Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28 EKÎM 1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/9
Yunanistan'da
. başkent
I
j • ATtNA (AA) —
! Yunanistan'da, Florina
j bölgesi Metropoliti
! Kantiotis, ülkenin
; başkentinin değişmesi
' gerektiğini savunarak,
! "Türkiye'de, Atatürk de
! öyle yapmıştı" dedi.
j Kantiotis açıklamasında,
! Atina'nın gerek dıni gerekse
ahlaki açıdan tamamen
"yozlaşüğını" belirterek,
Yunanlılar'ın geleneklerine
ve esaslanna yeniden
kavuşabilmeleri için, ülke
j başkentinin değiştirilmesi
ı gerektifcini ifade etti.
; Dubrovnik'e
i yeni saldın
! • BELGRAD (AA) —
Yugoslav federal
ordusunun, dün sabah
Adriyatik Limanı'nda
! Hırvat kenti Dubrovnik'e
; yeni bir saldın düzenlediği
; bildirildi. Hırvat
| televizyonunun verdiği
| bilgiye göre bölgedeki
| çatışmalarda 5 kişi öldü.
ı Zagreb radyosu ise Vukovar
j kentinde federal ordu
tarafından yapılan
saldınların saatten saate
daha da şiddetlendiğini ve
ı bölgede bu sabah 2 kişinin
1 öldüğtlnü, 23 kişinin de
\ yaralandığını duyurdu.
ı
! Neonazî
I liderine saldın
I
j • GOTTINGEN (AA) —
i Almanya'nın ırkçı
| liderlerinden neonazi Karl
j Polacek adlı politikacının
ı evinin bir grup tarafından
! basıldığı, saldırıda üçü ağır
! 15 kişinin yaralandığı
bildirildi. Göttingen
polisinin verdiği bilgiye
göre Aşağı Saksonya
eyaletinde faaliyet gösteren
"özgür Alman Işçileri
Partisi"nin lideri Polacek'in
(57) Mackenrode köyünde
ırkçı çahşmalarının merkezi
olarak kullandığı evi,
önceki gün 20 kişilik
maskeli bir grup tarafından
basıldı ve ateşe verildi.
Rehineler
sorunu
• m ABU DABİ (AA) —
! Ingiltere'nin dışişleriyle
! görevli Devlet Bakanı
! Douglas Hogg,
; LüBnan'daki rehineler
; sorununun kısa sürede
çözülebilecegini söyledi.
Birleşik Arap
ı Emirlikleri'nde yayımlanan
S El tttihat gazetesinin
' bugünkU sayısında yer alan
< demecinde Hogg,
1
"Rehineler sorununun
sonunun yakın olduğunu
1 göriiyoruz" dedi. Hogg,
; hükümetinin Israil'deki
ı cezaevlerinde tutulan
! Lübnanlıların dummundan
! endişe duyduğunu da
; belirterek Hizbullah
; örgütünün nıhani lideri
; Şeyh Abdül Kerim Obeid'in
j serbest bırakılması
', gerektiğini ifade etti.
I Arnavutluk:
İlaç ve gıdayok
• TtRAN (AA) — Siyasi
ve ekonomik kriz geçiren
Arnavutluk'ta ilaç sıkıntısı
; ciddi boyutlara ulastı.
Ülkenin bu alandaki
ihtiyacını karşılayan ilaç
işletmesinin, hammadde
yokluğu yüzünden
, çalışmalannı tamamen
1
durdurmasının yanı sıra
gelen dış yardımın da
yetersiz düzeyde olması
büytlk sıkınülara yol açıyor.
Sosyalist Parti'nin yayın
organı 'Zeri i Populit'
gazetesinde yayımlanan bir
yonımda, dış yardım olarak
gelen az miktarda ilacın
dağıtımının da bürokratik
engeller nedeniyle geciktiği
bildirildi. Arnavutluk'un bir
diğer büyük sorunu olarak
da gıda sıkıntısı dikkati
çekiyor. Halk az miktarda
da olsa bir şeyler
bulabilmek umuduyla gıda
maddesi satan dükkânlann
önünde uzun kuyruklar
oluşturuyor.
Kaifu'nun
halefi seçildi
• TOKYO (AA) —
Japonya'da iktidardaki
Liberal Demokrat Parti'de
dün yapılan genel başkanlık
seçimlerini eski Başbakan
Yardıması Kiichi Miyazawa
kazandı. Miyazawa, böylece
başbakanlık görevüıi de
üstlenecek. Liberal
Demokrat Parti'den yapılan
açıklamada, 492 delegenin
oy kullandığı parti içi
seçimde, 285 oy alan 72
yaşmdaki Miyazawa,
rakipleri, eski Dışişleri
Bakanı Hiroshi Mitsuzuka
ve eski Maliye Bakanı
Michio Watanabe'yi geride
bırakarak parti başkanı
seçildi.
Suriye lideri Hafız Esad, Banş Konferansı'na ilişkin demeç verdi:
6
Her şey Israil'e bağh'Dış Haberier Servisi — Ispan-
ya'nın başkenti Madrid'de 30
ekimde toplanacak olan Orta-
doğu Banş Konferansı öncesin-
de bir açıklama yapan Suriye
Devlet Başkanı Hafız Esad,
konferansın başansımn, "ço-
gunlukla tsrai hükümetinin eği-
limlcrine baglı olduğunu" söy-
ledi. Tel Aviv'de önceki gece
yaklaşık 30 bin tsrailli banş için
gösteri yaptı. FKÖ lideri Yaser
Arafat ise "bölgede banşın an-
cak Filistin-tsrail aniaşması fle
kurulabilecegini" belirtti.
Suriye lideri Hafız Esad dün
CNN televizyonunda yayımla-
nan demecinde, lsraillilerin
"Banşı mı, yoksa dnraman bu-
gtinkii gibi kalmasını mı
düediklerinin" bilinmesi gerek-
tiğini kaydetti. AA'ya göre kon-
feransta görüşebilecek tek ko-
nunun, "tiim adil oluşumlan fle
banş" olduğunu belirten Esad,
aksi halde bölgede durumun bu-
günkfi gibi kalacağını bildirdi.
Esad, taraflar arasındaki an-
laşmazlık noktalannın saptan-
ması için en iyi araçlann, BM
Güvenlik Konseyi'nin Israil'in
gUvenliğini garantileyen ve Go-
lan Tepeleri, Batı Şeria, Gazze
ile Doğu Kudüs'ün boşaltılma-
sını içeren 242 ve 338 sayılı ka-
Hafız Esad, CCN'e verdiği demeçte
"İsrairin banşı mı yoksa durumun
bugünkü gibi kalmasını mı istediği
bilinmelidir" dedi. FKÖ lideri Arafat
barışın "Filistin-İsrail anlaşmasma bağlı
olduğunu" söyledi. Tel Aviv'de 30 bin kişi
barış için gösteri yaptı.
rarlan olduğunu söyledi.
ABD, SSCB ve Güvenlik
Konseyi'ne üye diğer ülkeler-
den, 242 ve 338 sayılı kararla-
nn uygulanmasına çalışmalan-
nı istedigini belirten Esad,
ABD'nin Suriye'ye, Güvenlik
Konseyi kararlanna bağlıhğını
bildiren bir mektup ilettiğini de
kaydetti.
Esad, "Suriye'nin tsraU'i yok
etmek isteyip istemedigine" iliş-
kin soruyu ise "Yok etmeyi is-
tesek. nasıl banş çağnsı yapar
ve anlaşıru?" şeklinde cevapla-
dı.
Arafat'm demeci
Filistin Kurtuluş Orgütü lideri
Yaser Arafat, Amerikan CNN
televizyonunun Tunus'ta yaptığı
bir röportajda, Ortadoğu ban-
şının, lsraillilerin Filistinlilerle
anlaşmaya ulaşmadıkça gerçek-
leşemeyeceği yönündeki temel
görüşünü tekrarladı.
"Filistinlilerle banş yapmaya-
- caklarsa kiminie banşacaklar"
diye soran Arafat, tüm Ortado-
ğu'yu ilgilendiren sorunlann te-
melinde, Filistin halkmın mah-
rum bırakıldığı temel haklannın
yattığını vurguladı.
CNN'in mülakatında Arafat,
çarşamba günü başlayacak
Madrid Konferansı'nm, aym
zamanda uluslararası topluluk-
lar ve ABD'ye "hodri meydan"
diyeceğini söyledi.
Geçmiş dönemlerde çıkardığj
iki kararla (242, 338) Israil'i iş-
gal ettiği Filistin yurtlanndan
çekilmeye çağıran ve yalnızca
AT'ye girmek için 10 ülke sırada bekliyor
FİMJUBİYA
Nûfus: 4 982 000
GSMH. 92 7 mılyar dolar
Kişi basına GSMH 18 610 dolar
Nûfus. 256 000
GSMH 5.2 milyar dolar
Kişi başına GSMH: 20 160 dolar
Nüfus: 4.202.000
GSMH. 84 milyar dolar
Kışı başına GSMH 20 020 dolar
İSVEÇ
Nûtus 8.401.106
GSMH 179 rmlyar dolar
Kişi başına GSMH 13 870 dolar
Nûfus 6.796 000
GSMH- 178 milyar dolar
Kişi basına GSMH 26 309 dolar
AVUSTURYA
Nûfus: 7 712 000
GSMH. 96 5 milyar dolar
Kişi başına GSMH 12.501 dolar
EFTA'ya. 28.000 nûfuslu
üecntenstein da dahd.
bu çağn ile yetinen Birleşmiş
MiHetler'in, Irak-Kuveyt örne-
ğinde askeri ekonomik bütün
imkânlan seferber etmenin yo-
lunu açmasındaki "çifte
standardı" da tekrar dile geti-
ren Arafat, "Başkan Bush'a,
topla bütün donanmanı, yanm
milyon askerini, gel tsrail'i çı-
kart demiyonjm, ancak en azuı-
dan siyasal baskı, ekonomik
baskı yapmasını istiyorum"
şeklinde konuştu.
tsraiFde gösteri
tsrail'de önceki akşam yakla-
şık 30 bin kişinin katılımıyla ba-
nş yanlısı bir gösteri düzenlen-
di. Tel Aviv'de düzenlenen gös-
teride, "İsnıil banş istiyor" şek-
linde sloganlar atılarak banş
ESTMYA
Nûfus: 1.573.000
GSMH: 13 1 milyon dolar
Kişi basma GSMH 8 340 dolar
ifTMIYA
Nûfus- 2 681 OOO
GSMH. 22 8 milyar dolar
Ktşi başına GSMH: e 532 dolar
ÜTVMTA
Nûfıs 3 690 000
GSMH 28 milyar ooıar
Kişi başına GSMH: 7.752 dolar
AT
Nüfus
GSMH
Kişi başına GSMH:
ÜALTA
Nûfus: 345.418
GSMH' 1 4 milyar dolar
Kişi başına GSMH 4 040
dolar
BULGARİSTAI
Nûfus: 8.930.000
GSMH 51 rmryar dolar
Kişi başına GSMH 5.676
dolar
TÜRKİYE
Nûfus 57.000.000
GSMH 69 milyar dolar
Kişi başına GSMH: 1.960
dolar
NLHTA
Nûfus 37 873 000
GSMH. 70 milyar dolar
Kişi başına GSMH 1.850 dolar
ÇttOSUJVAKYA
Nüfus 15.636 000
GSMH 158 milyar dolar
Kışı başına GSMH 10.140 dolar
Nüfus 1ü 375 000
GSMH 25 5 rmfyar dolar
Kişi başına GSMH- 2 460 dolar
Nûfus 686 000
GSMH 4.2 milyar dolar
Kışı başına GSMH 6.260
dolar
*»T1 K i İ v İ i k t i r a r r t K l o k l l
A v r n p a
Ekonomik Toplmuğu (AT) ile Avnıpa Serbesl Ticaret Bölgesi
CI1 I l U y U H U C U T C l IMUK.U ( E F T A ) a r a s ı n d a geçen hafta imzalanan ticaret aniaşması ile Avnıpa,
380 milyon nüfnslu dünyanın en büyük pazanna dönüştü. Anlaşma aynca Avrupa'da yıllardır süren bölünmeyi de sona erdirdi.
EFTA üyesi 7 ülke (Finlandiya, tzlanda, Avusturya, Isveç, İsviçre, Norveç, Lichtenstein) Roma anlaşmasını imzalamayı reddetmiş-
ler, böylece Avnıpa "6'lar" ve "7'ler" diye ikiye aynlmıştı. Geçen hafta AT ile anlaşma imzalayan EFTA ülkelerinin bazılan (Avus-
torya, Finlandiya, tsveç, tsviçre) yakında AFye ginneyi uraut ediyoriar. Böylece, Avnıpa'daki bölünme büsbiitün ortadan kalkacak.
Ancak bazı gözlemciler, ATnin ekonomik felsefesinin konımacı olduğuna dikkat çekerek dünyamızda üç ekonomik bölgenin orta-
ya çıkacagını belirtiyortar. Bunlar Amerika (Kanada ve ABD), Avnıpa (Dogu Avnıpa'nın önemli bölümü dabil) ve Japonya'nın
odak noktasını oluştardugu Asya blokn şeklinde sıralanıyor.
BRÜKSEL
Büyük Avrupa kunıluyor
SABETAY VAROL
BRÜKSEL — AT Komisyonu Başkanı
Jacqnes Delors, ATnin önümüzdeki yıldan
itibaren daha büyük bir Avnıpa için kolla-
n sıvaması gerekeceğini belirtti. Delors, "La
Libre Belgiqne" gazetesine verdiği demeç-
te, bu yıl sonunda Maastricht'te yapılacak
donıkta, "siyasi birlik" konusunda göruş
birliğine vanlması halinde, ATnin, hemen
24 ya da 30 üyeli bir Avnıpa'nın geleceğini
tasarlama işine koyulacağını vurguladı.
Avnıpa Serbest Ticaret Birüği (EFTA) ile
AT arasında geçen hafta imzalanan anlaş-
maya da değinen Avrupa Komisyonu Baş-
kanı, "Toplulugun diğer Avnıpa iükderi ile
her gün biraz daha sıklaşan baglar konna-
sı zonınludur. Avnıpa'nın tekeli bizde de-
ğUdir. Öte yandan aynı kaderi paylaşmamı-
za kimse engel olamaz" şeklinde konuştu.
Avnıpa birliğinin çok zaman alacağına
işaret eden Jacques Delors, AT dışında ka-
lan Avrupa ülkelerinin aralannda oluştur-
duklan diğer yapılanmalan güçlendirmeleri
gerektiğini belirtti. Delors, "EFTA ülkele-
rinden kendi aralanndaki baglan sağlam-
laşürmalannı istedik. Polonyu, Çekoslovak-
ya ve Macaristan'ın, kendi aralannda her
alanda oluşturdnğu işbirligini de teşvik edi-
yoruz. Bu bir sabır oyunudur. Agını ören
öriimcek stratejisi uygulanmalıdır. tki ha-
tadan kaçmılmalıdır Bir grubun digerleri-
AT Komisyonu Başkanı
Delors, önümüzdeki yıldan
itibaren daha büyük bir
Avrupa için kolların
sıvanması gerekeceğini
söyledi.
ne üstünlük eide elmesinin getirecegi zarar-
lar kadar, şeklsiz, ruhsuz bir Avnıpa'nın da
tarihin baslasma tahammül edemeyecegi bi-
linmelidir."
Tam üyelik için başvuran ve üye olma is-
teğım dile getiren ülkelerin sayısındaki ar-
tış yüzünden, Toplulugun önümüzdeki yıl-
dan itibaren yeni genişleme stratejisini çiz-
mek üzere çalışmalannı başlatabileceği ha-
ber veriliyor. Delors'un La Libre Belgiqu-
e'e verdiği demeçte "yeni çahşmalardan" söz
etmesi, bu yöndeki haberleri doğrulayan bir
gelişme şeklinde ele alındı.
Avrupa Topluluğu, şimdiye kadar "eko-
nomik ve parasal işbirliği" ve "siyasi
işbirligi" konularıyla fazlasıyla meşgul ol-
duğundan yeni genişleme somnlan kapsam-
lı şekilde tartışılabilmiş değil. Gözlemciler
Maastrihct doruğunda, siyasi birlik konu-
sunda AT üyelerince vanlacak "doyurucu
bir iç uzlaşma"nın, yeni genişleme strateji-
sinin belirlenebilmesi için uygun bir zemin
oluşturacağına inanıyor.
Siyasi birlik konusu şu üç konu üzerin-
de düğümleniyor:
1- Ortak dış politika konulannda "oy
çokluguyla karar alabilmek."
2- Askeri planda "AT-BAB-NATO" üç-
geni için yeni iüşkiler hiyerarşisini belirle-
mek.
3- Avrupa Parlamentosu'na tanınacak ye-
ni yasal ve denetleme yetkileri.
EÜRÖPEAN GAZETESMN ATKONUSUNDAKİGÖRÜŞÜ
4
Moğol kökenli Ttirkler dışarı'
BRÜKSEL (AA)— Türkiye, ATnin ka-
pısmı zorlarken 'Türklerin yerinin AT de-
ğil, Ortaasya olduğu' iddiası ortaya atılmaya
başlandı.
'Avnıpa'nın milli gazetesi' haftahk Euro-
pean'ın son sayısında yayımlanan "Türkiye
Mogol kökenine bakmak zornnda" başlıkh
yonımda, "Türklerin ashnda Ortaasya'dan
geldikleri ve Mogol kökenli olduklannın
unutuldugu" şeklinde bir yorum yer aldı.
Gazetenin, AT-EFTA Anlaşması'nı işle-
yen "AT geniş, daha geniş" manşetli sayfa-
sında yer alan Peter Millar imzah yorum-
da, ATnin etnik ve coğrafi bakımdan Av-
nıpalı bir topluluk olduğu belirtilerek Tür-
kiye*nin ne etnik ne de coğrafi açıdan AT
üyeliğine uygun olduğu ileri sürüldü.
Türklerin Ortaasya'dan gelip Anadolu-
yu zaptettiklerini bildiren Millar, "16. yüz-
yılda Viyana kapılanna dayanan Türkİerin
AT'ye gfame çabalanna ragmen hiçbir za-
man Avrupalı olmadıklannı" iddia etti.
Cengiz Han'ın golgesi
Sovyetler Buiiği'nin çöküşünün Türkle-
re yeniden Ortaasya ile bağlanu kurma ola-
nağı tanıdığını bildiren Millar, "AT-EFTA
Aniaşması ile Avnıpa'nın genişiemesinin a-
nırlan tanımlanırken Cengiz Han'ın gölgesi
de geri dönüyor" diye yazdı.
Millar, yazısında şimdiye dek Avnıpa'nın
Türkiye'yi oyalamasmın nedeninin, Avru-
pa tarafından reddedilmesi halinde Ortado-
ğu ve aşın Islamcılığın çemberine itilebile-
ceği korkusu olduğu iddiasına da yer vere-
rek 'Fakat artık bu tek altematif degü' dedi.
Türk kökenli cumhuriyetlerin Boğazlar'-
dan Buhara'ya uzanacak bir bölgesel blok
oluşturabileceklerini savunan yazar, Ata-
türkçülük ve Stalin komünizmi nedeni ile
laik özelliklere sahip bu blokun aşın tslam-
cılığa geçit vermeyeceğini ima etti.
yanlısı şarkılar dinlendi.
Gösteri meydanındaki pan-
kartlarda ise "Şamir, banşa en-
geller koyma", "Şamir, fırsat
kaçınlmamalı" ve "Banş saati
çaldı" gibi yazılar bulunduğu
belirtildi.
Öte yandan, Ortadoğu Banş
Konferansı'na katılacak Ürdün-
Fihstin ortak heyetinde yer alan
Saeb Erakat adh Filistinli üye,
konferansa katılacağını açıkla-
dı^
Arapların koşulu
Filistin devletinin fiili Dışişleri
Bakanı Fanık Kaddomi, Orta-
doğu Banş Konferansı'na doğ-
rudan katılacak Arap ülkeleri-
nin, Israil işgali altındaki top-
raklarda Yahudi yerleşim bölge-
leri kurmaya son vermeden bu
ülkeyle ikiü görüşmelere başla-
mama konusunda anlaşmaya
vardıklannı söyledL
Kaddumi, dün Paris'te AFP-
ye verdiği demeçte bu kararın
geçen hafta Şam'da düzenlenen
Israil'e sınırı olan 4 Arap ülkesi
Suriye, Ürdün, Lübnan ve Mı-
sır dışişleri bakanları, Körfez Iş-
birliği Konseyi ve Arap Magrip
Ülkeleri Biriiği temsilcileri ile Fi-
listin adına kendisinin katıldığı
toplantıda ahndığım duyurdu.
BARIŞ KONFERANSI
Filistin
Türkiye'den
destek
bekliyor
KAHİRE (AA) — Filistin
Ulusal Konseyi Genel Sekreteri
Muhammed Subeyh, Madrid'-
deki Ortadoğu Banş Konferan-
sı'na katılacak Filistin heyeti-
nin, Türkiye'den etkin destek
beklediğini bildirdi.
Subeyh, Kahire'de AA mu-
habirine yaptığı açıklamada
Türkiye'nin coğrafi konumu ve
Ortadoğu ile olan bağları nede-
niyle banş sürecine kayıtsız ka-
lamayacağını belirtti.
Türkiye'nin bölgede çok
önemli çıkarları bulunduğunu
anlatan Filistinli yetkili şöyle de-
di:
"Eger bölgede banş sağlanır-
sa bu aym zamanda Türki>e'nin
de birçok bakımdan çıkanna
olacakbr. Buna örnek olarak
ekonomik kalkınma projelerini
gösterebilirim. Türkiye aynca
bölgede kapsamlı banş kurul-
madan kendisini tam olarak ra-
hat hissedemeyecegini ABD'de
anlatabilir.
Bütün bunlan göz önüne ala-
rak Türk halkı ve hükümetine,
içinde bulundugumuz bu kritik
günlerde banş konferansına ka-
tılacak Filistin heyeti ve işgal al-
tındaki topraklarda > aşayan Fi-
listinlilere destek vermeleri çag-
nsında bulunmak isti\orum-"
Aynı zamanda Filistin Kurtu-
luş Örgütü Merkez Komitesi
üyesi olan Muhammed Subeyh,
Madrid Konferansı'nda lsrail'-
in Doğu Kudüs de dahil olmak
üzere 1967 savaşında işgal etti-
ği topraklardan çekilmesini,
Arap topraklannda yeni Yahu-
di yerleşim bölgeleri kunılması-
mn durdurulmasmı ve Filistin-
Iilerin güvenliğinin garanti altı-
na alınmasını isteyeceklerini be-
lirtti.
Toplantıya katılacak Israil
heyetinin çeşitli kışkırtmalara
başvurarak konferansı başarı-
sızlığa uğratmak isteyebileceği-
ne işaret eden Subeyh, Israil'in
bu taktiklerinin Filistinlileri mü-
zakerelere sabırla devam etmek-
ten alıkoyamayacağıru bildirdi.
YUNANtSTAN
Devlet
bakanı
azledildi
STELYO BERBERAKİS~~
ATİNA — Yunanistan'da
Yeni Demokrasi Partisi iktida-
nnın Başbakan Konstantin Mit-
sotakis'ten sonra adından en
çok sözünü ettiren Devlet Baka-
nı Miltiyades Evert önceki ak-
şam başbakamn 'tavsiyesi' üze-
rine görevinden istifa etti.
Dışişleri Bakanı Andonis Sa-
maras ile arasında çıkan ihtilaf-
tan sonra Evert, bir açıklama
yaparak "Başbakanın Dışişleri
Bakanugı içindeki pürüzlerin gi-
derilmesi için derhal faaliyete
geçmesini" istedi.
Daha sonra Samaras ile
Evert'in karşıhkh olarak birbir-
lerini suçladığı açıklamalar ya-
pıldı. Evert, bu açıklamalann-
da en çok Mitsotakis'in ABD
Başkanı Bush ile arasındaki
'gizli' mektuplaşmaların PA-
SOK'a ve daha sonra basına sız-
dırılmasımn kabul edilmez bir
durum olduğunu, bu nedenle
Dışişleri Bakanlıgı içindeki
'gammazcılığa' son verilmesini
talep etti.
POLmKADA
SORUNLAR
ERGUNBALQ
Körfez Politikası ve
Nurlu Ufuklar...
Körfez bunalımı sırasında Türk basınında, genelde iki gö-
rüş birbıri ile sürtüşüyordu. Bunlardan ilkine göre Cumhur-
başkanı Sayın Turgut Ozal'ın kişisel olarak şekillendirdiği Kör-
fez politikası, bir anlamda "devrimci" bir nitelik taşıyordu.
Türkiye, bölgede söz sahibi olduğunu hatırlatarak ağıriığını
koyuyor, ABD ile Batı Avrupa'nın en saygın dostları arasına
giriyor, bölgenin lideri konumuna yükseliyordu. Savaş bir so-
na ersin neler olmayacaktı neler? Türkiye'nin dış politika so-
runları hafifleyecek, AT'ye kapı aralanacak, banş masasın-
da pastadan (O pasta ne ise?) önemli bir parça Türkiye'nin
payına düşecek, Arap-israil anlaşmazlığında Türkiye, Filis-
tinlilerin "abisi" ve Arapların saydığı bir bölge ülkesi olarak
ağıriığını koyacaktı.
Buna karşı diğer görüşü savunanlar ise şöyle diyoriardı:
Türkiye'nin bir bölge ülkesi olarak kuşkusuz aktif politika iz-
lemesi gerekir. Ama aktif politika gözü kapalı ABD'nin dü-
men suyunda gitmek değildir. Türkiye'nin Irak'a karşı BM ta-
rafından kararlaştınlan yaptırımlara uyması, boru hattını he-
men kapatmaşı çok yerınde olmuştur. Ancak Amerikan uçak-
larına incirlik Üssü'nden Irak'ı bombalama izni vermesi yan-
lıştır. Bu hem Arap halklarında olumsuz etki yapar hem de
Bağdat'ı Türkiye'nin yeminli düşmanı haline getirir.
Ve bu görüşü savunanlar şu soruyu soruyoriardı: "Ya Sad-
dam bu savaştan paçasını kurtarırsa? Türkiye'den intikam al-
mayı düşünmez mi? Söz gelişi PKK'yı Türkiye'ye karşı des-
teklemez mi?"
Ama toz pembe tablo çizenler için bu tür görüşler "vizyon
yokluğu", "çekingenlik", "pısırıklıktı". Saddam'ın artık işi bit-
mişti. Yepyeni bir dünya kuruluyordu bölgede ve Türkiye bu
dünyanın merkezi olacaktı.
Irak'taki iç savaş sırasında Celal Talabani'nin Ankara'ya da-
vet edılmesini eleştırenler, Saddam'ın buna karşı ileride mi-
silleme yapabileceğirif teröristlere kucak açabileceğini be-
lirtenler. aynı karşılığı aldılar: Saddam'ın birkaç haftahk öm-
rü kalmıstı. Türkiye'nin önünde "nurlu ufuklar" açılıyordu. Batı
dünyasının yıldızı oimuştu Türkiye. Ama vizyon sahibi olma-
yanlar, ufuktan yoksun bulunanlar bu gerçekleri göremiyor-
lardı.
Şimdi Sayın Ozal'ın "vizyonlu", "geniş ufuklu" poMikası-
nın sonuçlanna bir göz atalım:
Körfez savaşının bitiminden kısa süre sonra Şam'da top-
lanan Arap dışişleri bakanları bir "Körfez Güvenlik Orgütü
1
'nün kurulmasını kararlaştırdılar Bu toplantıda Türkiye'nin adı
bile geçmedi. Kuveyt, katkılarından ötürü teşekkür ettiği ül-
keler arasına Türkiye'nin adını koymayı unuttu. En saygın üye-
si olacağımızın söylendiği Batı dünyası, Kıbrıs konusunda
BM'den çok sert bir karar çıkartılmasında önayak oldu. AT
1
nin kapısını açmayacağı yüzümüze dobra dobra söytendi. Al-
manya nerede ise PKK'yı Türkiye'ye karşı destekleyen birtu-
tuma girdi.
Sayın Özal ve onun sözcülüğünü yapanların vaat ettikleri
"nurlu ufukların" Batı cephesi böyle.
Ama en önemlisi Irak cephesi. "İşi bitmiş" Saddam hâlâ
iktidarda ve Türkiye'den intikam alıyor.
The New York Times'ın 21 ekim tarihli sayısında çıkan, ba-
sınımızda da yer alan haber çok ilginçti. Gazetenin muhabi-
ri Chris Hedger, Türk yetkililer, Batılı diplomatlar ve bazı Kürt
liderlere dayandırdığı Silopi kaynaklı haberinde Irak hükü-
metinin, Körfez savaşı sırasındaki tutumu nedeni ile Türki-
ye'den intikam almak için PKK militanlarına silah ve malze-
me yardımı yaptığını bildiriyor. Bir Batılı diplomat şöyle diyor
Chris Hedger'e: "Bir yıl önce bu militanlar ufak, etkileri SH
nırlı çetelerdi. Şimdi güçlü bir gerilla ordusuna dönüştüler.
Saddam, onlan Türkiye'den intikam almak için çok yararlı bir
araç olarak görüyor"
Bir Kürt lideri de Irak hükümetinin PKK militanlarına ağır
silah, top ve uçaksavarlar verdiğini belirttikten sonra, "Bu ge-
rillalann şimdi ellerinde bulunan silahlar, şaşkınlık yaratıcı"
diyor.
Chris Hedger'in görüştüğü yetkililer, Irak hükümetinin PKK
militanlarına ağır silah yardımından başka, kamp ve üs kur-
maları için her türlü kolayiığı sağladığını belirtiyorlar.
İşte Körfez savaşı sırasında Sayın Ozal'ın tek başına yü-
rüttüğü ve bazı çevreler tarafından alkışlanan "kraldan faz-
la kralcı" politikanın Türkiye'yi getirdiği nokta budur. PKK artık
3-5 kişilik gruplarla değil, yüzlerce kişi ile ağır silahlarla do-
natılmış olarak saldırmakiadır.
Türkiye'nin itibarının fevkalade arttığı iddia edilen Batı dürv
yasında ise Türk Silahlı Kuvvetleri saldırılara her karşılık ver-
diğinde kıyamet kopmakta, Almanya'da Türkiye'ye silah yar-
dımının kesilmesinden söz ediimektedir.
Tablo, Türkiye'yi bekleyen "parlak gelecek" ve "nurlu
ufuklar" edebiyatının yaratıcılarının dikkatine sunulur.
SOVYETLER BÎRLIGI
Türkmenistan da
bağımsızhk ilan etti
Dış Haberler Servisi— Sov-
yetler Birliği'nin Türkmenistan
Cumhuriyeti'nde dün bağımsız-
lık ilan edildi. Önceki gün ya-
pılan bağımsızhk oylamasında
halkın büyük çoğunluğunun
evet oyu vermesinin ardından
parlamento, bağımsızhğı öngö-
ren yasayı kabul etti. Sovyetler
Birliği'nin 12 cumhuriyetinin li-
derleri dün Moskova'da, birli-
ğin aksayan dış yardım sorunu-
nu çözmek amacıyla sanayileş-
miş ülkelerin (G-7) temsilcile-
riyle masaya oturdular. SSCB
Savunma Bakanhğı, nükleer si-
lahlann Moskova'nın deneti-
minde olduğunu açıkladı.
Türkmenistan Devlet Başka-
nı Saparmurad Niyazov, dün
parlamenterleri tebrik ettikten
sonra yaptığı konuşmada
"Türkmenistan'm artık bağım-
sız ve demokratik bir devlet
olduğunu" açıkladı. Türkme-
nistan, başansız ağustos darbe-
sinden bu yana bağımsızhk ilan
eden 13. cumhuriyet oldu. Rus-
ya Federasyonu ve Kazakistan
henüz bağımsızhk kararı
almadı.
Kafkasya cumhuriyetlerin-
den Türkmenistan'da önceki
gün bağımsızlık için yapılan re-
ferandumda, halkın yüzde 94'ü
lehte oy kullandı. Reuter'in
Moskova radyosuna dayandır-
dığı habere göre 3 milyon 600
bin seçmenin yüzde 93.4'ü ay-
nı referandumla Devlet Başka-
nı Saparmurad Niyazov'un iç ve
dış politikasını da onayladı. Ni-
vazov, geçen hafta cumhuriye-
tin Moskova'dan bağımsızlığı-
nı ilan edeceğini ve Türkmenis-
tan topraklarım korumak ama-
cıyla silahlı güç oluşturulacağı-
nı belirtmişti.
Sovyetler Birliği'nin 12 cum-
huriyetinin lideri, dün sanayi-
leşmiş ülkelerle Moskova'da
masaya otururken, ülkenin
elindeki döviz rezervinin kışlık
yağ ihtiyacının yüzde onunu,
sütün yansını, süttozunun da
üçte birini karşılamaya yetece-
ğini açıkladı.
POLONYA
îlk serbest
seçimler
Dış Haberier Servisi — Po-
lonyahlar, tkinci Dünya Sava-
şı'ndan bu yana ilk kez dün de-
mokratik seçimler için sandık
başına gittiler.
Genel seçimlerin ilk sonuçla-
nna göre eski Başbakan Tade-
usz Mazowiecki liderliğindeki
Demokratik Birlik önde gider-
ken, eski komünistlerin oluştur-
duğu Demokratik Sol Birhk'in
üçüncü sırada olduğu bildirili-
yor.
Oy verme işleminin TSİ
2O.00*de bitmesinden kısa bir sü-
re sonra 22 bin seçim merkezi-
nin 600'ünden ahnan sonuçlar
televizyonda yayımlandı.
İlk sonuçlara göre yüzde 14.5
oyla Demokratik Birlik önde gi-
derken, onu yüzde 9.5 ile Mer-
kezi Yuttaş Ittifakı ve yüzde 9 ile
eski komünistler izliyor.
Günlük gazetelerden birinde
yayımlanan araştırma sonuçla-
nna göre en çok oy toplaması
beklenen parti, eski Başbakan
Tadeusz Mazowiecki'nin lider-
liğindeki Demokratik Birlik.