Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 MART 1991 EKONOMt CUMHURÎYET/13
SERBEST PİYASADA DÖVtZ
ABODoörı
Bah Alman Marto
isviçre frarçjı
Holbnda Ronnı
İngMz Sterlini
Franss Frangı
100 İ.Lireü
S.ARjyai
Avus.Ş«ni
Satış
3445
2190
2500
1925
6450
635
290
910
307
3455
2200
2510
1935
6500
645
300
920
312
ALTM 6ÜMÜŞ
Ctnnhuriyet*
ReçaJ
24 ayar altm
22 ayar bitok
900 ayar oûmûş
Vatalbank AiOnı
ZinatMtmı
AJtş
268.000
300.000
40.600
36.400
477
233 000
230 000
226.000
Saöş
272.000
315.000
40.800
40.000
504
238.000
235.000
231.000
M.BMKASI PİYASALJUU
TL
Dövo
prt.FaB(»(
fe.Hac d«y»TL)
Ooör kapanış (TL)
M Hac (MHyon S)
Kapamş (ons/J)
btem Hacmi (hQ)
98.81
2013 8
3475
128.14
İmpexbank
Derinkök'ün
• Ekooomi Servisi —
Tûrkiye lthalat Ihracat
Bankası A.Ş. împexbank'ın
^53 hissesi, Eliyeşü Grubu
tarafından Beniş Mısır
Sanayi A.Ş., Denizyıldızı
Denizcilik A.Ş., Lamex
Inşaat ve Ticaret A.Ş. ile
M.Kemal Derinkök'ten
oluşan yeni hissedarlar
grubuna devredildi.
Derinkök Grubu uzun bir
zamandan beri banka
kurma çabası içindeydi.
Bankayı devralan şirketin
en büyük hissedan
M.Kemal Derinkök yaptığı
açıklamada şunlan söyledi:
"Şirketimizin çok zengin
gayrimenkul varhğını da
devreye sokarak Emlak
Bankası'ıun yoğunluk alanı
içinde faaliyet göstereceğiz.
tmpexbank bir anlamda
Emlak Bankası'nın özeli
gibi bu alandaki boşluğu
dolduracakr
Türk-Iş 1991'i
degerlendirdi
• ANKARA
(Cumhuriyet Bttrosu) —
Dün yapılan Türk-lş
Başkanlar Kunılu
toplantısında, bu yıl
yenilenecek kamu kesimi
toplusözleşmelerinde ortak
grev yapılabilecek son
tarih olarak haziran
başının alınması
yolundaki görüş ağırlık
kazandı. Toplantı
öncesinden bir konuşma
yapan Türk-lş Genel
Başkanı Şevket Yılmaz,
hükümeti işci kıyımı
karşısında sessiz kalmakla,
Cumhurbaşkanı Turgut
özal'ı da açık bir biçimde
işveren kesiminin tarafını
tutmakla suçladı.
Vakıfbank'ta
sermaye arüşı
• ANKARA (AA) —
Vakıflar Bankası'nın
sermayesi, 250 milyar
liradan 500 milyar liraya
yükseltiliyor. Sermaye
arttınmı, 29 martta
yapılacak olağanustü genel
kunılda karara bağlanacak.
Bu amaçla, B ve C gnıbu
hisse senedi sahibi
ortakların, genel kurula
katılıp oy kullanabilmeleri
için, toplantıdan bir hafta
öncesine kadar kimlik kartı
almaları gerekiyor.
Sermayenin arttınlacak 250
milyar lirasının yansı
hissedarlar tarafından
taahhüt edildi. Kalan 125
milyar liralık bölüm ise
Yeniden Değerleme
Fbnu'ndan karşılanacak.
Sermayeye eklenen 125
milyar liralık artış
karşılığında ortaklara,
payları oranında bedelsiz
hisse senedi dağıtılacak.
Otoda üretim
artışı
• BURSA (AA) — Grev
ve Körfez savaşı nedeniyle
zor günler geçiren
otomobil sektöril yeniden
canlanırken, üretimini
günde 18O'e kadar
düşüren Oyak Renault
Otomobil Fabrikası,
gttnlük üretimini yeniden
320"ye çıkardı. Oyak
Renault Dış llişkiler
Müdürü Murat Toksöz,
önümüzdeki aylardan
itibaren fabrikadaki
güniük üretimi 320'den
43O'a çıkartmayı
planladıklannı bildirdi.
Toksöz, Oyak Renault
ürimlerine geçen hafta
yüzde 10 dolayında zam
yaptıklannı hatırlatarak,
bunun çok kısa vadede
satışlan etkileyebileceğini
bildirdi.
Emlak vergisi
• ANKARA (AA) —
Maliye ve Gümriik
Bakanlığı 1991 yılı Emlak
Vergisi birinci taksidinin
ödenme süresinin 1 Mart
1991 Cuma gunu başladığını
hatırlatarak, gecikmelerde
her ay için yüzde 7 gecikme
zammı ödeneceğini bildirdi.
6
Efeler' şimdilik rahatHukukçular,borsayı düzenleyecek kanun tasarısının yetersizolduğunu belirtiyor
ABDURRAHMAN
YILDIRIM
Efe özal'ın banker olarak
girdiği borsada "başkalannın
sırtından haksız para
kazanmak" diye tanımlanan
"içcriden öğreneıılerin ticareti"
serbest. Bu ticareti Batı ülkele-
rinde olduğu gibi yasaklayan ve
halen TBMM'de bulunan Ser-
maye Piyasası Kanunu'nun de-
ğişikliği tasansı ise yetersiz bu-
lundu. Kanun tasarısının aynen
yasallaşması halinde kamuya
açıklanmarmş bilgileri öğrene-
rek başkalannın sırtından mil-
yarlar kazananlar, en fazla 200
milyon lira para cezası ile kur-
tulabilecekler.
önümüzdeki haftalarda Mec-
lis genel kurulunda ele alınma-
sı beklenen tasarı konusunda
sermaye piyasası hukukçulan-
nın görüşüne başvurduk. Prof.
Dr. Ünsd Tekinalp, TBMM'de
Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan
geçerken Sermaye Piyasası Ka-
nunu değişiklik tasansı üzerin-
de değişiklik yapılmasını anla-
yamadığını belirtti. Tasanya
"içeriden öfcrenenlerin tkareti"
yerine "kamuya açıklanmamış
bilgi ticareti" ibaresinin konul-
masının, uygulama kapsamını
daraltacağını kaydeden Ünal
Tekinalp, şöyle dedi:
"Ben bu isim degişikügine
karsıyım. O bilginin kamuya
açıklanmtş olup olmadıgı tarüş-
ma yaratır. Kamuya açıklanmış
ne demek? Bilgi hangi anlamda
kamuya açıklanmış sayılıyor.
Yülık raporiarda bazı imalarda
bnlunulması açıklama mı sayı-
lacak? Niçin bu isim değişikli-
gine gerek duydular. Bu şekfl-
deid bir isim degşiktigi caydıncı
etktâni azalür. Halbuki içeriden
öfrenenlerin ticareti şeklinde
kalsaydı herkes o kapsama gi-
rerdi."
Kanun değişikliğinde, kamu-
ya açıklanmamış bilgi ticareti-
nin yasaklanmasına karşılık, ve-
rilen cezanın ağır para ve hapis-
ten, sadece paraya, sadece ha-
pise veya hem para hem hapise
SPK BAŞKANI TEKBAŞ
Tasarı yasallaşsa bile
düzenleyici bir tebliğe gerek
var. "Insider trading"le ilgili
tüm kesimlerin eğitimi
önemli. Bu tür olayların
değerlendirilmesinde
mahkemelere çok rol düşecek.
PROF. TEKİNALP
Dünyada, "içeriden
öğrenenlerin ticareti"nde
cezalar hapise dönme
eğiliminde. Bizde ise
konuyla ilgili düzenleme
yumuşatıhyor ve kapsamı
daraltılıyor.
PBOF. TUNCER
Batı ülkelerinde bir
cumhurbaşkanı ve yakınları
ile iktidar çevreleri, borsada
işlem yaparnazlar.
Türkiye'de ise önleyici
mevzuat yok. Makamın
yüceliği açısından önlenmeli.
dönüstürülmesini de eleştiren
Prof. Dr. Ünal Tekinalp, şöyle
konuştu:
"Tasan bu ayağı itibarıyla
yanm kalıyor. Hapis cezasını
içerseydi ve adı değiştirilmeseydi
ihtiyaca cevap verebilecek nite-
likteydi. Dünyadaki eğilim de
hapis cezasına dönme yönünde-
dir. Bugün dünyada ve bizde
bazı ömekleri görüldü, içeriden
ögrenerek başkalannın sırtın-
dan para kazanmak o hale gel-
miştir ki, mizansen bile düzen-
lenmektedir. Örnegin, hisse fi-
yatlanna yapacağı etkivi bilen
şirket yöneticileri hiç gereği yok-
keo, zoraki sermaye arttınmı
karan alırlar. Bundan önce de
hisse toplarlar. Sonra sermaye
arttmmını da hakikaten >apar-
lar ve hisse fiyatlan çok yükse-
lir, o zaman satariar. Ama bu
sermaye arttınmı şirketin mali
bünyesini zayıflatmak pahasına
bile olabilir. Yedek akçeleri ser-
maye arttınmına koyabilirter.
Halbuki bu yedek akçeier şirket
için son derece önemlidir. tşte
şirket yöneticileri bu yaran or-
taya çıkarabihnek için bir tertip
içindedirler. Dünyada bu tertip-
leri de içine alan düzenlemelere
gittiler. Bizde ise içeriden öğre-
nenlerin düzenlemesi yumuşatı-
hyor ve kapsamı daraltılıyor."
Prof. Dr. Selahattin Tnncer
ise Sermaye Piyasası Kanunu'-
nun 1981 yıhnda askeri yönetim
zamanında yasalaştığını ve ara-
dan geçen 10 yıllık dönemde
olağanustü gelişmeler gösteren
piyasanm mevzuatı geride bı-
raktığını söyledi.
Selahattin Tuncer, Efe özal'-
ın borsa bankerüğine soyunma-
sıyla ilgili olarak da şunlan
kaydetti:
"Batı ülkelerinde bir cumhur-
başkanı ve yakınları ile iktidar
çevreleri borsada işlem yapa-
mazlar. Türkiye'de ise işlem
yapmalannı önleyici bir mevzu-
at yok. Ama o makamın yiıce-
Kgi bakımından önlenmelidir.
Borsada işlem yapmalan, bor-
sanın oyun kurallanna da ters
diişer. Içerden öğrenenlerin ti-
caretinin keyfi bir uygulaması-
nı oluşturur."
" Sermaye Piyasası Kurulu
(SPK) Başkanı Mehmet Şükrü
Tekbaş Meclis genel kurulu
gündemine gelen Sermaye Piya-
sası Kanunu değişiklik tasarısı-
nın yasallaşmasıyla birlikte "in-
sider trading" konusunun he-
men düzenlenmiş olmayacağını
bildirdi. Tekbaş, kanun çıktık-
tan sonra bununla ilgili düzen-
leyici bir tebliğin yayımlanması
gerektiğini kaydederek "Tabii
bu da belli bir zaman alacak"
dedi. Tekbaş, Ekonomik Pano-
rama Dergisi'nin sorulannı ce-
vaplandınrken şunlan söyledi:
"Hisse senetlerinin hamiline
veya nama yazılı olması 'insider
trading' olayı için çok önemli
degil. 'Insider trading'de önemli
olan, bir hisse senedinde geçmiş
dönemlerdeki fıyal ve işlem hac-
mi dışında anormal bir harekel-
lenme olmasıdır. Bu gerek fiyat-
ta, gerekse işlem hacminde... Ve
olay geriye giderek alınır. Kim
aldı, kim sattı? Banka bazında
veya aracı kuruluş bazında kim-
ler bu işlemi yaptı? Dünyada
'insider trading' konusunda
yaklaşım bu şekOdedir. Şirket
için 'insider trading' için de şir-
ketlerin ana sözleşmelerine hü-
küm konularak şirketlere so-
nımluluk getiriliyor. 'İnsider
trading' konusunda tüm kesim-
lerin eğitimi son derece önemli-
dir. Bu arada ileride 'insider
trading' olaylannın değerlendi-
rilmesinde mahkemelerimize
büyük görev düşecektir."
YıuıanistaııVla tarilıi davaKoskotas davası dün Atina'da
başladı. Rüşvet almakla
suçlanan eski Başbakan
Andreas Papandreu
mahkemenin çağrısmı geri
çevirdi.
STELYO BERBERAKİS
ATtNA — Yunanistan'ı allak bullak eden
Koskotas davası dün Atina'da Yüce Divan
1
da başladı. Koskotas skandalı çercevesinde
10 milyon dolar ve 200 bin mark rüşvet al-
makla suçlanan eski başbakan ve ana mu-
halefet partisi PASOK'un lideri Andreas
Papandreu, Yüce Divan'ın çağrısmı 'ikti-
dardaki Yeni Demokrasi Partisi'nin siyasi
bir entrikası" olarak niteleyerek geri çevir-
di. Bunun üzerine Yüce Divan, Papandreu
duruşmalara katılmış gibi işlem gormeye
karar verdi.
Girit Bankası'nın sahibi \eorgios Kosko-
tas'm PASOK hükümetleri döneminde yap-
mış olduğu yolsuzluklann ortaya çıkanlma-
sıyla dönemin başbakanı Andreas Papand-
reu, Maliye Bakanı Dimitris Covolas. Dev-
let Bakanı Agamemnon Kutsogeorgas ve
Ekonomi Bakanı Panagioüs RumeUotis, ay-
nı dönemin Yeni Demokrasi Partisi-Komü-
Papandreu,YüceDivan'açıkmayı reddetti.
nist Pani koalisyon hükümetleri tarafından
sorumlu gösterilmişlerdi.
Rumeliotis şu anda Avrupa Parlamento-
su üyesi olması nedeniyle dokunulmazlığa
sahip bulunduğundan mahkemeye çağnl-
madı. Diğer bakanlar ise suçsuz oldukları-
nı, konuyla ilgili butün delilleri mahkeme-
ye vereceklerini belirterek duruşmaya katıl-
dılar. Bu arada eski Maliye Bakanı Covo-
las, duruşmada kendi savunmasını kendi-
sinin üstleneceğini belirtti. Duruşmanın ya-
pıldığı Arios Pagos Adliye Sarayı'nın önü,
dün sabah binlerce PASOK taraftanyla do-
lırydu. Ellerînde yesil PASOK bayraklarıy-
la Papandreu lehine slogan atan gösterici-
ler, mahkeme binasının önünden geçen ge-
niş Aleksandra caddesini trafiğe kapadılar.
Yunanistan'ın en büyük "siyasi davası"
olarak tanımlanan Koskotas skandalı du-
ruşmasına şu anda ABD'de tutuklu bulu-
nan Koskotas'm katılıp katümayacağı da
açıklık kazanmadı. Koskotas'm ABD'li ve
Yunanlı avukatlan, müvekkillerinin "can
güvenligini" gerekçe gösterererek Yunan hü-
kümetinden güvence vermesini istiyorlar.
Koskotas davasında yargılanan eski Dev-
let Bakanı Kutsogeorgas, Koskotas'm yol-
suzluklannı gözardı etmek amacıyla 2 mil-
yon dolar, eski Ulaştırma Bakanı Petsos,
devlet gelirlerinin Koskotas'm bankasına ya-
tmlması için 15 bin dolar, Papandreu ise
olaylara göz yummak için 10 milyon dolar
ve 200 bin mark rüşvet almakla suçlanıyor-
lar. Koskotas skandalı davasına bugün de-
vam edilecek.
TOBB'NİNKARADENİZ GEZİSİ/ SAMSUN
Umut,Karadeniz projesindeSamsun, Hopa'dan
başlayan Türk-Sovyet
bavul ticaretinin son
durağı. Karadenizliler,
heyecanla Karadeniz
Ekonornik îşbirliği
Bölgesi projesinin
netleşmesini bekliyor.
TAYFUN DEVECİOĞLU "
SAMSUN — Samsun, 195O"ü
yıllardan sonra yakaladığı hızlı
büyüme trcndini son 10 yüda yi-
tirmiş. Samsunlu işadamları 20
yıl önce kentte bulunan ulaşım
olanaklarının son 10 yılda kay-
bolduğunu söylüyorlar.
Karadeniz'in göbeğindeki
Samsun'da normal boyuttaki
uçaklann inmesine müsait bir
havaalanı yok. Samsunlular,
tstanbul-Samsun gemi seferleri-
nin son yıllarda iyice seyrelme-
sinden de yakınıyorlar. Çeyrek
Otobanka
İstanbul Haber Servisi —
Bankada hesabı bulunanlann,
araçlarından inmeden Tele 24
hizmetinden yararlanabilecekle-
ri "Otobanka" sistemi hizmete
girdi.
Dünyada ilk kez ABD'nin
Los Angeles kentinde hizmete
giren Otobanka sistemini,
Türkiye'de ilk kez uygulamaya
koyan Yapı Kredi Bankası Ge-
nel Mudür Yardımcısı Ismail
Yalçınkaya Otobankalann tra-
fiğin yoğun olduğu hatlarda uy-
gun noktalara yerleştirileceğini
belirtti. Otobanka sistemi, İs-
tanbul'un dışında Ankara. Iz-
mir ve Antalya'da hizmete
girecek. (Fotoğraf:
Sabahattin Bostancıoğlu)
Erez, holdinglere çattıEkonomi Servisi — Turki-
ye Odalar Birliği'nin Karade-
niz bölgesinde yaptığı gezide
ilk durak olan Samsun'da ko-
nuşan TOBB Başkanı Yalım
Erez, Türk iş âleminin Istan-
bul'da oturan bir avuç hol-
dingden ibaret olmadığını,
Türkiye'nin her yanına yayıl-
mış 680 bin işadamından
oluştuğunu söyledi. "Türki-
ye'de 50-60 tane işadamının
imkânlarının iyi olması, du-
rumlarının iyiye gitmesi
Türkiye'nin iyiye gittiğinin
göstergesi değildir" diyen
Erez, sorunlann çözümü için
tek yolun erken seçim olduğu-
nu belirtti. Yalım Erez, 1991
yılını kurtarmak için 4-5 mil-
yar dolarlık dış yardıma ihti-
yaç olduğunu söyleyerek
"Ben dış yardıımn bu kadar
büyük boyutta olacağına
inanmıyonım. Gelse dahi bu
yardım ancak Türkiye'nin
1991 yılını kurtaracaktır. 92
ve 93'ün problemleri bizi bek-
lemektedir. Türkiye'nin yeni
bir istikrar programma ibtiya-
cı vardır" dedi.
yüzyıl önce sahip olduğu ulaşım
olanakları ile bölgenin diğer
kentlerini sollayan Samsun,
1980 sonrası istatistiklerde, Or-
du, Rize ve Trabzon'dan sonra
dördüncü sıraya düştü.
Samsun'u dördüncü sıraya
düşüren etkenlerden bir diğeri
de kentin yeterince sanayileşe-
memesi. 1950'lerden sonra tica-
retin yoğunlaştığı Samsun'da sa-
nayiye gereken önem verilme-
miş. Ayrıca Samsun, son 10 yıl-
da uygulanan teşvik politikala-
nndan yeterince pay alamamış.
Teşviğin nimetlerinden yararla-
namayan Samsunlu sanayiciler
de sermayelerini çeyre illere ak-
tarmayı tercih etmişler.
Sorunlarını TOBB Başkanı
Yalım Erez'e anlatan Samsunlu
işadamlannın iki önemli güncel
istekleri var. Birincisi Samsun'-
un kalkınmada öncelikli yöreler
kapsamına alınması. Bu istek,
toplam GSMH'den aldığı pay
bakımından Samsun'dan üç sı-
ra yukarıda olan Zonguldak'm
kapsam dahilinde bulunmasıy-
la açıklanıyor. Samsunlulann
ikinci isteği ise havaalanı inşaa-
tının bir an önce bitirilmesi.
1980'den 1986'ya kadar geçen
süre içinde toplam GSMH'den
aldığı pay yüzde 10.5'ten yüzde
9.1'e inen Karadeniz Bölgesi'n-
deki tüm kentler, Karadeniz
Ekonomik Işbirliği Bölgesi (KE-
İB) projesinin netleşmesini bek-
liyorlar. Ancak KEİB'nin işler-
lik kazanması için 10 yıl beklen-
mesi gerektiği belirtiliyor.
Karadenizliler, KElB'yi bek-
lerken Sovyet kaynaklı bavul ti-
careti Samsun'a kadar dayan-
mış. Şehir merkezine çok yakın
bir yerde kurulan 150'ye yakın
barakada Slav halkının alışveriş
yeteneği Karadenizli zekâsı ile
birleşmiş. Çarşıda Rusça, Türk-
çe ve İngilizce karışımı garip bir
alışveriş dili kullanılıyor.
Samsun, Hopa'dan başlayan
bavul ticaretinin son durağı.
Gümrükten girişine izin verilen
irili ufaklı yüzlerce çeşit eşyanm
Samsun'dan daha batıya geçişi
mali polisçe yasaklanmış. Çar-
şıdaki esnaf, yasağın kaldırılma-
sını ve Sovyet menseli ucuzluğun
diğer kentlere de ulaşmasını is-
tiyorlar.
T U K E T I C I G O Z U Y L E
MERAL TAMER
Elinizde belge yoksa..."Zibro Kamin'ın Kayseri satış mağazasın-
dan kampanya döneminde soba sahibi ol-
dum. O tarihte mağaza temsilcisi olan Nus-
ret Köse, kendılerine 3 müşteri daha götü-
rürsem bana bir tencere seti hediye edecek-
lerini sözlü beyanda bulundular. Ben de bu
vesileyle daha sobanın marifetlerini görme-
den reklamını yapmaya başladım. Üç arka-
daşımın daha ben tencere seti alacağırn di-
ye Zibro Kamin sobası almasını sağladım.
Sobayı alan her arkadaşım, sobayı benim sa-
yemde aldıklarını belırtmişler. Nusret Köse1
ye de kursun kalemle not aldırmışlar. Ama
ne yazık ki sözlü beyanm geçersizliği söz ko-
nusu edilip tencere setim bana verilmedi.
Firma ybnetimıne durumu bıldirdim. Ev te-
lefonumu alıp ilgileneceklerini söylemeleri-
ne rağmen nezaketen dahi olsa aramadılar.
8u tip hedıyeler önerisiyle tüketıcileri kullan-
mak dürüst satıcılıkla hiç bağdaşmıyor. Bu
da yeni bir pazarlama yöntemi olsa gerek...
Firmanın bu yaptıklarına karşılık, ben de
yasal sonuçlarına katlanarak son taksidi ya-
tırmamaya karar verdim. Kendi kişiliğime
duyduğum saygıyı kaybetmemek eregiyle sı-
ze yazmayı uygun gördüm. Kayseri satış ma-
ğazasının yeni temsilcisinin tarafıma verdiği
yanıt ektedir."
Kayserili okurur.ıuz Orhan Özdemir, ma-
ğazanın yeni sorumlusu Yaşar Saz'dan ten-
cere setinin neden kendisine teslim edılme-
diğini belirten imzalı bir yazı almış. Yaşar Saz
bu yazıda şöyle diyor:
"Orhan Özdemir, 1580 numaralı sipariş
tormuyla şirketimizden KRA 105 model
soba almıştır. Satış esnasında müşterimi-
ze, getireceği 3 müşteri karşılığında Saç
seti hediye edileceği sözlü olarak söylen-
miş. Müşteri, daha sonraki tarihlerde müş-
teri getirdiğini söyleyerek sözjtonusu se-
tin kendisine verilmesini istemiştir. Sözü
veren sorumlunun bu tarihte şirketle bir
alakası olmadtğı ve elde yazılı sipariş ol-
madığı için müsterimiz Orhan Özdemir'e
söz konusu Saç seti, tarafımdan verilme-
mistir. YAŞAR SAZ."
Bu meklubu alır almaz ilk işimiz Kayserili
okurumuzu telefonla aramak oldu. Eşiyle
yaptığımız telefon görüşmesinde, altına im-
za attıktan sonra senedi ödememesinin sa-
tıcıyı değil, sadece kendisini
'cezalandırmak' olacağını dilimiz döndüğün-
ce anlatmaya çalıştık. Çünkü satıcı bu para
darlığında hiç kuşku yok ki o senedi, başka-
sına cıro etmiş ve artık o senetle alakası kal-
mamıştı. Senedin protesto olmasında canı
yanacak olan o satıcı değildi. Ama ödeme ya-
pılmadığı takdirde bir süre sonra icra memur-
lan kapıya dayanacak ve okurumuz Orhan
Özdemir, gecikme faiziyle ve katlanarak o
borcunu ödemek zorunda kalacaktı.
Bu mektubu yayımlamakla asıl parmak
basmak istediğimiz konu ise "sözlü vaatle-
rin geçersizliğinin altını çizmek." Okuru-
muz vaat edilen seti alamayınca, alamadığını
belgeletmek aklına gelmiş. Ama önceden 3
müşteri getirdiğinde kendisine set verilece-
ğini belgeletseydi, herhalde bugün daha
güçlü durumda olurdu. Yine de setin veril-
mediğinin belgelenmesi bile bu konunun sü-
tunlarımızda rahatça yayımlanması sonucu-
nu doğurmuştur, dolayısıyta yararlı olmuştur.
Herhangi bir konuda elinizde belge yok-
sa hak arayacağınız bir hakhlığınız da yok de-
mektir. örneğin bir seyahat acentesi aracı-
lığıyla seyahate mi gideceksiniz, size vaat
edilen gezi programını lütfen yazılı olarak bir
sözleşme şeklinde seyahat acentesinden ön-
ceden alınız. Çünkü aksi halde siz örneğin
Milano ve Venedik'e gideceğinizi umarken
kendinizi çok daha ucuz olan Napdi'de bu-
labilir, ama hakkınızı arayamazsınız.
Kuru temtzleyiciler konusunda da şikâyet-
lerin ardı arkası kesilmemektedir. Bej pardö-
sü. temizleyiciden mavi olarak dönebilmek-
te, jesini yükseltmek, hakkını aramak iste-
yen tüketiciye, "Bu pardosü sen verdiğin-
de de maviydi"denilebilmektedir. Dolayısıyla
temizleyiciye giysi bırakırken rengini, biçimini
ve eskilik yenilik durumunu teslim fîşine kay-
dettirirseniz, beklenmedik bir durumla kar-
şılaşılaştığınızda hakkınızı daha kday araya-
bilirsiniz.
Lafın kısası "dedlmdWed»ydl" ile rşleryû-
rümüyor. Satıcı kesimi genelfikFe mali satırt-
caya kadar bol ve parlak vaatlerde bulunu-
yor, maJ satılıp para cebe girince ise işler yo-
kuşa sürülüyor.
T U K E T I C I N I N S E S I
Otobüste çalınan eşyalar
Ben Muğlalıyım. Yöremiz-
deki en tanınmış ve güvenilir
fırma Pamukkale olduğu için
öğrencilik yıllarımdan beri Pa-
mukkale ile yolculuk yaparım.
Bu ilişki uzun yıllar sürdüğün-
den şirket tarafından bana
yüzde 10 indirim kartı biie ve-
rilmiştir. 27 şubat çarşamba
akşamı saat 24.00'teki otobüs
için bilet aldım. Ankara termi-
naline gittiğimde o saatte bile
terminalin ana-baba günü ol-
duğunu gördüm. Asker sevkı-
yatı nedeniyle izdiham oldu-
ğunu öğrendim. Güç-bela oto-
büse binip eşyamı yukandaki
raflara yerleşiirdim. Bu arada
gece yolculuğu yapacağım
için yanıma bir kazak almıştım
(yastık niyetine). Onu da bırak-
tım ve büfeden bir şeyler al-
mak için otobüsten indim. En
fazla 10 dakika dışarıda kal-
dım ve tekrar otobüse bindi-
ğimde kazağımın yerinde yel-
ler estiğini gördüm. Daha ön-
ceki yolculuklarımdan sima
olarak tanıdığım şoförden oto-
büsün içindeki rafları aratma-
sını rica ettim. Kaptan önce
hayıflandı, kazağımı neden bı-
raktığımı sordu. Daha sonda
da "Hanımefendl bizim so-
rumluluğumuz yok, bes ku-
ruş ödeyemeyiz" dedi. Dona-
kaidım. Bir kere ben onlara bir
şey ödeyin dememiştim, sa-
dece yardım istemiştim. De-
nizli'ye varınca dava açmayı
düşündüm, ancak mahkeme
masraflarının şu anki hali dü-
şünülürse astan yüzünden pa-
halıya gelecekti. Bu durumda
benim kazağın uçtuğu aşikâr-
dı. Muavini sıkıştırıp araç sa-
hiplerinin adını öğrenebildim.
izzet Çrttçi ve Ali Has'a ait 35
PK 302 plakalı araçta bu olay
meydana geldi.
ÜNZİLE ACAR/Ankara
Vjtobüste çalınan eşyalaıia ilgili olarak
yapılabilecek bir şey yok. Bu nedenle okurumuzun
başından geçen bu olay vesilesiyle tüm okurlanmıza
otobüsle yolculukları sırasmda yanlarında götürdükleri
eşyaların üzerinden dikkatterinl eksik etmemelerini
salık veriyoruz.
Kapak aynı, şişeler başka
Gölcük Ordu Pazan'ndan
30.1.1991 tarihinde maden su-
yu aldım. Satın aldığım 8 adet-
lik kolı içindeki maden suları-
nın kapakları aynı, fakat şişe-
leri farklı farklıydı. Kapakların
üstünde Uludağ-Çınar maden
sodası yazmasına karşılık, şi-
şelerin üzerinde Kızılay, Kula,
Sedef, Sarıkız, Erzincan, Sa-
lihli, As-Koop firmalarının ad-
lan yazıyordu. Öğrenmek iste-
diğım şu: Çınar isimli firmanın
değişik firmalara ait şişeleri
kullanarak piyasaya maden
suyu sürmesi doğal mıdır? Ve
Ordu Pazarları gibi çok büyük
bir kuruluşta böyle bir mal na-
sıl satılır?
YAŞAR KAYA/ Kocaeli
farklı şişelere kendi maden sodasını doldurarak
pazarlayan Çınar firmasının telefonunu bulamadık.
Ancak bu firmalara kapak üreten Kombaş firmasının
Ticaret Müdürü Serdar Başarır'la görüşen
arkadaşlarımız; Başarır'dan şu bilgileri aldılar: "Biz
firmalara kapak üretiriz. Gerisi bizi ilgilendirmez.
Ancak ekonomik açıdan zorda olan bazı firmalar
yeni şişe üretmek yerine, piyasadan rakip
firmalann şişelerlnl toplayarak kendi maden
sulannı dolduruyorlar. Şişelerin ebatları aynı
olduğu için dolumda bir şey fark etmiyor.
Doldurduktan sonra da üzerlerine kendi
kapaklarını koyuyorlar. Bu uygulamanın bir
ayağında da pazar rekabeti var kuşkusuz.'
URETICIYE
TEŞEKKUR
Zortu'ya
teşekkur
Eşim, 15 ocak günü
Erenköy Zortu ayakkab)
mağazasından bir bot aldı.
Botlar 5 gün sonra bilek hi-
zasında ve arka dikişı bo-
yunca açttdı. Mağazaya gö-
türdüğümüzde inceleyip
"makas kaçmış" tanısı
koymuşlar ve "tamir
ederiz" demişler. 2 gün
sonra eşim botlan almaya
gittiğinde, üretim sırasmda
yanlışlıkla kesilerek açılan
yerin çok kötü bir şekilde
üstten ve "ayi postu dlker
gibi" birbirine tutusturul-
duğunu görmüş. Tabii bot-
lan almamış. birkaç gün
geçtikten sonra ben mağa-
zayı aradığımda, bana eşi-
min yeni bir bot alabılece-
ğini söylediler. Şimdi eşim
Zorlu'nun bir başka model
ve çok kullanışlı bir botunu
zevkle kultanıyor.
Ali AkurgaMstanbul
ş
Cevza üzmedi
4 şubat gecesi Galleria1
daki Cevza mağazasından
abiye bir gıysiyi acelem ne-
deniyle fazla incetemeden
satın aldım. Ne var ki erte-
si gece ceketin, mağazada
müşteriier tarafından prova
edildiği sırada giyilemeye-
cek kadar ter kokar hale
getirildiğini fark ettim.
Cevza'yı telefonla arayarak
sorunumu anlattım. Telefo-
na cevap veren müdür Hü-
seyin Baloğlu büyük ilgi
gösterdi. Aynı kıyafetten
kalmadığı için diğer şube-
lerini arayarak buldurttu ve
aynı gün saat 16.00'da söz
konusu kıyafetin ter kokma-
yan bir yenisıni bana temin
etti.
Deniz Ceylan - istanbul