Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28 KASIM 1991** HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19
ANAP Ne Olacak?...
(Baştarafi 1. Sayfada)
20 Ekim seçimlerinden birkaç gün sonra
Mesut Yılmaz'la söyleşirken ANAP üzerin-
deki Özal vesayetinin artık noktalandığını
vurgulamıştı. Daha sonra bunu kamuoyuna
açık olarak da belirtmişti.
Sayın Yılmaz'ın bu saptamasında gerçek
payı var. Bugün artık partinin karar organ-
larında, Meclis grubunda ağırlık Mesut Yıl-
maz'dadır. Ayrıca, 20 Ekim seçimlerinden
parti liderliğinin altını çizerek çıkmıştır Me-
sut Yılmaz. Ama tabii bu demek değildir ki
Özallar'ın ANAP'ta hiçbir etkisi kalmamıştır.
Belirli ölçülerde mutlaka vardır. Aksini iddia
etmenin pek inandırıcı olabileceğini sanmı-
yoruz.
Mesut Yılmaz'ın önünde kolay olmayan bir
dönemin açılmaya başladığı bir gerçektir.
Seçimlerden hemen sonra parti içinde
başlayan fokurdama bunun bir göstergesi
sayılabilir. ANAP lideri, su yüzüne vurmaya
başlayan bu tepkileri önemsemiyor, "kişisel-
lik" diye niteliyor ve geçici olduklarına ina-
nıyor.
Ama yine de parti içindeki bu rahatsızlı-
ğın bir saman alevi gibi bugünden yarına yi-
teceği söylenemez.
Şunun altı çizilebilir:
Mesut Yılmaz, daha secime giderken par-
tisinde bu tür gelişmeleri bir bakıma öngör-
müştü. Çünkü ANAP'ın tek başına iktidara
gelemeyeceğini kestirmişti. Ama bu arada
en çok milletvekili çıkaran partinin de DYP
değil, ANAP olacağına herhalde inandırmıştı
kendisini. 115 milletvekili değil, bunun 50-60
daha fazlasını bekliyordu. Böylece ANAP tek
başına olmasa bile bir koalisyonun büyük or-
tağı olarak yine iktidarda kalabilecekti.
Olmadı bu.
ANAP, ana muhalefet rolünü seçti.
Bu durumun parti içindeki karşıtlarını ha-
reketlendirmiş olması, daha önce de belirt-
tiğimiz gibi Yılmaz için sürpriz değildi.
Peki, ANAP lideri açısından gerçek
"sürpriz" bugün için ne olabilirdi?
Bu soru, "Süleyman Demirel" diye yanıt-
lanabilir.
Doğru Yol liderinin özellikle seçim sonra-
sırtda çizmeye başladığı "olgun devlet
adamı" görüntüsü, Yılmaz'ı biraz şaşırtmış
olabilir. Köşk'e çıkması; Cumhurbaşkanı ile
yeni bir dönemi başlatması; SHP ile birlikte
köklü bir reform niteliğindeki bir demokrasi
paketini gündeme getirmesi; güler yüzlü, yu-
muşak, her konuda uzlaşmaya açık bir tu-
tumu inatla sergilemeye koyulması, belki de
ANAP lideri üstünde gercekten sürpriz etki-
si yapmıştır.
•
Bize göre Mesut Yılmaz'la ANAP'ın kar-
şılaşacağı asıl güçlükler parti içinden değil,
Sayın Demirel'in performansından kaynak-
lanacak. Doğru Yol lideri, yeniden başbakan
olabildiğini sağ şeçmen kitlesine bir kez da-
ha göstermiştir. İktidar olanaklanndan da ya-
rarlanarak muhalefete hiç alışkın olmayan
ANAP'ı eritebilir ve DYP'yi merkez sağın
egemen partisi haline getirebilir.
Demirel'in başlıca hedeflerinden biri bu-
dur kuşkusuz.
Gerçekleştirebilir mi?
Hiç yabana atılamayacak bir olasılıktır bu.
Demirel'in, Özal'la ve 12 Eylül'le henüz
bitmemiş olan nihai hesaplaşması aslında bu
noktada düğümleniyor. 20 Ekim, bu hesap-
laşmanın bir aşaması sayılabilir.
Bu hesaplaşma Sayın Özal'ın da zihnin-
den hiç çıkmamıştır. Bugün de çıktığını san-
mıyoruz. 30 Eylül 1986^da ANAP Meclis gru-
bunda şöyle diyordu Özal:
"Biz yeni bir partiyiz. 12 Eylül'ü yapanlar,
biraz meseleyi askerce düşünerek Türkiye'-
deki siyaset sahnesini emir-kumanda ile tan-
zim etmek istediler. 'Partileri kapattık, yeni
partiler kurduk; o partiler mazide kaldı.' Ama
sosyal hadiseler böyle olmuyor. Emir-
kumandaya girmiyor sosyal hadiseler. Tür-
kiye'de geçmışten gelen bir parti sistemi var.
Bunu kaldınp yepyeni bir parti sistemi kur-
mak, eşyanın tabiatına aykırıdır. Muvaffak ol-
ması hemen hemen imkânsız bir hadisedir.
1960'ta DP kapatıldığı zaman gene tarih te-
kerrür ediyor; gene aynı fikirler, bu sefer bir
başka mecra, başka isim altında devam edi-
yor. AP, YTP derken hadise tek başına AP'-
de toplanjyor."
Sayın Özal beş yıl önce böyle diyordu.
Acaba bu kez de "hadise", ANAP falan
derken DYP'de toplanmasın; ne dersiniz?
Kuşkusuz-, bunu söylemek için vakit henüz
erken. Siyasal iktidar, bir partinin önünü de
açabilir, yıpratarak kapatabilir de...
Bakaiım zaman ne gösterecek?
Eski siyasetçiler yeni btirokrat
Gönen'e yönelttiğimiz sorular
ve yanıtlan şöyle:
— ANAP döneminde seçim
bölgelerine yapılan atamalarda
milletvekillerine de danısılıyor-
du. Şimdi nasıl bir yöntem uy-
gulanacak?
GÖNEN — Atamalann nasıl
yapılacağını kanun göstermiş.
Kanun ne diyorsa o yapılır. Yol-
suzluklar konusunda belgesi,
bilgisi olan varsa getirsin, değer-
lendirelim. Ama keyfi olarak
başarılı bir bürokratı ahnanın
mantığı da yok.
— DYP ve SHP'de seçimi
kazanamayan politikacılann
bürokrasiye atanmalan konu-
sunda bir görüş birtiği var mı?
GÖNEN — Bir insanın poli-
tikaya ginnesi, ömürboyu kamu
hizmetine girmemesi anlamına
gelmez. Kanundan gelen bir en-
gel yoksa görevin gerektirdiği
nitelikteyse isteyen bakan alır.
Bir yandan üniversite hocalan-
nın politikaya katılmalarmı ko-
laylaştrnrken, katılımcı demok-
rasi derken, bir yandan da aday
olmuş adamlann memuriyete
dönmesine terslikmiş gibi bakıl-
ması yanhştır.
Bu arada iktidardan uzakla-
şan ANAP milletvekilleri, seç-
men baskısından kurtulurken
DYP ve SHP milletvekilleri seç-
men akınıyla karşı karşıya kal-
dı. Yeni bakanlar tebrik kuy-
ruklannı azaltmaya çahşırken
iktidar partilerinin milletvekil-
leri bürokraside sorunu olan
seçmenlerinin baslcınına uğradı.
SHP'U bir milletvekili "Ga-
Romance kazanacak güçte ^ZSfiSSFS^Î
(Baştarafi 1. Sayfada)
lü, fiilen dörtlü onayla çıkıyor"
dedi.
Kesici'nin yanı sıra Ankara
1
dan aday olduktan sonra seçim
kazanamayan eski DYP Millet-
rekili Tevfik Ertüzün'ün de Ha-
zine Müsteşarlığı'na atanacagı
söylentileri kulislerde yoğunlaş-
ü.
DYP'deki bu hareketliliğin
benzeri, iktidann ikinci ortağı
SHP'de de yaşanıyor. SHP
MYK üyelerinden Yigit Gülök-
süz'ün Toplu Konut Idaresi
Başkanhğı'na atanmasına iliş-
kin kararname hazırlanırken
Korei Göymen'in de Turizm
Bakanlığı MüsteşarhğYna ata-
nacağı belirtiliyor. Aynca Inö-
nü, milletvekili seçilemeyen Ge-
nel Sekreter Yardımcısı Günes
Gürseler'i siyasi danışmanlığa,
eski bakanlardan Turan Gü-
neş'in oğlu Harşit Güneş'i de
ekonomi daruşmanlığına ata-
maya karar verdi. Bu arada es-
ki lzmir Milletvekili Erol Gün-
gör'ün Tariş Genel Müdürlü-
ğü'ne atanması için SHP lzmir
örgütünce imza toplanıyor.
SHP Genel Saymanı Fikret Ün-
lü, Şeker Şirketi Genel Müdür-
lüğü'ne, eski milletvekili ve PM
üyesi Enis Tütüncü Çahşma Ba-
kanlığı Müsteşarlığı'na, Yakup
Kepenek de Sanayi ve Ticaret
Bakanlığı Müsteşarlığı'na atanı-
yor. Ankara Anakent Belediyesi
Danışmanı Aydın Köymen'in
Kültür Bakanlığı Müsteşarlığı
için de Belediye Başkanı Murat
Karayalçın'ın kulis yaptığı belir-
tiliyor.
Seçim kazanamayan üst yö-
netimdeki ban politikacılann
önemli görevlere atanmalanna
karar verilmesi, her iki partide
sorun yarattı. Bazı milletvekil-
leri, politikacılann bürokrasiye
kaymasını eleştirirken bazıları
da bu kararlann alt düzeydeki
partililerin de atanma istekleri-
ni arttırdığını savundular.
SHP Genel Sekreter Yardım-
ası Ertuğrul Günay, politikacı-
ların bürokrasiye atanmalarına
ilke olarak karşı olmadığını söy-
ledi. Günay, Cumhuriyet muha-
birine, "bu atamalarda liyakat
ilkesiniıı esas ahnmasının" öne-
mini vurgularken "söz konnsu
atamalann suıırlı kalmasını" sa-
vundu.
Devlet Bakanı ve Hükümet
Sözcüsü Akın Gönen de uygu-
lamayı savunarak iki parti ara-
sında atamalar konusunda özel
bir anlaşma yapılmadığını söy-
ledi. Gönen, "Kanun neyi ge-
rektiriyorsa onlar yapüacak.
Tayinkrde, atamalarda hizme-
ü yüriitmek için hukuk devleti
sraırlan içinde hareket edilecek.
Hizmet gerekleri önplanda ola-
cak, bunu yerine getiren bttrok-
ratlar yerinde kalacak" dedi.
"Herkesle ilgili tek tek degerlen-
dirme yapılır. Bir dönem bitti
diye kiüese) tayin olmaz" diyen
ŞIRINYER HIPODROMIPNDAN
MUSTAFA DURMUŞ
1. AYAK: Dün sabahki 36.5,
24, 11.5 sprintinde iyi görünen
Viva Zapata ve kalite safkan
Bankocu arasındaki mücadele,
birinciyi belirleyecektir. Eserim
ve Korhanbey'in mücadelesi ta-
bela için olacaktır.
2. AYAK: Son yanşını fotoda
kaybeden Kıryunt, bu müsait
grupta ilk şansa sahiptir. Rakip
olarak ödül ve yeni yeni düzel-
mekte olan Nüktedan'ı gö-
rüyonız.
3. AYAK: Pist ve mesafe göz-
önüne alındığında Romance,
birinciliğe daha yakın. tdman-
lannda canlı görünen Manda-
lina ve son işinde göz dolduran
Singa daha sonra düşünülebi-
lir.
4. AYAK: Son yanşını ölçü al-
madığımız Grace, mesafenin
uzaması ile birincilik şansını
artünyor. Boş kilolu Jet'ador,
37, 24.5 ve 12.5 sprintinde göz
dolduran Karayüan, ihmaJe
gelmez. Ağır kilolu Navratilo-
va da bu yanşta söz sahibidir.
5. AYAK: Geçen hafta uzun
mesafeden etkilenen Arzu 4,
bize göre birinciliğe uzanacak-
tır. Süratli stili ile Dorutay ve
iyi bir hazırlık dönemi geçiren
Kaynarhan, sert rakipleridir.
Boş kilolu Sinem 2 ile bir koşu
gören Perçem, tabelanın diğer
şansh isimleridir.
6. AYAK: tzmir pistine çok iyi
bir uyum sağlayan Tosoğlu ile
Istanbul'dan hazır gelen Varol,
yanşın en şansh-safkanlandır.
Uzun mesafeye yatkın olan
Şansh 2 ve Mermi'yi sürprizde
öneririz.
TAHMİNLERİMİZ
1. KOŞU: F. Avraşa (4), P.
Muhafız (7), PP. Lucky Girl
(3), S. Balkımız (6).
2. KOŞU: F. Viva Zapata (2),
P. Bankocu (5), PP. Eserim
(3), S.Korhanbey (6).
3. KOŞU: F. Kıryunt (2), P.
ödül (3), PP. Nüktedan (4),
S.S.B.Güzeli (6).
4. KOŞU: F. Romance (2), P.
Mandalina (1), PP. Singa (5),
S.Vahşi (3).
5. KOŞU: F. Grace (6), P. Jet'-
ador (7), PP. Karayılan (2),
S.Navratilova (1).
6. KOŞU: F. Arzu 4 (1), P. Do-
rutay 1 (6), PP. Kaynarhan (4),
S. Sinem 2 (9), SS. Perçem (3).
7. KOŞU: F. Tosoğlu (5), P.
Varol (3), PP. Şanh 2 (7), S.
Mermi (2).
g y
pılırken bize sornlmadı. Öeride
de atamalarda bize sorulmazsa
parti tabanımız bn işten rahp.t-
su olor" dedi.
SHP'de Baykal yanlısı millet-
vekilleri "partiH bakanlann ata-
malarda parti içi dengeleri de
gözetmesi" isteminde bulunur-
ken şöyle konuştular:
"Tayinler konusunda DYP
bize göre daha rahat. Çünkü
DYP'liler ANAP iktidan döne-
minde de işlerini bir ölçüde yap-
tırabiliyorlardı. Ama bizim ta-
banımız yıllarca iktidara hiç
yaklaşamadı bile. Şimdi bu aç-
h|ı gidermek için biztere hücom
ediyoıiar. Seçmenimizin haklı
istegini karşılamak için de ba-
kanlann bizleri anlayışla karşı-
laması lazım."
Batan gemideki 21 bin koyun çıkanlamıyor. Çevre kirlüiği îehdit ediyor
BoğazVlaki felakete resıııi onayİsunbul Haber Servisi — ts-
tanbul, son yıllann en büyük
"çevre felaketi"ne, artık
"resmi" olarak geri sayıyor.
Rumelihisan açıklannda 14 gün
önce Madonna LOli" adlı gemi
ile çarpışarak batan 21 bin ko-
yun yüklü "Rubmion-18" adlı
geminin "akıbeü"ni araştıran
Istanbul Valiliği'nce oluşturulan
komisyon, batık geminin çıka-
rılamayacağını ve Boğaz'ın
"mutlak bir çevre felaketine
mahkflm olduğuna" oybirliği
ile resmen karar verdi. Istanbul
Vali Yardunası ve Komisyon
Başkanı Remzi Gürsu, batık ge-
mideki 958 ton koyunun çürü-
mesinin neden olacağı felaketüı
mümkun olan en az zararla at-
latılması için önlem alınacağını
söyledi. Komisyon karannda,
"Bogaz'da avlanacak babklann
halk saglığını tehdit edebüece-
gi" de vurgulandı.
Istanbul Vaüliği'nde, Vali
Yardımcısı Remzi Gürsu baş-
kanhğmda toplanan batık gemi-
nin Boğaz'daki Çevre KirUliği-
ni Araştırma, Koordinasyon ve
Işbirliği Komisyonu'nun 16 üye-
si, dün akşam saatlerinde ortak
bir karara vardı. Rumelihisan
ve Kandilli arasında 14 gün ön-
ce meydana gelen kaza sonrası
oluşturulan komisyon, raporda
27 ile 29 metre derinlikte bulu-
nan "Rubinion-18" adh gemi-
nin içinde 958 ton koyun bulun-
duğunu ve koyunlann kıllan ile
derilerinin birkaç gündür ayrış-
maya başladığını belirtti. Dün-
yada mevcut hiçbir vinç ile 3 bin
ton ağırhğındaki bu geminin su-
dan çıkarılamayacağıru açıkla-
yan Vali Yardımcısı ve Komis-
yon Başkanı Remzi Gürsu,
"Komisyonumuz yaklaşık 30
metre derinlikteki bu geminin
ambarlanndan kafesler içinde-
ki koyunlann tek tek çıkanlma-
sının imkânsu olduğunu belir-
ledi. Yani 45 gün içinde ki, bu
süre çevre felaketi için en son li-
mittir, bn geminin ya da koyun-
lann çıkanlması mümkün değil-
dir. Bu yüzden denizin dibinde
gerekü önkmlerin alınması kay-
dıyla geminin çıkanlmamasının
daha uygun oldugu karar
verilmiştir" dedi.
"Rubinion-18"in içindeki
koyunlann süratle aynştığını
beürten komisyon üyeleri, de-
nizdeki oksijeni öldüreceği be-
lirtüen parçacıkların tutuhnası
için gemideki 16 metre genişli-
ğındeki yararın kaynakla kapa-
tüması ya da beton plakalarla
geminin çevrelenmesini tasarla-
dıklannı açıkladılar. Ancak olu-
şan metan gazının da bu şekil-
de patlayacağını öngören 16 ki-
şilik uzman komisyon, gemi
çevresine sürekh" oksijen dolaşı-
mı sağlamak için hava pompa-
lanacağını da açıkladılar. An-
cak, tüm bu altematif sııaltı ko-
runma yöntemlerinin 45 gün
içinde tamamıyla aynşacak ko-
yunlann yayacağı parçacıklan
önleyemeyeceğini de kaydetti-
ler.
Geminin, Boğaz ve Marmara
Denizi'nde insan ve çevre sağh-
ğı, deniz kirliliği ve deniz ürün-
leri yönünden zararlannın ola-
cağının açık olduğunu kaydeden
komisyon, "Çevre felaketi ön-
lenemez boyutta. Bogaz'dan ge-
çen balıklann popülasyonu da
tehlikede. Bundan sonra süreldi
Bogaz'da tahliller yapılacak,
balıklar incelenecek. Bogaz ba-
lığının zehirii olması dolayısıy-
la Istanbul halkının sağhğını
tehdit etmesi de söz konusu. Bu
yüzden tüm önlemler alınacak
ve halkımız bilinçlendirilerek
uyanlacak. Tabii bir süre son-
ra Bogaz'dan oldukça pis bir
koku da gelmeye başlayabilir"
şekUnde konuştular.
tstanbul Vaüliği'nde gece geç
saatlerde biten toplantı sonrası
görüştüğümüz komisyon üyesi
Prof. Dr. tlham Artüz, "Bu,
tıpkı bir trafik kazası gibi oldu.
Otobüs devrüdi ve onlarca ölü
ANAP'ta Ozal'cı isyan
(Baştarafi 1. Sayfada)
Deklarasyonda şu görüşlere
yer verildi:
"Listeler, genel seçim çevreie-
rinde özellikleri ve kişilerin et-
kinlikleri, halkın sevgi ve tema-
yülleri dikkate aunmadan, teş-
kilatın sesine kulak tıkanarak
bazı yerde teşkilat yokmuş farz
edüerek kongre havası sürdürü-
lerek hazırlanmışür, 'parti kü-
çük olsun ama bizim olsun'an-
layışı hflkim olmuştur. Seçim
propagandasma, nedeni halen
anlaşdamayan bir şekilde geç
başlannuşür. Neticede birçok se-
çim bölgesine ulaşılamamıştır.
Seçim öncesi >-apüan ilk konuş-
malarda koaUsyon ortaklıgma
razı olunduğu istikametindeki
sözler, partiye gösterilen güven
ve teveccühü azaltmıştır."
Deklarasyonda daha sonra se-
çim sonuçlannı tanışmak ve tü-
zük değişitdiği yapılması için
olağanüstü kongre toplanması
istendi. ANAP tüzüğünün 59
maddesine göre olağanüstü bü-
yük kongre ancak MKYK'nın
isteği veya delegelerin en az beş-
te birinin isteği ile mümkün ola-
biliyor. Aynı tüzük maddesi
uyannca boşalma olmadığı tak-
dirde genel başkanhk ve MKYK
üyelikleri için seçim gündemli
olağanüstü kongre toplanması
mümkün görünmüyor.
Semra Özal cephesi
ANAP Istanbul ll Başkanı
Semra Özal'ın da bazı Istanbul
milletvekilleri ile birlikte Mesut
Yılmaz'a karşı cephe açtıklan
belirtiliyor. Semra özal'ın özel
sohbetlerde Ydmaz'ı beceriksiz-
likle suçladığı ifade edilirken
Hüsnü Dogan'ın ANAP'ta ikin-
İrlanda'ya 18 milyarlık
(Baştarafi 1. Sayfada) flgili UNESCO Sözleşmesi"ne
Dışişleri Bakanhğı'nın açıkla- taraf olmaması nedeniyle tablo
masuıda Yargıtay 9. Hukuk Da- geri verümedi.
iresi'nin, Bakırköy Asliye Ceza Bakırköy Asliye Ceza Mah-
Mahkemesi'nin "tablonun kemesi, Türkiye'den yasadışı
iadesi" yolundaki kararını yollarla kaçınlan tarihi eserlerin
onayladığı belirtildi. Kuzey
T
rlanda'da ortaya çıkma-
Mimar Sinan Üniversitesi Re- sı durumunda bu ülkenin de geri
sim ve Heykel Müzesi'nde ko- vermeyi taahhüt etmesi dunı-
ruma altında tutulan tablo ya- munda tablonun iadesini uygun
nn Istanbul'da düzenlenecek tö- buldu.
renle Kültür Bakanı Fikri Sağ- Dışişleri Bakanlığı yetkilüeri,
lar tarafmdan Irlanda'nın Ro- tablonun geri verilmesi için
ma Büyükelçisi Christopber Fo- Türkiye'nin eUnden gelen tüm
garty'ye teslim edilecek. 2 mil- iyi niyetini gösterdiğini belirte-
yon sterlin (yaklaşık 18 milyar) rek iade karanrun çeşitli ülkeler-
değerindeki tablo daha sonra de binlerce çalıntı kültür varlı-
koruma altuıda Italya'ya götü- ğı bulunan Türkiye'nin bu ko-
rülecek. mıdaki politikasını yansıttığını
Kuzey trlanda'nın Math ka- söylediler. Yetkililer iade kara-
sabasındaki malikâneden beş yü nnın yurtdışına kaçınlan eserle-
önce çalınan, Hollandah ressam rinin geri verümesini isteyen ül-
Gabriel Metsu'nun "Mektup keler için örnek bir karar nite-
Okuyan Kadın" adh yağhboya
tablosunun öyküsü şöyle:
Tablo hırsızlığı 1986 yıhnda
uluslararası bir şebeke tarafın-
dan gerçekleştirildi. Şebeke ele-
manlan bu tabloyu Istanbul'da
satmak üzereyken 23 Şubat
1990'da yakalandı. Bu şebeke-
de Hüseyin Çoban, Kadri Bü-
lent Önal ve Halil Dursun adlı
üç Türk ile James Mullan ve
Dennis Allen Jackson adh iki
Ingiliz yer alıyordu. Sanıklar
hakkında daya açılırken tablo
Mimar Sinan Üniversitesi Resim
Heykel Müzesi'nde konıma al-
tına almdı.
Davaya bakan Bakırköy As-
liye Ceza Mahkemesi, sanıkla-
nn tutuksuz yargılanmalanna
karar verdi. Ancak tablonun
Kuzey Irlanda'ya iadesi şarta
bağlandı.K. trlanda'nın, "Kül-
tür Varlıklarmın Kanunsuz tt-
hali, thracı ve Mülkiyet Trans-
ferinin Önlenmesi ve Yasaklan-
ması İçin Almacak Önlemlerle
liği taşıdığını da vurguladılar.
Kuzey Irlanda Dışişleri Baka-
nı Gerard CoUins 10 Ocak
1991'de Türkiye'yi ziyaretinde
tablonun iadesi konusu da gün-
deme geldi. Görüşmeler sonun-
da Türkiye ile Irlanda arasında
"kültürel varlıklann ait olduk-
lan ülkdere iadesi ilkesi" üze-
rinde mutabakata vanldığını
belgeleyen ortak bir bildiri im-
zalandı.
Bu bildiriden sonra tablonun
geri verilmesi için adli makam-
larca gerekli işlemlere başlandı,
ancak davaya taraf olan sanık-
avukatlannca karar temyiz edildi.
Davaya bakan Yargıtay 9.
Hukuk Dairesi, Bakırköy Asli-
ye Ceza Mahkemesi'nin karan-
nı onaylayarak tablonun veril-
mesini kararlaştırdı.
Istanbul'da yann iade edile-
cek tabloyla ilgili olarak Natio-
nal Gallery of Ireland'ın sorum-
lusu Sergio Benedetti de Türki-
ye'ye geliyor.
ADRES DEGİŞİKLÎĞİ
Derneğimiz, eski adresi olan Hüseyinağa Mahallesi,
Şekerci Sokak, No: 29 Fatih adresinden çıkıp Fevzipaşa
Caddesi, Mutemet Sokak, No: 9/4 Fatih adresine
taşınmıştır.
Kamuoyuna duyurulur.
EMtNÖNÜ REHBERLİK ARAŞTIRMA
MERKEZt ÖZEL EĞİTİME MUHTAÇ
ÇOCUKLARA YARDIM DERNEĞt
KIZINIZIN EVLENME ZAMANI
Yaşam dolu, ama pek dışarı çıkmıyor,
flört etmiyor. Kesinlikle haklı.
Gene de şansının dönmesini mi
bekleyecek...?
H a v ı r . . .
MarUluslararası Evlilik Danışmanlık Hiz. Ltd. Şti.
Mar Con International Ltd.
Papatyalı Sk. 22/13 Çiftehavuzlar - Kadıköy
Tel : 359 37 38 -385 31 95 Fax : 385 31 95
• Yalnızca evlenmek isteyenlerin baş\ urmalan rica olunur.
ci adamhğa getirilmesi ve yöne-
timdeki diğer değişikhklere de
sert tepki gösterdiğ^ kaydedildi.
Semra Özal'ın isteğine rağ-
men ANAP yönetiminde yer ve-
rümeyen eski Ulaştırma Bakanı
tbrahim Özdemir ile eski Mali-
ye Bakanı Adnan Kahveci'nin
Semra özal'ın yanında yer al-
dıklan öğrenildi. Istanbul mil-
letvekülerinden eski bakan Gn-
neş Taner, Semra özal'ın isteği
üzerine milletveküi listelerine
alınan ve seçilen Tunca Toskay,
Meiike Hasefe, Leyla Yeniay Kö-
seoglu, Fevzi tşbaşaran da Yıl-
maz'a karşı oluşan bu cephe ice-
risinde yer ahyorlar.
Edinilen bilgiye göre Yılmaz'a
karşı ağır eleştirüer yönelten Is-
tanbul grubunun ilk hedefı "Yıl-
maz'ı kontrol altına almak ve bu
şekilde ANAP yönetiminde et-
kinlik sağlamak" olarak belirti-
liyor.
Bu grubun eleştirileri şu nok-
talarda toplanıyor:
" - Mesut Yılmaz. milletvekil-
leri ve teşkilat ile diyalog kur-
makta zorianıyor. Kararlannı,
sadece çok yakuunda bulunan
bir ya da iki milletvekilline da-
nışarak alıyor.
— Partililerie İMskilerinde kı-
ncı bir üslup kuUanıyor.
— ANAP'ın kunıcu genel
başkanı ve manevi lideri Cum-
hnrbaşkanı Turgut Özal'a âde-
ta savaş açmış bir gönintü orta-
ya koyuyor.
— Parti içi demokrasiyi işlet-
miyor.
— Teşkilatm ve milletvekille-
rinin büyük bir bölümünün tep-
ki duydugu isimleri parti yöne-
timinde tutarak listelerde ger-
çekleşürilen tasfiye hareketini
sürdüriiyor.
— Parti içi sıkıntdar sürerken
'Gidecekler kayıp olmaz' biçi-
mindeki sözleriyle, parti içi kır-
gınlıklann daha da artmasına
neden oluyor^'
Bu arada, Yılmaz'a yakın ba-
zı ANAP yöneticilerinin de
Semra özal'ın Istanbul ll Baş-
kanlığı'ndan uzaklaştırılmasını
istedikleri öğrenildi. Yılmaz'ın
var. Vah vah demekten başka
ne yapüabilir?" diyerek felake
tin mevcut imkânlarla önlene-
bihnesinin mümkün olmadığını
anlattı. Komisyonun geminin çı-
kanhnaması karanrun "nor-
mal" olduğunu beürten Artüz,
"Zaten çıkanlmaya kaDalsa bile
beüa bir yü sürecek. O süre için-
de zaten olan olacak. Yapdacak
tek şeyin bundan sonra Bogaz'-
da bir kaza oldugu takdirde ah-
nacak önlemleri beiirleyen 'acü
önlem planı'mn bir an önce yü-
rürtüge girmesidir" dedi.
da Semra özal'ın il başkanlığın-
dan aynhnası istegini Cumhur-
başkanı Özal'a ilettiği ancak
herhangi bir yanıt alamadığı be-
lirtiliyor.
ANAP Genel Başkan Yar-
dımcısı Fahrettin Kurt, Mesut
Yılmaz'ın ANAP'ın lideri oldu-
ğunu ve Yılmaz'a yönelik eleşti-
rileri doğru bulmadığını belirte-
rek "Genel Baskan'ı yıpratmak
için görevlendirilmiş arkadaslar
oldugu görülüyor" dedi.
ANAP genel başkan yardım-
alanndan Camhur Ersümer ise
Yıhnaz'ın seçimlerde liderlik
özelliğini ispatladığuıı, ANAP
oylannı yüzde 10-15'lerden yuz-
de 24'e çıkardığını behrterek
"Genel Başkan'ın ban yayın or-
ganlan aracüıgıyla suçianması
siyasi ahlaka uygun düsmez"
dedi Ersümer, eleştirilerin par-
tinin yetküi organlannda yapıl-
ması gerektiğini ifade ederek
"Bazı hatalar yapümtş olabilir.
Ancak bunlann konuşulacagı
platform partinin yetkili
organlandır" diye konuştu.
Gürültüyü belediyeye şikâyet ettiler
(Baştarafi l- Sayfada)
ne egzoz ne de çıkardıkları gü-
rültü denetleniyor. Üstelik şe-
hirlerarası yollara gftre tasarlan-
mış kornalanm kent içinde de
kullanıyorlar. Ayrıca boş kam-
yonlar yüksek sürat yapıyorlar.
Bunun sonucunda gürültü düze-
yi çok artıyor.
— Peki bu engellenebillr mi?
— Elbette. Tabii biz köprü-
nün başka yere taşınmasını is-
temiyoruz. Ama etkin denetim-
lerin yapdmasını istiyoruz. Köp-
rüye giren kamyonlann, TIR'-
lann gürültü açısından denetlen-
mesini istiyoruz. İkinci önemli
bir nokta gürültü yönetmeliğin-
de geceleyin kabul edilen gürül-
tü sınırlannın gündüz sınırlann-
dan 10-15 desibel daha düşük
olması. Bu yönetmeliğe göre
22.00-06.00 arası gece sayıhyor.
Oysa tam bu saatlerde araçlar
köprüden daha hızlı geçiyorlar.
Çevre sesi bu saatlerde azaldığı
için, trafik gürultüsü çok daha
hızh yayıhyor ve çok daha faz-
la rahatsız ediyor. Nasıl gece sa-
at 02.00'de müzik setimizin se-
sini açtığımızda komşulanmız
kızabiliyorsa, burada da aynı
şey geçerli. Köprü bizim için
komşulann en kölüsü oldu.
Köprünün sesinin azaluhnasını
istiyoruz.
— Bu konuda nasıl bir yol iz-
liyorsunuz?
— Belediyeden buradaki gü-
rültü düzeylerinin saptanmasını
istedik. Aynı zamanda Istanbul
Tıp Fakültesi Halk Sağhğı'ndan
Prof. Dr. Hilmi Sabuncu ile iüş-
ki kurduk. Bu konuyla çok il-
gilendi ve gürültü ölçümlerini
yapacağma söz verdi. ölçümler
bu hafta içinde sanınm tamam-
lanacak. Çıkan sonuçlara göre
etkin önlemler alınmasını talep
edeceğiz.
Gürültüyü şikâyet dilekçesi-
nin verildiği Istanbul Belediye-
si Çevre Konıma ve Kontrol
Müdürlüğü'nden Neylan Yal-
çın, trafik konusunda ilk kez
kendilerine böyle bir dilekçe ile
başvurulduğunu beürtti ve "Bu
Erbakan
ve Ecevit
11 yıl sonra
kürsüde
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — DYP-SHP koalisyon
programı bugün TBMM'de gö-
rüşülecek. RP Genel Başkanı
Necmettin Erbakan ile DSP li-
deri Bülent Ecevit 11 yıl sonra
TBMM kürsüsüne çıkarak
program hakkındaki görüşleri-
ni anlatacaklar.
TBMM'nin bugün saat
14.00'te başlayacak birleşimi
TV'den naklen yayımlanacak.
Genel kurulda ilk sözü RP Ge-
nel Başkanı Necmettin Erbakan
alacak. Ardından SHP Grup-
Başkanvekili Aydm Güven Gür-
kan, DYP Grup Başkanvekili
Güneş MüftUoglu ve ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz sı-
rayla kürsüye gelecekler. Grup-
lar adına yapılacak bu konuş-
malar birer saat sürecek.
DSP Genel Başkanı Bülent
Ecevit ile SHP Tunceli milletve-
kili Kamer Genç, 15 dakika sü-
reyle kürsüye gelerek kişisel ko-
nuşma haklannı kullanacaklar.
Demirel, gruplar adına yapı-
lacak konuşmalardan sonra
kürsüye gelerek hükümet adına
eleştirileri yanıtlayacak.
dilekçe ile ilgili nasıl bir yol
izleyeceksiniz" sorusuna şu ya-
nıtı verdi: "Bizim yapabilecegi-
miz, gürültü düzeylerinin tespit
edilmesi ve sonuçlann gereken
yertere bildirilmesidir."
Bakalım Hîsarhlann başvunı-
su ne sonuç verecek? Birkaç Hi-
sarlı vatandaşın bu tepkisi bü-
yük kentlerimizde önemli bir
sağlık sorunu haline gelen tra-
fik ve diğer bütün gürültü kay-
naklarının denetlenmesi için
önemli bir adım olabilir mi? Sa-
nıyoruz, kent içi trafik ve diğer
gürültülerin denetlenmesi ve
sağhk suurlanna indirilmesi için
valüiklerin, trafik şube müdür-
lüklerinin vakit geçirmeden et-
kin önlemler alması gerekiyor.
Uç ilde PKK terörü
banka şubelerine patlayıcı mad-(Baştarafi 1. Sayfada)
rin kaçtığı bildirildi.
* Adana'da dün sabaha karşı
01.30'da devriye görevi yapan
ve içinde 9 polis memunı bulu-
nan ekip otosu Kıbrıs Caddesi
ile Obalar Caddesi'nin kesiştiği
noktada urândı. "Çolc~5aYÎdl
merminin isabet ettiği otonun
sürücüsü poUs memunı Mehmet
Ali Aslan şehit olurken polis
memurları Şirin Özkan, Şendo-
gan Yurdatapan ve Dursun Yü-
dız yaralandüar.
de atıldı. Kumkapı'da Ka-
dırga Liman Caddesi'nde bulu-
nan Idare Mahkemesi'ne gelen
kimliği beürlenemeyen 3 kisi,
patlayıcı maddeyi atarak kaçtı.
Aynı saatlerde Merter'de Yapı
iredi Bankası'na, Aksaıayida
Istanbul Büyükşehir Belediye
Sarayı önündeki Yapı Kredi
Bankası'nın otomatik para çek-
me makinesine, Yeşildirek Ak-
bank şubesine, Bahçelievler Te-
lefon Santrah'nın bahçesine
molotof kokteyli, Aktaş Elek-
Istanbul'da dün akşam çeşit- trik şirketi binasına molotoflu
li semtlerde, resmi binalar ile saldında bulunuldu.
E>INİYET MÜDÜRÜ AĞAR
îstanbuTdaki 50 olayın
44'ü aydınlatıldı
tstanbul Haber Servisi — Is-
tanbul Emniyet Müdürü Meh-
met Agar, 1991 yüı içinde mey-
dana gelen 50 adet silahh saldı-
rı, çatışma, gasp-soygun ve pat-
layıcı madde olayından 44'ünün
aydınlatılıp 43 kişinin yakalan-
dığını bildinü Agar, bu olaylar-
da 66 kişinin yaşamıru yitirdİğini
söyledi.
Mehmet Agar, siyasi amaçlı
silahh saldırı, silahh çatışma,
soygun ve bombalama olayla-
nndan birçoğunun kriminal bul-
gulan, görgü tamklan ve yaka-
lanan sanıklann ifadeleri ile fa-
illerinin behrlenip yakalanması-
na çalışıldığım belirtti.
Bunlann dökümü şöyle:
Polis 19, asker 3, itirafçı 2,
ABD vatandaşı 2, bekçi 2,
emekli pohs 3, vatandaş 13, te-
rörist 22.
Bu olaylardan 44'ünün aydın-
latılıp, 43 kişinin yakalanarak
adalete tesUm edildiğini belirten
Mehmet Agar, öteki sanıklann
yakalanması için çahşmalann
aynı hızla sürdüğünü söyledi.
Yasadışı örgütlere maddi des-
tek sağlamak amacıyla 1991 yı-
hnda 44 soygun olduğunu, bun-
lardan 13'ünün faillerinin belir-
lenerek 17 kişinin yakalanıp tu-
tuklandığını vurgulayan Ağar,
geri kalan 31 soygun olayının fa-
illerinin belirlenmesine calışıldı-
ğını kaydetti. Ağar, 12 banka
soygunundan ll'inin çözüldüğü-
nü bildirdi.
1991 yıh başından bu yana
gerçekleştirilen operasyonlarda
ele geçen silah ve malzemelerin
dökümü ise şöyle:
Otomatik silah 8, tabanca 83,
mermi 4058, bomba 62, dinamit
lokumu 265, saniyeli fıtil 1190
metre, fünye 191, fotokopi ma-
kinesi 3 ve teksir makinesi 15.
Trafîk 34 can aldı
Haber Merkezi — Yurdun çe-
şitli yerlerinde dün meydana ge-
len trafik kazalannda 34 kişi ya-
şamını yitirdi, 33 de yaralandı.
Istanbul'dan Kahramanma-
raş'a giden Cemil Odabası yöne-
timindeki 34 FYU 38 plakah
yolcu otobüsü Kınkkale'nin
Keskin ilçesi yakınlannda takla
atarak devrildi. Kazada 10 kişi
öldü, 17 kişi de yaralandı. Ka-
zada ölenlerin kimlikleri şöyle:
Hüseyin Sepetçi, Ali Türksa-
yan, Fidan Şahin, Adem Güler,
Serhan Başyigit ve Meiike Le-
vent. Kazada ölen 14-15 yaşla-
nndaki iki kız çocuğu ile iki er-
keğin kimlikleri henüz belirlene-
medi.
tstanbul-Ankara karayolunun
Sakarya-Hendek ilçesi Fındıklı
mevkiinde bir yolcu otobüsü ile
üç otomobil, yağmurun zemini
kayganlaştırması sonucu çarpış-
tılar. Zincirleme kazada 6 kişi
öldü. Ölenlerden kimliği belir-
Ienen ikisinin Birhan Atik ve
Necmettin Dektas oldugu bil-
dırildi.
Bursa Esnaf Dernekleri Bir-
liği Başkanı Hüseyin Yatıkcı'nın
kullandığı özel otomobil dün
Polatlı yakınlannda, bir kam-
yon ile çarpıştı. Kazada Mini-
büsçüler Dernegi Başkanı Ali
Galip Yddız ile Esnaf Dernek-
leri Birliği İkinci Başkanı thsan
Vanşlısoy öldüler, Hüseyin Ya-
tıkçı ile Lokantaalar Derneği
Başkanı Arif Tak ise ağır yara-
landılar. Dernek başkanlannın
Ankara'ya Başbakan Süleyman
Demirel'i kutlamaya gittikleri
kaydedildi.
Zonguldak merkez ve Çaycu-
ma ilçesinde meydana gelen tra-
fik kazalannda Emine Uzun,
Mehmet Okyay ve Hüseyin Ber-
bat öldü.
Diğer kazalarda da, Milas'ta
Fatma Toker, Melek Toker,
Mümtaz Toker, Mugla'da Şeha-
bettin Yıldızhan; Konya'da Fat-
ma Ancıoglu ve Nursd Anaog-
lu; Erzurum'da Naci Arslan;
Horasan'da Ömer Detigöz; Kon-
ya'da Aşır Akgöz; Gaziantep'te
Abdülkadir Çokkazanan; Kay-
seri'de AbduBah Çfl; K.Maraş'ta
Şehriban Tütün; Kütahya-
Tavşanlı'da Mehmet Özdemir
yaşamını yitirdi.
Sendika kartımı, nüfus
cüzdanımı, sigorta kartımı
kaybettim. Hükümsüzdür.
MEHMET ÇİFTÇİ