Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 ŞUBAT 1991 HABERLER CUMHURİYET/3
Güneybatıdan esen rüzgâr bugün de etkisini sürdürecek
Haftasomı lodosluBütün yurdu etkisine alan lodos,
beraberinde yine yağış, fırtına ve hasar.
getirdi. İstanbul'da da etkili olan
rüzgâr, hava kirliliğini bir nebze olsun
dağıtarak nefes almayı kolaylaştırdı.
Haber Merkezi — Geçen haf-
talarda kar ve soğuk havaya tes-
lim olan yurdumuz bu kez de
bazı bölgelerde hızı zaman za-
man 100 kilometreye ulaşan
rüzgâr ve lodosa yenik düştü.
Şiddetli rüzgâr, 'minare çatısı
uçması'na, fırtınada denize çı-
kan bir balıkçı teknesinin ise
batmasına neden oldu. Fırtına
bazı binalarda hasara, enerji na-
kil hatlarında da anzalara yol
açtı.
İstanbul'da dün gece yansı
başlayan ve hızı saatte 70 kilo-
metreye varan lodos her zaman
olduğu gibi yine deniz ulaşımı-
ntn büyük ölçüde aksamasına
yol açtı. tstanbullular şiddetli
rttzgârla beraber iki saat kadar
süren sağanak sonucu da su
baskınlarıyla karşı karşıya kal-
dılar. Bursa'da ise lodos hem se-
vindirdi, hem de üzdü. Lodos
yüzünden çatılar uçar, elektrik
kesiiirken kente zaman zaman
"kâbus" yaşatan hava kirliliği
dağıldı. Fırtına Burhaniye'de
teknesini kurtarmaya çalışan bir
balıkçının da ölümüne neden
oldu.
Devlet Meteoroloji Işleri Ge-
nel Müdürlüğu yetkilileri şiddet-
li rüzgânn bugün de etkisini sür-
düreceğini, yağışların ise genel-
likle kar, yüksek kesimlerde
karla karışık yağmur şeklinde
olacağını belirtiyorlar.
Sıvas'ta zaman zaman hızı sa-
atte 70 kilometreyi bulan fırtı-
na nedeniyle elektrikler kesik.
Yort Haberler Senisimizin
çeşitli illerden kötü hava sartla-
rıyla ilgili olarak topladığı bil-
giler şöyle:
Zonguldak: Hm saatte 80-90
km'yi bulan fırtına enerji nakil
hatlannda anzalara neden oldu-
ğundan önceki geceden beri baa
semtlere elektrik verilemiyor.
Konya: Kentte tipi, buzlanma,
sis ve kar yağışı yüzünden ya-
şam olumsuz etkileniyor. Kon-
ya'da 100 kadar ev ve işyerini su
bastı. Kayseri: 70 km.'lik rüz-
gâr nedeniyle kentte yaşam felç
oldu. Atatürk Kapalı Spor Sa-
lonu'nun üst çatısının büyük
bölümu uçtu. Elektrikler kesik.
Bu arada şiddetli kar ve tipi ne-
deniyle Erciyes Kayak
Merkezi'nde yapılması gereken
Asım Kurt kulüpler arası kayak
yanşlan yapılamadı. Burhaniye:
önceki gece Edremiz Körfezi'-
nde yaşanan fırtına nedeniyle
teknesini kurtarmak amacıyla
denize açılan Avni Nalıncı adlı
60 yaşındaki balıkçının cesedı
dün sabah kıyıda bulundu. Bur-
haniye'de birçok tekne hasar
gördü. Çok sayıdaki zeytin ağa-
cı da fırtına nedeniyle devrildi.
Samsun - Terme ilçesi Akgöl'-
de şiddetli rüzgâr nedeniyle dev-
rilen teknede bulunan Osman
Nuri Kaya, Aslan S«yrek kay-
bolurken Hüseyin Katar adlı ki-
şi kurtuldu. lzmit: Körfezde ön-
ceki geceden bu yana devam
eden şiddetli lodos Hereke Va-
pur fskelesi'nin 2 metrelik bö-
lümünün çökmesine neden ol-
du. Adapazan: Fırtına nedeniy-
le bazı evlerin çatıları uçtu. Ba-
zı köylere ise elektrik verilemi-
yor. Fırtına yüzünden bir süre-
dir devam eden hava kirliliği
yok oldu.
Çanakkale: İki günden bu ya-
na etkili olan şiddetli lodos dün
etkisini kaybetti. Bu arada
Odunluk - Bozcaada, Gelibolu
- Lapseki araba vapurları sefer-
leri normale dönerken Çanak-
kale - Gökçeada feribot seferleri
yapılamıyor.
lstanbul dün hızı saatte 70
km'yi bulan lodosa teslim oldu.
Şiddetli fırtına nedeniyle hava
kirliliği bir anlık da olsa yok
olurken deniz ulaşımı bazı hat-
larda yapılamadı.
Önceki gece şiddetli sağanak-
la birlikte başlayan lodos nede-
niyle, dün sabah yapılması ge-
reken Topçular - Eskihisar,
Kartal - Yalova - Çınarcık ve
Adalar - Bostancı seferleri ya-
pılamadı.
ıbul'da beiki de defişmeyen tek şey lodos.
Selahattin Giz'den lodoslu anılar
Ata'dan mendirekemriEski lodoslar, Kadıköy önünde bir tane
mendirek olması nedeniyle İstanbul'da deniz
ulaşımını fazlasıyla etkilerdi. Hatırlıyorum;
Moda vapur iskelesinden yandan çarkiı
vapurlar Adalar'a çalışırdı. Şiddetli bir
lodosta bunlardan ya 'Fenerbahçe' ya da
'Bagdat' battı. Bir başka şiddetli lodosta da
bu vapurlar Moda iskelesinde uzun süre
beklemek zorunda kalmışlardı.
Bir de rahmetli Atatürk'le ilgili bir olay var:
Ataturk bir gün Sakarya motoruyla
Florya'dan dönuyor. O sırada daha Acar
motoru yok. Lodos iyice patlamak üzere.
Balıkçüar telaş içinde kaçışıyorlar. Atatürk
merak edip, "Balıkçılar niye kaçıyorlar" diye
soruyor. Lodosta balıkçıların sığınacağı bir
yer olmadığını öğrenince şimdi
Cankurtaran'da Balık Hali'nin önündeki
mendireğin yapılması emrini veriyor.
Kadıköy önlerinde tek mendirek olması
yüzünden eskiden lodosta Kadıköy-Karaköy
vapur seferleri yapılamazdı. Avrupa yakasına
geçmek isteyenler Üsküdar'dan vapura
binerlerdi. Lodos çok şiddetlenince Üsküdar
vapurları Beşiktaş iskelesine de yanaşamazlar,
bu yüzden Bebek'e giderlerdi. (1914 doğumlu
ünlii fotoğraf sanatçtsı Selahattin Giz.
1932-72 yılları arasında gazetemizdeçalışmıştı.)
Gecekondulaşma devam ediyor, Istanbullular' her geçen gün artıyor
'Aha İstanbul'u bunlar bozdu'Istanbul'un nüfusu
her yıl yarım
milyon artıyor.
Yani günde
ortalamalOOOkişi
geliyor bu kente.
Gecekondu
bölgeleri sınır
tanımadan önüne
gelen her şeyi
yutup genişliyor.
BERAT GÜNÇIKAN
İstanbul bir "insan
patlaması" yaşıyor. Edirne'den
Kars'a, Sinop'tan Anamur'a ka-
dar Anadolu'nun her yanından
kopup gelenler İstanbul'u mes-
ken tutuyor. Bazen çadırdan da-
ha ilkel göruntu veren gecekon-
dularda tutunup lstanbul yaşa-
mına bir ucundan katılıyorlar.
Güneydoğu'da savaş tehdidi ile
birlikte "Istanbul'a akın" daha
da hızlandı.
Her yıl lstanbul'un nüfusuna
yanm milyon insan ekleniyor.
Bu, ayda ortalama 40 bin, gün-
de 1300 kişinin lstanbul nüfusu-
na katılması demek. Resmi ra-
kamla 8 milyonluk tstanbul'un
gerçek nüfusunun 10 milyona
yaklaştığı öne sürülüyor. Artık
ormanlara, baraj havzalanna
"tecavüz" eden gecekondu böl-
geieri sınır tanımadan önüne ge-
len her şeyi yutup genişliyor. Ve
lstanbul her geçen gün biraz da-
ha "yaşaması zor bir kent" ha-
line geliyor. Çünkü artan nüfus-
la beraber başta altyapı olmak
üzere tüm sorunlar katlanarak
büyüyor.
Peki bu durumdan kim so-
rumlu? "Beni kim bu hale
getirdi" diye soran Istanbul'a
kim yanıt verecek? Muhalefet-
teki partiler hükümeti, hukümet
belediyeleri, Istanbul'a taşıdığı
umutların (bir gecekondu dışın-
da) hiçbirini gerçekleştiremeyen
yurttaşlar herkesi suçluyor.
Son sayım sonuçlanna göre
Türkiye'deki toplam 829 ilcenin
nüfus sıralamasında lstanbul'un
tüm ilçeleri ilk 46 sıra içinde yer
alıyor.
Bu ilçeler arasında Kâğıthane
yüzde 161 'lîkartışla ilk sırada.
Bunu yüzde 154 artışla Ümrani-
ye, yüzde 92 ile Pendik, yüzde
77 ile Bakırköy, yüzde 681e Ga-
ziosmanpaşa yüzde 54'le Kartal
izliyor.
Son 2 yılda rfe oldu?
Kuçükarmutlu, Yakacık ve
Beykoz sırtlan, Pendik'te Aydos
ve Dolayoba, Sarıyer Çırçır De-
resi, Şişli Ayazağa, Alibeyköy
sırtlan, Sultanbeyli.
...Sıralanan bu semtler tstan-
bul'un yeni semtlerinden bazıla-
rı. Kuruluşları en çok beş yıl ön-
cesine dayanıyor. Bir bölümü
Hazine'ye, bir kısmı bazı devlet
kuruluşlarına, bir bolümü de !s-
tanbul'un su gereksinmesini kar-
şılayan barajların havzalarında
kurulu.
Bu semtlerdeki gecekondula-
rın tarihinde en az iki yıkım ge-
çirmişlik var. Yeniden yıkılma
riskine karşm gecekondu sahip-
leri gitmemekte ayak diretiyor-
lar, Kuçükarmutlu örneği gibi
geleeekte arsaların kazanacağı
ranıı düşunüp "Ölürüz, evimizi
bırakmayız"' diyorlar.
Son iki yılda bu bölgelerde
Hızlı nüfus artışı
Rakamlarla
gecekondu
bölgeleri
S a r ı y e r Nüfus: 171.424.
Yıllık nüfus artışı: % 42.78
Kâğıthane Nüfus:
270.066, Yıliık nüfus artışı:
%160.58
Zeytinburna Nüfus:
170.148, Yıihk nüfus artışı:
%28.10
Ümraniye Nüfus:
257.806, Yıllık nüfus artışı:
<% 154.63
Sultaabeyll Nüfus:
250.000, 1986'da 3 bin kişi
yaşıyordu.
Eyüp
Sılâhtar/Alibeyköy/Küçükköy
Nüfus: 204.777, Yıllık nüfus
artışı: % 12.94
Bnyükarmutlıı Nüfus:
100.000 (yaklaşık)
Ktiçükarmutlu Nüfus:
80.000 (yaklaşık)
Çıreır Deresi Nüfus:
50.000 (yaklaşık)
Tarabya sırtlan
Nüfus: 30.000 (yaklaşık)
P e n d i k Nüfus: 289.500,
Yıllık nüfus artışı: "7092.60
D o l a y o b a Nüfus: 100.000
Aydos Nüfus: 40.000
Sfttuntepe Nüfus: 40.000
K a r t a l Nüfus: 493.094,
Yıllık nufus artışı: %54.51
(Rakamlar 1990 nüfus
sayımının kesinleşmeyen
sonuçlanna goredir.)
DUN1ADA BUGUN
ALİSİRMEN
Alparslan Tommiks'eKarşı
Bileşik kaplar kuralı, yalnız bir fızik olgusu değil, ama ay-
nı zamanda toplumsal bir gerçektir de. Toplumsal yaşamın
bu gerçeğini gözönünde bulundurunca, bazı olaylar karşı-
sında garip şaşkınlıklara düşmekten de kurtulursunuz. Or-
neğin, Ûzal iktidarının neden Andre Malraux ya da Jacques
Lang düzeyinde kültür bakanları olmadığı sorusunu sormaz-
sınız kendi kendinize. Eğer Turgut Bey de General De Gaul-
le gibi özgün gelişmiş biçemi olan, kendi dilinin en güzel ör-
neklerini sergileyen bir yazar olsaydı, Andre Malraux gibi bir
küttür bakanına sahıp olabilirdi ya da Turgut Bey eğer Tek-
sas Tommiks okuyacağı yerde, Yaşar Kemal'in çevrilmiş bü-
tün yapıtlannı okuyan, Elysee'ye seçildiği gün çağımızın ün-
lü sanatçılannı onur masasına çağıran, François Mitterrand'ın
seçkin kültürü düzeyine erişebılmiş olsaydı, Jack Lang gibi
birini kültür işlerini düzenlemekle görevlendirebilirdi.
Ama Küçük Emrah ve Tommiks sentezinın ürününün, kül-
tür ışlerının bu sentezden üstün olmasını bekleyemezsiniz.
Kültür Bakanlığı'nın girişimlerini irdelerken bu gerçeği göz-
ardı etmezseniz, gariplikler karşısında şaşırmak yerine, o ga-
ripliklerin nedenlerini anlama olanağını bulabillrsiniz.
Bir zamanlar, acısız arabesk arayışı içinde olan Küttür Ba-
kanlığı şimdi de "cola-hamburger" gençliğini çizgi roman-
larla milli çizgiye çekme girişimini başlatmış bulunuyor. Kül-
tür Bakanlığı Yayınlar Dairesi Başkanı Alaettin Korkmaz, "dis-
coya giden, cola içen, ustelik de hamburger yiyen bir genç-
liğe karşılık, milli değerlerine bağlı, dinini ve özünü bilen, Al-
lah aşkıyla ovaları ve gökleri delen Alparslan gibi bir kuşak
yetiştirmek üzere" kolları sıvamış.
Bu amaca varmak için kullanılacak olan yöntemlerden bi-
ri de Alparslan, Toygar, Ergenekon Destanı.BilgeKağan, Ke-
loğlan, Pembe İncili Kaftan türünden çizgi romanlar yayım-
lamak.
Yayımlanan çizgi romanların içeriğinin Türk-İslam sente-
zine uygun olması, fütuhat ruhunu yansıtması, birbiri ardın-
dan ülkeler elde eden komutanları yüceltmesi de rastiantı
değil. Tüm bu olgular ANAP iktidarının, tutucu-gerici tarih
anlayışının bir ürünüdür ve Avrupa'ya hoş görünmek için, ya-
yımlanmış izlenimi veren, altında Turgut Ozal'ın imzası bu-
lunan, "La Turguie en Europe"da yer alan tutarlı tarih görü-
şünden çok daha iyi bir şekilde yansıtmaktadır ANAP'ın dün-
ya görüşünü.
Kültür Bakanlığı'nın bu son derecede özgün girişimi kar-
şısında belki de tarih görüşünden. devfet-kültür ilişkilerinden,
çağdaş dünya görüşünden söz etmeye kalkmak bile gerek-
sizdir.
Kime neyi anlatacaksınız ki?
Disco gençliğini Bılge Kağan ile Orta Asya çöllerine çek-
mek, Alparslan ile Malazgirt ruhunu yeniden canlandırmak
isteyen Kültür Bakanlığı'na bu girişiminde başanlar dilerken,
bir gerçeği de anımsatmak istiyoruz.
Bilindiği gibi, Teksas-Tommiks ve Red Kit okumaya, Atari
oynamaya, elektronik oyuncakların her türlüsüne meraklı
olanlar yalnız küçükler ve gençler değil. Bu eğilimde olan
büyük hem de çok yükseğe çıkmış büyüklerimiz de var. Kül-
tür Bakanlığımız onlan da gözardı etmemeli, hatta onların
Türk-İslam-Amerikan sentezlerine uygun olarak, "Vatan-
Millet- Potomac" edebiyatını da yansıtan yapıtlar hazırlama-
lıdır
Örneğin, Tommiks ile Alparslan el ele vererek, Arap çölle-
rindeki kötü adam Hacı fışfış Saddam'a karşı seferler düzen-
lemelidirler. Bizim Alparslan, atına atlayıp dere tepe aşarken,
Tommiks'in torunu da uçan kuşların tepesınde saldırmalıdır-
lar, kötü adam hacı fışfış Saddam'a. Tommiks ile Alparslan,
yüreklerindeki iman ile kötü adamı yok etmelidırier. Ve boy-
felikle gençlerimiz, kârtı işler için sefere çıkma düşüncesini,
köşe dönme becerisini de öğrenmelidırler.
Milli ve manevi değerlere bağlı gençler yaratmak içirvkql-
ları sıvayan Kültür Bakanlığı'nı candan kutluyoruz.
KISA KISA ~
• Yargrtay 2. Hukuk Dairesi babalık davalannda yerel
mahkemelerin verdiği kararlan bozarken "kanun koyucu"
anne tarafından açılan babalığın tespiti davasında, ananın
her zaman çocuğun yaranna davranamayacağı ilkesinden
hareket ederek çocuk için kayyım tayin edilmesi ve böylece
çocuğun yarannın korunması ilke olarak kabul edilmiş, şu
veya bu şekilde ana-babanın çocuk aleyhinde birleşmelerini
ve çocuk aleyhine dummun doğmasım önlemek istemiştir
görüşünü benimsedi.
• Milli Eğitim
Bakanlığı'na
bağlı örgün
ve yaygın
eğitim
kurumlarında
okutulacak
ders
kitaplannda,
öğrencilerin
milli
duygularını
besleyici
okuma
parçalanna
yer verilecek.
Dünkü
Resmi
Gazete'de
yayımlanarak
yurürlüğe
giren ders
kitaplan
yönetmeliğine göre kitaplarda yer alacak konular, "günlük
hayatla bağlantıh, ilmi, tabii, sosyal, estetik ve ekonomik
boyutlan" içinde elealınacak.
Istanbul'a taşıdığı umutlann hiçbirini gercekleştiremeyen gecekondu sakinleri, geldiklerine pişman. (Fotoğraf: Erdogan Köseoğlu)
daha da yoğunlaşan göçün fa-
turası da SHP'li belediyelere çı-
kanlıyor. Anakent Belediye Baş-
kanı Nurettin Sözen'in, "Beda-
va ekmek, su, süt" kampanya-
ları "göç çağnsı" olarak değer-
lendirilirken ilçe belediyeleri de
"oy kaygısıyla" gelenlere goz
yummakla suçlanıyor.
Sözen'e göre hakkındaki suç-
lamalar "asdsız kampanva>-a
yönelik" eleştiriler ise "komik."
"Sütü, suyu, ekmeğin Anado-
lu'da hasını bulanlar. sadece be-
dava diye bunlar için goçme/"
diyor Sözen. Guneydoğu'dan can
guvenlıği için kaçan insanların
İstanbul'da tstanbullularla her
şeyi paylaşmak istediğini, henuz
çözumlenmemiş sorunların uze-
rine yeni sorunlar eklediklerini
anımsatıyor.
Kâğıthane
tstanbul'un ilk gecekondu
semtlerinden birisi Kâğıthane.
16 mahalleden tümü gecekon-
dulardan kurulu. Belediye Baş-
kanı Mahoiut Özdemir. Kâğıı-
hane'ye göçenlerın sayısında bir
azalma olduğunu anlatıyor. Bu
azalmaya karşın nufus artışıyla
ilgili rakamlar reel değil. Sayım
sırasında nufusun bir bolumu-
nun nüfusta kayıtlı oldukları
yerlerden "çağn" aldığını göz
ardı etmemek gerekiyor Özde-
mir'e göre.
Kâğıthane'de gecekonduların
artık apartkondu olması da
önemli bir etken. Semtin gece-
kondu ıslah planlarına gore ya-
pılanmasının bir sonucu bu. Tek
katlıdan çok kathya geçiş yapıl-
masına karşın artık Kâğıthane-
de "rant" sağlanacak alan bir
kaç dönumu geçmiyor. Beledi-
ye de"bu alanlara "gözünun içi"
gibi bakıyor.
Gecekondulaşma ve goçle bir-
likte eklenen yukumlüluklerden
yakınsalar da belediye başkan-
ları goçe karşı "çaresiz" kaldık-
ları goruşunde bırleşiyorlar. Bu
semtlerde vaşayanlar ise bera-
berlerinde getirdikleri yaşama
biçimlerıyle karşısına çıktıkları
İstanbullulann ya da kendileri-
ne "tstanbulluyum" diyenlerin
bakışlarından rahatsız. iki yıl on-
ce Kastamonu'dan gelip Istan-
bul'a yerleşenin kendisinden bir
yıl sonra gelen Sıvaslıyı "Aha ts-
tanbul'u bunlar bozdu" diye şi-
kâyet etmesi sıkça rastlanan bir
olay.
Böylesi gecekondu orneklen-
ni uzatmak mumkün. Gelenler
hallerinden memnun değii. On-
lara hizmetle yükümlü birimler
de oyle. Ama bu gerçek gelme-
lere engel değil. Turkiye'nın 71
kentinden 33'u hâlâ İstanbul'a
goç veriyor. lstanbul goçe doy-
muyor.
SAYIN DOKTOR ve ECZACILARIN DIKKATINE
KRONİK BÖBREK YETMEZLİĞİNDE
Esansiyei Aminoasit Bileşimi
300 Tabletlik Ambalajlarda
Kabi Lisansı ile İthal Edilerek
PİYASAYA SUNULMUŞTUR
İLSAN
AYRINTILI BİLGİ İÇİN:
P.K. 33 Levent-İstanbul Tel: 175 07 00 (8 Hat)
İLSAN A Ş ElGlNKAN TOPLLLUGU SAGLIK GRUBU KURULUŞUDUR