Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 ŞUBAT 1991 CUMHURİYET/15
HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN
Meteorofoji işierı Senel Mü-
düriüöü'nden atoıan bıkjıye göre bû-
tün Mfgeter çok bufuflu, Trakya. Mar-
man. Ege, AMariz. İç AnatofuteBa-
0 Kmdenizyaftştı geçecefc. YSflışlar
yaûmm yer yer saflânafc $ekfnde ola-
csk. Hava seakkğı: Önemf «r de$ı-
ş*tk oim^acak. RO^gâr: Yurdun ku-
aybMltesimtefmdefcuaey,dıfier yer-
tofd» güney ve doflu yönlerden teftf,
ara stn ortefcuvvette,yurdun kuMy-
baO ktsftnfcrirKle kuvvetfi olarak ese-
cafc. Denızfcrde 8atı Karadenız Mar-
man ve Kuzey Epe'de yıldız ve poy-
m, Dofltı Karadenız ue Ooğu AktJe-
rti/de gündoğusu ve keşışleme, Batı
Akdena ve Gûney Ege'de kıbte VB to-
dostan 6 KuvvetiDde, saatte 27 denu
rmfl hızla esecek Daifla yükseklijr 2-3
Mana Y 18° 7°ftyartalorB
Adryaran
Afyon
Anta/a
Anbfcya
Anttya
Artvin
m dolayında olacak. Van Gölü'nde hava buhntu geçecek. Rüz-
gâr gûney ve doğu yönlertfert orta kuvvette esecek. Göl küçûk
dalgalı olup, 9Örûş uzaklıjı 10 km dobyında bulunacak
Biteak
Bmtfl
B-tfa
Bokj
Sufsa
ÇanaUote
Çorum
OenaK
Y 9° PErtme
B 12° 3°Erancan
Y 8° 3°ErzunjTi
B -3° 16° EstojefOT
Y 8° 3° GsznntBp
Y 19° /»(Sresun
Y 17» 6°<amü$*uneY
Y 5" FHattin 8
Y 16° 10° ls<arta
Y 8° 4° Istanbul
7° 3°İ2Diır
4° -5° (C#5
8" $
5°-4° Mersn
•3° -16°Mujla
9° 3°Muş
12° 2°Nı0<le
10° 5°0n)u
Y 14° 8°
Y 10° 3°
y 18° 9°
Y 13° S°
6
Y
Y
Y
Y
B
8
Y 9° 3°Kays«i
Y 10" S°lûfMwf
Y tr 6°Knyı
Y 5° (PKûöhya
Y 13° 8°Mafcıtya
4 -4 Samsun
12° 5°Sı»i
10° 6°Smop
15° 9°Sıvas
-3° -16°fekınlaâ
7° O°Tratoxi
5" 0°lüncel
9° 4°Uş*
7» 2°vm
8° 3° YbZQ2t
7»-2°Zonguldak
7° 1°
9° 4°
9° 4°
Y 10° 5"
B 9° 0°
9° 5°
4» 0°
8° 5°
9° 5°
7°-3°
9° 5°
3°-7°
5° 0°
Y 10° 4°
açıfc buıuOu /Ş ttrt A-aç* B-bukıdu G-Bûne$lı K-Wrt S-ss» Y-yaflmurlu
BULMACA
*<J
Tebrız
Sam
DUNYA'DA BUGÜN
Amsterdam Y 5°
Y 15°
p
A 16°
S 2°
8 3°
B 3°
8 8°
Y 9°
3°
AÜTB
BaOdat
Baretiona
Basel
Barfn
Bon
Bnilsel
BudaaeçK 8
Kahıre »
Cenevre
Caza»w
Odde
Outar
Frankkın
Gırne
Hetsırto
Kahıre
Kopenhag
Kt»r>
Lettaü
S 1°
B 17°
B 4°
Y 17°
K 0°
p
K 1°
8 8°
Y 18°
UningraO
londra
Madnd
Mılano
Montrsal
MostaM
Mûnih
NewYwk
Ûslc
Pans
Praj
?^So»a
$am
fclkm
lınus
VknutK
Vıyana
8 1°
V 8°
A 13°
S 4°
B -3°
S 3°
K 2-
V 9"
S 2°
p
8 14°
V 3°
B f
A 9°
B 4°
Zurih
9
. MAJIK
mttmmttmlmn
SOLDAN SAĞA:
1/ Geıginlik ve çaaş-
ma durumlarmda
lcendi içine kapana-
rak başicalarından
lcaçan. 2/ Geminiu
kaplama tahtaları
arasını üstüptt ile
doldurup ziftleyerek
su geçirmez duruma
getirme ijı. 3/ Din
işlerini devlet işlerine
kanştırmayan... Se-
naryosunu Yılmaz
Güney'in yazdığı,
yönetmenliğini Zeki
ûkten'in yaptığı bir
fîlm. 4/ Askerlik çağı... Boyun eğen.
5/ Niketin simgesi... Gülünç bir bi-
çimde giyinip süsienen kadın. 6/
Uluslararası Tiyatro Enstitüsü'nün
simgesi... Islam hukuku. 7/ "Necib
": 1988 Nobel ödülü'nü kaza-
nan Mısırlı yazar... Numaranın kısa
yaaiışı. 8/ Sodyumun simgesi... Bir
$eyin ederini arttırma. 9/ AJevi-
Bektasi şairlerinin tarikatianyla ilgili
şiirlerine verilen ad... Çekijme,
kavga.
YUKAMDAN AŞAĞIYA:
1/ Bir nesnenin duyular yoiuyla insanın flzeriode bıraktığı et-
ki. 2/ Istanbul'un eski adlanndan biri. 3/ KüJtür... Iki anlamı
olan bir sdzcüğün akla en az gelen anlamının amaçlanarak kul-
lanılması sanatı. 4/ SenegaJ'in başkenti. 5/ Toprağjn nemi.. Söz
geçirme 6/ Dogma... SiJahlı köy delikanlısı. 7/ Koruyacağına
ve iyilik getirecegine inamlan soluk... Bir nota. 8/ Esmer. 9/ Ya-
nm olmayan... Erkek geyik.
60 YIL ONCE Cumhuriyet
Hamidiye suyu
23 ŞUBAT 1931
Şehir Meclisinde su mes'elesi
hakkmda cereyan eden
miizakerat esnasmda
Istanbul'da mevcut bütün
menba sularının içikmiyecek
derecede pis olduğu ve yalnız
Hamidiye su>Tinun binnisbe
iyi olduğu beyan ediimişti.
Halbuki doktor Celâl
Muhtar Beye göre Hamidiye
suyu da içilemiyecek bir
haidedir. CeiâJ Muhtar B. bu
huşusla diyor ki:
'— Abdülhamit devrinde
Hamidiye suyunu muayene
etmiş idim. Sular pisti. İçüemez diye bir rapor verdim. •
Hamidiye suyunun bulunduğu arazi münhattır. Civardan
pis sular bu araziye dahil olur. Benden sonra doktorlar
bu suyu muayene ettiler, temizdir dediler... Hayret
ettim.'.. Ben muayene ettikten sonra ne arazinin şekli
degijmis, ne de o civarda tesisat yapılnuştı. O
zamandanberi hepimiz Hamidiye suyunu içiyoruz. Bana
kaürsa gene en temiz su, benim vaktile içilmez dediğim
sudur. Diğer sulann nasıl olduğunu anlamak ifin tahlil
etmeğe lüzum yoktur. Bardağa dikkatle bakmak kâfidir.
Avrupa belediyelerinde pis su mes'elesine ve bu yüzden
ölüm vak'aJanna tesadüf etmek mümkün degildir.
30 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Kuyruklara tedbir
23 ŞUBAT 1961
Kunıcu Meclisin bu sabahki
oturumunda Içi$leri Bakanlığı
bütçesinin müzakeresine
başlanmıstır. Yapılan tenkidleri
cevaplandınnak uzere söz alan
Bakan Nasır Zeytinoğlu son
günierde İstanbul'da cereyan eden
hâdiselere telmihen:
"— SeçimJer sonuna kadar hiçbir
şekilde esasa müessir bir hareket olmayacaktır.
Hükümetimiz ve teşkilât bunu doğmadan önliyecek
kudret ve kabiliyettedir. Tedbirler zamanında
ahnmaktadır" demiş, teminat vermiştir.
Mehmet Hazer konuşmasında sağda solda kalan
kuyruklarm kıpırdanraalarının önlenmesini ve
huzursuzJuk olmaması için tedbirler alınmasını istemiştir.
Harp sonrası borçlar
Federal Almanya Maliye Bakanı Franz Etzel, Hıristiyan
Demokrat Parti Parlâmento Grupu önünde yaptjğj bir
konuşmada, "Federal Almanya'nın ikıisadi kalkınma ve
savunma yardımlan ile ilgili mali imkânlannı gözde
büyütmemek lâzım" demiş ve sözlerine şöyle devam
etmiştir:
"Her 250.000 mark kredi için, vergileri yüzde 1 artırmak
lâzırndır. Vergideki en kiiçflk bir artış dahi Federal
Hükümetin iktisat siyaseti ve iktisadi sistemi üzerinde
otomatikman müessir tesirler yaratacaktır. Bununla
beraber, von Brentano'nun VVashington'da ifade ettiği
gibi. Almanya'nın mühim miktarda kalkmma kredileri
açması da zaruridir!'
STUf UAt'RCL >r
OECE
r n n n ı u sozla 7
Nasır Zeytinoglu
&EÇEN YIL BUGÜN
Ermeni tasarısına fren3 ŞUBAT 1990
ıBD Senatosu; sözde Ermeni soykırımı yasa tasansınm
ündeme alınmasını diinkü oylamada benimsemedi.
>ylama, Robert Dole'un tasansınm gündeme alınması
in gerekli 60 oyu sağJayamayarak kabul ve ret oyları
?-49'da kaldı. Senatör Byrd'ın tasanya karşı büyük
ıgelleme çabalan başarılı olurken Senatör Dole
ıümüzdeki salı günü aynı konuda bir oylama
pılmasını isteyeceğini, yasa tasarısı reddedilse"6île
ından sonra her fırsatta konuyu Senato gündeme
tireceğtni söyiedi.
ÜZELTME
'• İnsanlar" köşesinde yer alan "Semranımın
ıtek inşaatlan" başlıklı yazıda "Üçgen İnşaat
leticileri, Erdal Aksoy ile ilgili sorulara şu yanıtı
dlfer" cümlesi gazetemfzin Istanbul kalıplannda
pgen İnşaat yöneticilerinden Erdal Aksoy'dan
ulanmıza şu karşılığı alıyoruz" şeklınde çıkmıştır.
«rde de belirtildiği gıbi Erdal Aksoy, Üçgen
lat'la değil Yeditepe İnşaat ile ı/gilıdır. Düzeltir, özür
riz.
Yozlaşmada Doruga Ulaşlık!
1990'b yıllara girerken, keyfi ekonomi uygulamasıyla
toplumda dizayn (!) edilmesi arzulanan görünüm, herhalde
onu kültür emperyalizminin kucağma dflşünnek değüdi.
Çağdas uygarbk denilince Batı'yı örnek
alan toplumumuz, özellilde 1950 iktidar de-
ğişiminden sonra ABD ile olan sıcak iüşki-
lerimiz nedeniyle belirgin bir takJitçiliğe yö-
neldi. tngilizce öğretimin yaygınlaştığı
950'li yıllarda, "hello", "gudbay",
"okey", "yes", " a o " ve benzeri sözctik-
ler gtlnlflk konuşmarnıza girdi. Erkeklerde
"bopstfl" modası giyim, kovboy taklidi yü-
rüme, gençier arasına göruldii. Bu arada
ABD'ye gönderilen elemaniar yurda görgü
ve bilgi taşıymca, kültür emperyalizminin
etkinliği daha da güçlendi.
Yıllar döndiikçe, kusaklar değiştikçe, ya-
şamımızı etkileyen bu transformasyon (!)
dilden başlayarak giyim, saç tırası, yemek,
müzik v.b. kültür de|erlerimizi, örf vege-
lenekkrimizi asmdırmaya başJadı. Kokteyl,
festival, karnaval, şov, diskotek, defile, re-
sepsiyon, kermes v.b. sözcükler dile yerleş-
detti. Yabanayla evlenmeler olaganlastı.
Din değiştirmek isteyenler çıktı. Cinsel öz-
gürlük, boyfrendü flört, kaynana ve kaym-
babasız yuva kunna, çocuk terbiyesi ve ai-
le yasanıma yeni boyutlar getirdi. Istanbul,
Izmir gibi şehirlerde nikâhsız yaşama yay-
gınJastı.
Pop müzik, rockuı roll, gençligin bas
zevki; Elvis, Maykıl, Madonna ve Rambo,
gözdeleri oidu. Ret Kit, Pekos BU ve ben-
zeri fotoromanlar, evlerde baş köşeye yer-
leşti. Iletişim araçlannın, özellikle TV ve
basının, büinçli veya bilinçsiz olarak, rek-
lam araçlarıyla toplumu aşın tüketime sü-
rükleme çabaları, anayasanın 167. ve 172.
maddeleriyle -tüketiciyi korumak üzere-
devlete verilen görevlerden habersiz olan bu
kesimi, taklit, tağşiş ve tekelci sektörlerin
sömürflsüyle yoksulluğa sürükJedi.
1990'b yıllara girerken keyfi ekonomi uy-
gulamasıyla toplumda dizayn (!) edilmesi
arzulanan görünüm, herhalde onu kültür
emperyalizminin kucagma düsürmek degıl-
di. Ataeürk'ün kulak ardı ettiğiıniz öğütle-
rini anımsayarak düşünmenin yeridir:
Diinyanıa bize saygı gostertnesini isti-ti. Yılbası kutlama, Noel çamı donatma; teriş ve can sıkıntısı giderme aracı oldu.
anneler, babalar, sevgililer (14 şubat) gün- Bunlara özenen alt kesim ailelerde ise ge- yorsak, önce b'u, kendTbcnl^unize ve mii-
leri; doğum ve evlenme günü kutlamalan çim sıkıntısı ve ahJak sorunları tartı$ması Uyetimjze bu say'gıyı hissen, fîkren, fiiteo,
-özellikle okumus ve varlıklı kesimlerde- da- gündeme geldi. Yabancı markaJı giysiler; batün davramşJanmula gösterelim. Biietim
ha çabuk benimsendi. Bunlann birer "tii- blucin, mont, kaban, tisört v.b. giyimde fcjmiHj beoiiğini anJamayan milktİer, bas-
yerlerini aldı. ka miUetlerin şikândır (avı)."
Çogu ABD kökenli seçkin kulüpler (LI- "Her milletin kendine özgıi örf ve idet-
ONS, ROTARY, PROPELLERS, SO- |e ri( kendine göre müli özellikleri vardır.
ROPTtMlST v.b.) yaygınbk kazandı; ba- Hiçbir milJeJ ayneıı diğer bir milletin fak-
zıları sosyal faaliyet iziyle ilkokullara ka- |f«çisi olmamalıdır. Çankü böyle bir milJet
dar uzandılar. n e laklit ettiği miUetin aynı olabilir ne de
Yabancı ad tutkunluğu turıstık yöreleri- kendi milliyeti içinde kaJabilir."
mizde ve görkemli caddelerimizde ışıklı ta-
belalara yansıdı. Çocuğuna yabana ad koy- CEMALETTİN ŞENOCAK
mak isteyen ailenin önerisini ilgili daire red- Istanbul
ketim teşvik tuzağı" olduğu bilincinden
yoksun kimseler, geleneksel bayramlarda
kutlama ve hediye sunmayı boşvererek ge-
ziye çıkmayı yeğlediler.
Türk yemek gelenegi ve mutfağj bozul-
du; lokantaJar ad defiştirdi. "Fastfood"
modası, hot dog, sosis gril, piza king, frayd
çikın, epılpay, pomfrit, milk şeyk v.b. ad-
lanyla "bnrger"cilerde boy gösterdi. Mo-
da tutkusu, haramzadeler için gösteri, gös-
VEFAT
Sadakat Göncü'nün sevgili eşi, Ruhat-Korat TamergiPin, Reşat-Filiz
Göncü'nün, Necat-NesJihan Göncü'nün değerli babaları, Sinem-
Duygu-Fuat-AJi Onat'ın biricik dedeleri
Em. Ast. Sh.
HAÇIALİ
GÖNCÜ21.2.1991 Perşembe akşamı Hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Merhumun cenazesi 23.2.1991 Cumartesi günü Beşiktaş Sinanpaşa
Caraii'nde kıJınacak öğle namazını müteakip Yeniköy Mezarlığı'nda
toprağa verilecektir. AUah rahmet eylesin.
AİLESİ
tLAN
SIVAS KADASTRO
MAHKEMESt'NDEN
Esas No: 1988/33
Karar No: 1990/109
Davacı Hazine tarafından,
davalılar Emir Bulut ve müs-
terekleri aleyhlerine açıian ka-
daslro tespitinin iptali davasın-
da Sıvas merkez Akpınar kö-
yünde bulunan dava konusu
2503 parsel numaralı tajınmaz
hakkındaki davanın reddine;
tespit malikleri adına tapuya
tesciline ilişkin mahkememiz-
ce verilen karar ile bu karar
Hazine'ce temyiz edildiginden,
temyiz dilekçesinin davaJılar-
dan Ahmet oğlu 1955 D.lu
EMİR BULUTa açık adresi
bulunamadıgından tebligat ye-
rine geçerti olmak Ü2ere üanen
(ebliğine, ilan tarihinden itiba-
ren on be$ gün sonra tebli|
edilmiş sayılacağı ve dosyanın
Yargıtay'a gönderileceği ilan
olunur.
Basın:45743
İSTANBUL BELEDİYESİ
iJŞ EHİR TİYATROLARI
OYUNLARI
Harbıye M Ertuğrul
Safrnesı {UÖ 7? 20)
Ergun SAV
BARIŞ
KERVANI
(Müzikaf Çocuk Oyunu)
Müzik: Esin EN6İN
Yöfteten: Can 006AN
Fatıh Resal Nurı
Sahnesı f526 53 80)
Stefan REISNER
KUTU0A
RAHAT OUR
Türkçesi: Ayşe BUGAY
Müzik: Reyman Eray
Yöneten: Ekip Çalışması
Uskudar Musarnp/ade Ce!ai
Sahnesı (333 03 97)
Salih rAKIN
MAVİ MASAL
Müzik. Ali OTYAM
Yöneten: Zuhal ERGEH
Kadıkoy Haldun Taner
Sahnesı (349 04 63)
Robin SHOBT
KIRMIZI
PABUÇUR
[Müzikal Çocuk Oyunu]
Türkçesi. Esin Afşar ARAL
Müzik: Selim ATAKAN
Yöneten: Taner BARLAS
İHEB CUMARTESİ PAZAff Il.tWDEl
BileHer Tiyatro Bişelerinde Satışa Çtkartılmışlır.
AOKAYBIMIZ
İzmir SMMM Odası Disiplin Kurulu üyerniz
Sayın
YAKTJPBALTAa
vefat etmiştir.
Merhuma rahmet, ailesine ve tüm
meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz.
TÜRKİYE SMMM VE YMMM ODALARI
BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU
TÜRKİYE YAZARLAR SENDİKASI
7. OLAĞAN GENEL KURÜL İLANI
Türkiye Yazarlar Sendikası 7. Olagan Genel Kurulu 30-31 Mart
1991 tarihinde saat 10.00-18.00 arasında, Istanbul, Eminönü, Cağa-
loğlu, Türkocağı Caddesi, No: 1, Basın Sarayı, Kat 2'deki Burhan
Felek Konferans Salonu'nda, aşa|ıdaki gundemi göruşmek üzere 2821
sayılı Sendikalar Yasası'nm 10. maddesi gereği ıle >apılacaktır.
Birinci toplantıda gerekli yasal çoğunluk sa|ianamadığı takdirde
ikinci toplantı 6-7 Nisan 1991 günlerinde aynı saat ve yerde yapıia-
caktır.
TÜRKİYE YAZARLAR SENDtKASI YÖNETlM KURULU
GÜNDEM:
1. Açıljş ve yoklama
2. Başkanlık divanının oluşmrulması
3. Saygı duruşu
4. TYS Genel Başkam'nm konuşması
5. Konuklann konuşması
6. Çalışma Raporu ve Bilanço ile Denetim Kurulu Raporu'nun
okunması
7. Tahmini bütçenin görüjülmesi
8. Raporlar üzerine görüşmeler
9. Yönetim ve Denetim Kurulu'nun aklanması
10. Sendika organlarında görev alan yöneticilere verilecek ücret
ile ödenek, yolluk ve tazminatm tespit edilmesi
11. Dilekler
12. Yönetim, Denetim ve Disiplin Kurulu asıl ve yedek üyelerin
seçilmesı
13. Kapanıs
Ç«6OAS YAYNLMI
NADÎR NADl
PERDE
ARALIĞINDAN
4BASI
/ f ç /
Ödemeligöndenlmez
ÇAĞDAŞYAYINLARI
Türkooğı Cad. 39-41, Cağıloğiu-İSTANBLX
BUGÜN
ÎNGİLTERE'DE İNGİLİZCE
için Sheraton Oteli Merhaba Salonuna
DAVETLİ Sİ I\IİZ!
Brttlah Tourtat Aulhorlty - Lls«n okulları
B A R A T - Yurtdışı Lisan Okulları Temsilciliği
Tel: 147 44 88-148 43 57 Fax: 131 29 42
Bir tek muza bakan çocuğa,
Bir kilo muz nasıl alınır...
POLİTİKA VE ÖTESİ
MEHMED KEMAL
Emredin Komutanııtı!
O dönemde 30-40 binlik bir Anadolu kasabası sayılan An-
kara'da ramazan eğlenceleri yoktu. Meddah, Karagöz, orta-
oyunu bulunmazdı. Geceleri evlerde toplanılarak fincan oyu-
nu gibi eğlencelerle vakit geçirilirdi. Helva çekenler de olur-
du.
Meddah kente borulu grarnofon ve taş basması plaklarla
girdi. Meddah Sururi'nin doldurduğu bu plaklar bir tür mo-
nologdu. Geceleri gramotonun çevresinde toplanılır, suya sa-
buna dokunmayan eleştiriler dinlenirdi. Bir örnek:
"... Kayseri'den kalktık. Bir eşek yükü pastırma sardık. Deh
ertik eşeğe, Londurun'a vardık. Suval ettik 'mencilis nerede
duruyor' diye. Göslerdiler. Merdiven. Hadi biz çıktık. Eşek na-
sıl çıkacak. Eşeğin çıkamadığı yere bunlar ne demeye çıkı-
yor..." .
Kentte Istanbullular doluşmaya başladıktan sonra Hazım
(Körmükçü) geldi, halk sinemasında Karagöz oynatmaya baş-
ladı. Halkevinde temsiller verildi. Kent, cumhuriyetin gelişi
ile başka bir evrene girdi.
Ferhan Şensoy'un 'Yorgun Matadoru'nu seyrederken bun-
ları düşünüyorum; Pierre Henri Cami'den aktanlmış. Uymuş
mu uymamış mı? Belli bir arayış. Zaten Ferhan Şensoy orta-
ya koyduğu her yapıtta bir arayış içinde değil midir? Ne di-
yor şair "Bir sinek bir kartalı kafdırıp yere çaldı." Ferhan da
uzun sinek tiradını bunun için söylemiyor mu? Buna usta bir
monolog da denmez mi?
Oyun brterken oyunun içinde Erol Gûnaydın, "Bu bizim Fer-
han manyak" demez mi? Bu bir öygünün dışa vurmasıdır.
Orta Cyuncular'ı ile yıllardıristanbul'u kırıp geçiriyor. Ken-
di yazıyor, kendi sahneye koj;uyor, kendi oynuyor. Dümbül-
lü'nün kavuğu onda. Münir Ozkul'la Erol Gûnaydın da ya-
nında... Bir geleneğin soyutta başlayarak somuta doğru uzan-
tısı. Salon, her yaştan ve her kesimden seyırcilerle dolup bo-
şalıyor. Kim bu Ferhan Şensoy? Beyoğlu'nun ortasında bir
bayrak gibi dalgalanıyor. Doğuştan ustalar soyundan geliyor.
Bâkıyoruz özyaşamına: Henüz kırkını dofduran sanatçı Sam-
sun'un Çarşambası'ndan çıkıp gelmiş. "Çarsamba'nın orta-
sından akıyor ırmak / Her yiğidin kârı değil sözünde durmak."
Galatasaray'ı bitırdikten sonra önündeki engelleri aşmaya ça-
lışıyor. Tutuyor üç yıl Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Bd-
lümü'nde okuyor. Niye mi? İleride tiyatrosunu kurduktan son-
ra dekorlar da gerekli olacak. Her şey karannda ne bir ek-
sik, ne birziyade... Dışa açılıyor. Strasbourg (Fransa) devlet
tiyatrosunu tamamlıyor. Fransa içindeki gezginci tiyatrolar-
da görünen ilk Türk oyuncudur. Sonra yurda dönüyor. Bizim
tiyatrolarda oyuncu yazar, oyun koyucu olarak boy gösteri-
yor. Sıra geliyor kendi gücünü, kendi halkına sunmaya... Or-
ta Oyuncuları kuruyor.
Çok kişinin başını yemiş, çok oyuncuyu yarı yolda komuş
Beyoğlu çarşısında vurulup düşmemek için 'Şahları da
Vururlar' diye bismillahı çekiyor. Ellinci, yüzüncü temsil der-
ken sayılar yetmiyor. Oyun yıllarca sahneden düşmüyor. Bu
arada kaç şah vurulup devriliyor.
Oyunlarını şöyle bir sıralamada yarar var, insana övünç
kaynağı oluyor: Şahları da Vururlar, Eşek Arıları, İçinden
Tramvay Geçen Şarkı, Aşkın Gözüne Gözlük, Soyut Padişah,
Istanbul'u Sat/yorum, Ferhangi Şeyler, Kahraman Bakkal Sü-
permarket'e Karşj, Yorgun Matador, Aşkırnızın Gemisi Fındık
Kabuğu...
Bir yandan bunları kotanrken dergilerde yazılar var, (Yeni
Ufuklar, Soyut), vitr^nlerde kitaplar: Kazancı Yokuşu (roman),
Gündeste (şiir), Ayna Merdiven (oykü), Düşbükü (yaztlar)...
Bunları sayarken bir de baktım bizim gazete 'Emredin
Kpmutanım' başlıklı bir yazı... Körfez bunalımı yeni döşenen
Beyoğlu tramvayı gibi üstünden geçiyor, sıkıntı ona düşüyor.
"Estağfurullah komutanım, birasker komutanıyla dalga geç-
mez. Gidip orada bombardıman uçağı kullanacak değilim.
Bir işe yaramam, orada ayak bağı olurum."
Körfez bunalımı bitmeden 'Emredin komutarMrBİ...' mt g«^
liyor dersiniz. Elinizi çabuk tutun!...
ÇAL1SANLARIN
SORULARI/SORUNLARI
YILMAZ ŞflPAL
"Emekliye d e Kıdem Tazminaü
Ödenir"
SORV: Destelüeme Primi ödeyerek ptepn bir emekiiyim. tş-
verrn bir söre önce işterinin iyi gitmedigini öne sii-
ırrek beni işten çıkardı. Aacak kıdem tazminatı öde-
raedi. Gervkçesi de "Emekli ayl4ı aiarak çalışmalanı
kıdem tazmioau öûenmeyectjpae dair karmriar var.
Buntıa için «nekblere ktdem tazminao ödemiyoruz"
oMu.
Ben, i$ten çtkanidıjun kaJde emekli aybgı alarmk
çalışüğım için ba«« kıdem tazminatı ödenmeyecek
mi?
AX.
YANrK Iş Yasası'nın 1. maddesinde işçinin, işverenin ve işye-
rinin tanımı yapılmıştır.
"Madde 1-Bir hiztnet akdine dayanarak herhangi bir işte ücret
karşılığı çalışan kjşiye işçi, işçi çalıştıran tüzel veya gerçek kişi-
ye ijveren, işin yapüdığı yere işyeri denirf'
lş Yasası'ıun 5. maddesinde ise tş Yasası hükümlerinin han-
gi işyerlerine ve kimlere uygulanmayacagı belirlenmiştir. Bu be-
ürlemede Sosyal Güvenlik Destek Primi ödeyerek çalışanlar
(emekliler) yer almamışnr.
Bu hükümlerin ışığında tş Yasası, "Istisnalar dışında kalan
bütün işyerlerine, bu işyerierinin işverenJeri ile işveren vekille-
rine ve işçilerine faaliyet konulanna bakılmaksıan uygulanırf'
1$ Yasası kapsamındaki bir işyerinde, "bir hizmet akdine da-
yanarak herhangi bir işte ücret karşılığı çalısan" ve emekli ay-
lığı da almakta olan kisi isçidir ve yasanın bu konumda olanlara
da eksiksiz uygulanması gerekir.
Kıdem tazminatının ödenmesine iüskin kosullar, Iş Yasası
1
nın 14. maddesinde açıklanmıştır. lş akdi işveren tarafından,
işçinin 17. maddede belirtilen "Ahiak ve iyi niyet kurallarına
uymayan haller ve benzerleri" neden gosterilerek feshedilirse,
işveren işciye kıdem tazminatı ödemekle yükümlü değildir.
1$ akdi, işvereni haklı kılacak neden dayalı olmaksızın ve iş-
verence feshedildiğinde, neden ne olursa olsun işveren kıdem
tazminatı ödemekle yükümlüdür.
Aynca, iş akdi gerek işçi gerekse işveren tarafından saglık
nedenlerine dayalı olarak feshedilirse, işveren yine kıdem taz-
minatı ödemekle yükümlüdür.
İşçi, isverenini, "Ahlak ve iyi niyet kurailanna uymayan haller
ve benzerleri 'nedeniyle iş akdini feshederse yine kıdem tazmi-
natına hak kazanır.
"İşçinin çalıstığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin dur-
masını gerektirecek zorlayıa sebepler ortaya cıkarsa" ve işçi bu
nedene dayalı olarak iş akdini feshederse yine kıdem tazmina-
tı alır.
Yasayla kurulu herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan (TC
Emekli Sandığı-Sosyal Sigortalar Kurumu-Bağ-Kur ve Sosyal
Sigorfalar Kurumu Yasası'run gecici 20. maddesi uyannca ku-
rulan emekli sandıklan) emekli ya da yaşlılık aylığı aiarak ça-
lışanlara da İş Yasası'run 'Kıdem tazminatı' hükümlerinin
eksiksiz uygulanması yasa geregidir.
Kısaca, koşullan varsa emekliye de kıdem tazminatı ödenir.
HEP ADOTJRKTJN1AMNDA
Salih Bozok-Cemal SJBozok
5.000 lira (KDV içinde)
Çağdaf Yaymlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-htanbul
Ödemeli gönderilmez.
ERAL'ı Bekleyiniz