Katalog

27EKİM 1991 HABERLER CUMHURİYET/7 DIŞBASEVDAN The Economîst: DemirePi zor giinler bekliyor tngiliz The Economist gazetesinde yayımlanan bir yazıda, Demirel'in ülkenin içinde bulunduğu sorunları çözmek için güçlü bir hükümet kurması gerektiği belirtildi. SSCB'de yayımlanan Izvestia gazetesinde ise dün çıkan bir yazıda, DYP'nin kuracağı bir hükümetin Türkiye'nin sorunlannı çözemeyeceği iddia edildi. Dıs Haberfcr Servisi — tngi- liz The Economist dergisinin son sayısında, "Törkiye'de Btüanıklık" başüğı altında çı- kan bır yaada, 20 Ekim genel seçiminin ülkede bulanık bir ortam yaratnğı ve Demirei'i zor günlerin beklediği öne sü- rüldû. SSCB'de yayımlanan Izves- tia gazetesi ise Demirel başkan- kğrnda kunılacak hükümetin Türkiye sorunlanna çözüm ge- tiremeyeceği yorumunu yaptı. The Economist'te yayımlanan yazıda özetle şu görüşlere yer verildi: Türkiye'de 20 Ekim'de yapı- lan secimler, üJkede bularuklık yarattı. Bu bulanıklığın gideri- lip giderilemeyeceği biıyük öl- çüde secımden birinci parti ola- rak çıkan DYP'nin lideri Süley- n u Demkei'e bağlı. Demirel, ülkenin cözüm bekleyen sorun- lannı ivedilikle çözebilmek için güçlü bir hükümet kurmak zo- runda. Sandıktan koaüsyon çıkması nedeniyle ortak arayı- şına başlayan Demirel için en uygun ortak Anavatan Partisi. Ancak iki parti arasında koa- lisyon kurulabilmesi için Demi- rel'in özal'ı indinne sözünden vazgeçmesi gerekiyor. Türkiye'ye seçimle gelen bu- lanıklık yalnız Türkiye'yi etki- lemiyor. Atatürk önderliğinde gerçekleştirilen devrimlerden bu yana Müslümanlık üe çağ- daş toplum yapısım bağdaştrr- maya çalışan Türkiye, kiniile- rinin öne sürdügünün aksine, soğuk savaş sonrası dönemde önemini yitirmiş değil. Yülardır yalnızca Batı'ya yö- nelen Tttrkiye, Sovyetler Birli- ği'nde rejimin çökmesinin ar- dından kuzeydoğuya açılma olanağı buldu. özellikle Türk kökenli Sovyet cumhuriyetleri Türkiye ile yakın ilişkiler kur- mak eğiliminde. öte yandan Korfez savaşnnn hâlâ süren so- runlannın çözümünde BaCı'nın Türkiye'nin desteğine gereksi- nimi var. Ortadoğu'da patlak verecek bir sorunun çözümün- de en azından askeri bakımdan Türkiye'nin desteğinin ne denli gerektiği Körfez bunahmı sıra- sında açıkça görüldü. Türkiye, Araplara, Müslümanlık ile ço- ğulcuiuğun başanh biçimde bağdastınlabileceğini göster- mek açısından da Batı için bü- yük önem taşıyor. Türkiye'nin çağdaşlığa doğ- ru ilerleyişi, birkaç kez sekte- ye uğradı. Ülke bugünlerde de ekonomide dısa açılımın bedei- lerini öduyor. Değisen dünya- ya ayak uydurabilmesi için Ba- tı'nın desteğine gereksinim du- yan Türkiye içte de güçlü bir yönetime kavuşmak zorunda. Bu zorunluluğun yerine getiril- mesi de son seçimlerden sonra ülke geleceğinin sorumluluğu- nu üstlenen 67'lilc Demirere bağlı. AA'nın haberine göre SSCB'nin Izvestia gazetesinin dünkü sayısında Vladimir Hovratoviç imzasıyla yayımla- nan "Türkiye'nin yeni sorun- larına eski liderlerle mi çözûm bulunacak" başlıklı makalede ise 1970'li yıllardaki Demirel hUkümetlerinin yol açtığı ek- mek kuyruklannın hâlâ unutul- madığı görüşü savunuldu. "Siileyman DemireJ'in bu- gün halka vaatten bo&ka suna- cak neyi kalmış otabüir ki" ifa- desine yer verilen makalede, Türkiye'nin son Demirel hükü- metinden beri önemli ölçflde değişmiş olduğu kaydedilerek ış çevreleri ve bankacılann "so- nınlanı çözüm getirebUecek genç ve dinamik poUtikaa" olarak nitelenen ANAP Genel Başkam Mesut Yılmaz'ın yeni koâlisyonda yer almasını iste- dikleri görüşü savunuldu. Başbakanhkkonutu4 müyaraonanldı Komıt yeni sahibi içîn hazırFARUK BıLDtRİCi ANKARA — Mesat Yıl- msz'ın basbakan olduktan sonra onanm çalışmaJan baş- lattığı Başbakanhk Konutu, yaklaşık 4 milyar lira harcana- rak yenilendi. Yılmaz'ın otur- maya fırsat bulamadığı konut, yeni başbakanı bekliyor. Torgat özal'ın başbakanlığı dOneminde eşi Semra Özai'ın zevkine göre döşenen konut, 1983 sonrası ikinci değişikliği Yıldınm Akbnlnt'un başba- kanlığı ile yaşadı. Akbulut, basbakan olunca konut, boya- badana gibi işlerin yanı sıra onanmdan geçirüdi ve ban mobilyalar değiştirildi. Ancak Mesut Yümaz Başba- kanlığa gelince, konutu yine de bakımsız buldu. Yılmaz'm ka- ranyla Başbakaolık Müsteşar- uğı, konutu çaudan bahçeye dek yeniden ele aldı. Kullanı- lan eşyaların çoğu değistirilir- ken konutun duvarlanm süsle- yen tahrip olmuş eski resimler de uzmanlar tarafından aslına uygun olarak onanldı. Bu dü- zenlemeler için yaklaşık 4 mil- yar lira harcandı. Duzenlemelerin bittigi szra- da, seçim karan alındığı için Yılmaz konuta geçmek yerine, secimi beklemeyi yeğledi. Sade- ce, bazı resmi görüşmeler ve se- çim sonuçlarının izlenmesi için konuta uğrayan Yılmaz, halen Cinnah Caddesi'ndeki Harici- ye konutunda oturuyor. Dışiş- hsma bflrosu olarak kullanan Yılmaz, başbakanlığı sona er- dikten sonra avnı binarun üst katında, kendisinin kiraladığı dairede kaJmayı planlıyor. DYP Genel Başkam SüJey- nun Demirel'in basbakan ol- ması haünde konut, sadece üst düzey resmi temaslaı için kul- lanılacak. Başbakanlık yaptığı dönemde Güniz Sokak'taki evinden ayrılmayan Demirel'- in bu kez de evinden tasınma- ması, Başbakanhk Konutu'na sadece resmi temaslar ve bazı toplantılar için uğraması bek- leniyor. Eski Basbakan Akbulut da Maliye Bakanlıgı'mn "Kader Sokak"taki lojmanında kala- cak. Eski basbakan olması ne- deniyle Akbulut'a tahsis edilen araç ve özel koruma devam edecek. Milletvekili lojmanları Meclis'in yeni Baskanlık Di- vanı'nın vereceği ilk kararlar- dan biri, lojmanlann kullanımı konusunda olacak. Geçen dö- nem bazı milletvekilleri loj- manlann Meclis'e pahabya ma- lolduğunu belirterek Or- An'daki lojmanlann başka bir kamu kuruluşuna satırmasını önermişferdi. Lojmanlar için toplam 134 mil- yar lira olan Meclis bütçesinin yaklaşık dörtte biri olan 33 mil- yar 646 milyon lira harcana- cak. Ayrıca lojmanlardaki gü- venlik sistemi tamamen yenile- leriBakanlığı'naaitdaireviça- necek. Cumhurbâşkanlıgı^nda personel azaltılıyor ANKARA (Cumhoriyet Bü- rosn) — Cumhurbaşkankğı'- nda 20 Ekim seçimleri sonra- sında ödenek sorunu nedeniy- le "penonel azalblması" yolu- na gidiliyor. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, Çankaya Köş- kü'nde çalışan yaklaşık 400 personelin 40 kadannı gnıplar halinde Adalet, Sanayi ve Ti- :aret, Tanm ile Sağlık bakan- jkları emrine naklen tayinle şönderdi. Cumhurbaşkanlığı >ersoneli, Genel Sekreter Yar- ümcısı Remzi Yücebaş imza- ıyla yapılan atamalann sayısı- un 100'ü aştığını ve tayinlerin üreceğini öne sürdüler. Cumhurbaşkanlığı yetkilile- i, kadro darajtmasının söz k o nusu olmadığım, kadrolarda uzmanlaşmanın gerçekleştiril- mesi için çalısıldığmı, aynca ta- yin edilen personelin bir bölü- münün "bankglan dolandır- ma" ve "arkadaşlanndan pa- ra çalma" gibi olaylara kanş- tıklannı iddia ettiler. Yetkililer, tayinlerin mayıs ayından başla- dığnıı ve sayımn da 100 olma- dığuu savundular. Geçen yıl ödenek yetersizli- ği nedeniyle Maliye ve Gümrük Bakanlığı'ndan ek ödenek alan Cumhurbaşkanlığı'mn seçim sonrasında yine ödenek soru- nuyla karşılaşabileceğinin dü- $ünüldüğü, zor duruma düşül- memesi için şimdiden kadro- nun azaltılması yoluna gidildi- ği de ileri sürülüyor. 1970'lerde büyük kentlerde CHP karşısında gerileyen merkez-sağ, ANAP'la bu krizi aştı İstanbul, merkez sağa kaydı 1991 seçimlerinde merkez-sağ, hesaplaşma nedeniyle ülke düzeyinde oy kaybederken Karadeniz ve büyük kentlerde sağladığı artışla oyları artan ANAP İstanbul'da birinci parti oldu. 1 bölge 2. bölge 3. bölge 4. bölge 5. bölge 6. bölge 7. bölge 8 bölge 9. bölge DYP 22.8 20.6 16.3 18.8 16.3 17.0 21.6 18.6 14.8 ANAP 30.2 31.3 23.7 26.0 28 9 25.2 26.9 29.4 722 SHP 22.9 16.9 22.1 17.4 18.6 14.4 19.6 17.8 20.3 11.2 15.8 19.6 20.2 16.4 20.0 11.1 16 2 22.9 DSP 12.5 15.0 17.7 171 19.3 22.9 20.7 17.6 19.5 0.4 0.1 0.4 0.4 04 0.4 0.4 0.3 0.4 DoçJ>r.NİHAL İNCtOĞLU AfÜ Uluslaramsı llışküer Böiümu 1970'li yıllarda toplumsal de- ğişmenin dinamiğinin kırsal alandan kentlere kaymaya baş- ladığı açıkça görülüyordu. 198O"ler ise özellikle büyük kent- lerde modernleşme doğrultu- sunda önemli dönüjümlerin gerçekleştirildiğibir dönem ola- rak nitelendirilebiliı. 1980'lerde yaşanan dönuşümün 1970'li yıl- Iann siyasal yelpazesinde yol aç- tığı degişikligin en çarpıcı biçim- de izlendiği kent, tstanbul ol- muştur. Bu yelpazedeki yeni un- sur 1983'te yeni bir merkez-sağ parti olarak kuruimuş olan ANAP'tır. 1970*16^ büyük kentlerde CHP karşısırfda geri- leyen merkez-sağ, bugttn ANAP'la bu krizi aşmış görü- nüyor. 1970'ler, İstanbul'da AP'nin gerilediği, CHP'nin yüksek oranda oy arttırdjğı yıllardır. 1973 ve 1977 seçimlerinde CHP^ nin basansı (Vo 48.9, % 58.2) öylesine çarpıcı olmuştur ki Türkiye'de oy verme davramşı açısından sınıfsal konumun be- lirleyici olmaya başladıgı ileri surülmüştür. Ancak başansız bir hükümet deneyimi 1979 se- nato ve milletvekili ara seçimle- rinde CHP oylarının % 38'e düşmesi ile sonuçlanırken, AP oyûn da arüş göstererek 1* 4O*a çıkmıştır. Bu sonuçlar pragma- tik kaygılarla oy veren merkez- ci eğüimlere sahip genç bir seç- men kitiesinin varlığına isaret ediyordu. Yine de AP, Türkiye ortalamasının altında (Vo 46.8) bir oy oranı sağlarken CHP'nin bu ortaJamanın (V* 29.1) hayli üstünde olması bu partinin Is- tanbul'da önemli bir gücü oldu- ğunu gösteriyordu. 1980'!er ve kentsellik Askeri yönetim döneminin olağandışı koşullannda yapılan Yeni hükümetten destek bekliyorlar Iferel yönetimler ııınutluTürk Belediyecilik Derneği ve Aydm Belediye Başkanı Cevat Aldemir, ANAP iktidarırun partizan tutumundan kurtuiduklarım belirterek yeni oluşacak hükümetten beklentilerini "yaşaların tüm belediyelere tarafsız ve eşitlikçi bir şekilde uygulanması" diye açıklıyorlar. İZMİR (Comhnriyet Ege Bürosu) — ANAP iktidannın son bulmasırun ardından bele- diyelere gözü oluşacak yeni hü- kemete çevrikJi.ANAP iktida- n döneminde 'kıskaç içinde tntnian' belediyeler, yeni dö- nemde 'rahatlama' beklentisine girdi. Yeni hükümetten lütuf beklemediklerini belirten Türk Beledij-ecih'k Derneği ve Aydın Belediye Başkam Cevat Alde- mir, "Tüm belediyelere eşit u>- guiama yapümasnu, belediyele- ri knrtbguı yasa w yönetmrift- lerin ayüüanmaaıu, daha faz- la özerkle^tirilmelerini istiyornz" dedi. 26 Mart yerel seçimleri önce- sinde ANAP dışındaki partiler- den seçilen belediye başkanla- nna çalışma fırsan verilmeyece- ginin ılan edildiğini ve "bunun gereklerinin yerine getirikligini" belirten Türk Be- lediyecüik Derneği ve Aydm Be- lediye Başkam Cevat Aldemir, "Arük gece bitti, şafak söktü. Sıkıntilann sonuna gekük" di- ye konuştu. ANAP iktidannın yandaşlannı gözeten, diğer par- tilerden secilenkri kısıtlayan uygulamalanna karşın başarılı işler yapıldığmı kaydeden Alde- mir, şu görüşleri dile getirdi: Hizmet süremiz boyunca son derece partizan bir tutumla mücadele etmek zorunda kal- dı belediye baskanlannuz. Bir- takım fonlardan yardım gönne- yi bir yana btrakatım, yasai ola- rak belediyelere verflmesi gere- ken paralar şo veya bu şekilde kesfldi. Muhalif partikrden be- lediyeler kıskaç içinde rutuMu. ANAPTı belediyelerin har vn"- rup harman savururcasına yap- bğı milyaıiık borçlar bizim ar- diyecilik Derneği ve Aydın Be- lediye Başkam Cevat Aldemir, 20 Ekim seçimleri sonrasında oluşacak yeni hümümetten be- lediyelerin beklentilerini sualar- ken şöyle dedi: "Biz yeni oiuşacak hokfimet- ten herbangi bir lıituf beklemi- yonız. Bizim yeni hükümetten beklentimiz, ynsaknnn riim be- lediyetere tarafsız ve eşitlikçi br şekilde nygulanması. Bugüne kadarki şikâyeüerimiz ANAP hükametinin yanlı uygulamahı- ruıdao kaynjddanıyordu. Şim- di, 'Devir degişti, ANAPIa be- lediyelere hiç, bize çok verilsin' de demiyonız. Tamamen taraf- sız, tüm Türkiye belediyekri için yasalann tam olarak işk- tildigi bir nygulama bekliyo- Yeni hükümetin partizan bir tutum ve davraruş içinde olma- yacağuu umduklarmı kaydeden Aldemir, belediyelerle ilgili ya- sal duzenlemelerin gözden ge- çirilmesini istediklerini söyledi. Aldemir, Türk Belediyecilik Derneği olarak yeni •hükümet- ten bu yöndeki beklentilerini şöyle anlattı: "Türk Belediyecilik Derneği olarak yeni bir belediyeler ya- sası taslagı hazniadık. Baaa bukümete sunmuştuk. Bizim yasa taslafımızın öncelikle ele alınıp göıüsülmesini isteyece- İ.U- Bfaiakım partizan görüşJer- le belediyeleri lusıUar mahiyet- teki yasa ve yöoetmeliklerin ayıklanmasuu da yeni hükü- metten bekliyoruz. 1580 sayılı yasa 60 yıllık yasadır, o gunün jartlanna göre düzenlenmiştir. 20001i yülara giden Türkiye'de- Id beledivelerin 1930in yıflann yasasıyla jonetilmesi mümküa degildir. Belediyelere bugıin- künden daba fazla özerkük is- tiyoruz." Belediyelerin bugün içinde BAŞARISIZLIK NEDENLERİ — Ankara'da belediye tarafından gecekondulan jıkılan bir gnıp >ntandaş, SHP Genel Merkezi! bulunduğu sdantılann sonuna ne gelerek parti yöneticileriyle goruşmek istediler. Özellikle büyük kentlerde oy kaybeden SHP'nin bu başansızlığının nedenlerin- gelindiğini anlatan Türk Bele- den biri olarak belediye isçilerinin SHP'li belediyelerle ihtilaflanve gecekondu bolgelerindeki calışmalar gösleriliyor. NeclaAkben seçim tutanaklanyla basın toplantısı düzenledi Seçimde 4 sahtecîlik' sııçlaıııası tDRİS AKYÜZ Bakırköy9. bölgede, ANAP milletvekili adayları Dr. Nad Ekşi ile halk müziği sanatçısı Neda Akben arasmdaki seçilme tartışması suçlamaya dönuştü. Necla Akben, seçimde kendine çıkan tercih oylanmn Naci Ek- şi'ye yazıldığmı öne surdü ve Ekşi'yi "SandıkJan parayla ele geçinnekle" itham etti. Naci Ekşi ise kazandığı başa- nya gölge düşünllmek istendi- ğini belirterek Akben'in, san- dık kurullanna, görevlilerine ve seçmenlere saygısızlık ettiğıni söyledi. Ekşi, "Sandık knrulu üyeleri sablık degildir. Sandık zabıtlanyla benim ne ilgim ola- blfir. Böyle konusabilmek an- cak 'zekâ özürü' ile açıklanabilir' dedi. Seçim tutanaklan fotokopile- riyie dün bir basın toplantısı dü- zenleyen ANAP'ın 9. bölge mil- letvekili adayı Necla Akben, birçok sandıkta, ANAP'm aldı- ğı oylardan fazla, adaylara "tercia" çıkmasının araştırıla- rak aydınlatılmasını istedi. Se- çim sonucunda, ANAP'm bara- jı aşamadığı ortaya çıkmca, en S İ T A S İ P t l T I K I ıtTMl r**A »Uıjı 7,2 kl. u.-l. kırk ıVc 7<\ uil Arrnı jjtı. SOrAOI •• AOI •* h» İILJHL. cLJu. LL' Bakırköy 9. bölge 66 nolu sandıkta ANAP toplam 97 oy alırken tercibli oy toplamı 66 oldu. An- cak tercihlerin adaylara göre aynmındaki oy toplamı ise 31 fazla çıktı. yüksek "terdhli oy" alan ada- yın kendisi olduğunun açıklan- dığmı söyleyen Necla Akben, daha sonra, sonucun Nad Ek- şi'nin lehine ' nasıl döndüğn" nün ortaya çıkanlmasrnı istedi. Akben'in basın mensuplanna da dağıttığı "imzalı ve miitaürlü" seçim tutanaklarında 221, 103, 66 ve 80 nolu sandık- larda ANAP'ın aldığı oylar ile, adaylara çıkan tercih oylannda farklıbklar ortaya çıktı. 108 no- lu sandıkta ANAP 93 oy aldı. Tercihli oyların toplamı ise 79 olarak yazıldı. Ancak tercih da- ğılımı Naci Ekşi 44, Necla Ak- ben 5 ve Erkan Nedim 1 olarak gözüktü. 66 nolu sandığuı seçim tutanaklannda ise ANAP 97 oy alırken, toplam tercihli oy sayısı 66 olarak belirtildi. Bu tutanaklardan 85 sandık sonucunun ellerinde bulundu- ğunu anlatan Necla Akben, bir yandan Yüksek Seçim Kurulu'- na itiraz edeceklerini belirtir- ken, diğer yandan da savcılığa "suç duyurusu"nda bulunacak- lannı açıkladı. Seçim zabıtlan üzerinde "sahtedlik ve tahrifat" yapıldı- ğmı öne süren Necla Akben, bu- tün sandıklann yeniden sayıl- ması gerektiğini söyledi. Akben, sonuçlara ANAP Bakırköy İlçe Merkezi ile SHP, DYP ve DSP'nin de itiraz ettiğini, ancak seçim kurullannca reddedildiği- ni belirtti. "Tahrifat ve sahtecilik'ten Dr. Naci Ekşi'yi sorumlu tutan Necla Akben, "Aynı partide bu tür insanlann bnlunması parti- mize sünılmuş kara lekedir. Bu lekenin aklanması lazımdır" di- ye konuştu. Akben, 'diınist po- liükacılan tenzih eîderek' Ney- zen Tevfık'in; "Kime sorduy- sam seni, dogru eevap vermedi- ler. Kirni alcak, kimi hırsız, ki- mi deyjus dediler. Kiinyeyi al- mak için parn'ye ettim telefon. Bizdeki kayda göre, şimdi o me- bus dediler" dörtlüğu ile sözle- rini tamamladı. Naci Ekşi, Akben'in suçla- malanmn 'hak aramadan' da- ha çok 'bezeyan' olduğunu be- lirterek "Disimle tırnağımla kazandıgım bu onurlu mücade- le>e, insafsızca ve yakısıksız bir biçimde golge düşünilmek isle- niyor" dedi. Akben'in iddiala- nmn, millete saygısızlık olduğu- nu belirten Ekşi, "Ben ne san- dık kurnlu üyelerini tanınm, ne de sandık baslanna gittim. Ken- di şöbrerJni arttınnak için bana böyle çirkin yalustırmalar ya- parken bir taraftan da sandık görevlilerini ve sandık kurulla- n ile vatandaşlan da tohmet al- ona alıyor" dedi. Ekşi, Akben için, "Secimlerde çok yoruldu ve sağlık dunımu boznldugu için böyle konuşııyor diye düşünüyorum" diye konuştu. Sandık zabıtlarındaki "tahrifat" iddialarına karşılık Ekşi, "Bunun muhatabının kendisi olmadığım" belirtti. 1983 seçimlerinde ANAP % 45.9 oy oranı ile İstanbul'da bi- rinci parti oluyor, bunu V» 33.8'le Halkcı Parti izliyordu. 1980 öncesi partikrin devamı ol- duğunu ilan eden DYP, RP, MÇP'nin katüdığı 1987 seçim- fcrinden de ANAPın yine birin- ci olarak çıkması (V* 39.8) 1970'lerdeki siyasal yelpazenin değişmiş olduğunun bir kamtı olmuştur. Bu bağlamda, merkez-sagm 1970Tİ yıllarda bü- yük kentlerde yaşadığı krizi, ANAP'ın yeni kadrolar ve yeni bir programla aştığı söylenebi- lir. Paninin tstanbul'daki başa- nsında 1984'te getirilen yeni yö- netim modeli, belediyelerin maü güçlerinin arttınlması ve karar ahnasımn genişlemesine yönelik yasal duzenlemelerle birlikte kentte yerel hizmetlerin etkin bir biçimde yürütulmesi ve kentsel yatınmlann o güne dek görül- memiş bir biçimde artması da önemli bir rol oynamıştır. Ulu- sal düzeydeki sorunlann (enilas- yon, laiklik, yolsuzluk, hane- dan, vb.) ön plana gectiği 1989 yerel seçimlerindeki gerilemeye karşm yine de DYP'nin (% 15.8) üstünde bir oy oranı sağlaması (W$ 22.6) ilgjnçtir. 1991 genel seçimleri merkez- sağdaki hesaplaşma açısmdan ulke düzeyinde oy kaybederken, Karadeniz Bölgesi ve büyük kentlerde sağladığı artışla *h 28'e yükselen ANAP'm İstan- bul'da birinci parti olması ile so- nuçlanmıştır. DYP ise 1989*a göre bir artış sağlamasma kar- şın (Vt 15.8, V» 193) ancak ikin- ci part> olabilmiştir. Burada, DYP liderinin çatışmacı üslubu- nun, ANAP'a ve Çankaya'ya karşı tüm muhalefeti Vgp^liTc etmek amacıyla kullandığı "popülist" söylemin, nitelikli adaylan ve kampanyasıyla ya- ratmaya çalışüğı "modemleştiri- ci-kentsel parti" imajım gölge- lediği söylenebilir. İstanbul'da SHP'nin 1989^dan bu yana büyük miktardaki oy kaybı (% 35.7, % 18.4) ise 1980'lerde de gözlemlendiği gi- bi secmen tabannun kayganlığı- nın yeni bir kamtı. Bu sonucta, SHP ile ilgili genel sorunlann yanı sıra büyükşehir ve ilçe be- lediyelerinin başansız olarak de- ğerlendirilmesinin ve önseçimle belirlenen adaylann, özellikle kent merkezinde yaşayan mo- dern orta tabakalarm beklenti- lerine uymamasmın da önemli bir rolü olduğu söylenebilir. Bir başka deyişle SHP, çeşitli araa- hk (clientelıst) mekanizmalanm ve hemşehrilik bağlarını kulla- narak yerel parti örgütlerinde et- kili olan kadrolarla "modern" bir sosyal demokrat parti ima- jını yaratmakta yetersiz kalmış- tır. Diğer taraftan, bu parti sık sık vurgulanan "yoksulluk"- te- ması ve yerel yönetim politika- sıyla yönelmiş olduğu kent çev- resinde de oy kaybına uğramış, bu bölgelerde DSP oy artışı sağ- lamışür. Istanbul açısmdan çarpıcı bir sonuç da RP-MÇP-IDP ittifakı- mn oy oramnm yüksekliği (Vt 15.9) ve bu oranın özellikle kent çevresindeki gecekondu bölgele- rinin yoğun olduğu seçim çcvre- lerinde Vt 20 civannda olması. Bu oran içerisinde sistem karşı- tı olanlar yamnda, seçim kam- panyası sırasında hedef kitle olarak seçilmiş bulunan 198O*lerdekı değişim sürecinin kıyısında kalmış olan gnıplann da bulunduğu duşünulebilir. Ancak eldeki verilerle gerek bunlann göreli ağu-lığını, gerek- se ittifak ıçindeki partilerin pa- yını saptamak olanaksızdır. 1991'deki oy dağılımı "modern" ve "libcral" görü- nûmlü bir merkez-sağ partinin 1970'leTin siyasal yelpazesini de- ğiştirdiğini gösteriyor. Bu başa- nnın ne kadar kalıcı olduğu merkez-soldaki boşluğun doldu- rulmasmdan sonra ortaya çıka- caktır. TVHe Demirel dem AYŞE SAYIN ANKARA — Basbakan adayı Süleyman Demirel'm, TRT'de ayda bir siyasi parti temsilcileriyle açıkoturum programı yapılması isteği, TRT Haber Dairesi'ni harekete geçir- di. Haber Dairesi Başkam Sa- vaş Kıratiı, önumuzdeki dö- nemde açıkoturum programla- nnın yanı sıra diğer haoer prog- ramJanna da "güncellik" ka- zandınlacağım söyledi. TRT, açıkoturumJar için ku- rulacak yeni hükümeti bekler- ken Ust yönetim, yeni haber ve haber program politikasını be- lırlemek üzere önumuzdeki hafta içinde bir toplantı yapa- cak. Savaş Kıratiı, âçıkoturum- lann ("invnun önemine göre bazen can! 1 . î - 7 en banttan ya- yımlanabileı-c^ ni söyledi. Bu ^rogra;n;iia, ^ıuzca siyasi par- ti liderlei. de r , temsilcüerinin de katılabileceğini belirten Kı- ratiı, kamuoyunda tartışılan olayların ekrana yansıyacagını söyledi.