18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 OCAK 1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/11 FKÖ'den Israil'e roket • SAYDA (AA) — Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ), Israil'e Lübnan'ın güney kesiminden füze saldırısında bulundu. Yıilardan beri yapılanların en şiddetlisi olan bu saldında, ölen ya da yaralanan olmadı. Filistinli bir askeri sözcü, Güney LUbnan'da yaptığı açıklamada, saldınyı Ustlenirken, "Filistinli mücahitlerin Israil'in kuzey kesimini bornbaladığını" söyledi. Sözdi AFP'ye verdiği demeçte, Grad tipi 80 adet roketin Nahariya, Kafr Jalaadine, Miskav Am, Metulta yerleşim bölgelerinden sabaha karşı fırlatıldığını kaydetti. IsraiJ saldırısı: 2 ölü • SUR (AA) — İsrail gemilerinin ve topçu birliklerinin, dun Güney Lübnan'daki Raşidiye Filistin Mülteci Kampı'nı bombalamalan sonucu 2 kişinin ölduğü, 5 kişinin de yaralandığı bildirildi. Yaklaşık 17 bin kişinin yaşadığı ve Filistin Kurtuluş Örgütu'nün silahlı kollarının bulunduğu kampa havan topu mermilerı atıldığı kaydedildi. Bazı havan mermilerinin de İsrail tarafından desteklenen Güney Lıibnan Ordusu milislerini mevzilerinden auldığı belirtildi. TSİ 20.10'da başlayan bombardımanın yaklaşık bir saat sürduğu kaydedildi. Bati Trakya Ttirkleri • tSTANBUL (AA) — Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Tahsin Salihoğlu, Batı Trakya'da yaşayan Müslüman Türk toplumunun Türklüğünün Yunan devletince ınkâr edilmek istendiğini bildirdi. Salihoğlu, dün yaptığı yazılı açıklamada, Batı Trakya'da yaşayan Müslüman Türk toplumunun, baskıları kınamak amacıyla 29 Ocak 1988'de büyük bir protesto yürüyüşü gerçekleştirdiğini hatırlattı. Salihoğlu, 29 Ocak 1990'da da, günun önemi nedenıyle bir mevlit okutulmak istendiğini, ancak Yunan hukümetinin camilerı basarak ve pisleterek, mevlit okutulmasına engel olduğunu kaydetti. Amerikan milliyetçiligi • Dış Haberier Servisi — Uluslararası gücün, Irak'ı Kuveyt'ten çıkarmak amacıyla başlattığı saldırı Batı'da savaş karşıtı, Müslüman ülkelerde de Saddam Hüseyin yanlısı gösterilere yol açarken ABD'de ilk kez 'Ben bayrağımı seviyorum' sloganlarının aüldığı gösteriler düzenlendiğine dikkat çekiliyor. Savaş karşıtı ve savaş yanlısı gösterilerin baş başa gitmesi kimilerince 'kararsızlık' olarak değerlendirilirken bazıları bunun Amerikan ordusu için 'övünç kaynağı' olması gerektiğini ileri süruyor. Yıınan-Bulgar benzerügi • ATÎNA (AA) — Yunanistan Savunma Bakanı Yannis Varviciotis, ülkesinin savunma alanında Bulgaristan ile benzer bir politika izlediğini belirterek, "Her iki ulke de kimseden bir şey istemiyor, ancak kimseye de bir şey vermek niyetinde değil" dedi. ^ Washington, Atina'nın Türkiye'yi öne sürereksorunları büyütmesini istemiyor ABD,Samaras'ı uyard POLJTIKADA 1 Yunanistan Dışişleri Bakanı Andonis Şamaras'ın önceki gün başlayan ABD ziyareti tamamen Türkiye merkezli olarak geçiyor. ABD yönetimi, Samaras'a "Türkiye doğuda meşgulken batıda sorun yaratmayın" mesajmı verdi. Amerika, Yunanistan'ın Körfez krizi sürerken Türkiye'den çekinmesini 'aşın hassasiyet' olarak görüyor. UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON — Yunanistan Dışiş- leri Bakanı Andonis Samaras'ın önceki gün başlayan ani Washington ziyareti ta- mamen Türkiye merkezli olarak geçiyor. Körfez krizi başlayalıberi Türk ABD iş- birliği âdeta basamak sıçradı: Türkiye üsleri kullandırmaya başladı. ABD, müt- tefik dünyada Türkiye'ye yardım kam- panyası başlattı. Buıüara ek olarak ABD Başkanı George Bush, her ne kadar Yu- nanistan Başbakanı Konstantin Mitso- takis'e telefon ederek dolaylı bir onay al- dıysa da Türkiye'ye 82 miiyon dolar de- ğerinde ek yardım yollayarak gelenekleş- miş 10'a 7 oranını kırdı. Atina, Türkiye ile Amerika arasında ortaya çıkan bu ye- ni havadan sadece rahatsız olmakla kal- mıyor, aynı zamanda, bu havanm Türk Amerikan askeri işbirliğini, yerleşik te- malann ilerisine götüreceğinden kaygı duyuyor. Şamaras'ın ABD yönetimi ile yaptığı temaslardan şu ana kadar sızan bilgiler, Yunanistan'm bu yeni temalara seyirci kalmayacağını, aktif olarak karşı çıka- cağını gösteriyor. Samaras'ın bu kap- samda ABD'ye yaptığı uyarılardan biri- si, eğer Türkiye doğrudan savaşa taraf olursa, Suriye'nin buna göstereceği tep- kilere ilişkin. Acaba Samaras, Washing- ton'a Suriye Devlet Başkanı Hafiz Esad- ın bu yönde bir mesajını rru getirdj? Bu konuda henüz kesin bir işaret yok. Ama Şamaras'ın Suriye'nin olası tepkileri ko- nusunda bazı izlenimlerini ABD'ye ak- tardığı da ortada. Bu, Suriye'nin hissi- yatını yansıttığı kadar Yunanistan'ın ni- yetini de dışavuran bir adım. Yunanis- tan "güçlenen bir Türkiye'yF Suriye üe dayanışmaya girerek dengelemek istiyor olabilir. Bir başka olasılık da kendisini, Körfez krizi kapsamında dışanda kalmış hisseden Yunanistan'ın ABD nazarında tekrar devreye girebilmek ıçin boyle bir taktiğe başvurmuş olabileceği. Samaras şu ana kadar bir tek ABD Dışişleri Bakanı James Baker ile görüş- tü. Bu sabah da ABD Başkanı George Bush tarafından kabul edilecek. ABD başkanlannın, ülke savaş halindeyken savaştaki rolü çok kritik olmayan bir ül- kenin dışişleri bakamnı kabulü olağan bir durum değil. Bunda, hem Yunanis- tan'ı yatıştırmak kaygısı hem de Sama- ras eğer gerçekten Suriye'den baa mesaj- lar getirmişse bu, rol oynamış olabilir. Şamaras'ın VVashington'daki temasların- da yanıt aradığı sorular şöyle sırala- nabilir: l)Savaştan sonra Yunanistan'ın NATO içindeki yeri ne olacak? Güney kanatta nasıl bir denge ortaya çıkacak? 2)ABD Yunanistan ile Türkiye arasın- SARATOGA'DAN — Amerika'nın Körfez'deki en büyük kozlanndan biri olan uçak gemisiSaratoga'daçalışmalar zaman za- man maskeyleyüriıtülüyor. (Fotoğraf: AFP) da nasıl bir yardım dengesi gözetecek? 10'a 7 oranı basamak sıçramış Türk Amerikan askeri işbir'iğinde ne ölçüde korunabilecek? 3)2. cephe konusu tek bir senaryodan oluşmuyor. Bu konuda iki alt senaryo var: Birincisi Türkiye'nin topraklanm Amerikan askerlerine açması ki bu se- naryo Türk askerinin ilk aşamada sava- şa girmesini öngörmüyor. Yunanistan'ı korkutan senaryo ıkincisi: Yani Türki- ye'den Irak'a açılacak ikinci cepheye "it- tifak kuvvetlerinin bir parçası olarak" Türk askerinin de aktif katkısı. Atina, eğer bu senaryo yaşam kazanırsa, Türki- ye'nin Amerika tarafından Kuzey Irak- ın yediemini olarak gorevlendirilebile- ceğinden kaygı duyuyor ve "petrol getir- leri de olan siıper bir Türkiye Yunanis- tan'a politikalar dikte etmek giicünc ka- vuşur mu" sorusuna yanıt anyor. Yuna- nistan bu sorulara yanıt ararken tabia- tıyla, Türkiye'nin bu krizden modern silahlara kavuşmuş olarak çıkmasının "bölgedeki dengeyi bozabileceğinden" yakınıyor. Samaras, ayrıca Kuveyt ile Kıbrıs arasıda da bazı paralellikler çizi- yor. Ancak Amerika'nın bu aşamada Kıbns konusunda Türkiye'ye baskı ya- pacağını da gerçekçi bir beklenti olarak dile getirmiyor. Pentagon koridorlanda "ihtiyaca göre" formülü taraftar bulmaya başla- mış, ama tabii Amerika'nın geçmiş per- formansı bu konuda çok iyimserliğe ka- pılmaya da izin vermiyor. ABD'nin şu ana kadar Samaras'a verdiği mesajlar ise şöyle özetlenebilir: Amerika, Yunanis- tan'ın Körfez krizi sürerken Türkiye'den çekinmesini biraz "aşın hassasiyet" ola- rak görüyor. Bu yüzden Samaras'a veri- len mesajlardan birisi, "Türkiye şu an- da nıeşgul, o yüzden endişelenmeııize ge- rek yok". Ancak Amerika'nın Yunanis- tan'a verdiği ikinci ve asıl önemli mesaj şu: "Batı ittifakı bugün Körfez krizi do- layısıyia çeşitli soruniarla karşı karşıya- dır. Böyle bir donemde bu sorunlann da- ha da biıyümesine yol açacak bir hare- ketten kaçınmamz.yerinde olur". Özet- le, Şamaras'ın VV'ashington ziyaretinin bizde bıraktığı izlenim, Atina her ne ka- dar endişelerini bu ziyaretle kayda geçir- miş olmak istese de bunun daha ziyade Yunan iç politikasına dönük olduğu yö- nünde. Çünkü Atina'nın, orta yerde bir savaş varken ve Türkiye de bu savaşta ki- lit rol oynuyorken Washington'da Türki- ye'ye karşı argümanlar geliştirmesi bi- raz zor, oysa Yunanistan'da muhalefet, iktidan, Türkiye Amerika ile çok özel bir ilişkiye doğru yol alırken buna seyirci kalmakla suçluyor. Şamaras'ın VVashing- ton gezisi de içeriye, "Bu doğru değil, işte çaba gösteriyoruz, girişimlerde bulunayoruz" mesajını veriyor. tngiltere veABD, Irak Kürtlerinin durumunun Güvenlik Konseyi'nde ele alınmasını istiyorlar Kürt sorunu BMVe gîdecekKörfez Savaşı'nın bitiminden sonra Irak Kürtlerinin durumunun BM Güvenlik Konseyi'nin gündemine alınması yönünde hazırlıklar yapılıyor. YASEMİN ÇONGAR ANKARA — Körfez savaşının biti- minden sonra Ortadoğu'da kurulacak yeni dengeler içinde Kun halkımn konu- mu "belirleyici" bir rol oynayacak. Böl- gede "yurdu olmayan iki halk" olarak tanımlanan Filistinliler ve Kürtlerin ge- leceği konusunun Bırleşmiş Milletler (BM) tarafından eie alınması doğrultu- sunda, ABD ve Ingiltere'nin hazırbk yap- tığı oğrenildi. Bu hazırlıklardan üst du- zey temaslarda haberdar edilen Ankara, BM girişiminin "ba£ımsu Kdrt devleü" yönünde olmaması ve Kürt terorizminin dışianmasını istedi. BM girişiminin Türkiye'yi en çok ilgilendiren yönlerin- den birini de, Musul'un statüsü ile ilgili yeni düzenlemelerin oluşturacağı belir- tildi. Cumhuriyet muhabirinin guvenilir kaynaklardan edindiği bilgiye gore, Irak Kürtlerinin durumu konusunda ABD ve tngiltere'nin öncüluğunde yapılan bir di- zi temas sonucunda, "Kürtlerin haklan konusunun savaştan sonra uluslararası platformlarda ele alınması" konusunda göruşbirliğj sağlandı. Bu plana Iraklı Kürt liderlerinin önemli bir bölümünün de taraftar olduğu ve "Savaş snresince karışıklık ytratıcı etkinliklerden kacın- ma söziine karşılık, savaş sonrası istem- lerinin BM Güvenlik konseji'nce destek- lenmesi güvencesi aldıklan" belirtildi. Dıplomatik kaynaklar, ABD ve İngilte- re'nin savaş sonrasında Filistin ve Kürt sorunlanna birinci derecede ilgili ülke- ler olarak eğüeceklerini ve Kürtlerin hak- lan konusunda Güvenlik Konseyi'ni ha- rekete geçireceklerinı ifade ettiler. Edinilen bilgiye gore, Irak Kürtleri ko- nusunda "savaş sonrasında" yapılması planlanan uluslararası girişimler, Mu- sul'un statüsünün yeniden ele alınması- nı da içerecek. Savaş sonrasında Kürt konusunun uluslararası platformlarda ele alınması yönünde girişim yapılacağından "en iist" düzeyde haberdar edildiği öğrenilen Türkiye, bu çerçevedeki temel kaygı ve görüşlerini Londra ve Washington'a ilet- ti. İki başkente de aktarılan başlıca me- sajlar şöyle: — Bolgede bağımsız bir Kürt devleti girişimi, sadece Irak topraklanm değil, Iran, Suriye ve Türkiye'yi de ilgilendire- cektir. Biz buna yanaşmayız. — Irak Kürtlerinin haklarının geniş- letilmesi yönündeki girişim bölgedeki Kürt terorizminin bütünüyle kınanma- sı, tiışlanmaüi ve terorist yöntemlere baş- vuran gruplarla işbirliğine gidilmemesi önkoşuluna dayandınlmalıdır. ttalya Dışişleri Bakanu Irak Türkiye'ye saldırırsa tepki vermeyin' Füzeye karşı sabır önerisiABD NATO Büyükelçisi William Taft'ın Irak Türkiye'ye saldınrsa NATO otomatik olarak savaşa girer görüşünü eleştiren İtalya Dışişleri Bakanı Michelis, 'Söz konusu açıklama yalnız ABD'yi bağlar' dedi. NtLGÜN CERRAHOĞLU ROMA — ABD NATO Bü- yükelçisi Wflüam Taft'ın "Irak Törkiye'ye saldınrsa 5. madde otomatik olarak işler ve NATO savaşa girer. Bu yükümlülük tar- tışmaya acık değiknr" şeklindeki açıklamasına cevap veren ItaJ- yan Dışişleri Bakanı Gianni de Mkhelis, söz konusu açıklama- nın yalnız ABD'yi bağladığını belirtti ve "ABD 16 NATO ülke- sinden yalnız biridir" dedi. Taft'ın açıklaması çerçevesinde ttalyan hukümetinin tutumuna ilişkin sorumuzu sert ve tek cümleyle yanıtlayan De Miche- lis, kendisine aynı konuda bir soru yönelten bir Yunan gazete- cisine de şöyle dedi: "Otomatik bir müdahale söz konusu değil- dir. İtalya tek başına da bir ka- rar vermeyecektir. Almaaya gi- bi diğer Avrupa ülkeleri de bu konunun parlamentoda tartışı- lacağını açıklamıştır. Durum önce NATO bunyesinde değer- lendirilecek ve aonan NATO ka- ran ulusal parlamentolara inti- Saödam'ın kansının yatak oöası Saddam Hüseyin'in Hilton'u Kabul yen/ Korumalar Toplantı Odası Çocuk odası Caminın gırişı Dış Haberier Servisi — Körfez'de savaş başlayınca Saddam Hüseyin yeraltındaki sığınağına yerleşti. Nükleer silahlara karşı da güvenli olan bu sığmağa, Bağdat'taki Başkanlık Sarayı'nda bulunan bir misafır odasından girih'yor. Sığınağın ana girişi 3 ton ağırhğında, çelik duvarlan ise yaklaşık 180 cm. kalınlığında yekpare bloklardan oluşuyor. Odalardan birinde Saddam savaşın gidişatım 24 televizyon ekranından izliyor ve gerektiğinde, odada kurulu bulunan sistem aracılığı ile halkına seslenebiliyor. Münihli dekoratörlerin, Saddam ailesinin yaşadığı bölümleri kristal avize ve tüylü kadife halılarla döşedikleri belirtiliyor. YATAK ODASI kal edecektir. Neticede hüküraet alınan NATO karannı onaylaya- cak ve uygulajacakür". "NATO çerçevesinde Italya'nın pozisyo- nu ne olacakar?" şeklindeki bir soruyu da Dışişleri Bakanı "Bekleyip, gelşmeteri göreceğiz. Türk topraklarına karadan bir saldın olursa tabii NATO buna seyirci kalamaz ve kendi görü- şüme göre bu dunımda NATO'- nun cevap vermemesi söz konu- su otamaz" dedi. Öte yandan Türkiye'nin başı- na birkaç füze düşerse "tep- kisiz" kalmasının isteneceğini söyleyen bakan "Biz bu catışma- nın yayılmasını istemiyoruz. Eğer Turk topraklanna birkaç füze duşerse tepkisiz kalmasını uygun goreceğiz. Neticede İsra- il'den de bu istenmiyor mu? Türkiye'den de tsrail'in göster- diği sabrı göstermesini isteyece- ğiz. Göreceksiniz ABD'de böy- le bir dunımda Türkiye'den lep- ki göstermemesini talep edecek- tir. Ama tabii Irak ordusu ka- radan Türkiye'yi işgai etmeye kalkarsa durum değişir" dedi. Roma'daki dış basın merke- zinde 100'ü aşkm gazeteci önün- de konuşan De Michelis bu açıklamalanyla NATO üyesi ol- mayan ve tamamen başka bir si- yasi ortamda yaşayan İsrail ve Türkiye arasında hangi kıstasa dayandığı anlaşılmayan bir pa- ralellik kurdu. Ayrıca De Mic- helis'in açıklamalan bir anlam- da Saddam'a Türkiye'nin başı- na Israil'e olduğu gibi güze at- maya da davetiye çıkarmak gibi yorumlandı. SORUNLAR ERGUNBALa KaraSavaşı Son günlerde Körfez savaşının askeri yanı ile ilgili olarak Batı'da en çoK tartışılan konu. kara saldınsının ne zaman baş- layacağı. 14 gündür süren yoğun hava bombardımanlarının, Irak'm askeri gücüne büyük zarar vermediğinin anlaşılması üzerine, kara saldırısı sorunu ansızın güncellik kazandı. Savaşın başlamasından önce ABD'de askeri yetkililer ara- sında iki görüş çatışıyordu. Bunlardan birincisine göre ezici hava üstünlüğü ile savası kazanmak mümkündü. Yoğun bom- bardımanlar, Irak Silahlı Kuvvetleri'nin iaşe yollarını, attyapı- sını, silah depolarını, iletişim sistemini imha edecek, ordu, kanlı bir kara savaşına gerek kalmadan dağılacaktı. Diger gö- rüşü savunanlar ise hava hâkimiyeti ne denli büyük olursa olsun, zaferin son tahlilde ancak karada kazanılabiteceğini, son sözü piyadenin söyleyeceğini öne sürüyorlardı. Bu tar- ttşmaya dışandan katılan İsrailli askeri uzmanlar da kara saf- dınsı otmadan savaşın kazantlamayacağını, zaferin ancak ha- va, kara ve deniz kuvvetleri arasında iyi bir esgüdüm sonu- cunda elde edilebileceğini savunuyorlardı. Savaşın başlamasından 14 gün sonra kara saldırısının zo- runlu olduğunu savunan grubun haklı olduğu ortaya çıktı. Peki Amerikalılar kara saldınsını neden geciktiriyoriarî Anlaşıldığına göre bunun iki nedeni var. Önce uzayabile- cek bir kara savaşında çok fazla kayıp vermek istemiyorlar. Savaşın uzaması ve kayıpların artması, içeride savaş karşıtı akımın güçlenmesine, yönetime verilen desteğın azalması- na yol açabilecek. Bu nedenie, saldınya gecmeden önce Irak mevzilerinı, savunma sistemini hava bombardımanları ile iyj- ce yumuşatmak istiyorlar. Ne var ki iş orada bitmiyor. Tut ki Amerikalılar daha bir sü- re, Irak mevzilerini bombalayarak savunma sistemini iytce yıp- rattılar. Bundan sonra gerçekleştirecekleri saldında az ka- yıp vererek kolayca zafer kazanabilecekler mı? Deneyimli askerler bu konuda temkinli olmayı tercih edi- yorlar. Orneğin AFP'nin görüşüne başvurduğu Amerikalı as- keri uzman-emekli Albay Harry Summers'a göre Amerikalı- lar tam bir hava üstünlüğü ile saldırsalar bile savaş kanlı ola- bilir. Albay Summers'a göre müttefik piyadelerine havada en büyük desteği alçaktan uçan AH-60 Apache helikopterleri ile A-10 anti-tank ucakları (tank katilleri) sağlayacak. Albay Summers, Irak yoğun uçaksavar ateşi ve yerden havaya fü- zelerle bu uçak ve helikopterleri etkisiz hale getirmeyi ba- şardığı takdirde, müttefik birliklerinin Irak topçusu karşısın- da ağır kayıplara uğrayabileceğini öne sürüyor. Özetle, akılları durduran teknolojiye, "akıllı" silahlara, bil- gisayarlar, radarlarla hedefi bulan bombalara, füzelere kar- şın, son tahlilde savaşı yapan insan. Zaferi kazanan da in- sanın iradesi, kararlılığı, yaratıcılığı, disiplini ve cesareti. İn- sanlık tarihinin başlangıcından bu yana, taş devrinden elek- tronik savaşın yapıldığı günümüze kadar geçen onbinlerce yılda, savaşların bu temel kuralı hiç değişmemiş. Ancak ABD'nin hava saldırılarını uzatmasının tek nedeni Irak mevzılenni yumuşatmak, kara savaşında mümkün oldu- ğunca az kayba uğramak istemesi değil. Amerikalılar henüz saldınya da hazır değiller. Amerikalılar kara saldırısı için Al- manya'daki elit biriiklerini getirdiler. Bunlar, yıllardır varşova Paktı'na karşı bir savaşa hazırlanmış, iyi eğitim görmüş kn«- vetler. Ayrıca NATO bünyesinde oldukları için Fransız ve İn- giliz birlikleri ile uyum sağlayabiliyorlar. Büyük tank çarpış- maları, mevdan savasları ıçin hazırlanmışlar. Ne var kı Suudi Arabistan'a ancak 15 ocakta gelebilmiş- ler. Çöl koşullarına ve iklime alışabilmeleri için en az bir ay geçmesi gerektiği belirtiliyor. Bu sürenin iki haftası gectiği- ne göre 15 şubattan sonra saldınya hazır duruma gelmeleri beklenebilir. Amerikalıların cephane ve silahları da büyük saldırı için henüz yeterli değil. "Nevvsvveek" dergisine göre BM Güven- lik Konseyi'nin Irak'a Kuveyt'ten çekilmesi için tanıdığı süre- nin bittiği-15 ocakta Amerikan Kuvvetleri Komutanı General Norman Schvvarzkopf, merkezden istediği cephanenin sa- dece %50'sine sahipti. Açığın tamamlanması herhalde da- ha iki hafta alır. Bu durumda. kara savaşı 15 şubata doğru ya da birkaç gün sonra başlayabilir. Mısır ve Suriye birliklerinin saldınya fiilen katılmaları pek beklenmiyor. Bu birlikler, Sovyet askeri doktrinine göre eği- tildiklerinden ABD ve İngiliz kuvvetleri ile uyum sağlayama- yacakları gerekçesi ile zaten Amerikalı komutanlar da katıl- malarını pek istemiyorlar. Aynca Arap olduklarından, Irak or- dusuna karşı ne denli hevesle çarpışacakları bilinmiyor. Geriye kalıyor Batılılar. İtalyanların ve Fransızların bir ağırtığı plmayacağını düşü- nürseniz, saldırının yükü Amerıkalılarla İngılızlerın üzerinde olacak. Bunlar iyi eğltılmış birlikler. Özellikle İngilizlerin sa- ğı solu belli olmaz. Beş çayını içmeden yapamayan, ama ka- fası bozulunca çok inatçı biçimde savaşan bir toplum. Bunların karşısında Iraklıların aynı şekilde iyi eğitilmiş, 8 yıllık iran-lrak savaşında deneyim kazanmış elit Cumhuriyet Muhafızları bulunacak. Cumhuriyet Muhafızlan iran'ın, Kör- fez savaşının son yıllarında Basra yöresinde düzenlediği bü- yük saldırıların püskürtülmesinde başrolü oynamışlardı. Körfez'deki savaş, 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana en bü- yük tank savaşının yapılacağı, en kanlı çarpışmaJann yer aia- cağı aşamaya doğru gidiyor. Işin acı yanı ne bılıyor musunuz? Tarihteki bir dizı savaşta olduğu gibi bu savaşta da binler- ce, onbinlerce genç insan, ölüme gitmelerinin gerçek nede- nini bilmeden gözlerini yumacaklar. Biri Kuveyt'i savunmak için, ötekisi ise Kuveyt'i kurtarmak için öldüğünü sanacak. IRAK'IN BOMBALANMASI İslaııı ülkelerinde tepkiler artıyor Şerif, barış girişimlerinde fran'ın anahtar role sahip ülke olduğunu da belirtti. Bu arada Iran haber ajansı tRNA, askeri yetkililere daya- narak verdiği bir haberde, ka- radan karaya atüan uzun men- zilli füze üretiminin gelecek haftadan itibaren hız kazana- cağını duyurdu. Bangiadeş'te tşçi Partisi'nin önderliğindeki beş parti koalis- yonu Dakka'daki dışişleri ba- kanlığının önünde gösteri yap- tı. Göstericiler adına bir açık- lama yapan koalisyon lideri Raşid Han Menon, eski Devlet Başkanı Erşad'ın Körfez'e as- ker göndermesini eleştirdi ve geçici hükümetin bu askerleri geri çağırmasım istedi. Filipinler'in güneyinde buhı- nan Karawi kentinde binlerce kişi Irak Devlet Başkanı Sad- dam Hüseyin'i destekleyen bir gösteri yaptı. ABD bayrağımn da yakıldığı gösteride, Müslü- man Irak halkımn yok edilme- si kınandı. Suudi Arabistan'da halkın Irak'a karşı savaşın kacınıl- mazlığı görüşünü koruduftu bildirildi Dış Haberier Servisi — De- ğişik ulkelerdeki Müslümanlar arasında Irak'ın sürekli hava- dan bombalanması ve bu bom- bardımanlarda sivil halkın can vermesi tepkilere yol açarken Suudi Arabistan Kralı Fabd, Libya lideri Muammer Kadda- fi'ye özel bir temsilci gonder- di. Iran da gelecek haftadan iti- baren uzun menzilli karadan karaya ateşlenen füze üretimi- ni antıracağını açıkladı. ABD önderliğindeki mütte- fik savaş uçaklannın sürekli olarak Irak'ı bombalaması, de- ğişik ulkelerdeki Müslümanlar arasında tepkilere yol açıyor. Pakistan Genelkurmay Başka- nı Mirza Aslam Beg, BM'nin Kuveyt'in kurtarılması için kuvvet kullanılmasına izin ver- diğini, bunun hiçbir şekilde Irak'ı ekonomik ve askeri ba- kımdan yok etmeyi içermediği- ni söyledi. Bu arada Türkiye, Iran, Suriye, Ürdun, Mısır ve Suudi Arabistan gezisini ta- mamlayarak ülkesine geri dö- nen Pakistan Başbakanı Na- waz Şerif, ulkesinin, lslam ül- kelerinin dışişleri bakanlarını toplamaya çalıştığını açıkladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle