Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/4
Tjr
HABERLER
KöRFEZ SAVAŞISONRASI TÜRKİYE VE KÜRTLEİT
Kürtlerîıı gözü Ankarada
19 MAKT 1991
Hhrdım
kampanyası
• ANKARA (UBA) —
HEP Genel Başkanı Fehmi
Işıklar, Irak Kürtleri için
gıda ve ilaç yardımı
kampanyası başlatacaklannı
söyledi. Işıklar,
kampanyayla ilgili olarak
Başbakan Yıldınm Akbulut
ile görüşeceğini ve hükümet
böyle bir kampanya açarsa
destek vereceklerini, aksi
takdirde kendi yardımJarını
kendilerinin Kürtlere
ulaştıracaklannı belirtti.
Saddam yönetiminin
sonunun geldiğini ve
Saddam Hüseyin'i kendi
halkının cezalandıracağını
öne süren Fehmi Işıklar,
"Saddam yönetiminin sonu
yaklaşmıştır. Irak'ta
yaşayan halkları maceraya
sürükleyen ve onlan maddi
manevi bakımdan büyük
yıkımlara uğratan Saddam,
kendi halkı tarafından
cezalandınlacaktır" dedi.
Der Spiegel'in
iddiası
• FRANKFURT (AA) —
Federal Almanya'da
yayımlanan haftalık Der
Spiegel dergisi, Irak
Kürtlerinin bağımsızlık
mücadelesini
Cumhurbaşkanı Turgut
özal'ın desteğiyle
sürdürdüklerini iddia etti.
Dergide yer alan "radikal
değişiklik" başlıkh yazıda,
Irak'ın federal bir yapıya
kavuşturulmasını isteyen
Kürt liderlerin, bu
amaçlarının gerçekleşmesi
için Türk hükümetinden
destek istedikleri bildirildi.
Ankara'nın, Irak sınırlan
içinde otonom bir Kürt
bölgesi oluşturulmasından
kaygı duymayacağı
kaydedilen yazıda, Kürtlerle
banş içinde
yaşayamamanın,
Türkiye'nin Avnıpa
Topluluğu ile ilişkilerini
olumsuz yönde etkileyeceği
savunuldu. Yazıda "Bu
banş ortamının
gerçekleşmemesi halinde
özal'ın Ulkesinin ATye tam
üyelik ümidini yitirmesi
gerekecek" denildi.
YeniÜlke
toplatıkiı
• lç Politika Servisi —
Yeni Ülke gazetesinin 22.
sayısı da toplatıldı. BugUne
kadar hakkında 11 kez
toplatma kararı verilen
gazetenin Genel Yaym
Yönetmeni Hüseyin Akyol
yaptığı açıklamada,
"Türkiye'nin gündemine
oturan Kürt sorununu tüm
taraflar en aynntılı bir
biçimde yazıp - konuşurken
Yeni Ülke gazetesi
DGM'nin toplatma
kararlarından bir türlü
kurtulamıyor. Bizce bu,
çifte standarttır. Yeni Ülke
gazetesi, habercilik yaparak
Diyarbakır'da düzenlenen
bir geceyi yayımladığı için
toplatıldı. Oysa söz konusu
gece yasal olarak
düzenlenmiş bir toplantıydı.
Diyarbakır'da uygulanan
yasalar ile Istanbul'da
uygulanan yasalar ayn mı"
dedi.
Katliama
protesto
• Istanbul Haber Servisi
— Istanbul Üniversitesi
Çapa Tıp Fakültesi'nde,
kendilerini Türkiyeli
Müslümanlar olarak tanıtan
bir grup öğrenci Halepçe
katliamı ile ABD
yönetimini protesto ederek
bir forum düzenlediler. l.Ü.
Çapa Tıp Fakültesi Temel
Tıp Bilimleri binası önünde
saat 12.30'da toplanan
yaklaşık 300 kişilik sağ
görüşlü öğrenci grubu,
Kuran-ı Keriın okuyarak
yere ABD bayrağı serdiler.
Kürtçe bir bildiri okuyan
göstericiler, fakülte
bahçesinin duvarlarma
pankartlar astılar.
Pankartlann yamnda Dev-
Genç imzalı pankartm asılı
olması da dikkat çekti.
Grup daha sonra
"Kahrolsun sömürgecilik,
yaşasın tslami özgürlük",
"Katil Saddam Halepçe"de
katliam", "Kahrolsun laik
diktatörlük" şeklinde
sloganlar atarak bezden
yapılmış Saddam
Hüseyin'in maketini
yaktılar. Grup daha sonra
sloganlar atarak dağıldı.
Olaylara polisin müdahale
etmemesi, siyasi şubeye
bağlı polislerin de not
tutmalan dikkat çekti.
YAVUZ BAYDAR 2 0 0 kadar davetlinin katıldığı Stockholm Kürt Konferansı,
1-irak.iran. Kürtlerin kendi kaderlerini tayin hakkının banşçı yollardan
şuriye ve şscB'den tanınmasını ve soruna coğrafi çözümlerin Körfez savaşı
'"" " "• - ' * g- s o n r a
s ı Ortadoğu'da kalıcı barışı sağlayacak konferanslar
" " katılmasını öneren bir bildirge ile kapandı.dar davetlinin katıldığı Stock-
holm Kürt Konferansı, Kürtlerin
kültürel ve yaşamsal gereksinim-
lerine ağırlık veren, kendi kader-
lerini tayin hakkının banşçı yol-
lardan tanınmasını ve Kürt so-
rununa coğrafi çözümlerin Kör-
fez savaşı sonrası Ortadoğu'da
kalıcı banşı sağlayacak konfe-
ranslar içine katılmasını öneren
bir sonuç bildirgesiyle kapandı.
Konferansın genel anlamda
dikkat çeken yanı, Paris Kürt
Konferansı'na kıyasla durgun ve
"sakin" bir özellik taşımasıydı.
Konferans boyunca yapılan ko-
nuşmalar da önceki benzer top-
lantılara kıyasla daha temkinli
idi. Bunun nedeni hiç kuşkusuz
Körfez savaşı sonrasında ABD
ve tngiltere'nin Ortadoğu'ya, va-
tansız iki halk, Filistinliler ve
Kürtlerin sorunlannın çözümü
lehinde dış dünyaya işaretler
göndermesiydi. Bu da yapılan
tahlillerin daha çok Irak'taki
coğrafi belirsizlik üzerinde yo-
ğunlaşmasına, doğrudan sert bi-
çimde suçlanan tek ülkenin Irak
olmasına ve gerek lngiltere ge-
rekse ABD yönetimlerine baskı
için lobi önerilerinin ağırlık ka-
zanmasına yol açtı.
Konferanstaki konuşmaalar
Türkiye'yi dikkatli bir dille ele
almaya gayret sarfettiler. özal
hakkındaki genel göriış, "Türki-
ye'deki etnik soruna bakışta 70
ydlık kireçlenmeyi antacak ya-
pıda, şaşırtıcı ve yeni tip bir dev-
let adamı" şeklindeydi. Bu ara-
da söz ne zaman Özal'dan açıl-
sa, Kürt temsilcilerin olumlu ifa-
deler kullandıklan dikkat çeki-
ciydi. Daha önceleri bağımsız
bir Kürt devleti yanlısı görüşler
öne süren Kürtlerin, "Türkiye'de
federal bir çözüm bizim için ye-
terlidir, bunca sene beraber ya-
şamışız, niye aynlalım? Hem
Türkiye'deki federal çözüm
komşulanna da örnek olur" di-
ye konuşmalanna sıkça tanık
olundu. Türkiye'deki Kürtleri
temsil eden örgüt temsilcileri,
bağımsız bir Kürt devletinin ka-
lıcı olmayacağma inanır bir gö-
rünüm sergilediler ve özal'ı, "di-
yalogla çözüm" için olumlu bir
kişi olarak nitelediler.
Bu tutumun bir göstergesi,
Türkiye'den 12 kadar Kürt örgü-
tünün ilk kez bir ortak bildirge
yayımlaması ve bu metinde
"meydan okuyucu" bir dil yeri-
ne, siyasi nitelikli bir dizi çağn-
nın yer almasıydı. PKK'nın im-
zacı örgütler dışında bırakılması
da "banşçı yoldan çözüm" işa-
retini pekiştirici nitelikteydi.
PKK adına konferansa katılan
Uç kişinin daha sonra bir bildiri
sunarak "Ankara ile her diyalo-
ğa açığız, yeter ki samimi olsun"
demesi de PKK'nın bu "dışlan-
madan" huzursuz olduğunu
gösteriyordu.
Gerek Ankara gerekse Stock-
holm Türk Büyükelçiliği'nden
konferans sonrası alınan bilgiler
ise Türkiye'nin üç günlük bu
toplantıyı "telaşsız" ve
"serinkanlı" karşüadığı yönün-
de. Türkiye'nin adının sadece
AT ve Avnıpa Konseyi bağla-
mında telaffuz edilmesi. yeni bir
unsur değil; ayrıca özal'm yeni
çizgisine ilişkin olarak beliren
görüşler de ciddi tepkiler yerine
tebessüm yaratacak nitelikte gö-
rünüyor. Gerçi Ankara'nın reel
politikasına bakışta "resmi"
olarak bir değişiklik yok, ama
dile getirilen beklentiler, daha
önceki benzer görüşmelerde yer
almamış olan yeni bir gelişme.
Gözler şimdi Ankara'ya daha
yoğun bir dikkatle çevrilmiş du-
rumda.
Ege Üniversitesi Kampusu'nda yemekhanesi onunde toplanan oğrenciler, öldüriilen öğrencilerin adına iki agaç
_ _ bir grup öğrenci Halepçe katlia- diktikten sonra Edebiyat Fakültesi'ne doğru yürüyüşe geçtiler. Bazı Kürtçe slo-
mı ve 1978 yılında İstanbul Üniversitesi'nde 7 ögrencinin öldürülmelerini protes- ganlann yamnda "Kahrolsun faşizm... 16 martın hesabı sorulacak... Kahrolsun
to etti. Ege Üniversitesi oğrencisi yaklasık 200 kişilik bir grup dun düzenledikleri emperyalizm" diye bağıran öğrencileri çok sayıda güvenlik gore\lisi de izledi. El-
goslerilerle Halepçe katliamını ve tstanbul Üniversitesi'nde 7 ögrencinin öldürul- lerinde çeşitli pankartlarla yürüyen oğrenciler, Edebiyat Fakültesi önünde dağılır-
rneleriyle ilgili olayı protesto etti. Düzenlenen forumun ardından kampus merkez ken grubun bıraktığı molotof kokteyller güvenlik görevlilerince yollardan toplandı.
•
Güneydoğulda çatışmah günADANA-DtYARBAKIR
(Cumhuriyet>— Nevruz'un yak-
laşmasıyla birlikte Güneydoğu'-
da olaylar ve gerginlik arttı.
PKK'nın Ulusal Kurtuluş Cep-
hesi adh örgiltü ERNK, halkı
"devlete karşı itaatsizlige ve
Nevruz'u kntlamaya" çağırdı.
Diyarbakır'ın Hani ilçesi kay-
makamlık lojmanı bir grup te-
rörist tarafından basıldı. Kahra-
manmaraş'ın Pazarcık ilçesi em-
niyet amirliği lojmamna da bir
grup terörist tarafından roketa-
tarlı saldırı düzenlendi. Hani
Kaymakamı'nın eşi ve kızını bir
süre rehin tutan teröristlerle gü-
venlik güçleri arasında çatışma
çıktı. Bir polis memuru yaralan-
dı. Silvan'da da okul yönetimi-
nin baskı uyguladığmı bildirerek
protesto yürüyuşü yapan öğren-
cilerin üzerine güvenlik güçlerin-
ce ateş açıldı. Ikisi ağır, çok sa-
yıda kişinin yaralandığı öğrenil-
di. Okul müdürü ve bir öğret-
men açığa alındı. Dargeçit'te de
gerginlik sürüyor. Esnafın dün
de kepenklerini açmaması gıda
maddesi sıkıntısına yol açtı.
ERNknın çağnsı
ERNK'dan "Kürdistan
Halkına" başhğıyla yapılan
açıklamada^l Mart Nevruz'un
ulusal coşku günü olarak kut-
lanması çağnsı yapıldı. Açıkla-
mada, halktan, Nevruz'un "sö-
mürgeci devlete karşı sivil itaat-
sizlik, bütün causanlar için ta-
til, halk bünyesindeki çelişkile-
ri gidenne, ulusal birlik ve da-
yanışmayı güçlendirme" günü
olarak kutlanması istendi.
Lojman baskını
Guneydoğu'daki olaylar, ön-
ceki gün ve dün de sürdü. Diyar-
bakır'ın Hani ilçesindeki kay-
makamlık lojmanı önceki gece
22.30 sıralannda bir grup terö-
rist tarafından basıldı. Binanın
önünde nöbet tutan iki bekçiyi
gın çıkmasına yol açtılar. Terö-
ristler, ilçenin Bağlar kesiminde
Kaymakam Mardinli'nin eşi ve
kızını bırakarak kaçtılar.
Olay üzerine Hani'ye gelen
Olağanüstü Hal Bölge Valisi
Hayri Kozakçıoglu, Jandarma
Asayiş Komutanı Korgeneral
Hikmet Köksal ve Diyarbakır
Valisi Cengiz Bulut incelemeler-
de bulundular.
Kahramanmaraş'ın Pazarcık
oğrencisi, protesto yürüyüşü dü-
zenlemek için dün 08.00'de okul
önünde toplandı. Daha sonra
topluca yürüyüş yapan oğrenci-
ler, okul yönetiminin değiştiril-
mesi yönünde sloganlar attılar.
Çevrede geniş önlemler alan gü-
venlik güçleri, yürüyüşü engel-
lemek için havaya uyan ateşi aç-
tılar. Yürüyüşün sürmesi üzeri-
ne göstericilere de ateş açan gü-
venlik güçleri, çok sayıda öğren-
1- Diyarbakır'ın Hani ilçesi kaymakamlık lojmanını basan
teröristler, kaymakamın eşi ve kızını kaçırdı. Teröristler, güvenlik
güçlerinin müdahalesi üzerine rehineleri bir süre sonra bıraktılar.
2- Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi emniyet amirliği lojmamna
PKK militanları tarafından roketatarla saldın yapıldı.
3- Diyarbakır'm Silvan ilçesinde 1000 kadar öğrenci protesto
yürüyüşü yaptı. Güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu 2'si ağır
çok sayıda kişi yaralandı.
4- Dargeçit'te esnaf dün de kepenk açmadı.
etkisiz duruma getirdikten son-
ra kapıyı çalarak lojmana giren
teröristlerden ikisi, Kaymakam
Orhan Mardinli'nin evde olma-
dığını görünce eşi Zeliha ile kı-
zı Semra'yı bir süre rehin aldı-
lar. Olay yerine güvenlik güçle-
rinin gelmesi üzerine çıkan si-
lahlı çatışmada bir polis memu-
ru yaralandı. Daha sonra kay-
makamm eşi ve kızını yanlanna
alarak uzaklaşan teröristler, loj-
mana da el bombası atarak yan-
ilçesindeki emniyet amirliğine
ait lojman binasına da önceki
gece saat 20.50'de bir grup PKK
militanı tarafından roketatarlı
saldın düzenlendi. Lojmana 300
metre uzaklıktaki Ziyarettepe
kesiminden Uç ayn yönden dü-
zenlenen roketatar saldınsında
binada hasar meydana gelirken
ölen ve yaralanan olmadı.
Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde,
okul yönetiminin baskı yaptığı-
nı savlayan bin dolayındaki lise
cinin yaralanmasına neden oldu.
Ağır yaralanan Mustafa Şiar
Inan ile Serdar Turan adh oğren-
ciler Silvan Devlet Hastanesi-
nde ilk müdahale yapıldıktan
sonra Diyarbakır Devlet Hasta-
nesi'ne kaldmldılar. Yaklaşık üç
saat süren olaylar sırasında
Türkiye gazetesi muhabiri Ha-
yati Anaç güvenlik güçlerince
tartaklanırken fotoğraf makine-
si da alındı.
Silvan'daki olaylann ardından
lise müdürü ile bir öğretmen açı-
ğa alındı. Kaymakam Tamer
Çagdaş bir basın toplantısı dü-
zenleyerek "Olaylar son derece
üzucüdür. Gerekli soruşlurma-
yı açtık. Her tarafta güvenlik
önlemleri alınmış durumda.
Gözaltına alınan oğrenciler ser-
best bırakılacak. Milli Eğitim
Müdüriüğü'ndtn olaylann ince-
lenmesi için iki müfettiş istedik.
Okul Müdürü Ramazan Gurbü-
zel ile fen ögretmeni Celal Gul
açığa alındı. Sorunu kısa süre
içinde çözümleyecegiz" dedi.
Geçen hafta meydana gelen
olaylarda iki kişinin öldüğü, çok
sayıda kişinin de yaralandığı
Mardin'in Dargeçit ilçesinde ke-
penkler dün de açılmadı, ilçe
merkezi ve köylerde gıda sıkın-
tısınm başgösterdiği bildirildi.
Bu arada Abdurrahim Çiçek-
in öldüğü olaylar sırasında göz-
altına alınan çok sayıda kişinin
sorgulamalan sürüyor. Halen
Mardin'deki Jandarma Alay
Komutanlığı ve Dargeçit'teki
Jandarma Tabur Komutanlığı-
nda bulunan kişilerin sayısı ko-
nusunda açıklama yapılmadı.
Bismil'in Başhan köyünden
maaşlanm almak üzere ilçeye
gelen 5 köy korucusu, araların-
da anlaşmazhk bulunan Ziraat
Odası Başkanı Fetullah Ay ile
iki yakmına ateş açtı. Olayda
oda başkam elinden hafıf yara-
landı. Koruculann gözaltına
alındıklan bildirildi.
ÜNLÜĞÜPOLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Özal'ın Kafasındaki
Formül
Seçmen yaşının 18'e indirilmesi, yeni 9eçim yasasıyla mil-
letvekili sayısının 60O'e çıkarılmasına muhalefet karşı çıkar
mı?
Önce SHP ve DYP milletvekilleri 'evet' diyecekler böyle
bir formüle, HEP ve SBP milletvekilleri de elbet 'hayır' de-
meyecekler. Parlamento dışındaki DSP, RP, SP MÇP ise
dünden 'evet' diyor Meclis'te milletvekili sayısının 600'e çı-
karılmasına.
Nasıl olsa Cumhurbaşkanı Özal, Türkiye'de siyasal gün-
demi elinde tutuluyor. ANAP'ın yok olan gücünü, Kürtçe ya-
sağının kaldınlmasını gündeme getırmesiyle ceza erteleme-
siyle ayakta tutmaya çalışıyor.
Düşünün bir kez, milletvekili sayısı 600'e çıkacak...
ANAP yeni bir seçim yasasıyla olası bir erken seçimde
100-150 milletvekili çıkaramaz mı?
Olabilir...
O zaman geriye 450-500 milletvekili kalıyor. Diyelim ki
150-200'ünü DYP aldı. Geriye kalan 200-250 milletvekili de
SHP, HEP, DSP, SBP, RP, MÇP arasında paylaşılır. Bir ola-
sılık HEP, SBP, MÇP yüzde 3-4 arasında oy alırsa, ANAP'-
ın daha fazla işine yarar. SHP'nin oy yüzdesi düşer, belki
ANAP birinci parti bile olur. SHP ile DSP birbirlerini yer. Bu
işten de ANAP kârlı çıkar.
ANAP kurmayları bugünlerde bu tür hesaplar yapıyor.
Anımsayacaksınız üç dört ay önce anayasa değişikliğini
gündeme getiren Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın neler söy-
lediğini..
Şöyle diyordu:
—Anayasaya girmiş birçok şeyler var. Benim kanaatim,
bunların bir kısmı kanunlarla yapılması gereken hususlar-
dır. Kalkıyoruz, sosyal devlet şunu korur, bunu korur diyo-
ruz, bir sürü şeyler yazmışız. Bunlar değiştirilmeyecek şeyter
değildir.
Evet, aynen böyle söylüyordu Özal 23 Kasım 1990'da...
Kafasında oluştur-
duğu formül 'mini ana-
yasa değişikiiği' biçi- Ozal, SHP ve DYP'nin
minde yorumlanıyor- dişandan aday
r S S T S S Çöstermejerini
ş y
nek
, rSSTmSS Çöstermejerini engellemek
dek çok say.da mad- IStiyor. SHP ve DYP
deier buiunduğunu, birleşip Inönü ve Demirel
TCK'nm 141, 142, dışında bir aday
163. maddelerinin de gösterirlerse...
anayasaya gırdığıne
a
yy
değiniyordu.
Devam ediyordu Özal:
—Bunlar hiç oraya girecek hükümler değil...
Bu arada bir önemli noktanın aitını çiziyordu.
İki dereceli seçim yapılması lazım, Fransa'da ve bazı yer-
lerde yapıldığı gibi...
Gündemde anayasa ve yasa değişiklikleri var. Cumhur-
başkanı Özal, bu değişikliklerle başkanlık sistemi için yeni
formülleri de gündeme getiriyor usul usul...
Özal, cumhurbaşkanlığı seçimiyle milletvekili seçimleri-
nin birlikte yapılmasını istiyor. Gerekçesi de şöyle:
—İki ayn sandık olacak. Cumhurbaşkanını halkın seçmesi
daha doğrudur...
DYP, bu formüle 'evet' demişti o tarihte, SHP ise hayır"
yanıtını vermişti. Ancak SHP'de bir grup milletvekili Özal'-
ın bu formülünü benimsedi.
—Cumhurbaşkanını halk seçsin...
* Sanırız HEP ve SBP de aynı görüşü savunuyor olmalı...
Cumhurbaşkanlığına aday nasıl olunacak?
—Medis üyeleri aday olabiliyor. Ama halk seçecekse 100
milletvekili mi, 90 milletvekili mi, Falanca kişi adayımızdır'
diyebilirler. Belki böyle bir formül konulabilir anayasaya.
Ama iki dereceli yapılması lazım. Tıpkı Fransa'da olduğu
gibi... .
Ozal, SHP ve DYP'nin dışarıdan aday göstermelerini en-
gellemek istiyor. SHP ve DYP birleşip İnönü ve Demirel dı-
şında bir aday gösterirlerse...
Cumhurbaşkanı Özal, ANAP'lılara güvence veriyor:
—Yapamazlar bunu. Artık tarafsız cumhurbaşkanlığı di-
ye bir şey kalmıyor. Artık cumhurbaşkanlarını siyasi parti-
ler çıkaracak.
Özal, SHP ile DYP'yi köşeye sıkıştırmak istiyor. Meclis
milletvekili sayısının 600'e çıkanlması, anayasaya 'mini
makyaj' uygulaması, cezaların ertelenip cezaevlerinip bo-
şaltılması, Kürtçenin serbest konuşulması, 141,142,163'ün
TCK'dan çıkanlması eri<en seçimi haber veriyor.
Amaç, ÂNAP'ı ayakta tutmak...
Cezaevlerinde açlık grevleri sürüyor
Tııtııklıılar 'istek
mektubü' verdiADANA (Cumhuriyet Güney
Öleri Bürosu)— Malat>-a E Ti-
pi Cezaevi'nde "cezaevi yöneti-
minin baskısını protesto" ama-
cıyla başlatılan açlık grevi 9. gü-
nüne girdi. 180 tutuklu ve hü-
kümlü, cezaevi yönetimine 21
maddeden olusan istek mektu-
bu sundu. Adana ve Sürt'teki
açhk grevleri de 5. gününe girdi.
Malatya E Tipi Cezaevi'nde
22 şubat tarihinde ortaya çıka-
nlan tünelin ardından yönetimin
baskılannın yoğunlaştığı gerek-
çesiyle 180 tutuklu ve hükümlû
tarafından başlatılan açhk gre-
vi 9. gününe girdi. Tünelin ka-
zıldığı 16 numarah koğuşta bu-
lunanlardan Tsinin, olaym orta-
ya çıkmasından sonra Aydın,
Nazilli ve Amasya cezaevlerine
nakledildikleri, bunların arasın-
da PKK davasında idam cezası-
na carptınlan Ahmet Karabacak
ile Mehmet Sertka>r
a'nın da bu-
lunduğu öğrenildi.
Açlık grevindeki tutuklu ve
hükümlüler haarladıkları 21
maddelik istek mektubunu ön-
ceki gün cezaevi yönetimine
sundular. Isteklerden bazıları
şöyle:
"tşkenceci gardiyanlar Maden
Taner, Ekrem Tunç, Hacı Toy,
Merjem Çira ve soy'adlan ögre-
nilemeyen Ibrahim ve Salih hak-
kında soruşturma açılsın. Pos-
tayla gönderilen koliler kimin
adına geliyorsa onun gözetimin-
de açılsın, sakıncalı bulunan
maddeler hakkında bilgi veril-
sin. Gasp edilen yübaşı açık gö-
riiş hakkımız geri verilmeli."
PARLAMENTO KARARINA SERT TEPKİ
Belçdka'yla
Kürt gerginliğiANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Belçika Parlamento-
su'nun 14 mart günü Türkiye1
-
deki Kürtlerin durumuna iliş-
kin olarak kabul ettiği karar ta-
sansı Ankara'da büyük tepki-
ye yol açtı. Dışişleri Bakanlığı
Sözcüsü Murat Sungar, kararı
"tam bir sorumsuzluk ve ken-
dini bilmezlik orneği" olarak
niteledi. "Bu kabil tutumlann
Türk-Belçika ilişkilerine zarar
vereceği ortadadır" diyen Sun-
gar, geçen yıl sonunda Güney-
doğu Anadolu'da incelemeler-
de bulunan 10 Belçikalı parla-
menteri de ağır biçimde suçla-
dı.
Söz konusu parlamenterleri
"Türkiye'de msan haklannın
ihlal edildigi iddialannı araşür-
mak yetkisini kendilerinde gö-
ren körü niyetli ve önyargıh" ki-
şüer olarak tanımlayan Sungar,
bu parlamenterlerin Türk hü-
kümetini "Hitler ve Lenin hü-
kümetlerinden farksız", Ata-
türkçülüğü faşizmle özdeş,
Türk ordusunu terörist ve Tür-
kiye-AT Karma Parlamento
Komisyonu Eş Başkam Bülent
Akarcalı'yı "yalana ve serefsiz"
olmakla suçladığını da anım-
sattı.
İHD DrtARBAKIR ŞUBE BAŞKAM DİCLE:
Özal, Kürtlerin
akıllı düsmanı
ANKARA (UBA) — Cum-
hurbaşkanı Turgut Özal'ın Kürt
politikalan insan haklan çevre-
lerinde de ilgi uyandırdı. İnsan
Haklan Derneği Genel Sekre-
teri Akın Birdal'm Özal'ın Kürt
liderlerle Ankara'da yaptırdığı
görüşmeyi olumlu bulduğunu
açıklamasının ardından İHD
Genel Yönetim Kurulu .üyesi
Avukat Hatip Dicle de "Özal,
akılsız Kürt dosüanndan daha
iyi" dedi. Türkiye'de oluşturul-
maya çalışılan yeni Kürt politi-
kası konusunda UBA'ya görüş-
lerini açıklayan İHD Genel Yö-
netim Kurulu üyesi Hatip Dic-
le şunlan söyledi:
"Cumhurbaşkanı Özal'ın
Ankara'da Kürt liderlerle yap-
üğı görüşmeyi olumlu buluyo-
ruz. Özal'ın çok özel bir konu-
mu söz konusu. Bn da Türki-
ye'de ilk kez Kemalizmle ters
dUşme cesaretini göstererek ay-
kın poliükalar ustlenmesinden
Ueri geliyor. Kemalizmin Kürt
politikasına açıkça karşı koy-
ması ya da ilk kez Kürt gerçe-
gini dile getirmesi nedeniyle
onu elbette destekleriz. Yalnız
bu destegimiz onun düştügü aç-
mazı ya da uyguladıgı çifte
standardı eleştinnemizi engel-
lemez."
Telefon santralımız g e n i ş l e d i
18 Mart 1991 tarihinden itibaren
santralımıza 10 yeni hat eklendi.
llave santral numaramız:
172 46 85 (10 hat)
HERKABLOS A N A Y İ V E T İ C A R E T A . Ş
Büyükdere Cad. Polat işhanı 87/8
Mecidiyeköy, 80300 İstanbul
Teh 172 46 85 (10 hat)
Fax !72 46 56Tlx: 27719 rgu tr