Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/4 HABERLER 13 MART 1991
ANAP'ın işi zor
• ANKARA (UBA) —
ANAP TBMM Grup
Başkan Vekillerinden Yasin
Bozkurt, bakanlann
birbirleriyle kavgalı
olduklanıu belirterek, o
nedenle işlerin nasıl
yürütüldüğunü bilemediğini
söyledi. Bozkurt, Istanbul
tl Kongresi olayına
Cumhurbaşkanı Turgut
özal'ın eşi Semra özal'ın
da kanşması nedeniyle
Başbakan Yıldınm
Akbulut'un hakemlik
yapmakta giiçlük çektiğini
belirtti. Bozkurt, yaşanan
krizin ANAP TBMM
Gnıbu'nu rahatsız ettiğini,
ancak sorunun grubun
birinci derecede sorunu
ohnası nedeniyle bir şey
yapamayacaklannı, grubun
soruna çare bulmasmın da
çok zor olduğunu söyledi.
ANAPgrubu
zoraki toplandı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — Başbakan
Yıldınm Akbulut'un
Genelkurmay'daki askeri
brifinge katılması nedeniyle
ANAP grubu "zoraki"
toplandı. Yusuf Bozkurt
özal, ANAP grubunda
yaptığı konuşmada, b*er
konunun kanun
hükmündeki kararnamelerle
düzenlenmesini eleştirdi.
ANAP Grup Başkanvekili
Onural Şeref Bozkurt, grup
toplantı salonunda sadece 8
milletvekilinin bulunması
üzerine grup toplantısını
kapattı. Ancak daha sonra
kuliste toplanan
milletvekilleri "Neden grup
toplanmıyor?
Çoğunluğumuz var"
biçiminde grup
yöneticilerine baskı
yapmaya başladılar. ANAP
Istanbul Milletvekili Orhan
Ergüder de kapalı bulunan
grup toplantı salonunun
kapısını yumruklayarak
"Açın bu kapıyı" diye
•
J
bağırdı. Bunun üzerine
ANAP grup başkanvekilleri
grubu toplamak zorunda
kaldılar.
Inönü'nün
garantisi bitti
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — SHP eski genel
sekreteri Deniz Baykal ve
arkadaşlarının bu hafta
sonu çıkaracaklan
"Yenileşme" adlı derginin
ilk sayısında, Genel Başkan
Erdal Inönü ve genel
merkez yönetimine ağır
eleştiriler yöneltiliyor.
Dergide, "tasfıyeci" olarak
nitelcnen genel merkez
yönetiminin Körfez
politikasırun "platonik"
olduğu belirtiliyor ve
"İnönü'nün garantisi bitti"
deniyor.
Devlet terörü
• NEVŞEHİR
(Cumhuriyet) — DYP
Genel Başkan Yardımcısı
Tansu Çiller, ekonomide
devlet teröründen uzak bir
Türkiye özlemi içinde
olduklannı belirterek
"tstediğine istediğin kadar
para ver, şirket kurtar,
istediğine verme, şirket
batır, felsefesinden arınmış
bir Türkiye'nin özlemini
çekiyoruz" dedi.
Grup toplantısında hem Inönü hem Baykal eleştirildi
SHP'de tren raydan çıktiGenç Tabanını kaybeden milletvekilleri
partiyi karıştırıyor.
Kalkan Gündemi Özal belirliyor. Onun
yanlışlarına göre politika üretiyoruz.
Canknrtaran Eskiden ayrı genel merkez
olmadık. Şimdi de olmayız.
ANKARA
(Cumhuriyet
Bürosu) —
SHP'de parti
içi tartışmalar
boyutlanarak
sürüyor. Bazı
milletvekillerinin kendi aralann-
da toplanarak "isyan hareketi"
içine girdikleri haberleri ile baş-
layan tartışmalar dünkü grup
toplantısında genişledi. Edirne
Milletvekili Erdal Kalkan'ın,
"Gcnei başkamn tarihi kararlar
alması gerekmektedir" demesi,
bazı milletvekillerince "iistü ka-
palı istif» çagnsı" diye değerlen-
dirilirken, 1\ınceli Milletvekili
Kamer Genç, "Tabanını kaybe-
den milletvekilleri partiyi
kanşUnyortar" değerlendirme-
sinde bulundu. Genel Başkan
Erdal tnönii'nün ise bu tartış-
malardan rahatsızlığını belli et-
tiği, ancak "tarbşmalan biiyüt-
memek için yanıt vermedigi"
bildiriliyor.
Basma kapalı bölümde ilk sö-
zü alan Kalkan, SHP'nin Türki-
ye'de yaşanan umutsuzluk ve
yılgınlık ortamında politika üre-
temediğini ve içe dönük müca-
deleyi hızlandırdığını ifade etti.
Kalkan, "başta genel merkez ol-
mak üzere" parti içi muhalefet
olarak nitelenen eski Genel Sek-
reter Deniz Baykal ve arkadaş-
larını da eleştirirken özetle şu
görüşleri ortaya koydu:
"Partinin içinde bulunduğu
Hagımltlıh, beürsiziik ve zaaflar
hiç kimsenin inkâr edemeyece-
ği kadar acıktır, nettir ve önem-
lidir. Bunda, başta yönetnnin ol-
mak üzere parti içi muhalefetin
de kusurlan vardır. Partiyi bu
durumdan kurtarmak herkesin
ilk ödevidir.Jta durum, parti çı-
karlannı grup çıkarlannın tts-
tünde rutan. sekter ve dar kafalı
oimayan sorumlu davrantşlaıia
aşılabilir. Oysa partide inanç.
sevgi ve saygı gibi evrensel değer-
ler aşınmış, yeriue hızia kısır çe-
kişmeter gebniştir. Bugiin toplu-
mıiD önüne biiyttk projeler ko-
nulamamaktadır, eski CHP'de
olduğu gibi. 'SHP bu gidişle ik-
tidar olamaz' görüşü, yargısı
yerleşiyor. Gündemi ise Özal be-
lirliyor, biz de onun yanlışlan-
na göre politika üretiyoruz. Par-
ti kan kaybediyor, küçülüyor.
Ben, 90 mUletvekiUi bir sosyal
tNÖNÜ KUTLADI — SHP lideri tnönü, eski genel sekreter Baykalı dede olduğu için kutladı. (Fotograf: AA)
Nevruz'a genelgelî izînVEDAT YENERER/feRGUN AKSOY
SİLOPt/CİZRE — İçişleri Bakanlığı,
tran, Irak ve Türkiye'de yaşayan Kürt kö-
kenli yurttaşlar tarafından kutlanan Nev-
ruz'un, "Türklerin Yeni Günü" olduğunu
belirterek, resmi bir program çerçevesinde
Doğu ve Güneydoğu illerindeki okullarda
kutlanmasını istedi.
21-28 mart tarihleri arasında kutlanan ve
son yıllarda Güneydoğu'da güvenlik güçle-
rinin izin vermemesi nedeniyle kanlı olay-
lara dönüşen Nevruz kutlamalannın, Erge-
nekon efsanesi ile bağlantı kurularak
"resmi" niteliğe dönüştürülmesi, bölge hal-
kınca tepkiyle karşılandı.
Yurttaşlar, "düzenlenecek konferanslar-
da bozkurt hikâyesine kimse inanmaz ve
esas şenlik o zaman çıkar" dediler. Bu ara-
da yaklaşan Nevruz kutlamaları dolayısıy-
la bölgede güvenlik önlemleri arttırıldı.
İçişleri Bakanlığı'nın istemiyle, OlağanUs-
tü Hal Bölge Valiliği'nce Doğu ve Güney-
doğu'daki vali ve kaymakamlara gönderi-
len bir yazıda milli kültürün bir parçası olan
Nevruz'a sahip çıkılması istenerek, şöyle de-
nildi:
"Kültür değerleri milli birtik ve beraber-
ligin en önemli unsurlanndan birisidir. Biz-
den sonraki nesillere aktardması bu nedenle
büyuk önem taşır. Bu amaçla Olağanüstü
Hal Bölge Valiliği bu ydki Nevruz'un giiniın
niteUğine uygun, milli birlik ve beraberiiği
geliştirici konferans, toplantı ve benzeri et-
kinliklerle kutlanraası yönünde çalışmalar
yapümasında fayda görmektedir."
Bölge Valiliği yazısında, Nevruz için dü-
zenlenecek etkinliklerde ramazan ayının
dikkate alınması da istendi.
Milli Eğitim müdürlüklerine gönderilen
bildiride ise Nevruz'un tarihcesi hakkında
bilgi veriliyor. Dini olduğu kadar milli ka-
rakter de taşıyan Nevruz'un "Türklerin Yeni
Günü" anlamına geldiği behrtilen bildiri-
de özetle şu görüşlere yer verildi:
"Nevruz bayramının doguşu ile ilgili ola-
rak Ebulgazi Bahadır Han'ın 'Türk seceresi'
adlı eserindeki kayıt bu bayramın menşei-
ni aydınlatmaktadır. Buna göre Nevruz'un
başlangıcı Turk Ergenekon destanına kadar
inmektedir. Türkler Ergenekon'dan çekilip
400 yıl kadar burada kaldıktan sonra bir 21
mart günü kendilerine yol gösteren 'boz-
kurt'un kılavuzluğunda demir daglan eri-
terek lekrar ata yurtlanna sahip olmuşlar-
dır. Ülkeleri ve milletleri parçalamak, böl-
mek ve küçük parçalar üzerine emperyalist
hâkimiyetler kurmak dün olduğu gibi gü-
nümüzde de emperyalist devletlerin en başta
gekn politiludandır. Bu gend politikalann
da milli kültür düşmanlıgı veya milli kül-
türün dejenere edilmesi veyahut milli kül-
tür değerleri üzerinde başka sahipler aran-
ması en geçerti silah olarak kabul edilmek-
tedir. Buna bir başka örnek olarak Nevruz'a
bölücü eşkıyalann sahip çıkmaları gösteri-
lebilir. Nevruz bütün Türklerin bayranudır."
Cizre İHD temsilcisi avukat Orhan Do-
ğan, SSCB'de başlayan ve dünyanın her ye-
rine sıçrayan özgürlük rüzgârlarının bütün
bu gelişmelere somut bir örnek oluşturdu-
ğunu savunarak, "21 Mart Nevruz gününün
Türkiye'de çeşitli etkinlikler, şenlik ve kon-
feranslarla kutlanmasında hiçbir sakınca
görülraemelidir. Kutlamalar hangi isim al-
tında yapılırsa yapılsın bugünün inkâr edil-
memesi olumlu adımlardan bir tanesi
sayılmalıdır" dedi.
Nevruz nedir?
Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nce dağı-
tılan yazıda "Dişi bozkurtun sıkışıp kalan
Türklere yol göstererek kurtulmalannı sag-
ladıgı gün" olarak tanımlanan Nevruz,
AnaBritannica'da özetle şöyle anlatılıyor:
"Ortadogu ve Önasya'daki çeşitli halklar-
ca yeni yılın başlangıcı ya da bahar bayra-
mı olarak kutlanan gün. Efsanelerie örii-
lerek çok değişik biçimler alan Nevruz ge-
leneginin Zerdüşt dininden geldiği sanıl-
maktadır. Kürtler arasında bir bayram ola-
rak yaşayan Nevnız gelenegi, Kawa adlı de-
mircinin zalim hukumdar Dehhak'ı alt e(-
mesini anlatan bir efsane ile özdeşleştirilir."
Nevruz Bayramı 1946 yılında Iran'da ku-
rulan ve kısa bir süre ayakta kalabilen Ma-
habat Kürt Cumhuriyeti tarafından ulusal
bayram ilan edilmişti.
Kanlı Nevruz günleri
21-28 mart tarihleri arasında kutlanan
"Nevruz", son yıllarda kanlı olaylara sah-
ne oldu. 12 Eylül 1980 öncesi, kentlerde ateş
yakılarak 21 mart gecesinden itibaren kut-
lanan Nevruz, daha sonra askeri yönetim
tarafından "bölücü eylem" olarak tanımla-
nıp bu yönde yapılan gösteriler yasaklan-
dı.
PKK'nın bölgede eylemlerini başlattığı
tarih olan 15 Ağustos 1984'e kadar Nevruz
kutlamalan, yasak dolayısıyla halk tarafın-
dan gerçekleştirilemedi. Ancak bu tarihten
sonra 21-28 mart günlerinde bölgede eylem-
lerin yoğunlaşması, korsan Nevruz göste-
rilerini gündeme getirdi.
En kanlı Nevruz gösterileri geçen yıl ol-
du. Nusaybin'de martın ikinci haftasında
bir kişinin ölumüyle sonuçlanan olaylardan
sonra Nevruz haftasına girilmesi bölgede
gerilimi arttırdı. Yine Nusaybin'de başlayan
kepenk kapama eylemi 20 martta Cizre*ye
sıçraymca halk ile güvenlik güçleri arasın-
da çıkan çatışmada 4 yurttaş öldü. Bunun
üzerine kepenk kapama ve korsan Nevruz
kutlama eylemleri bütün bölgeye yayıldı.
Ankara, Istanbul, Adana, İzmir ve Diyar-
bakır gibi üniversitelerin olduğu kentlerde
de öğrenci eylemleri tırmandı. Diyarbakır
1
da bir kız öğrenci, Nevruz'un "yasal olarak
kutlanamamasını" protesto ederek kendi-
ni yaktı.
Hafta süresince bölge djşmda büyük
kentlere de yayılan eylemler sırasında ve
sonrasında yüzlerce kişi gözaltına alındı,
çok sayıda yurttaş da yaralandı.
1
MAVİ DÜNYA'YA GÖNÜL VERENLER.
it Geçen ayın konusu:
MARİNA YÖNETİCİLERİ,
VE "PİYON'TEKNE
SAHİPLERİ
W- f WW DENİ ZCTN'N
föUİ£ilW\ • • DERGİSt
Uu/nusıMART 1991 *^ SAYI:83
"DenizdeveEvinizde"
Ytfıjmı adrtsı AotHdvn Cıd SafcızaOid Uvakiı Sok
O ^ l A p ' 0 i6KJ*t*yİST T« 339 3-07
• Körfez savaşının getirdiği ^ H
YAT TURİZMİNDE SEZON ^ H
BAŞLAMADAN BİTTİ ^M
* Bir test ^ ^ H
SERVİSBOTLARINDA ^ ^ 1
KULLANILAN J ^ H
MOTORLAR ^ ^ |
»BEBEKLER J ^ ^ B
VE KÜÇÜK msBM
ÇOCUKUVRLA ^ ^ H
TEKNEDE YAŞAM M K E
*'i*
İLAN
Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Esas: 985/24, Kararı 989/116
sayıh 28.9.1989 günlü kararı uyannca dava konusunu teşkil eden vis-
kilerin 1918 sayıh yasanın 22/B. raaddesi ve gümrük mevzuatı dai-
resinde iadesi hükme bağlanmıştır.
Mezkür karar gereğince Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkın-
da'ki 32 sayılı karara ilişkin 89-32/1 sayılı tebliğin 32. maddesine göre
Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhği'ndan alınacak ithal
müsaadesinin işbu ilanın yayımlanraasından itibaren 4 aylık ambar
beklerae süresi içerisinde başmüdürlüğümüze ibrazı, aksi takdirde
Gürarük Yönetmeliği'nin 187. raaddesi hukümlerinin (tasfıyeye iliş-
kin) uygulanacağının bilinmesi, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 28
ve 29. maddelerine istinaden tebligat yerine kaim olmak uzere tebliğ
olunur.
Basm: 21323
KURS DERSANE EGITIM ÇANAJANS 151 00 44 FAX 151 41 55
INGILIZCE
• Genel ve mesleki ingifizce
Toefl-Proficiency
• ÖYS Ingilizce hazırtık
• Orta-Lise takviye
kursları
BOGAZIÇI
İNGİÜZCE KURSLARI
MECİDİYEKÖY Hak Barkaaı Yan
174 20 70 • 174 14 65
LISKUR
SÜRÜCÜ
KURSU
Davreler:
Hafta Sonu: 16 Mart
Hafta içi: 18 Mart
KADIKÛY
(SiğCtlüçeşrne Camî yanı)
349 18 24-349 18 25
336 02 06-336 02 79
AU-PAIRLİK
İNGİLTERE'DE
• 17-27 yas araandakı bayanlar
• Seçkin İNGİLİZ Aılelar yamnda
AU-PA!R'Bk raparaK 6 ay, 1 yıl,
2 yıl kalarak İNGİLİZCE i^ene-
bilir Hahada £30-£35 pound
kazanabıirainB.
•ISTANBUL ÜSAN MERKEZ
KURSlYERLfRlNlbu eğitim hu-
meıınden ÜCRETSIZ yarar-
landınyor.
GençlûrkCd.No.50LALEÜ
Tei : 520 81 99
Fax : 511 90 69
İLM DE INGİLİZCE
CAMBRDGE ÛNlVERSrTESl
SINAVLARI
PET (CAIUnDGE PREUHINARY)
CFE (CAMBHDGE FRST CEflTlHCiTEj
GENEL İNGİÜZCE
• Yoğun, Yarı Yoğun
/ Yüksek Standart
• Ekonomik Fiyat
İBTANBUL LİSAN MERKEZİ
Gençlûrk Cd. No. 50 LALELİ
520 81 99
İNGİLİZCE
En uygun şartlarla
İngiltere'de
Lisan Okullan ve
GûvenillrlnglllzAlleler
yanında
Au-Pair'lik ımkanları
SADAY
Eğitim Hlzmetleri
Tel: 143 20 78
Fax: 149 70 37
INGILTERE'DE İNGİLİZCE
GENÇ BAYAItLAR. İngillzceyi
ücretsız hazırlıh kurslarımızda
ve tngilterede aileler yanında
bedava öyrenin
AU-PAIR1İK BİZİN İŞİPIİZDİR.
İst. I35 15 99 İzmir:28 75 34
Sehitmuhtar Cd. 37/7 Taksıı
demokrat partiyi eriten bir mil-
letvekili olarak habrlanmak is-
temiyorum. Bu konuda herkesiıı
snça var, ama en büyük kusur
en yetkili olandadır. Çünkö
onun sonımluluklan daha ge-
niştir. Kısaca bu lokomotif bu
katan çekememektedir. Sayın
genel başkamn meseleye büyük
bakıp, büyük düşünüp tarihi ka-
rarlar alması gerekmektedir."
Bunun ardından söz alan
Baykal ise hükümetin Kürtçe ya-
sağının kaldırılması amacıyla
verdiği yasa tasansının komis-
yondan geçmediğine dikkat çe-
kerek "Bu girişim, bir hukuki
tartışmanın betirlenmesi tartış-
masına neden oldu. Bu durum
bizim de göruşlerimizi neüeştir-
rneyi gerekli kıldı. Konuyu ikti-
dar gündeme getirdi. Getirilen
yasa tasansında sadece 2932 sa-
yılı yasanın kaldıniması degil,
Türkiye'de Kürtçe dısında dille-
rin kollanılışı da genişliyor" de-
di. Baykal, bu durumda
SHP'nin sadece 2932'nin kaldı-
nlmasuıdan çıkarak hükümetin
tasansının gerisinde kalmama-
sı gerektiğini anlattı.
lunceli Milletvekili Kamer
Genç, "toplantı yapan
milktvekillerini" sert bir biçim-
de eleştirerek, "Insanlar Mardin
ve Şırnak'ta işkence görürke»,
kanlan akıtılırken burada par-
tiyi kanşürenlar için üzülüyo-
rum. Tabanını kaybeden millet-
vekilleri laf yapıyorlar. Buna
haklan yok. Parti yönetiminde
bulunduklan halde çıkıp cafcaf-
lı laflar etmek marifet degil.
Halkı bu laflarla kandıramazsı-
n«" diye konuştu.
Genel sekreter yarduncılann-
dan tstanbul Milletvekili Meh-
met Moğultay ise şu noktalar
üzerinde durdu:
"Sayın Kalkan, parti meclisi
üyesidir. Partinin-kan kaybetti-
ğini söyleyenler, bunu üyesi ol-
duklan parti meclisinide söyle-
miyorlar. Bunlar küçük bir
gnıptur. Geçmiste de dört kişi
olarak istifa etmeye kalkışmış-
lardı. Bu tür tartışmalann yeri
parti meclisidir."
Bunun üzerine "sataşma ol-
dugu gerekçesiyle" yeniden söz
alan Kalkan, parti disiplinine
uyduğunu, ancak doğru bildiği
seyleri de söylemeye devam ede-
ceğini belirtti.
Geçen haftaki toplantıya ka-
tılanlardan Içel Milletvekili Et-
bem Cankurtaran, Kalkan'ın
görüşlenne katıldığını anlatarak
"Amacımız bir klik varatmak
degil, partmin buyumesidir. Bu-
nu yaparken sosyal demokratla-
nn birligine de katkıda bulun-
mak istiyoruz. Bugün ayn genel
merkez buluaduğu eleştirileri
yapıhyor. Bu eskiden de vardı.
Biz eskiden ayn genel merkez»
de olmadık, şimdi de olmayız."
Gruptaki tartışmalar daha
sonra kuliste de devam ederken,
toplantıya katılan ve Baykal
yanlısı olarak tanınan Muğla
Milletvekili Musa Gökbel, gaze-
tecilere "Biz bir grubuz, parti p-
kariannı öne alan bir grubuz.
Genel merkezi de, Baykalı da
efcştiriyortu" dedi. Baykal'a ya-
kın mületvekillerinin ise tartış-
malara katılmadıklan, ancak
gelişmeleri dikkatle izledikleri
kaydediliyor.
Kalkan ise gazetecilerin "Ge-
nel başkanı istifaya mı çagırdı-
nız?" sorusuna, "Yorum yok"
karşılığını verdi ve "Genel baş-
kanın hedef göstermesi gereldr.
Dofru bedef gösterirse tartısma-
lar biter, bunu bekliyorum. Ken-
di bfleceği iş. Beni çağınr sorar-
sa tarihi kanuiardan neyi kastet-
tigimi anlaünm" diye konuştu.
Tartışmalı toplantıya katılan
milletvekillerinden Veli Aksoy
ise "bir grup hareketi ve tnöaii-
ye karsı bir çıkış otmadjguu" ıs-
rarla tekrarlarken, "Biz basın
toplantısı yaptığunız gün 5 mil-
letvekili bu doğrultodaki açık-
lamaya imza verdi. Öbürkuler
Sarın Gbkbel'in görüslerini, he-
pimize mal ediyor. Biz her za-
man toplanıp konuşnyoruz"
dedi.
N'ufus cuzdanını, Ehlıyetımi,
Mımarlar Odası ve BJK üye
kartımı kaybettira.
Hukumsüzdür.
HüSEYtN DURAK
VEFATLAR
İÇİN
Yurtiçi, yurtdışı cenaze nakle-
dilir, cenaze ılactama, malzeme,
tabırt, bütun işlemler hassası-
yetle, süralte yapılır. işletmede
aynca 18 arnbulans mevcuttur.
Cenaze ılanKnnda hizmet be-
deh alınmaz.
İSLAM CENAZE İŞLERİ
14720 06-1406886
Mesul Müdür
HafızVELİERDEMİR
ACI KAYBIMIZ
Örnek ve dost insan
NURETTİN
AKAN'ı
yıtirmenın derin üzüntüsü
içinde>iz. Bütün tamyanlanna
başsağlıgı dıliyoruz.
Şttkran Antiç, Halit Aytekin.
Nebi Boıkart. Makbule
Cankur. Melek Çeliker,
Moatafa Dinçer. Recep
Durtnaz, Sami GAncU. Semifa
Kana>. Haluk Onaç, Fatih
Özcan, llhan Polat. Mihraç
Sertogln, Erim Şengör. Serap
Ymjcı. Zejntp Zavıf.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMETÇETİNKAYA
Ozal'ıAnlamakOldukçaZor...
Kürt liderterinden Celal Talabani ile Mesut Barzani'nin bir
temsilcisi gizlice Türkiye'ye geliyor, Dışişleri ve MİT yetkili-
leriyle görüşüyor. Özal, Moskova'ya giderken uçakta açık-
lıyor Irak'lı Kürtlerin Türkiye'ye geldiğini.
SHP lideri Erdal İnönû'ye iraklı Kürtlerin Türkiye'ye gel-
meleri konusunda ne söyleyeceğini sorduk. Aldtğtmız ya-
nıt şu oldu:
— Elbet söyleyecek çok şey var...
İnönü, SHP Meclis Grubu'nda.dün bu konuya değinme-
den önce konuşuyordu bizimle. İnönü, Özal'ın konumuna
değindi ve ekledi:
— Sayın Özal garip olmaya devam ediyor. Yeni birtakım
şeyler yapıyor, kimsenin haberi yok...
SHP lideri İnönû'ye Özal'ın amacının ne olduğunu sor-
duk. İnönü, "İşte orası belli değil, açıklık yok" deyip sür-
dürdü konuşmasını:
— Irak'ta olağan bir durum yok. Olağanüstü olaylar ya-
şanıyor. Bu, bir iç savaştır. Sonucunu önceden kestirmek
zor. Ama biz Irak'ın iç işlerine karışmama tavrını sürdürmek
zorundayız...
İnönü, önemli bir nokta üzerinde de duruyordu. Cumhur-
başkanı'nın bu konudaki tavrını eleştirip soruyordu:
— Talabani için bu gizli görüşmeyi kim düzenlemiştir?
Bunun açıklanması lazımdır. Bir de Talabani, Türkiye Cum-
huriyeti Hükümetiyle hangi sıfatla görüşmüştür?
Belirsiz bir ortamda herkes bir şeyler söylüyordu. Irak'-
taki kargaşa sürüyordu...
İnönü şöyle dedi:
— Irak'tan, yani bizim komşu ülke olarak istememiz ge-
reken şey, bu ülkedeki insanların bir an önce kargasadan
kurtularak barış içinde yaşamaları ve toprak bütünlüğünü
korumalarıdır... —
» « ^ ^ « - _ ^ ^ _ _ _ ^ _ _ —
SHP liderine bir
soru:
— Siz Irak'ın top-
rak bütünlüğünün kr>
rumasından, Irak'ta-
ki halkların barış
içinde yaşamasın-
dan yana bir politika
izlenmesini mi isti-
yorsunuz?
Erdal İnönü, "El-
bet öyle" diyeyanıt-
layıp olayı kendi ba-
kış açısından değer-
lendiriyor. Irak lide-
ri Saddam'ın yanlış-
lıklar yapmasının, ^ ~ ~ ~ ~ ~ ^ ^ ~
orada yaşayan halkların kanının dökülmesini gerektirmeye-
ceğini vurguluyor ve şöyle diyor:
— Sayın Özal niçin yapıyor bunları? Irak kendi çaresini
kendisi bulsun. Bu ara bizim belirli bir şeyi orada empoze
etmememiz gerekiyor. Orada Türk asıllı insanlar var, Türk-
menler var. Irak'ta tüm insanların, insan haklarına uyma-
yan davranışlaria karşı karşıya kalmasını istemiyoruz. Ama,
biz birtakım tertipler içindeyiz havasını vermek, benim, ül-
keler arasında dostluk anlayışıma aykırı...
— Cumhurbaşkanı bu konuda bir düşünceyi empoze edi-
yor havasında mı?
İnönü şu yanıtı veriyor:
— Sayın Özal'vn tutumu garip olmaya devam ediyor.
Cumhurbaşkanı neden bunları söylüyor. Kürt liderlerinin sı-
fatları nedir? Bunlar şüphe uyandıran şeyler. Az önce söy-
Jediğim gibi birtakım tertipler içindeyiz havasını vermek doğ-
ru değil. Böyle bir harekete Cumhurbaşkanı'nın girmesi, bu-
nu açıktan söylemesi tuhaf şeyler. Onun için Sayın Ozal'ın
ne yaptığını, niçin yaptığını, kimin hesabına yaptıûını anla-
mak çok zor. .uı.Ki.^A. . ,iJf?u.:Ji,iU
Elbet zor ofen özal'ı anlamak..:
hrK
" " " "
2
*'"
)i
t
i
Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Büyükelçi Tugay Özçeri gö-
rüşüyor Irak'lı Kürtlerle. Görüşme 8 mart cuma günü ger-
çekleşiyor.
Cumhurbaşkanı Özal, iki gün sonra İspanyd Tribuna der-
gisine ve Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi-
ne bir demeç veriyor.
— Irak'ta Kürt devleti tehlike değil...
Kirne karşı değil?
Özal, Türkiye'ye karşı tehlike olmayacağını söylüyor. An-
cak bağımsız Kürt devletinin kurulmasına karşı çıkıyor.
Onun için İnönü de haklı olarak şöyle diyor:
— Sayın özal kimin hesabına konuşuyor?
İşte yanıt bekleyen soru da bu...
Irak'ta Kürt devleti
tehlike değil... Kime
karşı değil? Özal,
Türkiye'ye ,
karşı tehlike
olmayacağını
söylüyor. Ancak
bağımsız Kürt
devletinin kurulmasına
karşı çıkıyor.
P A R T İ L E R D E N
Özal ve ANAP'ın HTası
ANKARA (UBA) — SHP Genel Sekreter
Yardımcısı Cevdet Selvi, Anavatan
Partisi'nin bir parti olmaktan çok uzak
olduğunu öne sürerek ANAP'ta yaşanan
olaylar ve tarafların birbirleri hakkındaki
iddialannın ibret verici olduğunu söyledi.
Selvi, ANAP'taki gelişmelerin özal'ın ve
ANAP'ın iflası olduğunu iddia etti. ANAP'ta bugün
yasanan sorunlann giderilmesinin miimkün olmadığını,
ülkeyi kişisel kararlanyla yönetenlerin kendi partilerindeki
insanları bile baskıyla ve şantajla susturmaya çalıştığuu
iddia eden Cevdet Selvi, Özal'ın ve iktidann Türkiye'yi
hızla uçuruma götürdüklerini öne sürdü.
Demirel'i sıkıştırdılar
ERZURUM (Cumhuriyet) — Atatürk Üniversite Rektörü
Prof.Dr. Hurşit Ertuğnırun davetlisi olarak Erzunım'a
gelerek üniversitede okuyan öğrencilerin çeşitli konularda
sorularını yanıtlayan DYP Genel Başkanı Süleyman
Demirel, dinci öğrenciler tarafından sıkıştmldı. Bir
öğrencinin "Mason musunuz?" şeklindeki sorusuna, "Siz
ne savcısınu ne de hâkim" biçiminde yanıt veren Demirel,
salonda bulunan bazı dinci öğrenciler tarafından alkışla
kınandı. Dün öğleden sonra saat 15.00'te Kültür Sitesi'ne
gelen DYP Genel Başkanı, büyük bir sevgi gosterisi ile
karşılandı. Geniş güvenlik önlemleri altında yapılan
topîantıda konuşan Demirel, öğrencilerden çağdaş uygarlık
seviyesini yakalamalannı istedi. Demirel'in Kültür
Sitesi'ndeki toplantısını Erzurum Valisi Emrullah Zeybek,
Emniyet Mudürü Halit Karabulut, dekanlar, profesörler ve
yaklaşık 1500 öğrenci izledi. Demirel konuşmasında "Bir
ülke düşününüz ki zamda şampiyon, ıssizlikte şampiyon,
böyle bir ülkenin akşamdan sabaha Aspirin'le çözülecek
meseleleri yoktur. Bugün bu ülkenin insanları bugün
dünden iyi diyebiliyorsa yarın daha iyi olacak diyebiliriz.
Ama dün, bugünden iyi deniliyorsa o zaman bu ülkede
sıkıntı var" dedi.
İLAN
Beyoğlu 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin Esas: 1987/109, Karar:
1990/869 sayılı 15.6.1990 tarihli kararı uyannca idaremize 384.132
TL para cezası ödemeye ytıkümlü kılınan Ahmet Türken kararda be-
lirtilen adresinde bulunamadığından mezkür para cezası tahsil edile-
memektedir.
Tebligata esas olarak başkaca bir adresi bilinmediğinden 7201 sa-
yılı Tebligat Kanunu'nun 28 ve 29. maddelerine göre Uanen tebliği-
ne karar verildi.
Tebligat yerine kaim olmak üzere tebliğ olunur.
Basın: 20360
BOBREK ARANIYOR
A Rh pozitif kan grubunda hamiyetli bir
böbrek vericisi aranmaktadır.
Müracaat: 9-621-12284-12974-13858 (Denizll)