17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 EKONOMİ 28 EKİM 1991 BORSA NOTLARI Trendne zaman yukarı döner? ABDURRAHMAN YILDIRIM Dövizin başkaldırma potan- siyelinin yüksek olduğu se- çim öncesı ve seçim sonrası dönemmde Merkez Bankası faizi yükselterek dövizi baskı altına aldı. Bu uygulama kar- şısında pes eden Kapalıçarşı kaynaklı döviz yatırımcıları Merkez Bankası'nın müdaha- le edemeyeceğı borsaya dö- nüş yaptılar. Borsa, seçim ari- fesindeki hafta yüzde 4.28, se- çim sonrasında da yüzde 430 prim yaptı. Acaba borsa, düşüş trendi- ni kırarak yeni bir yükselış eği- limine girer mi? Bunun için borsada fiyatla- rı belirleyen en önemli unsur olan arz ve talep durumuna bakmalıyız. Talebi besleyen et- kenleri şöyle sıralayabiliriz: Genel para arzı, gelir düzeyı- nin yükselmesı, tasarruf eğilı- minin artması, kurumsal ta- sarrufların piyasaya gırişi, yurtdışı kaynak girişi, piyasa- nın güvenilirliği ve açıklığı, borsanın yapısı ve ışleyişi, is- tikrar ve kârlılık. Arzı ise şirket- lerin halka açılması, özelleştır- me ve sermaye arttırımları. Talep cephesıni besleyecek unsurlarda yakın bir zamanda önemli bir gelışme beklenmı- yor. Arzda da öyle. Bu unsur- lardaki değişmeler öncelikle yeni hükümetin kurulmasına ve hazırlayacağı ekonomik pa- kete açılmasına bağlı bulunu- yor. Bu durumda borsanın sey- rini alternatif yatınm araçları olan faiz ve döviz belirlıyor. Fa- iz yükselirse dövizi ve borsayı baskı altına alıyor Bugün olan da bu zaten. Faız yerine döviz yükselirse borsadan para çe- kiyor. TL'den kaçışı hızlandırı- yor. Ktsa vadede bakıldığında borsanın yüksek faiz ile döviz arasında sıkıştığı görülüyor. Borsanın böyie bir ortamda yol alması zor. En iyisi beklemek. Ama beklerken de boş durma- mak. Parada olanlar kısa va- dede fontarını yüksek faizle değertendirebilirier. Mevduat olarak bankaya yatırabilırler veya Hazine Bonosu ve Dev- letTahvili alabılirler. Fonun bü- yüklüğüne bağlı olarak repo yapabilirler. Böyielikle sartların borsa için olumluya döneceği zamana hazırlıkJı olurlar. Kâ- ğıtta olanlar ıse satıp çıkmak yerine hisse çoğaltmaya ve portföylerınde gerekıyorsa re- vizyona gidebilirler. Satıp çık- mak ıse ancak zararı realize etmek olur. Trendin yukarı dönmesini ancak, ekonomik programın uygulanmaya başlandığı ve olumlu sonuç vereceğme da- ir ilk işaretterin alındığı zaman bekleyebilıriz. Ama, bu zaman gelinceye kadar bir konuya da dikkat çekilebılir. O da, koalis- yonun büyük ortağı oiacak DYP'nin ekonomik programı- na koyduğu "Hisse senedi alımları vergi matrahından düşülecek" maddesıdır. Bu, eğer yapılabilirse, borsa için önemli bir teşvıktır. vfergı avan-. tajından dolayı hemen ek ta- lep yaratacak, kurumsal tasar- rufları borsaya sokacak bir ka- rardır. Böyle bir karar oluşu- muna dikkat kesilirken, "dere- yı görmeden paçayı sıvama- mak" da gerekiyor herhalde. Temerrüdün altında yatanlar Borsa, geçen hafta gereksiz bir tartışmanın içine girdi. Borsa Yönetım Kurulu, üç ara- cı kuruma temerrüde düştük- lerinden dolayı geçici süreyle kapatma ve para cezası verdi. Ceza, aracı üyelerce tepkiyle karsılandı ve ceza alan üyeler- den biri yürütmeyi durdurma kararı için mahkemeye başvurdu. Borsa Aracı Kurum Yöne- ticfleri Demeğ! Ise yaptığı ya- zılı açıklamada "ÜyeterimkJn karsılasabHeceği hukuka uy- gun olmayan davranışlarda kendilerine her türiü hukuki yardım sağlanacağının ve haksızlıkların düzeltilmesi için h«r düzeyde girişim ya- pacağının bilinmesinde ya- rar görmektedir" denildı. SPK, aracı üyelere çeşitli nedenlerden dolayı kapatma cezası verdığinde Borsa Baş- kanı Yaman Törüner buna karşı çıkmış ve "Mali suca mali ceza olmalı. Mali piya- sada kapatma olamaz" de- mişti. Borsanın 1991 Nisanı sonunda yapılan genel kuru- lunda bu görüşlerinı açıklayan Yaman Törüner, Sahte Çuku- rova Elektrik Hisseleri Tazmin Fonu için toplanan bir başka genel kurul günunde ikı aracı kurumun kapatılmasına imza koymuştu. Cezalandınlanlardan birinin Borsada en çok işlem hacmi- ni gerçekleştiren ikinci aracı üye olduğu, bir diğerinin ilk 10'a girdiği de dikkate alınırsa, geçici kapatmanın önemi da- ha iyi anlaşılabılır. Çok daha fazla temerrüde düşen bazı bankalar ve diğer aracı üyeler varken, ceza küçük rakamlar- da kalanlara veriliyor. Borsa bunu, "temerrüt konusunda savunma yapmadıklan" ge- rekçesine dayandırıyor. Yatırımcının aracı üyeler ve şirket yönettcilerı tarafından yaygın olarak aidatılması ve is- tismar edilmesi, açığa satışın müşteri portföyleri kullanılarak yapılması dururken temerrüde kapatma cezası neden aca- ba? Bunu, biien veya anlamlı bulan beri gelsin. Kamu demode oldu Seçimin geride kalmasıyla birlikte borsada kamu kâ- ğıtlan da gözden düştü. Tenv muz ayı sonunda Başbakan Yardımcısı Ekrem Pakde- mirli'nin "Borsayı destekleyecegiz" açıklama- sıyla Erdemir, Çukurova Elektrik, Kepez Elektrik, Tüpraş, Petrol Ofisi gibi ka- mu hisseleri gözde olmuş ve en yüksek pirımi yapmışlar- dı. 2.5 aylık bu dönemde en çok ışlem hacminı gerçek- leştiren kamu kağıtları, şım- di borsa lıderiiğım yine Koç Grubu hısselerıne ve çi- mento sektörüne devredi- yorlar. Elektrigîn özelleşmesîne tepkiİZMİR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu)— Elektrik üretim, iletim, dağıtım ve ticaretini özelleştiren Bakanlar Kurulu karan Elektrik Mühendisleri Odası'nca tepkiyle karsılandı. Deneyimsiz şirketlere yetki veren karann başanya ula- şamayacağını ve binlerce TEK çalışanını mağdur edeceğini be- lirten EJektrik Mühendisleri Odası tzmir Şube Başkanı Nihat özgli, "Oluşacak yeni hüküme- tin elektrik üzerinde oynanan oldubittilere göz yummayacağı- nı umuyoruz" dedi. Bakanlar Kurulu'nun Resmi Gazete'de yayımlanan 9 Ekim 1991 gün ve 91/2325 sayıh kara- nyla beş görev bölgesinde elek- trik üretimi, iletimi, dağıtımı ve ticareti 30 yıl süreyle beş şirkete verildi. AYDEM, GÖKDERE, TEKTAR, BEST ve SENKOM adlı şirketlere görev veren Ba- kanlar Kurulu karan, Elektrik Mühendisleri Odası'nca tepkiyle karşılanırken "içtensiziik" ola- rak nitelendi. Elektrik Mühendisleri Odası Izmir Şube Başkanı Nihat öz- gül, dün yaptığı açıklamada şu görüşleri dile getirdi: "Odamız, bakanlığın özel şir- ketlerie kapalı kapüar ardından sttrdiirdügü gorüşmeler sırasın- da sözleşme koşnllanııın kamu- oyuna açıklanmasını istemişti. Ne var ki, bugıine kadar bakan- lık bu konndaki olumsuz tulu- munn sürdürerek sonuca gjüne- yi, iş bitirmeyi' tercih etmiştir. Gorevlendirilen finnalara bakıl- dığında, başta dagıtım olmak üzere uretim ve Oetimde dene- yim sahibi olraadıklan göriıl- mektedir. Uzmanbştnış we dene- yim sahibi TEK başansız göste- rilerken bu konuda hiç deneyi- Diğer yazılımlar işlerinizi kolaylaştırıyor. A 6 s ı O I Biz daha da kolaylaştırıyoruz. Çünkü LOGO Yazılımları sizi saatlerce bilgi- sayar başına mahkûm etmeyı değil. hayatınızı kolaylaştırmayı amaçlıyor. Öğrenmesi çok kolay. Yalnızca 8 saatte tüm bir programı öğrenebıliyor- sunuz. Kullanması çok kolay. Yalnızca 5 tuşla tüm bir programı kullanabiliyorsu- nuz. Güçlü bir servis desteği var. Yalnızca yazılım konusunda değil. bılgisayar konusunda da uzman, kalitelı servis desteği heranyanınızda. İşletme danışmanlığı hizmeti veriyor. Deneyimli personeliyle LOGO İşletme Danışmanlığı, sorun- larınıza çözüm getirmeye hazır. Personelden demirbaşa, genel raporlama sis- teminden muhasebeye kadar uzanan LOGO ürün- leriyle tanışın; hem hayatınız kolaylaşsın, hem de işyerinızin verimi artsın. LOGOY A Z I L I M: Muhj'dar Caddea "ter Enuzjn &xak 2 2 Kaûlkoy 81300 la**ul Te 345 22 56 348 02 41 F*s 347 '290 Buro. OMeaha Eldem Sokak M i 06420 Ankara Tet 13381 96Fats 1315397 mi olmayan şirketler ne kadar başanlı olabilir?" Özel şırketlerin elektrik konu- sunda görevlendirilmelerinde • açık ihale yönteminin seçilme- mesinin Karayollan örneğinde- ki gibi bazı şirketlere ayrıcalık sağlandığı izlenimi verdiğini kaydeden Nihat özgul, "Nite- kim tzmir, Aydın, Denizli ve Muğla illerinde görevlendirilen firmalann Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanı'nın memleketi olan Denizli'den olması bu gö- rüşumüzü kuvvetlendirmekte- dir" dedi. öte yandan Tes-lş Sendikası Genel Başkanı Faruk Banıt, TEK'e ait elektrik hizmetlerinin özel sektöre devrinin yanlış ve anlamsız olduğunu söyledi. Barut, yaptığı yazdı açıklama- da, Isparta, Denizli, Muğla, Ay- dın, Izmir, Bilecik ve Eskişehir- deki elektrik uretim, iletim, da- ğıtım ve ticaret işinin özel sek- töre devredilmesiyle, "özel sek- töre peşkeş çekildiğini" savuna- rak, şunları kaydetti: "Kamu yaranna hizmet veren TEK, Türkiye'de en iyi işletme konumundayken, "Ben bu işyer- lerini işletemiyonım' ve 'Benim yerime sen kazan" düşuncesiyle hareket etmiştir. Ulkemizde yeni bir seçim ol- muş ve ANAP iktidan muhale- fete duşmıiştur. Telaş ve aceley- le özelleştirme>i gerçekleştir- mek, yeni kurulacak hiikümete bir emrivaki olacaktır. Dileriz ki, yeni hükümel ozelleştirmeyi böylesine yanlış bir şeküde ger- çekleştiren ANAP bukıimetinin bu tasarrufunu donduracaktır. Her vila>eti ayrı bir şabıs veya şirkete devrederek TEK ozelleş- tirilemez. Buna daha köklii ve tatarlı yaklaştmlar gerekir." Yerfıstığında fiyat şaşkmlığı ARABAN (Cumhuriyet)— Merkezi Gaziantep'te bulunan Guneydoğu Tanm Satış Koope- ratifleri Birliği'nin(GTSKB)böl- gede alımını yaptığı yerfıstığı için henüz gerektiği kadar ödeme yapmadığı bildirildi. Üreticilerin, 7500 lira olarak açıklanan fiyatın çok altında dahi satış yapmakta zorlandığına dikkat çekıldi. Gaziantep ve ilçeleriyle tçel'in Silifke ve Adana'nın Düziçi ilçe- sinde halkın önemli geçim kayna- ğı olan yerfısüğı bu sezon ciddi bir yakınma konusu oldu. Üreti- cilerin urünlerini GTSKB'yetes- lim ettikleri haldeparasını alama- dıklan belinildi. Araban ilçesin- de ekim yapan ureticiler şunlan söylediler: "Araban'da ve diger ilçelerde- ki iireticilerden eylul ayının 23'iine kadar üriinünii tesliin et- miş olanlar paralannı alabildiler. Ancak bu tarihten sonrattriinve- ren lere hiçbir ödeme yapılmadı. Araya seçim girdi, uretici unutul- du. Artık seçim bitti, ama biriik yöneticileri hükümetin kurulma- sını bekliyor. Ekim yaparken bir- çok yere borçlanan üreticilerin 3 ay beklemesi çok zor." R E K L A M D U N Y A S I Metropol'den kitie iletişimi Gilderen Kosar, Gur-I kan Kınacı ve Hasanl Ardıç'ın kurduğul "Metropol Kitle îleti- şim Hizmetleri", "me-1 dia selling" tabiredılen rekiam mecrası planla- ma ve satış hizmetleri I ile basın ilişkileri ve tanıtım danışmanlığı yapmak üzere faaliyete başladı. CNN In- ternational televizyon kanalı Metropol'un ilk muşterisi olurken Amerikan 'Torbes" dergisi, Singapur Hava Yolan'nın dergısi Silver Kriss'ın da içinde bulunduğu MPH grubu Türkiye'de Metropol'un hizmetle- rinden yararlanmaya başladı. Basın ilişki- leri ve tanıtım danışmanlığı konusunda ise Metropol, Türkiye Emlak Bankası, Süzer Holding, Babçeşehir Konsorsiyumu başta olmak uzere çeşitli kuruluşlarla birlikte ça- lışıyor. Türk reklamverenlerinin uluslara- rası medyaya açılması açısından Metro- pol'un önemli işlevler Ustlenmesi bek- leniyor. ÛUE S\J'IS~ G^oülLLoT Aman anneme Enrocom'da ortak oldugumu soylemeyin, o beni halfi RSCG'nia pat- ronn sauuyor! (Fraasız Strategies dergisinde Soulas'ııı karikatürü /15 Ekim 1991) Almanya'da rekiam kanalı Almanya'nın en bü- GJ Communication yük yayın kuruluşla- rından biri olan G+J'niniç bülteni olan "Communicati- oa^un son sayısından yer alan birinceleme- ye göre Almanya'daki tüm TV kanallann- daki reklamlar "arük tersetid göstermeye" başlarken, sadecerekiamfümleri gösteren TV kanaünın da yaşayamayacağı saptanı- yor. SfKvologlann yaptığı bir arastırmanın sonuçlannı aktaran "Communication", özel TV kanallan izleyenlerin büyük bir ço- ğunluğunun ulusal TV kanallannı izleyen- lere oranla daha düşük eğitim dereceli ol- duğunu saptıyor. Arastırmanın bir başka sonucu ise "Rekiam pattamasuun sonanun yakın olduğu." özellikle TVrekiamtarife- lerinin sürekli olarak artması, reklamve- renlerin TV'den uzaklaşıp basına yaklaş- masma neden oluyor. Çüriik yumurta, domates, ateşe verilmiş otomobil lasügi (Yanm pastanın içindeki dilimler) — Benim seçim bölgemde oylama perspektifi işte böyle gönınüyor... (Fransız Conard Enchaine dergisi) > "Bir, iki, üç kupona..!' sloganlı promosyon kampan- yasıyla Sabah gazetesine ve grubun diğer yayın organlarına bir süre başanlı hiz- metler verenAX ajans bundan böyle Sa- bah grubuyla çalışmıyor. Sabah gazete- si, Bugun ve Fotomaç gibi gazetelerin kampanyalarını bundan böyle ERA ajans hazırlayacak. ERA'yı başarüı Vak- ko ilanlanndan hatırlıyoruz. Pwyrw*B*mM BtrHfi Ali thsan Poyraz'ın yönetim kurulu başkanlığın- daki Poyraz rekiam ajansı ABD rekiam ajanslan listesinde 3. sıradabulunan Bo- veü grubu ile birleşmesini perşembe gü- nü bir "kokteyl prolonje"yle kutlayacak. T E K N f t L O J I V I T R I N I "Vkpayburun Üretilen besinlerin koku özellikleri gı- da endüstrisini yakından ilgilendiren bir konu. Bunu gözardı etmeyen bilim adamlan, içecek ve yiyeceklerin kokula- nnı hem üretim aşamasında hem de üre- tim sonrasında kontrol edebilecek bir çe- şit elektronik burun üzerinde çalışıyor- lar. Yiyecek ve içeceklerin kanşımlannı analiz edebilecek yapay bir koku alıcı için iki şeye gereksinim var. Bunlardan birin- cisi doğal olarak kokulara duyarlı elek- tronik bir bunın üretebilmek. Ama bel- ki de bundan daha da önemlisi tıpkı in- san beyninde olduğu gibi kokularm ayırt edilebilmesinin de sağlanması. tngiliz bi- limadamları bu amaçla iletken polimer- lerden oluşan ve oda ısısında çalışabilen alıcılar ürettiler. Bu ahcılann her birinin üzerinde bulunan elektrik akımı koku moleküüeri yüzeye çarptığı anda değişirn gösteriyor. Ahcılann her birinin değişik kokulara verdiği değişik sinyallerin sen- tezlenmesi sonucunda da kanşımın nite- liği ortaya çıkıyor. Sentezleme işlemi ise birbiriyle bağlantılı mikroprosörlerden oluşan bir çeşit sinir ağı yardımıyla ger- çekleştiriliyor. Bu sinir ağı aynı insan beyni gibi deneyim yoluyla öğrenebilme kapasitesine de sahip. Yapay burun üretme konusunda tsveç- li bilim adamlannın da benzer bir çalış- ması bulunuyor. tsveçlilerin üretmeye ça- hştığı yapay burnun üzerinde diğerinden farklı olarak tek bir alıcı bulunuyor. Bu alıcımn üzerini kaplayan üç ayrı turde metal platin, paladyum ve iridyum ko- kulann her birine değişik bir şekilde ya- nıt veriyor. Ancak gıda endüstrisinin dört gözle beklediği yapay koku alıcılann her ikisi de şimdilik insan burnunun ve bey- ninin gösterdiği duyarlılığa ulaşamamış durumda. OtomotikCD player Pioner, PD TM 1 adını verdiği oto- motik bir CD pla- yer üretti. İçine pa- ra aülınca istediği- miz parçayı çalma- ya başlayan eski otomatlann espri- siyle üretilen bu CD player, multi play kompakt disk değiştiricisi saye- sinde arka arkaya 18 dislci hiç ara venneden çalabiliyor. Fiyatı yaklaşık 2.5 milyon olan bu değişik CD player özellikle evler için düşünülmüş. Normal kâğıtla faks Ydlar önce fotokopide yaşanrmş olan gelişmenin bir benzeri bu kez faks siste- minde izleniyor. Panasonic, yeni geüştir- diği Panafax UF-300'de ozel faks kâğıdı kullanılmasının gerekli olmadığuıı duyur- du. Panasonic'in yaralandığt Inkjet baskı yöntemiyle normal kâğıtta da net bir gö- rüntü elde edildiği ve faksın saklanması halinde kâğıdın sararması ya da yazının uçmasının söz konusu olmadığı açıklan- dı. Kapıaz otomobil Bu kapısız ve ustü açık otomobil Alman- ya'da bir grup güzel sanatlar öğrencisi- nin Volkswagen'le işbirliği sonucu orta- ya çıkarttığı bir ürün. Vario 1 adını taşı- yan bu arabanın Vario 2 adlı değişik mo- tor opsiyonları olan başka bir çeşidinin daha üretilmesi planlanıyor. Değişik bir anlayışla dizayn edilen bu araba Volks- wagen'in golf Syncro modeünin şasis: örnek alınarak üretilmiş.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle