25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7EYLÜL 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/l 'Pantolonlu Bulut' sahneleniyor • ANKARA (AA) — Yeni se2on hanrUklannı sürduren Hadi Çaman Yeditepe oyuncuları, yeni oluşturdukları "Genç Seyirci Tiyatrosu" ile beraber 4 oyun sergileyecek. Hadi Çaman, geçen sezon sonunda hazırladıkları Aldo Nikolai'nin "Gel Kaçalım" adlı oyunu ile girecekleri yeni sezonda dört yeni yapıt sergileyecekîerini söyledi. Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde perdelerini açacak olan topluluğun sergileyeceği ilk oyunda başlıca rolleri Hadi Çaman, Gönül örtuncay ve Oğuz Oktay paylaşıyorlar. Bu yıl sanat yaşamının 30. yılını da kutlayacak Hadi Çaman'ın hazırladığı ikinci oyun, ttalyan Yazar Dario Fo'nun "Bir Anarşistin Rastlantısal Ölumü" olacak. Oyun 10 ekimden itibaren izlenebiıecek. Hadi Çaman'ın verdiği bilgjye göre, tiyatronun yeni çahsanlarından oluşan "Genç Seyirci Tiyatrosu" denemeci yanı ağır basan oyunlar sunacak. Topluhık ilk olarak ünlü ozan Mayakovski'nin yaşamöyküsüne dayanan ve şiuierinden oluşan "Pantolonlu Bulut" adh oyunu sergileyecek. Tek kişilik gösteriyi Yiğit Tuncay sunacak. 19 tablo çalındı • NICE (AP) — Cannes'da bir apartman kaündan, aralannda Picasso ve Renoir'lann da bulunduğu 19 tablo çahndı. Çalınan tablolann 2 milyon dolar değerinde olduğu bildirildi. Polis, hırsızlann apartmanın balkonuna damdan ip sarkıtarak indiklerini açıkladı. Eski bir devlet görevlisine ait olan, devlet memurunun 30 yaşındaki oğlunun oturduğu belirtilen katta hırsızlara karşı bir alarm sisteminin bulunmadığı öğrenildi. Çalınan tablolar arasında Pablo Picasso, Pierre-Auguste Renoir, Edgar Degas, Amedeo Modigliani ve Edouard Manet gibi 19. ve 20. yüzyıl ustalarının yapıtlan bulunuyor. Geçen aralık ayında da Nice'deki bir evden, Henri Matisse'in 12 milyon dolar değerinde olduğu sanılan sekiz yağhboyası çalınmıştı. Opera ve Bale'de yeni sezon • Knltttr Servisi — Istanbul Devlet Opera ve Balesi 1990-91 sezonunu Carl Orffun "Carmina Burana" adh yapıtıyla 1 ekim pazartesi günü Aya Irini'de özel açüış gala konseriyle açıyor. Gösterilerini AKM Büyıik Salon ve konseT salomında sunacak kufum, sezon suresinde "Pazartesi Konserleri" adı aJtında bir dizi de konser planlıyor. AKM Oda Tiyatrosu'nda yapılacak bu konserlerde, şan ile değişik enstrümanlar yer alacak. Repertuar saptanırken yerli eserlerin geniş yer aldığı dikkat çekiyor. Adnan Saygun'un "Kerem"i, bu arada Turkleri konu alan Rossini'nin "II. Mehmet" operası bu kapsamda yer alıyor. Çocuk ve gençkreyönelik olarak yeni bir müzikal, "Sihirbaz Oz" Türkiye'de ilk kez sahnelenecek. Sezonun ilk yeni balesi ise S. ProkofiePin "Romeo Julief'i. Geçen sezonun sevilen baleleri yine sürüyor. Operada ise geçen sezondan süren bazı oyunlann yanı sıra G. Puccini'nin "La Boheme"i, G. Verdi'nin "Maskeli Balo"su, R. Strauss'un "Salome" adh tek perdelik çağdaş operası, O. Nicolai'nin "Windsor'un Şen Kadınları" komik operası bulunuyor. Bu arada Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda da îstanbul Devlet Opera ve Balesi'nce iki barok yapıtla, Ayhan Baran'ın sahneleyeceği "Hanım Olan Hizmetçi" ve "OrkestraŞefi" operalan sahnelenecek. 1991 yıhnın Dünya Mozart Yılı ve Yunus Emre Dünya Sevgi Yılı olması nedeniyle de bir dizi etkinlik gerçekleşürilecek. (Fotoğrafta "Anadolu'da Gece"den bir bölüm gönilüyor.) Krenek'in 90. yaşgünü • Kültiir Servisi — 23 Ağustos 1900 tarihinde Viyana'da doğan ünlü besteci Ernst Krenek, bu yıl doksanıncı yaşgününü kuüadı. "Beste yapan fılozor' ya da "Felsefe yapan besteci" diye de nitelendirilen Ernst Krenek, aynı zamanda on iki ton tekniğinin en büyük ustalanndan da biri. Gençlik yıllannda geç romantik dönemin ve izlenimciliğin etkisi altmda kalmış olan Krenek, 1921 yüından başlayarak Bela Bartok'un ve Paul Hindemith'in yapıtlarırun etkisiyle modern muziğe yöneldi ve kısa sürede bu müziğin en radikal savunuculanndan biri oldu. Arnold Schönberg, Alban Berg ve Anton von Webern'in yapıtlarını iyice inceleyen Krenek, 1930'dan sonra on iki ton müziğine yöneldi. 1966'dan bu yana üçüncü eşi pedagog ve besteci Gladys Nordenstrom'la Kaliforniya'da yaşamakta olan Ernst Krenek, 1938'de Avusturya'nın ilhakıyla birlikte Londra üzerinden ABD'ye göç etti. Çeşitli üniversitelerde müzik profesörii olarak görev yapü. 1950'den başlayarak uzun konser ve konferans turlanna çıktı. Krenek, müzik alanındaki yapıtlannın yanı sıra bir denemeci ve müzik kuramcısı olarak da büyük ün sahibi. SINBMA/ATÎLLA DORSAY Nobelödüllü William Golding'in romanı 'Sineklerin Tanrısı'beyazperdede UygarhldayabanıllıkarasındaSinek'erin T a ı n s ı (Lord of the Flies) / Yönetmen: Harry Hook / Senaryo: Sara Schiff / Görüntü: Martin Fuhrer / Müzik: Philippe Sarde / Oyuncular: Paul Balthazar Getty, Chris Furrh, Danuel Pipoly, Gary Rule, Badge Dale / Bir Columbia (Nelson Entertainment) filmi (Emek, Reks, Ankara Akün) Nobel'li "Slr" VVilliam Gol- ding, ünlü yapıtı "Sineklcrin Tannsı" için şoyle yaznıış: "Tema, insan dogasınm kusurlannı temel alarek toplumun kusuriannı orta- ya kovmakür. Öyküniin morali bir toptamun btçuginin, görünüşte ne denli saygın ve manuklı olsa da herhangi bir siyasal sislemden dc- gil daha çok bireylerin ahlaksal yaptsuKUn etkikndigi oiarak özet- lenebüir." Golding, bu ana fikirleri so- mutlaştırmak için bir uçak kaza- sı sonucu kendüerini bir adada bulan bir gnıp öğrencüün öykü- sünü seçnûş. Bir askeri okul men- subu ve yaşlan 7 ila 12 arasında değişen 15-16 kadar öğrenci, ön- ce olayın getirdiği korku ve pani- ği yeniyor, sonra burada yaşama- nın getirdiği yeni fiziksel koşulla- ra uymayı öğreniyorlar. Ama Gol- ding'in romanı, kuşkusuz ki Jn- lcs Verne'in "tki Sene Mektep Ta- tffi", hatta DanM Defoe'nun "Ro- binson Crusoe"si değil. Yazar, öğ- rencüerin doğayla ve evreyle sava- şunından çok, kişıliklerinin bu ye- ni mekânda ve yaşam biçiminde- ki değjşimlerini ete alıyor. Zaten askeri bir disiplinden gelen genç insanlar için bu disiplini, daha da iyi organize olarak sürdürmek ve yardım gelinceye dek adada tehlı- kesizce, giderek bir "tatil havası" içinde yaşama zor gözükmüyor. En azından başlarda... Filmin ba- şında, yarah ve asla iyileşemeye- cek olan pilotu denizin dibinden kurtaran Ralph, genç çocukların doğal lideri gibi gözuküyor. Ama kısa zamanda karşısında, kurtul- mava yöneük disiplinli bir yaşam- dan çok, ilkel ve heyecana dönük bir yaşamı yeğleyen ve çocuklan birer-ikişer safına çekmeyi bilen Jack'ı •buluyor. Ralph/Jack çelişkisi, giderek çekişmesi, önce bir anlaşmazhk, bir rekabet, bir oyun gjbi başlıyor. Ama gitgide keskinleşiyor, giderek ölümcül bir nitelik alıyor. Çünkü Jack, bu genç ruhlann içlerinin derinlerinde var olan en ilkel yan- lan, her türden kuralı boşlayan, avın, dolayısıyla öldürmenin baş etkinlik olduğu, kanlı bir oyun gi- bi yaşanan bir törensellik içinde ortaya çıkarmayı biliyor. Akılcı, sağduyulu bir düşunmenin temsil- cisi Ralph ve onun ayrılmaz yol- dası, yine akla dayalı, ama daha sakin ve denetimli bir çıkarcüığı temsil eden 'Domuzcuk' (Piggy), Jack'ın gitgide artan ve ilkel biı büyüye dönüşen etkisine karşı bo- şuna savaşıyorlar. Sonuç, insanoğ- lunun sanki yüzyülar boyu toplum biçiminde yaşamakla ve "uygar- laşmakla" öğrendiklerinin tümü- nü gözardı eden ve alabildiğine il- kel ve ölümcül bir yaşama dö- nuştür. Ana yapıtın çok hesaph ve U- ginç bildirileri var kuşkusuz. Kö- tülüğü, belki dç Hınstiyan ahla- kıyla görülmüş bir "şeytom" tem- sil eden Jack, çocukluktan genç- liğe geçişi yaşıyan bu körpe ruh- ları etkisine almak için bir "canavar" masalı icat etmekten, onlan sürekli korku altmda tut- maktan kaçınmıyor. Yuzlere sürii- len boyalardan "ateş danslan"na, vahşeti tüm gemlerüıden boşaltıp uygulamadan "düşman" bilinen her şeyi öldurmeye, ilkelliğe donuş tamdır. Bu arada, okur/seyircide, gitgide ilkelliğe, vahşete kayan bu topluluğa yeniden bir çeki düzen vermek ve bunun için de Jack'ı bir an önce cezalandırmak istekleri- nin dayanılmaz biçimde depreş- mesi ilginçtir. Böylece, toplumla- rı kabile yaşamından toplumsal yaşama geçırmek için tum bir hu- kuk anlayışımn, bir adli düzenin, bir "suç ve ceza" dengesinin ku- rulmasuun oykusu de dolayh, ama unutulmaz biçimde belirir. "Sineklerin Tannsı"nda genç yönetmen Haıry Hook, Golding'- ın tüm temalannı, kaygılarını ve büdirisini koruyan birinti suuf bir çalışma yapmış. Filmi, özellikle ikinci yanda dehşet verici bir gö- rünüme bürünüyorsa, bu onda belki de bilinçaltı biçimde kendi geçmişimızi, insanlığın yüzyülar surmüş karanlık çaglarını gördu- ğürnüz için... Genç oyunculann kusursuz bir oyun verdiği, Philii- pe Sarde'ın bir kez daha enfes mu- ziğiyle katkıda bulundugu bu film, hem düşünen ve dolayh yol- dan da olsa poütik bir sinemanın ilginç örneği olarak hem de çağ- daş bir başyapıtı daha iyi tanımak için görülmeli. GENÇ OYUNCULAR KUSURSUZ — VVffliara Golding'in 'StaeUe- rin Tannsı' adh romannu smemaja aktaran genç yönetmen Harry Ho- ok'un filminde genç oyuncular kusursuz bir oyun çıkanyoriar. Phili- ppe Sarde, enfes muzigiyie füme \adsmamayacak bir katloda bulunuyor. Robert Zemeckis'ten 'Geleceğe Dönüş' dizisinin üçüncü filmi Gercekbirzekâ yetersizliğiGeleeege Dönnş-3 (Back to the Future-3) / Yönetmen: Robert Zemeckis / Oyuncular: Michael J. Fox, Christopher Lloyd, Mary Steenburgen / Bir Universal yapımı (Gazi, Atlas, Sûreyya, Bakırköy 74, Yumurcak, Ankara Metropol, Izmir Sema, Eskişehir Kılıçoğlu). Şu "Geleccge Dönüş" serisiyie yıldızım bir türlü banşmadı... llki belki de en iyisiydi, ama yine de oldukça kötüydü. Ikincisi tam bir felâketti: Bir gürültu ve vur-kır kargaşa- sı. Üçuncüsü, belki ikincisinden biraz daha iyi. Ama yine de parlak değil. Insamn manümaz biçimde kafasını karış- tuan ve görece olarak bile bır temele otur- tamadığınız bir "zaman içinde git-gd"le baş- hyor yine film... Bu hareket-bereket içinde kahramanlarımu bu kez "vahşi batı"da bu- luyorlar kendüerini... Olduklan tarihçe bel- gelenmiş olaylan önlemeye çahşıyor ve elbet- te başanyorlar. "Geleceğe Dönüş" djzisi, bizce en ilkel mantığa, en basit zevke ve en ham sinema- severliğe meydan okuyarak sürüyor. Gecmiş, bugün ve gelecek arasmdaki bu ilişkiler, ger- çek bir zekâ yetersizhği göstergesi... Oysa fü- me adını veren Spielberg'i de yönetmen Ro- bert Zemeckis'i de çok daha ilginç ve zeki- ce fılmlerde izlemedik mi biz? "Masum Sa- nık Roger Rabbif'i yapan kafalardan, bu il- kelliği nasıl beklersiniz? Fibnin onca gurul- tü arasında yüzyılı atlayan tüm sahnelerine, örneğin bir "Dusler Tarlası"nda Burt Lan- caster'in bir çocuğu iyileştirmek için birden bir "çügiyi" geçerek, delikanlılıktan yaşh- lığa atladığı o unutulmaz sahneyi yeğlerim ben!.. "Geleceğe Dönüş", sinemalarda hasüat re- korlan kınyormuş. Güzel... Demek ki çocuk- lanmız artık iyiden iyiye sinemaya ahştılar. Ve giderken, yanlannda ağabey-abla ve bel- ki ana-babalanm da götürmeyi beceriyorlar. Bu filmi hemen yalnızca küçuk yaştakilerr öğutleyebUiriz, ZAMAN İÇİNDE GtT-GEL —"Geleceğe Dönuş 3", inandmaz biçimde kafa kanştnn bir "zaman içinde git-gel'ie başlıyor. Bu hareket bereket içinde kahramanianmız bu kez kea- dilerini Vahşi BaO'da buluyorlar. YAMAHA Ü YAMAHA NIN SIHIRU DUNYASI SİZİ BEKÜYOR.YAMAHA sadece dünyanın 1 numaralı muzık enstrümanları üretıcısı değil; aynı zamanda, tamamen kendıne ozgü eğıtım sıstemıyle mılyonlarca kışıye müzığı oğreten ısım... Şimdi, sizi de YAMAHA'da keyboard ve gitar öğrenmeye çağırıyonız. • Haftada sadece 1 saatlık uygulamayla, ıster keyboard, ıster gıtarta 8 ay sonunda dıledığınız parçayı nota ile çalabileceksınız. • Müzik bılgınızın duzeyıne göre larklı sınıflardan başlayabılırsıniz. •YAMAHA'nın sıhıriı dunyasında sanatçılarla tanışacak, konser, söyleşı, müzıkallerle dolu bır muzık atmosferıne gıreceksınız • Muzık eğıtımınızı Atilla Özdemiroğlu, aktıvıtelerı Celal Güven yönetıyor Yeni dönem kayıtları başladu uygulama Ekim'de, Kontenjanımız sınırlı, bır an önce başvurun, YAMAHA ailesındekı yerınızı alın. îstanbul: UYGUIAMAUTANIT1M MERKEZLEU Hauontıa^lat Iş Merkuı Kaı 3 Te <i) 14895 35 131 27 52(5 Hai; tekınkakkıkKâam Ozatp SCK ha>a-lşHamNo26Kal 2 TeU1ı35803 5A Ankan: Yukaıı Ayrancı Hoşflere Cad No 95/C Tel (4)139 4743 - 138 3290 Burta: Darmsiad Cad No 23 Teu24ı14 91 56-156661 bn*: Tel 151)21 44 04/05 Kır|iyıki:173a Sokak 44/A No 1 Tö (51ı 11 3511 -681109 ffllllllllllllllilH 'Düşler Tarlası'nda Kevin Costner başrolde Mutlaka kötümser gününüzde izleyin Düşler Tarlası (A Field of Dreams) / Yönetmen: Phil Alden Robinson / Oyuncular: Kevin Costner, Amy Madigan, James Earl Jones, Ray Liotta, Burt Lancaster / Bir Corolco yapımı / 105 dakika (Site, Moda) Hollywood, özeüikle 1930 ve 40'larda şeytanm veya melekletin yeryuzüne inip insanlarla senü- benli olduğu, mucizelerin adım başı gerçekleştiği, düşsel olanla gerçeklerin iç içe yaşadığı filmler yapmakla ünlüydü. Zaman zaman TV'de de izlediğimiz bu filmler, bütün o "Bay Jordan Geliyor"laı, "Omuzumdaki Melek"ler, "Tan- nçalar Dansı"lar, "34. Sokaktaki Muciıe"ler ve diğerleri, insanlann beyazperdeden yansıyan olaylan -en inanılmaz olanlanm bile- kabule daha hazır olduklan, sine- manın buyusünün tek başına her şeyi "olabüir" göstermeye yeterli olduğu bir dönemin ürünleriydi. Sinema, artık böyle masaüar an- latmaya, düşleri gerçeklerle aynl- maz biçimde harman etmeye ce- saret edemez... diye düşünur ol- muştuk. Ama işte "Düşler Taria- s»", bu işi 199Ö F Erın sinemasında yapıyor. Ve sonuç, bir zamanların masal-fılmlerini ve düşsel fantezi- lerinı aratmayacak denli olumlu. FUm, aslında kolayca "arva" diye nitelenebilecek bir dizi olayı iç içe anlatıyor. "Gaiplen sesler" duyan Iwah bir çiftçi, bu sesler yü- zünden, verimli mısır tarlalanmn bir bölümunu, doğamn ortasında bir "beyzbol alanı" haline getiri- yor. Bunun genç adamı beyzbol- cu yapmak isteyıp başaramamış olan ve oğluna dargm olarak ölen babanm bilinçaltı etkileriyle açık- lamak mümkün olabttir. Ama öy- kümüz orda kalmıyor ki!.. Kahra- manımız Ray Kinsella'run duydu- ğu sesler, onu 1960*lann gençlıği- ni müthiş etkileyip ödüller aldık- tan ve sayısız çömezler edindikten sonra düşkınklığı içinde her şeyi bırakıp köşesine çekilen bir za- manlann parlak zenci yazarı Te- rence Mann'a, yine bir zamanla- rın amatör ve hevesli beyzboku- su, sonraki yıllann yardımsever doktoru Graham'a ve sonunda ba- basma, daha doğrusu babasuun gençlik hayaline dek getiriyor. Bu arada evin önundeki pırıl pırıl beyzbol alanında, 1910-20'lerin ünlü beyzbol yüdızı "ayakkabısız" Joe Jackson ve 8 kişilik arkadaş ekibi, "68 yıl sonra ilk kez" yeni- den dunyaya ayak basıp, yalnızca Ray ve aılesınin görebıldıği oyun- larına kaldıklan yerden başhyor- lar vs. W. P. Kinsella adh yazann ro- manmdan uyarlanan "Düşler Tar- lası", tüm bu kargaşamn sonun- da uyumlu bir bireşime ulaşmasmı ve de oldukça etkiK olmasım, çok başanlı bir uyarlama senaryo ça- basına ve pınl pırıl bir anlatıma borçlu. Öykü, çok tutarlı ohnasa da oldukça zekice oluşturulmuş. Yer yer dayamlmaz bolumler içe- riyor film: Özellikle 1960'hlara, "1960lara yaşamak nıatlulnguna erişmiş" kuşağa göndermeler, son kene zevkli. Soz konusu kuşak, bu göndermeleri ve iltifatla haka- ret arasında degişen tavrrlan, sa- mnm özel bir keyifle karşUayacak. Hele Bayan Kinsella, bir "şişman Nazi kahnbsı" kadına, "Sen 1950leri iki kez yaşayıp, 19601an gönoeden 10lere atlamıyaıı" deı- ken veya lurgm yazar Terence Mann, "son 19601ar katantısı" Ray'ın uzerine filit sıkarken!.. "Cennet, düşlerimizin gerçek- leştiği yerdir" temel bildirisini ile- ten ve tıpkı 1940'ların sözünü et- tiğimiz fÜmleri gibTbnlenemez bir iyimserlik, giderek mutluluk duy- gusunu perdeden salona doğru ya- yan "Düşler Tartası"nı, özellikle kötümser bır gununuzde mutlaka izleyin. Değme psikanaliz tedavi- sinden daha yararlı olabüir. Kevin Costner'ın yanı sıra zenci yazar- da James Eari Jones, "ayakkabı- s « Joe"da Ray Liotta ve Doc'ta unutulmaz Burt Lancaster ise iz- lenmesi müthiş keyif veren oyun- cular... aşk günliığu Költür Servisi — Fransızlann ünlü gençlik filmleri "Patlarsam Yanarsn-La Boum"lardan sonra çevrilen "Ögrenci-L'Etndiante" bugün Be>oğlu Dünya ve Kadı- köy sinemalannda gösterime gi- riyor. Başrolde 80'li yulann " g n ç kua" imajını taşıyan, 90'h yülar- da ise "genç kadın" kimiiğine bü- runeceğe benzeyen 23 yaşındaki Sophie Marceau oynuyor. Senaryosunu Daniele Thomp- son've Clande Pinotesa'un birlik- te yazdıkları filmde, Marceau beş yıl önce annesinı kaybetnüş, iki yıl boyunca birlikte olduğu sevgüi- sinden aynlmış, bır yandan öğret- menlik ve yardımcı yöneticilik ya- parken, bir yandan da Sorbonne Universitesi'nde ders almakta ve klasik edebiyat dalında asistanhk sınavına girmeye hazırianan bir genç kızı canlandınyor. Tam bir "okul" ortamında çekilen film, konserv-atuvar öğrencisi çapkın bir gencin ortaya çıkmasıyla bir aşk öyküsüne dönüşüyor. Film, bu birbirinden farklı iki insamn zaman zaman "hrtınah", zaman zaman "buluüu" aşk ilişkisinin bir çeşiti "günliifii" gibi. Yönetmerüığini senaryoda da katkısı bulunan ve "Patlarsam Yanar&ın" filmlerine imzasını atan Claude Pinoteau'nun yaptı- ğı filmde, görüntü yonetmenliği- ni de Yves Rodalİec üstlenmiş. Müzik, "Patlarsam Yanarsın" filmlerinin ikisinin de müziğini yapan ve özellikle "\o*r Eyes" ile "Reality" parçalarıyla gençle- rin ilgisini çeken Vladimir Cos- ma'ya ait. Sophie Marceau'nun yanı sıra filmde Fransız sinema- suun bir ba$ka ünlü genç oyuncu- su Vincent Liadon ve EUsabeth Vitali, Jeu-Oande Leguay, Bri- gitte Chamarandc rol ahyorlar. Bach çalarken öldti • CHICAGO(AP) — Isviçre kökenli ünlü müzisyen Felix Ganz, Roosevelt Üniversitesi Chicago Müzik Koleji'nde verdiği bir klavsen resitali sırasında geçirdiği bir kalp krizi sonucu öldü. Özellikle bir Johann Sebastian Bach uzmanı olarak tanınan Ganz 68 yaşındaydı. 1922 yıhnda Isviçre'nin Basel kentinde doğan Felip Ganz, 1947 yıhnda ABD'ye göç etmişti. 1970yıhyla 1981 yıh arasında Chicago Müzik Koleji'nin dekanlığını yapmış olan Fetuc Ganz, son yıUarda "part- time" öğretim üyeliğini sürdürüyordu. 'İcraatın İçinden..r • Kultttr Servisi — Ankara Birlik Tiyatrosu, "Pir Sultan Abdal" adh oyunun tstanbul Valiliği'nce yasaklanması uzerine daha önceki oyunları olan "lcraatın lçinden İnsan Manzaralan"nı yeniden sergilemeye başlayacak. Muzaffer lzgu ile Zeki Goker'in yazdıkları, Zeki Göker'in sahneye koyduğu politik guldurü bugün ve yann saat 21.0û'de Beyoğlu Karaca Tiyatrosu'nda sergilenecek. "tcraatm lçinden İnsan Manzaralan"mn müzigi Grup Kızıhrmak tarafından hazırlandı. 'Karikaturgut' • ANKARA (Mak Ajansı) — Karikatürist Semih Balcıoğlu, "Karikaturgut" adını verdiği on ikinci kitabını yayımhyor. Semih Balcıoğlu, 256 sayfalık kitapta Turgut özal'ın sadece başbakanlığı dönemine ait ve hepsi de yayımlanmış 120 kadar karikaturunun yer aldığını söyledi. Bilgi Yayınevi'nce basılan kitap önümuzdeki günlerde piyasaya çıkacak ve bir dönemi çizgiler ile yansıtacak. Tekel Resim • Kultür Servisi — Tekel Genel Müdurlüğü tarafından düzenlenen Geleneksel Dordüncü Resim Yanşması'nda birincilik ödülüne Resul Aytemur, Tahir Dastan, Hüsnü Koldaş, Mehmet Mahir, Sezai Özdemir değer görüldü. Prof. Dr. Ismail Tunalı, Hüseyin Bilişik, Sezer Tansuğ, Kemal Iskender, Hamit Kınaytürk, Selami Boylu, Remzi lren ve Engin Aksoley'den oluşan seçici kurul, ikincilik ödulünü ise Orhan Akkaplan, Yüksel Diyaroğlu, Yaşar Ali Güneş, Hüseyin özdemir ve Münir Yücel'e verdi. Heykel seı^isi • Kttltnr Servisi — Eminönü Belediye Başkanlığı ile Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü'nün ortaklaşa düzenlediği sergi Cankurtaran Kültür Alaru'nda 8 eylül-15 ekim tarihleri arasmda yer alacak. tstanbul Büvukşehiı Belediye Başkanı Nurettin Sözen'in katıhmıyla açılacak sergide oğrencüerin yanı sıra öğretim görevülerinin de yapıtlan yer alıyor. Maltepe'de halk konseri • Kültür Servisi — Hasan Papur halk konserlerine devam ediyor. Musa Eroğlu, Talih Şahin, Ali Ekber Eren, Nilüfer Kaya, Ali Başbuğ, Gülcihan Koç, Hüseyin Çelik ve Derya Fidan'ın da katüdıklan halk konseri cumartesi günü saat 20.00'de Demirkol Aile Çay Bahçesi'nde (Maltepe Sahil Yolu) gerçekleşecek. Halk müziği sanatçılan daha sonra da Ümraniye ve Gebze'de konserler verecek. Maket gemi i • KiUtür Servisi — Yavuz Mahnaoğlu'nun gemi maketleri sergisi, Yavuz Kalyon Maket'te (Merter Mete Sok. No35) açüdı. Uzun sure özel bir kuruluşta cahşan Mahnaoğlu daha önce hobi olarak çalıştığı gemi maketleri konusunda artık profesyonel olarak çahşıyor. Bir süre denizlerde çalışan Mahnaoğlu, tarihte yaşamış gemilerin belirli ölçeklerde küçük modellerini yapıyor. Mahnaoğlu çalışmalarında plastik malzeme kullanıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle