16 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 EYLÜL 1990 KÜLTÜR-YAŞAM CUMHURİYET/5 A1C, 1992'de Türkiye'de • "Kültür Servisi — Dünya Seramik Akademisi'nin (AIC) 1992 uluslararası etkinlikleri Türkiye'de yapılacak. AIC üyeleri Filiz özgüven Galatalı, Bingül Başanr, Beril Anılanmert ve Güngör Güner'in girişimleri sonunda uluslararası seramik etkinliklerinin Türkiye'de dttzenlenmesi sağlandı. Sanatçılarımızın katıldıgı Dünya Seramik Akademisi etkinlikleri 3-10 eylül tarihleri arasında Edinburg'da gerçekleştirildi. UNESCO'nun bir yan kuruluşu olan ve kurucuları içinde Prof. Ismail Hakkı Oygar'ın da yer aldığı AIC, her iki yılda bir farklı bir ülkede toplanarak olağan kongresini çeşitli sergi etkinlikleriyle yapıyor. AIC ilk kongresini Çekoslovakya'da, ikincisini ise 1967 yılında Türkiye'de gerçekleştirmişti. Bu yılki kongrede ise Almanya ve Kanada'dan katılan üyeler, 1992'de yapılacak etkinliklerin kendi ülkelerinde gerçeklesmesi isteğinde bulundu. Gtiney için yanıt yok • ANTALYA (AA) — "27. Altın Portakal Film Festivali"nin başlamasma 3 gün kalmasına rağmen festival yürütme kurulunun, Yılmaz Güney'e ait filmlerle Altın Portakal Ödülü alan öteki fılmlerin festival süresince gösterilmesi için Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yaptığı başvunıya bir yanıt almamadığı bildirildi. Festival yürütme kurulu yetkililerinden alman bilgiye göre Emniyet Genel Müdürlüğü'nden 24 eylüle kadar bir yanıt ahnamaması durumunda, Yılmaz Güney'in filmlerinin yanı sıra Altın Portakal ödülü almış filmler de festival gösterim programında yer alamayacak. 27. Antalya Altın Portakal Film Festivali'ne katılmak için birçok tanınmış sanatçı 24 eylülde Antalya'da olacak. Festival Yürütme Kurulu Başkanlığı'ndan edinilen bilgiye göre Altın Portakal Film Festivalleri'nde ödül almış sanatçılann da bulunacağı topluluk, 24 eylül pazartesi gunü havaalanında festival yürütme kurulu üyeleri tarafından karşılanacak. Sanatçılar daha sonra festival açılış törenine kaulmak üzere Cumhuriyet Meydanı'na gelecekler. KODAK'tan mansiyon • Kültür Servisi — Kodak'ın Türkiye fınalisti Selim Aytaç, "1990'da Malezya'yı Gezin" konulu uluslararası fotoğraf yanşmasında Singapur'u temsil eden Eric Goh ile birlikte mansiyona layık görüldü. Türkiye'den başka Tayvan, Güney Kore, Malezya, Filipinler, Japonya, Endonezya, Hong Kong.j Singapur ve Tayland'ı temsilen 10 fotografçının| katıldıgı yarışmada birinciliği Hong Konglu yarışmacı Kan Keung- Pun aldı. Kodak yetkililerinin bildirdiğine göre Keung-Pun, çeşitli etnik grupların birer temsilcisi olan çocuk palyaçolann grup fotoğrafıyla birinciliği kazandı. 31 ağustos Malezya Ulusal Günü'nde düzenlenen geçit törenini ve bu çerçevede Malezya'nın, farkhlıklarm oluşturduğu renkli ülke yapısını yansıtmayı amaçlayan bu yarışmada mansiyona layık görülen Kodak finalisti Selim Aytaç'ın eseri, gayda çalan Hintli bir bandocuvu görüntülüyordu. Ttirk resmi özel setlerde • ANKARA (AA) — Bedri Rahmi, Mahmut Cüda, Fikret Mualla gibi Türk resminin ünlü ustalarımn devlet koleksiyonlarmdaki bazı yapıtlarının tıpkıbasımları ve Türic minyatür sanatının tanınan örnekleri orijinal boyutlarında özel setler olarak hazırlandı. VakıflaT Bankası tarafmdan Güzel Sanatlar Genel Müdürü Mehmet özel'in koordinatörlüğünde hazırlanacak dizi, "Türk Resim Sanatı" ve "Türk Minyatür Sanatı" adh iki ayn bölümden oluşuyor. Yer alan yapıtlar şunlar: Osman Hamdi Beyin "Silah Taciri", Fikret Mualla'nın "Kumarhane", Orhan Peker'in "Aşık Veysel", Ibrahim Çallı'nın "Zeybekler", Namık İsmail'in "Harman", Emel Korutürk'ün "Türk Çocuğunun Atatürk'e Şükram", Şefik Bursalı'nın "Balıkçılar", Hikmet Onafın "Kurbağalıdere", Hoca Ali Rıza'run "Manzara", Cevat Dereli'nin "Istihsal", Bedri RahmPnin "Tophane", Nazmi Ziya'mn "Boğaziçinden", Mahmut Cüda'nm "Yemişler", Avni Lifıj'in "Çeşmeli Manzara:' X Dursun'un TOn Bu' kitabı • ANKARA (AA) — Uğradığı saldın sonucu ölen gazeteci yazar Turan Dursun'un din üzerine yazüanndan oluşan "Tabu Can Çekişiyor-Din Bu" adlı dizi kitabın ilki yayunlandı. Kaynak Yayınlan tarafından hazırlanan ve üç kitap olarak planlanan dizi, yazarın "Saçak", "2000'e Doğru" ve "Yüzyıl" dergileriyle diğer basın organlarında yer alan tüm yazılannın derletnesinden oluşacak. Yazann öldürülmesinden önce yayına hazırlanan ve Prof. Dr. Ihsan Aksel'in önsüzü ile yayımlanan Uk kitapta, Turan Dursun'un "Mesail-i müstesire - Din gereği incelenmemesi gereken" diye tarumlanan konulardaki yorumlan ve çeşitli inceleme yazılan yer alıyor. Dizinin ilk kitabını oluşturan "Tabu Can Çekişiyor"da, "Islam'da Şiddet", "Şeytan Ayetleri", "Kurban", "Peygamberin Doktorluğu", "Islamda Intikam" başlıich çeşitli yazıların yanı sıra, dinde bilim dışı olaylar üzerine araştırmalar, çeşitli okur mektupları ve eleştiriler bulunuyor. Fas'tan izlenimler • Kültür Servisi — Izzet Keribar'ın "Fas" fotoğraf sergisi, 6 ekim i cumartesi günü Refo Sanat Galerisi'nde açılacak. Levent'teki galeride yer alacak fotoğraf sergisi 19 ekim gününe kadar açık kalacak. İzzet Keribar'ın sergisinde, sanatçırun Fas'tan izlenimleri sunulacak. Grubu'nun üyesi olan İzzet Keribar, daha o n c e ^ e ^rjita ülkelerini içeren dia gösterilerinde bulunmuştu. Sanatçı, çeşitli karma sergilerde de yer aldı. Balcı'datı 'Evlerimiz' • Kültür Servisi — Türkiye Tarihi Evleri Koruma Derneği'nin 1990-91 Kültür Programı kapsamındaki seri konferanslann ilki 2 ekimde saat 14.00'te Yıldız Sarayı Vakfı'nda yapılacak. tlk konferansta Dernek Başkam Perihan Balcı, "Evlerimiz" konulu bir konuşma yapacak. 6 kasımda Mimar Sinan Üniversitesi'nden Doç. Dr. Cengiz Eruzun "Karadeniz Evleri"ni, 4 aralıkta Milli Saraylar Daire Başkanlığı'ndan Erdal Eren "Kültür Mirası ve Kaybolan Zenaatler"i, 8 ocakta Istanbul Hisarlar Müze Müdürü Erdem Yücel "Göynük ve Mudumu Evleri"ni anlatacaklar. Seri konferanslar, 5 şubatta Doç. Kaya Dinçer'in "Izmir Evleri", 5 martta Prof. Dr. Şengül Öymen Gur'ün "Doğu Karadeniz Orneğinde Estetik tlkeler", 2 nisanda Dr. özkan Ertuğrul'un "Anadolu KültürünSe Ev ve Bugünkü Bakış Açımız", 7 mayısta Doç. Teyfik Karakaya'nın "Geleneksel Ahşap Sanatında Kündekâri" başlıklı konferanslarıyla devam edecek. Italyan sanatçıların'Doğu'nun Kapılan*sergisi bugün açılıyor Mozaik saııatuıuı iki kapısıKültür Servisi — "Doğu'nun Kapüan" adını taşıyan 1980'Ii yıllann İtalyası'nda Mozaik ve Görsel Sanatlar Sergisi bugün Mimar Sinan Üniversitesi Istan- bul Resim ve Heykel Muzesi'nde açılıyor. Ravenna Belediyesi Kültür Danışmanlığı, Loggetta Lornbardesca Belediye Resim Galerisi ve Ravenna Roncuzzi şirketinin katkıları ve İstanbul Italyan Kültür Merkeâ'yle MSÜ Resim ve Heykel Müzesi'nin iş- birliği sonucu gerçekleştirilen sergi 13 ekime kadar açık kala- cak. tki bölümden oluşan "Doğu'- nun Kapılan" sergisinin ilk bö- lümunde gezilip gorülmüş, de- nenmiş ya da yalnızca ikonog- rafık ya da teknolojik yanlarıy- la düşünülmüş, "doğu" ortamı- m yansıtan, farklı anlatımlarda yapıtlar yer abyor. Ikinci bölüm- de ise çağdaş 35 Italyan sanat- çınuı işlerine yer veriliyor. Bu bölümde, 12. ve 14. yüzyıllar arasında Bizans'ta oluşan ve özellikle Rusya'da yaygmlaşan, "taşınabilir mozaik" diye bili- nen ufak boyutlardaki geç orta- çağ mozaik geleneğini Raven- na'da karton ve maketlerle sür- dürmeye çalışan Italyan sanat- çılann işleri sunuluyor. Serginin düzenleyicilerinden Ravenna Müzesi Müdürü Bnıno Bandini, günümüz Italyan sa- natçılannın bu mozaikleri yeni bir anlayışla ürettiklerini belir- Istanbul Resim ve Heykel Muzesi'nde açılacak sergide 1980'lerin İtalyası'nda mozaik ve görsel sanatlar 13 ekime kadar izlenebilecek. 17 ekimden başlayarak Ankara'da da görülebilecek olan sergi, kasım sonunda da Italya'nın Ravenna kentinde düzenlenecek. ENRICO BAJ'IN YAPITI — Toplam kırk altı İtalyan sanatçı- nın yapıtına yer verilen "Doğu'nun Kapılan: 1980'li >ıllann İtal- yası'nda Mozaik ve Görsel Sanatlar" sergisinde Enrico Baj'ın ça- lışması da yer alıyor. tiyor: "Mozaiklerin özgün şekil- leri oldukça biiyük. Sergideki deneysel çalışma, mozaik üreli- minde büyük bo>utlarla sınır- lanmanın gerekmediğini de or- taya koydu." Bandini'ye göre, "küçük bo- yutlardaki mozaik" sergisi, Ra- venna'yla Bizans sanatları ara- sında bir diyalog kurulmasını, aynca gezip görülen ya da düş- lenen doğunun Italyan sanatçı- lann yapıtlannda nasıl canlan- dığının görulmesini amaçlıyor. Bu arada, sergiyi gerçekleşti- renlerden gazeteci ve sanat eleş- tirmeni Martina Corgnati ise, "Sergi görsel, düşsel, kültürel ve biçimsel benzerlikleri kuzey- güney >önünde degil, auşümışın dışında doğu-batı >onünde ver- meyi amaçlıyor" diyor. "Niçin Doğu'nun Kapılan?" sorusunu Bandini şöyle yanıth- yor: "Çünku tstanbul bir Doğu kapısı. Ravenna da İtalya'da ol- masına karşın bir başka Doğu kapısı. Ravenna, Venedik'le bir- likte, kulturel yonden Doğu'yla Uişkide olan bir kent. Bu da, Bi- zans külturü ve mozaik sanatıy- la bağlantılı." Bandini ve Corg- nati, "Mozaik resimden bütü- nıiyle farklı. Kendi kurallan içinde hareket eden, kendi oyun- ları olan bir sanat dalı" diyor- lar. Martina Corgnati'ye göre, mozaik sanatı sonsuzluk ve ya- ratıcıhğın tekniği. Biçimsel bir düzende var olan bu sanat dalı- nın alanı sıvı gibi değişken ve ay- n bir anlatım dili var. Aynca ışı- ğın kullanımı da çok önemli. Bruno Bandini'ye göre bu ser- gi, sanatçılara mozaik üzerinde deneysel çalışmalar yapma ve mozaiği daha iyi tanıma olana- ğı veriyor. Bandini, İstanbul ve Ravenna kentlerinin, doğu-batı yönünde geleneksel kültürlerin karşılaştığı iki önemli kapı oldu- ğunu vurguluyor. Italyan moza- ik sanatçılan, Ravenna-İstanbul yönünde duşler ve gerçeklerle örülü bir sergi sunuyorlar. Toplam kırk altı halyan sa- natçının yapıtlarının yer aldığı "Doğu'nun Kapılan" sergisi ay- nca 17 ekim gunünden başlaya- rak Ankaralı sanatseverler ta- rafından da görülebilecek. Ser- gi, kasım ayı sonunda da ttalya 1 nın Ravenna kentinde gerçekleş- tirilecek. Ingiltere'nin yeni 'reggae'yıldızlanndan Nerious Joseph Türkiye'de 5 konser verecek Uç kentte 'reggae'Kültür Servisi — lngiltere'nin yeni "reggae" yıldızlanndan Ne- rious Joseph ve sekiz kişiden oluşan The Stone Roots Band, Ingiliz Kültür Heyeti'nin çağrı- lısı olarak tstanbul, Ankara-ve Bursa'da konserler verecek. Organizasyonunu PozitiFin üstlendiği İstanbul konserleri 6 ve 7 ekim gunleri Boğaziçi Üni- versitesi'nde gerçekleşecek. Ha- va koşullan elverirse açık hava- da yapılması tasarlanan konser- ler ayakta izlenecek. Hava yağ- murlu olursa, konserler İstanbul Boğaziçi Üniversitesi Büyuk Toplantı Salonu'na aktanlacak. Bursa'daki konser 9 ekimde, Ankara konserleri ise 11 ve 12 ekim günleri gerçekleşecek. 1969 yılında henüz 7 yaşın- dayken ailesiyle birlikte Karaip- ler'den Ingiltere'ye göç eden Ne- rious Joseph, müzisyen bir ai- leden geliyor. Genç yaşlarda Ka- raipli müzisyenlere katılarak şar- kı söylemeye başlayan Nerious Joseph, son zamanlarda adın- dan sık sık söz ettiriyor. Geçen aylarda Echoes Reggae "chart"lannda '^Sensi Crisis" adlı parçasıyla liste başı olan Nerious Joseph, sesi ve söyleyiş tarzıyla Dennis Brown ve Mighty Diamonds gibi ünlü vo- kal topluluklannı andırıyor. 29 yaşmdaki Joseph'e Türkiye kon- serlerinde nefeslilerde Barbara Snow ve Alice Kinloch, klavye- lilerde Ewan Robinson ve Joni- or 'Buckshot' V\ illocks, bas gi- tarda Ras Mickey, gitarda Ro- man Prince ve davulda Cariy Don eşlik edecek. "Reggae" sözcüğu ilk olarak Bob Marley'in bütün dünyada ünlenmesiyle sık sık duyulmaya başladı. Reggae'nin siyah pren- si Marley ödünsuz müziğiyle 1970'li yülann başında geniş kit- leleri etkisi altına aldı. Ünlü gi- tarcı Eric Clapton, Marley'in "I IKARAtPLER DEN İNGİLTERE'YE — 1960'ların sonlarında Karaipler'den tngiltere'ye göç eden Nerious Josepb, bugün ülkenin "reggae" yıldızlan arasında. Shot the Sberiff' adlı parçasını liste başı yapınca bütün gözler muzik dünyasının bu yeni pren- sine çevrildi. Ancak Marley yal- nızca bir müzisyen olmakla kal- mıyor, inandığı "Rastafari" fel- sefesi, dinamizmini Marcus Garvej adında bir Jamaikalının "kehanef'ine borçlu. Marcus Garvey ilk olarak 1920'li yıllar- da New York'ta "Afrika'ya Dönüş" kampanyasıyla adını duyurdu. Amacı, bütün siyah insanlann anayurtlan olan Af- rika'ya dönmelerini gerçekleştir- mekti. Garvey, ölümunden ön- ce, siyah insanın evrensel bağun- sızlığının Afrika'da bir siyahın taç giyeceği gün başlayacağı ke- hanetinde bulundu. Asıl adı Ras Taferi olan Haile Selasiye'nin Etiyopya'da taç giymesiyle bu kehanet "gercekleşti." Selasiye- nin ülkesindeki acımasız yöne- timi ve ölümü, bu felsefenin te- mel taşlarını oynatmaya yetme- di. "Rastafari" felsefesi, siyah insana beyaz insanın kurduğu sisterhe karşı savaşma direnci ve umut veriyordu. "Rastafari" fel- sefesi, Bob Marley'in önderli- ğinde "reggae" ile kendi sesini bulmuş oldu. 42yaşında ölen Mine Mutlu yetmiş kadarfılmde başrol oynamıştı Perdede soyunan ilk starlardanBir süre Tapu ve Kadastro Dairesi ile Devlet Su İşleri'nde çalışan Mine Mutlu, 1965'te Türkiye güzeli, 1966'da Perde'nin artist yanşmasında birinci olmuştu. On yılı aşkın bir süre sinemada başrol oynayan Mine Mutlu, gazinolarda sahneye de çıkmıştı. MİNE MUTLU — 1982de dizide de oynamıştı. TURHAN GÜRKAN Mine Mudu'yu son olarak ge- çen yılın eylülünde rahmetli Er- tem Egilmez'in Teşvikiye Ca- mii'ndeki cenaze töreninde gör- müştüm. Ağır ve uzun bir has- talığı geride bırakmanın ürkek- liği içindeydi. Suzülmüş, incel- mişti, ama savaşı kazanmanın rahatlığı içinde iyimser ve mut- luydu. Sırtında kalın bir atkı, kolunda döneminin bir başka si- nema oyuncusu, adaşı Mine So- ley vardı. Işıltılı eski günlerin geçmiş anılannı tazelerken bir çocuk gibi sevinçli, hastalığı na- sıl yendiğini anlatıyordu. Bir ara yarumıza gelen yönetmen Sım Gültekin, birçok fılminde oyna- yan emektar sanatçısına yeni ça- lışmaları için ayaküstü öneride bulunuyor, bu da onun sevinci- ni bir kat daha arttırıyordu. Bir süre sonra da Mine Mut- lu, Uğur Dündar'm "Hodri Meydan" programma konuk ol- muş, TV'de yapılan söyleşide iradesı sayesınde kanseri nasıl yendiğini uzun uzun anlatmıştı. Ancak kısa bir süre sonra Mine Mutlu'yu henüz 42 yaşmda ya- kalayıp aramızdan alacaktı. Mine Mutlu, 1960'ın ikinci yansıyla 1970*01 ilk yansında en çok aranılan, en çok sözü edi- len oyunculardan biri oldu. 1.68 boyundaki kahverengi saçlı ve gözlü, pürüzsüz bir tene, biçimli bir profile sahip bu genç kız, Artist, Perde, Pazar, Ses gibi bu- gün artık çıkmayan, dönemin si- nema dergilerine sık sık kapak olmuş, bü>Tik boy renkli poster- leri yayımlanır, hemen her haf- ta değişik röportajlarda boy gös- terirdi. Magazin basınmın pay- laşamadığı bir yıldızdı. Rekabet yüzünden onu çalıştığı fihn se- tinden arabayla kaçıran basın mensuplan bile vardı. Mine Mutlu, sinemamızın so- yunarak başrol oynayan iki sta- rının en önde geleniydi. Arzu Okay gibi sinemada yerleşmiş "masum kız soyanmaz" kuralı- Türk dilinde devlet eliANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Kül- tür Bakanlığı'nın 'dilde devlet politikası' oluşturmak amacıyla düzenlediği 1. Türk Dili Kurultayı 25-28 eylül tarihleri arasın- da toplanacak. Aralannda Dil Derneği temsilcilerinin de bulunduğu değişik kesim- lerden kişi ve kuruluşlann temsilcilerinin de çağrıldığı kurultayı, Dil Derneği'nin dü- zenlediği Dilbilim Kurultayı izleyecek. Dil Derneği Genel Yazmanı Sevgi Özel, Kültür Bakanlığı'nın Dil Kurultayı düzenlemesi- nin Resmi Dil Kurumu'nun bu alandaki ye- tersizliğini ortaya koyduğunu belirterek Kültür Bakanlığı'nın da dil konusunda bir karar organı olamayacağını söyledi. Kültür Bakanlığı'nın 25-28 eylül gunle- rinde yapılacak kurultayının amacı, kurul- tayın "Toplantı ve Çalışma Usulleri" baş- lıklı kılavuzunda, "Türkçenin tabii geliş- me yönünde sadeleşnıesi, millileşmesi zor- lama ve suni müdahalelerden korunması için ve bu konuda devlet politikası oluştu- racak kararlar almak" biçiminde belirtildi. Bakanlıkça seçilmiş kurultay üyeleri ara- sında Polis Enstitusü, DlE, TSE, Genel- kurmay, İLESAM gibi kuruluşlardan tem- silcilerin de bulunması "anlaşılması zor bir tavır" olarak nitelendi. Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Ku- rumu'na bağlı Türk Dil Kurumu'na yasayla verilen görevlerin tümünün, Kurultay'ın amacıyla aynı olması Milli Eğitim Bakan- lığı'nın da zaman zaman bu konuda çalış- malar yapması, "Devlet kuruhışlan arasın- daki göriiş aynlığının göstergesi" olarak yorumlanıyor. Kurultaya Dil Derneği adına Başkan Şe- rafettin Turan ile Genel Yazrnan Sevgi Özel de katılacak. Konuyla ilgili olarak Cum- huriyet'in sorulannı yanıtlayan Özel, ku- rultaya bir tartışma olanağı yaratacağı için katılacaklannı söyledi. Özel, "Kuraltayda ele alınacak konular Kültür Bakanlığı'nı doğrudan ilgilendirmiyor" diyerek şöyle konuştu: "Kültür Bakanhğı dilde devlet yetkisini mi almaya calışıyor? Eğer böyleyse, resmi TDK'nın bu alandaki yetersizliğini devlet kunıluşları da kabul etmiş demektir. Dil konusunda çalıştığı söylenen bir kurum varken Kültür Bakanlığı'nın bu tavnnı an- lamak çok zor." Özel, Kültür Bakanlığı'nın kurultayının hemen ardından 29-30 eylül günlerinde Dil Derneği'nin düzenlediği Dilbilim Kurulta- yı'nın da toplanacağına işaret ederek "Ül- kemizde devlet eliyle oluşturulan >anlış dil uygulamalan gerçek anlamda bu kurultay- da değerlendirilecektir" dedi. ru bir çırpıda yıkıp gecmişti. Ba- zı ünlülerin "Soyunmam, öpüşmem" gibi kısıtlayıcı kural- larına bağlı olmadan başrol oy- nadığı filmlerin hemen çoğunda sere serpe açıhp saçılmış, bu da Unünün yaygınlaşmasını sağla- mıştı. Daha çok romantik aşk film- lerinin oyuncusu olarak tamndı. "Günaha çağn" çıkaran yan masum, yan arzulu kadın tiple- rini başarıyla canlandıran Mut- lu, fotojenik yüzü, çekici dişili- ği ve erotik vücut görüntüsüyle on yılı aşkın bir zaman dilimin- de sinemami/ !a yer aldı. "Seks Fırtuıası" fılminde Salih Güney ile soluk kesen görüntüler veren Mine Mutlu, "Sana Ağlamak Yaktsmaz", "Köye Dönen Yos- ma", "Olmaz Böyle Şey" fihn- lerinde dansöz olmuş, değme dansözleri çatlatan dans figür- leri yapmıştı. "tnleyen Nağme- ler", "Istırap Şarkısı" gibi hü- zünlü filmlerin >-anı sıra "Be- nimle Sevişir misin?" filminde şarkıcı oünuş, "Çılgın Yenge" gibi güldürülerin ^nında "Ala- geyik", "Alh Yemeni" gibi köy fiunlerinde de değişik kişilikler çizmişti. 1970'li yıllarda sinemamıza egemen olan seks fılmleri furya- sında "Beş Tavuk Bir Horoz", "Çilli Yavnım ÇilU", "Dam Bn- dalası", "Civciv Çıkacak Kuş Çıkacak", "Isiak Dudaklar" gibi filmler için Mine Mutlu en bü- yük can simidi olmuş, ancak bir yerden sonra bu çılgın gidişe o da "dur" demişti. Çünkü seks filmleri döneminde bazı açıkgöz yapımcılar, fümleri sansüre ta-1 kılınca birkaç yıl önce başrolle- rini Mine Mutlu, Arzu Okay gi- bi oyuncuların oynadığı eski filmlerin aralarına rol seks sah- neleri ekleyerek başka bir adla ve yeni çekilmiş gibi piyasaya sü- rüp büyük vurgunlar vurmuş- lardı. Böylece Mine Mutlu, bu "dönme" filmlerle seks sömürü- sünun de kurbanı olmuştu. Ye- şilçam, bunca guzelliğini, yete- neğini vermiş Mine Mutlu'ya emeğinin değerini verebilmiş miydi? Ne gezer! O da birçok meslektaşı gibi bir kenara itil- miş, unutulup gitmişti. Mitterrand'ın kitabı • Kültür Servisi — Fransa Cumhurbaşkaru François Mitterrand'm "Hayatı Değiştirmek, Şimdi!" adlı kitabı Füsun Dinçer'in çevirisiyle yayımlandı. Yılmaz Yayınlan arasında çıkan kitap, Mitterrand'm bir dönem titizlikle tuttuğu güncesini içeriyor. Gerek politika sahnesinden gerek edebiyat dünyasından birçok ünlü kişiyi ve olayları da kapsayan "Hayatı Değiştirmek, Şimdi!" için Mitterrand, "Değişik ve kişisel nedenlerle çoğu kez benim için önemli olan bir olay ya da duygu etkisiyle anında ve gerçeğe bağlı kalarak bazı notlar karalanm... Aklımdan geçenleri, sevmediğim boşboğazhktan, nefret ettiğim gösterişten kaçınarak anlatmaya çalıştım" diyor. 'Hititlerden günümüze^ • ANKARA (ANKA) — Ressam Ataç Elalmış, dördüncü kişisel sergisini 25 eylülde Ankara'da acıyor. 1946'da Istanbul'da doğan Elalmış, Hacettepe Üniversitesi Dış Hekimliği Fakültesi mezunu. tlk sergisini 1985 yılında açan sanatcının yapıtlan bugüne kadar birçok karma sergide yer aldı. Sanat anlayışını "Hititlerden günümüze, Anadoiu'daki tüm kültür birikimini taşıyan bir coşkuyla, görünenin derininde alanı yansıtmaya çalışıyorum" diyerek açıklayan sanatçının bu dördüncü kişisel sergisi. Selda Avrupaxla • Kültür Servisi — Selda Bağcan, Isviçre ve Almanya'da konserler verecek. Selda Bağcan'ın ilk konseri bugün lsviçre'nin Zürih kentinde. Sanatçı yarın da Lozan kentinde bir konser verecek. Selda Bağcan'ın tsviçre konserleri, Isviçre'deki Türk Kültür Derneği tarafından düzenleniyor. Sanatçı, tsviçre'den döndükten sonra da Almanya'ya gidecek ve Bremen kentinde 7 ekim günü bir konser verecek. Selda Bağcan'ın Almanya konseri Bremen Belediyesi tarafından düzenleniyor. Fotoğraf yanşması • Kültür Servisi — Otomobil-tş Sendikası, tüm işkollannda sendikalı olan işçilere yönelik bir fotoğraf yarışması düzenledi. Siyah- beyaz ve renkli baskı dallannda düzenlenen yanşmaya son katılım tarihi 20 Ocak 1991. Konusu çalışma ve barınma koşullan, çevre kirliliği, dinlenme, doğa, özgürlük, ve hak arama savaşımı olarak belirlenen yanşmanın seçici Kurulu MetineT Gören, Baytekin Kara, Hüseyin Vanş, Erdal Yazıcı ve Celal özdoğan'dan oluşuyor. Yarışmada başanlı olan fotoğraflar sergiye alınacak. Ayrıca başanlı fotoğraf sanatçılanna çeşitli kuruluşlann ödülleri verilecek. Yanşmaya katıhm formu Otomobil-lş Fotoğraf Yanşması, Kırtasiyeci Sok. Na 21 Kadıköy - İstanbul adresinden istenebüir. UGÜN • Konser Neco ve Leman Sam'ın konseri saat 20.00'de Açıkhava Tiyatrosu'nda başlayacak. • Âşıklar Kahvesi geleneğini devam ettirmek amacıyla düzenlenen etkinlikler saat 17.30'da şair Feyzi Hahcı'nın konuşmasıyla başlayacak. Saat 21.00'e dek sürecek etkinlikler, Sefaköy, Kartaltepe Mah. Gönül Sk. No: 18 adresinde izlenebilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle