Karayollan ve Köy Hizmetleri'n- de olmak üzere 120 bin işçinin toplu iş sözleşmesi görüşmele- rinden henuz olumlu bir sonuç alınamadığmı ve bu görüşmele- rin çok sıkıntılı geçtiğini söyle- di. Toplu iş sözleşme görüşme- lerini bir an önce sonuçlandır- mak istediklerini belirten Meral, "Bu bir tebdit deği), ancak ma- sada sonuçlanmazsa vasal hak- kımızı kullanacağız" dedi. Harb-İş Türk Harb-tş Sendikası Ge- nel Başkanı Kenan Durukan ise D 1 E R B O R U Y A R I Y O I ALTI AYLIK % 65.5 NET FAİZLİ SA • YILLIK % 76.2 NET VERİMLİ HAZİNE BONOSU Mefkezimızde ve tum şubelerimızde satışa sunulmuştur ftDERBORSA 1!=^ BORSA BANKERLİĞİ A.Ş. Devtel tahvilr. hazme bonosu ve hisse senetlen aiım-satımında emrınadeyız HERKEZ: ŞJŞU Şubesı: DeryişoJİLSoK DervşHan 14 Aooel Mjrnyeı Caa Temel Harceiıer A» 125 SiıteaST Şı$lı IST Tel 522B3 13-511 82 2021 22 Tel 147 14 75-14C İŞ 94 KAUK0V Şubesi: ANKARA Şubesı BajaaıCsd <amarcı Ojragı Se/ıan Mıllı MudalaCad. Gjven Park Apt «pl •5E-B'KOy-:ST 14Ki2ıla/-A\<ABA Tei 363 13 D3 353 23 07 Teı 118 42 88-125 16 00 HAŞET KİTABEVİ A.Ş. YERLİ VE YABANCI YAYJNLARDA % 50'YE VARAN İNDİRİMLİ SATIŞLARA BAŞLADI İSTANBUL : İstiklal Cad. No: 469 Tünel, Beyoğlu İZMİR : 1- Şehit Nevres Bulvarı No: 3/B Alsancak 2- Cumhuriyet Bulvarı No: 143/G Alsancak ANKARA : Bayındır Sok. No: 38/11 Kızılay RİZE SULH HUKUK HÂKİMLİĞt'NDEN Dosya No: 1990/950 Davacı Remziye Usta vekili Av. llyas özderair tarafından davalı- lar Hüseyin Usta ve 29 arkadaşı aleyhine açılan Taksim davasının mahkememizde yapılan yargüamalan sırasında verilen ara kararı ge- reğince: Davalılardan Mehmet Sedat Tüfekçi, Salih kızı Saadet, Salih oğlu lsmet ve Salih kıa Emine'nin tüm araraalara rağmen adresleri meç- hul olduğundan haklarmdakı tebligatların ilan yolu ile yapdmasına karar verilmiştir. Adlan geçen davalılann duruşma gunü olan 24.4.1991 çarşamba günü saat 09.00'da Rize Sulh Hukuk Mahkenıesi salonunda hazır bu- lunmalan veya kendüerini bir vekille temsil ettirmeleri aksi halde bun- dan böyle duruşmalann gıyaplarında devam edeceği ve karar verilebileceği davetiye ve dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere ila- nen tebliğ olunur. Basın: 46357 Milli Savunma Bakanlığı'na bağh işyerlerinde 38 bin işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmesi gö- rüşmelerine 15 martta başladık- lannı, ancak bugüne kadar her- hangi bir sonuç elde edemedik- lerini söyledi. TUHİS ile yapı- lan görüşmelerde, eski madde- leri kabul ettirmekte bile zorlan- dıklarını açıklayan Durukan, görüşmelerin sürdüğünü söyledi. Şeker-İş Şeker-lş Sendikası Genel Baş- kanı Hikmet Alcan ise Türkiye Şeker Fabrikalan Genel Müdür- lüğü'nun 26 işyerinde, 18 şubat- tan beri sürdürülen görüşmele- rin bir anda tıkandığmı, ancak yeniden görüşmelere başladıkla- rını bildirildi. Dar maddeleri bağlay-abilecek bir noktaya gel- diklerini ifade eden Alcan, top- lu iş sözleşmesi için görüşme sü- resinin 18 nisanda dolduğunu da kaydetti. İNGİLİZCE'yi 6 ayda konuşun. Sizi Amerikalı dostlarınızla buluşturalım. Tel.: 349 48 57 K A D I K O Y LISKUR SURUCU KURSU 'Yenl sınav slstemine göre" Devreler: Hafta Sonu: 16 Mart Hafta Içi: 18 Mart MDIKÖY (SöğûÖûçeşmeCamiyanı) 349 18 24-349 18 25 336 02 06-336 02 79 B E K L A M D U N Y A S I 'Reklam yatırımları' araştırması Kişi başına reklam yatırımı Reklamcılar Deme- ği geçen hafta için- de yayımladığı bir çalışmada "Türki- ye'de ve çeşitli ülke- lerde karşdaşbrmaiı verilerle reklam yatınmianm" irde- liyor; 17 sayfalık ki- tapçıkta, dernek başkanı Ersin Sal- man'ın "Türkiye Reklam Yatınmlan Büyümelidir" baş- lıklı bir önsözü, daha sonra da "Turki- ye'de Reklam Yatınmlan" (Dernek üye- si ajansların ciroları-1985/90 mecraîar itibarıyla toplam yatırımlar) yer alıyor. Son bölümde ıse "Türkiye ve Çeşitli Ül- keler Karşılaştırması" başlığı altında AT üyesi 11 ülke ile Türkiye arasında rek- lam yatınmlan, yatırımlann GSMH'ye oranı ve nihayet kişi başına yatınmlar temelinde grafik açıklamalar bulunuyor. Salman'ın kaleme aldığı önsözde rek- lam yatınmlan toplamının gerek mecra- 12ler ortalaması ABC .laporrya Türkiye lar gerekse ajanslardan alınan istatisti- ki bilgiler bir araya getirilerek hazırlan- dığı hatırlatıLyor. Kıyaslama konusun- da da araştırmayı hazırlayanlann bazı sorunlarla karşılaştığını belirten Salman, yazının sonunda şu dilekleri ifade edi- yor: "Dilerim bu çalışma, reklam diin- yamız konusundaki kimi sonı işaretle- rinin ortadan kaldınlması yolunda bir ilk adım ve ülkemizdeki reklam yatınm- larının gelişmesi, ekonominin reklam- dan daha ciddi \erim alabilmesi için ya- rarlanılan bir kaynak olur." Onajans'taa ikl yeni kampaoya Ce- najans/Grey, müşterileri arasına Grundig'in Türkiye temsilcisi Cihan Elektronik'i de ka- tarken Türk Sağlık ve Eğitim Vakfı için ha- zırladığı Türkiye'yi tanıtıcı reklam filmleri CCN'de yayımlanmaya başlandı. Tttrkive'nİM taaıtuşuı«la 5fcnlü>il- dız ANKA'nın bir haberine göre Aiman ZDF televizyonu Türldye'nin yurtdışındaki tanıtımı için reklam filmlerinde Papa 2. Jean-Paul, ABD Başkanı George Bush, W olfgang Ama- deus Mozart, Noel Baba nam-ı diğer Saint Nicholas ve nihayet Kuveyt fatihi Amerikalı General Norman Schwarzkoprun rol alma- sının düşünuldüğünU belirtti. Körfez savaşın- dan sonra tur turizminin canlandınlması için çekilmesi tasarlanan reklamfilmlerindeCum- hurbaşkanı Turgut Özal'ın da Papa, Bush, Noel Baba ve SchwarzkopPla bir arada gö- rünmesi planlanıyor. ABD seçiaüerine 2© «x kala siyasal r e k l a m e ı h k 1992 yılında yapılacak olan ABD başkanlık seçimleri konusunda şimdi- den önemli bir polemik başladı. Sembolü fil olan Cumhuriyetçi Partule sembolu eşek olan Demokrat Parti, secim'Kampanyası, özeilik- le de siyasal reklam kampanyaları sırasında Körfez savaşını nasıl kullanacaklar? AD-Age dergisinin yazdığına göre Tennessee Demok- rat Senatörü Albert Gore Jr. bu polemiğe şimdiden girerek "Bir sürü genç insanımız bu savaşta canını. kanım verdi. Acaba bu dunım televizyondaki siyasal reklam kampanyalann- da dile getirilecek mi?" dedi. Reklamcılar ise bütün meselenin Körfeasavaşının seçim kam- panyasında nasıl ve hangi yöntemle gündeme getirileceği olduğunu söylüyorlar. Türkiye'niıı en büyüğü Amerikan haftalık reklamcı- lık ve iletişim dergisi Adverti- sing Age'in 25 mart tarihli son sayısında yayımlanan "Ajansiar RaponT'nda Türkiye'nin en bü- yük reklam ajansı olarak Cena- jans/Grey seçilirken dünyadaki reklam ajansları klasmanı ya- yım'landı. Vergi öncesi gelir te- ntel almarak yapılan sıralama- ya göre dünyanın en büyük rek- lam megagrubu Ingiliz WPP, ABD'nin en büyük reklam ajansı Leo Burnett, Amerikan merkezli en büyük ajans Young and Rubicam ve nihayet yılın ajansı Baker Lovick seçildi. Ad- vertising Age, ajansları vergi öncesi gelirlerine göre şöyle sı- raladı: Verji g«Ur H AJaıanaiı 1) Cenaıans/Grey 2) Gûzei Sanatla- 3) Manaıans 4) McCaın-ftcteon Pa-s 5) Afans Ada 6) Moran. Ogılvy&Mattıer 7) Yaratım/Publicis/FCB 8) Reklamevı Y&R 9) Grafika Lıntas 10) RPM/Radar 11) Merkez Ajans 12) Markom Leo B. 13) Ekol 14) Admar 15) Bırteşik R 16) Yorum 17) llancılık 18) Rota 19) Bırilam 20) ıRA 21) Penaıans 221 Ultra 23) Pnzma 24) NATA 25) Repro 26) ERA 27) E'jfocom 28) ReMamcılık 29) Kampanya 30) Neo 31) Paraıans 32) Çözûm 33) A&O *- 34) MS Ad dotar) 7 673 6 667 5 190 4 611 4295 3 584 3 582 2.795 2.726 2.661 2099 1.727 1.143 1.075 1 019 995 983 969 864 856 832 776 724 716 618 609 605 584 478 478 292 224 196 198 (H) 56 93 92 48 33 69 288 138 39 55 33 80 55 123 20 32 55 79 167 99 ( • ) 63 529 23 74 44 96 81 ( • ) 47 30 85 31 (-) T E K N O L O J I V I T R I N I Elektronik hırsızlığa önlem Teknolojinin gelişmesiyle birlikte işlet- melerin bilgisayar kullanımının artma- sı, kendi sorunlannı da beraberinde ge- tiriyor. Biigısayara kaydettikleri bilgile- rin çaünmasından korkan firmalar, bi- nalara giren çalışanları tanımak için manyetik kartlardan tarayıcılara (scan- ner) kadar çok çeşitli güvenlik gereçleri kullanıyorlar. Şimdi Tbshiba fırması, parmak izi kontrol eden bir sistem ge- üştirdi. Firma, sistemin kullanımının ko- lay ve hızlı olduğunu, güvenirliğinin % 99.9'a ulaştığını beliniyor. Makinenin bu güvenirliğe erişmesinin nedeni, yalnızca parmak ucunun değil, tüm parmağın görüntüsünü alması (Par- mağın boğum yerleri, insan parmağın- ' da özelliği olan ikinci nokta). Sistemin kullanımı için, çalışan kişi bir ışık-kutusunun üzerine parmağını yerleş- tiriyor. Kutunun içindeki bir kamera, parmağın siyah-beyaz görüntüsünü bir sinyai alma birimine gönderiyor. Bu bi- rim, görüntünün her unsurunu sayısal değere dönüşturüyor. Bu sayılar bir ara- ya getirilerek parmağın özelh'klerini tem- sil eden bir bütun oluşturuluyor. Bu, da- ha önce kaydedilıniş parmak iziyle kar- şılaştırılıyor. Öte yandan, yüksek teknoloji ürünü büro gereçleri küçüldükçe, çahnmalan kolaylaşıyor. Bunun için de çeşitli güven- lik önlemleri almak gerekiyor. Ingiliz Team Electronic Asset Mana- gement firması, her elektronik gerecin içine yerleştirilebilen bir alarm geliştir- di. Gereç, büronun çıkış kapısına yerleş- tirilmiş ana sisteme iki metreye kadar yaklaştırıldığı zaman, gerecin içindeki alarm çalışmaya başlıyor. Pille çalışan alarm, aynı zamanda kapalı devre tele- vizyon sistemini de harekete geçiriyor, böylece hırsız yakalanabiliyor. Uzaktan oto kontrolü Remote Key adlı uzaktan kumanda aygıtı, yak- laşık 600 metre uzaklıktan çok çeşitli işlevleri ye- rine getirebiliyor. Remote Key ile bulunduğunuz binanın içinden, arabanın motoru çalıştınlabili- yor, farları yakılabiliyor, radyatörü çahştırılabi- liyor. Remote Key, otomobil görüş ajanının dışın- da olsa bile, verilen komutlann yerine gelip gel- mediğini gösteriyor. Bir Kanada firması olan Re- mote Automation and Control Electronics'in ge- listirdiği sistem, gösterge panosu ya da koltuğun altına yerleştirilmiş bir temel birimle radyo bağ- lantısı kuruyor. Yedi rakamlı bir güvenlik şifresi sayesinde, öteki Remote Key kullanıcılannın oto- mobilinizi kullanması önleniyor. Eğer birisi oto- mobili çalmaya teşebbüs ederse, Remote Key'in alarmı anında uyarıyor. Fiyatı 1395 dolar. Lastik patlaması Lastik patlaması, otoyolda gerçekleşen kazala- nn üçüncü sıradaki nedenidir. Tabii ne kadar hızlı giderseniz, hayatınızı kaybetme olasılığınız da o kadar artar. Porsche, 928 modelinde (saatte 271 km hız yapıyor) lastik patlamasını izle>'en bir sis- tem geliştirdi. Her tekerieğe iki manometre yer- leştiriliyor. Lastik patladığı zaman bu manomet- reler bilgiyi gösterge panosuna aktarıyor. Yem kablosuz mouse Bilgisayar faresi (Mouse: Bilgisayar ekıanındaki okun hareketini yönlendiren ma- saüstü gereç) aslında küçük bir sabun kalıbına benzer. Amerikan Logitech fırması- nın yeni MouseMan'inin, hem ele, hem göze hoş gelen asimetrik bir tasarımı var. Üstelik kablo bağlantısma da gerek yok. MouseMan, radyo dalgalarıyla sinyai gonderen ilk bilgisayar fare- si. Dolayısıyla kızılötesi ışm- larla çalışan öteki kablosuz farelerin aksine, doğru bir görüş açısı gerekmiyor. Ya- kında aynı tür başka bir fa- re kullanıcısı olması duru- munda, kanşıkhk olmama- sı için fare sinyalleri sekiz kanaldan birine ayarlanabi- liyor. fiyatı 200 dolar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle