Katalog

CUMHURÎYET/10 HABERLER 8 AĞUSTOS 1990 Kayseri Kalesi ıgıklandınlıyor • KAYSERİ (AA) — Tarihi Kayseri Kalesi ışıklandınlıyor. Büyükşehir Belediyesi Fen ve Imar Dairesi Başkanı Osman Erköse, Kayseri'nin sembolü haline gelen kalenin 2500 wat gücünde 80 spot kullanıJarak ışıklandırılacağını bildirdi. Erköse şunlan söyledi: "Spotların montajı devam ediyor. Işıklandırma çalışmalan bu ay içinde tamamlanacak. Amacımız tarihi kalenin gece ışıklandırılarak güzel bir görünüm almasıdır. Işıklandırma işlemi 80 milyon liraya mal olacak!' Tarihi Kayseri içinde halen çoğunluğu kuyuraculara ait 117 işyeri bulunuyor. Bürokraside nöbet • ANKARA (AA) — Başbakan Yıldınm Akbulut, bakanlıklar ve bağlı kuruluşlaıa bir genelge göndererek, bayram ve tatil günlerinde devlet hizmetlerinin aksamaması için bu günlerde mutlaka bir üst düzey yönetici bulundurmalannı istedi. Bakanların Ankara dışına seyahate çıkmalan halinde müsteşarların mutlaka başkentte bulunmalan gerekiyor. Çakar, MGK Genel Sekreteri • ANKARA (ANKA) — Orgeneral Nezihi Çakar'ın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği'ne atandığına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazete*de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Orgeneral Nezihi Çakar, Yüksek Askeri Şûra toplantısında yaş haddinden emekliye sevk edilen Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu'nun yerine Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği'ne getirildi. Öte yandan Başbakanlık Müsteşar YardımcıhğYna da Anayasa Mahkemesi raportörlerinden, Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü görevini yürüten Dr. Muammer Oytan atandı. Rafet Genç anılıyor • ANKARA (ANKA) — Geçen yü ölen Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) eski Genel Başkanı Rafet Genç, yarın Cebeci Asri Mezarlığı'nda bulunan kabri başında anılıyor. Aynı gün, ÇGD'nin, Rafet Genç'in her ölüm yıldönümünde vermeyi kararlaştırdığı "Rafet Genç Gazetecilik ödülü" de sahiplerine verilecek. ödül bu yü, Cumhurbaşkanı Turgut özal'a "alışamadığını" bildiren bir telgraf gönderdiği için akli dengesi yerinde olmadığı gerekçesiyle bir süre GATA'da ahkonan Teğmen Murat Şeref Baba olayını ortaya çıkaran ANKA Ajansı çaışanlarına verilmişti. Dini propagandaya 11 gözaltı • EDtRNE (AA) — Edirne'nin sınıra yakın köylerinde dini faaliyette bulunan 7'si Ürdün uynıklu, 11 kişi gözaltına alındı. Söz konusu kişiler, Yenikadın köyünde vatandaşlann, laikliğe aykın propagandalar yapıldığı yolundaki şikâyetleri Uzerine ele geçirildi. Gözaltına alınan 11 kişiden, 7'sinin Ürdün uyruklu olduğu ve 27 temmuz tarihinde habur sırur kapısından yurda giriş yaptıklan belirlendi. Olayla ilgili sonışturmanın sürdürûldüğü bildirildi. HekJmlere, laiklik uyarıgı • ANKARA (ANKA) — Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Dr. Selim Ölçer, hekimleri ettikleri hipokrat andına bağlı kalmaya ve mesleklerini yürüıürlerken, anti-laik tavırlardan arınmaya çağırdı. Dr. ölçer, bir grup hekimin oluşturduğu "Laikliğe Çağn Grubu" ve bazı tabip odalanndan gelen bu konudaki şikâyetleri değerlendirdi. ölçer, yaptığı açıklamada, son zamanlarda pek çok Tabip Odası'ndan bu yönde şikâyetler aldıklannı belirterek şunları söyledi: "Biz, bu ülkede hekimlik yapılmasını istiyoruz. Bunun bazı koşulu da hiç kimseye din, dil, ırk, cinsiyet ve siyasi düşünce farkı gözetmeksizin hizmet vermektir. Erkek hekimlerin bayan hastalara bakmaması ya da bayan hekimlerin 12 /aşından büyük erkek çocuklannı muayene etmemesi gibi tutumlar hekimlikle bağdaşmaz. Bu tutumları sergileyenler, din kisvesi altında hizmet vermek isteyenler, suç işliyorlar. Somut başvuru olursa, gereken yasal işlemleri yapanz. Hekimler, ettikleri hipokrat andına bağlı kalmak zorundadırlar. Hasta ayrımı yapmak, meslek ahlakı ile bağdaşmaz." 17 bin hekime iyi haber • ANKARA (ANKA) — Danıştay 4. Dairesi, hekimlerin ve eczacılann geçen yıl "kepenk indirerek" protesto ettikleri "3'lü reçete" uygulamasının anayasaya aykın olduğu görüşüne vardı. Danıştay 4. Dairesi, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Dr. Selim ölçer'in iptal başvurusunu değerlendirerek anayasanın çeşitli maddelerine aykırı bulduğu 3'lü- reçete uygulamasıyla ilgili dosyayı Anayasa Mahkemesi'ne gönderdi. Yaklaşık 17 bin muayenehane hekimini yakmdan ilgilendiren kararın gerekçesinde, "tdari bir kuruluş olan Maliye ve Gümrük Bakanlığı, kanunla tanınmış bir yetkiye dayanıyor olsa bile, bir kanun hükmünü değiştiriyorsa, kendisini yasama organımn yerine koymaktadır" denildi. Onlükte siyah rerık • İSTANBUL (AA) — Balinler Okul önlükleri'nin sahibi Veysi Balin, "Biz fırma olarak siyah rengi seçtik. öyle inanıyorum ki değişik renk uygulaması tutmayacak ve yeniden siyaha dönülecek" dedi. Veysi Balin, düzenlediği basın toplantısında, Milli Eğitim Bakanhğı'nın siyah rengi kaldırmadığını, dört renk arasında seçim yapılması uygulamasını getirdiğini belirtti. Kendilerinin siyah rengi seçtiğini bildiren Balin, basında, "siyah önlük tarihe kanşıyor" şeklinde çıkan haberlerin yanlış olduğunu söyledi. Tathses'e vergi cezası • AKSARAY (AA) — Sanatçı tbrahim Tatlıses, Aksaray'da turistik tesis yaptırmak için aldığı arsayı tapuda düşük değerle almış gibi göstererek vergi kaçırdığı gerekçesiyle para cezasına çarptınldı. Sanatçı Ibrahim Tatlıses, şehrin Çiftlik Mahallesi'nde bir yıl önce Irfan Acar, Ahmet Pınarbaşı ve Izzet Somuncuoğlu'dan 900 milyon liraya almış olduğu 32 dekar arsayı tapuda 7 milyon 500 bin liraya almış gibi göstererek düşük vergi ödedi. Yapılan şikâyet üzerine Maliye ve Gümrük Bakanlığı 'ndan vergi kontrolörtl Murat Akın Aksaray'a gelerek incelemelerde bulundu. Murat Akın, Ibrahim Tathses'in 900 milyon liraya aldığı arsadan dolayı 36 milyon lira vergi ödemesi gerekirken, 300 bin Iira vergi ödediğinin anlaşıldığı, vergi kaçırdığı gerekçesiyle de kendisine 107 milyon lira vergi cezası verildiğini söyledi. Denizli'de deprem • DENİZLİ (AA) — Denizli'de dün saat 16.07'de bir deprem meydana geldi. tlk belirlemelere göre olayda can kaybı olmadı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi yetkilileri, merkez üssü rasathaneye 440 kilometre uzaklıkta Çameli ilçesi yakınlarında olan depremin aletsel şiddetinin Richter ölçeğine göre 4.2 olarak belirlendiğini bildirdiler. SHP veDYP'den hükümete yaylım ateşi Muhalefet MeclisitopluyorTBMM'nin dış politikadaki gelişmeleri görüşmek üzere olağanüstü toplantıya çağrılmasmı içeren SHP ve DYP ortak başvurusu, bugün Meclis Başkanı Erdem'e verilecek. Erdem'in başvuruyu aldıktan sonra TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırması bekleniyor. SHP Genel Başkanvekili Baykal, dış polikitanın Cumhurbaşkanlığı köşkünden "tek başına" yürütüldüğünü söyledi. Baykal, "Türkiye Ortadoğu'nun . olağanüstü genel valisi değil. Başka bir ülkenin ya da süper gücün jandarmahğmı kabul etmiyoruz." dedi. DYP lideri Demirel, Cumhurbaşkanı Özal'ın son gelişmelerle ilgili tavrını eleştirirken, "Almış başını gidiyor, nereye kadar giderse" dedi. Demirel TBMM'nin olağanüstü toplanmasını sağlayacak başvuru için gerekli imzayı vereceklerini bildirdi. ANKARA (Curahuriyet Büro- sn) — SHP ve DYP, TBMM'yi "dış politika ve özellikle Ortado- ğu'daki son gelismeJeri" görüş- mek üzere olağanüstü toplantıya çağırmaya karar verdiler. SHP'nin çağrısı üzerine hazırlanan ortak genel görüşme isteminin bugün TBMM Başkanlığı'na 10 ağustos cuma günü toplanmak üzere ve- rileceği öğrenildi. SHP Grup Başkanvekili Hasan Febmi Giineş, dün olağanüstü toplantı konusunda TBMM Baş- kanı ile görüştü ve bugün verile- cek önerge hakkında açıklamalar- da bulundu. TBMM Başkanı Ka- ya Erdem'in bugün genel görüşme çağrısım aldıktan sonra, TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırması bekleniyor. Erdem, SHP'nin genel kurulun TBMM Başkanı'nca doğrudan toplantıya cağrılması yönündeki başvurusu- nu reddetmişli. öte yandan muhalefet partile- rinin sözcüleri dün de Körfez'de- ki gelişmelere ilişkin başta Cum- hurbaşkanı Türgut Özal olmak üzere hükümete yönelik eleştirile- rini sürdürdüler. TBMM'nin ola- ğanüstü toplantıya çağnlması ko- nusunda iki muhalefet partisinin ortak görüş belirlemesinden son- ra bir basın toplantısı düzenleyen SHP Genel Başkanvekili Deniz Baykal, dış politikadaki son geliş- melere dikkat çektikten sonra bu konuda daha önce TBMM'yi top- lantıya çağırdıklarını, ancak TBMM Başkanı'nın bu isteği red- dettiğini ammsattı. Baykal "Bu gi- rişiminıizde ne kadar haklı oldu- gumuz ve isabelli davrandığımız Irak'ın Knveyt'i işgali üzerine ge- lişen olaylarla ortaya çıktı" dedi. Baykal, bu konuda MYK kararı aldıklarmı bildirdL Türkiye'nin soruna anayasal ve siyasal organlan ile el koyamadı- ğını, hükümetin de gelişmeler hakkında berrak bir tavır takına- madığını anlatan Baykal, Cum- hurbaşkanı eliyle yürütülen poli- tikanın anayasaya ve parlamenter rejime aykırı olduğunu söyledi. SHP Genel Başkanvekili, hüküme- tin, Başbakan'ın ve Dışişleri Baka- nı'nın "krize" ilişkin bir yorumla- nnın henüz kamuoyuna yansıma- dığına da dikkat çekerken, "D»şiş- leri Bakanı kendisini Cumhurbaş- kanı'nın müşaviri gibi hissediyor. Cmnhuriyet hükümetmin Başbaka- mndan da, Dççleri Bakanı'ndan da beniiz aynnbta bir degeriendinne dinteyefnedik" diye konuştu. Bay- kal, bugüne dek yapılan tek açık- lamanın Iraklı Başbakan Yardımcı- sı'ndan geldiğine de isaret ederken, geçmişte kişisel yöntemlerin zarar- iaruun yasandıgını vurguladı. Baykal, daha sonra özetle şu görüşleri ortaya koydu: "Bu krizin, Türkiye'nin önemini son zamanlarda ihmal etme tavn içine ginniş kimseiere gösterme şansnı getinniş olraası bir önemli fırsat olarak degerlendirilmekte- dir. Bumı bir ölcüde anlayışla kar- şılamak gerekir diye duşunuyonız. An» bu konuda ölçüniin tuttunıj- ması çok büyük onem taşıyor. Türkiye kesintikk bu kriz dolayı- sıyla içinde bulunduğu konumu istismar eder bir duruma girme- roelidir. Bu sorunun çözülmesine dönıik özd bir gayrctkeşlik goriin- tusu Türkiye ile ilgili olarak rihin- lerde yarablmamalıdır. Irak. haklı ve gecerli gerekce olmadan Ku- veyt'i işgal etmistir. Bunu kabul edilemez, tek yanlı bir işgal giri- şimi olarak kabul ediyonız. Bu- nun yaratügı olup bittigiyi kabul etmek kesinlikle soz konusu degil- dir. Bu fiili durumun duzeltilme- si gorot ne Türkiye'nin doğrudan sorunüuluğu içindedir, ne de bir başka ülke, bir süper güç kendisi- ni bölgedeki düzenin tesisi ile dog- rudan doğruya yükiimlü, görevli görme dunımunda olmamalıdır. Türkiye bu bölgenin jandarması degildir. Aynca bu bölgede bir başka jandarmalığı da kabul et- miyoroz. Sorun oluslanuası hıı- kuk çerçevesinde ele alınmalıdır. BB da Birleşmiş Milleüerdir." BM'nin etkili mekanizmalan olmadığını, ama bu mekanizma- ların yaratılması için harekete ge- çilmesi gerektiğini ifade eden Bay- kal, bir süre önce BM ordusu ku- rulması için genel başkanlan Er- dai tnönii'nün yaptığı çağrıyı ammsattı. Irak'a doğrudan müdahale ha- berlerinin olduğunu, ancak aynn- tılarla ilgili bilgilerin elinde olma- dığını, hükümet, Meclis ve siyasi partilerin devre dışında kaldıkla- rını söyteyen Baykal, özetle şöyle devam etti: "Böyle bir hazırlık söz konusu ise Tnrkiye'nin ikih ilişkilerle kri- zi kontrol allına almaya döniik, bir sıcak müdabalenin tarafı ha- line getirilmemesinin büyük önem taşıdığını belirtmek istiyoruz. Türkiye ortaya çıkan krizi kont- rol alüna alacağız diye başlatıla- cak olan tek ya da çok yanlı mü- dabaJe girişimleriniıı parçası ha- 25 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor DoğuPerînçek tutuklandıKapatılan 2000'e Doğru dergisinin genel yayın yönetmeni Doğu Perinçek dün tutuklandı. Güneydoğu'daki bazı yerleşim birimlerinde düzenlenen panellerde yaptığı konuşmalarda bölücülük propagandası yaptığı savıyla hakkında dava açılan Perinçek ilk duruşmasından sonra cezaevine gönderildi. DİYARBAK1R (Cumhuriyet) | — Güneydoğu'daki bazı yerleşim i birimlerinde düzenlenen paneller- ! de yaptığı konuşmalarda bölücü- lük propagandası yaptığı savıyla hakkında dava açılan, kapanan 2000'e Doğru dergisinin Genel Ya- yın Yönetmeni Doğu Perinçek, dün katıldığı ilk duruşmada tu- tukianarak cezaevine gönderildi. Diyarbakır DGM'de dün yapı- lan duruşmada hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkarılan kapa- tılan 2000'e Doğu dergisi Genel Yayın Yönetmeni Doğu Perinçek de hanr bulundu. SP Genel Baş- kanı Ferit tlsever, İHD Diyarba- kır Şube Başkanı Hatip Dicle ve yönetim kurulu üyeleriyle 50 do- layında yurttaşın izlediği duruş- mada iddianameyi okuyan DGM Savcısı, "Sanıgın, geçen şubat ve mart aylannda Diyarbakır, Sive- rek, Nusaybin, Batman ve Van'da düzenleneo toplanb ve panellerde yaptıg) konuşmalann milli duygu- lan zayıflabcı nitelikte olduğunu ve bölücülük propagandası yaptıgını" öne sürerek TCK'nın 142/3. maddesince 5 yü, suçun çe- şitli yerlerde tekrarianması üzeri- ne bu cezanın 5 misli arttınlarak toplam 25 yıla kadar hapis cezası verilmesini istedi. Dünkü duruşmada ilk savun- masını yapan Doğu Perinçek, bant çözümlerinin sağlıklı yapıla- 'KURŞUNA DİZİLMEM LAZIM' — Dunku duruşmada ilk savunmasını yapan Perinçek, bant çözümlerinin yeniden yapılması ge- rektiğini vurguladı ve "Fikirierimden vazgeçmem için knrşuna dizümem lazıın" dedi. madığını, benzer içerikte konuş- maları Batı'daki çeşitli kentlerde ve katıldığı Paris Kürt Konferan- sı'nda da yaptıgını belirterek "Ba- tı'daki konnşmalanmdan ötürü hiçbir sava soruşturma açmadı. Paris Kürt Konferansı'yla ilgili ts- tanbul DGM'de açılan davadan beraat eltim. Sihirli bir el doko- narak bu içerikteki konuşmalan Güneydogu'da suç sayıyor. Bu da devletin bölgeye ve bu topraklare balaş acısını çok iyi sergjüyor" de- di. "Kürt ve Türk halkının gönül biriıkteliğini ber zaman savundo- gunu, hiçbir zaman bu duşünce- sinden ödün vermeyecegini" vur- gulayan Perinçek. sözlerini şöyle sürdürdü: "Kürt meselesi, Kürt'e karsı çö- zülemez. Hele Kürt'ü ezerek, dö- verek hiç çözülemez. Kürt halkı- nı benimsemeliyiz. Başbakan Yıl- dınm Akbulut gibi Kürtierden 'onlar' diye söz etmemeiiyiz. Be- nim için bir Kürt emekçisi. Türk emekçisi kadar önemlidir. Kürtfe- rin eşitlik ve demokrasi mücade- lelerini ülkemiz halkının demok- rasi ve özgürleşmesinde çok önemli bir faktör olarak görüyo- nım. "Kürt yoktur" diyen politik düşünce iflas etmistir." Perinçek, savunmasınm son bö- lümünde bant çözümlerinin yeni- den yapılması gerektiğini vurgu- ladı ve "FDdrierimden vazgeçmem için knrşuna dizümem lazım" de- di. Perinçek, tahliye ve beraatini istedi. Perinçek'i savunan çeşitli baro- lara üye 13 avukat da müvekkil- lerinin suçsuz olduğunu, yalmzca düşüncesini açıkladığını, bu ne- denle tahliye edilmesi gerektiğini soylediler. Mahkeme heyeti duruşma so- nunda bant çözümlerinin bilirki- şi tarafından tekrar yapılmasına. eksik olan kanıtlann toplanması- na, Perinçek hakkındaki tahliye isteminin reddine ve hakkındaki gıyabi tutuklama karanru vicahi- ye çevrilmesine karar verdi. Du- ruşma 29 ağustosa ertelendi. Sosyalist Parti Genel Başkanı Ferit llsever, dufuşmadan sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, Doğu Perinçek'in benzer bir da- vadan lstanbul'da beraat ederken Diyarbakır'da tutuklanmasını eleştirerek şunlan söyledi: "Fark İstanbul'la Diyarbakır^ ın, Batı ile Doğu'nun yasalanyla SS kararnamelerinin farkıdır. Do- gu Perinçek'in tutuklanmasıyla Türkiye'de düşünce suclusu olma- dığını soyleyen yalan cephcsinin arşivine bir kara leke daha ekleo- miştir. Bir politik karann nrttaü olan bu antidemokratik dunım em kı&a zamanda düzdtilmeli ve Do- ğu Perinçek özgürlütüne kav»s- malıdır." Kutlu: Perinçek serbest bırakılsın TBKP Genel Sekreteri Haydar Kutlu da yaptığı yazılı açıklama- da, Diyarbakır DGM'ce tutukla- nan Doğu Perinçek'in serbest bı- rakılmasını istedi. Kutlu açıklamasında bu tür ka- rarların insan haklarına ve basın özgurlüğüne yöneu'k tehdit oldu- ğunu belirterek şöyle dedi: "Dünya sıiratle insan baklan, demokrasi yolunda ilerlerken. te- lekomünikasyon agı insanhğa çok sesliliği sunarken, Türkiye'yi bu gelişmelerin dışında tutma çaba- larını insanlanmız kabul etmeye- cektir. Dogu Perinçek'in dernal serbest bırakılması istemi ülkemiz demokrasi güçlerinin ortak tale- bi olarak kısa bir süre içinde dile getirilecektir." 2 yaralı var K.Armutlu'da yine çatışma Geçen ay kanlı çatışmaya sahne olan Küçükannutlu'da bir grabun açtığı ateşe gecekonducular taşla karşıhk verdi. Çıkan çaüşma sırasında iki kişi tabanca kurşunuyla yaraiandı. tstanbul Haber Servisi — Ge- çen ay polisin düzenlediği ope- rasyon sırasında bir kişinin ya- sanunı yitirdiği Küçükarmutlu gecekondu böigesinde dun mey- dana gelen yatışmada iki kişi ta- banca kurşunuyia yaraiandı. Sanyer'e bağlı Küçtlkarmut- lu'da dün gece 22.30 sıraların- da, bölgenin üsî tarafında bulu- nan gecekonduculara bir grubun silahla saldırdığı bildirildi. Si- lahlı grubun ateş etmeye başta- ması üzerine gecekonducular da buna taşla karşıuk verdiler. Bü- yüyen çatışma sonucu tabanca kurşunuyla yaralanan gecekon- ducuiardan Yaşar Şahin ile Fet- hi Galer Okmeydanı SSK Has- tanesi'ne kaldıntarak ameliyata alındı. Gecekonducular kendile- rine "anui mafyası" diye nıte- ledikleri grubun saldırdığını öne sürdüler. Saidtrgan grubun oiaydan sonra kaçbklan berirtü- di. ÇEK-SENET MAFYASI Eski ülkücü öldürüldü12 Eylül öncesinde Beykoz Ülkü Ocakları Başkanlığı yapan İsmail Kantekin Riva'da bıçaklanmış olarak bulundu. Adam öldürmeye teşebbüsten 16 yıla hükümlü Kantekin polis tarafından aranıyordu. "Çekirge İsmail" olarak tanınan'Kantekin'in senet tahsilinde adı geçiyordu. Haber Merkezi — Adam öldür- meye tam teşebbüsten 16 yıl hü- küm giyen ve aranan ülkücü tsma- il Kantekin Beykoz Riva'da öldu- rüldü. Bakırköy Şirinevler'de tek kurşunla öldürülen Naci Coşknn adlı kişinin ölmeden önce kendi- sini "çek-senet tahsilaü yapan Burhanettin Yıidınm'ın vurdu- gunu" söylemesi üzerine bu kişi gözaltına alındı. 12 Eylül 1980 öncesinde Bey- koz'da ülkü ocaklannın ilçe baş- kanhğını yapan ve adam öldürme- ye tam teşebbüsten 16 yıl hüküm giyen İsmail Kantekin, Riva'da bı- çaklanmış olarak bulundu. Yol- dan geçen vatandaşlarca ağaçhk- lar arasında bulunan Kantekin hastaneye kaldınhrken öldü. Çek-senet tahsili işleriyle uğraş- tıktan sonra geçen yıl çeşitli itiraf- larda bulunan Hakan Çeşnigil, ts- mail Kantekin'in "Çekirge tsmail" olarak tamndığı ve çek-senet işiyle uğraştığım belirtmişti. Bakırköy Şirinevler Kazım Ka- rabekir Mahallesi'nde de polis Na- ci Coşkun adlı bir kişiyi karnın- dan tek kurşunla ağır yaralı hal- de buldu. Coşkun'un görevlilere "Beni çek-senet tahsilaü yapan Burhanettin Yıldınm vurdu" de- diği öğrenildi. Daha sonra kaldı- nldığı tstanbul Tıp Fakültesi Has- tanesi'nde ölen Coşkun'un üzerin- de bir tabanca ile çeşitli miktar- larda senet fotokopileri bulundu. Bu arada Burhanettin Yıldınm gözaltına alındı. Özel tim Habur SınırKapm'nda çocuklann üzerine ateşaçtı 13 yaşındaki öğrenci öldüŞIRNAK (Cumhuriyet) — Ha- bur Sınır Kapısı'nda polislerden kaçan satıcı çocuklann üzerine ateş açan bir özel tim görevlisinin, 13 yaşındaki Fanık Aytuğ'un ölü- müne yol açtığı bildirildi. Savcı- lık yetkilileri özel tim görevlisinin adının belirlendiğini, gerekli so- ruşturmanın birkaç güne kadar tamamlanacağını soylediler. Yetkililerden alınan bilgiye gö- re olay 5 ağustos günü Türkiye'ye giriş yapan bir araç sürücüsünün, bazı malzemelerinin çalmdığını bildirerek polise başvurmasının ardından meydana geldi. Habur Sınır Kapısı'nda yumurta-ekmek satan çocuklar polislerin üzerleri- ne geldiğini görünce korkarak kaçmaya başladılar. Polisler, ka- çan çocukian yakalayamayınca sı- nır kapısında önlem alan özel tim görevu'lerinden yardım istediler. özel tim görevlileri önce uyarıda bulundular, çocuklann durmama- sı nedeniyle de üzerlerine ateş aç- tılar. Bu sırada Silopi Fatih tlko kulu öğrencisi 13 yaşındaki Faruk Aytuğ vurularak öldü. Görgü tanıklan, Aytuğ'un yere düşmesinden sonra özel tim gö- revlilerinin ateşi kestiklerini, bu sı- rada kaçan çocuklardan ikisinin Irak tarafı na geçtiklerini soyledi- ler. Bu arada olayda tek kurşunla yaşamını yitiren Faruk Aytuğ'un babası Hacı Aytuğ, Silopi Cum- huriyet Savcılığı'na bir dilekçeyle başvurarak özd tim görevlilerinin yakalayabilecekleri halde çocuk- ian ateş acarak durdurmaya çahş- tığını savundu. Aytuğ, sorumlular hakkında yasal işlem yapılmasını istedi. Cumhuriyet Savcılığı'nın Hacı Aytuğ'un başvurusu üzerine baş- lattığı soruşturma sırasında, Fa- ruk Aytuğ'un ölümüne neden olan özel tim görevlisinin adının belir- lendiği bildirildi. Soruşturmanın birkaç güne kadar tamamlanabi- leceğini anlatan savcılık yetkilile- ri, görgü tanıklarınca Irak'a kaç- tıklan bildirilen iki çocuk konu- sunda da şunlan soylediler: "Çocuklann Irak'a kaçbklan veya kaçmadıklan yolunda beyan- lar var. Irak'a geçmiş olsalardı Irak makamlan dunımu bir yaay- la bize bildirirdi, ancak böyle bir şey olmadı. Çocuklar evlerine de dönmüş olabilirler." line gelmemeye özen göstermeU- dir." Türkiye'yi bu konuda etkileye- cek olanın BM kararian .olduğu- nu anlatan Baykal, bunu aşan ka- rarların Türkiye'yi daha yıUarca yan yana yaşayacağı ülkelerle ta- raf haline getireceğini söyledi. Türkiye'nin Batı dünyası ile Orta- doğu arasında "komisyoncu" ol- maması gerektiğıne de değinen Baykal, "macrraya" dönüşebile- cek hareketlerden uzak durulma- sını da istedi. Baykal, hükümetin ve muhalefet partilerinin konuy- la ilgili olarak yakmdan bilgılen- dirilmesi gerektiğini de vurgula- dıktan sonra, "Biz bu bölgenin jandarması, jandarma genel ku- mandanı, güvenlik gücü, olağa- nüslü hal bölge valisi de degiliz. Bu bölgede başka bir jandarma da istemiyoruz. Bir ya da birkaç ülkenin, bir araya gelip böyle bir görev üstlenmesini de kabul etmi- yoruz, islemiyoruz. Uluslararası hukukun hâkim kılınmasını istiyonız" dedi. Bu bölgede etkili olduğumuz mesajını belli kudretü çevrelere ve- rerek etkili olacağimız anlayışına karşı olduklannı da anlatan Bay- kal, "Sayın Cumhurbaşkanı dün- ya politikasını etkileyen liderier arasına girdi. Hepsiyle telefoala konuşuyor" sorusuna, "Bir dö- nem öyle gözükür. Öyle gözüktü- gü zaman çok iyidir. Ama onun bir bedeli vardır. Bir noktada biter" karşılığıru verdi. Baykal, bir başka soru üzerine de, "Evet doğ- ru aslında. Biz biikümetten btzi Meclis'te bilgileodirmeüıi istiyonu ama, önce hükümetin bilgiknmesi lazım herbalde" dedi. Demirel'in sözleri DYP lideri Demirel, <lün Cum- huriyet'in sorularını yanıtlarken, iktidann son gelişmeler hakkında kendilerine bügi vermek konusun- da bir girişımi olmadığını belirte- rek, "Dünyanın hiçbir memleke- tinde milleü'n tümunu arkasuıa al- madan bu çeşit işlerin içine gidil- mez. Ama bunlann zaten milletin yüzde 85i karşısında. Bunlann sözlerine itibar edenlerin aklına şaşanm ben" diye konuştu. Hükümetin son gcKşmelerde devredışı bırakıldığını ammsata- rak, "Hükümet Türkiye'de ne za- man devre ici ki" diye soran De- mirel, Körfez gerginliği karşısın- da Cumhurbaşkanı özal'ın tavn- nı nasıl değerlendirdiği sorulunca da şöyle dedi: "Kendisi oraya halk» yüzde 85'inin reddettiği bir gnıbun des- teği ile çıkanlıp oturtuldu. Bnna itiraz yoksa bu yapbklanna itinu etmenin anlamı olmaz. Türidye gayet garip bir rejim boaalMatce- jim cıkmazı içindedir." Demirel'in konuyla ilgili ötekî sonılara verdiği yanıtlar ise şöyle: "— Muhalefet liderleri Çanka- ya'nın' Güneydoğu olaylan ile il- gili zirve çağnsını kabul ederek katdmıştı. Son gelişmeler üzerine de böyle bir çagn olursa tavnmz ne olur? DEMtREL — Sanmıyorum ya- pacağinı. Olup biteni görelim ona göre. Bir şey demem. Yalnız san- mıyorum yapacağını. O başmı al- mış gidiyor. Nereye kadar giderse? — Gelişmeler hakkında bflgi vermek için hükümetten size yö- nelik bir girişim oidn mn? DEMtREL — Hayır, asünda öyle uzun boyiu bilgiye falan ih- tiyacımız yok. Herkes ne biliyor- sa biz de o kadar biliyoruz.. Hü- kümet kadar iyi biliyoruz. Asga- ri onlar ne biliyorsa biz de o ka- dar biliyoruz." Demirel, dış politikadaki geliş- meleri görüşmek üzere Meclis'in olağanüstü toplanması girişimi konusunda SHP'nin kendileriyle bir teması olmadığını da bildirdi. Böyle bir temas dunımunda ge- rekli imzanın toplanması için ha- zır olduklannı bildiren Demirel, Meclis'in toplanarak sorunu gö- rüşmesinin yetmediğini, konuyu halka da aktannak gerektiğini be- lirtti. Bu arada Demirel, Berlinli Türk Dernekleri Topluluğu yöneticile- rini kabulü sırasında gazetecüerin "Körfez'deki gelişmelerden sonra Irak"a askeri raüdahalede bolunnl- ması olasılığı"na yönelik bir soru- yu da yanıtladı. Demirel, bu ko- nuda şöyle dedi: "Benbirsflahlıçaüşmayabaşın- dan beri ihtimaJ verrnediiB. Yioe vermem. Eğer dünya bölünmöş olsaydı, bühassa Sovyetler Birliği ile Batı karşı karşıya kalsaydı. o zaman bir halat çekilmesi söz ko- nusu olurdu. Ama bütün dünya bir arada." Öte yandan ANAP Grup Baş- kanvekillerinden Raşit Daldal, hü- kümetin "Körfez krizi" ile ilgili gelişmelere göre Meclisi olağanüs- tü toplantıya çağırabileceğini açık- Iadı. AA'nın haberine göre, Daldal, hükümetin, bölgede giderek tır- manan gerginlik nedeniyle böyle bir istemde bulunabileceğini söy- ledi. Raşit Daldal, Dışişleri Bakanı Ali Bozer'in, önümüzdeki günler- de "Körfez'deki son gelişmeler" konusunda TBMM'de grubu bu- lunan siyasi partilerin liderlerine bilgi verebileceğini de bildirdi.