Katalog

=-&& 11 EKİM 1991 HABERLER CUMHURÎYET/5 SEÇIM '91 Yılmaz dişini çektirdi • İSTANBUL (AA) — Başbakan Mesut Yılmaz, dün International Hospital'da 20 yaş dişini çektirdi. Mesut Yılmaz, kalmakta olduğu Tarabya Oteli'nden eşi Berna Yılmaz'la aynlarak saat 12.30'da Yeşüköy'deki International Hospital'a gitti. Burada yaklaşık 1.5 saat kalan Mesut Yilmaz'ın, apseli 20 yaş dişi çekildi. Yılmaz'ın doktoru diş hekimi Nihat Tanfer, Başbakan'ın daha önce dişlerini yaptırdığında 20 yaş dişini bilerek bıraktıklannı, ancak apse yapması üzerine bugün çekmek zorunda kaldıklannı söyledi. Başbakan Mesut Yılmaz, International Hopsital'daki diş operasyonundan sonra saat 14.05'te ozel uçakla İstanbul'dan Ankara'ya hareket etti. ANAP Pendik ilçeye boıııba • İstanbul Haber Servisi — ANAP Pendik ilçe merkezi henuz kimliği belirlenemeyen 3 kişi tarafından bombalandı. Emniyet mudürlüğunden edinilen bilgiye göre olay dün 08.00 sıralarında Pendik Karanfîl Sokak 41 numaradaki ANAP binasında meydana geldi. İlçe merkezine gelen silahlı üç kişi çaycı Halil Menderes'e "İlçe başkanı ne zaman gelir" diye sordular. Daha sonra içeride çay demlemekte olan Menderes'i silah zoruyla etkisiz hale getirerek bağlayan saldırganlar daha sonra bombayı yerleştirip olay yerinden uzaklaştılar. Saatli bombanın saat 08.45'te patladığı belirlendi. Elleri bağlı olan Menderes ise patlamadan 5 dakika önce binadan uzaklaşmayı başardı. Behice Boran anıldı • tSTANBUL (ANKA) — 12 Eylul sonrası kapatılan, daha sonra Türkiye Komünist Partisi ile birleşen Türkiye Işçi Partisi'nin Genel Başkanı Behice Boran, ölıimünün 4'üncü yıldönümünde Zincirlikuyu'daki anıt mezan önunde anıldı. Anayasa Mahkemesi'nce kapatılan Türkiye Birleşik Komünist Partisi Genel Başkanı Nihat Sargın, Genel Sekreter Haydar Kutlu, Sosyalist Birlik Partisi yöneticileri ile çok sayıda partili, anma töreninde Behice Boran'ın amt mezarma çiçekler koydu ve saygı duruşunda bulundular. Anma töreninde konuşan Sosyalist Birlik Partisi İstanbul II Başkanı Atilla Coşkun, Boran'ın demokrasi ve sosyalizm mücadelesinin unutulmaz önderlerinden biri olduğunu kaydetti ve "Yaşamınm her dönemi mücadele ile geçti. Biz kuşaklar için önder bir kişidir" dedi. Fizikçilerden Inönü>e destek • Istanbul Haber Senisi — Cumhurbaşkam Turgut Özal'ın Adana'da yaptığı konuşraada, Erdal Inönü için "Sen kimsin? Baban olmasa fizik profesörü bile olamazsın" şeklindeki sözlerine bir açıklama yapan Türk Fizik Derneği ve Balkan Fizik Birliği Başkanı Prof. Gediz Akdeniz, şunlan söyledi: "Eski Başkanımız Sayın Prof. Dr. Erdal Inönü, yaptığı bilimsel araştırmalar ve yazdığı kitaplar ile fizik literatürüne geçmiş ender Türk fızikçilerindendir. Bunun bilimsel ayrıntısına burada girmeyi gereksiz görilyorum. Yalnız burada şu noktalan vurgulamak isterim: Sayın hocamız bilim adamı ve hoca olarak hepimize örnek olmuştur. Türk Fizik Derneği Başkanlığı sürecinde genç Türk fizikçilerini hiçbir aynm gözetmeksizin motive etmiş, onlarm dünyada bugünku önemli yere gelmelerine buyük katkılarda bulunmuştur. Aynca bu gunlerde bilimsel aktiviteleriyle Balkanlar'daki kalıcı banş için çahşmakta olan Balkan Fizik Birliği'nin kuruluşunda da büyük emeği geçmiştir. Kendisinin politikaya atılması Türk fizikçileri için yukarıdaki nedenlerle büyük bir kayıp olmuştur. Bununla birlikte 2000'li yıllann politik liderlerinin temel bilimciler olacağı gönışünün de burada unutulmaması gerekir:' SHP lideri Cumhurbaşkaru'nın Medis'ifeshederim'teMidMyamtladı Inönü: Ozalpadişah değil HAKKIERDEM BÜLENT ECEVİT KONYA / ANTALVA — SHP Genel Başkanı Erdal | Inönü, Cumhurbaşkam Tnr- gut Özal'ın seçimlerden son- ra gerekirse Meclis'i feshede- bileceği yolundaki sözlerini, "hava ava" diye niteledi. özal'ın açıklamalarına si- nirlenen Inönü, "Kendisi padişah, biz sadrazam değfliz. İste o kadar. Başbaka- nı o değil, halk belirlejecek" diye konuş- tu.Yoğun seçım kampanyası nedeniyle se- si kısdan Inönü, dün de Niğde, Konya ve Antalya mitinglerinde konuştu. llk mitingi düzenlediği Niğde"den Konya'ya helikopterle 2 saat gecikmeyle ancak ge- çebilen İnönu, Konya'da umulandan faz- la ve canlı bir kalabahk topladı. Yoğun sevgi gösterileri arasında konuşmasına başlavan Inönü, vatandaşlafa SHP'nin Demokrasi Kanalı Mega-10 televizyonu- nu izleyip izlemediklerini de sordu. Inö- nü, sosyal demokratlann ydlar sonra ik- tidara geleceklerini savunurken halkın gücünün özal'ın gücünden üstün oldu- ğunu vurguladı. Inönü, özal'ın başba- kanlığı istediğine verebileceğine ilişkin sözlerine değinirken de "Sandıkta gül- ler açıp SHP kazanınca göreceksiniz, bunlann hepsi hizaya gelecek. Yok baş- bakanlığı baskasına verinniş, bunlann hepsi bitecek, bunlar hikâye" dedi. lnönü'nim konuşması sırasında kadın- lar aynca sık sık "Papatyalardan da he- sap sor", "Çok çektik çok" gibi slogan- lar da attılar. İnönü, Demirerin özal'a çok kızdığmı ammsatarak bunda hakkı olduğunu vur- guladı, ancak özal'ın bu duruma gelme- sinde birinri derecede DemireFin sorum- lu olduğunu belirtti. tnönû, Ecevit'i eleştirirken şunlan söy- meyecek." SHP'nin Konya mitingine eski HP Genel Başkanı, Içel adayı Aydın Güven Gürkan da katıldı. Inönü, mitingden sonra uçakla Antalya'ya geçerken gaze- tecilerin, özal'ın açıklamalanyla ilgili so- rulannı yanıtladı. Inönü, özal'ın 20 Ekim seçimlerinden sonra cumhurbaş- kanlığı seçimine gidilmesi çağnsı için "Onlann hepsi hava ava. 20 Ekim'i bek- leyeUm. Halkra karan bdli Cumhurbaşkam Özal'ın seçimlerden sonra başbakanlık görevini istediğine vereceği, gerekirse Meclis'i feshedeceği sözlerini "hava cıva" olarak niteleyen SHP lideri Inönü, "Kendisi padişah, biz de sadrazam değiliz. Başbakanı o değil halk belirleyecek" dedi. ledi: "DSP demokratik değil. Şimdi de- nenmemiş birini bnlalım. Denenmemiş yalnız bizim partide. Ecevit, 'Denenme- mişe oy verilmez, acemi şoföre otomo- bil teslim edilir mi?' demiş. Denenme- miş başka, acemi başka. Onlar ustaydı da ne yaptüar? Ülkeyi askeri rejime De- mirel ile Ecevit getirdiler. Yeni Başbakan da çok örnür. O da de- nendi. Şimdi enflasyonu 5 yılda düşüre- ceğini söylüyor. 5 >ıl kim dayanır? Hem 5 yıl dolmadan 4 yılda seçime gidilirse ne olacak? Demek ki enflasyon hic düş- sonra onlar gıindeme gelecek. Bunlar Özal'ın bep söylediği şeyler" diye değer- lendirdi. özal'ın kendisini babası nedeniyle curnhurbaşkanlığına yakıştırdığı anımsa- tılınca da tnönu, "Özal hep böyle yapı- yor, olayı saptırmak istiyor. Babasımn adı falan diyor" dedi. Inönü, sözlerini şöyle sürdürdu: "Sanki dukkâna girmişiz, iki oyuncak- tan birini sececeksiniz. Biz iktidar oimak istiyoruz. Hükümet kurmak, başbakan olmak, nonnal olan bu. Özal'ın soyle- dikleri doğnı mu, yanlış nu diye sorma- malı. Önce Özal'a 'Sen nasü söylersin bunu?' demek lazım. Çttnkii bu sözler- le anayasayı iblal ediyor. Kendisinin böy- le konuşmaya hakkı yok. Çıkıp vatanda- şa, 'Kime oy verirseniz verin, ben hep- siyle çalışınm' demesi lazım." Inönü, Özal'ın seçimden sonra başba- kanlık görevini istediğine vereceği yolun- daki sözleri anımsatıhnca da şöyle ko- nuştu: "Ben başbakanlık görevini Özal'dan değil, milletten auyonım. Halkın seçim- lerdeki iradesi üzerine kimse çıkamaz. Seçim sonuçlannda herkes kendini ona göre ayarlar. Secimde irade haikındır. Kendisi padişah, biz de sadrazam deği- bz." tnönü'den önce konuşan Antalya 1. bölge milletvekili 1. sıra adayı Deniz Baykal, 20 Ekim seçimlerinin bir döne- mi kapatacak seçim olduğunu belirterek, "10 yıl içinde çiftçi, memur, işçi, esnaf perişan oldu. Kolaysa böyle yaşamak gelsin hanedan da böyle yaşasın" dedi. Otobüsün üzerine çıkan Erdal tnönü ve Sevinç tnönü, Baykal ile birlikte hal- kı selamladılar. "Başbakan İnönü" ve "SHP İktidar" sloganları nedeniyle ko- nuşmasına uzun süre başlayamayan tnö- nü, ANAP tabutunun parçalanmasını iz- ledikten sonra "Ben de onu söyleyecek- tim zaten" dedi. Ecevit, Ordu'da "oyları bölmeyin" diyen genç kıza çıkıştv Bölüyordiyen sahtekârdır ERDOĞAN ERİŞEN NİHAT TICLI ORDU/GİRE- SUN/SIVAS — DSP lideri Büleut Ecevit, Ordu, Gire- sun, Sıvas'ta yaptı- ğı konuşmalarda SHP, DYP ve ANAP'a çattı. Ecevit, tnönü için "Hiç kimse 'ben acemi çobanım, denenme- dinV diyen çobana koyunlannı teslim etmez" dedi. Demirel'in de kazara başbakan olması ha- linde < ev, araba' ısteyenlere "Dün dnndur, bugun ise bugündür" diyeceğini söyledi. Ecevit, ANAP için de "Fransız reklam- cının yaptığı makyaj siliniyor, ANAP'ın gerçek yuzu ortaya çıkıyor" dedi Önceki geceyi Samsun'da ge- çiren Ecevit, dün helikopterle Ordu'ya geldi. Ecevit'in mitin- ginde "SHP + HEP = PKK"ve "SHP'ye verilecek her oy PKK'ya gider" yazılı bez afişler SHP'lilerin yaptığı itiraz üzeri- ne emniyet güçleri tarafından in- dirildi ve bez afişlerdeki TKK' yazılan karalandıktan sonra tek- rar asıldı. Ecevit, Songül Yılmaz adlı bir genç kızm "Sosyal demokrat oy- lan bölmeyin" şeklindeki sözü- ne sinirlenerek kendisini dinle- yenlere döndü ve "Ben sosyal demokrat oylan bolmüyonım. Böldü diyenler sahtekârdır, ya- lancıdır. Bu küçük hanım da sahtekârlar tarafından kandınlmıştır" dedi. Ecevit, bazı DSP'lilerin genç kıza hücum etmesi üzerine de "Birakın onun dersini ben vere- yim. Beni dinle kızım beni" de- di ve şöyle devam etti: "Sosyal demokrat oylan bö- len ben dcğilim. Bölüyor diyen- ler, böldü diyenler sahtekârdır, yalancıdır. SHP gitti, yerine Türkiye'yi bölmek isteyen PKK'nın destekledigi HEP gel- di. Güle güle SHP. Esas SHP benim oylanmı bölüyor." DSP lideri Ecevit, ANAP'ın 1980 öncesi terör olaylannı ör- nek göstermesini kınayarak "1980 öncesinin defterlerini ka- nştıracaklanna bugunkü teror olaylannın hesabını versinler. Fransız reklamcının yaptığı makyaj siliniyor. Artık ANAP^ ın gerçek yüzü ortaya çıkıyor" dedi. Ecevit, konuşmasında DYP Genel Başkanı Süleyman Demi- rel'i de eleştirerek vaatlerini bol keseden atılmış vaatler olarak tanımladı. Ecevit, tnönü için de "Hiç kimse 'ben acemi çobanım, denenmedim' diyen çobana ko- yunlannı teslim etmez. İnönü belki fizik sorulannı çözebilir, ama Türkiye"nin sonınlanm çö- zemez. SHP'ye verilecek her oy HEP'e gider. Onun arkasında- ki destekçisi PKK'ya gider" de- di.Ecevit, partı programında yer alan eğitim ve sağlık politikala- nm anlattığı mitingde, 'Engelli- ler BakanlığY kuracaklanm be- lirtti. CUNEYT ARCAYÜREK YAZIYDR Inmez Direnir, Ama Yenisi Seçilirse... ANKARA — Demokrasimiz sırtında bir değil, birkaç kam- bur taşıyor. Belli başlısı öylesine ünlendi ki, adını vermeye gerek yok. İlkokul çocukları bile artık boyunu posunu kilo- sunu biliyor. 20 ekim yaklaştıkça sandık sonrasına dönük sorunlarla ilgili olası davranışlar, bileyienmiş ihtiraslar, koltuğu, debde- beyi, saltanatı bırakmamak için şeytanın aklına gelmeyecek arayışlar yavaş yavaş biçımleniyor, siyasal sahnede yerini alıyor. ANAP'ta, "evin içine" çevrilen ışıklar oyunun birinci tab- losunu aydınlatıyor. Sözcüklerin hakkını vermeye çalışarak ağır aksak konuşan insan, taze bir başbakan; Mesut bey, TO'nün geleceğini tanımlıyor, "İktidar olsak da olmasak da artık 'eski kudretini' elinde tutamayacaktır" diyor. İkinci tablo; Demiref, başına geleceklerden ıstırap çekme- sin diye 21 ekim günü istıfa etmesını salık verıyor TÛ'ye, di- renecek olursa, hükümet kurmadan anayasayı değiştirecek- lermi, hanedanı alaşağı edeceklerini söylüyor. Üçüncü tablo; İnönü, cumhurbaşkam seçimiyle ilgili mad- deyi değiştirerek Çankaya seçıminı yenıleyeceklerıni, TÖ: nün "tıpış tıpış inecegini" vurguluyor. Muhalefet törenlerde, gezilerde zaten hanedanın ne ya- kınında ne yanında. Yakınında yanında olanlar, uzunca sü- re TD buyurunca uykuya çekılen, TÖ'nün işaretiyle uyanıp sokağa çıkanlar, adlannı saymaya kalksak yüzlerce sayfa tu- tacak, sayısı yüzlere varan partideki yağdanlıklar bugün TÖ ile SO'nün gözüne takılmamak için çeşit çeşit oyun tezgâh- lıyorlar. Devleti temsil eden cumhurbaşkanlığı koltuğu bugün o du- ruma getirildi kı; iktidar partisi daha çok oy yitırmeyeyim di- ye, TD ile birlikte görünmek ıstemıyor, muhalefet oyunu ar- tırmak için TÖ ile aileye demeçlerde, meydanlarda veryan- sın ediyor. Olayın ılginç yanı şu: ANAP'ın TÖ'den uzak durma çaba- ian onaylanırken, halkımız muhaiefetin sert eleştirilenni, asa- ğı indirme vaatlerini çılgınca alkışlıyor, destekliyor. Bu yalın gerçeklere karşın günümüzdeki gelişmelere dür- bünün tersiyle bakan TD ise, değışik yargılar içinde. Halkın büyük sevgi ve desteğinin kendısıyle birlikte olduğuna inan- mış ya da çevresince inandınlmış. Oysa seçimle karanlık bjr tünele girdi. Bugünkü konumu- nu kurtaracak küçük bir ışık anyor. Daha şimdiden -bunalıma her düştüğünde uyguladığı poiitıka gereği- sağa sola ulu- sal iradeye kafa tutacak, yeni parlamentoyla savaşacak ya- sal araç ve gereçler ısmarlıyor. Bir kez ıhlal edılırse ne çıkar diyerek anayasayı ne ölçü- de benimsedığını kanıtlayan insan, koltuktan indirilmesine anayasanın olanak tanımadığını savunuyor. Cumhurbaşka- nı seçimine getirilecek yeni yöntemin "geçmişe yayılamayacağını" öne sürüyor. Her tehdidin bir panzehiri olduğunu unutarak, 45 günde hükümet kurulmazsa yeniden seçimden söz ediyor. Günlerdir kulıslerde anayasa değişıklığine karşın, TÖ "Ya Çankaya'dan inmemekte dırenirse?" sorusu yaygındı. Son günlerdeki konuşmaları söylentiyı doğrular gibi. Halka ve pariamentoya karşın Çankaya'dan inmeyerek eşi görülmemiş siyasal bir skandalın mımarı olabilir. Fakat, ye- ni Meclis cumhurbaşkam seçimi ile ilgili yeni yöntemi sap- tayan anayasa değişikliğini üstelik halkoyundan geçirerek yeni cumhurbdşkanını seçerse... TÛ ile SÖ, özetle hanedan ne yapacak? YENÎ BİR TÜRKİYE ÖZGÜR ÜSHP KARARGÂHI — SHP'nin İstanbul'da il merkezi ve Erdal Inonü'nün burosundan sonra 3. merkezi de açıldı. Genel Sekreter Hikmet Çetin bir karargâh oluşturarak 20 Ekim gününe ka- dar tstanbul'a >erlesti. (Fotograf: ERDOĞAN KÖSEOĞLU) SHP İstanbul il teşküatı alarma geçti Demokrasi maratonu YALÇIN ÇAKIR SHP İstanbuHda seçim çalış- malarını sürdürmek için 3'lu merkez kurdu. İstanbul il mer- kezi ve Genel Başkanı Erdal İnönü'nun bürosunun yanı sıra Genel Sekreter Hikmet Çetin de "Seçim karargâhı" oluşturarak 20 Ekim gününe kadar tstan- bul'a yerleşti. 3'lu merkez "so- kak sokak', "il geneli" ve "Tür- kiye geneli" propagandayı koor- dineli bir şekilde sürdurmenin yanı sıra tüm ilçe örgütleri ve adaylann katılacağj "günlük etkinlikler" gerçekleştinne kara- n aldı. Cumartesi gunü Sulta- nahmet'te yapılacak tnönü'nün de katılacağı "degiştirin" mitin- gini "gövde gösterisi"ne çevir- meyi planlayan SHP'liler bir ka- muoyu araştırma şirketine de "kapı kapı seçmenin eğilimi" adıyla araştırma yaptırdı. SHP'li örgüt ve yerel yoneticüer her gün Çetin'in karargâhında bir ar.-\ya gelerek bölge bazında uygulana- cak yöntem ve taktiklerı saptı- yorlar. Gazetelerde yayımlanan ka- muoyu yoklamalarında SHP'nin İstanbul'da oy kaybı- na uğradığı şeklindeki gosterge- lerin gerçekleri yansıtmadığını belirten SHP'liler bir ozel ku- rumla anlaşarak kamuoyu yok- laması yaptırdılar. SHP'nin 1. parti çıktığı belirtilen yoklama- da seçim sisteminde bölgeler içindeki ilçelerin kaydınlması nedeniyle oy kaybına uğradığı yerlerde daha yoğun çalışma ya- pılması kararlaştınldı. İstanbul1 da çalışan 3'lü bürodan, il meT- kezi, "adaylann çalışmalan, ma- hallelerdeki çalışmalar. komis- yonlann çalışmalan ve giınu bir- lik etkinlikler', Inönu'nün buro- su, "genel programlar, Yonım Ajans'la sürdürülen genel kam- panyalar", Hikmet Çetin'in ka- rargâhında ise "genel koordinas- yon ve ilişki ağı" oluşturuluyor. Çalışmalar sırasında il merkezi- nin veya ilçe orgütlerinin gerçek- leştirecekleri 'günlük etkinlik- 'lere adaylar ve orgutun katılma- sı kararlaştınldı. Daha sonra bolgelerine dağılan adaylar "kit- le dağılmasın" gerekçesiyle grup halinde çalışma yapıyorlar. îlçe örgütleri ve yöneticilerinin de bölgelerindeki adaylarm çalış- malarına katılmaları karara bağlandı. Günlük etkinliklerden ilki dün gerçekleştirildi. SHP'li adaylar, yöneticiler ve belediye başkanları Tünel'den Taksim'e kadar yürüduler. Aralannda Şiş- li Belediye Başkanı Fatma Gi- rik'in de bulunduğu SHP'lileı havalara gül yaprakları atarken halkın da "Başbakan İnönu" di- ye slogan attıklan göruldü. KozJu, yolsuduk iddiakmm yakmladu 6 Bu ahlak dışı bir gosteri'tç Politika Servisi — ANAP milletvekili ada- yı ve eski THY Genel Müdürü Cem Kozlu, SHP 5. bölge adaylanndan Mustafa Sarıgül'ün ken- disiyle ilgili yolsuzluk dosyalanyla ilgili iddiala- rım şiddetle reddetti. Sarıgül'ün, THY'deki görevi sırasındaki bazı sözde yolsuzluk dosyalarını 21 ekim günü açıl- mak üzere notere verdiğini gazetelerden okuyup öğrendiğini belirten Cem Kozlu, yaptığı açıkla- mada şu görüşe yer verdi: "İçeriği ne adli mercilere ne de kamuoyuna açıklanmadığı için bana cevap hakkı tanımayan, ancak seçim ka>gısı ile kişiliğim ve itibanma yö- nelik bu ahlak dışı gosteriyi telin ediyorum." Kozlu açıklamasında, İstanbul halkının ken- disine ve mensubu bulunduğu ANAP'a olan te- veccuhünün yoğunlaşmasının bazı siyasal rakip- leri telaşlandırdığını voırgulayarak "Bu telaşla da siyasal ahlaka sığmayan seviyesiz iftira ve pro- vokasyonlara girişmektedirler. Çamur at, izi kal- sın düşüncesiyie yola çıkan Sangül'e soruyorum: THVde üç >ıl yolsuzluk yapddı da bu seçime bir hafta kala mı ortaya çıktı? Üç yıl boyunca niye miIletvekiU olarak görevini yapıp elinde olduğunu iddia ettiği belgeleri Büyuk Millet Meclisinin il- gili komisyonlanna arz etmedi?" dedi. Kozlu, açıklamasının son bolümunde ise Sa- ngül'ün elinde bulunduğunu iddia ettiği yolsuz- luk dosyalarını cumhuriyet savcılığına vermesi- ni isteyerek özetle şu göruşe yer verdi: "Sangül, siyasi hayatında asgari değerlere sa- hip bir kişi ise elindeki tüm belgeleri ivedilikle ilgili cumhuriyet savcılığına vermesini istiyorum. Aynca savcılığın Sarıgül'ün bağımsız Türk ada- leti ile ilgili suçlayıcı ve aşağılayıcı ithamlannı da inceleme konusu yapacağını umit edi>orum. Ben hayatımda kendi mutevazı başanlanmla övıinme- ye layık olduğuma inanan bir kimseyim." ÜNİVERSİTE Üniversiteyi, siyasi iktidarlar değil, ancak üniversitenin kendisi özgür kılabilir. Üniversiteler, bir özgür eğitim, tartışma ve Atatürkçü sentez ortamı olmalıdır. Üniversiteler, çağdaş bilim ve çağdaş araştırma kurumlarma dönüşmelidir. I Üniversite öğretim üyeleri! Öğrencilerinizin de katkılarmı alârak, programınızı getirin, uygulayalım! YÖK'ü ancak siz YOK edebilirsiniz! (Sizi, o'nun üstündeki o anlamsız iki noktayı kaldırmaya çağınyoruz!) Üniversitede demokrasi için herkes DYP'ye! P A R T İ S İ TEK BASINA İKTİDAR