Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 AĞUSTOS 1990 CUMHURİYET/15
HAVA DURUMU TURKIYEDE BUGUN
Meteon f Genel Mûduriuğu n-
den alınan bılgıye göre yurdun
kuzeydoğu kesımen parçalı bulut
lu Doğu Karadenız kıyılan sağa
nak yağışlı dığer yetier az bultu-
lu ve açık geçecek HAVASICAK
LIĞI Artacak RUZGAR Kuzeyve
doğu yönlerderı hafit ara sıra orta
kuyvette esecek DENIZLERDE
RÜZGÂR Batı Karadenızde gun
batısı ve karayel drğer denızten-
mcde yıldız ve poyrazrian 2-4 yer
yer 5 kuvvetınde saatte 4-16 yer
yer 21 denc mılı hda esecek \ten
Gotu nde hava Az bututlu ve açık
geçecek Ruzgar kuzey ve doğu yonlerden hafıf ara sıra
orta kuvvette esecek Göl kuçuk daigalı oiacak, göruş uzak
lığı 10 km dolayında bulunacak
Adana
Aoapazan
Mıyaman
A»ywı
Afln
Annara
Amakya
Antalya
Artvm
Avdın
Baukesır
Bılecık
Bıngöl
Bı«ıs
Bolu
Burea
OaMale
Cofum
Oenutı
A 36° 24° ftyartaBr A
A 30° 18° Edime A
A 34°23°Emncan A
A 28° 12° Emjrunı A
A 32° 16° EsioşetM A
A 30° M° Gaaaıtep A
A 33°26c
Gifesun Y
A 36° 22° Gumuşüane A
A 27» 14° Halddn A
A 36° 24° Isparta A
A 33° 16° IsöntHjl A
A 28°tS°İ2n«r A
A 32° 16° Kars A
A 30° 13° Kasömonu A
A 24° 10° Kaysen A
A 32° 17° Kjrtdareü A
A 32" 20° Konya A
A 25° 9°Kutahya A
A 33°20°Mabtya A
38° 22° Manısa
33° 17° K Maraş
31° 13° Mersın
30° 10° Muftla
28°12°Muş
35° 21° Nıjde
28° 17° Ordu
26°13°Ftaı
32°18<l
Sanısıın
30» 17° Snrt
31°2O°Smop
33°2T'Snas
30» 11° TetonöO
2 4 ° 1 2 ° ' W
28°14°lmcei
32°18°Uşalc
29°13°Van
31° 15° Ytegat
34° 18° ZonguUak
A 31° 24°
A 33° 19°
A 31° 24°
A 35°23°
A 29° 16°
A 30» 14°
Y 27» 18°
Y 28° 17°
Y 27° 18°
A 36°22°
A 25° 18°
A 27° 12°
A 3O°2O°
Y 28° 18°
A 32» 16°
A 30° 15°
A30°1S°
A 28° 12°
A 26° 18°
• açık ı buluDu issk rkarlı A-apk B-buhrtu G-guneşt K-kartı S-sıs» Y-yagmuriı,
D'JNYADA BUGÛN
Bonn
Bnıfcsel
Budapeçte
Cenevre
Cezayn
Cıdde
Dubaı
Frankfurt
Gırne
Helaı*
Katm
Kogoıhag
Kttı
Leltosa
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Gemılenn alabıle-
cefı yuku belırlemek-
te kıillaıulan, bır tona
eşıt bırım 2/ Satranç-
ta bır taş Bır kımse-
nın yapraayı duşün-
düğü şey 3/ Ortaoyu-
nunda Rum tıpı Bır
yıizey ölçüsü bınmı
4/ Arşırun sekızde bı-
n uzunlugundakı öl-
çü. Kanaat 5/ Kı-
hç. Gızlı yer, köşe
bucak 6/ Gözlerı
görmeyen. tlenme.
7/ Islamlıkıan önce
ODEON ELEKTRIK
PUHJUMZ
Kâbe'de duran üç puttan bın ödün
8/ Eskı Mısır'da ınsanoğlunun hayatı
dayanağı olan uretıcı güç. Daha çok
Karadenız bölgesınde gıyılen bır tur er-
kek ayakkabısı 9/ Pet,rolun arılaştırıl-
ması sırasında elde edılen bır gaz
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Ancak bır kışırun hareket etmeden
ayakta durabüeceğı özel ışkence bölme-
sı 2/ Dcıuza>ısı da derulen bır fok tü-
n) Doğu Anadolu'da bır ırmak 3/
Dıvan edebıyatında manzum bılmece. 4/ Azarlama Kadın uze-
nnde tam bır egemenlık hakkına sahıp olduğuna ınanan erkek 5/
Mıkroskop camı Uzaklık ışaretı Eskı bır sıyasal partının sım-
gesı. 6/ Tropıkal Amerıka'da yetışen ve kerestesı marangozlukta kul-
lanılan bır ağaç. Uluslararası Basın Enstıtüsu'nün sımgesı 7/ Tan-
talın sımgesı. Suyun taksım yerı 8/ Cezayır'de bır lıman kentı
Ayla 9/ Orta Asya'da yaşayan Şamanıst Türkler'de, çeşıtlı şeyler-
den anlam çıkartarak bakılan fal . Sanı
60 YIL ÖNCE CumhuriY
e(
GaziHz.
8 AĞUSTOS 1930
Gazı Hazretlen bugün saat
3'te kaplıcadakı köşklerınden
mıllet çıftlığıne teşrıf ettıler ve
sekız metre ılen alınacak
köşkün nakh amehyesınde
hazır bulundular Valı vekılı
Muhıttın, Emanet fen mudurü
Zıya Beyler köşkun
kaydırılmasına nezaret
etmışlerdır Nakü, cumartesı
gunü bıtecektır Gazı Hazretlen mıllet çıftlığı önündekı
plajda deruze gırerek banyo aldılar ve Ankara motönle
Maltaca çıftlığıne geçerek bır müddet ıstırahatten sonra
kaplıcadakı köşklerıne avdet buyurdular
Gazeteciler Sofya'da
Gazetecılerımız Varna'da samımı surette teşyı edılmış ve
beledıye tarafından buketler verılmıştır Zıraat Nanrı
M Vasılef heyetımızı kendı hususı vagonuna almıştır Tren
Eskıcuma'dan geçerken gece yansı olmasına rağmen
kasabanın Turk gençlerınden büyük bır kalabalık ıstasyonda
heyetımızı selamlamışlardır Heyet Sofya'ya saat 10'da
gelmıştır Istasyonda elçılık erkânı, şehır mumessıllen ve bır
çok Bulgar ncalı ve matbuat erkanı tarafından
karşılanmışlardır Şehır namına heyetımıze bır buket takdım
edılmış ve Bulgarya otelıne mısafir edılmışlerdır Sofya
gazetelerı namına verılen mukellef öğle zıyafeünde Kralın
muzıkası mıllı marslan çalraakta ıdı
30 YIL ÖNCE Cumhuriyet
SBFnin teküfi
8 AĞUSTOS 1960
Sıyasal Bılgıler Fakultesı 1dan tlımler Enstirüsü tarafından
hazırlanan Anayasa ıle seçım kanunu tasarıları bugun
açıklanmıştır Açıklamada bu tasannın mıllet tarafından
seçılmış bır Kurucu Meclıs tarafından tesbıt edılmesının
gerektığı ızah olunrnaktadır lncelemede, sıyası partılerce
Kurucu Meclıs seçımı ıçın yapılacak propagandaların
anayasa meselelerıne hasredılmesının tabu olacağı, bu
Meclısın bır sene gıbı kısa bır sure ıçın seçıleceğı, bu
bakımdan aday tesbıtınde partılerın ıhtısas sahıplenne,
bağımsızlara yer vereceğı, bu bır senelık muddet ıçınde
partüenn yenı şartlara ıntıbak fırsatı bulabıleceğı, aynca
seçımı de bu Meclısın yapabıleceğı zıkredılmektedır Bundan
sonra komısyon, Kurucu Meclıs hakkında haarladığı yenı
bir geçıa kanun tasansını teklıf eylemektedır Bu tasanya
göre Kurucu Meclıs yenı bır anayasa ıle seçım kanunu
yapmak, yasama yetkısını kullanmak ve hukümetı
denetlemek uzere teşkıl edılecektır Kurucu Meclıs, tek
derecelı oyla seçılen mılletvekıllennden ve Mıllı Bırhk
Komıtesı uyelennden murekkep olacaktır Kurucu Meclısı
seçmek ıçın 9S0 tarıhlı seçım kanununun tatbıkı bazı
istısnalarla teklıf edılmektedır
Bu ıstısnalar şöyledır Seçım yaşı 18'dır Mılletvekılı
seçılmek ıçm yuksek tahsıl yapmak şarttır Buyuk Mıllet
Meclısı'nın 11 ıncı devTesınde mılletvekılı olanlardan 26
Mayıs 1960'da D P ye mensup bulunanlar ve haklarında
soruşturma açılmış olup da henuz takıpsızhk ve beraat
karan almamış oianlar mılletvekılı seçılemıyeceklerdır Bu
arada tasarı 80 bın nüfusa bır mılletvekılı kabul etmektedır
Amme gorevlennde bulunanlar da kurucu meclıs ıçın de
aday göstenlebılecekler fakat seçım propagandalanna
gıremıyeceklerdır Kurucu meclıs ıçın teklıf edılen seçım
sıstemı ekserıyet sıstemı ıle, nıspı temsıl sıstemının
karışığıdır Kurucu meclıs uyelen ıçın teklıf edılen odenek
baremı ıkıncı derecedekı maaş kadardır Kurucu Meclıs ılk
toplantısında ıkı yıl sure ıçın bır Cumhurbaşkanı seçecektir.
Anayasa tasansı ıdan ılımler enstıtüsu komısyonunun
hazırladığı anayasa tasansının ana prensıplen kısmını da
çok partılı demokrası rejımının yenı anayasaya temel teşkıl
etmesı gerektığı bıldınldıkten sonra gerek cumhunyet
meclısının gerek ıkıncı meclısın mılletçe seçılmesı lâzım
geldığı ızah edılmektedır
GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet
îhracat sancılı
8 AĞUSTOS 1989
Mayıs ayı dış tıcaret verılen ıkı aylık bır gecıkmeden sonra
dün resmen açıklandı thracatın geçen yıla göre yuzde 14 9
oranında genleyerek 702 4 mılyon dolara duştüğü bıldınldı
Genlemerun hazıranda da surmesı beklenıyor Mayıs ayı
ıhracatı, son 23 aydan bu yana kaydedılen en düşuk tutarda
gerçekleştı En son 1987 temmuzunda 646 mılyon 718 bın
dolarlık ıhracat gerçekleşmıştı Devlet Istatıstık Enstıtüsu
(DlE), ma>ıs ayında geçen yılın aynı ayına gore ıhracatın
yuzde 14 9 oranında azalarak 702 mılyon 402 bın dolar,
ıthalatın da yuzde 0 8'lık azalma ıle 1 mılyar 178 mılyon 32
bın dolar olarak gercekleştığını açıklandı Geçen yılın mayıs
ayında ıhracat 825 mılyon 143 bın dolar, ıthalat da 1 mılyar
187 mılyon 408 bın dolar olmuştu
TARTISMA
Ormanlanmız ve PolüJkacdanmız
Kısa zamanda çok sayıda yasanın çıkarılması ve tanımların
değiştirilmesi, ormanlara sataşmaları çoğaltmıştır.
On Dokuz Mayıs Universitesı Tıp Fakul-
tcsi'nden Sayın Prof. Dr Suteyman Çclik, 27
Temmuz 1990 gunlü Cumhuriyet'ın
"Tarrjşma" sutunlannda yayımlanan "Or-
manlanmız ve Nufus Pbtnlaması" başlıklı ya-
zısında. "Sayın H.V.Vebdedeoglu, Dofu Ka-
radenız bölgesınde meydana gelen son heye-
lan ve sel felaketını orman kıvımına bagla-
maktadır. Herkesçe kabul edılen bu gerçeğın
sorumlusu olarak da polıükacılanmızı goster-
mektedır. Turkıvenın en onemlı orman kay-
nağı olan karadenız'de, ınsanlar ormana karşı
adeta savaş açmışlardır Dogusundan batısı-
na tum bolgede ormanlar kuşatılrmş durum-
dadır Salam polılıkası gereğı adım adım yok
edılerek daglann doruklanna dogru surul-
mektedir" dedıkten sonra, çok eğımh yamaç
larda tarım yapmanın zararlanm açıklamak-
ta sonra da çözum >olu olarak "Nufus plan-
lamasının cıddi olarak ele alınması" gerektı
ğını bıldırmekte ve "Eger nufus artış hızını
%1'lere değil, yuzde sıfıra hatta eksiye dusu-
remezsek, orman tahnbı de surecektir, gece-
kondulaşma da..." demektedır
Sayın Prof Dr Süleyman Çelık'ın söyle-
dıklerıne katılmamaya olanak yok Bır or-
mana olarak aynen katüıyor, yalnız bır ıkı
şey ılave etmek ıstıyoruz
Yazıda, "Karadenız bölgesınde, ınsanlar
ormana karşı âdeta savaş açmışlardır, dogu-
sundan balısına tum bolgede ormanlar kuşa-
Ulmış durumdadır" denılmektedır
Hocamızın Karadenız bölgesı ıçın söyledı-
ğı bu sözü, bız gergşleterek bütun ûlkemız ıçın
söylüyoruz Meslektaşlarımızdan gelen bılgı-
ler ve acı haberler, bız ormancıları kesın ola-
rak bu kanıya vardırmaktadır Bu gerçeğı ul-
kemızın yönetıcılerıne ve aydınlarımıza anla-
tamamanın üzüntusunu yaşamaktayız Sayın
Velıdedeoğlu'nun söyledığı gıbı, aydınlarımız
ormanla ılgılı yazıları genellıkle okumuyor-
lar
Yakın zamana kadar ormanlanmıza, bu ka-
dar buyuk çapta sa\aş açılmamıştı Savaşm
büyumesmde, nufus artışmın çok önemlı bır
etken olduğu doğrudur Fakat başka etken
yok mudur
7
Sayın Velıdedeoğlu'nun "Orman kıyımının
sorumlusu olarak politıkacılan göstennesi"
haklı değıl mıdır'
SajınProf Dr. Süleyman Çelık, yazısının
sonunda "Nnfus planlamasının başansız ol-
masının tek nedenı, bılgısızlik vanı egıtımsız-
liktir Sağlık ocaklannda calışanlar, saglık la-
raması gıbı başansız olacağı baştan bellı olan
islerle uğraşacaklanna, bu ışe yonlendırılse-
ler en buyuk gorevi yapmış olurlar" demek-
tedır
Sağlık personehnı başansız olacağı baştan
bellı olan ışlerde uğraştıranlar, gene polıtıka-
cılar olduğuna göre politıkacılan suçsuz sa-
yamayız Üikemızı yönetmeyı kendı ıstekle-
rıyle kabullenmeş ve sorumluluk almışlardır
Hukümetın davranışlarında ve kararlarında
hata varsa, bunu kontrollerle meydana çıkart-
mak ve düzeltmek parlamentonun görevıdır
Bu görevı yeterınce yapmadıklan sürece, so-
rumluluktan kurtulamazlar özet olarak, nü-
fus artış hızını azaltacak önlemlerı almak ve
böylelıkle ormanlar uzenndekı yukü azalt-
mak, polıtıkacılarımıza duşen bır gorevdır
Polıtıkacılarımız, bundan ayrı olarak, son
yıllarda ormanlara doğrudan doğruya zarar
veren yasalar da çıkarmışlardır Ormanın ta
nımını değıştırerek alanının kuçülmesme se-
bep olan bu yasalann numaraları ve çıkış ta-
nhlen şöyledır 1982'de 2655 1983'te 2896,
1986'da 3302, 1987'de 3402 ve aynca bır ya-
sa taslağı da parlamentonun gündemındedır
Kısa zamanda çok sayıda yasanın çıkarıl-
ması ve tanımların değıştınlmest, ormanlara
sataşmaları çoğaltmıştır Ormanlara sataşan-
lar yasalarla korununca ve kârlı çıkınca, dı-
ğer vatandaşlann yasalara olan saygılan azal-
mıştır Son yıllarda yaygınlaşan "koşe
domne" yöntemlerınden bın de "Ormandan
arazi açarak tapusunu almak, sonra da par-
selleyıp satraaktır "
Bu durumun ortaya çıkmasının sebebı, nu
maralan yukarıda yazılı yasalann, bırbın ardı
sıra çıkanlmalandır Bu yasalara oy veren po-
lıtıkacılarımız, ormanlarımıza dolayısıyla ul-
kemıze fenahk yapmışlardır Kendılerını as-
la hoş göremıyoruz
Topraklarımız erozyonla akıp gıtmekte ge-
nde Ay >uze>ı gıbı kayalıklar kalmaktadır
Bu durumun oluşmasına sebep oianlar, ulke-
mıze en buvuk fenalığı yapmaktad lar
Prof. Dr TAHStN TOKM\\OGLU
Orman Muhendıslen Odası Baskanı
İstiklal Marşınuz Değiştirileıııez!
Hangi akıl, hangi yurek, hangi mantık bunu yapabilir, buna
cesaret edebilir.
Herhalde bır karabasanda okudum ben o
yazıyı, uyanıp kendıme geldığımde aman tan-
nm böylesı bır karabasam görmek ıçın nasıl
bır suç ışledım kı dıyeceğım Karabasandakı
o yazıya göre bırılerı İstiklal Marşı'mızın bes-
tesım değıştırmek ıstıyormuş. hanı bestelenır
ken İstiklal Harbımızde Turk suvanlennın
ayak seslennın duyularak ılham alındığı, ha-
ru hepımızm gururla bır ağızdan söyledığımız,
hanı zaman zaman söylerken heyecanlarup ağ-
ladığımız o guzehm İstiklal Marşı'mızın bes-
tesını değıştırmek ıstıvormuş Hangi akıl, han-
gi vurek, hangi mantık bunu vapabılır, buna
cesaret edebilir Turk halkı, tum aydınlar,
okumuşlar, hıç okul gormemışler, mınık ıl-
kokul öğrencılerı, her gun televızyon başlar-
ken ve kapamrken ba\rağırruz ve atamızın ha-
yalı ıle bırhkte dınledığrmız aguîelım knk-c
lal Marşımızın bestesını değıştırmek ıster-
lermış
Yok, hayır böyle bır yazıyı okumadım, ha
yır bu konuda bır kamu araştırması yapılmı-
yor, burası her ıhtımalde mıllı marşını değış-
uren, ba>rağını değıştıren Afganıstan gıbı bır
ulke değıl, burası Turkıye, burası Ataturku-
muzun bızlere emanet ettığı Turkıyemız Bu-
rası laık, burası ozgur, demokratık Turkıye-
mız, butun tatsız sorunlanmıza karşın bura-
sı saygın ve oturmuş bır ulke Burası yenı ku
rulmuş, henüz oturmamış bıraz alay konusu
olan, bıraz aşağı görulen ulkelerdekı gıbı ken
dı özlemlerını kamuya mal eden ıktıdarlann
ulkesı değıl Burası Turkıye Burada Ataturk
çu guçler, byrada aydınlar, burada balk İs-
tiklal Marşımızın ne bestesınf ne de guftesını
değıştırtır
1
Bu ulkede İstiklal Marşı'mız de
ğışmez, değıştırılemez
Prof. Dr. AYHAN ULUBELEN
İstanbul Universitesı Öğretim Ü>esı
Minvcli Abclullah Rimdir?
Sağlam bir dın eğıtimi gördükten sonra yüksek okul ve
üniversıtelere sokulan oğrencıler, her meslek dalında yetiştirilerek
önemli mevkılere getırilerek, yönetim ele geçınlmehdır. Şeriat
hükümleri ancak böyle ülkelerçapmdauygulanabılır.
"Minyeli ANnUah" filmının televızyon-
dakı, gazetelerdekı ve sınema afişlenndekı
reklamlanm görmek, bır yakın dostumun
anılannı 1972 yılına gotürdü Bu konuyla
ılgılı olarak bana şunlan anlattı
Yıl 1972 Yanılmıyorsam mayıs-
hazıran aylan
Adapazan 2 Tûmen Komutanlığı'ndan,
Sak«ry»V«liliği'ne
u
GİZLİ" kaydıylabır
şıkâyet yazısı göndenlır
Bu yaada, Sakarya Lısesı Dın Dersı öğ-
retmenı'run "Hekimoğlu tsmail" {">) tarafın-
dan kaleme alınan "Minyeli AbdnUah" adlı
kıtabı lıse öğrencılenne tavsıye ederek, özet
çıkarmaödevı maksadıyla satın a'dırdığı,
Kıtap ûzennde 2. TBmen Komutanb-
ğı'nca yaptınlan hukukı ınceleme sonucun-
da
Kıtap yazannın Sakli Nursi'nın "Nur Ri-
sakteri"nden alıntılar yaparak ^teaddnd-â
zevc*t", yanı bırden fazla kadınla evlenme-
yı (dörde kadar), "tesettfir"ü, yanı kadınla-
nn haştan topuğa kadar kapalı gıysı gıyme-
lennı savunduğu,
Kadın öğretmenlen ahlaksızlıkla, öğren-
cılennı "«ftos" tutmak, fahışelık etmekle
suçlayarak, öğrenaler karşısında küçük
dûşürdüğü,
Lısenın klasık öğretımı yenne medrese
öğrenımı yapmanın ve öğrencılen İslami
ilimlerle bırer müçtehıd olarak yetıştırerek
onemlı hukûmet mevkılenne getınnenın,
sermaye vererek tıcaret yaptınp ekonomı-
lennı güçlendırmenınyollanm arandığj,
Kısaca öğrencılere çağdışı düşunceler aşı-
lamak amacını guden bu kıtabın zararlı ol-
duğu anlaşıldığından yasaklanarak mevcu-
dunun da toplattınlması gerektıgını, kıtabı
ödcv olarak veren dın dersı öğretmenı hak-
kında da ınceleme yapılmasmı teklıf eder-
ler
Sakarya Valılığı, KKK 2 TümenKomu-
tanlığı'nın bu yazısını Mınyelı Abdullah kı-
tabına ılıştırerek Milta' Eğitinı Bakanlığı'na
göndenr Bakanlık Teftış Kurulu'ndan du-
rumun ıncelenmesmı ıster
Mınyelı Abdullah romaru ve ılışığındekı
yazı ınceleme görevıyle bana gönderdır
Temmuz 1972 ayında Adapazan Lise-
si'nde ıncelemeyı ve gereklı soruşturmayı
yapum Durumun. Törkiye çapında kor-
kımç denecek kadar nazik olduğunu gordü-
ğumden, bır on raporla acele tedbır alınma-
sı nı sağlama amacıyla düzenledığım ön ra-
poru bakanlığa gönderdım
Mmyeh Abdullah romanında üen sürû-
len düşünceler, Türk Medenı Kanunu ve
Anayasasımn laıklık ılkelenne, Atatürkçü-
lük ılkelenne ters düşen suç öğelennı taşı-
yordu, şenat yönetımının propagandasını
yapan zararlı bır yapıttı, Turkıye çapında
yasaklanıp toplattınlmasında yarar vardı
Bu kıtabı ödev olarak veren dın dersı öğret-
menın de ortaöğretımle ılışkısınm kesılrnesı
gerekırdı
Sonradan düzenledığım esas raporda,
suç öğesı ta§ıyan başlıca şu düşûncelenn kı-
tapta ılen sürûldüğunü tespıt etmıştım
1- Hayat Felsefesı Dünya hayatı geçıcı-
dır, dünya nımetlenne bağlanmak aldatıcı-
dır, ahıretını yapmak ıçın gününu ıbadetle
geçırmek, bır hırka bır lokma ıle yetınmek
gerektır Yaşamaktan amaç "iMas"tır,
önemlı olan yoksulluk ıçınde şükretmekür
2- Modern yaşamın tenkıdı Kravat tak-
mak, eve mobılya (koltuk, büfe) almak, sı-
nemaya, tıyatroya, gazmoya, kahveye, ku-
lübe gıtmek, ıçkı ıçmek, oyun oynamak,
stadyuma gıtmek, fötr şapka örtmek, şarkı
söylemek. dans etmek Bunlar bozuk top-
lumsal düzenın delıllendır
3- Islam Bırlığı (Pamslamızm) Düşunce-
sı Kıtabın başındakı TAKDİM" bölü-
münde, Mınyelı Abdullah şoyle tanıtıhr
"...O Mısır vatandaşı Abdullah değil, 20.
asır Mftslûmanınm hıkayesidir. O Mİsır'da
oMnğa gibi, Surije'de, lrak'ta, Cezayır'de,
Pakistan'da, Nijerya'da, Tfirkiye'de, hasdı
dönyanın her yerinde yaşayan, bu kiffir ve
dalalet asnnın zifiri karanuğmda NURA
DOGRU YOL ARAYAN ve BULAN Ab-
dullahınhikayesidir."
Ve her Müslumanın bu hıkâyedekı gıbı
Abdullah'ı örnek edınmesı, şenat hükümle-
nne uygun bır yaşam sürmesı ıstenmekte-
dır
4- Ulusçuluk yok-Ümmetçılık var Isla-
mıyet dünya dını olduğu ıçm ümmetcılık
esastır "TürkÜHi, doğnıyum'' dıye ant ıç-
mekle ınsan ahlaklı olamaz Atatürk ınkı-
laplan Türkıye'yı İslami hayattan uzaklaş-
tırmıştır BaU uyearlığı Uklıt edılmektedır
Türk tanhı yok, Islam tanhı vardır Dılde
de Osmanlıca esastır Muallım ve muallı-
meler vardır Islamıyetı tslam-Türkler dün-
yaya cıhat yoluyla yayıp ımparatorluk ku-
racaklardır
5- Kadının yen evıdır tslamkadım.evın-
de NUR sohbetlennde kocasına ve mısafir-
lenne hızmet edecekur İslami tesettüre gö-
re gıyınıp kuşanmalıdır
6- Teaddüdü Zevcat Erkek, yüz yaşına
kadar çocuk yapmak gücündedır Kadın
ıse çabuk yaşlarup kısırlaşUğı ıçın, erkeğın
bu ıhtıyacına cevap veremez, onun ıçm dört
kadına kadar, zaman zaman evlenmesı ca-
ızdır (Nüfus planlaması ıstevenlenn kulak-
lan çınlasın
1
)
7- Sağlam bır dın eğıtımı gördükten son-
ra yüksekokulve üniversıteleresokulan öğ-
rcncıler, her meslek dalında yetıştınlerek
önemlı mevkılere getınlerek, yönetim ele
geçınlmehdır Şenat hukümlen ancak böy-
le ülkeler çapında uy gulanabüır
8- Felsefe derslen zararhdır, fılozoflann
düşüncelen bırbınyle çehşkıh olup tutarsız
vedeğersızdır Onun ıçm okutulmamalıdır
Yukanda, özetle sıralanan düşünceler,
Atatürk Ilkelenne, Anayasaya ve Türk Me-
denı Kanunu'na aykın görüldüğünden, za-
rarh bulunan bu kıtabın yasaklanması, top-
lattınlması, suçlu görülenlenn cezalandırü-
ması teklıfedılmıştır
Sonuç Neyazıkkıumutsuzlukvekaram-
sarlıktır Bu raporlan bakanlığa gönder-
dıkten bır ay sonra, Kooya'da bır kıtapçı
vıtnnınde "Mmyeh Abdullah" kıtabının
sergılendığım gördüm ve ıçımden şu ünlü
sözü okudum "Varakı mihri vafayı kim
okur.kimdinkrr
"Bu iş burda biter", dedım. "Teföşteki
fooksiyonun sooa ermiştir. Boşaaa göz marm
dökme. Çekil artık..." Ve çekıldık, "tzzeti
ikbalUebftbıhiköiBetten.''
1990Türkıye'sınde Mınyelı Abdullah ro-
manı halen kıtapçılarda satıldığı gıbı, per-
deye de aktanldı, bütün Türkıye'de aynı za-
manda göstenme sunularak gışe rekorlan
kınyor Sensusvegebereyıhtıyar
1
- Böyle soyleme azız dostum1
- Başka söyleyecek sözüm kalmadı kı.
SAFA SAFSU
Bır vatandaş
OKURLARDAN
Fenerbahçe Parkı'nın dtizenlenmesi
Yakın tarıhe kadar
bakımsızlıktan, hor
kullanılmaktan, neredeyse
doğanın bağışladığı
zengınlıklerını bıle yıtırmeve
yuz tutmuş olan Fenerbahçe
Parkı, doğayı ve tarıhı
korumaya kararlı ellerın
bakımına kavuştu Çok guzel
ve ıç açıcı bır park oldu Yeter
kı bızler değennı bılıp
bozmamaya, kırletmemeye özen
gosterelım
Böyle bır park,
elbette kı yayalar ıçın
yapılrmştır
Kaldı kı Fenerbahçe
burnu, otomobılıyle ya da
bısıkletıyle gelmek ısteyenlere
de elvenşlı yollan ve alancıklan
ıçermektedır
Yalnız Kadıköylü olarak değıl,
ulkesının kentlerını, uygar \e
sağlıklı yaşamın gerektırdığı
duzenlemelerle donatılmış
görmekten huzur ve mutluluk
duyacak bır yurttaş olarak
başta Turkıye Turıng ve
Otomobıl Kurumu Genel
Mudüru Sayın Çelık Gulersoy
olmak uzere Sayın Kadıkoy
Beledıye Başkanı'na ve emeğı
geçen, katkıda bulunan tum
kışılere takdır \e teşekkurlerımı
bıldırırken daha pek çok
Kadıkoylu'nun aynı duyguları
paylaştıklarına ınanıyorum
KADRİYE SELMANOĞLU
Emeklı ogrttmen
POIİTİKA VE ÖTESİ
MEHMED KEMAL
Beyaz Geceler...
Rus carlarına başkentlık etmış Lenıngrad bır saraylar ülke-
sı Neresıne baksan karsına saray çıkıyor Şımdı saray yenne
buyuk oteller var Otellere uluorta gırılemıyor Elınde bır gırıs
kâğıdı varsa gırebılıyorsun
Kışlık Saray'ı devrım sırasında topa tutan Aurora zırhlısı kıyı-
da demırlı Saray da zırhlı da bırer muze Ikı düşman, muze-
lıkte dost gıbı
Rehberımız ıkı Smolnı yı anlatıyor Bırının papazlar, ötekının
soylular okulu olduğunu soyluyor Smolm'lerde/ı bırının Lenın'e
devrım sırasında karargâhlık ettığını hıç anmıyor Her yıl bura-
ları mılyonlarca ınsan gezıyor goruyor
Bır denız motoruyla Neva deltasını dolastık Saraylar, kılıse-
ler, katedraller oteller, heykeller daha başka gorünuyor Donuşte
rehberımız bıraz otobuse, bıraz metroya bınerek donmemızı
onerdı Otobusler de bızdekıler gıbı tıkıs tıkış Metro da Ğyle ama
bır şey soyleyemeyeceğım Bınmeden önce uyardılar
Aman paralarınıza ve değerlı eşyalarınıza dıkkat edın1
"
Çantalarımıza sıkıca sarılıyoruz
Bır süre sonra ındığımızde ne gorelım. Şahın Bey'ın el çan-
tasını kesmışler, ıçınden kucuk el radyosunu çarpmışlar Gul-
sen Hanım'ın da çantasını jıletlemışler tam paraya yaklaştıkla-
rında otobus durmuş, ınmışız Para çantasında ıkı bın beş yüz
dolar varmış Kurtuldu Herkes her şeyını bır daha yokladı, başka
vukuat yok1
Akşam yemeğınde bızım hanım hırkasını lokantada unutmuş-
tu, sabahleyın gıdıp sorduk gıttı gıder bulunmasının zor oldu-
ğunu soyledıler Şahın Bey de radyosunu gumruğe yazdırdığı
ıçın çalındığını belırleyen bır tutanağı otel polısınden aldı
Büyuk kentlerm böyle cılvelerı oluyor
Nevskı Butvarı ustundekı Puşkın kahvesınde bır şeyler ıçe-
lım dedıkse de ne gezer, uzun bır kuyruk var, saatlerce bekle-
mek gerekıyor vazgeçtık
Kente 40 km uzaklıkta Puşkın Muzesı ne yakın bır yerde Ka-
terına nın oturduğu konağı gezdık Bır saray yavrusu Konağın
ıçı dışı kulelen altın varaklarla kaplı Almanlar kente gırdıkle-
rınde burayı talan etmışler Çalınanları yenne koymak ıçın şım
dı arayıp duruyorlar Odalar salonlar hep antıka eşyalarla do-
lu Bır de Osmanlı odası yapmışlar ama pek derme çatma bır
sey olmus Bızı gezdırene saka yollu Katerına'nın yatak odası-
nı soracak oldum, kızgınca
Yatak odası henuz derlenmedı' dedı
Parkın onunde dolaşırken baktım seyyar satıcılar var, ama çev-
re kırienmesı yok Anladım çevreyı kırleten başlıca kaynak plas-
tık şışeler ve kaplar Bunlar olmaymca çevre kırienmesı de ol-
muyor Sular şerbetler cam şışelerde satılıyor
İstanbul da nasıl herhangı bır koşeden baksan karşına denız
çıkar ya burada da ne yana donsen gorkemlı koprulerı ıle Neva
ırmağı çıkıyor Neva kente Tanrı nın bır armağanı Değennı
de bılıyorlar,
Beyaz gecelerı anlatalım
Lenıngrad'a gelışımız ünlu Beyaz Geceler' dönemıne rast-
ladı Beyaz geceler demek Kuzeyde gundüzlenn uzun (en az
20 saat) gecelerın çok kısa olduğu dönemdır Saat 23'ü geçı-
yor Yemeğı bıtırdık, hanımla bırhkte otelın önune çıktık Aaaa
1
Bır de ne gorelım ortalık gundüz Alacakaranhk da değıl bıldı-
ğımız gundüz Her yer aydınlık yalnız ortada guneş yok Bır süre
şaşırdık Sonra başladık bır aşağı, bır yukarı yurumeye Or-
talık gundüz ama caddelerde kalabalık yok Beyaz gecelerın
etkısınden kurtulduktan sonra yapay bır aydınlık ıçınde yuzdü-
ğumuzu anltyoruz Ne tlk aydınlıkta ışe koşanlar var, ne ılk ka-
rarmada ışten donenler Bu beyazlık başka bır beyazlık Dos-
tovevskı nın bundar vıllarca önce (1934) dılımıze Ruşen Eşref
Unaydm'ın çevırdığı Beyaz Geceler ını anımsadım Ama kıtap-
tan bır kırıntı bıle yok belleğımde Ahmet Muhıp Dıranas gıbı,
Ey hafıza benı velût memenden emzır
1
" dıyorum Hayır, hıç-
bir ses yok
Daha once Nevskı Bulvan'nda gezerken Lenıngrad Gan'nı
gostermışlerdı Mavı-beyaz çubuklarla boyanmış bır yapı Dı-
şarıdan bır ıshanı gıbı gorünuyor Içıne gırdınız mı ınsanlaria kay-
naatyor. Bırden çevrenızı hamallar sarıyor. Eşyaları bır çekçe-
ke yukledıkten sonra, başlıyorsunuz hamallarla bırlıkte kompar-
tımana doğru koşmaya, bu koşu da nıye, hamallar nıye boyle
acele edıyor bılemıyorsunuz Sonra anlatıyorlar, bır an önce
kompartımana koşulurmuş, çunku gecıkmede tren hemen kal-
krverırmış Gecıkıp de trenı kaçıran çok olurmuş
Bızımkı öyle olmadı Eşyaları yerteştırdık, 20-25 dakıka son-
ra tren kalktı Tren yataklı Hanımla ben bır kompartımanda ka-
lıyoruz Rehberımız geldı kapıyı yatmadan once nasıl kılıtleye-
ceğımızı bıze oğrettı Sıkıca kılıtlemezsek yanlışlıkla dalanlar olur-
muş Bazı esyalar da eksılebılırmış
Lenıngrad - Moskova trenlerını beğendım desem yalan olur
Hıç Alman Fransız, Ingılız trenlerıne benzemıyor Eskı hantal
trenler Şısman bır kadın bakıcı ırı fıncanlarda çay getırdı Çay
burada bol Ne yana dönsenız bın elınıze bır çay uzatıyor
Yatmaya koyulduk
Bızım hanımın basını koymasıyla uyuması bır oldu Hıç ses
cıkarmadan sabahı ettı Uyandığında en lyı uykuyu trende uyu-
duğunu soyledı Gezılerı trenle yapsak gece demez gundüz de-
mez uyurmuş
Ben ılk sabahta gozumu açtım
Durulan ve durulmayan ıstasyonlara bakarak geçtığımız yer-
lerı seyredıyorum Yeşıllık sınırsız Ne yana baksanız karaağaç-
lardan bır ormana gırıyorsunuz Su bol Nehırler bızdekı gıbı
kırlı bozbulanık akmıyor Adamlar yeşılın hakkını vermışler
Dura gıde bır ıstasyona geldık Bırden Moskova dedıler Doğ-
rusu Moskova Garı nı gozum tutmadı Belkı garın daha gorkemlı
yanı vardır, oraya denk gelmedı Düşledığım trenlen göreme-
dım Moskova'da Şaırın dedığı gıbı 'kötu bır trenle gara gırdım'
olmadı
ÇALl^ANLARIN
SORULARI/SORUNLARI
YILMAZ ŞİPAL
"Dul yetim maaşı"
SORU: Annemızden yetam avlıgı alan uç kardeşük. Agabeyim
yaş, ablam olenme nedeniyle yetim aylığı alma hakkı-
nı vitirdiler.
Buro memuru olan annem, aylığını 4. derece, 1 ka-
demeden almaktaydı. 26 yıl hızmetı vardı.
Bu yenm maaşı bana, uçe bolundukten sonra nu, yot-
sa tumuyle mı odenecek?
Dul ve yetim maaşlan hangi oranlarda bağlamyor.
GJC
VANIT: TC Emeklı Sandığı Yasası'nın 68 maddesı "Dul ve Ye-
tim Ayhkları"na ılışkındır. Ölen emeklmın alrnakta olduğu, ya da
olen ıştırakçının hesaplanacak emeklı, adı malulluk ya da vazıfe
malulluğu aylıkları, Emeklı Sandığı'ndan emeklı aylığı almayan
dul ve eş ıle aylığa hak kazanan çocuklara aşağıdakı oranlara go-
re boluşturulur
A) Aylık alan yetımı bulunmayan dul eşe °?b75,
B) Aylık alan 1 yetımı bulunan dul eşe %60, yetıme %30.
C) Aylık alan 2 yetımı bulunan dul eşe "PoSO, yetımlenn her bı-
nne °7o25,
D) Aylık alan 3 yetımı bulunan dul eşe %50, yetımlere %16 67,
E) Avlık alan 4 yetımı bulunan dul eşe yıne %50, yetımlerın ıse
her bırıne "0İ2 50,
F) Aylık alan ana ve babası bulunmayan yetim 1 kışı ıse %50,
G) Aylık alan ana ve babası bulunmayan yetim 2 ıse her bırıne
H) Aylık alan ana ve babası bulunmayan yetim 3 kışı ıse "%33 33,
1) Aylık alan ana \e babası bulunmavan yetim 4 İusı ıse ^»25,
oranında dul ve yetim aylığı bağlanır
Genel Idare Hızmetlerı Sınıfı'nda yer alan 26 yıl hızmetı bulu-
nan ve 4 derece 1 kademede bulunan bır buro memurunun ölu
mune, almaya hak kazandığı 638 bın 248 lıra emeklı aylığı şöyle
boluşturulur
MI n mtM orunjuy
1 Çw* ZÇmk 3ÇK*k 4 Çmk
Cocuksuz
1 cscuklu
2 cocukly
3 coCLklu
4 COlüklU
1 yetm
2 yetm
3 yetım
4 yetm
%75
%60
%S0
%50
%50
_
_
_
*325
1667
•«12 50
*J50
MÎ33
%>2S
478.686
382349
319 24
319124
319124
_
_
_
191 475
159562
106370
79781
319124
255300
212 750
159562
_
—
159562
106370
79781
255300
212 750
159562
_
_
106384
79781
_
212 748
159562
- 17&686
- 574 424
- 638248
- 638248
79
7
81 638248
- 319124
- 510.599
- 638248
15&562 638248
Sıze, bır yetım olarak "oSO oranında ve 319 bın 124 lıra tutann-
da vetım aylığı bağlanır