Katalog

CUMHURİYET/18 SPOR Trabzonsporlu tamftarlarlafutbolcularkıyasıya yumruklaştılar Galatasaray'a saldın 29 EYLÜL 1990 Antrenmana gitmek üzere otobüse binen futbolculara otelin önünde bulunan taraftarlar saldında bulundular. İsmail otobüsün içine kadar girerek küfür eden bir taraftann kafasına su şişesi üe vurdu. Bu arada otobüsten inen İsmail, Serhat, Nezihi ve Tayfun taraftarlarla kıyasıyayumruklaştı MUSTAFA ERSOY TRABZON — Trabzon'da Galatasa- ray*a saldın. San-Kırmızılılar, Trabzon- lu taraftarlarla otelin etraftnda kavga et- tüer. tsmail, bir taraftann kafasına su şi- şesi üe vurdu. Olayın gelişimi Galatasaray'a Trabzon'da yapılan sal- dın ve olay şöyle gelişti: Sabahın erken saatlerinde Trabzon'a gelen Galatasaray kafilesi dinlenmeye çe- kildi. öğleden sonra yapılacak antren- man için futbolcular teker teker lobiye indiler. Daha sonra kendilerini antren- man sahasına götürecek olan otobüse bi- nen futbolculara otelin önüne gelen Trabzonsporlu taraftarlar sözlü sataşma- larda bulundular. tlk önce taraftarlara karşılık vermeyen futbolcular ailelerine küfür edildiğini belinerek olaya kanşük- lannı söylediler. Kafılenin bulunduğu otobüsün içine girip futbolculara küfür eden bir taraftann kafasına vuran tsma- il, daha sonra genç futbolcu Taner'e kü- für eden taraftarlardan birkaçını otelin etrafında kovalamaya başladılar. Bu arada otobüsten inen diğer futbol- culardan Serhat, Nezihi ve Tayfun taraf- tarlarla kıyasıya yumruklaştılar. Otelin içinde oturan futbol şube sorumlusu Yurdeşen Karahasan, antrenörler Raşit Çetiner ve Ahmet Akçan otobüsün bu- lunduğu yere gelerek kavgayı ayırmaya çalışülar. Kavganın sona ermesiyle Ga- latasaraylı futbolcu ve yöneticilerle, Trabzonsportu taraftarlar arasında kü- fürleşmeler devam etti. Bazı taraftarlar Yurdeşen Karahasan'a "Burası Trabzon, buraya girmek var, çıkmak yok. Yann si- zinle hesaplasacagız" diyerek tehditte bulundular. Galatasarayh futbolculara saldıran ta- raftarlann gectiğimiz sezon Tanju'ya sa- taşanlarla aynı taraftarlann olduğu öğ- renildi. Galatasarayh futbolculann kal- dığı otel gece boyunca polis koruması al- tına alındı. Futbolcular olaydan çok et- kilendiklerini beUrttiler. Taraftann kafa- sına vuran îsmail ise "Ashnda böyle ol- masını istemezdim. An» çok agır küfür- ler ettiler. Mecbnr kaldım" dedi. Bu olaydan sonra oldukça hırslanan kı yok. Amacımız Trabzon'u yenmek" dediler. Tanju'dan mesaj önceki gün kafa travması geçiren Tan- ju, Istanbul'dan Mustafa Denizli'ye me- saj göndererek oynayabileceğini betiıtti. Bu sabah Trabzon'a gelmesi beklenen golcü futbolcunun durumu için Deniz- li, "Oynamak istemesi çok güzel. Yalnız beo kendisiyk bir görüşme yapmak is- tiyorum. Ondan sonra karanmı verece- ğim" dedi. Denizli, Tanju'nun doktoru Muzaffer Bayhan ile de telefonla görti- şerek bilgi aldı. Held mahkemeye Galatasaray'ın eski teknik direktörü Sigi Held, alacajh için mahkemeye baş- vurdu. Dün avukatı aracıhğıyla Beyoğ- lu 9. Asliye Hukuk' Mahkemesi'ne baş- vuran Held'in davası ekim ayının ilk haf- futbolcular, Trabzon'u kesinükle yene- tasmda görüşulecek. Galatasaraylı yöne- ceklerini söylüyorlar. San-Kırmızılılar, ticiler Held'in hiçbir şey elde edemeye- "Blze kimsenin böyle küfür etmeye hak- ceğini söylediler. Hiddink: Futbol ekip çahşmasuhr METİN TÜKENMEZ Fenerbahçe Kulübü ve Türkiye Fizik Tedavi Rehabi- litasyon Demeği'nin düzenle- diği "1. Uluslararası Spor ve "Dp Sempozyumu" dün yapıl- dı. Doktorlar, spor hekimleri ve spor adamlarının izleyici olarak katıldığı sempozyum büyük ilgi gördü. Sempozyu- mun açıhş konuşmasını Fizik Tedavi ve Rehabüitasyon Der- neği adına Prof. Dr. Ender Berker, Fenerbahçe Kulübü adına ise Başkan Metin Aşık yaptı. Konuşmacı olarak İngil- tere'den Prof. Dr. Thomas Re- illy, Isveç'ten Prof. Dr. Jan Ekstrand ve Prof. Dr. Necati Akgün'ün katıldığı sempozyu- mun sonunda bir panel yapıl- dı. Panele ise Doc. Dr. Emin Ergen, Prof. Dr. Kut Sarpye- ner, Guus Hiddink ve Turgay Renklikurt katıldı. Linköping Üniversitesi Spor Hekimliği Merkezi'nden Prof. Dr. Jan Ekstrand "Ön çapraz bag yaralanmalannın tanı ve tedavisi" ile ilgili bilgi verdi. Çapraz bağlarından sakatla- nan bir futbolcunun yeniden sahalara dönmesi için bir yıl beklemesi gerektiğini savunan Ekstrand "futbol bir temas sponıdur. Bu temaslarda da çogunlukla diz eklemine bü- yük baskılar oiuştunıyor. Çün- kü futbolda ani yön degiştir- meier, durup yeniden hızlan- malar önemlidir. Bu hareket- leri yaparken ön çapraz bağla- ra büyük gorev düşer " dedi. öğleden sonra yapılan pa- nelde konuşan Fenerbahçe tek- nik direktörü Hiddink Fener- bahçe'nin bu denli biUmsel bir toplantıya öncülük etmesinden dolayı duyduğu mutluluğu di- le getirerek "her şeyin başı organizasyondur" dedi. Fut- bolda başarının sadece teknik direktöre bağlı olmadığını sa- vunan Hiddink konuşmasını şöyle sürdurdü "Ben cahştıgım kulüplerde iki ortopedist, bir beden egitimi öğretmeni ve bir de fizyoterapist ile birikte ol- dum. Benim gorevim sağlam futbolculan sahaya çıkarmak- b. Eğer bir futbolcu sakatsa ben onunla ilgiienmem. Bu söderim insani açıdan değil. Çünku futbolcu sakatlandığı zaman onunla ilgilenecek bir ekip vardır. Doktorlar, beden egitimi öğretmeni ve fizyotera- pistin işi onu yeniden sağlığı- na kavuşturmaktır. Onlann programına güvenirim. Eger onlar futbolcunun henüz oy- namak için hazır olmadığına inanıyorsa bana hayır diyebi- lirler. Kesinlikle onlar üzerin- de baskı oluşturaıam. Eger bir futbolcu birkaç dakika oyna- yıp bana maç kazandırdıktan sonra yeniden sakatlanacaksa, sağlıkh olarak birkaç hafta sonra sahalara dönsün daha iyidir." Prof. Dr. Kut Sarpyener ise "Şu anda benim yerimde bir beden egitimci olması gerekir- ken bir bekim var. Bu demek- tir ki biz hâlâ spora gereken önemi vermiyonız. Biz doktor- laqn bugun konuşmacılara so- nıp öğrenmeye çahşıtğımız so- nılann yanıtını spor akademi- lerinin ikinci sınıfında okuyan ögrenciler biliyor. Sponın egi- timcilerine şans veriImeHdir" dedi. Senıilı nıilli takımda Spor Servisi — Bugun ligde Sanyer ile karşılaşacak olan Fenerbahçe'de sakat olan Vokri ile K.Şenol'un takımda- ki yerlerini alacağı belirtildi. Sakathğı süren Müjdat ise bu- günkü maçta oynamayacak. Bu arada 17 ekimde Irlan- da ile karşılaşacak olan A milli futbol takımı aday kadrosuna son haftalarda basanh maçlar çıkaran Semih ile Aykut da çağnldı. San-Lacivertliler, tTÜ karşısında 49sayıfarkyaptı EBahçeden sayı şov Fenerbahçe: 118 - İTÜ: 69 SALON: Lütfı Kırdar 5 FAUL: Foster (9.49), Mûmin (21.43), Ahmet (39-20) (tTÜ) HAKEMLER: Kenan TUnar (3), Osman Cengiz (4). İLK YARI: 49-37 (F.Bahçe önde) For. 4 5 6 10 11 12 13 14 15 For. 4 5 6 7 8 9 10 11 12 15 F.Babçt Can Aliço Ömer Ferhat Levent Hüsnû Kemal Güray Richard Toptam ve yüzdeier İTÜ Ahmet Foster Necati Raşit Kenan Recep MJUi Zülfü Mümin Levenl Toplam ve yüzdeler Not 6 5 6 7 4 7 5 7 9 Not 5 4 4 4 4 5 4 5 5 4 S«yı 15 4 7 19 24 2 12 35 118 1 Sayı 12 4 2 1 2 19 5 17 4 3 Şot 2/2 1/1 1/1 0/1 0/3 /// 1/2 3 Myı 3/7 0/1 3/5 0/2 4/11 — PoU dibi 2/2 5/5 2/2 0/1 4/4 Faal 2/4 2/2 1/3 6/7 2/2 2/3 10/1213/16 6/1110/2323/2628/37 *54J Şat 2/5 1/4 — 0/4 1/3 2/4 7/13 1/3 0/2 6914/34 %41 LEVENT YÜCELMAN %43 3 sayı 1/4 — 1/5 0/3 0/2 1/2 %88 PoU dibi 1/3 1/1 1/1 0/1 6/7 0/1 0/2 1/1 — *75 Faal 3/6 — 1/2 2/5 2/3 1/3 1/1 — 3/1610/1710/20 %18 %59 %50 m S. Rib. 11 3 3 4 12 33 & Rib. 2 — 4 3 1 3 — 13 H. Rib. / / / ; 2 5 11 H. Rib. 2 — 4 1 — 7 Top ÇaL 2 1 1 1 5 Top Çai / 1 1 1 1 — 5 Top Kay. 5 — / 2 — — 10 Tbp / ; / 4 3 5 — 15 Basketbolda Fenerbahçe, İTÜ karşısında Uk yan zorlanmasına rağmen 2. yan fark yaptı: 118-69... Maçın oynandığı Lütfi Kırdar Salonu'nda 2500 kadar seyirci vardı. Maça, İTÜ "adam adama" F.Bahçe ise "alan savunması" yaparak başladı. tlk dakikalarda İTÜ, kupa yorgunu Fenerbahçe önünde Recep ile an arda fast-break sayısı buldu, bu- na ZUIfü'nun orta mesafeli şut- lan da eklenince San-Lacivertli ekip bocaladı. Ancak F.Bahçe 1 de sahada tek mücadele eden oyuncusu kupa maçının da kah- ramanı Richard'dı. FJBabçe,' Le- vent'in grip ohıp oyuna Aliço ile başlaması yüzünden skor yö- nünden oldukça zoriandı. 6. da- kika 12-10 F.Bahçe'nin üstünlü- ğü ile geçildi. 9. dakikada ise Foster'ın 5 faul alıp çıkması ve ZülfU'nün faulleri üçlemesi, F.Bahçe'nin "ekmegine yag sör- dü". Bu dakikadan sonra Fener- bahçe, çok akılhca davrandı ve işi garantiye alarak isabetsiz şut atmak yerine topu pota dibinde Richard'a geçirdi. ABD'li oyun- cu da aldığı toplan pota dibin- de iyi değerlendirdi. İlk yan 49-37 Fenerbahçe'nin üstünlüğü ile sona ererken sahada sadece Richard oynadı, diğer Fenerbah- çeliler seyretti. İlk devre Fener- bahçe, 49 sayı atarken bunun 29 sayısı Richard'aitti. 2. yarıda da Fenerbahçe, cephesinde değişen bir sey yoktu, ancak bu durum- da rnj, Fenerbabce'nin sevdiği şekilde oyunu hızlandınnca ken- di ipini çekti. Teknik Ünrversi- le, oyunun temposunu yüksel- tince Hüsnü ve Serhat'tan fmst- break sayıIan yemeye başladı. Buna ilaveten tTÜ'lü oyuncular, hücumda akıl almaz top kayıp- ları ile birlikte bilinçsiz şutlar kullanınca, fark F.Bahçe lehine açıldı. 26. dakika da 72-51 San- Lacivertlilerin üstünlüğü ile ge- çildikten sonra Hüsnü, Can, Ferbat uçtüsü sıra sıra üçlüklerie tTÜ'yü yıktılar. F.Bahçe Larry- yi kenara aldıktan sonra da bu oyun devam etti. 35. dakikayı 100-63 önde geçen Sarı- Lacivertliler, macı da 118-69 ka- zandı. Maçın hakemleri Kenan lunar-Osman Cengiz ikilisi ise kötü yönetimleri ve tutarsız ka- rarlan iki tarafı da çileden çı- karttılar. MAÇIN ELEŞTİRtSİ FARKLI SKOR — Fenerbahçe kupa yorgunu olarak çıktığı tTÜ karşısında güzel oyun sergileyerek farklı bir galibiyet elde etti. (Fotograf: Murat Yığcı) Fenerbahçe sayı makinesi MURAT MURATHANOĞLU tTÜ'nün Amerikalısı Foster, dokuzuncu da- kika tamamlanmadan beş faul ile oyun dışı ka- lınca, zaten pota altında çok zayıf olan takımı- nın hiç şansı kalmamıstı. İTÜ, kısa sayılacak bir Amerikah ile bu sezon pota altında çok zor da- kikalar yaşar. Çünkü İTÜ'nün Türk uzunlan- mn hepsi çok ince ve savunmada hiç yer kapla- mıyorlar. İlk devre Fenerbahçe sadece Richard'ın pota altında yaptığı şov ile ayakta durdu. Le- vent'in hasta olup bu maçta hemen hemen hiç oynamamasına, ilk devre diğer oyunculann ve- rimsiz oyunlan eklenince taraftar oyundan pek memnun kalmadı. Yine de bu devre Richard'ın oyunu zevk verdi. İkinci devre oyunun temposu yükseünce Fe- nerbahçe istediği pozisyonlan buldu. Hüsnü ve Ferhat'm sayüan ile takım rahatladı. İTÜ disip- lini iyice yitirince de büyük fark oldu. Fenerbah- çe'nin sayı potansiyeli gerçekten çok yüksek. Ta- kımda oyuna ağırhk koyabüecek oyuncu sayısı çok fazla. Şu anda Fenerbahçe henüz oturmuş bir takım görüntüsünde değil. Uyum sağlandı- ğı takdirde bu sayı makinesini izlemek çok zevkli olacak. Güzel skorlara rağmen Fenerbahçe'nin özellikle yavaş tempoda oynayan takımlara rağ- men savunmada daha yol kaydetmesi gerektiği de bir gerçek. Katamaranlar yelken açıyor 34 Katamaran tekne pazartesi günü yelken açacak ve 8 etabı 8 günde bitirecek. Tekneler önce Marmaris'e gidecekler ve yanş Bodrum'da sonuçlanacak. Spor Servisi — Sponın Türk turizmine destek olması amaay- la 1-10 ekim tarihleri arasında Uluslararası Catamaran Cup adı altında bir yarışma düzenlendi. Gürkay - Marmara tur operatör- leri grubu üe Türkiye Yelken Fe- derasyonu'nun birlikte düzenle- dikleri "Trophee Marmara" ya- nşmasına 34 katamaran tipi tek- ne katılacak. Marmara/Gürkay grubu başkanı Armağan San, yaptığı basın toplantısında: "Böyle bir organizasyonu Tiir- kiye'yi birinci derecede savaş bölgesi ilan edip Türk turizmi- ne engel olan yabancılara karşı yapmakla Türkiye'nin savaştan uzak, dinlence, tatil ve spor ya- pan bir ülke olduğunu kanıüa- TATİL VE SPOR — Marmanı-Gftrkay gnıbu başkanı Armagan S«- n, yapbgı basın toplanüsında, Türkiye'nin savaştan uzak, dinlence, tatil ve spor yapan bir olke olduğunu kanıtlama amacı güttüklerini söyledi. (Fotoğraf: Hakan Akarsu) mak amacı güdüyoruz. Antil- gunü yelken açacak ve 8 etabı 8 günde bitirecek. Tekneler önce Marmaris'e gidecek ve yanş Bodrum'da sonuçlanacak. Yanşı Fransa, lngiltere, Hollanda, Bel- çika, TV'lerinden toplam 7 ka- nal ile 46 basın kuruluşuna bağlı 117 gazeteci de izleyecek. ler'de yapümasa kararlaştırdan Catamaran World Cup'ı bn ne- denle Turkiye'ye veren uluslara- rası federasyona da tesekkür ederiz" dedi. 34 katamaran tekne, pazartesi Günün programı FUTBOL Istanbul (Inönü) 20.00 Beşiktaş-Bakırköyspor, (Ali Sami Yen) 14.00 Sanyer- Fenerbahçe, Trabzon (Avni Aker) 13.00 Trabzonspor- Galatasaray. 2. LİG 14.00 Kasımpaşa-Karagüm- rük 3. LtG (Beykoz) 14.00 A. Hisan- Babaeski, 14.00 S. Filament- Bayrampaşa, İstanbnl (Paşa- bahçe) 14.00 Çengelköy- Paşabahçe, (Senlikköy) 14.00 Yücespor-Ü. Anadolu. BASKETBOL (Istanbul) 15.00 Paşabahçe- Efes, (Ankara) 16J0 Kolej Beslen (Bursa) 15.00 Tofaş- Karşıyaka. ELTOPU İstanbul (Abdi Ipekçi) 1330 tHF Avrupa Erkekler Eltopu Kupası. TV'de spor Saat 13.00'teki Trabzon-' G.Saray maçı Magic Box'tan, saat 14.00'teki F.Bahçe-Sanyer maçı da TRTl'den naklen ya- yımlanacak. SPORDA DIYALOG ABDÜLKADİR YÜCELMAN YAŞ ÖNEMIİ DEGİL — Fenerbabce'nin 30 yaşındaki santrforu Vokri, "Futbolda ynşm fazia Önemi yok. Tecriibe daha önemli" diyor. (Fotograf: Necmi Gülümsel) \Tf\ffTpj Futbol önce kafa T " J V J \ 1 sonra ayakla oynanır 196O'ta Yugoslavya'nın Godiva kentinde doğdu. 15 yaşında futbola başladı. 20 yaşında profesyonel oldu. Hukuk fakültesinin birinci sınıfından aynldı. Yugoslav Milli Takımı'nda santrfor olarak 14 kez oynadı. En çok gol attığı sezonda 22 kez fileleri salladı. Fransa'nın ikinci liginde Nimes takımında 1 yıl futbol oynayan futbolcu şimdi Fenerbahçe'nin santrforu. Fenerbançe ununu elemiş, eleğini duvara as- mış dedikleri 30 yaşındaki Vokri'den bir şey- ler umuyor ki onu Fransa'dan getirdi. Çoğu- muz 30 yaşın futbol için geç olduğunu iddia ediyoruz ama Galatasaray'da da RMetin'in bir cankurtaran olarak tanımlandığını es gecemi- yoruz. \fakri de Fenerbahçe için bir umut. Vok- ri futbol adına ülkesinden gurbete çıkıp Fran- sa'ya gitti, orada futbol adamlan tarafından beğenildi. Ve daha geçen yıl Galatasaray onun peşine düştü. Ama Galatasaray olmadı da bu yıl Fenerbahçe kısmetmiş Vokri için. — Futbol için gnrbetlcre düstün. Peld ama 10 yıllık profesyoneDik yaşanun içinde fntbol sana ne sagladı? — Liseyi bitirdikten sonra avukat olmak is- tiyordum. Hukuk fakültesine gittim, 1 yu" oku- dum, ama futbol yüzünden tahsilimi tamam- lamaya vakit bulamadım. — Peki idealindeki avukathğa için daha sonralan bir uzüntü duydun mu? — Duymadım. Hatta futbolu seçtıgime se- vindim bile. Çünkü futbol bana çok şey ver- di. Geniş bir dünyanı oldu. Binlerce, yüz bin- lere insanın önünde futbol oynadım. Paramı harcayacak yer bulamadım. Evim, yazlığım, her şeyim oldu. Kısacası özlediğim yasantıyı futboÛa gerçekleştirdim. * — Yugoslavya'dan çıkıp ilk gurbet yolculu- guna Fransa'ya yapün. Fransa'yı nasıl buldun? — Çok iyi para veriyorlar futbolculara. Ra- hat bir ülke, ama bana nedense soğuk geldi. — Fransızlar sıcak kanjıdır oysa. Sana ters gelen bir yanlan mı oldn? Seyirci prima Türkiye'de seyirci mükemmel. însanı coşturuyor. Bu seyirci ölüyü bile oynatır. Futbolcular hiçbir zaman boş tribünlere oynamak istemez. — Ben futbolcuyum, futbolcu seyirci önün- de oynar. Yani sanatçı gibi. Boş tribünlere oy- namak futbolculann hiç arzu etmediği bir şey- dir. Fransa'da 5-6 bin seyirci önünde oynamak zevkli gelmedi. Stada gelenler de sadece sey- reden seyirciler. Alkışlamak da yok, ıshklamak da. Eskiden öyle değilmiş. Örnegin Platini'nin oynadığı yıllarda. Son yıllarda nedense futbol seyircisini kaybetmiş. — Ya Türldye?- — Ooooh. Türkiye'de seyirci prima. Yani çok iyi. Însanı coşturuyor. Fenerbahçe seyir- cisi bir harika. Bu seyirci ölüyü bile oynatır. — Ölüyü oynatır diyorsun ama Fenerbahçe bir hafta iyi, bir hafta kötü. Hele Ankaragü- cü maçında canlı cenaze gjbiydiler. Buna ne dersin? — Bilemem, ben de anlamadım neden ol- duğunu. — Yani bir açıklaması yok mu? — Yok, anlaşılmayacak, anlatıhnayacak bir olay. — Turkiye'ye transferin nasıl oldn? — Prekazi yardımcı oldu. Geçen yıl Gala- tasaray ile kontak kurmuştum, olmadı, bu se- ne Fenerbahçe başkanı duymuş, çağırdı geldim. — Peki Fenerbahçe'ye uyum saglayabildin mi? — Uyum sağlamak için zaman laam. Tek başıma bir şey yapacağımı söyleyemem. — Tek basma mı kalıyorsun şimdi? — Tek başıma kalıyorum demiyorum, ama henüz tam olarak anlasamıyoruz. — Son antrenmanlarda Rıdvan üe birlikte oynuyorsun. Onunla uyum saglayabilecek misin? Rıdvan'Ia iyi anlaşıyonım — Rıdvan çok iyi. Çok iyi anlaşıyonız. In- şallah kısa zamanda maça çıkar. Bu fevkala- de bir olay olur. — Türk futbolnnu Yugoslavya'dan ve daha sonra Fransa'dan izkdm mi? Son yınarda Türk fntbolnnan Avrnpa'da bir yeri oldu mu? — Ben daha önce de Turkiye'ye geldim; tu- rist olarak. Türkiye'deki her olayı da izliyor- dum, sadece futbolu değil. Futbol üzerine şun- lan söyleyebilirim. Denvall gibi, Piontek ve Hiddink gibi dünyaca ünlü futbol adamlan- nın Turkiye'ye gelmeleri Türk futbolu için bir kazançtır. Son yıllarda Türk futbolu Avnıpa'da büyük sükse yapö. Galatasaray'uı başansı, mil- li takmun başansı Avrupa gazetelerinde büyük şekilde yer aldı. Türk futbolu kısa süre sonra daha iyi bir yere gelecektir. — Bir profesyonel futbolcu olarak bize bn meslegin özelligini anlatabilir misin? Bu iş sa- haya çıkıp sadece topa vurmak mı? — Profesyonel futbolcu öncelikle kendine çok iyi bakmalı. Sahaya çıkıp oynamak ve mü- cadele etmek için çok iyi gıda almalı ve özel yaşamına dikkat etmelidir. — İyi ama şimdi Fener idmanından çıktın ve bir tost ve kolafleidare ediyorsun. Bn sana yeterli degil ki. — Ben sizinle görüştükten sonra yemeğe gi- deceğim. Bu tostla kola antrenman kahvaltı- sı. (Bu arada Necmi Gülümsel "ben kendisine teklif ettim ama yemek yemeği kabul etmedi" diyor) — tstersen gazetede de beraber yiyebiMriz, tabii bugün ne yemek varsa. — Tesekkür ederim, ama evde beklerler. — Nerede oturuyorsunnz? — Bostancı'da (Vokri daha sonra gazetenin arabası ile gittiği Bostancı'da evini zor buldu. Çünkü henüz IstanbuPu tanımıyordu) — Peki yemege dikkat ediyorsun, neler ye- meyi tercih ediyorsun? — Ben yemek secmem. Ama beslenmede önemli olan her zaman aynı saatte yemektir. Benim dikkat ettiğim de bu. Bir futbolcu bence yemek seçmemelidir. Çünkü her şeye ihtiyaa vardır. Tatlısma, tuzlusuna, karbonhidratına, proteinine, vitaminine, yani her şey yarar fut- bolcuya. — 30 yaş futbolcu için geçmiş sayıhr mı? ör- negin senin yaşındaki bir futbolcu randıman verebüir mi? — Futbol için geçmiş sayümaz ashnda. Çün- kü futbol deneyim isteyen bir spordur. Ozel- ükle futbolda deneyimin rolü çoktur. Bunu şu- nun için söylüyorum, futbolcu önce kafası ile sonra ayağı ile oynar. — Hiddink için futbolcular "Bize bir şey öğ- retmiyor, taktik venniyor" diyorlar. Bnnda ne derecede haklılar? — Hiddink 2 saat anlatıyor, anlatıyor. Ama baz-ları bunu anlamıyorsa Hiddink'in ne ka- bahati var? . — Hiddink'in Fenerbahçe'ye nasıl bir fnt- bol oynatmak istedigini söyleyebUir misin? — Kazanmak için ne gerekiyorsa öyle oy- natmak. Her boca takımını kiTMimlı için oyna-^ tır. Bu sonıyu bir de şöyle sorayım. Fenerbah- çe Hiddink ile nereye kadar gidebilir? F.Bahçe'nin çok eksiği var — Bunu söylemek için daha çok erken. Çün- kü Fenerbahçe'nin bence çok eksiği var. — Bn eksikler neler, sayabilir misin? — Orta sahada bir oyun kunıcu. Oğuz'un dışında bir ikinci maestro. Oğuz'da mükem- mel bir kafa var. Saat gibi, tıkır tıkır. — Ama tıkır tıkır çalışan Oguz bile Anka- ragücü maçında seyirciydi. Bu bir hafta iyi bir hafta kötü oynamak Fransa takımlannda da oluyor muydu? — Oluyordu, hem de sık sık. Ama futbol- cunun da bir insan olduğunu unutmamak la- zım. tyi günleri olabilir, kötü günleri de. Bir başka şey de şanstır. Benim Ankaragücü ma- çında attığım şut kaleye girebilir gol olabilir- di. Hakan'a çarpü geri döndü. Bu şanssızhk tabii. — Peki futbolda sansm payı ne kadar sence? — Yan yanya, yüzde elli, yüzde elli. — Gnimaraes maçında Fenerbahçe 3-OTık galibiyeti iyi futbolu Ue mi, yoksa şansı ile mi aldı? — Hem iyi oyun, hem de şansla. — Demek ki ikisi birden olmalı. Sence sen şansh bir futbolcu mnsun? — Şu sıralarda şansü değüim. Şansh olsay- dım Ankaragücü maçını kazanmıştık. Şans önemli Futbolda şansın payı % 50. Benim Ankaragücü maçında attığım şut kaleyi bulsaydı gol olabilirdi. Hakan'a çarptı, geri döndü. Bu şanssızhk tabii. — Sen 30 yaşında «*egil de 26 yaşmda Fe- nerbahçe'ye gelseydin gah'ba yine Ankaragü- cü maçını kazanırdı Fenerbahçe. — Doğrudur. — Demek ki başka faktörler de maçm ka- zanılmasında önemli rol oynnyor. Futbolda her şey var — Tabii, şans, kafa ve fizik mücadele, tek- nik, taktik, psikoloji her şey var futbolda. — Fenerbahçe bu yıl ne yapar? — Daha belli olmaz. Henüz 5 maç oynadık. — tyi ama 5 maçta 5 puan kaybettiniz. Ney- se başka bir sonıya geçelim, 3-5-2 tartışması için ne diyorsun? — En modern taktik bu. Artık Avnıpa'da bütün takrmlar 3-5-2 oynuyor. — Guimaraes maçının rövanşı ne olnr? Fe- ner orada 4 gol yer mi? — Olmaz öyle şey. — Olmaz diyorsun ama bu Fener Aydın- spor'dan 6 gol yedi. — O maçta da olmazdı ama Aydın'ın şansı çoktu. Yani yüzde 90 şans, yüzde on futbol. Futbol bazen işte böyle ihanet de eder. O gün ihanet günüydü.