16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/16 9 EKİM 1991 HAVA DURUMU TURKİYEDE BUGÜN Devlet Meteoroloji İşleri Ge- nel Müdürlüğû'nden alınan bilgiye göre; yurdun kuzey ve doğu kesimleri çok bulutlu, Marmara'nın doğusu, Karade- niz, İç Anadolu'nun kuzeydo- ğusu ile doğu ve güneydoğu Anadolu bölgeleri cağanak ya- öışlı geçecek. HAVA SICAKU- Gl: Batıda biraz artarken, do- ğuda değişmeyecek. RÜZ- 6ÂR: Kuzey ve batı yönlerden hafif esecek. Denizlerde rüz- gâr: Günbabsı ve karayel- den 3-5 yer yer 6 kuvvetinde saatte 10-21 deniz- mili hızta esecek. Van Gölü: Sağanak yağışlı olup, rûzgâr güney yönlerden hafif esecek. Göl kûçük dal- galı olacak. Adana Adapazan Adıyaman Afycn Afln Antara Artakya Antalya Artvm /*dın Balılosr Bilecık BıngM BrtSs Bokj Bursa ÇanaMoJe Çofum Oenzi A 26° 16° Oıyartalor A 2S°16°Manısa 24° 11° K-Maraş 19° a*Menin 18° 1° Mııflhı 21° 3°Mus Y 23° W° Edime A 25° VP Erancan A 20° 8°Erajrum V 20° *"Esiosehif A 20° B°Gıaantep A 2S°20°Gnsun A 24° 19° Güırifehanc Y Y 25°ie°Hatoarı A 24°13°tepam Y 22° 11° İstanbul Y 21° 3°tznw Y 21°11°Kans Y 19° 8°Kasamonu A Y 21° 3°Ka»sen Y 2<° 11° Kvttarei A 22°W>Konya Y 18° 3°Küttya A 21° 12° MalJlya 4 22°W0rtu 19° 9°flia 21° 10° Samsun 19° 10° S«rt 23° 14° Smop 24°1i°Snas 20° 4°Mınta« 21° FTntaon 20° P i m e S 24° 11° JşaJc 22° 20° B 20° 9°Zonguid* 8 22° 14° A 24° 14» A 25° 18» A 19°12° Y 21° 8° A 21* 8° Y 22» 16° Y 22° 16° Y 22° 15° A 26° 16° Y 24° 15° Y 18° 8° A 22° 13° Y 28° W° Y 2T» 4° A 11° 8° Y 19° 8° Y W 7° Y 22° 13° isek A-açrt B-tMkıtlu 6-gimşk K-ttrt S-sst Y-yaJmurtu BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Borsada rayiçleri düşürmek ya da yükseltmek için giri- şilen spekillatif dav- ranışlara verilen ad. 1/ Arsız, sırnaşık... Ateş. 3/ Nikelin sim- gesi... Merih gezege- nine verilen bir baş- ka ad. 4/ Serbest bı- rakma... Büyük ün kazanmış sinema ya da müzik sanatçısı. 5/ Demiryollannda, gündüz mekanik olarak kırmızı bir kolla, gece kırmızı ışıkla işaret veren aygıt. 6/ Kanlı basur hastalığı. 7/ "AJlah'a sığın şahs-ı halimin gazabın- dan / ... yumuşak huylu aün çiftesi pektir" (Ziya Paşa)... Piyes. 8/ Mı- sır unuyla yapılan yağlı bir yemek. 9/ Köpek ve ineklere yedirümek için un ve kepekle hazırlanan yiyecek... Hint müziğine özgü telli bir çalgı. YUKARroAN AŞAĞIYA: 1/ "Uygun gitmeyen, ters, düzensiz" anlamında kullanılan argo sözcük. 2/ Eskiden şairlcrin kaside- lerinde övgusünü yaptıklan kişilerden aldıklan para ya da ar- mağan... Yapma, etme. 3/ Vilâyet... Deniz kuvvetlerinde bir rüt- be. 4/ Üstünde hamur açılan ya da yemek yenilen tahta. 5/ Vol- ga'nın başlıca kolu olan ırmak... Eski ve bilinmeyen bir tarihi anlatmakta kullanılan deyim sözü... Bir kürk hayvanı. 6/ Sı- nıflandırma yasalarmı inceleyen bilim dalı. 7/ Sürünülecek gü- zel kokular. 8/ Çok hızh oynanan bir Ispanyol halk dansı... Dan- tel ya da nakış ipliği yumağı. 9/ Eski Mısır'da güneş tannsı. 60 YIL ONCE Cumhuriyel Bir milyon lira ikramiye! 9 EKtM 1931 Tayyare Piyango Müdürlüğü, bu sene yılbaşına mahsus olmak üzere 1.000.000 lira ikramiyeli ve 400.000, 200.000, 150.000 ve 100.000 lira mükâfatlı bir piyango tertip etmiştir. Bu piyangonun tam biletleri 100, onda bir biletleri 10 ve yirmide bir biletleri de beş liraya satılacaktır. Yani 10 lira verip onda bir bilet alan 50 bin lira kazanacaktır. Bu piyangonun biletleri kânunuevvelin 31'inci günü saat 17'ye kadar satılacak ve piyango yılbaşı gecesi saat 20*de çekilecektir. Bilet sahipleri neticeyi o gece saat 14'ten evvel öğrenebileceklerdir. Sağır ve dilsizler Dilsizler evvelce teşkil ettikleri cemiyeti ihya etmeye ve dilsiz çocukları okutmak için bir mektep açmaya karar vermişlerdir. Dilsizler Cemiyeti kâtibi umumisi dün Alakadar makamlara bu hususta bir istida vermistir. Bu istidada memleketimizde harf inkılabı vücude getirilerek bir çok mektepler açıldığı halde bundan sağır ve dilsizler istifade edemediği beyan edilerek bir sağır ve dilsiz mektebi açılması için Gazi'den istiane edilmektedir. 30 YIL ONCE Cumhuriyet Berlin meselesi 9 EKİM 1961 Başkan Kennedy ve Sovyet Rusya Dışişleri Bakanı Andrei Gromyko arasında cereyan eden görüşmeye rağmen, Birleşik Amerika ve Sovyet Rusya Berlin hakkında bir anlaşmaya varmak hususunda ileri bir adım atmış addedilemezler. Burada iyi haber alan diplomatik çevreler, Berlin meselesinin halen v ^ . çok tehlikeli bir safhada Aenneay bulunduğunu, fakat iki tarafın da bu gerginliğin bir askeri çarpışma olmadan bir anlaşmaya varma ümidinde olduklannı söylemektedirler. Kennedy-Gromyko görüşmesinden sonra herhangi resmi bir açıklama yapılmaması ve Gromyko'nun basın mensuplarına görüşmelerin 'faydalı' oluşunu söylemekten başka bir şey açıklamamış olması, bu görüşmede 'eski mevzulann yeniden ele alınmasından başka bir şey yapılamadığı, hissini uyandırmaktadır. Anlasıldıfcına göre, Kennedy, Gromyko'ya, daha evvel Dean Rusk'ın da söylediği gibi, Birleşik Amerika ve müttefıklerinin Berlin'deki haklanndan hiçbir feragatte buiunamayacaklannı bildirmiştir. Gromyko da Kennedy'ye, daha evvel Dean Rusk'a bildirdiği gibi, Sovyetler'in Doğu Almanya ile bir sulh anlaşması îmzalamaktaki kararlarında musır olduklarını anlatmıştır. Şimdilik Berlin hakkında Doğu-Batı arasında bir görüşme zemini bile bulunamamışttr. Bununla beraber diplomatik çevreler, Kennedy-Gromyko görüşmelerini bir 'muvaffakiyetsizlik' olarak vasıflandırmamakta, aksine bunun iyi neticelere yol açabileceğine işaret etmektedirler. GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet İnönü ve Demirel, hükümeti göreve çağırdılar 9 EKİM 1990 SHP Genel Baskanı Erdal İnönü ve DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, hükümeti teröre karşı göreve çağırdılar. İnönü PM toplantısında yaptığı konuşmada, "Karanhklar karşısındayız ve hükümet seyrediyor. Durum gayet karanlıktır. Iktidarın bu karanlığı kaldırmaya niyetli olup olmadığını da bilmiyorum" dedi. lnonü'yiı riyaret ederek Doç. Bahriye Üçok'un öldürülmesinden dolayı başsağlığı dileyen DYP Genel Başkanı Demirel de terör zincirinin kırüması gerektiğini belirterek, "Olayların faillerinın bulunamamasının hiçbir izahının olamayacağım" söyledi. Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanı lmren Aykut da Inönü'ye başsağlığı ziyaretinde bulundu. ...Oslo r ^ Kopenhagj? A o n d r a ^ Helsınkı > enıngrad Moskova •Berlin K . «Parıs J • Zûnh Kahıre • DÜNYA'DA BUGÛN Amstentam Y 15° Amman A 31° Aena BaOdD Banafcma Basal Bonn Briüsal Cemm Cezayır Out» FıanMırt Gme Kahre p Leftoşa A 25° A 33° Y 22° A 17° A 21° A 21° A 17° Y 16° A 2S° A 17° A 29° A 32° A 38° A 20° A 26° A 17° A 31° Y 18° A 17° A 28° Lemngrad Londra Madnd Mbno Montreaı Mostum Mûnh Uv Ybrtc Oslo Parıs Prag Hıyad Roma Solya Sam Vfm Tunus A 16° Y 20° Y 29° A 13° A 19° A 20» A 15° Y 18° A 23° A 35° A 20° A 21° Y 32° Vıyara V A 24° A 22° Zûrih A 17° TARTTSMA Festivalin Ardından Madem TRT finans olarak doğrudan katkıda bulunamıyor, o halde sponsor firmalan özendirici uygulamalara pekâlâ daha fazla girişilebilir. 19. Uluslararası tstanbul Festivali yak- laşık bir ay süren yoğun etkinliklerden son- ra sona erdi. Basın organlarında, -haklı olarak- organizasyona olumlu eleştirilerde bulunulurken, aksayan taraflan bulup çı- karmak ve tartışmak adeta Kültür ve Sa- nal Vakfı'nı zor duruma sokup bulundu- ğu özverileri hiçe saymak olarak düşünül- düğünden olsa gerek, gözardı edilen bir yan olarak kaiıyor. Yetkililerin açıklamalanm her yıl okuyo- ruz: Bu fcstival parasal dayanagını sadece vakıf bütçesinden ve sponsor firmalanndan alarak gerçekleşiyor. Sanat gereksinimi son derece ytıksek olan ülkemizde bu özveri ger- çekten azımsanamaz. Ama madaJyonun di- ğer yüzü gözden kaçmamalı: Festival salt orta ve ileri yaşta insanların değil, öğrenci gençliğin de yoğun ilgisiyle karşı karşıya. Ben de üyesi olduğum bu kesimın yetcnn- ce değinilmemiş sorunlarını yansıtmak is- tiyorum. Öncelikle yetkililere rezervasyon formla- nnı yatırmaİc için iki gün iki gece kuyruk- ta beklemenin ne olduğunu sonnak isterim. Bu konu ancak bir iki gazetede yer aldı; on- larda da "Ah şu gençKk, çrigm bunlar" ha- vasında ufak bir yazı ve bir fotoğrafla ge- çiştirildi. Gelecek yıllarda karşılaşacağımız dev kuyrukların boyutları beni bile huzur- suz ederken, vakıf ileri gelenleri gece yarı- sı verdikleri kahvelerle mi, yoksa sabah ka- pıyı normal saatinden bir birbuçuk saat ön- ce açarak mı önlem aldıklan kanısına ka- pıhyorlar? Her yıl abartısız bir öncekine gö- re on iki hatta yirmi dört saat önceden kuy- ruğa girmek gerekirken, bunu biz festival izleyicileri biliyoruz da, gazetede okuduğu- muza göre yetkililer "Biz de şaşırdık bu işe" diyebiliyorlar. Şaşdacak bir şey yok oy- sa. Yıllardan beri rezervasyon torbalannın kalitesi ile bilet renkleri dışında hiçbir köklü değişikliğe gidilmedi ve gelecek yıl yirmin- cisinin görkemli olacağı iddia edilen festi- valde vakıf hâlâ amatörce yanılgılara düş- me tehlikesiyle karşı karşıya. Nedir yapılması gereken? öncelikle bu kuynıkları, büyük çoğunluğu Açıkhava Ti- yatrosu'ndaki caz etkinlikleri için bilet bul- maya çalışan öğrenci kesimin oluşturduğu- nu saptamakta yarar var. Bu yığılmanın ne- deni de öğrenci indirimli bilet fiyatlannın görece ucuz olması ve şayet en alt kademe- nin biletleri tükenirse, öğrencinin bir üst fi- yat kademesine öğrenci biletine ödemeyi ta- sarladığı fıyatın Uç katına kadar varabilen bir ücret odemek zonında kalması. Çözüm, her fıyat kademesine öğrenci indirimi uy- gulamaktan geçiyor. Böylece kıyametin 300-400 biletin başında kopup sonradan ust fiyat kademesinden biletlerin satılmaması gibi bir durumla karşılaşılmayacaktır. Sa- mrım böyle bir uygulama ile daha verimli sonuçlar alınabilir. Parasal kaynaklann kıtlığı ise gene yet- kililerin giderebileceği bir eksiklik. Yazıİan- lardan gorduğum kadanyla Istanbul Fes- tivali, TRT ve Kültür Bakanlığının katılı- mıyla gerçekleşiyor. Madem TRT finans olarak doğrudan katkıda bulunamıyor, o halde sponsor firmalan özendirici uygula- malara pekâlâ daha fazla girişilebilir. Söz- gelirhi, "Festivallerden" adlı programda konser ya da gösterisi yayımlanan grup ya da sanatçının sponsoru yayın içinde rekla- mını yapabümeli. Aynca "Festivalde Dün- Bugün-Yann" adlı yayında da konser du- yurularıyla birlikte katkıda bulunan fırma- nın ismi verilebilir, hatta ücretsiz reklamı bile yayımlanabilir. Tüm bunlar TRTye hiç de büyük bir külfet getirmeyecektir. Kaldı ki sanatseverler sonuçlarım bildikleri bu davranışı son derece olumlu karşılayacak- lardır. Bilet sorununun çıkmasında bir dığer önemli etken de karaborsacılık: Rezervas- yon kuyruğunda gözlemlenebildüği kadany- la her yıl Açıkhava Tiyatrosu'nun önünde gördüğümüz karaborsacıların hiçbiri ora- da bulunmuyordu. Fakat gene de her kon- ser öncesi, tükenmiş olan biletler aynı ka- raborsacıların elinde satışta idi. Bu durum da karaborsacüann AKM ya da vakıf gö- revlileriyle "içli-dışh" ohnaları gibi bir so- nucu akla getiriyor. Vakfın duyarlı, izleyi- cilerin de dikkatli olmaları burada çok önem kazanıyor. Açıkhava Tiyatrosu'ndaki konser ve gös- teriler öncesi ve sonrasında da birtakım dü- zenlemeler gerekli görünüyor. Öncelikle Açıkhava Tiyatrosu'nda tüm kapılar tam 9.30'da kapanmalı ve böylece birkaç vur- dumduymazın verdiği rahatsızük giderilme- lidir. Aynca ÎETT'den isteğim, çok ince bir düşünceyle bu yıl düzenlenen Kadıköy - Bostancı ve Sanyer seferlerindeki otobüs sayısını az da olsa arttırmalarıdır. Böylece fahiş fiyatla yolcu taşıyan dolmuşlar ken- diliğinden azalıp yok olabilir. Tiyatronun bir diğer büyük aksakhğı da son derece amaçsız, iki yöne de dönerek daha büyük karmaşaya yol açan turnikeleri. Ya tek yö- ne işleyen gerçek turnikeler konmalı ya da bu demir yığınlan tamamen kaldınlmahdır. Yetkililerin aynı köşeden konuyla ilgili bir açıklama-cevap yazmalannı diler, yapı- lan eleştirilerin yapıcı olmaktan başka bir amaç gütmediğini belirtmek isterim. Tüm sanatseverlerin sorunlarına sahip çıkmala- rı dileğiyle, nice Istanbul Festivallleri'ne. ULUC AYDENİZ Şişli - lstanbul GÖZÜNÜZ ARTıK PERDEDEN ÖNCE ANTRAKT'TA OLACAK! ANTRAKT'IN 1. SAYISINDA NELER VAR? EKİM AYIN1N BÜTÜN FİLMLERİ ! RKMBCTİKO. ŞEHİKUİ ZOPFILOt, TUTKU, UZLAf•«, PSİKOPAT. TKRMİNATOR *. L.A.STOHV. THC DOOI». LİSILİ AJAN. HAMI-KT. KUZULAIIIN SKBSİZU4I. PA»lrİK TCFCLJtRİ. MAVİ OALS DANOf, PİAMO PİANO BACAKSIZ, BİR OOÇ OAfTIItltl, MCZARLIK VARDİTASI. AAUSTOSTA RAPSODİ, KUSURSUZ SİLAH. AVRUPA... AYIN OYUNCULARI : ANDİI HAC D O m U , ARHOLD SCHWAI«ZKNiaOCI>. JCAN-MARC BARR... AYİN KONUĞU : LOTFO A M I R AKAD... INSAN va SIHCMACI YAHI, oAROfLKRl— AYIN DOSYALARI : HtT VB FİYASKO OLAN FH.MLAR; HOU.TWOOD>UN TOBİAD RAPORU... TRT-NİN OCREKÇC •ASTVRMCKSİZIN RBOOrrTlU TORK rİLMLml... VİDEO SAYFALARI : OLJIKMİZDC SCLL-THRU OLAYI... BU4ONE KADAR SATIf A ÇIKAN KASETI.ER I.İSTKSİ... •KİH-DC İZLCMK OLANAAl BULACA&IMIZ KİRALIK KASBTLaRDCN BİR SEÇME... ... VE ANTRAKT'IN BİRİNCİ SAYIS1NDAKİ KUPONU DOLDURUP GÖNDEREN İLK 1000 OKURUMUZA "MELEK VE ÇİNGENE" FİLMİNİN MÜZİK KASEDİNİ GÖNDERİYORUZ. SEÇKİN BAYİLERDE VE SİNEMALARDA POLİTtKA VE OTESÎ MEHMED KEMAL Terkos Gölü'nde Sular... Geçen sonbaharda istanbul büyük bir kuraklık geçirmişti; buna bir yıl öncenin uzantısı da denebilirdi. Belediye yetkilileri bize -gazetecilere- kuruyan barajları, gölleri göstermişterdi. Eğeryağ- mur yağmazsa bir damla su yoktu. Bu arada Terkos Gölü'nü de gezdirdiler. Eski ve yeni belediye elbirliği ile koca bir gölü kurut- muştu Gölün acıklı gorünümü karşısında bir gazetect, "Orta As- ya'daki gölleri nasıl kurutmuşsak İstanbul göllerini de öyle kurutmuşuz" diyordu. Eski İstanbullu içtiği, kullandığı suya Terkos der. Neden Ter- kos dediğini pek bilmezdim. Ancak bir hayvan ölüsü gibi yatan göl yatağını gördükten sonra anladım. Suyu bu gölden alıp İs- tanbul'a Fransızlar getirmişterdi. Suyu yukanlara dağrtan pompa hiçbir işe yaramaz bir halde duruyordu. Su gelecek de pompa kente dağıtacaktı. Tepeleri aşar, vadileri gecerken görüyorduk ki su göl çanağının da altına düşmüştü (-1.62). Göl çanağı kû- çük bir ovaya benziyordu. Sulak yerterine domates, salatalık, zer- zavat ekmişlerdi. Daha yukarılarda deniz suyu ile göl suyunu kanştırarak veriyorlardı. Bir tür aldatmaca. Kıyıda kulübelerin üstünde 'göle girilir' yazıları vardı. Kimi ye- re 'sandalla gezilir' diye yazmışlardı. Türlü balıkların avlandığı da söyleniyordu. Eskiler türlü göl balıklarından söz ediyorlardı. Şimdi bırakın balığı -gerçekten- bir damla su yoktu. Kocaman bir gölün böyle bomboş, susuz gorünümü bana bir hüzün vermişti. Hadi kuraklık neyse bir gölün böyle susuz kal- ması ne oluyordu? Orta Asya'yı kuruttuktan sonra mı buralara gelmiştik? Kişinin inanası geliyordu. Ünlü romancı Kemal Tahir'in 'ününü sağlayan' 'Göl insanlan1 adlı bir öykûsü vardır. Bu öyküler 1939 yılında yazılmış, 1941 yıl- larında Tan gazetesinde tefrika edilmiş, 1950'lerde de kitap ola- rak çıkmıştı. Bu yıllarda köy üstüne yazılanlar azdı. Yakup Kad- ri'nin Yaban'ı, Sabahattin Ali'nin yazdıkları, Sadri Ertem'in ro- man ve öyküleri vardı. 'Göl İnsanlan1 çıkınca çarpıcı olmuştu. Göl insanlan, Terkos Gölü'nde çalışan işçileri anlatıyordu. Bun- lar daha çok göçmen işçilerdi. Içlerinde Bulgar göçmenleri de vardı. Yazar, burada çalışan işçileri şöyle anlatır: "...Yemekten sonra eşekleri semerleyip semerierin iki yanına birer küçûk küfe astılar. Omuzlarına kürekleri alarak yirmi beş merkepten (eşekten) ibaret kervanı 'Kırklar Köyü Harabesi'nden deniz kıyısındaki kumluğa doğru sürdüler. Oradan Terkos Gölü kıyısına çakıl taşıyorlardı. Deniz ve göl, kulubeye yarım saat çe- kiyor, yol ormanın içınden geçiyordu. Hafif bir yokuşu çıkınca ağaçların arasından Karadeniz göründü. Üç günden beri süren fırtına, kıyıda kısa köpükler bırakarak dinmişti." Gazetede bir o yıllardaki kuruyan, bombaş gölün, bir de son yağmurlardan sonra dolan gölün resimleri vardı. Gönlüm dolan gölün kıyısında bir sigara kpmeyi çekiyordu. Belli ki Terkos kö- yünde bir zamanlar tembel tembel duran pompalar işliyordu. Su- ları bir yandan öte yana salıyorlardı. Geçen yıl 1.62'ye düşen göl düzeyi, bu yıl 1.99 santıme çıkmıştı. Şöyle böyle dört katına ula- şıyordu. Geçen yıl toprak olan yerlerde şimdi ancak sandalla ge- zilebiliyordu. Birkaç yıl süren kuraklık döneminde İstanbul halkını kuraklık eğitmiş, suyun ne denli aziz olduğu ögrenilmişti. Nerede su varsa insanoğlu orada toplanmıştır. istanbul'un su- suz kaldığı bir dönemde Kanuni Sultan Süleyman, Sinan'ı çağh rıyor, Tez şu İstanbul'a su getirin!' diyor. Bentleri Sinan o za- man yapryor. Kent suya doyuyor. Bir yandan da suyu gören İs- tanbul'a doluşuyor. Sur eteklerinde ilk gecekondular o zaman başlıyor. Şimdi gene insanlar suya koşuyorlar; gecekondu var, su yok. Ardı gelmezse bu sular da gecekonduya koşanlara yet- mez... Aman ha!.. ÇAUŞANLAR1N SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL "Prim Odemek Zonında mıyız?" SORU: Oglum 45 yaşındadır, aJkol bafımlısı ve sarabdır. Mtt- hendis diplomah olup rehberlik yapmaktaydı. Bu yttzdeo Baf-Kur'a zoranlu kayıt yaptmh. 4 yıldır ken- disine iş vermiyorlar ve 4 yıldır kendisine ben bakı- yorum. Bensc 80 yaşında bir emekliyim. Oğlumu Bag-Knr primlerini de ben ödüyonım. Kendisi 17 yıl- lık Bag-Kuriu. tki yıla yakın bir süredir 9. basamak- taa prim ödemekteyiz. 1) Sara hastalıfı olduğu için emekli olabilir mi? 2) 17 yıl prim ödediği ve 9. basamakta olması ne- deniyle ve çalışmadıgına göre prim odemek zonın- da mıyız? Hasta olduğuna dair rapor verdiğimiz için mali- yeye vergi ödemiyoruz. YANIT. 1) 1479 sayılı Bağ-Kur Yasası'mn 35. maddesine göre Bağ-Kur sigortalısına yaşlılık aylığı bağlanabilmesi için; "a) Sigortalının kurumdan yazıh talepte bulunması, talepte bulunduğu tarihte prim ve her türlü borçlannı ödemiş olması; b) Kadın 50, erkek ise 55 yaşını doldurması en azın 25 tam yıl sigorta primi ödemiş bulunması şarttır... c) Kadın 50, erkek ise 55 yaşını doldurmakla beraber en az 15 tam yıl sigorta primi ödemiş olanlara da kısmi aylık bağla- nırî' 55 yaşını doldurmuş ve 15 tam yıl (5.400 gün) sigorta primi de ödemiş bir erkek sigortalıya Vo 60 oran üzerinden yaşlılık aylığı bağlanır. 55 yaşını doldurmamış, en az 5 tam yıl (1.800 gün) sigorta primi ödemiş ve çalışma gücünün de en az üçte ikisini (% 67) yitirdiği saptanan Bağ-Kur sigortalısına malullük ayüğı bağ- lanmaktadır. Ancak çalışma gücünün üçte ikisinin yitirilmesine neden olan hastalık ya da sakatlığın sigortahhğın başlamasından sonra oluş- ması gerekmektedir. Sigortalı olmadan önce hasta ya da sakat olduklan saptananlar malullük ayhğından yararlanamazlar. Kısaca oğlunuz 17 yıl prim ödemiş bir sigortalı olmasına lcar- şın, 55 yaşını doldurmadığı için kendisine Bağ-Kur'dan yaşlı- lık aylığı bağlanmaz. Oğlunuzun, malul sayılması gerektirecek hastalı' olduğu saptanırsa ve bu hastalık da sigortalı olduktan sonra oluşmuş ise kendisine 9. basamak üzerinden ve % 70 oranında malul- lük aylığı bağlanır. 2) Zorunlu Bağ-Kur sigortalılarından; "b) Gelir vergisinden muaf olanlar ile vergi kaydı bulunma- yanlar, esnaf ve sanatkâr sicilinden veya kanunla kurulu mes- lek kuruluşlarındaki Uye kayıtlannın sılindiği, g) Gelir vergisi mükellefı bulunmayan veya gelir vergisinden muaf olan, ancak esnaf ve sanatkâr sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşlarındaki kayıtlara istinaden Bağ-Kur sigorta- lısı olanlardan bu sigortalılıklannın devamı sırasında, hizmet akti ile çalışanlann çalışmaya başladığı" tarihten geçerli ola- rak sigortalılıklan son bulur. Oğlunuzun prim ödemeye son vermesi, meslek odasındaki kaydının silinmesine ya da bir işverene bağb olarak iş aktiyle çalışmasına bağLdır. Rezervasyonunuzu yaptınn, sonra "para"yı unutun! Ne boynunuza boncuk asm, ne de mayonuza cuzdan cebi diktinn. Gonlünüzce tatil geçnn. C L U B T U R T L E ' S M A R C O P O L O ' D A H E R Ş E Y F İ Y A T I N İ Ç İ N D E ! TATİLE ÇIKARKEN, YAZLA BİR KEZ DAHA CUZDANINIZİ KUCAKLAŞIN... 29 Eklm tatili güzel fırsat EVDE BIRAKIN! • 4 gün 3 gece konaklama; 26 Ekim'den 29 Ekim'e... • Marco Polo'nun sunduğu her şey, gidiş-dönüş uçak bileti ve transferler, fiyatın içinde! C L L ' B T LT R T l. F. S MARCO POLO"KEMER-ÇAMYUVA/TATIL KÖYU Hafta sonu ve hafcalık rezervasyonlarımız da suruyor. Yenmiz, uçak yolcu sayısıyla sınırlı oiduğu ifin, lûtfen acele edın OKAN TURIZM VE SE.YAHAT AŞ 2. Tafocait Coddea, Cevdeı Rty \%hom 5-8 Mecıdıytkoy 80300 İSTANBUL T H (1) 174 6B50-17HotTLX 27767 ofctu a M X ( I ) 1748377 (1) J7«B3 49 REKLAM FllMl DAĞITIMINDA 149 5O33 İNGİLİZCEYİ 8AYDA KONUŞUN Sizi Amerikalı dostlanmızlatanıştıralım 3495938
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle