06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 AĞUSTOS 1990 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TURKIYEDE BUGUN Meteon f Genel Mûduriuğu n- den alınan bılgıye göre yurdun kuzeydoğu kesımen parçalı bulut lu Doğu Karadenız kıyılan sağa nak yağışlı dığer yetier az bultu- lu ve açık geçecek HAVASICAK LIĞI Artacak RUZGAR Kuzeyve doğu yönlerderı hafit ara sıra orta kuyvette esecek DENIZLERDE RÜZGÂR Batı Karadenızde gun batısı ve karayel drğer denızten- mcde yıldız ve poyrazrian 2-4 yer yer 5 kuvvetınde saatte 4-16 yer yer 21 denc mılı hda esecek \ten Gotu nde hava Az bututlu ve açık geçecek Ruzgar kuzey ve doğu yonlerden hafıf ara sıra orta kuvvette esecek Göl kuçuk daigalı oiacak, göruş uzak lığı 10 km dolayında bulunacak Adana Aoapazan Mıyaman A»ywı Afln Annara Amakya Antalya Artvm Avdın Baukesır Bılecık Bıngöl Bı«ıs Bolu Burea OaMale Cofum Oenutı A 36° 24° ftyartaBr A A 30° 18° Edime A A 34°23°Emncan A A 28° 12° Emjrunı A A 32° 16° EsioşetM A A 30° M° Gaaaıtep A A 33°26c Gifesun Y A 36° 22° Gumuşüane A A 27» 14° Halddn A A 36° 24° Isparta A A 33° 16° IsöntHjl A A 28°tS°İ2n«r A A 32° 16° Kars A A 30° 13° Kasömonu A A 24° 10° Kaysen A A 32° 17° Kjrtdareü A A 32" 20° Konya A A 25° 9°Kutahya A A 33°20°Mabtya A 38° 22° Manısa 33° 17° K Maraş 31° 13° Mersın 30° 10° Muftla 28°12°Muş 35° 21° Nıjde 28° 17° Ordu 26°13°Ftaı 32°18<l Sanısıın 30» 17° Snrt 31°2O°Smop 33°2T'Snas 30» 11° TetonöO 2 4 ° 1 2 ° ' W 28°14°lmcei 32°18°Uşalc 29°13°Van 31° 15° Ytegat 34° 18° ZonguUak A 31° 24° A 33° 19° A 31° 24° A 35°23° A 29° 16° A 30» 14° Y 27» 18° Y 28° 17° Y 27° 18° A 36°22° A 25° 18° A 27° 12° A 3O°2O° Y 28° 18° A 32» 16° A 30° 15° A30°1S° A 28° 12° A 26° 18° • açık ı buluDu issk rkarlı A-apk B-buhrtu G-guneşt K-kartı S-sıs» Y-yagmuriı, D'JNYADA BUGÛN Bonn Bnıfcsel Budapeçte Cenevre Cezayn Cıdde Dubaı Frankfurt Gırne Helaı* Katm Kogoıhag Kttı Leltosa BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Gemılenn alabıle- cefı yuku belırlemek- te kıillaıulan, bır tona eşıt bırım 2/ Satranç- ta bır taş Bır kımse- nın yapraayı duşün- düğü şey 3/ Ortaoyu- nunda Rum tıpı Bır yıizey ölçüsü bınmı 4/ Arşırun sekızde bı- n uzunlugundakı öl- çü. Kanaat 5/ Kı- hç. Gızlı yer, köşe bucak 6/ Gözlerı görmeyen. tlenme. 7/ Islamlıkıan önce ODEON ELEKTRIK PUHJUMZ Kâbe'de duran üç puttan bın ödün 8/ Eskı Mısır'da ınsanoğlunun hayatı dayanağı olan uretıcı güç. Daha çok Karadenız bölgesınde gıyılen bır tur er- kek ayakkabısı 9/ Pet,rolun arılaştırıl- ması sırasında elde edılen bır gaz YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Ancak bır kışırun hareket etmeden ayakta durabüeceğı özel ışkence bölme- sı 2/ Dcıuza>ısı da derulen bır fok tü- n) Doğu Anadolu'da bır ırmak 3/ Dıvan edebıyatında manzum bılmece. 4/ Azarlama Kadın uze- nnde tam bır egemenlık hakkına sahıp olduğuna ınanan erkek 5/ Mıkroskop camı Uzaklık ışaretı Eskı bır sıyasal partının sım- gesı. 6/ Tropıkal Amerıka'da yetışen ve kerestesı marangozlukta kul- lanılan bır ağaç. Uluslararası Basın Enstıtüsu'nün sımgesı 7/ Tan- talın sımgesı. Suyun taksım yerı 8/ Cezayır'de bır lıman kentı Ayla 9/ Orta Asya'da yaşayan Şamanıst Türkler'de, çeşıtlı şeyler- den anlam çıkartarak bakılan fal . Sanı 60 YIL ÖNCE CumhuriY e( GaziHz. 8 AĞUSTOS 1930 Gazı Hazretlen bugün saat 3'te kaplıcadakı köşklerınden mıllet çıftlığıne teşrıf ettıler ve sekız metre ılen alınacak köşkün nakh amehyesınde hazır bulundular Valı vekılı Muhıttın, Emanet fen mudurü Zıya Beyler köşkun kaydırılmasına nezaret etmışlerdır Nakü, cumartesı gunü bıtecektır Gazı Hazretlen mıllet çıftlığı önündekı plajda deruze gırerek banyo aldılar ve Ankara motönle Maltaca çıftlığıne geçerek bır müddet ıstırahatten sonra kaplıcadakı köşklerıne avdet buyurdular Gazeteciler Sofya'da Gazetecılerımız Varna'da samımı surette teşyı edılmış ve beledıye tarafından buketler verılmıştır Zıraat Nanrı M Vasılef heyetımızı kendı hususı vagonuna almıştır Tren Eskıcuma'dan geçerken gece yansı olmasına rağmen kasabanın Turk gençlerınden büyük bır kalabalık ıstasyonda heyetımızı selamlamışlardır Heyet Sofya'ya saat 10'da gelmıştır Istasyonda elçılık erkânı, şehır mumessıllen ve bır çok Bulgar ncalı ve matbuat erkanı tarafından karşılanmışlardır Şehır namına heyetımıze bır buket takdım edılmış ve Bulgarya otelıne mısafir edılmışlerdır Sofya gazetelerı namına verılen mukellef öğle zıyafeünde Kralın muzıkası mıllı marslan çalraakta ıdı 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet SBFnin teküfi 8 AĞUSTOS 1960 Sıyasal Bılgıler Fakultesı 1dan tlımler Enstirüsü tarafından hazırlanan Anayasa ıle seçım kanunu tasarıları bugun açıklanmıştır Açıklamada bu tasannın mıllet tarafından seçılmış bır Kurucu Meclıs tarafından tesbıt edılmesının gerektığı ızah olunrnaktadır lncelemede, sıyası partılerce Kurucu Meclıs seçımı ıçın yapılacak propagandaların anayasa meselelerıne hasredılmesının tabu olacağı, bu Meclısın bır sene gıbı kısa bır sure ıçın seçıleceğı, bu bakımdan aday tesbıtınde partılerın ıhtısas sahıplenne, bağımsızlara yer vereceğı, bu bır senelık muddet ıçınde partüenn yenı şartlara ıntıbak fırsatı bulabıleceğı, aynca seçımı de bu Meclısın yapabıleceğı zıkredılmektedır Bundan sonra komısyon, Kurucu Meclıs hakkında haarladığı yenı bir geçıa kanun tasansını teklıf eylemektedır Bu tasanya göre Kurucu Meclıs yenı bır anayasa ıle seçım kanunu yapmak, yasama yetkısını kullanmak ve hukümetı denetlemek uzere teşkıl edılecektır Kurucu Meclıs, tek derecelı oyla seçılen mılletvekıllennden ve Mıllı Bırhk Komıtesı uyelennden murekkep olacaktır Kurucu Meclısı seçmek ıçın 9S0 tarıhlı seçım kanununun tatbıkı bazı istısnalarla teklıf edılmektedır Bu ıstısnalar şöyledır Seçım yaşı 18'dır Mılletvekılı seçılmek ıçm yuksek tahsıl yapmak şarttır Buyuk Mıllet Meclısı'nın 11 ıncı devTesınde mılletvekılı olanlardan 26 Mayıs 1960'da D P ye mensup bulunanlar ve haklarında soruşturma açılmış olup da henuz takıpsızhk ve beraat karan almamış oianlar mılletvekılı seçılemıyeceklerdır Bu arada tasarı 80 bın nüfusa bır mılletvekılı kabul etmektedır Amme gorevlennde bulunanlar da kurucu meclıs ıçın de aday göstenlebılecekler fakat seçım propagandalanna gıremıyeceklerdır Kurucu meclıs ıçın teklıf edılen seçım sıstemı ekserıyet sıstemı ıle, nıspı temsıl sıstemının karışığıdır Kurucu meclıs uyelen ıçın teklıf edılen odenek baremı ıkıncı derecedekı maaş kadardır Kurucu Meclıs ılk toplantısında ıkı yıl sure ıçın bır Cumhurbaşkanı seçecektir. Anayasa tasansı ıdan ılımler enstıtüsu komısyonunun hazırladığı anayasa tasansının ana prensıplen kısmını da çok partılı demokrası rejımının yenı anayasaya temel teşkıl etmesı gerektığı bıldınldıkten sonra gerek cumhunyet meclısının gerek ıkıncı meclısın mılletçe seçılmesı lâzım geldığı ızah edılmektedır GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet îhracat sancılı 8 AĞUSTOS 1989 Mayıs ayı dış tıcaret verılen ıkı aylık bır gecıkmeden sonra dün resmen açıklandı thracatın geçen yıla göre yuzde 14 9 oranında genleyerek 702 4 mılyon dolara duştüğü bıldınldı Genlemerun hazıranda da surmesı beklenıyor Mayıs ayı ıhracatı, son 23 aydan bu yana kaydedılen en düşuk tutarda gerçekleştı En son 1987 temmuzunda 646 mılyon 718 bın dolarlık ıhracat gerçekleşmıştı Devlet Istatıstık Enstıtüsu (DlE), ma>ıs ayında geçen yılın aynı ayına gore ıhracatın yuzde 14 9 oranında azalarak 702 mılyon 402 bın dolar, ıthalatın da yuzde 0 8'lık azalma ıle 1 mılyar 178 mılyon 32 bın dolar olarak gercekleştığını açıklandı Geçen yılın mayıs ayında ıhracat 825 mılyon 143 bın dolar, ıthalat da 1 mılyar 187 mılyon 408 bın dolar olmuştu TARTISMA Ormanlanmız ve PolüJkacdanmız Kısa zamanda çok sayıda yasanın çıkarılması ve tanımların değiştirilmesi, ormanlara sataşmaları çoğaltmıştır. On Dokuz Mayıs Universitesı Tıp Fakul- tcsi'nden Sayın Prof. Dr Suteyman Çclik, 27 Temmuz 1990 gunlü Cumhuriyet'ın "Tarrjşma" sutunlannda yayımlanan "Or- manlanmız ve Nufus Pbtnlaması" başlıklı ya- zısında. "Sayın H.V.Vebdedeoglu, Dofu Ka- radenız bölgesınde meydana gelen son heye- lan ve sel felaketını orman kıvımına bagla- maktadır. Herkesçe kabul edılen bu gerçeğın sorumlusu olarak da polıükacılanmızı goster- mektedır. Turkıvenın en onemlı orman kay- nağı olan karadenız'de, ınsanlar ormana karşı adeta savaş açmışlardır Dogusundan batısı- na tum bolgede ormanlar kuşatılrmş durum- dadır Salam polılıkası gereğı adım adım yok edılerek daglann doruklanna dogru surul- mektedir" dedıkten sonra, çok eğımh yamaç larda tarım yapmanın zararlanm açıklamak- ta sonra da çözum >olu olarak "Nufus plan- lamasının cıddi olarak ele alınması" gerektı ğını bıldırmekte ve "Eger nufus artış hızını %1'lere değil, yuzde sıfıra hatta eksiye dusu- remezsek, orman tahnbı de surecektir, gece- kondulaşma da..." demektedır Sayın Prof Dr Süleyman Çelık'ın söyle- dıklerıne katılmamaya olanak yok Bır or- mana olarak aynen katüıyor, yalnız bır ıkı şey ılave etmek ıstıyoruz Yazıda, "Karadenız bölgesınde, ınsanlar ormana karşı âdeta savaş açmışlardır, dogu- sundan balısına tum bolgede ormanlar kuşa- Ulmış durumdadır" denılmektedır Hocamızın Karadenız bölgesı ıçın söyledı- ğı bu sözü, bız gergşleterek bütun ûlkemız ıçın söylüyoruz Meslektaşlarımızdan gelen bılgı- ler ve acı haberler, bız ormancıları kesın ola- rak bu kanıya vardırmaktadır Bu gerçeğı ul- kemızın yönetıcılerıne ve aydınlarımıza anla- tamamanın üzüntusunu yaşamaktayız Sayın Velıdedeoğlu'nun söyledığı gıbı, aydınlarımız ormanla ılgılı yazıları genellıkle okumuyor- lar Yakın zamana kadar ormanlanmıza, bu ka- dar buyuk çapta sa\aş açılmamıştı Savaşm büyumesmde, nufus artışmın çok önemlı bır etken olduğu doğrudur Fakat başka etken yok mudur 7 Sayın Velıdedeoğlu'nun "Orman kıyımının sorumlusu olarak politıkacılan göstennesi" haklı değıl mıdır' SajınProf Dr. Süleyman Çelık, yazısının sonunda "Nnfus planlamasının başansız ol- masının tek nedenı, bılgısızlik vanı egıtımsız- liktir Sağlık ocaklannda calışanlar, saglık la- raması gıbı başansız olacağı baştan bellı olan islerle uğraşacaklanna, bu ışe yonlendırılse- ler en buyuk gorevi yapmış olurlar" demek- tedır Sağlık personehnı başansız olacağı baştan bellı olan ışlerde uğraştıranlar, gene polıtıka- cılar olduğuna göre politıkacılan suçsuz sa- yamayız Üikemızı yönetmeyı kendı ıstekle- rıyle kabullenmeş ve sorumluluk almışlardır Hukümetın davranışlarında ve kararlarında hata varsa, bunu kontrollerle meydana çıkart- mak ve düzeltmek parlamentonun görevıdır Bu görevı yeterınce yapmadıklan sürece, so- rumluluktan kurtulamazlar özet olarak, nü- fus artış hızını azaltacak önlemlerı almak ve böylelıkle ormanlar uzenndekı yukü azalt- mak, polıtıkacılarımıza duşen bır gorevdır Polıtıkacılarımız, bundan ayrı olarak, son yıllarda ormanlara doğrudan doğruya zarar veren yasalar da çıkarmışlardır Ormanın ta nımını değıştırerek alanının kuçülmesme se- bep olan bu yasalann numaraları ve çıkış ta- nhlen şöyledır 1982'de 2655 1983'te 2896, 1986'da 3302, 1987'de 3402 ve aynca bır ya- sa taslağı da parlamentonun gündemındedır Kısa zamanda çok sayıda yasanın çıkarıl- ması ve tanımların değıştınlmest, ormanlara sataşmaları çoğaltmıştır Ormanlara sataşan- lar yasalarla korununca ve kârlı çıkınca, dı- ğer vatandaşlann yasalara olan saygılan azal- mıştır Son yıllarda yaygınlaşan "koşe domne" yöntemlerınden bın de "Ormandan arazi açarak tapusunu almak, sonra da par- selleyıp satraaktır " Bu durumun ortaya çıkmasının sebebı, nu maralan yukarıda yazılı yasalann, bırbın ardı sıra çıkanlmalandır Bu yasalara oy veren po- lıtıkacılarımız, ormanlarımıza dolayısıyla ul- kemıze fenahk yapmışlardır Kendılerını as- la hoş göremıyoruz Topraklarımız erozyonla akıp gıtmekte ge- nde Ay >uze>ı gıbı kayalıklar kalmaktadır Bu durumun oluşmasına sebep oianlar, ulke- mıze en buvuk fenalığı yapmaktad lar Prof. Dr TAHStN TOKM\\OGLU Orman Muhendıslen Odası Baskanı İstiklal Marşınuz Değiştirileıııez! Hangi akıl, hangi yurek, hangi mantık bunu yapabilir, buna cesaret edebilir. Herhalde bır karabasanda okudum ben o yazıyı, uyanıp kendıme geldığımde aman tan- nm böylesı bır karabasam görmek ıçın nasıl bır suç ışledım kı dıyeceğım Karabasandakı o yazıya göre bırılerı İstiklal Marşı'mızın bes- tesım değıştırmek ıstıyormuş. hanı bestelenır ken İstiklal Harbımızde Turk suvanlennın ayak seslennın duyularak ılham alındığı, ha- ru hepımızm gururla bır ağızdan söyledığımız, hanı zaman zaman söylerken heyecanlarup ağ- ladığımız o guzehm İstiklal Marşı'mızın bes- tesını değıştırmek ıstıvormuş Hangi akıl, han- gi vurek, hangi mantık bunu vapabılır, buna cesaret edebilir Turk halkı, tum aydınlar, okumuşlar, hıç okul gormemışler, mınık ıl- kokul öğrencılerı, her gun televızyon başlar- ken ve kapamrken ba\rağırruz ve atamızın ha- yalı ıle bırhkte dınledığrmız aguîelım knk-c lal Marşımızın bestesını değıştırmek ıster- lermış Yok, hayır böyle bır yazıyı okumadım, ha yır bu konuda bır kamu araştırması yapılmı- yor, burası her ıhtımalde mıllı marşını değış- uren, ba>rağını değıştıren Afganıstan gıbı bır ulke değıl, burası Turkıye, burası Ataturku- muzun bızlere emanet ettığı Turkıyemız Bu- rası laık, burası ozgur, demokratık Turkıye- mız, butun tatsız sorunlanmıza karşın bura- sı saygın ve oturmuş bır ulke Burası yenı ku rulmuş, henüz oturmamış bıraz alay konusu olan, bıraz aşağı görulen ulkelerdekı gıbı ken dı özlemlerını kamuya mal eden ıktıdarlann ulkesı değıl Burası Turkıye Burada Ataturk çu guçler, byrada aydınlar, burada balk İs- tiklal Marşımızın ne bestesınf ne de guftesını değıştırtır 1 Bu ulkede İstiklal Marşı'mız de ğışmez, değıştırılemez Prof. Dr. AYHAN ULUBELEN İstanbul Universitesı Öğretim Ü>esı Minvcli Abclullah Rimdir? Sağlam bir dın eğıtimi gördükten sonra yüksek okul ve üniversıtelere sokulan oğrencıler, her meslek dalında yetiştirilerek önemli mevkılere getırilerek, yönetim ele geçınlmehdır. Şeriat hükümleri ancak böyle ülkelerçapmdauygulanabılır. "Minyeli ANnUah" filmının televızyon- dakı, gazetelerdekı ve sınema afişlenndekı reklamlanm görmek, bır yakın dostumun anılannı 1972 yılına gotürdü Bu konuyla ılgılı olarak bana şunlan anlattı Yıl 1972 Yanılmıyorsam mayıs- hazıran aylan Adapazan 2 Tûmen Komutanlığı'ndan, Sak«ry»V«liliği'ne u GİZLİ" kaydıylabır şıkâyet yazısı göndenlır Bu yaada, Sakarya Lısesı Dın Dersı öğ- retmenı'run "Hekimoğlu tsmail" {">) tarafın- dan kaleme alınan "Minyeli AbdnUah" adlı kıtabı lıse öğrencılenne tavsıye ederek, özet çıkarmaödevı maksadıyla satın a'dırdığı, Kıtap ûzennde 2. TBmen Komutanb- ğı'nca yaptınlan hukukı ınceleme sonucun- da Kıtap yazannın Sakli Nursi'nın "Nur Ri- sakteri"nden alıntılar yaparak ^teaddnd-â zevc*t", yanı bırden fazla kadınla evlenme- yı (dörde kadar), "tesettfir"ü, yanı kadınla- nn haştan topuğa kadar kapalı gıysı gıyme- lennı savunduğu, Kadın öğretmenlen ahlaksızlıkla, öğren- cılennı "«ftos" tutmak, fahışelık etmekle suçlayarak, öğrenaler karşısında küçük dûşürdüğü, Lısenın klasık öğretımı yenne medrese öğrenımı yapmanın ve öğrencılen İslami ilimlerle bırer müçtehıd olarak yetıştırerek onemlı hukûmet mevkılenne getınnenın, sermaye vererek tıcaret yaptınp ekonomı- lennı güçlendırmenınyollanm arandığj, Kısaca öğrencılere çağdışı düşunceler aşı- lamak amacını guden bu kıtabın zararlı ol- duğu anlaşıldığından yasaklanarak mevcu- dunun da toplattınlması gerektıgını, kıtabı ödcv olarak veren dın dersı öğretmenı hak- kında da ınceleme yapılmasmı teklıf eder- ler Sakarya Valılığı, KKK 2 TümenKomu- tanlığı'nın bu yazısını Mınyelı Abdullah kı- tabına ılıştırerek Milta' Eğitinı Bakanlığı'na göndenr Bakanlık Teftış Kurulu'ndan du- rumun ıncelenmesmı ıster Mınyelı Abdullah romaru ve ılışığındekı yazı ınceleme görevıyle bana gönderdır Temmuz 1972 ayında Adapazan Lise- si'nde ıncelemeyı ve gereklı soruşturmayı yapum Durumun. Törkiye çapında kor- kımç denecek kadar nazik olduğunu gordü- ğumden, bır on raporla acele tedbır alınma- sı nı sağlama amacıyla düzenledığım ön ra- poru bakanlığa gönderdım Mmyeh Abdullah romanında üen sürû- len düşünceler, Türk Medenı Kanunu ve Anayasasımn laıklık ılkelenne, Atatürkçü- lük ılkelenne ters düşen suç öğelennı taşı- yordu, şenat yönetımının propagandasını yapan zararlı bır yapıttı, Turkıye çapında yasaklanıp toplattınlmasında yarar vardı Bu kıtabı ödev olarak veren dın dersı öğret- menın de ortaöğretımle ılışkısınm kesılrnesı gerekırdı Sonradan düzenledığım esas raporda, suç öğesı ta§ıyan başlıca şu düşûncelenn kı- tapta ılen sürûldüğunü tespıt etmıştım 1- Hayat Felsefesı Dünya hayatı geçıcı- dır, dünya nımetlenne bağlanmak aldatıcı- dır, ahıretını yapmak ıçın gününu ıbadetle geçırmek, bır hırka bır lokma ıle yetınmek gerektır Yaşamaktan amaç "iMas"tır, önemlı olan yoksulluk ıçınde şükretmekür 2- Modern yaşamın tenkıdı Kravat tak- mak, eve mobılya (koltuk, büfe) almak, sı- nemaya, tıyatroya, gazmoya, kahveye, ku- lübe gıtmek, ıçkı ıçmek, oyun oynamak, stadyuma gıtmek, fötr şapka örtmek, şarkı söylemek. dans etmek Bunlar bozuk top- lumsal düzenın delıllendır 3- Islam Bırlığı (Pamslamızm) Düşunce- sı Kıtabın başındakı TAKDİM" bölü- münde, Mınyelı Abdullah şoyle tanıtıhr "...O Mısır vatandaşı Abdullah değil, 20. asır Mftslûmanınm hıkayesidir. O Mİsır'da oMnğa gibi, Surije'de, lrak'ta, Cezayır'de, Pakistan'da, Nijerya'da, Tfirkiye'de, hasdı dönyanın her yerinde yaşayan, bu kiffir ve dalalet asnnın zifiri karanuğmda NURA DOGRU YOL ARAYAN ve BULAN Ab- dullahınhikayesidir." Ve her Müslumanın bu hıkâyedekı gıbı Abdullah'ı örnek edınmesı, şenat hükümle- nne uygun bır yaşam sürmesı ıstenmekte- dır 4- Ulusçuluk yok-Ümmetçılık var Isla- mıyet dünya dını olduğu ıçm ümmetcılık esastır "TürkÜHi, doğnıyum'' dıye ant ıç- mekle ınsan ahlaklı olamaz Atatürk ınkı- laplan Türkıye'yı İslami hayattan uzaklaş- tırmıştır BaU uyearlığı Uklıt edılmektedır Türk tanhı yok, Islam tanhı vardır Dılde de Osmanlıca esastır Muallım ve muallı- meler vardır Islamıyetı tslam-Türkler dün- yaya cıhat yoluyla yayıp ımparatorluk ku- racaklardır 5- Kadının yen evıdır tslamkadım.evın- de NUR sohbetlennde kocasına ve mısafir- lenne hızmet edecekur İslami tesettüre gö- re gıyınıp kuşanmalıdır 6- Teaddüdü Zevcat Erkek, yüz yaşına kadar çocuk yapmak gücündedır Kadın ıse çabuk yaşlarup kısırlaşUğı ıçın, erkeğın bu ıhtıyacına cevap veremez, onun ıçm dört kadına kadar, zaman zaman evlenmesı ca- ızdır (Nüfus planlaması ıstevenlenn kulak- lan çınlasın 1 ) 7- Sağlam bır dın eğıtımı gördükten son- ra yüksekokulve üniversıteleresokulan öğ- rcncıler, her meslek dalında yetıştınlerek önemlı mevkılere getınlerek, yönetim ele geçınlmehdır Şenat hukümlen ancak böy- le ülkeler çapında uy gulanabüır 8- Felsefe derslen zararhdır, fılozoflann düşüncelen bırbınyle çehşkıh olup tutarsız vedeğersızdır Onun ıçm okutulmamalıdır Yukanda, özetle sıralanan düşünceler, Atatürk Ilkelenne, Anayasaya ve Türk Me- denı Kanunu'na aykın görüldüğünden, za- rarh bulunan bu kıtabın yasaklanması, top- lattınlması, suçlu görülenlenn cezalandırü- ması teklıfedılmıştır Sonuç Neyazıkkıumutsuzlukvekaram- sarlıktır Bu raporlan bakanlığa gönder- dıkten bır ay sonra, Kooya'da bır kıtapçı vıtnnınde "Mmyeh Abdullah" kıtabının sergılendığım gördüm ve ıçımden şu ünlü sözü okudum "Varakı mihri vafayı kim okur.kimdinkrr "Bu iş burda biter", dedım. "Teföşteki fooksiyonun sooa ermiştir. Boşaaa göz marm dökme. Çekil artık..." Ve çekıldık, "tzzeti ikbalUebftbıhiköiBetten.'' 1990Türkıye'sınde Mınyelı Abdullah ro- manı halen kıtapçılarda satıldığı gıbı, per- deye de aktanldı, bütün Türkıye'de aynı za- manda göstenme sunularak gışe rekorlan kınyor Sensusvegebereyıhtıyar 1 - Böyle soyleme azız dostum1 - Başka söyleyecek sözüm kalmadı kı. SAFA SAFSU Bır vatandaş OKURLARDAN Fenerbahçe Parkı'nın dtizenlenmesi Yakın tarıhe kadar bakımsızlıktan, hor kullanılmaktan, neredeyse doğanın bağışladığı zengınlıklerını bıle yıtırmeve yuz tutmuş olan Fenerbahçe Parkı, doğayı ve tarıhı korumaya kararlı ellerın bakımına kavuştu Çok guzel ve ıç açıcı bır park oldu Yeter kı bızler değennı bılıp bozmamaya, kırletmemeye özen gosterelım Böyle bır park, elbette kı yayalar ıçın yapılrmştır Kaldı kı Fenerbahçe burnu, otomobılıyle ya da bısıkletıyle gelmek ısteyenlere de elvenşlı yollan ve alancıklan ıçermektedır Yalnız Kadıköylü olarak değıl, ulkesının kentlerını, uygar \e sağlıklı yaşamın gerektırdığı duzenlemelerle donatılmış görmekten huzur ve mutluluk duyacak bır yurttaş olarak başta Turkıye Turıng ve Otomobıl Kurumu Genel Mudüru Sayın Çelık Gulersoy olmak uzere Sayın Kadıkoy Beledıye Başkanı'na ve emeğı geçen, katkıda bulunan tum kışılere takdır \e teşekkurlerımı bıldırırken daha pek çok Kadıkoylu'nun aynı duyguları paylaştıklarına ınanıyorum KADRİYE SELMANOĞLU Emeklı ogrttmen POIİTİKA VE ÖTESİ MEHMED KEMAL Beyaz Geceler... Rus carlarına başkentlık etmış Lenıngrad bır saraylar ülke- sı Neresıne baksan karsına saray çıkıyor Şımdı saray yenne buyuk oteller var Otellere uluorta gırılemıyor Elınde bır gırıs kâğıdı varsa gırebılıyorsun Kışlık Saray'ı devrım sırasında topa tutan Aurora zırhlısı kıyı- da demırlı Saray da zırhlı da bırer muze Ikı düşman, muze- lıkte dost gıbı Rehberımız ıkı Smolnı yı anlatıyor Bırının papazlar, ötekının soylular okulu olduğunu soyluyor Smolm'lerde/ı bırının Lenın'e devrım sırasında karargâhlık ettığını hıç anmıyor Her yıl bura- ları mılyonlarca ınsan gezıyor goruyor Bır denız motoruyla Neva deltasını dolastık Saraylar, kılıse- ler, katedraller oteller, heykeller daha başka gorünuyor Donuşte rehberımız bıraz otobuse, bıraz metroya bınerek donmemızı onerdı Otobusler de bızdekıler gıbı tıkıs tıkış Metro da Ğyle ama bır şey soyleyemeyeceğım Bınmeden önce uyardılar Aman paralarınıza ve değerlı eşyalarınıza dıkkat edın1 " Çantalarımıza sıkıca sarılıyoruz Bır süre sonra ındığımızde ne gorelım. Şahın Bey'ın el çan- tasını kesmışler, ıçınden kucuk el radyosunu çarpmışlar Gul- sen Hanım'ın da çantasını jıletlemışler tam paraya yaklaştıkla- rında otobus durmuş, ınmışız Para çantasında ıkı bın beş yüz dolar varmış Kurtuldu Herkes her şeyını bır daha yokladı, başka vukuat yok1 Akşam yemeğınde bızım hanım hırkasını lokantada unutmuş- tu, sabahleyın gıdıp sorduk gıttı gıder bulunmasının zor oldu- ğunu soyledıler Şahın Bey de radyosunu gumruğe yazdırdığı ıçın çalındığını belırleyen bır tutanağı otel polısınden aldı Büyuk kentlerm böyle cılvelerı oluyor Nevskı Butvarı ustundekı Puşkın kahvesınde bır şeyler ıçe- lım dedıkse de ne gezer, uzun bır kuyruk var, saatlerce bekle- mek gerekıyor vazgeçtık Kente 40 km uzaklıkta Puşkın Muzesı ne yakın bır yerde Ka- terına nın oturduğu konağı gezdık Bır saray yavrusu Konağın ıçı dışı kulelen altın varaklarla kaplı Almanlar kente gırdıkle- rınde burayı talan etmışler Çalınanları yenne koymak ıçın şım dı arayıp duruyorlar Odalar salonlar hep antıka eşyalarla do- lu Bır de Osmanlı odası yapmışlar ama pek derme çatma bır sey olmus Bızı gezdırene saka yollu Katerına'nın yatak odası- nı soracak oldum, kızgınca Yatak odası henuz derlenmedı' dedı Parkın onunde dolaşırken baktım seyyar satıcılar var, ama çev- re kırienmesı yok Anladım çevreyı kırleten başlıca kaynak plas- tık şışeler ve kaplar Bunlar olmaymca çevre kırienmesı de ol- muyor Sular şerbetler cam şışelerde satılıyor İstanbul da nasıl herhangı bır koşeden baksan karşına denız çıkar ya burada da ne yana donsen gorkemlı koprulerı ıle Neva ırmağı çıkıyor Neva kente Tanrı nın bır armağanı Değennı de bılıyorlar, Beyaz gecelerı anlatalım Lenıngrad'a gelışımız ünlu Beyaz Geceler' dönemıne rast- ladı Beyaz geceler demek Kuzeyde gundüzlenn uzun (en az 20 saat) gecelerın çok kısa olduğu dönemdır Saat 23'ü geçı- yor Yemeğı bıtırdık, hanımla bırhkte otelın önune çıktık Aaaa 1 Bır de ne gorelım ortalık gundüz Alacakaranhk da değıl bıldı- ğımız gundüz Her yer aydınlık yalnız ortada guneş yok Bır süre şaşırdık Sonra başladık bır aşağı, bır yukarı yurumeye Or- talık gundüz ama caddelerde kalabalık yok Beyaz gecelerın etkısınden kurtulduktan sonra yapay bır aydınlık ıçınde yuzdü- ğumuzu anltyoruz Ne tlk aydınlıkta ışe koşanlar var, ne ılk ka- rarmada ışten donenler Bu beyazlık başka bır beyazlık Dos- tovevskı nın bundar vıllarca önce (1934) dılımıze Ruşen Eşref Unaydm'ın çevırdığı Beyaz Geceler ını anımsadım Ama kıtap- tan bır kırıntı bıle yok belleğımde Ahmet Muhıp Dıranas gıbı, Ey hafıza benı velût memenden emzır 1 " dıyorum Hayır, hıç- bir ses yok Daha once Nevskı Bulvan'nda gezerken Lenıngrad Gan'nı gostermışlerdı Mavı-beyaz çubuklarla boyanmış bır yapı Dı- şarıdan bır ıshanı gıbı gorünuyor Içıne gırdınız mı ınsanlaria kay- naatyor. Bırden çevrenızı hamallar sarıyor. Eşyaları bır çekçe- ke yukledıkten sonra, başlıyorsunuz hamallarla bırlıkte kompar- tımana doğru koşmaya, bu koşu da nıye, hamallar nıye boyle acele edıyor bılemıyorsunuz Sonra anlatıyorlar, bır an önce kompartımana koşulurmuş, çunku gecıkmede tren hemen kal- krverırmış Gecıkıp de trenı kaçıran çok olurmuş Bızımkı öyle olmadı Eşyaları yerteştırdık, 20-25 dakıka son- ra tren kalktı Tren yataklı Hanımla ben bır kompartımanda ka- lıyoruz Rehberımız geldı kapıyı yatmadan once nasıl kılıtleye- ceğımızı bıze oğrettı Sıkıca kılıtlemezsek yanlışlıkla dalanlar olur- muş Bazı esyalar da eksılebılırmış Lenıngrad - Moskova trenlerını beğendım desem yalan olur Hıç Alman Fransız, Ingılız trenlerıne benzemıyor Eskı hantal trenler Şısman bır kadın bakıcı ırı fıncanlarda çay getırdı Çay burada bol Ne yana dönsenız bın elınıze bır çay uzatıyor Yatmaya koyulduk Bızım hanımın basını koymasıyla uyuması bır oldu Hıç ses cıkarmadan sabahı ettı Uyandığında en lyı uykuyu trende uyu- duğunu soyledı Gezılerı trenle yapsak gece demez gundüz de- mez uyurmuş Ben ılk sabahta gozumu açtım Durulan ve durulmayan ıstasyonlara bakarak geçtığımız yer- lerı seyredıyorum Yeşıllık sınırsız Ne yana baksanız karaağaç- lardan bır ormana gırıyorsunuz Su bol Nehırler bızdekı gıbı kırlı bozbulanık akmıyor Adamlar yeşılın hakkını vermışler Dura gıde bır ıstasyona geldık Bırden Moskova dedıler Doğ- rusu Moskova Garı nı gozum tutmadı Belkı garın daha gorkemlı yanı vardır, oraya denk gelmedı Düşledığım trenlen göreme- dım Moskova'da Şaırın dedığı gıbı 'kötu bır trenle gara gırdım' olmadı ÇALl^ANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL "Dul yetim maaşı" SORU: Annemızden yetam avlıgı alan uç kardeşük. Agabeyim yaş, ablam olenme nedeniyle yetim aylığı alma hakkı- nı vitirdiler. Buro memuru olan annem, aylığını 4. derece, 1 ka- demeden almaktaydı. 26 yıl hızmetı vardı. Bu yenm maaşı bana, uçe bolundukten sonra nu, yot- sa tumuyle mı odenecek? Dul ve yetim maaşlan hangi oranlarda bağlamyor. GJC VANIT: TC Emeklı Sandığı Yasası'nın 68 maddesı "Dul ve Ye- tim Ayhkları"na ılışkındır. Ölen emeklmın alrnakta olduğu, ya da olen ıştırakçının hesaplanacak emeklı, adı malulluk ya da vazıfe malulluğu aylıkları, Emeklı Sandığı'ndan emeklı aylığı almayan dul ve eş ıle aylığa hak kazanan çocuklara aşağıdakı oranlara go- re boluşturulur A) Aylık alan yetımı bulunmayan dul eşe °?b75, B) Aylık alan 1 yetımı bulunan dul eşe %60, yetıme %30. C) Aylık alan 2 yetımı bulunan dul eşe "PoSO, yetımlenn her bı- nne °7o25, D) Aylık alan 3 yetımı bulunan dul eşe %50, yetımlere %16 67, E) Avlık alan 4 yetımı bulunan dul eşe yıne %50, yetımlerın ıse her bırıne "0İ2 50, F) Aylık alan ana ve babası bulunmayan yetim 1 kışı ıse %50, G) Aylık alan ana ve babası bulunmayan yetim 2 ıse her bırıne H) Aylık alan ana ve babası bulunmayan yetim 3 kışı ıse "%33 33, 1) Aylık alan ana \e babası bulunmavan yetim 4 İusı ıse ^»25, oranında dul ve yetim aylığı bağlanır Genel Idare Hızmetlerı Sınıfı'nda yer alan 26 yıl hızmetı bulu- nan ve 4 derece 1 kademede bulunan bır buro memurunun ölu mune, almaya hak kazandığı 638 bın 248 lıra emeklı aylığı şöyle boluşturulur MI n mtM orunjuy 1 Çw* ZÇmk 3ÇK*k 4 Çmk Cocuksuz 1 cscuklu 2 cocukly 3 coCLklu 4 COlüklU 1 yetm 2 yetm 3 yetım 4 yetm %75 %60 %S0 %50 %50 _ _ _ *325 1667 •«12 50 *J50 MÎ33 %>2S 478.686 382349 319 24 319124 319124 _ _ _ 191 475 159562 106370 79781 319124 255300 212 750 159562 _ — 159562 106370 79781 255300 212 750 159562 _ _ 106384 79781 _ 212 748 159562 - 17&686 - 574 424 - 638248 - 638248 79 7 81 638248 - 319124 - 510.599 - 638248 15&562 638248 Sıze, bır yetım olarak "oSO oranında ve 319 bın 124 lıra tutann- da vetım aylığı bağlanır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle