Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/16 9 EKİM 1991
HAVA DURUMU TURKİYEDE BUGÜN
Devlet Meteoroloji İşleri Ge-
nel Müdürlüğû'nden alınan
bilgiye göre; yurdun kuzey ve
doğu kesimleri çok bulutlu,
Marmara'nın doğusu, Karade-
niz, İç Anadolu'nun kuzeydo-
ğusu ile doğu ve güneydoğu
Anadolu bölgeleri cağanak ya-
öışlı geçecek. HAVA SICAKU-
Gl: Batıda biraz artarken, do-
ğuda değişmeyecek. RÜZ-
6ÂR: Kuzey ve batı yönlerden
hafif esecek. Denizlerde rüz-
gâr: Günbabsı ve karayel-
den 3-5 yer yer 6 kuvvetinde saatte 10-21 deniz-
mili hızta esecek. Van Gölü: Sağanak yağışlı olup,
rûzgâr güney yönlerden hafif esecek. Göl kûçük dal-
galı olacak.
Adana
Adapazan
Adıyaman
Afycn
Afln
Antara
Artakya
Antalya
Artvm
/*dın
Balılosr
Bilecık
BıngM
BrtSs
Bokj
Bursa
ÇanaMoJe
Çofum
Oenzi
A 26° 16° Oıyartalor A 2S°16°Manısa
24° 11° K-Maraş
19° a*Menin
18° 1° Mııflhı
21° 3°Mus
Y 23° W° Edime
A 25° VP Erancan
A 20° 8°Erajrum
V 20° *"Esiosehif
A 20° B°Gıaantep
A 2S°20°Gnsun
A 24° 19° Güırifehanc Y
Y 25°ie°Hatoarı
A 24°13°tepam
Y 22° 11° İstanbul
Y 21° 3°tznw
Y 21°11°Kans
Y 19° 8°Kasamonu A
Y 21° 3°Ka»sen
Y 2<° 11° Kvttarei
A 22°W>Konya
Y 18° 3°Küttya
A 21° 12° MalJlya
4
22°W0rtu
19° 9°flia
21° 10° Samsun
19° 10° S«rt
23° 14° Smop
24°1i°Snas
20° 4°Mınta«
21° FTntaon
20° P i m e S
24° 11° JşaJc
22°
20° B
20° 9°Zonguid*
8 22° 14°
A 24° 14»
A 25° 18»
A 19°12°
Y 21° 8°
A 21* 8°
Y 22» 16°
Y 22° 16°
Y 22° 15°
A 26° 16°
Y 24° 15°
Y 18° 8°
A 22° 13°
Y 28° W°
Y 2T» 4°
A 11° 8°
Y 19° 8°
Y W 7°
Y 22° 13°
isek A-açrt B-tMkıtlu 6-gimşk K-ttrt S-sst Y-yaJmurtu
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Borsada rayiçleri
düşürmek ya da
yükseltmek için giri-
şilen spekillatif dav-
ranışlara verilen ad.
1/ Arsız, sırnaşık...
Ateş. 3/ Nikelin sim-
gesi... Merih gezege-
nine verilen bir baş-
ka ad. 4/ Serbest bı-
rakma... Büyük ün
kazanmış sinema ya
da müzik sanatçısı.
5/ Demiryollannda,
gündüz mekanik
olarak kırmızı bir
kolla, gece kırmızı ışıkla işaret veren
aygıt. 6/ Kanlı basur hastalığı. 7/
"AJlah'a sığın şahs-ı halimin gazabın-
dan / ... yumuşak huylu aün çiftesi
pektir" (Ziya Paşa)... Piyes. 8/ Mı-
sır unuyla yapılan yağlı bir yemek.
9/ Köpek ve ineklere yedirümek için
un ve kepekle hazırlanan yiyecek...
Hint müziğine özgü telli bir çalgı.
YUKARroAN AŞAĞIYA:
1/ "Uygun gitmeyen, ters, düzensiz"
anlamında kullanılan argo sözcük. 2/ Eskiden şairlcrin kaside-
lerinde övgusünü yaptıklan kişilerden aldıklan para ya da ar-
mağan... Yapma, etme. 3/ Vilâyet... Deniz kuvvetlerinde bir rüt-
be. 4/ Üstünde hamur açılan ya da yemek yenilen tahta. 5/ Vol-
ga'nın başlıca kolu olan ırmak... Eski ve bilinmeyen bir tarihi
anlatmakta kullanılan deyim sözü... Bir kürk hayvanı. 6/ Sı-
nıflandırma yasalarmı inceleyen bilim dalı. 7/ Sürünülecek gü-
zel kokular. 8/ Çok hızh oynanan bir Ispanyol halk dansı... Dan-
tel ya da nakış ipliği yumağı. 9/ Eski Mısır'da güneş tannsı.
60 YIL ONCE Cumhuriyel
Bir milyon lira ikramiye!
9 EKtM 1931
Tayyare Piyango Müdürlüğü,
bu sene yılbaşına mahsus
olmak üzere 1.000.000 lira
ikramiyeli ve 400.000,
200.000, 150.000 ve 100.000
lira mükâfatlı bir piyango
tertip etmiştir.
Bu piyangonun tam biletleri
100, onda bir biletleri 10 ve
yirmide bir biletleri de beş
liraya satılacaktır. Yani 10 lira verip onda bir bilet alan
50 bin lira kazanacaktır.
Bu piyangonun biletleri kânunuevvelin 31'inci günü saat
17'ye kadar satılacak ve piyango yılbaşı gecesi saat 20*de
çekilecektir. Bilet sahipleri neticeyi o gece saat 14'ten
evvel öğrenebileceklerdir.
Sağır ve dilsizler
Dilsizler evvelce teşkil ettikleri cemiyeti ihya etmeye ve
dilsiz çocukları okutmak için bir mektep açmaya karar
vermişlerdir. Dilsizler Cemiyeti kâtibi umumisi dün
Alakadar makamlara bu hususta bir istida vermistir. Bu
istidada memleketimizde harf inkılabı vücude getirilerek
bir çok mektepler açıldığı halde bundan sağır ve dilsizler
istifade edemediği beyan edilerek bir sağır ve dilsiz
mektebi açılması için Gazi'den istiane edilmektedir.
30 YIL ONCE Cumhuriyet
Berlin meselesi
9 EKİM 1961
Başkan Kennedy ve Sovyet Rusya
Dışişleri Bakanı Andrei Gromyko
arasında cereyan eden görüşmeye
rağmen, Birleşik Amerika ve
Sovyet Rusya Berlin hakkında bir
anlaşmaya varmak hususunda ileri
bir adım atmış addedilemezler.
Burada iyi haber alan diplomatik
çevreler, Berlin meselesinin halen v ^ .
çok tehlikeli bir safhada Aenneay
bulunduğunu, fakat iki tarafın da bu gerginliğin bir
askeri çarpışma olmadan bir anlaşmaya varma ümidinde
olduklannı söylemektedirler.
Kennedy-Gromyko görüşmesinden sonra herhangi resmi
bir açıklama yapılmaması ve Gromyko'nun basın
mensuplarına görüşmelerin 'faydalı' oluşunu söylemekten
başka bir şey açıklamamış olması, bu görüşmede 'eski
mevzulann yeniden ele alınmasından başka bir şey
yapılamadığı, hissini uyandırmaktadır. Anlasıldıfcına göre,
Kennedy, Gromyko'ya, daha evvel Dean Rusk'ın da
söylediği gibi, Birleşik Amerika ve müttefıklerinin
Berlin'deki haklanndan hiçbir feragatte
buiunamayacaklannı bildirmiştir. Gromyko da
Kennedy'ye, daha evvel Dean Rusk'a bildirdiği gibi,
Sovyetler'in Doğu Almanya ile bir sulh anlaşması
îmzalamaktaki kararlarında musır olduklarını
anlatmıştır.
Şimdilik Berlin hakkında Doğu-Batı arasında bir
görüşme zemini bile bulunamamışttr. Bununla beraber
diplomatik çevreler, Kennedy-Gromyko görüşmelerini bir
'muvaffakiyetsizlik' olarak vasıflandırmamakta, aksine
bunun iyi neticelere yol açabileceğine işaret
etmektedirler.
GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet
İnönü ve Demirel,
hükümeti göreve
çağırdılar
9 EKİM 1990
SHP Genel Baskanı Erdal İnönü ve DYP Genel Başkanı
Süleyman Demirel, hükümeti teröre karşı göreve
çağırdılar. İnönü PM toplantısında yaptığı konuşmada,
"Karanhklar karşısındayız ve hükümet seyrediyor. Durum
gayet karanlıktır. Iktidarın bu karanlığı kaldırmaya
niyetli olup olmadığını da bilmiyorum" dedi. lnonü'yiı
riyaret ederek Doç. Bahriye Üçok'un öldürülmesinden
dolayı başsağlığı dileyen DYP Genel Başkanı Demirel de
terör zincirinin kırüması gerektiğini belirterek, "Olayların
faillerinın bulunamamasının hiçbir izahının
olamayacağım" söyledi. Çahşma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı lmren Aykut da Inönü'ye başsağlığı ziyaretinde
bulundu.
...Oslo
r ^ Kopenhagj?
A o n d r a ^
Helsınkı
> enıngrad
Moskova
•Berlin
K . «Parıs
J • Zûnh
Kahıre •
DÜNYA'DA BUGÛN
Amstentam Y 15°
Amman A 31°
Aena
BaOdD
Banafcma
Basal
Bonn
Briüsal
Cemm
Cezayır
Out»
FıanMırt
Gme
Kahre
p
Leftoşa
A 25°
A 33°
Y 22°
A 17°
A 21°
A 21°
A 17°
Y 16°
A 2S°
A 17°
A 29°
A 32°
A 38°
A 20°
A 26°
A 17°
A 31°
Y 18°
A 17°
A 28°
Lemngrad
Londra
Madnd
Mbno
Montreaı
Mostum
Mûnh
Uv Ybrtc
Oslo
Parıs
Prag
Hıyad
Roma
Solya
Sam
Vfm
Tunus
A 16°
Y 20°
Y 29°
A 13°
A 19°
A 20»
A 15°
Y 18°
A 23°
A 35°
A 20°
A 21°
Y 32°
Vıyara V
A 24°
A 22°
Zûrih A 17°
TARTTSMA
Festivalin Ardından
Madem TRT finans olarak doğrudan katkıda bulunamıyor, o
halde sponsor firmalan özendirici uygulamalara pekâlâ daha
fazla girişilebilir.
19. Uluslararası tstanbul Festivali yak-
laşık bir ay süren yoğun etkinliklerden son-
ra sona erdi. Basın organlarında, -haklı
olarak- organizasyona olumlu eleştirilerde
bulunulurken, aksayan taraflan bulup çı-
karmak ve tartışmak adeta Kültür ve Sa-
nal Vakfı'nı zor duruma sokup bulundu-
ğu özverileri hiçe saymak olarak düşünül-
düğünden olsa gerek, gözardı edilen bir yan
olarak kaiıyor.
Yetkililerin açıklamalanm her yıl okuyo-
ruz: Bu fcstival parasal dayanagını sadece
vakıf bütçesinden ve sponsor firmalanndan
alarak gerçekleşiyor. Sanat gereksinimi son
derece ytıksek olan ülkemizde bu özveri ger-
çekten azımsanamaz. Ama madaJyonun di-
ğer yüzü gözden kaçmamalı: Festival salt
orta ve ileri yaşta insanların değil, öğrenci
gençliğin de yoğun ilgisiyle karşı karşıya.
Ben de üyesi olduğum bu kesimın yetcnn-
ce değinilmemiş sorunlarını yansıtmak is-
tiyorum.
Öncelikle yetkililere rezervasyon formla-
nnı yatırmaİc için iki gün iki gece kuyruk-
ta beklemenin ne olduğunu sonnak isterim.
Bu konu ancak bir iki gazetede yer aldı; on-
larda da "Ah şu gençKk, çrigm bunlar" ha-
vasında ufak bir yazı ve bir fotoğrafla ge-
çiştirildi. Gelecek yıllarda karşılaşacağımız
dev kuyrukların boyutları beni bile huzur-
suz ederken, vakıf ileri gelenleri gece yarı-
sı verdikleri kahvelerle mi, yoksa sabah ka-
pıyı normal saatinden bir birbuçuk saat ön-
ce açarak mı önlem aldıklan kanısına ka-
pıhyorlar? Her yıl abartısız bir öncekine gö-
re on iki hatta yirmi dört saat önceden kuy-
ruğa girmek gerekirken, bunu biz festival
izleyicileri biliyoruz da, gazetede okuduğu-
muza göre yetkililer "Biz de şaşırdık bu
işe" diyebiliyorlar. Şaşdacak bir şey yok oy-
sa.
Yıllardan beri rezervasyon torbalannın
kalitesi ile bilet renkleri dışında hiçbir köklü
değişikliğe gidilmedi ve gelecek yıl yirmin-
cisinin görkemli olacağı iddia edilen festi-
valde vakıf hâlâ amatörce yanılgılara düş-
me tehlikesiyle karşı karşıya.
Nedir yapılması gereken? öncelikle bu
kuynıkları, büyük çoğunluğu Açıkhava Ti-
yatrosu'ndaki caz etkinlikleri için bilet bul-
maya çalışan öğrenci kesimin oluşturduğu-
nu saptamakta yarar var. Bu yığılmanın ne-
deni de öğrenci indirimli bilet fiyatlannın
görece ucuz olması ve şayet en alt kademe-
nin biletleri tükenirse, öğrencinin bir üst fi-
yat kademesine öğrenci biletine ödemeyi ta-
sarladığı fıyatın Uç katına kadar varabilen
bir ücret odemek zonında kalması. Çözüm,
her fıyat kademesine öğrenci indirimi uy-
gulamaktan geçiyor. Böylece kıyametin
300-400 biletin başında kopup sonradan ust
fiyat kademesinden biletlerin satılmaması
gibi bir durumla karşılaşılmayacaktır. Sa-
mrım böyle bir uygulama ile daha verimli
sonuçlar alınabilir.
Parasal kaynaklann kıtlığı ise gene yet-
kililerin giderebileceği bir eksiklik. Yazıİan-
lardan gorduğum kadanyla Istanbul Fes-
tivali, TRT ve Kültür Bakanlığının katılı-
mıyla gerçekleşiyor. Madem TRT finans
olarak doğrudan katkıda bulunamıyor, o
halde sponsor firmalan özendirici uygula-
malara pekâlâ daha fazla girişilebilir. Söz-
gelirhi, "Festivallerden" adlı programda
konser ya da gösterisi yayımlanan grup ya
da sanatçının sponsoru yayın içinde rekla-
mını yapabümeli. Aynca "Festivalde Dün-
Bugün-Yann" adlı yayında da konser du-
yurularıyla birlikte katkıda bulunan fırma-
nın ismi verilebilir, hatta ücretsiz reklamı
bile yayımlanabilir. Tüm bunlar TRTye hiç
de büyük bir külfet getirmeyecektir. Kaldı
ki sanatseverler sonuçlarım bildikleri bu
davranışı son derece olumlu karşılayacak-
lardır.
Bilet sorununun çıkmasında bir dığer
önemli etken de karaborsacılık: Rezervas-
yon kuyruğunda gözlemlenebildüği kadany-
la her yıl Açıkhava Tiyatrosu'nun önünde
gördüğümüz karaborsacıların hiçbiri ora-
da bulunmuyordu. Fakat gene de her kon-
ser öncesi, tükenmiş olan biletler aynı ka-
raborsacıların elinde satışta idi. Bu durum
da karaborsacüann AKM ya da vakıf gö-
revlileriyle "içli-dışh" ohnaları gibi bir so-
nucu akla getiriyor. Vakfın duyarlı, izleyi-
cilerin de dikkatli olmaları burada çok
önem kazanıyor.
Açıkhava Tiyatrosu'ndaki konser ve gös-
teriler öncesi ve sonrasında da birtakım dü-
zenlemeler gerekli görünüyor. Öncelikle
Açıkhava Tiyatrosu'nda tüm kapılar tam
9.30'da kapanmalı ve böylece birkaç vur-
dumduymazın verdiği rahatsızük giderilme-
lidir.
Aynca ÎETT'den isteğim, çok ince bir
düşünceyle bu yıl düzenlenen Kadıköy -
Bostancı ve Sanyer seferlerindeki otobüs
sayısını az da olsa arttırmalarıdır. Böylece
fahiş fiyatla yolcu taşıyan dolmuşlar ken-
diliğinden azalıp yok olabilir. Tiyatronun
bir diğer büyük aksakhğı da son derece
amaçsız, iki yöne de dönerek daha büyük
karmaşaya yol açan turnikeleri. Ya tek yö-
ne işleyen gerçek turnikeler konmalı ya da
bu demir yığınlan tamamen kaldınlmahdır.
Yetkililerin aynı köşeden konuyla ilgili
bir açıklama-cevap yazmalannı diler, yapı-
lan eleştirilerin yapıcı olmaktan başka bir
amaç gütmediğini belirtmek isterim. Tüm
sanatseverlerin sorunlarına sahip çıkmala-
rı dileğiyle, nice Istanbul Festivallleri'ne.
ULUC AYDENİZ
Şişli - lstanbul
GÖZÜNÜZ ARTıK PERDEDEN
ÖNCE ANTRAKT'TA OLACAK!
ANTRAKT'IN 1. SAYISINDA NELER VAR?
EKİM AYIN1N BÜTÜN FİLMLERİ !
RKMBCTİKO. ŞEHİKUİ ZOPFILOt, TUTKU, UZLAf•«, PSİKOPAT. TKRMİNATOR *. L.A.STOHV.
THC DOOI». LİSILİ AJAN. HAMI-KT. KUZULAIIIN SKBSİZU4I. PA»lrİK TCFCLJtRİ. MAVİ OALS
DANOf, PİAMO PİANO BACAKSIZ, BİR OOÇ OAfTIItltl, MCZARLIK VARDİTASI. AAUSTOSTA
RAPSODİ, KUSURSUZ SİLAH. AVRUPA...
AYIN OYUNCULARI :
ANDİI HAC D O m U , ARHOLD SCHWAI«ZKNiaOCI>. JCAN-MARC BARR...
AYİN KONUĞU :
LOTFO A M I R AKAD... INSAN va SIHCMACI YAHI, oAROfLKRl—
AYIN DOSYALARI :
HtT VB FİYASKO OLAN FH.MLAR; HOU.TWOOD>UN TOBİAD RAPORU...
TRT-NİN OCREKÇC •ASTVRMCKSİZIN RBOOrrTlU TORK rİLMLml...
VİDEO SAYFALARI :
OLJIKMİZDC SCLL-THRU OLAYI... BU4ONE KADAR SATIf A ÇIKAN KASETI.ER I.İSTKSİ...
•KİH-DC İZLCMK OLANAAl BULACA&IMIZ KİRALIK KASBTLaRDCN BİR SEÇME...
... VE ANTRAKT'IN BİRİNCİ SAYIS1NDAKİ KUPONU DOLDURUP
GÖNDEREN İLK 1000 OKURUMUZA
"MELEK VE ÇİNGENE" FİLMİNİN MÜZİK KASEDİNİ GÖNDERİYORUZ.
SEÇKİN BAYİLERDE VE SİNEMALARDA
POLİTtKA VE OTESÎ
MEHMED KEMAL
Terkos Gölü'nde Sular...
Geçen sonbaharda istanbul büyük bir kuraklık geçirmişti; buna
bir yıl öncenin uzantısı da denebilirdi. Belediye yetkilileri bize
-gazetecilere- kuruyan barajları, gölleri göstermişterdi. Eğeryağ-
mur yağmazsa bir damla su yoktu. Bu arada Terkos Gölü'nü de
gezdirdiler. Eski ve yeni belediye elbirliği ile koca bir gölü kurut-
muştu Gölün acıklı gorünümü karşısında bir gazetect, "Orta As-
ya'daki gölleri nasıl kurutmuşsak İstanbul göllerini de öyle
kurutmuşuz" diyordu.
Eski İstanbullu içtiği, kullandığı suya Terkos der. Neden Ter-
kos dediğini pek bilmezdim. Ancak bir hayvan ölüsü gibi yatan
göl yatağını gördükten sonra anladım. Suyu bu gölden alıp İs-
tanbul'a Fransızlar getirmişterdi. Suyu yukanlara dağrtan pompa
hiçbir işe yaramaz bir halde duruyordu. Su gelecek de pompa
kente dağıtacaktı. Tepeleri aşar, vadileri gecerken görüyorduk
ki su göl çanağının da altına düşmüştü (-1.62). Göl çanağı kû-
çük bir ovaya benziyordu. Sulak yerterine domates, salatalık, zer-
zavat ekmişlerdi. Daha yukarılarda deniz suyu ile göl suyunu
kanştırarak veriyorlardı. Bir tür aldatmaca.
Kıyıda kulübelerin üstünde 'göle girilir' yazıları vardı. Kimi ye-
re 'sandalla gezilir' diye yazmışlardı. Türlü balıkların avlandığı
da söyleniyordu. Eskiler türlü göl balıklarından söz ediyorlardı.
Şimdi bırakın balığı -gerçekten- bir damla su yoktu.
Kocaman bir gölün böyle bomboş, susuz gorünümü bana bir
hüzün vermişti. Hadi kuraklık neyse bir gölün böyle susuz kal-
ması ne oluyordu? Orta Asya'yı kuruttuktan sonra mı buralara
gelmiştik? Kişinin inanası geliyordu.
Ünlü romancı Kemal Tahir'in 'ününü sağlayan' 'Göl insanlan1
adlı bir öykûsü vardır. Bu öyküler 1939 yılında yazılmış, 1941 yıl-
larında Tan gazetesinde tefrika edilmiş, 1950'lerde de kitap ola-
rak çıkmıştı. Bu yıllarda köy üstüne yazılanlar azdı. Yakup Kad-
ri'nin Yaban'ı, Sabahattin Ali'nin yazdıkları, Sadri Ertem'in ro-
man ve öyküleri vardı. 'Göl İnsanlan1
çıkınca çarpıcı olmuştu.
Göl insanlan, Terkos Gölü'nde çalışan işçileri anlatıyordu. Bun-
lar daha çok göçmen işçilerdi. Içlerinde Bulgar göçmenleri de
vardı. Yazar, burada çalışan işçileri şöyle anlatır:
"...Yemekten sonra eşekleri semerleyip semerierin iki yanına
birer küçûk küfe astılar. Omuzlarına kürekleri alarak yirmi beş
merkepten (eşekten) ibaret kervanı 'Kırklar Köyü Harabesi'nden
deniz kıyısındaki kumluğa doğru sürdüler. Oradan Terkos Gölü
kıyısına çakıl taşıyorlardı. Deniz ve göl, kulubeye yarım saat çe-
kiyor, yol ormanın içınden geçiyordu. Hafif bir yokuşu çıkınca
ağaçların arasından Karadeniz göründü. Üç günden beri süren
fırtına, kıyıda kısa köpükler bırakarak dinmişti."
Gazetede bir o yıllardaki kuruyan, bombaş gölün, bir de son
yağmurlardan sonra dolan gölün resimleri vardı. Gönlüm dolan
gölün kıyısında bir sigara kpmeyi çekiyordu. Belli ki Terkos kö-
yünde bir zamanlar tembel tembel duran pompalar işliyordu. Su-
ları bir yandan öte yana salıyorlardı. Geçen yıl 1.62'ye düşen göl
düzeyi, bu yıl 1.99 santıme çıkmıştı. Şöyle böyle dört katına ula-
şıyordu. Geçen yıl toprak olan yerlerde şimdi ancak sandalla ge-
zilebiliyordu.
Birkaç yıl süren kuraklık döneminde İstanbul halkını kuraklık
eğitmiş, suyun ne denli aziz olduğu ögrenilmişti.
Nerede su varsa insanoğlu orada toplanmıştır. istanbul'un su-
suz kaldığı bir dönemde Kanuni Sultan Süleyman, Sinan'ı çağh
rıyor, Tez şu İstanbul'a su getirin!' diyor. Bentleri Sinan o za-
man yapryor. Kent suya doyuyor. Bir yandan da suyu gören İs-
tanbul'a doluşuyor. Sur eteklerinde ilk gecekondular o zaman
başlıyor. Şimdi gene insanlar suya koşuyorlar; gecekondu var,
su yok. Ardı gelmezse bu sular da gecekonduya koşanlara yet-
mez... Aman ha!..
ÇAUŞANLAR1N
SORULARI/SORUNLARI
YILMAZ ŞİPAL
"Prim Odemek Zonında mıyız?"
SORU: Oglum 45 yaşındadır, aJkol bafımlısı ve sarabdır. Mtt-
hendis diplomah olup rehberlik yapmaktaydı. Bu
yttzdeo Baf-Kur'a zoranlu kayıt yaptmh. 4 yıldır ken-
disine iş vermiyorlar ve 4 yıldır kendisine ben bakı-
yorum. Bensc 80 yaşında bir emekliyim. Oğlumu
Bag-Knr primlerini de ben ödüyonım. Kendisi 17 yıl-
lık Bag-Kuriu. tki yıla yakın bir süredir 9. basamak-
taa prim ödemekteyiz.
1) Sara hastalıfı olduğu için emekli olabilir mi?
2) 17 yıl prim ödediği ve 9. basamakta olması ne-
deniyle ve çalışmadıgına göre prim odemek zonın-
da mıyız?
Hasta olduğuna dair rapor verdiğimiz için mali-
yeye vergi ödemiyoruz.
YANIT. 1) 1479 sayılı Bağ-Kur Yasası'mn 35. maddesine göre
Bağ-Kur sigortalısına yaşlılık aylığı bağlanabilmesi için;
"a) Sigortalının kurumdan yazıh talepte bulunması, talepte
bulunduğu tarihte prim ve her türlü borçlannı ödemiş olması;
b) Kadın 50, erkek ise 55 yaşını doldurması en azın 25 tam
yıl sigorta primi ödemiş bulunması şarttır...
c) Kadın 50, erkek ise 55 yaşını doldurmakla beraber en az
15 tam yıl sigorta primi ödemiş olanlara da kısmi aylık bağla-
nırî'
55 yaşını doldurmuş ve 15 tam yıl (5.400 gün) sigorta primi
de ödemiş bir erkek sigortalıya Vo 60 oran üzerinden yaşlılık
aylığı bağlanır.
55 yaşını doldurmamış, en az 5 tam yıl (1.800 gün) sigorta
primi ödemiş ve çalışma gücünün de en az üçte ikisini (% 67)
yitirdiği saptanan Bağ-Kur sigortalısına malullük ayüğı bağ-
lanmaktadır.
Ancak çalışma gücünün üçte ikisinin yitirilmesine neden olan
hastalık ya da sakatlığın sigortahhğın başlamasından sonra oluş-
ması gerekmektedir. Sigortalı olmadan önce hasta ya da sakat
olduklan saptananlar malullük ayhğından yararlanamazlar.
Kısaca oğlunuz 17 yıl prim ödemiş bir sigortalı olmasına lcar-
şın, 55 yaşını doldurmadığı için kendisine Bağ-Kur'dan yaşlı-
lık aylığı bağlanmaz.
Oğlunuzun, malul sayılması gerektirecek hastalı' olduğu
saptanırsa ve bu hastalık da sigortalı olduktan sonra oluşmuş
ise kendisine 9. basamak üzerinden ve % 70 oranında malul-
lük aylığı bağlanır.
2) Zorunlu Bağ-Kur sigortalılarından;
"b) Gelir vergisinden muaf olanlar ile vergi kaydı bulunma-
yanlar, esnaf ve sanatkâr sicilinden veya kanunla kurulu mes-
lek kuruluşlarındaki Uye kayıtlannın sılindiği,
g) Gelir vergisi mükellefı bulunmayan veya gelir vergisinden
muaf olan, ancak esnaf ve sanatkâr sicili veya kanunla kurulu
meslek kuruluşlarındaki kayıtlara istinaden Bağ-Kur sigorta-
lısı olanlardan bu sigortalılıklannın devamı sırasında, hizmet
akti ile çalışanlann çalışmaya başladığı" tarihten geçerli ola-
rak sigortalılıklan son bulur.
Oğlunuzun prim ödemeye son vermesi, meslek odasındaki
kaydının silinmesine ya da bir işverene bağb olarak iş aktiyle
çalışmasına bağLdır.
Rezervasyonunuzu yaptınn, sonra "para"yı unutun! Ne boynunuza boncuk asm, ne de
mayonuza cuzdan cebi diktinn. Gonlünüzce tatil geçnn.
C L U B T U R T L E ' S M A R C O P O L O ' D A H E R Ş E Y F İ Y A T I N İ Ç İ N D E !
TATİLE
ÇIKARKEN,
YAZLA BİR KEZ DAHA
CUZDANINIZİ KUCAKLAŞIN...
29 Eklm tatili güzel fırsat
EVDE
BIRAKIN!
• 4 gün 3 gece konaklama;
26 Ekim'den 29 Ekim'e...
• Marco Polo'nun sunduğu her şey,
gidiş-dönüş uçak bileti ve transferler,
fiyatın içinde!
C L L ' B T LT
R T l. F. S
MARCO POLO"KEMER-ÇAMYUVA/TATIL KÖYU
Hafta sonu ve hafcalık rezervasyonlarımız da suruyor.
Yenmiz, uçak yolcu sayısıyla sınırlı oiduğu ifin,
lûtfen acele edın
OKAN TURIZM VE SE.YAHAT AŞ
2. Tafocait Coddea, Cevdeı Rty \%hom 5-8 Mecıdıytkoy 80300 İSTANBUL
T H (1) 174 6B50-17HotTLX 27767 ofctu a M X ( I ) 1748377 (1) J7«B3 49
REKLAM FllMl DAĞITIMINDA
149 5O33
İNGİLİZCEYİ
8AYDA
KONUŞUN
Sizi Amerikalı
dostlanmızlatanıştıralım
3495938