26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 OCAK 1991 HABERLER CUMHURİYET/3 Şimdi ne olacak?Bilim adamları, emeklidiplomatve askerlersavaşı değerlendirdi lç Politika Servisi — ABD ile müttefik kuvvetlerin önceki gece Irak'a karşı başlattıkları "Çöl Fırtınast Harekâtı" Türkiye'deki eski parlamenter, emekli TSK mensupları ve konuyla ilgili uzmanlarca "Durum Irak'ın aleyhine, ancak Türkiye kendisine bir saldın olmadığt sürece kesinlikle müdahaUdt bulunmamalı" şeklinde değerlendirildi. Cumhuriyet büroları ve haber ajanslarmm, görüşlerine başvurduğu kişiler ve değerlendirmeleri şöyle: KENAN EVREN (Eskicum- hurbaşkam, özel Kalem Müdü- rü Ahmet Erbay, Evren adına su açıklamayı yaptı): Şu anda özel bir bilgiye sahip değilim. Sava- şa ilişkin haberleri radyo ve te- levizyondan dinliyorum. Gere- kirse iki üç gün sonra görüşle- rimi belirtirim. NECDET ÜRUG (Eski Ge- nelkurmay Başkanı, emekli or- general): Her şeyi zaman göste- recek. ABD savaşı başlattı. Ge- len haberler başarıh bir grafik çizdiklerini gösteriyor. Ancak durum onada, her şeyi zaman gösterir. TSK'nın herhangi bir saldınya maruz kalmadıkça sa- vaşa girmeyeceği görüşü daha önce hükümet yetkililerince be- lirtilmişti. En doğru karar da budur. NEJAT TÜMER (Emekli oramiral): Türkiye'ye yönelik bir saJdın olmadığı sürece Tür- kiye kesinlikie savaşa girmeme- lidir! 'Harekât ABD'nin başa- nsıyla devam edijor", 'Irak güç- leri (ahrip oldu' şeklindeki ha- berleri yanıtlayabilmek için he- nüz yeterli istihbarat yok. Turk- iye taarruz olmadığı sürece ke- sinlikle savaşa giremez. Ancak Ulkeye zarar verilirse larihten de geldiği gibi şiddetie karşılık ve- rir. TANJU ERDEM (Emekli amiral): Irak'a yönelik bir hare- kâtta hava darbesi vurulmakta. Amaç Irak'ın hava kuvvetlerini, kimyasal ve biyolojik sisternle- rini, idari merkezini imha et- mek. Bu arada ABD'nin barış yolunu arayacağıru sanıyorum. Eğer sonuç alınamazsa Kuveyt- ten başlayacak bir kara harekâ- tına girişileceğint sanıyorum. Türkiye "bir ABD'nin, bir İngil- tere'nin konunıunda değildir. Irak'la kornaudur. Sıcak çatıs- maya girmekten mümkün oldu- ğunca kaçınmalıdır. Müdahil ol- mamalıdır. NURİ GÖK (Emekli tümge- neral): Türkiye bu asamada sa- vaşın dışında kalmalıdır. Orta- doğu'da sınırların değişmesine yönelik bazı girişimler ve geli- şimier olduğu takdirde bu, özel- likle güneyimizdeki bölgede Kürt sorunu ile ilgili gelişmeler istikâmetinde olduğu takdirde Türkiye'nin bu savaşın dışında kalmasını düşünmek yanlış olur. Bu da îran ve Suriye'rün Irak'a karşı olası bir hareketinin geti- rebileceği sonuçtur. Böyle bir gi- rişim olursa da ikinci cephenin açılması guneydeki harekâtın başarısına yardımcı olur ve sü- ratlenir. Bundan sonraki aşama- da işgal olursa, bir barı$ konfe- ransı olacaktır. Bu konferansa fiilen işgalde bulunanlar güçlü oturacaklardır. Turkiye bu ma- sada bu şartlarda olduğu takdir- de güçlü olacaktır. Bu olay İkin- ci Dünya Savaşı'ndan sonraki en büyuk olaydır. Bu da siyasi sı- nırları değiştirecektir. Bu deği- şiklik dünyaya istikrarlı bir dö- nem yaşatmakta etkili olabilir^ YILMAZ ERKEKOĞLU (Emekli kurmay albay): Kısa sü- re sonra kara harekâtı başlatıla- caktır. Hava harekâtı da yoğun şekilde sürecektir. Irak'ın mağ- EVREN Eski Cumhurbaşkam Şu anda özel bir bilgiye sahip değilim. Savaşla ilgili haberleri radyo ve televizyondan dinliyorum. Gerekirse iki üç gün sonra görüşlerimi belirtirim. ÜRUG Eski Genelkurmay Başkanı Her şeyi zaman gösterecek. Ancak durum ortada. TSK'nın herhangi bir saldınya maruz kalmadıkça savaşa girmeyeceği görüşü daha önce hükümet yetkililerince belirtilmişti. TÜMER Emekli Oramiral Türkiye'ye yönelik bir saldırı olmadığı sürece Türkiye kesinlikle savaşa girmemelidir. Harekât ABD'nin başarısıyla devam ediyor. Türkiye'ye zarar verilirse, şiddetle karşılık verir. GÖK Emekli Tümgenerat Bundan sonraki aşamada işgal olursa, bir barış konferansı da olacaktır. Bu konferansa fiilen işgalde bulunanlar güçlü oturacaklardır. Türkiye bu masada bu şartlarda olduğu takdirde güçlü olacaktır. HALEFOĞLU EskiDışisleri Bakanı Gelişmeler Saddam Hüseyin'in mağlup olacağı yönünde. Türkiye açısından durum iyi gözüİcüyor. Bu gelişme ve değişmelerde Türkiye'nin ağırhğı hissedilecektir. ERKMEN Eski Dışisleri Bakanı Beklenen oldu. Denge Irak'ın aleyhine. Irak ya Kuveyt'ten çekilecek ya da mağlubiyeti kabul edip masaya oturacak. Haberler tek kaynaktan geliyor. ÇAĞLAYANGÎL Eski Dışisleri Bakanı Bu savaşın cıkacağı belliydi. Türkiye'nin savaşa katılıp katılmayacağı meçhuldür. 1yi idare edilirse katılrnayabilir. Katılmaması da lazamdır. Türk kamuoyuna Kuveyt'i Iraklılar ahr diye savaşmayı açıklayamazsınız. GURUN Emekli Büyükelçi Sanıyorum kısa süren bir harekât olacak. Ama esas problem, Ortadoğu'daki statükonun gelecekte ne olacağıdır. Temennim, bunun da Türkiye'nin haleldar olmayacağı şekildeçözümlenmesi. SOYSAL Emekli Büyükelçi Savaş kaçmılmazdı. Körfez savaşı diktatörlere bir ders ve demokrasinin zaferi olacaktır. Türkiye'nin de Batı'da ve dünyada değeri artacaktır. Türkiye ile Irak arasında yeniden dostluk kurulmalıdır. OLCAY Emekli Büyükelçi Madem TBMM bu kararı aldı, akıllıca kullanmak lazım. Bir saldınya uğrarsak kendimizi savunacağız elbette. TBMM'nin kararı Türkiye'ye uzun vadede zarar vermeyecek şekilde kullanılmalıdır muhakkak. GÜNVER Emekli Büyükelçi Türkiye'yi idare edenler daha önce giriştikleri taahhütler gereğince, ABD'den gelen 48 uçağı kullanmak için Meclis'ten izin almak zorundaydılar. Savaş uzarsa sıkıntılar doğmasından endişeler duymaktayım. ÜLMAN Uluslararası llişkiler Uzmam Savaş ne kadar erken biterse o kadar iyi olur. Şayın Cumhurbaşkam Turgut özal'ın Türkiye'deki üsleri lojistik destek dışında kullandırmayacağı şeklindeki açıklamasına güveniyorum. DİKERDEM Banş Derneği Başkanı Başlatılan savaştan kimler kârlı çıkarsa çıksın, sonuç ülkemizi olumsuz etkileyecektir. Siyasal iktidann savaştan kârlı çıkma niyeti, somut askeri girişimlere dönüşürse, ülkemiz saygınlığını yitirir. 'rysm na TARHAIV Eski Barış Konseyi üyesi Irak'a yapılan müdahale Türkiye'nin savaş ortamına daha çok yaklaşmasına sebep oldu. Halkımız savaş istememektedir. Milletvekillerine çağrı yapıyoruz. lubiyeti kesindir. Sorun Ortado- ğu'nun gelecek problemidir. Ka- ra harekâtı başlamadan önce ya- pılan orta ve uzun menzilli füze taarruzu hava harekâtı ve gere- kirse Basra Körfezi'ndeki do- nanma topçusunun atışları yu- muşatma harekâtı olarak isım- lendirilebilir. VAHİT HALEFOĞLU (Eski Dışisleri Bakanı): Bu harekâtın sonucu henüz belli değil, ancak ilk belirtiler Saddam'ın mağlup olacağı yönünde. Saddam, yan- üş bir hesap yaparak ülkesini fe- lakete sürüklüyor. Bölgede kısa veya uzun vadede büyük deği- şiklikler olacak. Türkiye açısın- dan durum iyi gözüküyor. Bu gelişmeler ve değişikliklerde Türkiye'nin ağırhğı hissedilecek- tir. HAYRETTtN ERKMEN (Eski Dışisleri Bakanı): Bekle- nen oldu. Yalruz tek kaynaktan haber geliyor. İlk harekât ben- ce bir uyanydj. Ama Irak'tan olumlu bir cevap gelmediği için sanıyorum harekât devam ede- cek. Kuvvet dengeleri ABD ta- rafına ağır basıyor. Denge Irak'- ın aleyhine olduğuna göre ya Kuveyt'ten çekilmek zoranda kalacak ya da mağlubiyeti kabul edip masaya oturacak. tHSAN SABRİ ÇAGLA- YANGİL (Eski Dışisleri Baka- nı): "Bu savaşın cıkacağı belliy- di. Türkiye'nin savaşa katılıp ka- tılmaması meçhuldür. tyi idare edilirse katılrnayabilir. Katılma- ması da lazımdır. Türk kamuo- yuna Kuveyt'i Iraklılar aldı di- ye savaşmayı izah edemezsiniz. Bizim savaşa katılacağinuzı zan- netmiyorum. Amerika Sad' dam'ın hakkından gelir." SEMtH GÜNVER (Emekli Büyükelçi): "Zannediyorum ki, Türkiye'yi idare edenler daha önce giriştikleri taahhütler gere- ğince, ABD'den gelen 48 uçağı kullanmak için Meclis'ten izin almak zorundaydılar. Bu ba- kımdan, ikinci cephe açıp, Irak'- ın ve Saddam'ın mağlubiyetin- de hisse sahibi olmayı düşündü- ler. Ancak, savaş uzadıği takdir- de, Türk kamuoyunun büyük çoğunluğunun karşı olduğu bir savaşın, sonuçta büyük sıkıntı- lar yaratacağından endişe duy- maktayım. Tahmin ediyorum ki, şu safhada dahi, Sayın Özal, bu- gün varılan sonuçtan kendine paye çıkaracak ve partisinin du- rumunu sağlamlaştırmaya çaiı- şacaktır. Ancak bana göre, iç politakada bu konudan en kâr- lı çıkan Sayın Akbulut olmuştur ve ANAP içindeki Genel Baş- kanlık mücadelesinde önemli puan almıştır:' OSMAN OLCAY (Emekli Büyükelçi): "Madem TBMM'den bu karar çıktı, akıl- hca kulJanmak lazım. Sayın Er- dal Inönü'nün de söylediğ gibi, BM karannda yer alan "uygun" kelimesiyle "gcrekM" kelimesi arasında çok ciddi fark önemü- dir. Bu tür kararlardaki farklı kelimelerin çok büyük anlamı vardır. tyi bir hukukçu onu ken- di lehine kuJIanır. Sanıyorum ki, aynı şey, karar ne olursa olsun umulur ki, Türkiye'ye uzun va- dede zararı dokunmayacak bir şekilde kullanılır. Doğrudan si- ze saldırmayacak birine bir sal- dırı fırsatı vermek ileride >mk- tiyle bana saidınmştı' diye tarih boyunca aJeyhimizde kullanıla- cak bir şeye meydan vermemek lazımdır. Bir saldınya uğrarsak kendimizi savunacağız elbette Türk askerleri Türkiye dışına çı- kabilecektir. Her şeye rağmen böyle olaylar 24 saatte bitmez. Bu kadar silahlandırdıkları, güçlendirdikleri bir ülkenin gü- cünün ne olduğunu hesaplama- ları gerekir. Gerçi gücünü bili- yorlardır. Çok uzun sürmez sa- nıyorum!' KÂMURAN GÜRÜN (Emek- li büyükelçi): Duyduğum kada- nyla Irak'taki hedeflerin hepsi ortadan kalkmış görünüyor. Kı- sa süren bir harekât olacak. Ama esas problem, Ortadoğu'- daki statükonun gelecekte ne olacağıdır. Temennim bunun da Türkiye'nin haleldar olmayaca- ğı bir şekilde çözumlenmesidir. Prof. MESUT ÖNEN (t.Ü. SBF Uluslararası llişkiler Bölü- mü/: Saddam'ın son demeçlerin- den sonra yeni bir müzakere açılması şimdüik mümkün gö- zükmüyor. Ancak savaş sonra- sında Batılı güçler ve özellikle ABD tarafmdan yazılacak bir senaryo, görüşmeleri tespit ede- cektir. Irak'ın savaştan yenik çı- kacağına inanıyorum. Türkiyy nin savaşa süruklenmesi için tüm şartlar mevcut. Savaş uzar- sa buna ihtimai veriyorum. tSMAİL SOYSAL (Emekli büyükelçi, Türk-Arap tlişkileri Inceleme Vakfı Yönetim Kuru- lu Başkanı): Savaş kaçınılmaz- dı. Sorumlusu da Saddam Hü- seyin'dir. Körfez savaşı diktatör- lere bir ders ve demokrasinin za- feri olacaktır Türkiye'nin dün- ya ve Batı'daki değeri artacak- tır Irak'ın toprak bütünlüğü de korunmalıdır. Yeniden dostça iş- birliği kuruiması, Türkiye ve Irak'ın menfaatleri gereğidir. Prof. Dr. HALUK ÜLMAN (Uluslararası tl'ışkiler Uzmam): Irak'ta ileri teknolojiye sahip si- lahlardan olsaydı şu ana kadar kullanırdı. Savaş gücü kırılan Saddam bir kara savaşı umudu taşıyor. Kara savaşı bir katliam olur. Her iki taraf da büyük ka- yıp verir. Savaş ne kadar erken biterse o kadar iyi olur. Sayın Cumhurbaşkam Turgut özal'- ın Türkiye'deki üsleri lojistik destek dışında kullandırmaya- cağı şeklindeki açıklamasına gü- veniyorum. Doç. Dr. CENGİZ OKMAN (Askeri stratejiler uzmam): "ABD ve müttefîkleri taktik sa- vaşı yapıyor. Hava saldmsmda Irak büyük kayıp verdi. Bu ara- da bazı süahları başka yerlere saklamış ve nakletmiş olabilir. Ancak artık hava saldırısında bulunması imkânsız. Saddam'a bu arada bir şeyler olabilir. Ka- çabilir ya da indirilebilir. Türki- ye sınınnda asker tutarak, Irak' ın gücünün bir bölümünün ku- zeyde kalmasını sağladı. Bu yol- la da gereken desteği verdi. Türkiye'nin aktif olarak savaşa girmesini, bölgedeki dengeler açısından ABD de istemez. Sa- vaş ortamı fırsat bilinerek Suri- ye'nin de terör konularında an- İaşma masasına oturtulması sağlanmalıdırf' MAHMUT DİKERDEM (Türkiye Banş Derneği Genel Başkanı): Başlatılan savaştan kimler kazançlı çıkarsa çıksın, sonuç Ülkemizi olumsuz yönde etkileyecektir. ABD'nin karşı konulmaz dünya jandarması gö- rüntüsüne girmesi, yaJnız bölge- de değil tüm dünyada dengeleri bozacağı gibi Türkiye'nin emperyalizme bağımhlığını büs- bütün perçinleyecektir. Körfez bunaJımınm başlangıandan beri Ankara'nm takındığı tutum Or- tadoğu ve özellikle Arap ülkele- rinde Türkiye'nin Batı'nın Tru- va Atı olduğu kuşkusunu doğ- rulamaktadır. Hele siyasal ikti- dann savaştan kârlı çıkmak ni- yeti somut askeri girişimlere dö- nüşürse, ülkemizin bölgedeki saygınlığını onarılması güç bi- çimde jntireceğine inanıyorum. NEDtM TARHAN (Dünya Barış Konseyi üyesi, eski Köy- Koop Başkanı): Irak'a yapüan müdahale Türkiye'nin savaş or- tamına daha çok yaklaşmasına neden oldu. Halkımız savaş is- tememektedir. Milletvekillerine çagn yapıyorum. Halkın temsil- cisi olan sizlere büyük görevler düşüyor. Cumhurbaşkam Turgut Özal, CNNtelevizyonuna üslerin kullanımı konusunda konuştu Özal:Müttefilder üsleri kıı llanahilirHaber Merkezi — Cumhurbaşkam Turgut Özal, CNN televizyonuna yaptığı açıklamada, hükümetin Meclis'ten aldığı yeni yetkiye işaret ederek, "Böylece müttefik kuvveüer. üsleri. hava sahasını kullanabilirk-r. Karar Amerikan komu- tanlığına kalmıştır" dedi. Özal, Körfez krizın- de izlediği politika nedeniyie muhalefetin yönelt- tiği eleştirilere atıfta bulunarak, "Ben kumarbaz değilim. Ben besap adamıyım. Bu nedenle kay- bedeceğimi sanmıyorum" diye konuştu. Hükümete verilen yeni yetkiden sonra, müt- tefik kuvvetlerin üsleri ve hava sahasını kulla- nabileceklerini söyleyen Özal, Türkiye'nin tale- bi üzerine NATO'nun gönderdiği uçaklann na- sıl kullanılacağına ilişkin sonıya, "Onlar kulla- nılmayacak. Onlar. Türkiye'ye saldm olması ha- linde kullanılmak ya da NATO'nun kullanılması için sembolik bir varlık göstermek amacına yöneliktir" dedi. CNN'nin yönelttiği bazı sorular ile Özal'ın ya- nıtları şöyle: CNN— "Eğer Türkiye savaşa girerse, bunun Cumhurbaşkanlığınızı etldleyeceği konusunda endişeniz var mı? ÖZAL — Hayır. Türkiye'de Saddam Hüse- yin çok sevilmiyor. O bir diktatör ve halkım onu sevmiyor. CNN — Bush ile son zamanlarda konuşlunuz mu? ÖZAL — Harekâtın başlamasından önce ken- disiyle konuştum. CNN — Size, bana söyleyebileceğiniz, ne söy- İNCELEME — Özal'ın baskanlıgında yetkililer gclişmeleri harita özerinde degeriendirdiler. ledi efendim? ÖZAL — Saldınya geçeceklerini bana haber verdi. Yaklaşık bir buçuk saat önce harekât em- rini verdiğini bildirdi. CNN — Siz ne söylediniz? ÖZAL — Kendisine iyi şanslar diledim ve dua edeceğimi söyledim. Dua ettik. O da "bana sans dile" dedi. CNN — Sayın Cumhurbaşkam. kellesi koltuk- taki birkac kişiden birisiniz. İşler kötii giderse sonunuz olur mu? Yani sıkıntıya düşer misiniz? ÖZAL — Endişelenmeyin, endişelenmeyin. Ben Birleşmiş Milletler'in yanındayım. Birleşmiş Milletler'in kaybeden taraf olacağını sanmıyo- rum. Muhaiefet bana "kumarbaz" olduğumu söylüyor. Ben kumarbaz değilim. Ben hesap ada- mıyım. Her şeyi hesaplanm, mühendisim, ma- tematik ve mantık bilirim. Bu nedenle kaybede- ceğimi sanmıyorum. CNN — Öjle.vse, bir müfaendis olarak, mate- matiksei olarak Saddam'ın ajakla kalma şansı nedir? ÖZAL — Ben artık onun ayakta kalabilece- ğini sanmıyorum. Savaş artık yetişir demedik- çe, başı dertten kurtulmayacak. Bunun sona er- mesi gerekir kanısındayım. CNN — Artık parlamentodan da yetki aldı- gımıza göre, F-111'lerin Türkiye'den kalkıp Irak'ta faaliyeline izin verirseniz, sınırdaki Irak biriiklerinin size saJdracağından korkar mısnnz? ÖZAL — Yeterli gücümüz var. Bu durumda kaybeden taraf onlar olur. CNN — Komşu bir ülke olarak, Irak'tan, bombalamanın halk üzerindeki etkilerini göste- ren haberler alıyor musunuz. Sınırı geçmek is- teyenler var mı? ÖZAL — Sanmm sınınmızdan geçip mülteci olmak isteyerder var. Bunlann sayısı da zaman geçtikçe artıyor. CNN — Ürdün'deki gibi mi olacak? Omzu- muza agır bir yük mü binecek. ÖZAL — BÛmiyorum. İlk seferinde bazı sı- kıntılar çektik, ama Ürdün gibi değil. Ancak bunlar, savaş ya da hava saldınlanndan korkan Iraklılar olacaklar ve sadece Türkiye'ye değil Iran ve Suriye'ye de gidebilirler. CNN — Petrol fiyatlan hayli dalgalanmış gö- rünüyor. Petrol fiyatlan iizerinde kumar oyna- yanlar, ittifakın gücü konusunda da kuoıara gir- miş olmuyor rou? ÖZAL — Onlar, ittifakın kazanmakta oldu- ğunu gördükleri için, Irak güçlerinin ortadan kalkacağmı, sonuçta da petrolün bollaşacağını görüyorlar. Suudi petrol yataklannı yitirme kor- kusu kalmayacak ve petrol fiyatlan varil başına 16-17 dolara düşebilecek. CNN — Ekselans Turgut Özal ile görüşlük. Kendisi bize, Amerikalılar için Türkiye'deki üs- leri Irak'a yönelik faaliyellerde knllanma imkâ- nının artık açık olduğunu soyledi. DÜNYADA BUGUN AUSIRMEN Ve Savaş... Ve en sonunda, çarşamba gününün ilk saatlennde, daha gece karanlığında, Irak'taki askeri hede/lerin bombardıman edilmesiyle savaş başladı. Savaş, sonucu ne olursa olsun çözümlerin en kötüsüdür ve bu gibi anlarda ortalığı toz duman bürüdüğü için soğuk- kanlı ve uzun erimlı düşünmek güçleşir. Çoğu zaman duy- gular, heyecanlar akla egemen olurlar ve düşüncelerin sı- nırları daralır. Şimdi ıçine girdiğimiz sürece soğukkaniılıkla bakmaya ça- lışalım. Savaşın en büyük sorumlusu Saddam Hüseyin'dir. Tipik bir Ortadoğu ya da azgelişmış ülke diktatörü olan Saddam, kendi yükselttiği tansiyonu son anda düşürecek manevra ye- teneğini de yitirdiğinden, büyük olasılıkla sonunda kendi oyu- nun kurbanı olacaktır. Saddam'ın sorumsuzluğu birçok olayla birçok kez kanıtlanmıştır. Bunun son örneği ise "Irak'ın va- tan için 6 milyon insanını feda etmeye hazır olduğu" yolun- daki sözleridir. Saddam kafasındaki bir adamın, vatanın yal- nızca bir toprak parçası olmayıp aynı zamanda orada yaşa- yanlar insanlardan da oluştuğunu anlaması güçtür. Saddarr^ ın bu kafa yapısıyla Irak'a egemen olması, hem ülkesi hem bolgesi hem de dünya açısından büyük bir talihsizliktir. Ama Saddam'ın, savaşın tek sorumlusu olduğunu ileri sür- mek de olayı tüm yönleriyle görmemizi engelieyecek bir ya- nılgıdır. Fransız önerisine zamanında gereklı ılgıyi gösterme- yen, barışçı çözüm için uzlaşmacı yolları, hiç değil, ama ye- terince değerlendirmeyen Bush ile onun kimı alt müttefikle- ri de zaman içinde kendilerine belirli sorumluluk payları yük- lendiğini görebilirler. Artık savaş başladığına göre bu ve bu gibi tartışmaJarın da önemi azalmıştır. Şimdi savaşa ve savaş sonrasına bak- mak daha akıllıca olacaktır. Savaşın bir an önce sona ermesi, tüm taraflar için temen- ni edilecek ilk noktadır. Hatta yenilme pahasına bile olsa Irak için de... Çünkü çatışmalar uzadıkça her alanda uğranılacak kayıplar büyüyecektir. Türkiye'nin savaş karşısında çok soğukkanlı davranıp ça- tışmaya elden geldiğine doğrudan katılmaması ya da doğ- rudan katılma sonucunu doğuracak veya bu biçimde yorum- lanacak davranışlardan kaçınması son derece yarariı olurdu. Ne yazık ki bu satırlar yazılırken egemen olan hava bu de- ğildi. Belki de siz bu yazıyı okurken yabancı diplomatlann "casus belli" (savaş nedeni) olarak nitelediklerı davranışlar- da da gercekleşmiş olacaktır. Savaş süresince bu tür davramşların eleştirisinin bir yara- rı olmadığını düşündüğümüzden, konunun bu yanının irde- lenmesini, kısa sürmesini dilediğimiz çatışmanın sonrasın- da bırakıyoruz. Savaşın ilk anlannda, ABD'nin ezici hava ve teknolojik üs- tünlüğünün Irak'a çok büyuk bir darbe indirdiği, çatışmanın bu nedenle fazla sürmeyeceğı izlenımi egemen olmuş durumda. Ama unutmamak gerek, ani baskını kazanmak savaşı ka- zanmak anlamına gelmiyor. Yıne de Irak'ın yenilgiden kur- tulma olasılığının küçük, hem de çok küçük olduğunu be- lirtelim. Savaş sonrasını da düşündüğümüzde, Irak'ın toprak bü- tünlüğünün parçalanmasının ya da bu ülkenin büyük bir kar- maşanın içine düşerek uzun yıllar belini doğrultamayacak bir hale gelmesinin Türkiye'ye yarar sağlamayacağını gö- rüyoruz. Son zamanlarda Saddam, tüm bölge ve Türkiye için bü- yük bir tehlike olarak gösterildi. Saddam'ın büyük bir tehlike olduğu, Saddam yönetiminin Türkiye için fiili değilse bife po- tansiyel bir tehdit oluşturduğu doğrudur. Ancak bu tehdit salt Saddam'ın kişisel yapısmdan değil, kendisinin ve başında bulunduğu yönetimin niteliğınden kaynaklanmaktadır. -ı:n Sorumsuz, gözü dönmûş, yerli ve yabancı kamuoyunu hV. çe sayan azgelişmış ülke diktaiannın her zaman tüm köm-' şulan için tehlike oluşturduğunu görüyoruz. Ve yine görüyoruz ki Ortadoğu'da bu durumda olan tek ülke ve yönetim Irak ile Saddam diktası değil. Yarın öbür gün Irak'taki boşluğun yarattığı ortamdan yararlanarak daha da güçlenecek olan İran ya da Suriye yönetimlerinin de Türki- ye için çok sorunsuz odaklar olacağını düşünmek safdilliktir. Herhangi bir savaşa onun kaçınılmaz sonucu olan banşı nasıl kazanıp nasıl biçimlendıreceğini bilmeden, bu konuda gerçekçi hesaplar yapmadan girmek de başka bir safdilliktir. Barışı kazanmak, her zaman savaşı kazanmaktan daha güçtür. Hele hele Ortadoğu gibi istikrarsızlığın odağı, kont- rolü güç tutkularla duyguların akla, diktalann demokrasiye, sorumsuzluğun sağduyuya kolayca egemen olduğu böl- gelerde... Savaşın tüm bölge ve ulusumuz için en az kayıpla en kısa zamanda sona ermesini ve içerde de, dışarda da kendi yeni savaşını hazırlayacak bir "savaşmama hali" yerine gerçek barışı gerçekleştirebilecek olan sağduyuya sahip yönetici ve yönetimlerin egemen olmasını diliyorum. Dışisleri rahatsız Türkiye'nin bu savaşta yeri yok' Hükümete verilen "savaş yetkisi" Dışişleri'ni tedirgin ederken Türkiye^nin bu karar ile maceralara sürükJenebileceği belirtiliyor. 1- Cumhurbaşkam Özal, Saddam'ın basında bulunduğu bir Irak'la ileride hiçbir şekil- de yaşanamayacağı görüşünde. Türkiye'nin Körfez krizinde ta- kındığı tutum ve Irak yöneti- minin Ankara'ya karşı başta su meselesi olmak üzere belirli konulardaki yaklaşımı bu düşünceye zemin oluşturu- yor. 2- Cumhurbaşkam Özal, Saddam'lı bir Irak'la yaşama- nın dezavantajlarının, Türki- ye'nin Körfez savaşında kayıp vermesinin kamuoyunda yara- tacağı olumsuz tepkilere oran- la daha ağır basacağı göruşün- de. Türkiye'nin savaşa fiilen katılmasıyla Ankara açısından sağlanacak itibarın getireceği somut yararların ise kamuoyu tepkisini giderecek nitelik taşı- yacağı duşüncesinde. 3- Savaş sonrası yaralann sarılması konusunda ise Cum- hurbakanı Özal, Saddam yö- netiminden soyutlanacak olan Irak halkına yardım elinin uza- tılmasının gerekliliğini vurgu- layacaktır. Aynı zamanda Irak'ın toprak butünlülüğünun korunmasının önemi uzerinde duracaktır. Bu zaten Ankara- nın mevcut resmi tezidir. Bu goruşlerın temelinde "belli bir mantığın" yattığını gözardı etmeyen Dışisleri çev- releri, buna rağmen Türkiye1 nin somut bir tehdit ile karşı karşıya kalmadığı sürece bu sa\aşta bir yeri bulunmadığı goruşunu savunuyoriar. SEMtH İDİZ ANKARA — Hükümetin. TBMM'deki ANAP çoğunlu- ğuna dayanarak aldığı "savaş yetkisi" Dışisleri Bakanhğı çevrelerini tedirgin ediyor. Dı- şişleri Bakanlığı'nın çeşitli ka- demelerinde yapılan "nabız yoklamalan", Türkiye'nin bu karar ile "sonucu şimdiden saplanamayan maceralara süriiklenebileceği" düşuncesi- nin egemen olduğunu ortaya çıkardı. Söz konusu çevreler- deki >"aygın kanıya göre bu yet- kinin alınmasında Cumhur- başkanı Özal'ın Körfez sava- şında "Saddam'lı bir çözümün Türkiye açısından hiçbir şekil- de kabui edi)eme>eceği" dü- şüncesi etkin oldu. Ancak Arap dünyasına karşı birçok ulkeye oranla "daha ihtiyatlı bir tutum taktnmak durumun- da olan Türki>e'nin Irak'a kar- şı savaşa aktif olarak girmesi- nin geleceğe yönelik ciddi so- ruslara zemin hazııiayacağından" kaygı du- yuluyor. Dışisleri çevreleri Cumhur- başkam Turgut Özal'ın Körfez savaşının en kısa zamanda Saddam Hüseyin yönetimine fiilen son verecek bir şekilde sonuçlanmasını istediğini be- lirttiler. Özal'ın, " 2 . Cephe'nin" açıimasının aslın- da sonucu şimdiden belli olan savaşın uzamasını engelieyecek bir gelişme olacağına inandı- ğını kaydeden bu çevrelerdeki bazı göruşler özetle şöyle:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle