22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
=^&â CUMHURÎYET/4 HABERLER 11 EKİM 1991 SEÇIM '91 Demirel'in talimatı • ANKARA (ANKA) — DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, 20 Ekim erken genel seçimine ilişkin propaganda ve seçim vasâklarının başlaması dolayısıyla parti örgütü ve milletvekili adaylanna, son on gûn içinde "Medyayı iyi kullanın" talimatını verdi. Demirel, TRT'nin 20 Ekim akşarruna kadar haber bültenleri ve diğer progTamlannda seçim yasağı nedeniyle parti faaliyetlerine yer vermeyeceğini hatırlatarak yazıh basına yüklenilmesini istedi. Dalan'ın şehir tııru • İsUnbul Haber Servisi — DYP'den 2. Bölge milletvekili adayı Bedrettin Dalan, dün yaklaşık 30 araçbk bir konvoyla îstanbul'da dolaşarak seçmeıüeri selamladı. Dalan'ın Şişli, Dolapdere, Harbiye, Mecidiyeköy, Kâğıthane ve Feriköy'ü kapsayan şehir turuna DYP'nin 5. Bölge milletvekili adayları da katıldı. DYP'nin "Süvari 1" seçim otobüsünden vatandaşları selamlayan Dalan, halka "Unutulmayan ve unutturulamayan Dalan, kader birligi ettiği Doğru Yol'la geliyor", "Istanbul'un miman Dalan, Türkiye'nin miman Demirerie el ele, gönül gönüle geliyor" anonslanyla sunuldu. Gezi boyunca "Süvari l"in hoparlörlerinden Demokratik MeTkez Partvsi zamanında Dalan için hazırlanan kasetler çalındı. Ozal'ın yurt gezisi • ANKARA (AA) — Cumhurbaşkanı Turgut özal, incelemelerde bulunmak üzere yann Malatya'ya gidecek. Cumhurbaşkanlığı Basın Müşavirliği'nden edinilen bilgiye göre özal 12 ekim cumartesi günü de Diyarbakır ve Van'da çeşitli kuruluşlarda incelemeler yapacak. Cumhurbaşkanı Turgut özal, 13 ekim pazar günü Utanbul'a geçecek. dava • İsUntral Haber Servisi — Halen bir başka suçtan dolayı tutuklu bulunan Sosyolog Dr. lsmail Beşikçi ile Toplumsal Kurtuluş Dergisi Sorumlu Yazı Işleri Müdürü Nejdet Kandemir hakkmda yayın yoluyla "suç sayılan fıili övmek" suçundan dava açıldı. Beşikçi ve Kandemir hakkında hazırlanan iddianamede dergkıin haziran-temmuz 1991 tarihli sayısında yayınlanan Beşikçi'nin "PKK ile ilişkilerimiz" başlıkh yansmda söz konusu bölücü örgüt ve liderinin övüldüğü ileri süriildü. Beşikçi ve Kandemir'in yargılanmasına 26 Kasım 1991 günü Istanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlanacak. BayatHa 5 işçi serbest • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Çorum'un Bayat Uçesinde sendikalı oldukları için işten atılan 340 işçiden 121'inin önceki gün işletme alanında yaptıkları eylemden sonra "işçileri madeni işgale kışkırttıklan ve elebaşı oldukları gerekçesiyle gözaltına alınan 6 işçi, dün serbest bıraküdı. tşçÛerin işine son veren Karakaya Maden tşletmesi A.ŞÎnin sahibi Hakkı Köse'nin de, bir işçinin yaralanmasına yol açan dinamit patlaması nedeniyle tutuklandığı, ancak 15 milyon lira kefaletle serbest bırakıldığı öğrenildi. SHP ve DYP'nin seçim sonrası hedefı ÖzaPı indîrme formültiSHP ve DYP üst düzey yöneticileri, seçim sonrası Özal'ı indirme hazırlıklan yaparken ağırhkh olarak "Özal'ı istifaya zorlamayı" planlıyorlar. Özal ise istifa etmemek için genel seçimlerden sonra cumhurbaşkanlığı seçimi için sandık kurulmasını istiyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Cumhurbaşkanı Turgut Özal'm "seçimi kazanan lider görevi altnak için bana gei- mezse seçimleri yenilerira" sözlerine DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel'- in, "Özal'dan görev almam" biçiminde karşılık vermesi, seçim sonrası özal'ın konumuna ilişkin senaryolan gündeme getirdi. SHP ve DYP yöneticileri, özal'ın Çankaya'da kalmasımn, ancak ANAP'ın tek başma iktidar olabilecek sandalye sa- yısına ulaşması ile mümkün olabileceğini belirtiyorlar. SHP ve DYP üst düzey yöneticilerinin, seçim sonrası Özal'ı indirme hazırlıkla- n yaparlarken geliştirdikleri senaryolar şöyle: 1- Özal'ın istifaya zorianmast: Seçim- lerin yapılmasmdan ve kesin sonuçlann Rfismi Gazete'de ilanından 5 gün sonra TBMM, en yaşlı mületvekilinin başkan- lığmda toplanacak. TBMM, ilk iş ola- rak başkanım seçecek. TBMM başkan- lığı adayları için 10 gün başvuru süresi bulunuyor. TBMM, başvurulardan son- raki 10 gün içinde de anayasaya göre baş- kamnı seçmek durumunda. TBMM baş- kanının ve başkanlık divanımn seçilme- si işleminin kasım ayı ortalannda ta- mamlanması bekleniyor. TBMM Başkanlık Divanı'run oluşma- sından sonra sıra yeni hükümetin kurul- masına gelecek. DYP, tek başma iktidan oluşturacak sandalye sayısını elde etmesi halinde hukmeti kurmadan önce Çan- kaya sorununu çözmeye çalışacak. De- mirel, TBMM'nin açılmasıyla birlikte ya- pacağı konuşmalarla Özal'ı istifaya ça- ğıracak. özal'ın direnmesi halinde DYP, hanrlayacağı yeni bütçe taslağında, Çan- kaya ödeneğini 1 lira olarak gösterip özal'ın anayasa ihlalleri, Çankaya Köş- kü hesaplannm incelenmesi, Körfez po- litikası, uçak ve helikopter ahmlannda- ki usulsuzlükler, Kürt politikası gibi ko- nularda dosyalar hazırlayarak vatana ihanet suçlamasını gündeme getirmeye çalışacak. SHP de tek başına iktidara gelmesi halinde Özal'ı indirmek için çeşitli giri- şimlerde bulunacak. 2- Hükümet bunalımr. DYP Genel Başkanı Demirel, Özal'dan hükumeti kurma görevini almayacağsm açıkladv. SHP'nin seçimden birinci parti çıkması halinde Inönu'nün özal'dan hukümeti kurma görevi aüp almayacağı açıkbk ka- zanmadı. Cumhurbaşkanı özal, yasal zorunluluk bulunmadığı için herhangi bir TBMM üyesine de hukümeti kurma görevini verebilecek. Ancak bugune ka- dar uygulanan siyasi teamül, Cumhur- başkam'nm hukümeti kurma görevini TBMM'de en fazla sandalye elde etmiş partinin liderine verilmesi biçiminde ol- duğundan, muhalefet liderlerinin dışın- da herhangi bir milletvekiline bu göre- vin verilmesi halinde geri çevrilecek. SHP-DYP koalisyonu olasılığının or- taya çıkması durumunda öncelik, yine Özal'ın indirilmesine verilecek. 3- Üç sandık olasılığı: özal'ın görev süresinin kısaltılarak Çankaya'dan indi- rilmesi için yapılacak bir anayasa deği- şikliğinin de Cumhurbaşkanı'nm ona- yından geçmesi gerekiyor. Anayasanın 175. maddesine göre anayasada yapıla- cak herhangi bir değişiklik, Cumhurbaş- kam'nın istemine göre referanduma gö- türülebiliyor. Bu durumda muhalefetin anayasa değişikliği ile Özal'ı indirme ola- sılığı, referandum sandığmı zorunlu kı- hyor. özal'ın istifa etmemek için ortaya at- tığı formüllerden biri de genel seçim son- rasında cumhurbaşkanlığı için seçim ya- pılması. Demirel, Zonguldak'ta Özal'a sestendi' Kışla duvarından geliyorsıınIktidarı, maden ocağındaki göçüğe benzeten Demirel, "Halk kendine kötülük edenleri herhalde 20 Ekim'de öpecek değildir" dedi. ÜMİT AŞLANBAY BtROL ÜZMEZ ZONGUL- \ DAK/BAR- \) T I N / D E V - ; REK/KARABÜK — DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, Cumhur- başkanı Turgut Özal'ı yanıtlaya- rak, "5 >ıl hakkı varnuş. Baba- nın çif tligi mi? Nereden buldun o hakkı? Halk vekâletini geri aldı" diye konuştu. Demirel, ik- tidarı maden ocağındaki göçü- ğe benzetirken, "Halk, kölüliik yapanlan 20 Ekim'de herhalde öpecek degildir" diye konuştu. DYP lideri, seçimlerle Çanka- ya'nın ipotekü Başbakan ile bir- likte süpürüleceğini de vurgular- ken, "Ben kışla duvanna çarp- tırmışım işi. Ama sen kışla du- varuun dibinden geliyorsun" de- di. DYP Genel Başkanı, dün Zonguldak, Bartuı, Devrek ve Karabük'te halka hitap etti. Zonguldak'ta oldukca kalabalık bir topluluğa seslenen Demirel, miting meydanındaki bayraklan indirterek, "Sizi görmeye geldim" diye konuştu. 20 Ekim'de iktidarın ehil el- lere teslim edilmesi gerektiğini söyleyen DYP lideri, ülkenin ba- zı insanlann acemiliklerini gjde- recekleri deneme tahtası olma- dığını söyledi. DYP lideri, kalabalıkla zaman zaman diya- loga girerek sürdurdüğü konuş- masmda, "Ben kimseye kınn, dökün demiyorum. Benim mil- letim medenidir. Şu meydan da- fiılır, tek bir cam bile kınlmaz. lşte ahenk, uyum budur. Ama bir ülke iyi idare edilmezse_. Sen iyi idare edemeyeceksin, o za- man seni niçin bir daha sececek- ler? Pahalüığı kirn yapü, yoksul- luğu kimyapü?" dedi. DYP lideri, sözü ANAP pro- pagandalanna getirirken de özetle şu görüşlere yer verdi: "5 yıl hakkım var diyor. Ba- SÜLEYMAN GELİYOR — Demirel'i Zonguldak meydamnda bekleyen kadınlar, "Baba" otobüsünden yayımlanan "Süleyman geliyor" türkusü eşliğinde gobek attılar. (Fotoğraf: BİROL ÜZMEZ) banın çifüigi mi? Nereden bul- dun o hakkı? Tuttuğunuz avu- katı azlettiginizde, o avukat hâ- kim buzuruna çıkügmda, hâkim sormaz mı, 'Nerede senin vekâ- letin?' diye. Bunu azlettiniz. Hangi yüzle gelecek? Vekâleti yok. Vekâletini çoktan aldınız. Bu iktidar bir göçüktur. Maden ocağındaki gibi. Mületin üzerin- deki bir goçuktür. Gelin. bu gö- çüğü temizleyelim. Milleti çıka- ralım. Millet maden ocagından çıkar gibi 20 Ekim'de aydınlığa çıksın. Oylannızı bir işe yarama- yacak yerlere vermeyin. Türki- ye'dç iktidar kim olacaksa ona verin. Rüzgâr DYP diye esiyor. Bu Doğru Yol rüzgân. Bu rüz- gâr, tacı tahtı süpürup götüre- cek. Çankaya'yı süpurecek. 'Ben genç adamım' dive ortalıkta do- laşan. İstanbul II Başkanı Ha- nımefendî'nin destegiyle gelen ipotekli Başbakan da... Genç ol- mak iyi,«ma otobüsün şoförü- nün genç ya da yaşlı olması de- ğil, uçuruma goturmeden oto- büsü varacağ) yere vardıracak ehliyeti onemli: 8 sene bu ikti- dar bunları yapabildi mi? 8 se- ne bakanlığın var. Niye o zaman koyamadın cevherini? 5 sene da- ha istiyor, pahalüığı indirecek. Aman gölge etme, başka ihsan istemez." Demirel, kimseyle bir meselesi olmadığını, kendisinin ban kim- selerce "kavgacı gibi" gösteril- diğlni, ama konuşmalannda "en nazik kelimeleri kullandığını" söylerken, özetle şu noktalar uzerinde durdu: "Ben kimsenin kafasım gö- zünü çıkartmadım. Ben sadece sizin hakkınız için, sizin kavga- nızı veriyorum. Ben kimsenin onunde ceket ilikleyip temenna etmedim. Ben kışla duvanna çarptırmışım işi. Ama sen kışla duvannın dibinden geliyorsun" ZONGULDAK NOTLARI 'Baba'nın canını 'baba' kurtardı MEHMET TEZKAN ZONGULDAK — DSP lideri Ecevit ve ANAP Genel Başkanı Ydmaz'dan sonra Demirel'i ağırladı Zonguldak meydanı. Başbakan Yümaz'ın mitingini görme- dik, Demirel'in mitingini Ecevit'in mi- tingiyle karşılaştınrsak iki lider de mem- nun ayrıldı Zonguldak'tan. Demirerde daha çok yaşlı vardı, daha çok köylü vardı. Ecevit'in meydanı ise gençlerle, işçilerle doluydu. Demirerin Zonguldak'ında coşku ön taraflarda yoğunlaşırken Ecevit'te he- jtnen hemen tüm alana yayünuştı. Demirel'den iki saat önce geldik mi- ting alanma. 'Baba' adh seçim otobüsü 2 saat boyunca şarküar çalarak kalaba- lık toplamaya çalıştı. "Ey tombulum tombulum Yoldan geldim yorgunum" şarkısı, "Oy Doğru Yol Doğru Yol iktidara geliyor" sözleri ile saatlerce çalındı. Saat 13.00'te Demirel'in helikopteri meydanın uzerinde bir tur atınca "Ba- ba..." feryatlan yükselmeye başladı, ar- dından "Süleyman geliyor" türküsü. Bir şiir yükseldi, 'Baba' otobüsünün üzerin- den: "Milletin etrafını sarmışsa gözü dön- müş anlar Benim de Süleymanım var." 13.20'de madenci anıtının önünde gözüktü Demirel. Alan birbirine girdi. "Yol açın" anonslarına aldıran yoktu. Herkes Baba'nın elini sıkma derdine düşmüştü. Bir dalgınlık. Elini uzattı. Kaptılar eli- ni. Polis harekete geçti, bir hamle, Ba- ba elini kurtarmanın mutluluğu ile baş- ladı gülmeye: "Yapmayın, etmeyin." Demirel'in mitinglerde en çok kullandığı sözcükler bunlar herhalde. 'Baba'nın 'Baba'ya ulaşması çok zor oldu. Yeşil Mercedes, madenci anıtından Atatürk heykelinin yanındaki seçim otobüsüne güç bela ulaştı. Mercedes'ten Demirel canını kurtanrcasma atladı "Baba" oto- büsüne. 'Baba'mn canını da bir başka 'baba' kurtarmış oldu. Demirel'in arkasında 9 kişilik bir lıe- yet duruyordu miting boyunca. Anka- ra'dan bizle gelen 3 kız, 2 erkek, genç- leşmenin; 3 okul öğrencisi, geleceğin; eli bayraklı madenci de Zonguldak'm sim- gesiydi. Konuşmasmda hep ANAP'a çattı De- mirel: "Benim zamanımda 4 ekmeğiniz vardı, şimdi biri kaldı. Üctinü çaldılar sofranızdan. Kim çaldı" diye bağırdı ve ardından ekledi: — Bir çift sozünüz yok mu bunlara? — Vaaar... — Ne zaman? — 20 Ekim'de. — Meseie anlaşılmıştır. Keyiflendi Demirel, "Bu iktidar ma- dendeki göçnktür" dedi, çıktı işin için- den. Yaklaşık 45 dakika süre konuşmasın- da ne SHP'nin ne de Ecevit'in adını an- dı. Denizer ve Ecevit'e çatmamaya özen gösterdi, ama ad vermeden bir iki me- saj vermeyi de ihmal etmedi. "Oyian- nızı bir işe yaramayacak yere vermeyin, iktidar olamayacaklara vermeyin" diye-- rek DSP'nin gucunü kırmaya çalıştı. "Kim DYP madenleri kapatacak diyor- sa gevezedir geveze" diyerek de Şemsi Denizer'in bir aydır sürdürdüğü "SHP iktidar olmazsa madenler kapatılacak" kampanyasını boşa çıkarmaya çalıştı. Başbakan Yılmaz'a sık sık çatmadan edemeyen Demirel, en büyük keyfi Özal'a karşı ettiği sözlerdc aldı. Ne za- man "Çankaya" dese, meydan kendin- den geciyor, bir alkış tufanı kopuyordu. "Çankaya'nın sizin ekmeğinizde gözü var" sözü en çok alkışlanan cümleydi. Demirel, ANAP'm terör filminin et- kili olabileceğini düşünmüş olmalı ki 80 öncesine de döndü: "Ben yangın bul- dnm, yanan Türkiye buldum. Yangını söndöreyim derken eteklerim tutuştu." Meydanda bir kahkaha patladı. Demi- rel de keyifli keyifli güldü. Miting sonrası yine aynı kargaşa, meydandan 'baba' sesleri, Demirel zor bela helikopterine ulaşarak Bartın'a, Karabük seferini yaptı. POÜTİKA GÖHÜJĞÜ HİKMETÇETİHOm Gerçeği Ayılan DSP'liler. DSP lideri Bülent Ecevit, İnönü'ye yanrt veriyor: — İnönü, ben denenmedim diyor. Şimdi sizlere soruyo- rum arkadaşlar, acemi şoföre aracınızı teslim eder misiniz? Malum, Bülent Ecevit denendi. Hem 1974'te hem de 1978 yılında. Kıtlık ve karaborsa Ecevit'in döneminde oldu. Vur- gun, köşe dönme dönemi Bülent Ecevit'in başbakanlığın- da yaşandı... Bir gün işadamları kendi aralarında konuşuyorlardı: — Sayın Ecevit'e çok şey borçluyuz. O olmasaydı zengin olamazdık... Bugün sosyai rJemokrat oyter büyük kentlerde birleştiğinde ANAP ve DYP çok gerilerde kalıyor. Örneğin İstanbul'da ve pek çok ilde eğer bu oylar sandıkta birleşirse, 21 ekim sa- bahı ANAP 12 Eyiül'ün son partisi olarak tarihin dennliğine gömülecek. Ama DSP lideri, 1987 seçimlerinde aldığı dersi unırtmuş, kimi çevrelenn de destegiyle sol seçmenden oy istemeyi sür- dürüyor. Ecevit, biliyor ki bu seçimler DSP için değil, kendi- si için ölüm kaJım mücadelesidir. Artık çevresinde kimse kal- mamıştır... Anımsatalım, Alpaslan Türkeş'in Ecevrt'le ilgili sözlerini bir kez daha DSP'li dostlanmıza: — Sayın Ecevit de bizim gibi düşünüyor. Evet, Ecevit'in görüşleri bizimle birieşti... Sanırız DSP'li dostlanmız da bu gerçeği görmeye başla- dılar. Onun için "yoksul babası Ecevit" görüntüsü giderek yerıni, "Ecevit kendini kurtarstn" görüşüne bırakıyor. Önceki gün Akhisar'da gazetemizin sahibi ve başyazarı merhum Nadir Nadi'nin adı verilen Cumhuriyet Çocuk Par- kı'nın açılış törenine katıldık. Tören sonunda çok sayıda es- ki DSP'li ile konuşma fırsatı bulduk. Bir süre önceye kadar bizim yazılanmıza tepkı gosterdiklerini söylüyorlar ve ardın- dan özür ditiyorlardr. — Biz bir kez daha yanıldık. İyi ki sandtğa grtmeden ayil- dık... Bir başka DSP'li şöyle diyordu: — Cumhurbaşkanı Ozal, bugûne dek Bülent Ecevit hak- kında tek kötü söz etmedi. Özal, iki lideri hedef almış yük- leniyor. Birisi İnönü, diğeri Demirel. Ne zaman fark ettim, 'Bu işte bir oyun var' dedim. Oyumu DSP'ye vermeyece- ğim... Zonguldak'tan bir işçi okurumuz yazıyor: — Oyumu DSP'ye verecektim, ama Ecevit'in son günler- de SHP-HEP birleşmesini PKK ile işbirliği yapmakla suçla- ması kararımı değistirdi. Artık DSP'ye oy yok. Çünkü Ece- vit'in Türkeş'ten farkı kalmadı... Antalya'dan 30 imzalı bir mektup da şöyle: — Biz Antalya'da oturan Doğu kökenli sosyai demokrat yurttaşlartz. 1987 ve 1989'da oyumuzu DSP'ye verdik. 20 Ekim'de de DSP'ye verecektik. Ancak Bülent Ecevit'in şo- venliği bizi çok etkiledi. Bunu yapmamalıydı. Eğer SHP'nin PKK ile işbirliğ-i yaptığına ilişkin elinde somut bir belge var- sa açıktamalıdır. Eğer açıklamazsa kendisi iftiracıdır. Oyu- muz DSP'ye değil, SHP'ye gidecektir... Bir açıklama da DSP Ankara eski il başkanı ve MKYK üye- si Mehmet Uğuriu'dan geliyor. Uğurlu, "Sayın Ecev'ıtler eme- ğe saygı ve demokrasiye sevgi duymazlar" diyor. Açıklama- sının bir bölümü şöyle: — Şunu içtenlikle söylemek isterim ki benim bu sesleni- şim tamamen kendi vicdan ve düşüncemden kaynaklanmak- tadır. Bu seslenişin özünde ülkeme ve halkıma olan sevgim ve sorumluluk duygum vardır. Demokratik Sol Parti'nin ar- tık bu halıyle sosyai demokrat ya da demokratik sol tabanı bütünleştirip büyüterek ülkeye ve halka yararlı bir hale geti- rebileceğıne olan inancımı yitirdim. Onun da ötesinde Sa- yın Bülent Ecevit'in halkçılığına ve demokratlığına ilişkin dû- şüncelerimde de hayal kırıklığına uğradım. Demokratik Sol Parti halkı temsil etme özelliklerini günden güne yitirmek- tedir... Açıklama özetle böyle... Herkes biliyor ki DSP "halk aydınlarının örgütlediği" bir sosyai demokrat parti değil, "aile boyu" bir sağ partidir. Ger- çek ortaya çıkmıştır. DSP liden Bülent Ecevit'in giderek hırçınlaşması, kendin- den ve eşinden başka hiç kimseyi sevmemesi bu yüzden- dir. ANAP'ın araç ve insan destegiyle alanlan dolduran Ece- vit, sanırız 21 ekim sabahı gerçeği görecektir. Hâlâ gerçeği görmeyen DSP'li dostlara da bir önerimiz olacak: — Start'i izlemeye devam edinl 21 ekim sabahı ayılırsa- nız geç kalmış olacaksınız... BAROLAR BtRlİĞl SUÇLADI YSK görevini yapmıyor ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Türkiye Barolar Birli- ği, seçim öncesi yapılan propa- gandalarda, cumhurbaşkanı, bazı partiler ve kitle iletişim araçlarının anayasa ve yasaları "çignediğini" belirterek, Yük- sek Seçim Kurulu'nu (YSK) "görevini yapmamakla" suçla- di-Barolar Birliği'nden dün ya- pılan yazılı açıklamada, "YSK, anavasadan ve yasalardan kay- naklanan yetkilerini kullanma- makta, görevini yapmamakta- dır" denildi. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, iktidar partisi ve bazı siyasi partilerin, devletin radyo ve televizyonunu "tek yönlü propaganda aracı" ola- rak kullandığına dikkat çekilen açıklamada, yapılan uygulama- larla seçim hukukunun zede- lendiği, bazı kişi ve partUere ay- ncalık tanındığı kaydedildi. YSK, cumhurbaşkam ve siyaset adamlannın "hukukun geregini yapmaya" çağrıldığı açıklama- da, özetle şu görüşlere yer ve- rüdi: "20 Ekim seciminin, bütün partiler ve seçmenler için özgür, engelsiz ve eşit bir seçim olma- dığı acı bir gerçektir. Bir baş- ka acı gerçek de, seçim propa- gandalannda yaşanmaktadır. Başta cumhurbaşkanı olmak üzere, bazı siyasi partiler, kamu tüzel kisilerim'n elindeki basın dışı kitle haberteşme ve yayın araçları, TRT, anayasayı ve ya- salan açıkça çiğneyerek, usul- süz, haksız ve hukuk dışı pro- paganda yapmakta veya propa- gandaya alet ohnaktaduiar. Seçimlerin başlamasından biti- mine kadar seçimin düzen icio- de yönetimi ve duriisüüğti 0e fl- gili iskmkri yapma ve yaptır- ma, seçim süresince seçim ko- nulanyla ilgili yoisazlttklan, şi- kâyet ve itirazlan inceleme Ue görevü olan YSK, siklyeÜeriM- çimsel olarak İBCdemekle, ama özüne gjrip nsnlsüzlükleri, hu- knksuzlaklan, adaletsizlikleri, yolsudokian önlevid ve «ygtı- latıa kararlar ^ ' " a ' M ^ " ONURLU SAĞLIKLI VARLIKLI BiR TÜRKİYE İÇİN M İ T İ SEVGiLi i N G •LULAR VE... RAHMİ SALTVK "HADİ GÜLÜMSE" DİYOR MffiNG ALAN1 ERDAL INONÜ G E L İ Y O R 12 EKİM CUMARTESİ SAAT: 14<" SULTANAHMET MEYDANI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle