23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbi: Cumhuriyo Matbaacıhk ıt Gazctecthk Tuık Anonım Şirkeu adına N»dir Niiil % Gend Yayın Mudun) Htsan CfimL Mücssese Müdün): Eminc Lşıilıgil. Yazı Iskrı Mudunj: Okıy ConnKİB, % Haber Merkea Mudurü Yalçııı Bayer. Sayfa Duzenı Yûnetmenı. Ali Acar 0 Temsılcıler ANKARA. Akmtl T«n, İZMİR: Hiknct Çctinkay*, ADANA Çelta Yi£eaothı Ic Polr.ıu C(W BatlaatK, D» Htbctfcr Eıj.« Bakı. EluMomı O t l l bıtaa, H-Souiki Şakna KtMd, Kulnır CcU I K I . laanbul HaberlcT] hmj Kjiçak. Egıtım Gcaay ŞayUn. Habet AnfUnna t a d Bcrkaa, Yun Habcrlcn N«cfet Dotu. Spor Daıu^nam tMaltıft locıtau. Dızı Yazılir b ı n Çah)ku. ".rasıırmı Ş*Ha Alpa. Duetlm t U > U t u u 0 KoordınatOT U M k n U n 9 Mllı •>!« E">< l ^ " 9 MıılUKbf BUtal teaır 0 BfflM-PUaUıın. Scv(l Oıaubq*otla 0 Reklaın AJV İMI 0 Ek Vayınıar Halya Akrol 0 Idare Hnvlı Gntr 0 Ijtamt: M r Çdft 0 Bfe-tskra, M laal % Penoneı Scv|i OU» «kM. Y*<« B»<r. Hnaa (>«M. HiknM Çntakı;». Olty r !!•! •!!• IJBr MHBCK. llkuı Basan ve Yayan. Cumbunyn Matbuajık ve Guocabk TA Ş. TDjk Oca$ Cad 39/41 Ca|alothı 34334 !•.; Pk 246 - Isunbul Td !I2 05 0! (20 hıı), Tda 22J46 Fu (I) 526 M 72 0 B*mtar A ı f c n Zıv* Gökalp BN Inkılap S No 19/4. Tet 133 11 4M^ Td«x 42344. F u (4) 133 05 6! 0 l ı a l r H Z»ı Bh 1352 S i 3, TeL 13 12 30. Tdo 52359. F u (51) 19 53 40 InOnu C»d 119 S So I K l l Td- 19 37 52 <4 hıt), Teıe* 62155. F u (71) 1» 37 52 TAKVtM: 2 EYLÜL 1990 Imsak: 4.53 Güneş: 6.24 Öğle: 13.09 lkındi: 16.49 Akjam: 19.43 Yatsı: 21.08 Bukış modanın altı yok..Kıyafetinizin üstü var da altı yoksa 1990 kışında hiç dert değil. Şöyle başınızı kurumla dikleştirip güvenle yürüyeceksiniz. Öyle emrediyor moda. Bir Balmain modeli taşıyorsunuz sırtınızda. Her kula nasip olmaz tarafından!.. NECLA SEYHUN Ne karabasanlar vardır, insanı kan ter içinde bırakan, yerin dibine sokan karabasanlar. Örneğin bir geceye davetlisinizdir. Pek önemli bir gecedir bu!.. Çok güzel, çok şık olmak istersiniz bu gecenin onuruna. Bundan daha doğal ne var? Kıyafetinizi aşın bir özenle seçersiniz. Saçınızı, başınızı özenle yaptınrsınız. Makyajınıza bambaşka bir değer verir, kılı kırk yararsınız. Takılannız, pabuçlannız, parfümünüz her şey tamam olur sonunda. Size de olanca güveninizle salonun kapısından içeri girmek kalır. Onca çabanın meyvesini vereceği an budur işte. Gözlerde bir hayranlık, bir beğeni ışıltısı ararsınız hakh olarak. Ama o ne?.. Hayranlık yerine hayret ve şaşkınlık bulursunuz bu gözlerde. Bulmayı beklediğiniz en son şey!.. Herkes ayıplayan şaşkın bakışlarla suzmektedir sizi. Neden?.. Birden fark edersiniz ki her şey dört dörtlük, ama bir şey, tek bir şey noksan. Eteğinizi giymeyi unutmuşsunuzdur, onca telaş arasında. Felakete bakın! Tarn bir rezillik, yer yarılsa da yerin dibine girseniz!... Ama hayır!.. Onlar eski karabasanlardı. Karabasanların da modası var artık. Kıyafetinizin üstü var da altı yoksa, 1990 kışında hiç dert değil. Şöyle başınızı kurumla dikleştirip güvenle yürüyeceksiniz. Öyle emrediyor moda. Bir Balmain modeli taşıyorsunuz sırtınızda. Her kula nasip olmaz tarafından!... Bu altsız modeller, yalnızca külotlu çorapla "idare" edilen bu altsız modeller, 1990-91 kışının en çok sözü edilen modellerinden biri, belki de birincisi. Balmain moda evinin modellerini hazırlayan Eric Mortensen, bu modellerle soluklannı kesti seyredenlerin. Amacı da buydu herhalde. Balmain'den giderayak—son defilesiydi bu, yerini 25 yaşında genç bir stiliste bırakıyor— akıllardan çıkmayacak bir defile sunmak, akıllardan çıkmayacak modeller yaratmak istedi. Başarılı da oldu bunda doğrusu. Kim unutabilir altsız modellerinin yürekliliğini, çarpıcılığını? Ama aynı zamanda da hiç kuşkusuz şıklığını? Bırakın ne denli bir fizik istediğini bir yana, gerçekten çok yürek isteyen soluk kesici modeller bunlar. En belirgin özellikleri altı kaval üstü şişhane olmaları. Genellikle siyah kadifeden inanılmaz derecede zengin işlemelerle bezeli, ışıltılı, albenili ceketler ya da tunikler düşünün. Uzun, dar kollu. Kiminin ömrü iyice.kapah, sırt da bele dek açık. Kimi tam . tersi, sırtı kapalı ama öndeki dekolte başdöndürücü!... Modacı bu küçücük ceketleri saray kostümlerini kıskandıracak güzellikte pek usta, pek zengin • altın işlemelerle beziyor. Üç kilometre öteden dikkati çeken işlemeler bunlar. Üstünde aynca metaller, renkli kristal taşlar ve inciler... Böyle görkemli bir tuniğin altına aslında bir zengin etek ya da en azından bir pantolon gerek. Ama eski kurallar artık bunlar. Balmain siyah, mat, kalın bir külotlu çorapla çözüyor sorunu. Altına da alabildiğine yüksek bir çift siyah topuklu iskarpin giydiriyor. "Dam üstünde saksağan!.." demeyin sakın. Bu, önümüzdeki kışın gözde modası. Çorap açısından da ne aşama ama!.. Bir zamanlar soğuktan korunmak için kumaş şeritlerini bacaklara sarmakla başlayan çorap öyküsünde ulaşılan noktaya bakın!.. Aslında külotlu çorabın moda dünyasına girişi hanidir. Saydamı, matı, siyahı, kırmızısı, yeşili Önceleri genellikle spor ve gündüz kıyafetlerinin tamamlayıcısı olan renkli ve siyah mat çoraplar, ilk kez bu denli önemli bir noktaya ulaşmış oluyor. Abiye kıyafetlerde eteğin ya da pantolonun yerini tutmak!.. Ne iddia, ne iddialı kıyafet ama!.. Bir zamanlar üstsüzlerdi sorun. Bugün altsızlar bile sorun değil artık. Modanın işine akıl mı erer? Bugün var, yann yok. Hem üstler, altlar, hem kurallar!... Altsız modeller, yalnızca külotlu çorapla 'idare edilen' altsız modeller, 1990-91 kışının en çok sözü edilen modellerinden biri, belki de birincisi. Genellikle siyah kadifeden, inanılmaz derecede zengin işlemelerle bezeli, ışıltılı, albenili ceketler ya da tunikler, bacaklarda mat, \ kalın külotlu çoraplar, ayaklarda alabildiğine yüksek topuklu iskarpinler... Balmain den kış modasın'n en ılginç modeli. Tüm kurallara kafa tutarcasına yürekli bir buluş: Çorap-Gece elbisesi!.. Oğrenci harçlarına zaııı yok Öğrencilere bu yıl "çek" olarak verilecek devlet katkısının miktarı tıp fakültelerinde 29 milyon 800 bin lira olarak saptandı. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) — Üniversitelerde kayıtlar ya- nn başlarken Bakanlar Kurulu da önümüzdeki oğretim yılı için öğ- renim harçlannın miktarım belir- ledi. Harclarda geçen yüa göre bir artısa gidilmedi. Yeni getirilen uy- gulama ile öğrencilere bu yıl ilk kez devletin öğrenimlerine yaptı- ğı katkı "çek" olarak verilecek. öğrenciler geçen yıllarda olduğu gibi Kredi ve Yurtlar Kurumu'n- dan kredi alarak öğrenim giderle- rinden kendilerine düşen payı borçlanabilecekler. Bakanlar Ku- rulu, Bilkent Üniversitesi'ne yapı- lacak ve iki eşit taksitte ödenecek devlet yardımının miktannı da önümüzdeki günlerde belir- le> r ecek. Bakanlar Kurulu'nun "Yiikse- Feministlerden tepkü Kadınlar da tıbbi deneyde kullanılsın Y1LDIZ YAĞCI WASHINGTON — Kadınlann fızyolojik farklıüklan dikkate alınmadan, heraen hemen tum tıbbi deneylenn insanlarda ve fa- relerde erkek cins üzerınde yapıl- ması Amerikan Kongresi'nde so- ruşturma konusu oldu. Amerikalı feminist gazeteciler- den Eflen Goodman konuyla ilgili Washington Post'taki makalesin- de, 4000 kişi üzerinde yapılan ko- lesterol, 15 bin kişi üzerinde ya- pılan sıgara ve 22 bin kişi üzerin- de yapılan aspirin araştırmaların- da deneye tabi tutulanlann tümu- nün erkek olduğunu söylüyor. Amerikalı kadın Kongre uyele- rinin günışığına çıkardıkları du- rum oldukça ilginç. Erkekler üze- rinde daha fazla araştırma yapıl- masının yaru sıra, erkeklere özgu saglık problemleri de daha fazla araştınhyor. Örneğin, rahim kanseri ve os- teoporosis (daha çok kadınlarda ileri yaslarda görülen kemik has- talığı) ikinci sınıf araştırma konu- ları durumunda bırakıhyor. Ulu- sal Sağhk Örgütü'nün $5.7 mil- yarlık bütçesinden ancak %13'u, nüfusun yansını olaşturan kadın- lann sağlık sorunlarına aynlıyor. Kongre üyesi Patricia Schroe- der, "Erkeklerin çogunlukt» ol- duğu bir araşbrma gnıbo dogal- lıkla gögüs kanserini değil, pros- tat kanserini araşbnr" diyor. Araştırmacılar ise durumu, ka- dın fizyolojisi daha karmaşık ol- duğundan maliyetleri yükseltme- mek için erkekler üzerinde araş- tırmalann yoğunlaştınldığı şeklin- de savunuyorlar. Anlaşüan kadın- lann eşitliğini kabul etmek tıbba da pahalıya mal olacak. kogretim knnımlannda cari hiz- met ödeneUerinin tespitine dair esaslar" hakkındaki kararı dün Resmi Gazete'de yayımlanarak yü- rürlüğe girdi. Daha önce kamuo- yunda "paralı üniversite" tartış- malarına neden olan ve 11 nisan- da yayımlanarak yürürlüğe giren kanun hükmünde kararname, Ba- kanlar Kurulu'na öğrenim bedel- lerinin çok büyük oranlarda art- tırma yetkisi tanımasına karşın "geçiş dönerai" olarak düşünülen önümüzdeki öğretim yılmda öğ- rencüerden geçen yılki harç tutar- larırun alınması kararlaştınldı. Buna göre ögrencilerden fakülte- lerine göre alınacak öğrenim be- delleri şöyle: "Tıp fakülteleri (200 bin); diş hekimliği, eczacılık, veterinerlik, übbı biyolojik bilimler, fizik teda- vi rehabilitasyon (150 bin); mü- hendislik fakülteleri, fen fakülte- si, gemi inşaat ve deniz büimleri fakültesi (130 bin); güzel sanatlar fakültesi, eğitim fakültesi, eğitim bilimleri fakültesi, teknik eğitim fakültesi, mesleki eğitim fakülte- si, dil ve tarih coğrafya fakültesi, hukuk fakültesi, iktisat fakültesi, işletme fakültesi, siyasal bilgiler fakültesi, iktisadi ve idari bilim- ler fakültesi, ilahiyat fakültesi, edebiyat fakültesi, fen-edebiyat fa- kültesi, (90 bin); açıköğretim fa- kültesi (30 bin); devlet konserva- tuvan (90 bin); meslek yüksek okullan, adalet yüksek okulu, ila- hiyat yüksek okulu, maliye mes- lek yüksek okulu (40 bin); diğer yüksek okullar (60 bin). Yükseköğretim kurumlannın cari hizmet maliyetlerine devlet ve öğrenci tarafından yapılacak kat- kının tutarlanm gösteren cetvel Resmi Gazete'de yayımlandı. öğ- rencilere bu yıl "çek" olarak veri- lecek devlet katkısının miktan tıp fakültelerinde 29 milyon 800 bin, diş hekimliği, eczacılık ve veteri- nerlik fakültelerinde ise 14 milyon 850 bin lira olarak belirlendi. En düşük devlet katkısı açıköğretira fakültesinde 470 bin lira olarak saptandı. Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre yabancı dille eğitim yapan fakültelerde harç miktarlan yüzde yuz oramnda fazla alına- cak, buna yabancı dille eğitim ya- pan eğitim fakülteleri dahil olma- yacak. Cari hizmet mah'yetine dev- letin katıhmı olarak belirlenen miktarlar, Maliye ve Gümrük Ba- kanlığı adına Bütçe Dairesi baş- kanlıklannca ilgili üniversiteye ile- tilmek uzere öğrenciye çek olarak verilecek. Halen öğrenim gören öğrenciler hariç tutulmak üzere sı- nıfta kalan öğrencilere sadece bir defaya mahsus olmak uzere dev- let yardımı için Kredi ve Yurtlar Kurumu'nca kredi verilecek. Bun- dan böyle bir yükseköğrenim ku- rumunu bitirdikten sonra ikinci- sine katılanlara da devletçe hiçbir ödeme yapılmayacak. m Insııyu Mağarası artık kupkuru HAKAN KARA tZMİR — Türkiye'nin turizme açılan ilk ve en büyük mağarası olan Burdur'daki tnsuyu mağara- sı kurudu. Böylece mağarada bin- lerce yıldan bu yana süren ve zi- yaretçileri hayran bırakan sarkıt ve dikitlerin de gelişimı durdu. Uzmanlar mağaradaki 8 gölün tu- müyle kurumasını büyük gölde ise ancak yanm metre su kalmasmı, bölgede açılan 160'a yakm sonda- ja ve bu yıl havalann kurak git- mesine bağlıyorlar. Eğit-Der'e yeni yönethn ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — Eğhimciler Derne- ği'nin (Eğit-Der) iki gün sü- ren olağan gend kurul toplan- tısında, seçimleri 92 oy alan eski milletvekili MusUfa Ga- zala'nın başkanhğındaki lis- te kazandı. Diğer liste 63 oy sağlayabildi. Eğit-Der'in yeni yönetim kurulu şu isimlerden oluştu: MusUfa Gazakı, H.Sezen Öz (Doğan Öz'in eşi), Saülmış Çağlar, Doğan Gülmez, Erol Karaca, Halil Kırgın, Abdul- lah Kaygısız, tbrahim Üçyıl- dızgil; Onur Kurulu: Naciye Balık, Binali Seferoğlu, Sey- han Erdoğdu, Denetleme Ku- rulu: Avni Aytan, Sezai Kay- nak, Osman Nuri Poyrazog- lu. Yeni seçilen yönetim kuru- lunun haziran ayında kurulan Eğitim-tş Sendikası'nı destek- leyen isimlerden oluştuğu bil- dirildi. Yeni yönetim kurulu yann toplanarak görev dağı- lımı yapacak. MGK, içJivenligin tehlikeye düştüğü durumlar için askeri okullara tavsiyelerde bulundu Askere sivil yönetim için'hazıroF M J .illi Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği tarafından hazırlanan, "Devletin Kavram ve Kapsamı" adlı kitapta, iç güvenliğin tehlikeye düştüğü anlarda silahlı kuvvetlerin iç güvenliğinin sağlanması için devreye girdiği belirtildi. olabUir. Örneğin askerlerin asayiş değildir. Bunun iç dengeler tehli- anlayışı, her şeyden once onu ya- keye düştüğünde uygulanmasının ratan, 'olay'ın ortadan kakhnlma- EVREN DEGER ANKARA — Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, askeri okullarda, "srvil yönetim dersleri" okutubnasını önerdi. MGK'nın bu tür derslerin okutulmasına gerek- çe olarak da iç güvenliğin tehlikeye düştüğü dönemlerde "İç güvenli- ğin tamiri için silahlı kuvvetlerin devreye girmesi" sonrasında, "si- vil işlerde deneyimsiz olması" ne- deniyle "Devletin Kavram ve Kapsamı" adlı bir kitap hazırla- dı. 5 bölum olarak hazırlanan ki- tabın 145. ve 146. sayfalarında "Askeri güç ve iç güvenlik" ilişki- sine yer verildi. Her devlette, iç dengelerin belirli bir düzeyin üze- rine tırmanacak şekilde bozuldu- ğunu ve bunu kolluk kuvvetleri ve normal yöntemlerle önlemenin mumkün olmadığı durumlarda, yasalar çerçevesinde sıkıyönetim, olağanüstü hal ve "ülkelere göre adı \e şekli ve değişen u>gulamalara" gidildiği kaydedi- len bolümde iç güvenliği sağlama görevinin silahlı kuvvetlere ve "as- keri veya özel yargıya" devredildiği de belirtildi. Bu tur uygulamaların devlet için jararlı olsa bile silahlı kuvvet- ler için bazı sakıncalı yönlerinin bulunduğuna da işaret edilen bö- lumde, sakıncalar şöyle dile geti- rildi: "Silahlı kuv-vetlerin. iç güvenliği sağlamak için ayrılıp kullanacağı kuvvet ve gayret, onun asıl görevi olan 'vatan savunması' bakımın- dan güç yitirmesine neden olur. Bu çok önemli bir husustur: öyle ki bazen diş düşman güçler tara- fından da orduyu yıpratmak için yaratılmaya çalışılıyor. Bu konu askeri akademilerimizde 'endirekt (dolaylı) stratejinin, iç manevra uygulaması içindeki üç yıpratma (erozyon) yöntemlerinden "biri olarak okutulmaktadır. — Stkıyönetim içindeki uygula- malarda askerlerin tutı ıları ba- zılarınca yadırganıp ordu aleyhi- ne eleştirilerin çıkması veya çıka- nlarak yaygınlaştırılmasına sebep sıdır, başka bir deyimle fertlerin teker teker durumlan işin başına geri planda kalır ve sonra değer- lendirilir. Evrensel askerlik karak- Icrine bağlı bu uygulama biçimi- nin, olayı değil, fertleri buind pla- na alan ve "beraati zimmet asıldır" kaziyesince onları suçu kanıtlanıncaya kadar masum ka- bul eden normal ve sivil anlayışı ile bağdaşmayacağı belirgindir. — Askerin şu veya bu oranda sivil idari işlerin içine girmesi ço- gunlukla tecnibesiz olduğu bu alanlarda hatalara düşmesine de sebep olabilir ve onu bir bakıma halka ters düşen duruma sokabi- lir." "Bu sakıncalan belirtmekten araaç, silahlı kuvvetlerin gerekli durumlarda ve yasalar çerçevesin- de iç güvenliğin sağlanması ile gö- revlendirilmelerine karşı çıkmak gerekliligi ortadadır." Kitapta, tüm bu sakıncalann sı- ralanmasından sonra askeri kesi- min, askeri okul sıralanndan iti- baren bu konularda yeterli bilgi- lerle donatılmasını MGK Genel Sekreterliği'nin önermesi dikkat çekti. MGK Genel Sekreterliği'ni kitabında "asker ve sivil kesimin iç güvenliğin tehlikeye düştüğü du- rumlarda uyum sağlayabilmesi için" şu öneride bulunuldu: "Bununla birlikte, bu kabil uy- gulamalara ancak zaruri olduğu zaman karar verilmesi, dengeler sağlanıp durum normal kolluk kuvvetleri ve yöntemlerce egemen olunabilecek bir düzeye indiğinde veya inen yerlerde, derhal kaldınl- ması ve askeri şahıslann bu uygu- lamalar konusunda askeri okul sı- ralarından itibaren yeterli bilgüer- le donatılmasının da açıklanma- sında fayda vardır." 1965 yılmda Jeolog Dr. Timu- çin Aygen tarafından bulunan ve Türkiye'nin turizme açılan ilk ma- ğarası olan Burdur'daki lnsuyu mağarasmda 9 göl bulunuyor. 1987 yıhndan itibaren mağaradaki su düzeyi azalmaya başladı. Uz- manlar bölgede 50'ye yakın son- dajın buna neden olduğunu vur- guladüar. Ancak aradan geçen üç yıl içerisinde sondaj sayısı 160'a çıktı. Mağaradaki 8 göl tümüyle kurudu. Su seviyesi ortalama 2 metre 60 santim olan büyük göl- de ise yarım metre su kaldı. Özel idare yetkilileri mağarayı günde ortalama bin turistin gezdiğini be- lirtiyorlar. Mağaraya ilk kez ge- len yabancı turistler suyu tümüy- le çekilmiş göllerdeki derinliği göstermesı için konulan metrele- re şaşkınlıkla bakıyorlar. Şeker ve mide rahatsızlıklanna iyi geldiği belirtilen suyu almak için gelen yerli turistler ise ellerinde boş şi- şelerle dönüyorlar. Yakın bir ge- lecekte büyük gölün de tümüyle kuruyacağı söyleniyor. Son olarak üç yıl önce gezdiği- miz tnsuyu mağarası suyu tükense de yine etkileyici bir görüntüye sa- hip. Belli arahklarla yerleştirumiş lambalarla aydınlatılan 600 met- re uzunluğundaki mağaranın loş galerilerinde ilerlerken oluşumu 10 milyon yıl öncesine uzanan mağaranın gizemli havası, insam daha derinlere çekiyor sanki. Ma- ğarada kireçli sulann damlama- sıyla binlerce yılda oluşan sarkıt ve dikitler doğamn yarattığı birer heykel gibi duruyor. Evet doğa müzesinde yaratılan heykelleri iz- liyoruz. Ancak bir eksiklik hemen göze çarpıyor. Sarkıt ve dikitlerin oluşumuna yol açan su damlala- n ve onların mağarada yankıla- nan sesleri artık yok. Böylece bin- lerce yıldır süren bir oluşum dur- muş durumda. ili^ çocıığa • İZMtR (Cumhuriyet Egc Bürosu) — 59. Uluslararası Izmir Fuan'ndaki UNICEF standında, beynindeki bir tümör nedeniyle ölüme mahkûm olan 7 yaşındaki Ingiliz çocuğu Craig Shergo'da geçmiş olsun kartlan gönderilmesi için kampanya yüriitülüyor. Craig Shergold'un en büyük arzusunun dünyadaki en fazla "geçmiş olsun" kartını alarak Guiness Rekorlar KJtabı'na geçmek olduğu bildirildi. UNICEF payvonu yetkilileri "Bizler de bu çocuğa katkıda bulunmak istedik. Esasen UNICEF, bu konularda her zaman öncülük fonksiyonunu yerine getirmektedir" dediler Hacettepe'de "çevre" merkezi • ANKARA (ANKA) — Çevre sorunlannın hızia tırmandığı günümüzde, sorunlar yeni önlemler ve çözümleri de beraberinde getiriyor. Bu çerçevede Hacettepe Üniversitesi, Çevre Uygulama ve Araştırma Merkezi kurdu. Resmi Gazetede yayımlanan yönetmeliğe göre merkezin görevi, çevre bozulmasına yol açan her türlü çevre kirliligini ve çevre değişimini araştırmak, çözümler bulmak, doğal ve yapay çevTelere ilişkin disiplinlerarası ve değişik açılardan incelemek olarak belirlendi. Sagalassos kazısı • BURDUR (Cumhuriyet) — Burdur'un Ağlasun ilçesine 7 kilometre uzakhkta bulunan Sagalassos Antik Kenti'nde sürdürülen kazı çahşmalannın bu yılki bölümü tamamlandı. "Çeşme yapısı", "Dorik tapınak" ve "Nekrapol"de yapılan kazılarda 355 sandık keramik ortaya çıkarüdı. Sikke, çeşitli süs eşyası, kandil damgası, stilus, çömlek mezar ve heykelciklerden oluşan 36 eser Burdur Müzesi'ne getirilirken boncuklar, figürin parçalan, çivi, kemer tokası ve bilezik parçalanndan oluşan 12 aret etütlük eserin Ağlasun'da bir depoya konulduğu, taşmmaz eserlerin de yerinde korumaya alındığı açıklandı. Kapadokya'nın betonları • tstanbul Haber Senisi — Kapadokya Turistik Otelciler ve Işletmeciler Dernegi (KAPTİD) ile Türkiye Seyahat Acenteleri Birüği'nin (TÜRSAB) önceki gün Dedeman Oteli'nde düzenledikleri toplantıda, turizm sektörünün ciddi sorunlarla karşı karşıya geldiği belirtilerek çıkış yollan tartışıldı. Merkezi Nevşehir'de bulunan Kapadokya Turistik Otelciler ve Işletmeciler Derneği üyelerinin yam sıra seyahat acenteleri ve otel temsilcilerinin de hazır bulunduğu toplantıya, TÜRSAB'ta hiçbir yetkili temsilcinin katılmaması da tepkiyle karşılandı. SSK'dan 200 öğrenciye bıırs • ANKARA (AA) — SSK Genel Müdürlüğü, 1990-1991 öğretim yıhnda yükseköğrenim kurumlarında okuyan 300 öğrenciye burs verecek. Resmi Gazete'de dün yayımlanan SSK ilanına göre burslu öğrencilere ayhk 80 bin lira burs ücreti, yılda bir defa da ayhk burs ücretinin altı katı kadar araç-gereç bedeli ödenecek ve öğrenim harçlan karşılanacak. SSK bursundan yararlanmak isteyen öğrenciler 28 Eylül 1990 günü mesai bitimine kadar okullanna en yakın kurum ünitesine başvuruda bulunabilecekler. Ağlar deııize atıldı • TRABZON (AA) — Denizlerimizde 15 nisanda başlayan büyük baiıkcı motorlan ve gırgır ağları ile avlanma yasağı sona erdi. Bahkçılar dün sabaha karşı denize açıldılar. Yasak süresince motorlann bakımı ile ağlann onanmını yapan bahkçüann, "kraça" olarak adlandırılan küçük istavritleri avlamaya başladıklan bildiriliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle