19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 KASIM 1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURÎYET/7 SERGİ Galeri Lebriz 12 yaşında • Költör Servisi — Nişantaşı'nda Eytam Caddesi'nde bulunan Galeri Lebriz 12. çalışma yılına girdi. Galeri Lebriz*in bu yıl içinde desen sergilerine de önem vereceğini belirten yetkililer şöyle dedi: "Desen, sanatçının çıkış noktası. Sanat eserinin cekirdeği olan desen, sanatseverin ilgi alanının tümüyle dışında kalmış. Bu durum belki biraz da biz galericilerin kusuru olsa gerek. Yıllar boyu tuval ûzerine yağhboya resim sergileyerek deseni safdışı bıraktık âdeta. tşte bu eksikhğın bilinci içinde, Lebriz bu yıl özenle hazırlayacağı desen sergisiyle ve galeride süreldi bu konuda seçkin yapıtlar bulundurmak suretiyle, deseni hak ettiğı saygın yerine oturtmaya yardımcı olmayı amaçlıyorî' Galeri Lebriz'de düzenlenen geleneksel ' "Çeşitlemeler" sergisinin üçüncüsü de bugün açılıyor. Bir ay süreyle izlenebilecek sergide Oktay Anılanmert, Aydın Ayan, Nurullah Berk, Gevher Bozkurt, Abidin Dino, Neşe Erdok, Türan Erol, Eren EyüboğTu, Bedri R. Eyüboğlu, Tlıba Inal, Zeki Faik lzer, Fevzi Karakoc, Alev Mavitan, Bihrat Mavitan, Zuhtü Müridoğlu, Hale Sontaş, Burhan Uygur, Akın Yıldırun ve Şenol Yorozlu'nun yapıtlan yer ahyor. DERGİ Anons'nn kasım sayısı • Kültür Servisi — Anons Plastik Sanatlar Bülteni'nin 8. sayısı yayımlandı. Bu ydın başından bu yana aylık olarak yayımlanan Anons, plastik sanatlar dünyasındaki iletişime katkıda bulunmayı amaçlıyor. Anons'un kasım sayısındaki kapak konuları Max Ernst ve Vincent Van Gogh. Resim ve heykel etkînliklerinden çeşitli haberler, "Sanat Eserinin Değeri" konulu bir mini dosya, Feridun Ertaşkan'm Balkan Naci Islimyeli ile, Ergin Koparan'm da Burhan Doğançay ve özer Kabaş ile yaptığı söyleşiler bu sayıda yer alıyor. Necmi Sönmez'in Almanya'daki sanat etkinliklerini değerlendirdiği yazısı ve Suna Gönen'in tspanya GünlüğU", bu sayının diğer yazılan. YARIŞMA Piyano \brum \arışması • Kültür Servisi — Istanbul-Avusturya Kültür Ofısi'nce "Mozart Yılı" nedeniyle düzenlenen "Piyano Yorum ıYarışması"nın son seçmesi sonuçlandı. Ofisin Teşvikiye'deki salonJarında yapılan seçmeyi beş finalist arasından Bilkent Üniversitesi Miızik ve Sahne Sanatları Fakultesi Lise 3'üncü sınıf öğrenci 17 yaşındaki Emre Şen kazandı. Emre Şen, 1992 yazında Salzburg kentindeki Mozarteum Miızik Akademisi'nde yaz bursu yapacak. Devlet Sanatçısı Ayşegül Sanca, Ann Karamürsel, Gülay Uğurata ve Faruk Yener'den oluşan Avusturyalı piyanist Prof. Alexander Jenner başkanlığındaki jüri Toros Can, Gülden Göksen, Esra Ramadanoğlu, Emre Şen ve Birsen Ulucan arasından seçme yaptı. Piyano dalında düzenlenen yarışmanın finalistleri konservatuvar öğrencilerine açıktı. Finalistler her konservatuvann kendi yönetimlerince belirlenmiş ve Avusturya Kültür Ofisi'ne bildirilmişti. Dün düzenlenen ödul töreninde bir konuşma yapan Avusturya Kultür Ofısi Mudüru Konsolos Dr. Erwin Lucius, jürinin seçim yapmakta zorlandığını belirtti. Omer Seyfettin Oykü larışması • Kultiır Servisi — Gönen Kaplıcaları Işletmesi ile Gönen Belediyesi'nin birlikte düzenlediği ömer Seyfettin öyku Yarışması'nın üçüncüsü bu yıl yapılıyor. Gönen Beledıye Başkanı Kaya Uzer, Dil Derneği Genel Yazmanı Sevgi Ozel ve yazarlar Erhan Bener, Emin Özdemir, Ayla Kutlu, Talip Apaydın ve Sami Karaören'in seçici kurulunu oluşturduğu yarışmada toplam 4.5 milyon lira 'para ödülü verilecek. Yarışmaya katılacak öykülere konu kısıtlaması yapılmıyor. Yarışmaya katılacak yapıtların daha önce hiçbir yerde yayımlanmamış ve önceki yanşmalara gönderilmemiş olması gerekiyor. En çok bir öyku ile katüabilecek yarışmaya, öykulerin daktilo ile sayfanın bir yuzüne en çok 15 sayfa olarak yedi örnek olarak gönderilmesi 'gerekiyor. Yanşmaya katılacak öykulerin yazarın açık kimliği ile birlikte en geç 31 Aralık 1991 tarihine dek Gönen Kaplıcalan Işletmesi AŞ, Öyku Yanşması, 10900 Gönen adresine gönderilmesi gerekiyor. Üniversiteliler Müzik larışması • Kultür Servisi — Bu yıl dördüncüsü gerçekleşen "Yıldız Üniversitesi Üniversiteliler Müzik Yanşması" geçen cumartesi Kumkapı Hürriyet Gösteri Merkezi'nde yapıldı. Geniş katılımın olduğu yarışmada "En lyi Solist" ödülünu, kızlarda "Şahmat" grubundan Süden Pamir, erkeklerde ise "Badluck" grubunun solisti Cenk Durmazer aldılar. Beste dalında birincilik ödulune layık görülen Badluck, düzenleme dalında da birinci oldu Enstrumanist ödullerini Badluck'tan Levent Büyük, Black Lion'dan Ayhan Karaaslan ve Amazing'den Cenk Eroğlu'nun aldığı yarışmada juri özel ödülü "Plexus" grubuna verildi. 7 KASIM İLHAN GÜNÜ KİTAP GÜNÜ (BUGÜN) Okur, . 7 Kasım Dhan/Kitap gününde Sol ve Onur Yayınlarını %50 indirimli edinebilecek. Kitap listesi, tndirimli satış yerleri Cumhuriyet'in bugünkü Kitap ekinde. îlhanilhan Kitabevi Bayındır Sokak 23/6 Yenişehir 06420 Ankara Tel: 133 14 22 9. Uluslararası Istanbul Gitar Festivali bugün başlıyor Gitarlar konıışu9. Uluslararası İstanbul Gitar Festivali bugün Atatürk Kültür Merkezi'nde klasik gitar ustası Alirio Diaz'ın vereceği konserle başlayacak. Jorge-Obo gitar ikilisi, Jose Şalpietro, Türkiye'ye sık sık gelen Paco Pena, Elena Papandreu, Groningen gitar ikilisi ve Duo Tedesco Festivalin diğer isimleri. SAMİH RIFAT önce görkemli bir caz festiva- li, hemen ardından kitap fuan, bir iki gün sonra da Uluslarara- n tstanbol GiUr Festivali... Ne- redeyse uygar bir ulkede, bir kül- tür kentinde yaşadığına inanası geliyor insanın! Şaka bir yana gerçekten de içinden geçen yo- ğun sığhk ve tekdüzelik dönem- lerine karşdık lstanbul'un sayı- sı gittikçe artan toplu kültür olaylan, yaşamlarımıza belirgin biçimde renk katıyor, canlılık veriyor. Ne mutlu gündelik sa- vaşımlardan zaman bulup da bu olaylan izleyebilenlere, katılabi- lenkre... Uluslararası İstanbul Gitar Festivali, bu kültür olaylanndan özellikle gençlik kesimine yöne- len bir müzik şenliği. Aslında bu kuru konser dizisini bir şenlik olabilmesi için yanşma, sergi, seminer, "worksbop" gibi yan etkinliklerle desteklenmesi gere- kirdi bu festivalin. Ama yüıe de yıllar boyu gördüğü ilgi, bu kı- sıtb ama önemli kültür olaymın bugüne dek ayakta durmasını sağladı. Ve çok ciddi ekonomik ve bürokratik olanaksızlıklar içinde düzenlenmesme karşıhk yaşamını sürdüniyor; tstanbul- lulara klasik gitar dunyasının ünlü ya da tanınmamış, ilginç mûzikçüerini sunmaya, tanıtma- ya devam ediyor. Bu yüın programında üç so- lo resital, üç ikili, bir flamenko üçlüsü var, bunlann yanı sıra bir de konçerto seslendiriliyor, top- lam on iki gitarcı. lstanbullu gi- DEFALARCA GELDİ — Ünlu gitarist Paco Pena, Turkiye'je defalarca geldi. Gecen yıl da gitar festi\aline katılan Pena, bu yaz Uluslararası İstanbul Festivali'nde Inti Dlimani ile çaldı. tarseverlerle karşılaşmayı bekli- yor. Şenliğin ilk konseri, ünlü Venezuelalı gitarcı Alirio Diaz- dan. Çağımızın en önemli gitar- cılan arasında adı geçen, bir dö- nem plaklan kapışılan, konser- lerine zorlukla yer bulunan Di- az... Ülkemizde sayısız konser verdi, yıllar boyu gitti geldi. Ama epeyce yaşlandı artık, sa- nınm biraz da yoruldu. Son din- lediğimde oldukça "anza"hydı çalışL Buna karsılık yine benzer- siz bir tat, benzersiz renkler var- dı müzığinde. Ülkemize bir da- ha gelebilir mi bilinmez. Bu ne- denle tüm gitarseverlere öneri- rim bu anıtlaşmış müzikciyi, belki de son kez dinlemelerini. tkinci ünlü Paco Pena'yı ta- nıtmaya samnm hiç gerek yok. tstanbul'a yalnız ya da değişik gruplarla, defalarca gelen Paco Pena (daha bu yaz Inti Dlima- ai'y'e birlikte İstanbul Festiva- li'ndeydi) flamenko gitarın tar- tışmasız en iyilerinden biri. Bu kez başka iki gitarayla, Tito Lo- sada ve Jose Losada'yla katüı- yor senliğe ve 18,19 kisımda iki gün üst üste çalışıyor. Flamen- ko tutkunlan kaçınnamah. Festivalin ikinci flamenko olayı, H Dno Flamenko adıyla tanınan Jorge ve Obo ikilisinin konseri. Flamenko müziğini değme Endülüslü Çingenelere taş çıkartacak düzeyde tanıyan ve çalan bu iki Alman gitaramn bir iki diski, ülkemizde de satıl- dı. Bu disklerden dinlediğün ka- danyla ikilınin flamenkoyla Gü- .ney Amerika ve caz müzikleri arasında gidip gelen beste ve dü- zenlemeleri son derece ilgi çeki- ci. Sahnede nasıl olduklanruy- sa hep birlikte göreceğiz. Şenliğin ikinci klasik gitarcı- sı Jose Salpktro. Hiç tanımadı- ğım, genç bir gitarcı. Program kitapçığında önemli gitarcüarla çaüştığı ve yoğun bir konser ka- riyerini sürdürdüğü yazılı. De- mek ki keşfedeceğimiz biri; ba- kalım progranundaki Chopin- lerle ne yapacak? Ve Aranjuez Konçertosu'nu bu yapıtı çok iyi taruyan lstanbullu dinleyicilere nasıl sunacak? 26 ve 28 kasım günlerinde de iki klasik gitar ikilisi dinleyece- ğiz Atatürk Kültür Merkezi'nde: Groningen Duo ve Duo Tedes- co. tkisi de oldukça tanınmış ıki- liler ve oldukça ilginç program- larla geliyorlar. Groningen Duo, Jolivet'nin ünlü S«r6nade'ırn, Debussy'nin Ayı^ığı'nı ve Piaz- zolia'nın Ikngo Sditi'ni çalacak. Bu süitin iki bölümü, Duo Te- desco'nun programında da yer alıyor; Pierre Petit'nin ToccaU- sı, Satie'nin o olağanüstü güzel- likteki Gymnopedie'leriyle bir- likte. Benim içinse şenliğin en önemli olayı Yunanlı gitarcı f3e- na ftpudraı'nun dinletisi. Bo- udounis'in bu yetenekli öğrenci- sini ilk kez birkaç yıl önce, yine AKM'de dinlemiştim. Çok gencti, sakindi, gösterişsiz par- calar seçmişti. Ama bugüne dek çok az yorumcuda rastladığım yetenek ve nitelikler vardı çalı- şında. Şaşılası bir duyarhk, he- yecan verici cümlelemeler, ola- ğandışı bir ritim duygusu ve ola- ğandışı bir muzikal iletişim gü- cü. Konser bitımınde "Bu Löcfi- ctk kız, böyle giderse Sejovia^ nın tahtına otvrabuV dediğimi anımsıyorum çevremdekilere. Ve bugün gerçekten merak ediyo- rum: Elena Papandreu şimdi ne- relerde?.. TalatEnliVin resimleri Tem Sanat Galerisi'nde aravan ressamAlmanya'da sosyoioji ve felsefe eğitimi gördükten sonra ABD'ye giden ve burada telekomünikasyon ve sinema üzerine yüksek lisans yapan Talat Enlil, daha sonra litografi ve gravür çalışmış. Sanatçı 1987 yılından bu yana çalışmalarını İstanbul'da sürdürüyor. AHU ANTMEN GÜNLÜKYAŞAMIN ETKİLERİ — TalatEnlflinresimleri,gttn- liik yaşamımızın bir sanatçının zihnindeki etkisini anlatıyor. (Fo- tograf: İBRAHtM GÜNEL) Felsefe, sosyoioji, telekomüni- kasyon, sinema, fotoğraf... Ve sonra litograf, gravür... Talat EoliL Türkiye'den Almanya'ya, daha sonra bir arayış içinde git- tiği Amerika'da birbirinden farklı, ama belki de o kadar farklı olmayan konular üzerin- de basamakları tırmanmış... Ama bu her biri ayrı basamak, Enlil'i resme getirmis eninde so- nunda. Belki günlük yaşamı "göriintü" olarak düşünmekten duyduğu heyecandan, hazdan... Talat Enlil, biraz da resimler- le konuşmak istiyor amk. Yıllar süren teori ağırlikh bir eğitime duyulan tepki belli ki. Sessiz bir insan; ama resimlerine bakılır- sa öyle değil... Siyahlarla kırmı- zılan da kullanıyor, tamamen pastel renkleri de. Bakıyorsunuz bir renk, başka bir rengin altın- da kaybolmuş, ama işte aslında kayıp değil, yalnızca "sakh." En- lil'in resimleri, kendisinin bile zaman zaman içinden cıkama- dığı (tıpkı kendi içimize bakma- mız gibi) birer giz kutusu... Günlük yaşantıyı görsel kıl- mak; Talat Enlil'in ta 1980;iere dek uzanan, Cleveland Üniver- sitesi'ndeyken başladığı fotoğraf çaüşmalannda ortaya çıkan bir tutku. "Gtinlük yaşanbdaki me- k&abru, basft objelerin gizeıni- ni kcşfetmek, gönutnnön defis- kcnü|ini ym da ne kadar degiş- kcn oiabihütiBİ fotografik mal- zeme ile ortaya çıkarmak" En- lil'in arzusu o zamanlar. Durağan gıbı görünen günlük görüntülerin dinamizmini keş- fetmeye koyulması, hep uzaktan izlediği bir dünyaya, resme gö- türmüş Enlil'i. Oregon Univer- sitesi'nde "başka her seyi bir ya- na bırakarak" Kenneth O'Con- nel Atölyesi'nde geçirdiği bir yıl da kacınılmaz olarak resmin ka- pılannı açmış sanatçıya. Gravurlerinin hemen tümün- de ve erken litograflarında me- kânsaJ bir kurgu ile yapısal ve fi- güratif elemanların ağırhkta ol- ması, Talat Enlil'in mimaruğa duyduğu ilginin bir etkisi; belki biraz da fotoğrafçılığımn getir- diğı bir şey bu. 1987 yılında Ital- ya'da bir litografi atölyesine git- meye karar verdiği dönemde ise kendi deyimiyle, "Göriutüniin defiişkenMgi ya da görüntöieri degiştirıne islemi artık veni bir boynt kazaıuyor, figürier ve me- kâniar daha temsili bir hal ah- yor, en basit çizgUeriyle ifade buluyor." Ancak 1987'de Italya'da ütog- raf atölyesine gidemedi Talat Enlü. Yıl 1988'di; Talat Enlil li- tograflanndan, gravürlerinden, kısacası sanatından bir anlam- da kopmuş, bunlan yalnızca zi- hinde canlandırarak Sıvas'ta as- kerlik yapıyordu... Askerlikten sonra Istanbul'a yerleşen ve bu kez yağhboya ile cahşmaya baş- layan Talat Enlil, yağhboya re- simlerinde de benzer bir süreç yaşadı. '89 imzalüar çok farklı, sanat- çının son iki yılki çahşmalann- dan. Sanki o daha kucük boyut- lu eski resimleri daha çok "an- tatmak" çabası içinde yapılmış; "giıfi sakhsı" daha az. Ama son dönem resimlerinde, kendisinin de söylediği gibi, "sessizligi kornma" (belki de arama) özle- mi var Talat Enlil'in. Sessizligi, dingirüiği... İstanbul gibi bir şe- hirde, Fenerbahçe'deki evinde anyor bu sessizligi. Talat Enlil'in resimleri, gün- lük yaşamımızın bir sanatçımn zihnindeki etkisini anlatan, ama "fmldayarak" anlatan, somut bir anlatımm "tek yol" olmadı- ğimn, 7aman 7jman kapall bİT ifadenin daha çok heyecan uyandırdığım gösteriyorlar bir l H Tem Sanat Galerisi'ne gider- seniz, her gün çevremizde gör- düğümüz yaşanüyı Talat Enlil- in resimlerinde gönnek için bi- raz daha yaklaşın. İlk bakışta görünmeyebilir o giz, tıpkı ger- çek yasamda olduğu gibi. Ama sonra... Talat Enfil resim sergisi / 2-30 kasım / Tem Sanat Galerisi / 147 08 99 sANATKULtSİ "Mecburen" Ince Memed... • "Varhk" dergisinin kasfm sayısmda unlu romancımız Yaşar Kemal uzerine bir açıkoturum var. "Yaşar Kemal romanında 'Kimsecık' uçlüsü ve 'Kanın Sesi' başlıklı açık oturuın Yaşar Kemal'den başka Konur Ertop, Feridun Andaç ve özcan Koknel katılmış... Yaşar Kemal her zaman olduğu gibi yine ilginç şeyler söyluyor hayatı ve romanları üzerine. Örneğin çok sevılen romanı "Ince Memed" uzerine söyledikleri... Sözü o tatiı anlatımıyla Yaşar Kemal'e bırakalım: "Ince Memed'ı yazarken; dort cilde dikkat edersemz, bu "mecbur insan" uzerinde çok durdum. tnce Memed, dağa gidiyor duramıyor... Çakırcalı da aynı... Çakırcalı hayatında üç defa düze iniyor. O da duramıyor. Bu "mecbur insan" bir düşünce olarak geldi kafama. Niye dört cilt çıktı bu roman? Nâzım Hikmet sordu bana Paris'te daha once. Birinci cılt vardı o zaman. "Ne olacak" dedi. "Beş cilt olacak" dedim. "Niye" dedi. "Mecbur insan" dedim. "Niye," dedi... "Sen de öyle değil misin" dedim; "Partiyle uğraştın, başka şeyler yaptın, Türkiye"de de Marksisttin, cin gibi adamdın. Niye uğraştın bu kadar şeyle? Mecbursun da ondan!" Ama "Ince Memed" dort ciltte kaldı, araya "mecburiyetten" başka romanlar girdi. Bakalım Yaşar Kemal "mecbur" kahp beşinci cildini ne zaman yazacak "înce Memed"in? Takashi Wada'nın takılan 1985 yıhnda dünyamn en iyi on takı dizaynınndan biri seçilen Japon Takashi Wada, takılanru Ortaköy'de, Ayşe Takı Galerisi'nde sergiledi. Hatta bizzat galerinin sahibesi Ayşe'nin uzerinde... (Fotoğrafta) öğrencilik yıllarında, yazları Tokyo'da çaiışıp para biriktiren, 'okul mevsiminde' de Philadelphia'da Temple Üniversitesi'ne bağlı Tyler Güzel Sanatlar Yüksekokulu'na devam eden Takashi Wada, mezun olduktan sonra New York'ta mağaza mağaza gezerek sokakları aşındırdığında, bu denli başanlı olabileceğini aklından bile geçirmiyordu belki de. Her şey, bir sabah Takashi Wada günlük sokak aşındırma turuna başlamadan önce çok sevdiği kaynamış yumurtah kahvaltısını yaparken başlamış. Kim bilir ne hayallere dalarak neler düşleyen Wada, yumurtaya bakarken bu şekle her zaman ne kadar hayran olduğunu duşünmüş. Gerisini siz tahmin edin... Takashi Wada'ya esin kaynağı olan başka bir şey de bir müzede gördüğü bir Bruncusi heykeli olmuş. Bugun dünyanın çeşitli ülkelerinde sergiler açan ve koieksiyonlarda yapıtlan bulunan Takashi VVada'nın müşterileri arasında kimler yok ki... Ancak ilginç bir olay da Du Pont ve intihar eden Japon yazan Mishima'run müşterileri arasında sayılmasına karşın bu ısimlerin Takashi Wada'nın takılarım unlenmeden önce, 'kazara' almış olmalan... Tîyatro ve TV yazarları • Knltür Servisi — 4 kasım günü toplanan Tiyatro ve TV Yazarlar Derneği yeni yönetim kurulu görev dağıhmını yaptı. Oybirliğiyle alınan karar doğrultusunda başkanlığa Recep Bilginer, ikinci başkanlığa Haşmet Zeybek, genel sekreterliğe Sevgi Sanlı muhasip üyeliğe Ülkü Ayvaz, yönetim kurulu üyelikletinedeRefık Erduran, Tuncer Cücenoğlu ve Gungör Dilmen getirildi. Picasso karşılığında bu^day • MOSKOVA (AA) — SSCB Kültür Bakanı Birinci Yardımcısı Yuri Foht- Babuşkin, Rusya'mn ABD'den, Sovyet müzelerindeki paha biçümez tablolar karşıhğında buğday ve traktör satın alacağı yolundaki haberi yalanladı. Foht-Babuşkin, TASS ajansına verdiği demecte, dış geziler sırasında Sovyet yetkililere bu tür önerilerde bulunulduğunu, ancak her zaman bu teklifleri reddettiklerini söyledi. TASS ajansı, ABD Tanm Bürosu'yla Rusya arasında, Sovyet müzelerindeki Matisse ve Picasso'ya ait tablolar karşıhğında buğday ve traktör sağlanması konusunda anlaşma yapılmasına ilişkin bir belge ele geçirdiğini bildirmişti. Nur Bulum'un gravtirleri • Kültür Servisi — Şair Nur Bulum'un gravür sergisi yarın Akbank Şaşkınbakkal Sanat Galerisi'nde açıhyor. Sergi, 29 kasıma dek açık kalacak. 1962 yıhnda İstanbul'da doğan Nur Bulum, resme 1986 yıhnda Mahir Güven-Mehmet Pesen Atölyesi'nde başladı. Nur Bulum, cahşmalannı daha sonra Mehrnet Güleryüz ile sürdürdü. Halen Basın Müzesi'nde Mine Arasan ile birlikte gravür çahşmalan yapan sanatçımn yarın açılacak sergisi, ilk kişisel sergisi. Bulum daha önce de Kadıköy Gençlik Kitabevi, Bakırköy Sanat Galerisi ve Çiftehavuzlar Seramik Center'daki karma sergilere katılmıştı. Yeni bir sanat galerisi • Kültür Servisi — İstanbul, kasım ayı sonunda yeni bir sanat galerisi daha kazanıyor. Teşvikiye Atiye Sokak'ta açılacak olan Kare Sanat Galerisi, bu yıla "Orijinaller ve Belgelerle Avni Lifıj" sergisi ile girecek. Galeri, 1991-92 yılı programına aldığı Mustafa Ata, Sabri Berkel, Yusuf Taktak, Senay önal, Tanju Demirci, Nurcan Perdahçı gibi sanatçılarla çağdaş bir çizgi izh'yor. UGÜN • Beuys ve Avrasya Beuys ve Avrasya başhklı panel saat 16.00'de MSÜ Oditoryumu'nda baslıyor. • Gökçe'yi anma toplanttsı Ölümünün 10. yıhnda Enver Gökçe'yi anma toplantısı saat 16.00'da Atatürk Kitaplığı'nda . • Ver Demlr Gök Bakır Zülfü Livaneli'nin Yer Demir Gök Bakır adh filmi saat 19.00'da Fransız Kültür Merkezi'nde bugün bilsak 7 KASIM PERŞEMBE : 19.00 "Son 10 Yılda Türkıyc'dc İnsan Haklarına Bakış" Ercan KANAR, Adnan BOSTANCIOGLU, Şukraıı KETENCl, Haldun ÖZEN Seramik Çalışmalan Kadriye E/cl AĞAOĞLU 14.00-17.00 Cıirsel Sanat Atölyeleri Mchmci GÜLERYÜZ yoııctimindc (Pcr. - Cuma) Cafe-Foyer- Ba r(Gıriş) 12(10-00.30 AlricanCafe-Bar(5.Kat) Fıasco"Lıvc" Her Pa/artcsı Ögrcncı Günü Her Cuma vc Cumartesi Parti BİLSAK FINDIKLI Cafe-Bar-Restaurant Re/ervasyon: 152 38 68-152 0130 bilsak, sır.ısolvılcr cad., sojjancı sok 7 cihangir 143 28 79-99
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle