Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
// ARALIK 1991 HABERLER CUMHURİYET/3
Doğmmacı'nın görev süresi doluyor, hükümetin başkan adayı Prof Mehmet Haberul
YÖK'te başkan arayışıHAKAN AYGÜN
ANKARA — Yüksek öğre-
tim Kurulu (YÖK), yeni başka-
nını anyor. YÖK Başkanı Prof.
tksan Doğramacı'nın görev sü-
resi bu ay sona ererken hükü-
metin başkan adayının Organ
Nakli Vakfı Hastanesi Başheki-
mi ve DYP Rize Milletvekili
adayı Prof. Mehmet Haberal
olduğu öğrenildi. özal'ın Prof.
Doğramacı'yı yeniden YÖK
üyeliğine atayıp atamayacağı
merakla beklenirken hükümetin
YÖK Başkanlığı için direkt ata-
ma yapabilen Özal'la "pazartı-
ğa" oturacağı da ifade ediliyor.
Yeni hükümetle birlikte
"YÖK'ün variıgı tartışılır hak"
gelirken kısa vadede YÖK'ün
"yeniden yapdanması" da gün-
deme geldi. YÖK'ten alınan bil-
giye göre YÖK Başkanı Prof.
Doğramacı ile YÖK üyeleri
Prof. Ömer Yiğitbaşı, Erdoğan
öner ve Doç. tksan Sczal'ın gö-
rev süreleri bu ay sonunda biti-
yor. YÖK Yasası çerçevesinde
25 üyeden olusan Yüksek öğre-
tim Kurulu'nun boşalan dört
üyeliği için atamalar da bu ay
sonuna kadar yapılacak. Boşa-
lan dört üyelikten ikisini Cum-
hurbaşkam direkt atayacak.
Diğer ikisini ise hükümet ve
Milli Eğitim Bakanhğı belirleye-
cek.
Daha önce de Cumhurbaşka-
nı kontenjanından YÖK üyeli-
ğine atanan Prof. DoğramacTyı
Ozal'ın yeniden atayıp atama-
yacağı merakla bekleniyor.
özal'ın Doğramacı'yı yeniden
bu göreve ataması durumunda,
başkanlığa da atayabileceği ifa-
de ediliyor. YÖK Yasası'na gö-
re Cumhurbaşkanı YÖK üyele-
rinden istediğini direkt olarak
I Haberal, YÖK'ten
haber bekliyor
Cumhurbaşkanı Turgut
I Özal'ın bu ay sonunda görev
| süresi dolan Prof. İhsan
j Doğramacı'yı yeniden atayıp
atamayacağı bilinmiyor.
I Koalisyonun DYP kanadı
Haberal'ı önerecek. Atamayı Özal yapacağı
için Çankaya ile Konut arasmda uzlaşma
sağlanması gerekiyor.
başkanlığa atayabiliyor.
Hükümetin ise YÖK'e temsil-
ci olarak Mehmet Haberal'ı
göndermesı bekleniyor. Milli
Eğitim Bakanı Köksal Toptan -
ın da Haberal'a sıcak baktığı
öğrenildi. Ancak konunun hü-
kümetin SHP kanadıyla görü-
şüldükten sonra kesinlik
kazanacağı ifade edildi. SHP ve
DYP'nin atanacak iki üyeliğin
paylaşılmasında anlaşabilecek-
leri belirtildi.
Haberal'ın YÖK üyeüğine
atanması durumunda, YÖK
Başkanlığı için de düşünülecegi
kaydedildi. Hükümetin, YÖK
Yasası'na göre YÖK Başkanı'-
nı direkt olarak atayabilen
özal'la bu konuda pazarlığa
oturması bekleniyor. özal, eğer
bu fonnüle yanaşmazsa başka
fonnüllerin de denenebileceği
ifade ediliyor. Denenecek for-
müller arasmda, YÖK Başka-
nı'nın yaş haddinin bir yasayla
65*e indirilmesi ve böylece Doğ-
ramacı'ya yeniden başkanlık
yolunun kapanması geliyor.
Anayasanın YÖK'le ilgili
130. maddesinde, özal'ın YÖK
Başkanı'nı atamasıyla ilgili hü-
küm bulunmuyor. Cumhurbaş-
kanının görev ve yetkilerine
ilişkin 104. maddede ise cutn-
hurbaşkanınuı YÖK üyelerini ve
rektörleri seçeceği belirtiliyor.
YÖK Başkanı'nın atanmasıyla
ilgili düzenleme ise 6 Kasım
1981 tarihinde yürürlüğe giren
2547 sayıh YÖK Yasası'nın 6.
maddesinin (c) fıkrasında yer
alıyor. Fıkra aynen şöyle:
"Cumhurbaşkanı, kurul üye-
leri arasından 4 yıl süreyle bir
başkan, kurul başkanı da kurul
üyeleri arasından iki yıl süreyle
iki başkanveldli seçer."
Yeni YÖK Yasası haarhğı
içinde olan Milli Eğitim Baka-
nı Toptan'm "YÖK Başkan-
lığı" sorununu da yasa deği-
şikliğiyle çözülebileceği, an-
cak bunun zaman alacağı ifade
edildi. YÖK Yasası'na, "Cum-
hnrbaşkanı hükümetin önerece-
ği adaylar arasından atama
yapar" şeklinde bir hüküm ko-
nulması durumunda, Özal'ın
hükümetin tercih edeceği aday-
lardan birini seçmesinin sağla-
nabileceği vurgulandı. Ancak
"Yükseköğretime siyasel
bolaşacak" kaygısı yaratabile-
ceği belirtilerek böyle bir düzen-
lemenin hayli zor olacağı
bildirildi.
'Hayır' diyenler çoğalıyor
Park Otel: Iş
işten geçmedi
Mimarlar Odası Park Otel tartışmasının, sağ-sol
ideoloji çatışması içine hapsedilmeye çalışddığını
bildirdi. Altı profesör, iki öğretim görevlisi ve bir
yüksek mimar dün bir bildiri yayımlayarak otelin
Istanbul'un siluetini bozacağını açıkladı.
REMZİGÖKDAĞ
Park Otel'in durdurulması
için Ayaspaşa sakinlerinin des-
teği ile Mimarlar Odası'nın baş-
lattığı kampanya büyüyor. Altı
profesör, iki öğretim görevlisi ve
bir yüksek mimar dün yayımla-
dıklan bir bildiri ile Park Otel'-
in, Istanbul'un siluet orantılannı
bozan hacim ve yükseklik faz-
lalıklanmn yıkılması gerektiği-
ni belirttiler.
• •
Oğretmen
atanıaya
formül
aranıyor
-ANKARA (Cumkuriyet Büro-
tu) — Milli Eğitim Bakanhğı,
oğretmen yeterlik sınavının kal-
dırılmasınm ardından, oğret-
men ahmında uygulanacak yön-
tem için "formül arayışı"na gir-
di. Milli Eğitim Bakanı Köksal
Toptan, başvurulann açılan
kontenjandan fazla olması du-
rumunda "mezuniyet derece-
si"ne bakma ya da "kura" yo-
Iuna gidilebileceğini söyledi.
Bakanlar Kunıhı'nun "öğret-
men yeterlik sınavı"nı kaldır-
masına ilişkin karan karmaşa-
ya yol açtı. Eski Milli Eğitim
Bakanı Avni Akyol, "yeterlik
sınavı"nın şimdiye kadar bulu-
nabilen en iyi çözüm olduğunu
belirterek bundan böyle öğret-
men tayinlerinde "torpilin işle-
mesT'nden korktuğunu ifade et-
ti.
1991 yılında 39 bin başvuru-
ya karşın sadece 12 bin öğretme-
nin istihdam edilebildiğini belir-
ten Akyol, "Hükümet sınavın
kaldınlması konusnnda aceleci
davraadı. Giinlök potitikaya
alet olıındu. Seçimlerden önce
vaat edildi diye sınavın alterna-
öf ortaya konmadan kaklınl-
nası büyük yanbştır" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Köksal
Toptan ise yeterlik sınavını ge-
len yoğun şikâyet üzerine kal-
dırdîklarını beliitirken başvuru-
lann ahnacak oğretmen sayısın-
dan fazla olması durumunda,
"kura çekme" ya da "diploma
derecesine bakma" yoluna gide-
ceklerini açıkladı. Toptan, bu
konuda görevlendirdiği bir ko-
misyonun değişik çözüm yolla-
nnı araştırdığını belirterek şöy-
le dedi:
"Her şeyden öace Türkiye'-
nin yaklaşık 40 bin oğretmen
acığı var. Bu acığı kapatmak is-
tiyonız. Bu açık dunırken az sa-
yıda oğretmen ahnması da eleş-
tirilere yol açıyordu."
Bildiride, "Park Otel'in sornn
ve sorumluluğu yalnız karar
mcrdkıtain defil, tarik önünde
heplmizudir.Soz koonsu otelin
kaba, hoyrat knlcsi Bogaziçi ve
Marman denizinin kente snn-
dagu görsel gizeüiklerden,
manzara zenglnlifbıden acgöz-
lücesine aşın ölçüde pay almak
uğruna çevrede olnşmuş dokn
ölçegüıi bozarak şekillenemez,
ş«killenmemelidir" denildi.
Prof. Dr. Safa Arkün, Prof.
Dr. Ahmet Keskin, Prof. Dr.
Mete Tapan, Prof. Dr. BeUus
Mutfa, Prof. Dr. Hamdi Şensoy,
Prof. Orkan Şahinler, yüksek
mimar MeUh Birsel ve öğretim
görevlilerinden Polat Sökmen ile
Mehmet Rıfat Akbulut'un im-
zaladıkları bildiri, ilgili bakan-
hklara ve Istanbul Büyükşehir
Belediye Başkanlığı'na sunuldu.
"tstanbnl'daki efsancri tariB*
sd silaetin yalnız eski Bizans
svtan içinde kalan alanda ko-
rnnması gerektigmi düşünmek
kentin abenkli gelişmesindeki
sürecin ve Törkiye tarininin çok
önemli bir bölümünnn inkân-
dır. Zira 19. vüzydda imparator-
lnkta başlayan çağdaşlaşnıa
hareketiııin en somnt beİgeleri,
kentin o dönemden beri arök
aynfanaz bn- puçaa olan Beyog-
hı yakasndald yapılaşmalardır"
sözleriyle başlayan bildiride Be-
yoğlu bölgesinin Galata Kulesi
ve Cihangir Camisi ile kent si-
lueti açısından yeryüzündeki en
çarpıcı ömeklerden biri olduğu
ifade edildi.
Istanbul Büyükşehir Belediye
Başkanı Nurettin Sözen, Park
Otel konusunda kendilerine ile-
tilen bütün şikâyetleri titizlikle
değerlendirdiklerini, çahşmala-
nn yakından takip edildiğini
söyledi. Türizm Bakanı Abdöl-
kadk Ateş'e konu hakkında de-
taylı bilgi verdiğini söyleyen Sö-
zen, bakanlığm vereceği bir ka-
rarla otel yapunınm kesin olarak
durdurulacağjnı bu karann da
yakında çıkacağını umduğunu
söyledi.
Bu arada Mimarlar Odası
yaptığı açıklamada, Park Otel
konusuna "iş işten geçmiş" gö-
züyle bakılmaması gerektiğini
belirtti. Açıklamada "Gökdden
tarüşmasını sag-sol ideoloji
fartdüaşması ve cabşma içine
kapsetmek isteyenler ya da çir-
kin gidişi 'daha önce neredeydi-
niz, iş işten geçti' oldn bitüsine
getinnek isteyenler var. Gökde-
lenkr tartışması 12 Eytnl hnkn-
kn ve onun iirimü ANAP'm
merkezi, yerel yönetim anlayışı
le demokrasi göçlefiniıı, bilimin
ve hnknknn besaplaşmasıdır.
GöluMenterinyaratacatıbeUlar
açığs çıktıkça •esapbşma da de-
vam edecektk."
Mevlana'nın sevecenliği semaya yükseliyor
HABER MERKEZİ — Büyük mutasavvıf, şair Mevlana Celalettin-i Rumi, ölümünün 718. yıldönümünde
Mevlana Haftası etkinlikleri çerçevesinde anılacak. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Mevlana'nın ölüm
yıldönümünde >
<
ayımladığı mesajda onun hoşgörü, barış ve kardeşlik duygulanyla ve bütün insanlıgı
kocakla)-an fikirleriyle tarihe damgasını vurdugunu, insanlar için yedi asırdan beri kıymetli bir murşit
olduğunu belirtti. Selçuk Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Ahmet Alkan,
korumada çevre boyutunun ihmali sonucu Mevlana Türbesi'nin kendisini bütünleyen her türlü çevre
elemanından anndınldığını belirterek türbe çevresinde bir kültür merkezi yapılmasını istedi. Mevlana Haftası
süresince Konya'da bir dizi etkinlik düzenlenecek, sema gösterileri yapılacak.
MagicBox, Avrupa Konseyi ülkekrirün imzpladığısözleşmeyi ihlaledfyor
Starl'in başı ağmyacak
SÎNA KOLOCLU
Sınır ötesi uydu aracılığı ile başka ülke-
lere yayın yapan kuruluşlan oldukça sert
tedbirler beldiyor. 1989 yılında Strasbo-
urg'da yapılan ve Avrupa Konseyi'ne üye
ulkelerin imzaladığı sözleşmede özellikle
yaym içindeki reklamlara kısıtlayıcı tedbir-
ler getirüiyor. Türkiye'ye suıır ötesinden ya-
ym yapan tek kuruluş Starl'in. Sözleşme-
nin bazı maddelerini ihlal ettiği görülüyor.
34 maddeden oluşan sozleşmenin, kab-
lo, yer vericisi ve uydu ile taraflardan biri-
ni yetki alanındaki teknik araçlarla iletilen
veya yeniden iletilen ve birden fazla ülke-
de doğrudan ya da dolayh olarak alınan
program hizmetleri hakkında hükümler
kapsadığı belirtiliyor. 18 Avrupa ülkesinin
imza koyduğu sözleşmeye Türkiye imza
atacağına dair söz verdi.
7 maddede yer alan "Yayıncmın So-
rumluluklan" başhklı bölümde yayınla-
nn edebe aykın olmayacağı, poraografi
içermeyecegi, şiddet eğüimini körükleme-
yeceği, haberlerde gercekler ve olaylann
doğru olarak sannlmasmı sağlayacagı"
vurgulanıyor. Sozleşmenin 11. maddesin-
de ve en önemli bölümünde reklamlar ele
almıyor. Reklamlann günlük yayın süresi-
nin yüzde 15'ini geçmeyeceği vurgulanıyor.
Bilinçaltı reklamlarma izin verilmiyor.
Programlarda bir ürün veya hizmetin, rek-
lam niteliği taşıyacak biçimde sunulması
gibi yanıltıcı reklamlara izin verilmeyece-
ği belirtiliyor. Sözleşmeyle reklamlann
programlara yerleştirilmesi de düzene bağ-
lanmış. Buna göre konulu filmlerin veya
TV fümlerinin süreleri 45 dakikadan faz-
la olması halinde her 45 dakika için bir kez
olmak üzere bir kesinti yapüabilir: 30 da-
kikadan kısa süreli haber bültenleri, bel-
geseller, çocuk programlanndareklamya-
yını yasaklanıyor. Tütün reklamları ekra-
na kapanıyor. tçki reklamlannda 18 yaşın-
dan küçük oyuncu yer alamıyor, araba kul-
lanmaya bağlı olarak içki reklamlan yapı-
lamıyor, alkolün tedavi edici olduğu vur-
gulanamıyor, reçete ile satışma izin verilen
ilaç veya tedavilerin reklamı yapılmıyor.
Edinilen bilgilere göre Magic Box, söz-
leşmeye imza atan Almanya'da yayınlan-
nı gerçekleştirdiği eyalet ile yaptığı lisans
anlaşmasında bu sözleşmeye de "ek ola-
rak" imza atmış bulunuyor. Starl'in son
olarak Istanbul Büyükşehir Belediye Baş-
kanı Nurettin Sözen ile sürtüşmesinde bu
sozleşmenin gündeme geldiği öğrenildi.
Sözen-Dalan kavgasıDanıştay'daSavcı llhan Dinç, DYP Milletvekili Dalan'ın
Istanbul Belediye Başkanı olduğu dönemde
kurucusu bulunduğu Istanbul Eğitim Vakfı'na
belediye arsalarının satışıyla ilgili ihalenin
yasalara uygun yapılmadığını bildirdi.
ANKARA (UBA) — Sözen-
Dalan kavgası Danıştay'da sürü-
yor. Istanbul Belediye Başkan-
lığı'na ait arsalann Bedrettin
Dalan'ın başkanlığı döneminde
yine Dalan'ın kurucusu ve genel
başkanı olduğu tstanbul Eğitim
ve Kültür Vakfı'na düşük bedel-
lerle satılmasına ilişkin işlemin
geri alınması amaayla açılan
davada görüşünü açıklayan Da-
nıştay Savcısı tlhan Dinç, Da-
lan'ın işlemlerini hukuka aykın
buldu. Yedi arsamn vakfa ol-
dukça düşük bedelle satıldığı,
ihalenin de yasalara aykın ola-
rak yapıldığını behrten Dinç, söz
konusu satış işleminin geri alın-
masına ilişkin idare mahkemesi
karannın onaylanmasını istedi.
Dalan'ın avukatlan satışlarda
kamu yaran bulunmasım, vak-
fa ait okullarda Atatürkçü eği-
tim yapılmasını kanıt olarak
gösterirken Nurettin Sözen adı-
na duruşmalara katılan Avukat
Aydın Aybay, "kamn mallanmn
şan, şöhret için kimseye peşkeş
çekilemeyecegini" belirtti. Ay-
bay, Dalan'ın başkanı, kendi dö-
neminde Belediye Genel Sekre-
teri olan Atanur Ouz'un da baş-
kan yarduncısı olduğu Eğitim ve
Kültür Vakfı'nm çağdaş bir eği-
tim yapmasına karşı olmadıkla-
nm, ancak vakıf yöneticilerinin
de kamu mallanna musallat ola-
mayacaklannı bildirdi. Danıştay
konuyla ilgili kararını önümüz-
deki haftalarda açıklayacak.
Bedrettin Dalan'ın kurucu
başkanlığını yaptığı ve kurucu-
lan arasmda Genel Sekreter
Atannr Oguz'la Koç Grubu-
ndan tnan Kıraç'm da bulundu-
ğu Istanbul Eğitim ve Kültür
Vakfı'na Dalan döneminde sa-
tılan ve çoğunluğu Boğaz'a na-
zır olduğu bildirilen yedi arsa-
nın satışıyla ilgili işlem bu kez
Danıştay'da tartışıldı. Dün yapı-
lan duruşmada ilk sözü alan
vakfın avukaü Necati Aras, vak-
fın bugüne kadar 11 okul yaptı-
ğını, öğrenci sayısının on binle-
re ulaştığını, 3 bini aşkın öğren-
ciye karşılıksız burs verdiğini an-
lattıktan sonra, Dalan'ın vakfa
arsa satışma nza göstermesinde
kamu yaran bulunduğunu ifade
etti. Dalan'ın bu satıştan kişisel
çıkan olmadığını savunan Avu-
kat Eras, ihaleye başka fırmanın
katılmayışındaki suçun da Da-
lan'a ya da vakfa yüklenemeye-
ceğini bildirerek satışa iUşkin
idari işlemin geri ahnmasını ön-
gören idare mahkemesi karan-
nın kaldınlmasını istedi.
tstanbul Belediyesi avukatla-
nndan Aydın Aybay, Dalan'a
yönelik ağır ithamlarda bulun-
du. Avukat Aybay'ın duruşma-
da dile getirdiği göruşleri özetle
şöyle:
"Eğitim amaayla kuralan
vakfın yönetidleri, kamu malla-
nna mnsaOat olamazlar. Beledi-
yeye ait kamu mallan pervasız
denecek şekilde vakfa aktanldı.
30 milyon liraya kunılan ve Di-
lence Vakfı diye adlandınlan va-
kıf, belediyeden milyarlarca li-
ratak ihale alan firmalardan gö-
nüllii bağışlaria büyümüstür.
Vakfa satılan arsalann daha ön-
ce Milli Eğitim ve Jandarma Ge-
nel Komntanlığı için tahsisi is-
tendiği halde buna izin verilme-
miştir. Dalan, bir belediye baş-
kanı şapkasını, bir vakıf başka-
nı şapkasmı kullanmıştır. tnşa-
atlann biri hariç tümü rahsat-
sızdır. Satışa ilişkin ihaleye yal-
mzca vakfın katılması >'asalara
aykındır. Kamu mallan üzerin-
de şan-şöhret edinmek amacıy-
la işlem yapılması yerinde degü-
dir. Vakıf, belediye vakfı diye
lanse edilmiştir."
Sözen'in avukatlan Danıştay
Savcısı'nın göruşlerine katıldık-
lannı açıkladıktan sonra duruş-
ma bitirildi.
GUNUN
iNOTLARI
OSMAN ULAGAY
Kemer Sıkmak Şart mı?
Dünkü yazımda da söz ettim, Dünya Bankası, Türkiye'nin
enftasyonla mücadelede başanlı olabilmesi için iki yıl süreyle
sıfır büyümeyi göze alması gerektiğini belirten bir çalışma
yapmış. Hemen belirteyim kı bu sonuca Türkiye ekonomisi-
nin bellibaşlı verileri ve yapısı kaale alınarak yapılan simü-
lasyon çalışmalarıyla varılmış, yani söz konusu çalışmanın
kendine göre bir ekonomik mantığı var. Ayrıca rapor genel
kullanıma açık bir rapor değil, hükümet yetkililerine ve bü-
rokrasiye kendi kullanımları için sunulmuş bir rapor, bir de-
ğerlendirme. Bunun, Türkiye'nin mutlaka uyması istenen bir
program olarak verildiğini de sanmıyorum.
Raporun bize tatsız gelen tarafı, enflasyonu ılımlı fakat ka-
rarlı bir şekilde aşağı çekmek için iki yıl süreyle büyüme hı-
zının sıfır olması gerektiğini belirtmesi. Bir finans kuruluşu-
nun genç bir yöneticisi önceki gün bu öneriyi kendisine ak-
tardığımda tepki göstererek bana şu soruyu sordu: "Dünya
Bankası acaba bu raporda Türk erkeklerinin kısırlaştırılması
önerisini de yapıyor mu? Yılda yüzde 2.5 dolayında nüfus ar-
tışı oian bir ülkede iki yıl sıfır büyüme nasıl kabul edilebilir?
Bunun sosyal etkilerini hiç mi kaale almıyor Dünya Bankası?"
Evet, bir yandan nüfusu hızla artan, diğer yandan doğal
bir ekonomik büyüme dinamizmine sahip olan Türkiye, he-
letoplumdaki beklentılerin boylesine kamçılandığı birortam-
da, "sıfır büyüme"ye razı edilebilir mi? Yeni bir "kemer sıkma"
dönemi için toplumdan özveri istenebilir mi? Başka çare ol-
madığı, Dünya Bankası'nın yaptığı gibi rakamlarla ortaya ko-
narak "enflasyon belası"ndan kurtulmak için halktan sabır
talep edilebilir mi?
DYP-SHP hükümetinin önünde, bu tatsız seçeneklerin dı-
şında bir seçenek daha var aslında: Dünya Bankası'nın de-
ğertendirmesine karşı kendi değehendirmesiyle ortaya çık-
ması, ekonomiyi cendereye alacak ve "sıfır büyüme"yi gün-
deme getirecek önlemlere gerek kalmadan da enflasyonun
aşağı çekilebileceğini inandırıcı bir şekilde kanıtlaması. Se-
çimler öncesinde bunun mümkün olduğunu ısrarla vurgula-
yan DYP kurmaylarının şimdi bu çözümü ortaya koymalarını
bekliyoruz. Ben inanıyorum ki bu yapılabilirse, yani ekono-
miyi sıfır büyümeye ve halkı kemer sıkmaya mahkûm etme-
den enflasyonu aşağı çekmenin bir formülü ortaya konabi-
lirse buna Dünya Bankası'nın da hiçbir itirazı olamaz. Tabii
bulunan formülün tutarlı ve gerçekçi olması koşuluyla.
Can Kıraç ve "Özerkleştirme"
1991 sonunda 41 yıllık hizmeti geride bırakarak Koç Hol-
ding'deki görevlerinden ayrılacak olan Can Kıraç, önceki ak-
şam Finans Kulüp'ün yemeğinde ilginç şeyler söyledi, so-
ruları yanıtladı. Son yıllarda ilk kez şimdi enflasyonun aşağı
çekileceği yolunda bir inancın doğduğunu belirten Can Bey'-
in bu sözleri, enflasyonla mücadele için elverişli bir psikolo-
jik ortam oluştuğunu göstermesi bakımından ilginçti.
Bana daha ilginç gelen ise Sayın Kıraç'ın KİT'lerin
"özerkleştirilmesi" fikrini nasıl değerlendirdiğini sorduğumda
verdiği yanıttı. Can Kwaç, KİT'lerin holdinglere bağlı şırket-
ler halinde örgütlenmesinı ve söz konusu holdinglerin de ken-
disi gibi deneyimli yöneticilerin yöneteceğı bir "özerk
kurum"a bağlanmasını öngören "özerkleştirme" projesinin
başarı şansını şöyle değerlendirdi: "Türkiye'de başarılı yö-
netici ancak patronla bütünleştiği zaman başarılı olmuştur.
Birisinin eli taşın altında değilse yönetici de başarılı olamı-
yor. Yöneticinin İngilizce deyimle "driving powera sahip ol-
ması bir ekip işidir, ortam işidir. Bu nedenle ben özerkleş-
tirmeyi çıkış yolu olarak görmüyorum, 1958'den beri gün-
demde olan KİT sorununu bir kez daha çözümsüzlüğe iter
diye düşünüyorum."
Can kırac, dinleyiciler arasında bulunan Nejat Eczacıbaşı
1
na bakarak şunları da ekledi: "Bir KİT'i Eczacıbaşı grubu
satın alsa ve yönetmeye başlasa hisseleri rahatça halka sa-
tılabilir, ama aynı KİT'in yönetimini Can Kıraç üstlense sa-
tılmaz."
Gonzalez nasıl başardı?
İspanya'nın Sosyolojik Araştırmalar Merkezi Müdürü Prof.
Arango Vila-Bella, jspanya'da Sosyalist Parti'nin iktidar de-
neyimini anlattı. TÜSES tarafından düzenlenen uluslarara-
sı sempozyumun dün sabahki oturumunda konuşan Prof.
Vila-Bella, "Gonzalez deneyi"nin başan sırlarını açıklarken
şu noktalar ûzerinde durdu:
• İspanya Sosyalist Partisi kendi ilkelerini açıklıkla ortaya
koydu ve bunlardan odün vermeden iktidara aday olarak
1982 seçimlerini açık farkla kazandı.
• Gonzalez, Sosyalist Parti içinde kendisine cephe alan
komünistleri tasfiye etti ve reformist bir platformu benimse-
diğini açıklıkla ortaya koydu.
• Sosyalist Parti içinde disiplinli bir biriik anlayışı diğer he-
deflerin önüne geçirildi. sanayinin modernizasyonu gibi
önemli atılımlar konusunda parti tam bir bütünlük içinde
davrandı.
• İnsan hakları konusundaki reformlan, askeri gücün si-
vil otoriteye tabi olmasını sağlayan düzenlemeler izledi.
• Avrupa normları esas alınarak gerçekleştirilen ekono-
minin modernizasyonu programında çok pragmatik bir yak-
laşım benimsendi, sendikalarla uzlaşma sağlanarak ciddi bir
kemer sıkma programıyla enflasyon hızla düşürüldü ve sağ-
lıklı büyümenin şartları hazırtandı.
• Ekonomik etkinlik olmadan sosyal etkinlik sağlanama-
yacağı görüşünden yola çıkılarak öncelik, ekonomik etkinli-
ğe ve makro ekonomik dengelerin sağlanmasına verildi.
• Ekonomide ortodoks bir yaklaşım benimsenirken dev-
let de sosyal harcamaları arttırma olanağına kavuştu ve bü-
yük bütçe açıkları vermeden sosyal harcamaları reel olarak
ikiye katlama olanağı yaratıldı, Sosyalist Parti bu nedenle
de puan topladı ve farkını kanıtladı.
İspanya'da "Gonzalez sosyalizmi" 1982'den beri iktidar-
da. Bu ilginç deneyden alınacak dersler var mı acaba?
KÎSÂ KISA
• Türkiye Sakatlar Konfederasyonu, 3. Genel Kurulu'nun
tamamlanmasının ardından Konfederasyon Başkanı Doç.
Dr. Turgut Göksoy'un başkanhğında yaptığı ilk toplantıda
görev bölümü yaptı. Göksoy'un yeniden başkanlığa
seçildiği toplantıda Fikret Gökçe II. Başkanlığa, Bahattin
Taşkın Genel Sekreterliğe, Ertuğrul Bursa Mali
Sekreterliğe, Cemil Şener Teşkilatlandırma Sekreterliği'ne,
Razaman Kaymaz ise Halkla tlişkiler Sekreterliği'ne
seçildiler. Üyeler ise tbrahim Yıldınmer, Gürhan Orhan,
Nevin Dirik, Izzet özgen, Remzi Korkut ve Doğan
Özdemir'den oluştu.
• Ordu'da bir otelde fenalaştıktan sonra kaldınldığı
hastanede hayatını kaybeden Sovyet gencin, ölüm
nedeninin henüz belirlenemeyişi üzerine soruşturma açıldı.
Divan Palas Oteli'nde fenalık geçiren 25 yaşındaki Solika
Kontsalide, devlet hastanesine kaldınldı. Sovyet genç,
yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Cumhuriyet savcılığı, ölüm nedeninin henüz
belirlenememesi ve şüpheler bulunduğu iddiasıyla olayla
ilgili soruşturma açtı.
• Umre için gidenlere Cilvegözü Gümrük Kapısı'ndan
çıkış izni verildi. Kütahya yöresinden gelen ve
pasaportlarında Suudi Arabistan vizesi bulunan 115 kişinin
çıkışına, Ankara'dan gelen özel bir talimatla izin verildi.
Cilvegözü Gümrük Kapısı'nda 4 gündür bekleyen bu
kişilerin önceki akşam çıkış yaptıkları bildirildi. Yetkililer,
Umre için sadece havayoluyla gidişlere izin verildiğini
hatırlattılar.
• İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü
yeni başlattığı bir uygulama ile "sorunlu faturalar") faizsiz
taksitlendiriyor. İZSU Genel Müdürlüğü yetkilileri,
abonelerin birçoğunun sayacımn bozuk olduğunun
farkında olmadığını, tahsildarın bıraktığı uyarı yazısını da
önemsemediğini belirterek uyarı yazısından sonra 3 ay
içinde Ölçü ve Ayarlar Müdürlüğü'nce bu sayaçlann
söküldüğünü anlattılar.