Katalog

13 EYLÜL 1990 Pakistan'da tutuklama • tSLAMABAD (AA) — Pakistan'ın resmi haber ajansı, eski Başbakan Benazir Butto'nun Devlet Başkanı Gulam Ishak Han tarafından görevden alıruşından bu yana, Butto hükümetinden ikinci bir bakanın tutukiandığını büdirdi. Macaristan'da muhalefet • BUDAPEŞTE(AA) — Macaristan muhalefeti dün meclis oturumunu terk ederek kendilerine ve taraftarlanna hakaret ettiğini iddia ettikleri Dışişleri Bakanı'nın istifasını istedi. Bakan'ındünkü meclis otunımunda, daha önce gazetede yayımlanan ve muhalefeti kızdıran bir demecindeki sözlerini savunması üzerine, muhalefetteki Hüı Demokratlar, Radikal Genç Parti ve Sosyalist Parti milletvekilleri oturumu terkettiler. MOSSAD için kitap • KUDÜS (AA) — Israil gizli servisi MOSSAD için çalışan eski Israilli casus Victor Ostrovsky, MOSSAD üzerine yazdığı kitap için ölmeye hazır olduğunu, Israil'in kendisini öldürmesi halinde şiddetli bir biçimde cezalandırılacağını açıkladı. Ostrovsky, Kanada'da yayımlanan Maariv Gazetesinde bugün yer alan demecinde "Sonumun yakm olduğunu kabul ediyorum, kitabun ve ilkelerim için ölmeye hazırun" dedL Çeklere yeni federasyon • PIESTANY (AA) — Çekoslovakya'yı oluşturan Çek ve Slovak cumhuriyetleri, yeni bir federasyon kurmalannı ve kendi anayasalarına sahip olmalarını öngören yeni bir plan açıkladılar. Çek Başbakanı Petr Pithart ve Slovak Başbakanı Uladımır Meciar ile Federal Başbakan Marian Calfa tarafından yapılan açıklamaya göre iki taraf arasında üzerinde anlaşmaya varüan yeni plan, Federal Hükümet ve parlamentonun dış politika, savunmave büyükekonomik kararlan alma yetkisine sahip olmasını öngörüyor. Plana göre enerji ve metalurji gibi önetnli alanlarda karar yetkisi cumhuriyetlere bırakılacak. Filktinliler anlaştı • SAYDA(AA) — Lübnan'daki karşıt Filistinli gruplann, çatışmalan engellemek için Sayda'daki gerülalarını çekerek bürolarını kapatma konusunda anlaşmaya vardıkları bildirildi. Mustafa Saad'ın lideri olduğu Nasırcı Halk Örgütü'nden adını açıklamak istemeyen bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Sayda'daki 55 gerilla bürosunun bu hafta içinde kapatılacağını belirti. LJberya hâlâ kartşık • MONROVIA(AA) — Liberya'nın öldürülen Devlet Başkanı Samuel Doe'ya bağh birliklerin, Doe'nun ikametgâhındaki tabyalardan asi güçleri bombalamaya devam ettikleri bildirildi. Asiler üzerinde üstünlük sağlamaya çalışan Doe'ya bağh birliklerin, Batı Afrika Banşgücü karargâhlannın çevresinde, asi güçleri topa tuttuklan belirtildi. Asilerin liderlerinden Prince Johnson'a bağlı birlikler, başkent Monrovia'yı, Doe'ya bağlı birliklerden temizlemeye çahşırken dün başkentin çeşitli kesimlerinde top ateşinin devam ettiği ve Doe'ya bağlı bazı birliklerin ve ailelerinin bulunduğu Barclay Eğitim Merkezi'nin çevresinde de çatışmaların olduğu kaydedildi. Runıen bakan • ANKARA(AA) — Dışişleri Bakanı Ali Bozertn konuğu olarak Ankara'da resmi görüşmeler yapan Romanya Dışişleri Bakanı Adrian Nastase, dün gece Türkiye'den aynldı. Nastase, Ankara'dan aynbnadan önce Esenboğa Havaalanı'nda yaptığı açıklamada, Ankara'daki temaslannın çok yararh geçtiğini, görüşmelerde Körfez krizinin de ele ahndığinı belirterek "Krizden biz de çok etkilendik" dedi. DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 2 A-4 anlaşması aynı zamanda Almanya ile barış anlaşması anlamına geliyor ...Ve 2.Dünya Savaşı bittiMoskova'da tarihi anlaşmanın imza töreninde Başkan Mihail Gorbaçov da hazır bulundu. Anlaşmaya göre Birleşik Almanya NATO üyesi oluyor. Dış Haberter Servisi — İkinci Dünya Savaşı sonrası hüküm sü- ren soğuk savaş döneminin son kalıntısı, 4+2 anlaşmasının iki Al- man bakan ile savaş galıbi dört ül- kenin dışişleri bakanlan tarafın- dan dün Moskova'da imzalanma- sıyla ortadan kalktı. 2. Dünya Sa- vaşı sonrası ikiye bölünen Alman- ya'nın tekrar birleştirilmesi ama- cıyla başlatılan 4+2 görüşmeleri- nin dün yapıtan son turunda, Al- manya'ya kaybettigi egemenliğini iade ediyor. Reuter'ın haberine gö- re birleşik Almanya bu anlaşnıa uyannca NATO üyesi olacak, an- cak Demokratik Almanya toprak- larında bulunan Sovyet askerleri çekilene kadar burada NATO tat- bikatlan yapılmayacak. Federal Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher, "Sadece Al- manya tarihinde değfl, Avnıpa ta- rihinde de yeni bir dönem başlamıştır" derken, Demokratik Almanya Başbakanı Lothar de Maiziere, "Bu anlaşmayla soğnk savaş dönemi sona ermiştir" şek- linde konuştu. 4+2 görüşmelerinin sonuncu- sunda buluşmak üzere Moskova- ya gelen 6 bakan, iki saat süren toplantılarının ardından bulun- dukları Oktyabrskaya Oteli'nde anlaşmayı imzaladılar. SSÇB Dev- let Başkanı Mihail Gorbaçov'un da hazır bulunduğu imza törenin- de sırasıyla Federal Almanya Dı- şişleri Bakanı Genscher, sonra De- mokratik Almanya Başbakanı Lothar De Maiziere 4+2 anlaşma- sına imza attılar. Daha sonra ta- rihi belge Fransa, SSCB, ABD ve lngiltere Dışişleri Bakanlan Ro- land Dumas, Eduard Sevardnad- ze, James Baker ve Douglas Hurd tarafından imzalandı. Almanya, iki ülkenin birleşeceği 3 ekim tarihinden sonra egemen olacak. 4+2 anlaşması önümiiz- deki yıl tüm altı ülke hükümeti ta- rafından onaylanacak. 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Almanya'yı iş- gal eden dört ülke -ABD, SSCB, Fransa ve İngiltere- işgal bolgele- rinden çekilecfkler. Anlaşmanın maddeleri şöyle sıralanıyor: — Almanya'nın egemenliği ia- de edilecek. — BirleşiTc Almanya NATO üyesi oluyor. Sovyet askerlerinin tamamen Demokratik Almanya topraklarından çekileceği 1994 ta- rihine kadar NATO, bu ülke top- raklarında ne birlik bulunduracak ne de tatbikat yapacak. — Berlin, Almanya'ya baglı tek bir şehir oluyor. — 1945 yılında Polonya'ya ve- rilen topraklar üzerinde hak iddia edilmeyecek. 2+4 anlaşmasına yedi aylık bir süreç sonunda varıldı 'Almanya' yenîden doğdu BONN (Cumhuriyei) — 2 aru 4 anlaşma- sına kadar geçen önemli olaylar şöyle: 19 Şatat 1990: Almanya Başbakanı Hel- mat Kokl ve Dışişleri Bakanı Haııs Dietrich Geoacfcer, Moskova'da Genei Sekreter M8n- 0 Gorbaçov'1a buluştu. Gorbaçov, "Alnuın- bınn tek bir devlet çabsı atboda yaşanta hakkı okhtgnM" söyleyerek birteşmeye karşı çıkma- dığmı ima etti. 13 Şabal: Kanada'nm Ottawa kentindeki "Acık Semalar" toplanüsında iki Alman dev- letinin ve dört eski muttefikicin dışişleri ba- kanlan, "Alman birliğinin dış koşuUarım ve komşu devletlerin güvenlik sorunlannı görüş- mek gzere bir araya gehneyi" karariaştırdı- lar. 24-25 Şubafc Kohl, Camp DAvid'de ABD Başkaru Ğeore Bnsh'la görüştü. Sonuç: Al- manya, ancak NATO çausı. altmda birle- şebilir. 28 Nisaa: AT devlet ve hükümet başkan- lan Irlanda'mn Dublin şehrinde "AtauHyai aın birieşmesini memaaalakla karptaâıklâ- rraı" belirttiler. 5 M»yıs: Bonn'da Uk "2 arü 4" toplantısı. Altı dışişleri bakanı, gelecek toplantılarm gündemini belirliyorlar. ABD Dışişleri Baka- m James Baker "2 «ro 4"ün uluslararası hu- kuk çercevesinde bir anlaşmanın tmzalanma- sıyla sonuçlandırümasıru savundu 16/17 M«yıs Kohl Washington'da Başkan Bush'a görüşmeler hakkında bilgi verdi 23 Ma\ıs: Cenevre'de Genscher - Şevard- nadze buluşması. 8 Haziran: Koh) ve Bush VVashington'da. Birleşik Almanya'nın NATO üyelıgının vaz- geçilmez bir şart olduğunu açıkladılar. 11 Hazinm Genscher Şevardnadze'yle SSCB'nin Brest kenrinde buluştu. 18 Hanran: Şevaıdnadze Genscher'i, F. Al- manya'nın Münster kent?nde ziyaret etti. 22 Hazjra»: Gcnscheı Poionya'ya, Alman- ya'nın Oder-Neisse Hattı'nı değjşmez Ftolonya sınırı olarak tamdığınj bıldirdi 22 Haziran: tkind "2 artj 4" buluşması Doğu Berlin'de gerçekleşti. Şevardnadze Al- man ordusundaki toplam asker sayısmm 22-250 bine indirilmesini ve iki Alman dev- letinin birleşmeden itibaren beş yıl iki askeri ittifaka birden üve kaimasım önerdi. 25-26 Haziran: Dublin'de bir araya gelen Avnıpa Konseyi, iki Alman devieti arasındaki Birinci Devlet Anüaşması'nı olumlu karşüa- dıklarını açıkladılar. 5-4 Temmuz: NATO devlet ve hükümet başkanlan Londra'da Varşova Paktı üikele- rine bir öneride bulunarak "artık birbirimi- zi daşmaB olarak lanımlamayalım" dediler. Batı "flk sakhn hakkı'-ndan vazgeçerek nük- leer silahlan "sou care" olarak gördüğtınü açıkladı. Birleşik Alraanya'nın NATO üyeli- ği üzerinde duruldu. 14-16 Teramuz: Kohl ve Genscher, Gorba- çav*un memleketi Kafkasya'da iki devlet ara- sındaki en başarıh görüşmeyi gerçekleştirdi- ler. 17 Temmnz: Paris'te üçüncu "2 arû 4" top- lantısı. Dışişleri Bakanlan. "2 artı 4"ün en son imzalayacağı belgenin Almanya'yla bir "Banş AntJaşması"nı gereksiz küacağmda birleştiler. 17 Agustos: Genscher Şevardnadze'yle Moskova'da buluştu. 30 Agustos: Genscher ve D. Almanya Baş- bakanı De Maiziere, Viyana'daki Konvan- siyonel Silahiann Smırlandurlmaa Konferan- sı'nda Birleşik Alman ordusunun 350 bin as- keri geçmeyeceğini taahhüt ettiler. 5-6 Eyiül: Doğu Berün'de alü de\letin tem- sikileri, "2 art 4"ün Sonuç Belgesi üzerinde çahştılar. 7 E>I8L- Kohl, Gorbaçov'a tdefon ederek iki devlet arasında "Geçiş Ddnemi Antlaşması" imzalanmasını karariaştırdı. Sovyetler Birli- ği'nin bırliklerini D. Almanya'daa çekmesi Bonn'a 12 milyar raarka mal oluyor. İ2 Eylül: Dördundi "2 artı 4" toplantısm- da Moskova'da Sonuç Belgesi imzalanarak Almanya'ya 45 yıl 4 ay sonra yeniden birleş- me hakkı tanındı. — Almanya'da hiçbir nükleer, kimyasal ve biyolojik silah uretil- meyecek, bu silahlar ülkede bu- lundurulmayacak. Dün imzalanan 4+2 anlaşma- sının 2. Dünya Savaşı sonrası im- zaJanamayan barış anlaşmasının yerine geçtiği bildirildi. Altı baka- nın anlaşma imzalandıktan son- ra Gorbaçov'la el sıkıştıklan ve anlaşmanın şerefine şampanya iç- tikleri belirtildi. 2. Dünya Savaşı galipleri ABD, Fransa, lngiltere ve SSCB'nin 12.500 askeri Berlin'deki işgal böl- gelerinde bulunuyor. Hava saha- sının kontrolü de onlara ait. Bir- liklerin 1994 yılında çekilmiş ola- caklan kaydedildi. Temmuz 1945'te Berlin dört işgal bölgesi- ne bolünmüş ve Fransızlar kentin kuzeybacısım, îngilizler orta ve batısını, Amerikalılar guneyini, Sovyetler de doğusunu kontrolle- ri altına almışlardı. Batı Berlin'in Federal Alman Parlamentosu'na atadığı temsilcilerinin oy hakkı bulunuyordu. Şubat ayında, NATO ve Var- şova Paktı ülkelerinin Kanada'mn başkenti Ottawa'da yaptıklan toplantıda benimsenen '2 artı 4' formülü çerçevesinde başlatılan, tkind Dünya Savaşı galipleri ve iki Alman devletinin temsilcileri arasındaki görüşmeler, böylece 7 aylık bir süreç sonunda Alman devletlerinin birleşmesi, önünde- ki dış engelleri de kaldırarak so- na erdi ve iki Alman devletinin 3 ekimde birleşmesi için tüm koşul- lar hazırlanmtş oldu. Kohl, bunun yam sıra SSCB'ye cömert bir ekonomik yardım pa- keti önerirken 39 ay sürecek ge- çiş dönemi süresince, bugünkü Demokratik Almanya toprakla- nndaki 365 bin Sovyet askeri çe- kilinceye kadar bu askerlerin ma- aşlannı ödemeyi taahhüt etti. Anlaşmanın önünde duran son engel de hafta başında Sovyetler Birliği'nin Demokratik Alman- ya'daki birliklerinin çekilmesi karşıhğında Federal Alrcanya'mn Sovyetler Birlıği'ne ödeyeceği taz- minatın 7.5 milyar dolar olarak bağlanmasıyla aşıldı. E Alman 8 milletvekili, BirleşmeAntlaşması'na karşı dava açtı Birliğe karşı muhafazakâr cephe DtLEK ZAPTÇIOĞLU BERLİN — Federal Alman Parlamen- tosu'ndan sekiz milletvekili, iki Almanya'- nın birleşme anlaşmasına karşı Anayasa Mahkemesi'nde dava açıyor. Davanın ge- rekçesi, anlaşmada Almanya-Polonya sı- nırlarının bugünkü hah'yle resmen tamn- ması. Meclisteki muhafazakâr Hıristiyan Demokrat ve Hıristiyan Birlik Parti'li se- kiz milletvekili, Polonya sınınnın resmen tanınmasına karşı çıkıyor ve tkinci Dün- ya Savaşı'ndan sonra Polonya'ya verilen eski Alman topraklan üzerinde hak iddia ediyorlar. Sosyal Demokrat parti çevrelerinde 'skandal' olarak nitelenen ginşimin başı- ru, Alman 'VaUmndan Kovulanlar Birlifi' Başkanı Herbert Czaja çekiyor. Anayasa Mahkemesi'nde Polonya sınınnın tanın- masına karşı dava açan milletvekillerinin hepsi, bu dernekle işbirligi içinde. Bonn hükümetini oluşturan Hıristiyan Demokrat ve Birlik Partileri Meclis Gru- bu Başkaru Alfred Dregger dün basına yaptığı açıklamada, "Birieşme Anlaşma- sı'nın imzmlanması, bu dava >üzuaden gecikebilir" dedi. Almanya'nın 3 ekimde birleşmesi için anlaşmanın bu tarihten önce imzalanarak yurflrlüğe girmesi gerekiyor. Birleşmenin arifesinde şimdi Sovyetler Birliği ve Polonya'nın olan eski Alman topraklan tartışılmaya başlandı. 'Vaüının- dan Kovulanlar BirKgi* adlı dernek, savaş- tan sonra bu topraklardan Batı Alraanya'- ya göç eden Almanlardan oluşuyor. Fede- ral Alman politikasında hatın sayılır bir yere ve önemli oy potansiyeUne sahip olan dernek, şimdiye kadar iküdardaki muha- fazakâr partileri destekliyordu. Ancak Başbakan Hdmut Kohl'ün Polonya sını- nnı resmen tanıraası üzerine dernek dev- releri hayal kınkhğına uğradı. Başbakan Kohl, dernekte yaptığı son konuşmada Po- lonya sımnnın resmiyetinden söz edince yuhalandı. Almanya'daki bu cevreler, eski 'Rekh' topraklannın iade edilmesini, 'vatana ye- niden kavuşmayı', kısacası Almanya'nın 1937 sınırlannın yeniden tesisini talep edi- yor. Yalnız Polonya'ya değil, Sovyetler Bir- liği'ne de verilen topraklar Almanya'da hâlâ tartışma konusu. Ydlardır Almanya'- da bu çevrelerde şu fikir ortaya atıhyor- du: "Sovyetler'in mali dunımu çok kötü. O zaman biz onlardan eski Alman toprak- lannı satın aiamaz mıyız?" SSCB Başbakanı Nikolay Rijkov karamsar. Sovyetlerparçalanabilir Pi- Dış Haberier Servisi — SSCB Başbakanı Nikolay Rijkov, Sov- yetler Birliği'nin parçalanma teh- likesi ile karşı karşıya olduğunu söyledi. AP*nin haberine göre Rij- kov, Avusturya televizyonuna ver- diği demeçte, Sovyet cumhuriyet- lerinin merkezi hükümeti sürekli zorlamalannın ülkeyi parçalanma tehlikesi ile karşı karşıya getirdi- ğini söyledi. Rijkov şöyle dedi: "Yabancı ülkelerin, ansızın kendi ordnsuna ve hatta atom silahlan- na rakip bir dizi cumhuriyeüe kar- şı karşıya kalmalan olasılığından kaygı duymalan gerekir." Rijkov, ekonomik soruna da değinerek "Merkezi hükümel ver- gi toplama ve lemel sanayileri de- netleme yetkisini elinde tutmalıdır" dedi. Rijkov, radikal reformculann aksine ekonomi üzerinde merkezi kontrolün deva- mını ve piyasa sistemine teorik bi- çimde geçılmesini savunuyor. Baş- kan Gorbaçov'un desteklediği ra- dikal reform yanlısı iktisatçı Sta- nislav Şatalin ıse hızlı biçimde pi- yasa ekonomisine geçilmesini is- tiyor. öte yandan Sovyet- ler Birligi'nde önceki gün yapılan Yüksek Sovyet toplantısı sırasın- da Sovyetler Birliği Başkanı Mi- hail Gorbaçov'un, muhafazakâr Başbakan Nikolay Rijkov'a karşı açıkça cephe alarak radikal muha- lefetten yana tavır almasımn ar- dmdan Moskova'da Rijkov'a karşı belirgin bir kampanya doğmaya başladı. Hazırladığı ekonomik re- form programı, Yüksek Sovyet'te ikinci kez geri çevrilen ve istifa et- mesi yoluyla baskılarla karşılaşan Rijkov, şimdi de yolsuzluk suçla- malanyla yüz yüze. AP'ye göre Sovyetler Birliği Ko- münist Partisi'nin genclik örgütü- nün yaym orgam olan Komso- molskaya Pravda'da önceki gün yayımlanan bir yazıda, Başbakan Nikolay Rijkov'un, devlet tarafın- dan kendisine tahsis edılen yazlık evi, değerinden çok daha düşük bir fiyatla satın aldığı öne sürül- dü. Yazıda, Moskova yakınların- daki daçanm 300.000 mble değe- rinde olmasma karşın Başbakan Rijkov tarafından yalnızca 47.000 ruble ödenerek kendi mülkiyetine geçirildiği iddia edildi. Nikolay Rijkov, "Yabancı ülkeler ansızın kendi ordusuna, hatta atom silahına sahip bir dizi cumhuriyetle karşı karşıya kalabilirler. Bu olasıhk onları kaygılandırmahdır'' dedi. Başbakan Rijkov, gazetenin id- dialanna önceki gün parlamento- da yaptığı konuşmayla yanıt ver- di. Rijkov, Yüksek Sovyet'te eko- nomik reform programı tartışma- lannm yapümasından ve Gorba- çov'un, Rijkov'a karşı olan tavn- m açıkça ortaya koyduğu konuş- masından birkaç saat sonra yap- tığı konuşmada, Komsomolskaya Pravda gazetesinin kendisiyle ilgüi iddialarını yaJanladı. Devletin başbakanlara tahsis ettiği daçada oturduğunu ve kendisine ait bir daçasımn olmadığını söyleyen Rij- kov, 'Halkla, devlet adarâlanna konnt tahsis edilerek ayncalık ya- pıldığı yolundaki tepkiyi engelle- mek için parasını ödeyerek kullan- dığı yazlık evi satın almayı düşiin- dügiinö, ancak maaşı evin ücreti- ni ödemeye yetmediği için bu fi- kirden vazgeçtiğini' belirtti. Rij- kov, parlamentodaki konuşmasm- da, devlet adamlanna çok fazla ayncalık tanındığı yolundaki şikâ- yetlerden ve hakkındaki yolsuzluk iddialarından yorulduğunu söyledi. AA'nın haberine göre Sov-yetler Birliği'nin gizli haberalma örgütü KGB, emekli görevlisi Oleg Kalu- gin'in aleyhine açtığı kampanya sonucu kamuoyunda 'zedelenen' görüntüsü düzeltmek amacıyla, 'balka açılmaya' karar verdi. KGB'nin bu amaçla kurduğu basm merkezi, önceki gün ilk kez Sovyet ve yabancı gazeteciler için örgütün Kremlin yakınındaki Derzhinsky meydamnda yer alan karargâhında bir "tur 5 düzenledi. KGB'nin gözaltmda tuttuğu si- yasi tutuklulann sorguya çekildi- ği hücrelerin de gazetecilere gös- tenldiği turdaki 'KGB rehberieri', yeni basın merkezinin KGB'nin amaçlan ve faaliyetleri hakkında yerel ve uluslararası kamuoyunu bilgilendireceğini söylediler. KGB basm merkezinin başkan- lığım üstlenen 44 yaşındaki KGB generali Alexander Karbainov, 'Glasnostla, istihbarann giziiligi il- kelerini kaynaştırarak' faaliyetle- rini sürdüreceklerini bildirdi. POLinKADA SORUNLAR ERGlHVBALa Sovyetler'deki Kriz Körfez krizı haftalardır tüm dikkatleri üzerinde öylesine toplu- yor ki diğer bunalımlar gazetelerde fazla yer almıyor. Oysa Sov- yetler Birligi'nde yaşanmakta olan ekonomik kriz, Körfez buna- lımı olmasaydı, her halde dünya basınının manşetlerinde yer alır- dı. Geçen hafta Sovyetler Birligi'nde, Ekim Devrimi'nden sonra iç savaş sırasında yaşanan açlıktan bu yana ilk kez büyük bir ekmek sıkıntısı yaşandı. Başkent Moskova'da fırınların önünde uzun kuyruklar oluşturan Moskovalıların büyük bölümü, ekmek bulamadan evlerine döndüler. Yıllardır değişmeyen ekmek fiyat- ları bir anda iki katına çıktı. Sovyetler Birligi'nde daha önce vot- ka, şeker, süt ve taze sebze sıkıntısı yaşanmış, bazı cumhuri- yetlerde şeker ve et gibı besin maddeleri karneye bağlanmıştı. Ancak ekmek sıkıntısı ilk kez yaşanıyordu. Bu olgu, ekonomik bunalımın ne boyutlara ulaştığını açık seçik gösteriyordu. Nevvs- week dergisi, bu yıl 260 milyon ton olarak gerçekleşmesi bekle- nen tahıl üretiminin önemli bölümünün tarlalarda ya da yemek masalarına giderken yollarda çürüyeceğinı bildiriyor. Kolektif çifl- liklerın modern makine, yakıt ve ulaşım aracı sıkıntısı doruğuna ulaşmış durumda. Fırınlar ise eski ve modası gecmiş teknoloji ile çalışıyor. Tahıl, kendilerine ulaşsa bile yeterli miktarda ekmek üretecek kapasiteye sahip değiller. Newsweek, Moskova'da çar- lık dönemınden kalan ünlü Kirov ekmek fabrikasının kullandığı teknoloji ve yöntemlerde devrimden bu yana çok az değişiklik olduğunu bildiriyor. Özetle, Sovyetler'deki ekonomik bunalım o boyutlara ulasmışt ki ülke, halka yeterli ekmek sağlayamayacak duruma düşmüş- tür. Bunalım, doğal olarak ekonomik tartışrnayı da kızıştırmıştır. Yüksek Sovyet'te (Sovyet Parlamentosu) bu konuda yapılan tar- tışmalarda önceki gün şaşırtıcı sahnelere tanık olunmuş, Gor- baçov, Başbakan Nikolay Rıjkov'un ılımlı ve asamalı ekonomik reform programına karşı çıkarak iktisatçı Stanislas Şatalin tara- fından hazırlanan radikal ekonomik reform programını destek- lediğiniaçıklamıştır.Politbüro'da merkezin temsilcisı olan Rijkbv- un ekonomik reform programında, fıyat artışları ve ekonomide pıyasaya, giderek daha fazla yer verilmesi öngörülüyor. Rusya Cumhunyeti Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in benimsedtği, Şata- lin'in ekonomik reform programında ise 500 gün içinde piyasa ekonomisine geçiş öngörülüyor. Rusya Cumhuriyeti tarafından kabul edılen bu planda ağırlık, devlet işletmelerinin özelleştiril- mesine venliyor. Başka bir deyişle, Şatalin'in planı, kapitalizme geçış programı. Sovyetler Birligi'nde 500 gün içinde kapitaliz- me geçişin ortamı, koşulları yaratılacak. Başbakan Rijkov, dev- letin agır bastığı, ancak randımanı arttırmak için piyasaya da önemli rol verilen bir ekonomik modeli savunuyor. Şatalin'in planı ise Devletin gerı plana itildiğı, özel gırişimle piyasanın ön plana çıktığı bir ekonomik yapıyı öngörüyor. Gorbaçov, şimdiye kadar merkezi tutuyordu. Başbakan Rij- kov'un "temkinli reform" anlayışının daha ilerisinde, ama Bo- ris Yeltsin'in radikal reform görüşünün de gerisinde idi. Önceki gün Şatalin pianını destekleyip Rijkov'u açıkça eleştirmekle, bü- yük rakibi Boris Yeltsin'le aynı çizgiye gelirken Rijkov'u da göz- den çıkardığını göstermişoldu. Ekonomik programı Yüksek Sov- yet'te ikinci kez doyurucu bulunmayan ve Gorbaçov tarafından eleştirilen Başkan Nikolay Rijkov'un görevinde daha uzun sü- re kalması her halde zor olacaktır. Çünkü Rijkov hükümeti, bun- dan sonra Gorbaçov için artık ayak bağıdır. Ama Rijkov'dan kurtulmak, piyasa ekonomisine geçişin san- cılarını (işsızlik, enflasyon) hafifletmeye yetecek mi? Sanmryoruz. Ekonomi, canlanmaya başlamadan önce, her hah- de sıkmtıların daha da artacağı bir dönemden. geçecektir. Batı- dan büyük miktarda yardım gelmediği takdirde, bu dönemin çal- kantıları, Gorbaçov'un iktidarını da tehlikeye düşürebilir. • Dünya Körfez knzinin şokunu yaşarken, Sovyetler Birliği'ndeki kriz giderek daha genış boyutlara ulaşmaktadır. ATİNA Yunanistan'da grev dalgası STELYO BERBERAKİS ATİNA — Yunanistan hükü- metinin ülke ekonomisinin istik- ranm sağlamak gerekçesiyle al- mış olduğu bir dizi yeni sert eko- nomik önlemler, çalışan sımfı harekete geçirdi. Sağ eğüimü Ye- ni Demokrasi Partisi hükümeti, YDP'nin son iki hafta içinde bu- yurmuş olduğu yeni ekonomik önlemler paketinde çalışan sını- fa "daha çok kemer sıkmalan" için çağnda bulunuyor. Fiyat ar- tışlarına ve enflasyonun yüksel- mesine karşı, maaşlanna zam ya- pılmasım isteyen işçi ve memur- lar son çare olarak büyük grev- lere başladılar. Bu çerçevede banka raemurlanmn geçen pa- zartesi günü başlattığı grevi haf- ta sonuna kadar uzatıhrken salı günü başkent Atina'da otobüs, metro ve troleybüs sürucüleri greve gittiler. Dun de inşaat iş- çileri 24 saatlik uyarı grevi yap- tıiar. Bugün ise Yunan İşçi Sen- dikaları Konfederasyonu'nun (GSEE) ilan ettiği 24 saatlik uya- n grevi başlayacak. Yunan Dev- let Memurları Sendikası'mn (ADEDY) 48 saatlik uyan grevi başlıyor. Bugün ayrıca tren ma- kinistleri, posta memurlan, sos- yal sigortalar kurumu görevlile- ri ve rafmeri işçileri 48 saatlik uyan grevine giderken telefon, telgraf (OTE) ve Elektrik Kuru- mu'nun (DEH) süresiz grevi baş- layacak. Başbakan Konstantin Mitsots- Ids'in geçen hafta sonunda 55. uluslararası Selanik Fuan'nın açılış konuşmasında, çalışan sı- nıfa karşı kullanmış olduğu sert dil, Yunan halkının çoğunluğu tarafından yadırgandı. Mitsotakis, Yunan ekonomisi- nin ne denli trajik durumda bu- lunduğunu kanıtlamak amacıy- la kamu hizmetierinde açığm 225 trilyon liraya ulaşüğını ve bunun ödenmesi için 10 milyon nüfus- lu ülkede, kişi başına 25 milyon 500 bin lira 'borç* düştüğünü söyledi. Babamız Ebru sanatçısı MUSTAFA DÜZGÜNMA]>rı 12.9.1990 günü kaybettik. Cenazesi 13.9.1990 perşembe günü (bugün) Aziz Mahmud Efendi Camii'nden alınarak Karacaahmet Mezarlığı'na defnedilecektir. YASEIVIİIN-TORA KÜÇÜKSEZGİN S*TIUK MERCEDES 190 E 1.8 90 model, siyah renk, sıfır km. otornatik, elektrikJi ön camter, ABS fren, karavan çekici, geniş benzin deposu, 36.000 mark + gümrük ve masraflar 1W.: 149 34 46 • 144 50 50 ' EKONOMİYİ Mt DÜŞÜNÜYOR ? — SSCB Başkanı Gorbaçov'uo en büynk soruna ekonomik banalım. (Fotograf: AP) (2)KALBİNİZİ KORUYUN GOĞSÜNÜZDE AĞRI VE YANMA VARSA, Yokuş ve merdıven çıkarken ağrılar artıyorsa TÜRK KALPVAKFI MuayeneTeşhıs.Tedavi. Kontrol Laboratuvar. Rönlgen 175 12 44/45 - 148 58 66 ÇAYIRLI KADASTRO MAHKEMESİ Dosya No: 1985/85 Es. Çayırlı ilçesi. Cennetpınar köyunden davacı Osman Güneş'in da- valıiar Hacı Koçak ve arkadaşları aleyhine açmış olduğu tespitin ip- tali tescil davasının yapılan açık yargılaması sırasında alınan ara ka- rarı gereğince; Erzincan ili, Çayırh Uçesi Cennetpınar köyunden olup zabıtaca araş- tırılmasına rağrnen adresleri tespit edilemeyen davalılar Halime Ko- çak, Menşure Koçak, Gülbahar Koçak ve Seher Koçak adma gazete ilanı ile tebligaı yapılmasına karar alınmış olup adı geçenlerin mah- kememizin 9.11.1990 tarihli dunışmalarına gelmez, delil ibraz etmez veya kendilerini bir vekille terasıl etlirmedıkleri takdirde itirazetme- miş sayılacakları ve dava dilekçesinın tebliğ edilmış sayılacağı ilan olunur. 3.8.1990 Basın: 47887 T.C. AFYON C.SÂVCILIĞI Sayı: 1990/2013 ilam Afyon Efecik Mahallesi nüfusuna kayıtlı olup halen sucuk ima- latçıbğı ve satıcılığı yapar Salih ve Hava Hatice oğlu 1926 d.lu Ali Rıza Sezgintürk 12.12.1989 suç tarihinde taklit ve tağşiş edilmiş ke- za sağlıja az veya çok zarar verecek derecede bozuk sucuk iraal edip satmak suçlarından dolayı hakkında kamu davası açılmıs olup yapı- lan yargılaması sonucunda: Afyon Sulh Ceza Mahkemesi'nin 14.3.1990 gün ve 106-198 sayılı karan ile TCK.nun 396, 398, 402/1-2, 647/4, CK: 72. maddeleri ge- reğince 1.096.666.— TL. ağır para, 7 ay meslekten men, 14 gün iş- yerinın kapatılması cezası ile tecziye edilmiştir. TCK.nun 3%, 398. maddeleri gereğince ilan olunur. 27.8.1990 Basın: 33832