Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 AGUSTOS 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/15
KÜRFEZ KRİZİ...KORFEZ KRİZİ... KÖRFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KRİZİ... Kftl
DE CUELLAR-AZİZ GÖRÜŞMESİ
Diplomatik çözüm umuduertelendi
DE CÜELLAR — Aziz'le göruşemedi.
BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile Irak Dışişleri
Bakaru Tarık Aziz arasında dün gerçekleşmesi planlanan
buluşma bugüne ertelendi. Magrip Birliği ise dışişleri
bakanlan toplantısmın tarihini pazara kaydırdı.
Dıs Haberler Servisi — Birleşmiş Millet-
ler Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile Irak
Dışişleri Bakaru Tank Aziz arasında dün ya-
pılinası planlanan göruşme, bugüne ertelen-
di. Beş Kuzey Afrika ulkesinin oluşturdu-
ğu Magrip ülkelerinin dışişleri bakanlan-
nın dün yapılacak olan toplantısı da bugü-
ne kaldı. Aıap Birliği'nin 21 ülkesinden
13'ünün katılımıyla Kahire'de yapılan Aıap
Birliği toplantısının dün akşamki ilk otu-
rumunda, Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesi yo-
lunda görüşler dile getirildi. Tunus, Körfez
krizinde arabuluculuk yapmayı önerdi.
BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile
Irak Dışişleri Bakanı Tank Aziz arasında
dün Ürdün'ün başkenti Aınman'da yapü-
ması planlanan gönlşme, De Cuellar ile Ta-
nk Aziz'in Amman'a vanş saatlerinin uyuş-
maması nedeniyle bugüne ertelendi. Genel
Sekreter De Cuellar, dün akşam saatlerin-
de gittiği Amman'da Urdün Dışişleri Bakanı
Marwan Kasım ve BM yetkilileri tarafından
karşılandı. De Cuellar, havaalarunda basın
mensuplanna yaptığı açıklamada, "Bura-
ya Irak hükümetini dinlemek için gddim"
dedi.
tçinde bulunulan durumu "fazlasıyla
gergin, fazlasıyla giiç" olarak nitelendiren
Genel Sekreter, yaşamı tehlikede olan in-
sanlar olduğunu belinerek, "Iraklı yetki-
lilerin insancıl duygulanna guveniyorum"
diye konuştu.
Genel Sekreter De Cuellar, dün Mısır'-
da yayımlanan El-Hayat gazetesine verdi-
ği derneçte de ABD Başkanı George Bush'u
uzun yıllardır tarudığını belirterek "Kendi-
sinin bir savaş taciri olmadığını biliyorum"
dedi. AA'nın verdiği habere göre De Cu-
ellar, Tank Aziz ile yapacağı görüşmeye de
değinerek, bu göruşmenin ABD ile Irak
arasında dolaylı bir göruşme olarak görül-
memesi gerektiğini, BM Guvenlik Konse-
yi'nin kendisine böyle bir yetki vermediği-
ni söyledi. Ortadoğu'daki sorunlann teme-
linde tsrail-Arap anlaşmazlığının olduğu-
nu belirten Genel Sekreter, ancak sorunu
en kısa sürede halledecek sihirli bir çözüm
olmadığını ifade etti. Perez de Cuellar, Kör-
fez krizinin çözümu için gerekirse Bağdat'a
gidip Saddam Hüseyin ile de göruşeceğini
kaydetti.
Öte yandan, diplomatik çevrelerin De
Cuellar-Aziz görüşmesinden önemlı sonuç-
lar beklemedikleri bildiriliyor. CNN tele-
vızyonunun bildirdiğine göre ABD Başka-
nı George Bush, De Cuellar - Aziz görüş-
mesi konusunda "iyimser olmadığıııı" söy-
ledi. Kuveyt'in Irak Büyükelçisi Tank Raz-
zuki de, Cuellar'ın girişimini "başansızJı-
ga mahkûm" olarak niteledi.
Arap Birügi toplantısı
Mısır'ın başkenti Kahire'de 13 Arap Bir-
liği ulkesinin katılımıyla dün akşam yapı-
lan toplantıda, Irak'ın Kuveyt topraklann-
dan çekilmesi yönünde görüşler dile geti-
rildi. Irak yanlısı Cezayir, FKÖ, Tunus, Su-
dan, Yemen, Moritanya ve Ürdün'ün katıl-
madığı toplantı, 2 saat 15 dakika sliren bir
oturumdan sonra, bugüne ertelendi. Mısır,
Suudi Arabistan, Kuveyt, Suriye, Libya ve
Fas temsilcilerinin, dün gece sabaha kadar
karar metni üzerinde çalışacaklan bildiril-
di.
Magripttlkeleritoplantısı
Magrip Birliği'ni oluşturan 5 Kuzey Af-
rika Ulkesi dışişleri bakanlannın dün Ce-
zayir'de yaprnası planlanan toplantısı pa-
zar gunüne ertelendi. örgütün dönem baş-
kanlığım yürüten Cezayir'in Dışişleri Ba-
kanlığı tarafından yapılan açıklamada, er-
teleme nedeni konusunda bilgi verilmedi.
Cezayir, libya, Moritanya, Fas ve Tunus'-
tan oluşan Magrip Birliği üyeleri Fas dışın-
da, Körfez krizi konusunda Irak'tan yana
tavır sergiliyorlar.
Tunus'un girişimleri
Tunus Devlet Başkaru Zeynel Abidin Bin
Ali, Körfez krizine bir çözüm bulmak ama-
cıyla başlattığı arabuluculuk girişimleri çer-
çevesinde, krizle ilgili tüm taraflara özel
temsilciler gönderiyor. Reuter'in bildirdi-
ğine göre Arap ve Avrupa ülkeleri ile ABD
ve Çin'e gidecek özel temsilciler, bu ülke
yetkililerine Bin Ali'nin mesajını iletecek-
ler. Bin Ali'nin Saddam Hüseyin'e de, mu-
halefetteki Sosyalist Demokratik Hareket'-
in Genel Sekreteri Mohammed Moaaba'yı
göndereceği bildirüdi. özel temsilcilerin bu
sabah yola çıkmaları bekleniyor.
Büyükelçilerin açıklaması
Suriye ve 5 Körfez ulkesinin Cezayir bü-
yükelçileri ortak bir açıklama yaparak böl-
geyi savaş korkusundan kurtarmak için Ku-
veyt'teki Irak birliklerınin önkoşulsuz ola-
rak çekilmesini istediler.
Cezayir resmi haber ajansı APS'nin ha-
berine göre Kuveyt, Suudi Arabistan, Bir-
leşik Arap Emirlikleri, Lmman, Katar ve
Suriye büyükelçilerinin dün gece yaptıkla-
n toplantıdan sonra yayımladıklan ortak
açıklamada, "Irak birliklerinin derhal ve
önkoşulsuz olarak Kuveyt'ten çekilmesi,
bölgedeki yabancı giiçlerin de bölgeden ay-
nlmasına yol açacaktır" denildi.
Açıklamada, krize, "Arap Birfigi'nin
gözetiminde Araplar arasında çözüm bu-
lunması gerektiği" kaydedildi.
Gorbaçov'un önerisi
SSCB Başkanı Mihail Gorbaçov, Körfez
sorununun çözumunde, tum zorluklara
karşın sorunlan buyütmekten kaçınan 'pe-
restroyka yohı'nun örnek alınmasıru öner-
di. Gorbaçov, Moskova Haberleri Dergisi
ile Fransız 'Paris-Match' dergisini ortak
olarak yayımlayacaklan sayı için verdiği de-
meçte, Körfez bunalımında tırmanmanın
engellenmesi için her şeyin yapılması gerek-
tiğini söyledi. SSCB Başkanı söyle konuş-
tu:
"lç poliükada da, zayıflıkla suçlanma
kaygısıyla 'daha sert önlemler mi
almalıydım' diye duşundüğüm durumlar-
la sık sık karşılaşıyonım. Ancak perestroy-
ka surecinde biz her zaman bolunme ve ça-
tışmadan kaçarak sorunlann çozumu için
siyasi yollara başvurmayı tercih ediyonız.
Uluslararası ilişkilerde de kimse prestijini
arttırma kaygısıyla aşın onlemlere başvur-
mamalı. Bu, siyasi miyopluk olur. Tersi-
ne, iletişim yoluyla durumu normalleşlir-
mek için kolektif yaklaşım ve çözümler ara-
malıyız."
İNGİLTERE
Kral Hüseyin bu kez
Londra'da destek arıyor
EDÎP EMtL ÖYMEN
LONDRA — Ürdün Kralı Hüseyin,
Irak'ın Kuveyt'ten "bir ölçiide" çekilmesi-
ni öngören barış planını bugün "Başbakan
Margaret Thatcher ile görüşüyor. Kral Hu-
seyin'in, Kuveyt bunalımma barışçı bir ço-
ztım bulmak amacıyla son bir çabası ola-
rak nitelenen tngiltere ziyaretinde, "kibar,
ama soğuk" karşılanması bekleniyor. Baş-
bakan Thatcher, BM Guvenlik Konseyi'nin
Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesi ve Kuveyt'in
meşru yönetirninin yeniden göreve donme-
sine ilişkin karanm tartışmayacağım, baş-
ka hiçbir seçeneği ele almayacağını birçok
kez kesin bir dille açıklamıştı.
Barış plaru hakkında Kuzey Afrika ülke-
lerindeki temaslanndan sonra Avrupa'ya tn-
giltere'den geçecek olan Kral Huseyin'i Ba-
tı'da destekleyen olmadığı gibi Arap ülke-
leri arasında da halen Filistin Kurtuluş ör-
gütü ve Sudan'dan başka destekleyen yok.
Plan şu noktalan içeriyor: Irak ve Ameri-
kan kuvvetleri karşılıklı olarak geri çekile-
cek. Kuveyt'te Irak askerlerinin yerini Arap-
lar arası bir kuvvet devralacak. Altı ay Arap
Birliği örgutu, surgündeki Kuveyt yöneti-
mi ve Bağdat arasında Kuveyt'in geleceği
hakkında görüşmeler yapılacak. Bu sürede
Kuveyt'te bir referandum ya da seçim yapı-
larak yeni hükumet ve parlamento oluştu-
rulacak. Yeni Kuveyt hükümeti, Irak'ın Ku-
veyt'e yönelik tartışmah sınır bölgeleri ve
Basra Körfezi'ndeki adalar konulannda
Irak'la görüşmeye oturacak. Iki ülke arasın-
da karşılıklı saldırmazlık anlaşması iraza-
lanacak.
Planda, Kuveyt Emiri'nin durumu belir-
siz. Aynca Irak'ın Kuveyt'ten talep etmiş ol-
duğu Rumeyla petrol bölgesi ile Basra Kör-
fezi kıyısındaki "Urom Kasr" limanı açık-
lanndaki "Bubiyan" adasının Irak'a "bir şe-
kilde devri" de planda ima ediliyor. Kral
Hüseyin'in barış planı, Kuveyt uzerinde
Irak'ın denetimini zımnen kabul etmiş olu-
yor.
Kral Hüseyin'in bu planının Londra'da ta-
raftar bulması beklenmiyor. tngiltere, Ür-
dün'ün Irak karşısındaki guç durumunu an-
lamakla birlikte, Irak'ın saldınsını kınama-
masını, ekonomik yaptırımlara geç ve gö-
nulsuz katılmasıru hoş karşılamamıştı. Dev-
letler hukukunun "ruhuna ve lafzına" özen
gösteren bir ülke olarak tngiltere, BM ka-
rarları dışında bir çözümu kabul etmeyece-
ğini açıkladı.
Kral Hüseyin, banş planı için dün de
lspanya'da destek aramıştı. Libya, Cezayir,
Tunus, Moritanya ve Fas'a yaptığı ziyaret-
lerden sonra, krize diplomatik çozüm bul-
mak amacıyla başlattığı 10 gunlük turun
Avrupa'daki ilk durağı olan tspanya'ya ge-
len Hüseyin burada, Ispanya Kralı Carlos
ve Başbakan Felipe Gonzalez ile gö-
rüşmüstü.
Banş planları
Batı'run Irak'la pazarlık olasıhğı bulunan
noktalar:
• Irak, Kuveyt'ten çekilir, Uluslararası Ada-
let Divanı, Irak'ın Kuveyt'e yönelik olarak
talebini inceler.
• Kuveyt'te BM gözetiminde geçici hükü-
met kurulur. Bu aşamada Emir'ın dönme-
si söz konusu değildir.
• Irak bütün kimyasal silah yığınağını yok
eder. Kimyasal ve nükleer silah depolannı,
tesislerini denetime açar.
• Bundan sonra Irak'a uluslararası silah am-
bargosu kaldınlır.
• BM gözetiminde bir uluslararası banş gü-
cü Kuveyt'te görevlendirilir.
• Ticari ve ekonomik ambargo kaldınlır.
Suriye ve lran, Irak'a saldırmayacaklan
hakkında güvence verirler.
FKÖ'ntin planı
• Çokuluslu askeri gücün yığınağı durdu-
rulur.
• Irak Kuveyt'ten, Batüı güçler Suudi Ara-
bistan'dan çekilir. Yerlerini BM ve Araplar
arası bir banş gücü alır.
• Arap Birliği örgütü, Irak'ın Kuveyt'e yö-
nelik toprak talebini inceler.
Herhangi bir göriişmeden önce Irak, Ku-
veyt'ten çekilir. tngiltere, "kesinlikle ve
derhal" ifadesini kullarurken, Beyaz Saray
Ulusal Guvenlik Danışmanı Brent Scowc-
roft, geri çekilme işleminin "takviminin"
görüşülebileceğini söylüyor. ABD'NtN KOZL — ABD Hava Kuv\etleri'ne ait A-10)e1leri de Suudi Arabistaa'a vardı. A-KTUr, Irak tanklan için ABD'nin önenüi kozlanndan bin (Fotoğraf: AP)
FKÖANKARA TEMSİLCtSÎ YASİN:
Türkiye, ABD'yi kurallara uymaya zorlayabilir
YASEMİN ÇONGAR
ANKARA — Körfez krizindeki tutumu,
bölge ulkderimn çoğunun tavnndan önemli
farkhlıklar gösteren Filistin'in Ankara
Temsilcisi Fuat Yasin, Türkiye'nin bu ko-
nudaki diplomatik etkinliğini ABD'nin
uluslararası kurallara uyması doğrultusun-
da kullanmasını istedi. Yasin, bölgede her
türlu askeri etkinliğe karşı olduklanm da
vurgulayarak, "Asker gönderilmesi konu-
sunda karar verirken, kardeş Turk yöneti-
minİD Turk halkının çıkarlan dogrultusun-
da davranacagını umuyorum" dedi.
Fiüstin'in Ankara temsilcisi olarak 2 tem-
muzda göreve başlayan Fuat Yasin, kısa bir
süre Birleşmiş Milletler'de (BM) çalıştıktan
sonra Varşova ve Madrid'de Filistin Kur-
Yasin, "Türkiye, Körfez krizinde ABD'yi desteklediğini
resmen ifade etmiyor. Eğer Türkiye'nin Amerikalıları
desteklediği doğruysa o zaman durum çok farklı olur,
bizim de çok farklı şeyleri göz önünde tutmamız gerekir'
tuluş Örgütü'nü (FKÖ) temsil etmiş dene-
yimli bir diplomat. Hayfa'da doğan ve bu
kentin, 1948'de kurulan lsrail devletinin sı-
nırlan içinde yer alması üzerine yaşamınm
buyuk bölümünü Suriye ve Lübnan'da
"mülteci" olarak geçiren Fuat Yasin, Kör-
fez krizi ve Türkiye-Filistin ilişkileri konu-
sunda Cumhuriyet'in sorularını yanıtladı.
Yasin'le yaptığımız söyleşi şöyle:
" — Türkiye'nin Körfez krizindeki tutu-
muau ve etkinliğini nasıl karşılıyorsunuz?
YASİN — Türkiye hükümeti ve halkı
gösterdıği etkuılikle, Ortadugu'dakı soru-
nun yaüştınlması için enerjik ve önemli kat-
kılar yapabilir. Türkiye'nin coğrafi, demog-
rafık ve siyasi açıdan önemli bir konumu
vardır. Türkiye sorunun barışçı yollardan
çözümü için büyük katkılar sağlayabilir.
ömeğin Amerikalıları uluslararası kuralla-
ra uymaya, göruşme masasına oturmaya
zorlayabilir. Biz Türkiye'deki dost ve kar-
deşlerimizden eğer ellerinden geliyorsa bu
yönde çaba göstermelerini dilenz.
— Türkiye'nin bölgeye asker gondennesi
durumunda Filistin'in buna tepkisi ne ohur?
YAStN — Biz her türlü dış müdahaleye
karşıyız. Amerikan müdahalesine ve bölge-
de Amerikan askeri gücü bulundurulması-
na karşıyız. Bu müdahale Arap çıkarlan
dogrultusunda değildir, Amerikan çıkarlan
doğrultusundadır ve petrolün bekçiliği için-
dir. Birliklerini bölgedeki bazı Arap ulke-
lerinin daveti üzerine göndermiş olmalan-
na karşın Arap çıkarlannı savunma ama-
cını taşımıyorlar. Asker gönderip gönder-
meme konusunda Türkiye'nin alacağı ka-
rar ise Türk hükumetinin bileceği iştir. Kar-
deş Türk yönetiminin bu konuda karar ve-
rirken, Türk halkının çıkarlan dogrultusun-
da davranacağuu umuyorum. Ancak biz bir
tür savaş hali başlatmaya yönelik her tür-
lü askeri etkinliğe karşı çıkıyoruz.
— Filistin olarak, sorunun nasıl çözüle-
ABD'NIN AMACI:
Körfez krizinden daha da güçlü çıkmakABD üçüncü dünyadaki lider dostlarına "Sizi terk
etmeyeceğiz" mesajını vermek istiyor. Bu hedeflere
varılmaya çalışılırken, bu arada Saddam Hüseyin de
devrilirse Amerika'nın buna itirazı olmayacak. ABD, soğuk
savaş sonrası ortaya çıkacak dünya denklemi bakımından
Körfez'de öylesine büyük oynuyor ki Saddam Hüseyin'in
varlığı veya yokluğu, Amerikan çıkarlan yanında fazla öne
çıkmıyor.
UFUK GÜLDEMİR
WASHINGTON — Körfez krizinin ilk
gunlerinde, her ne kadar ABD Başkanı Ge-
orge Bush, Irak lideri Saddam Hiiseyin'i ik-
tidardan uzaklaştınlmış olarak görmek is-
tediğini gayet açık olarak ifade ettiyse de
ABD yönetiminin Körfez planının merke-
zi hedefini bu arzu oluşturmuyor.
Bir numaralı hedef, Irak'ın Kuveyt'i iş-
galine son vermesi. ABD Başkanı George
Bush için çok önem taşıyan ikinci hedef ise
Kuveyt'in tekrar eski yöneticilerine kavuş-
turulması. Bunu sağlayarak Amerika'nın
üçüncu dünyadaki lider dostlarına, "Sizi
terk etmeyeceğiz" mesajını vermek istiyor-
lar. Bunlara bağlı olarak genel hedef, "So-
ğuk savaş sonrasının bu ilk bunalımından
Amerika'nın başı dik bir cihan devleti ola-
rak" çıkması. Bu hedeflere varılmaya ça-
lışılırken bu arada Saddam Hüseyin de dev -
rilirse Amerika'nın uuıut nuid uu <uı um-
cağı söylenemez. Ancak ABD, soğuk savaş
sonrasında ortaya çıkacak dunya denkle-
mi bakımından Körfez'de öylesine büyük
oynuyor ki Saddam Hüseyin'in varlığı ve-
ya yokluğu, ABD'nin genel menfaatlerinin
yanında fazla öne çıkmıyor. Bu bakımdan
da ABD'nin Körfez'deki merkezi strateji-
sini Irak liderini devirmek oluşturmuyor.
New York Times'ın ABD Başkanı'nın
yakın çevresine atfen bildirdiğine gore baş-
kan ve muttefikleri, Irak lideri Hüseyin'-
in, iktidardan uzaklaştmlmaya gerek kal-
madan da bir bölge gucü olarak "nötr" ha-
le getirüebüeceğini düşünüyor. Çünkü Kör-
fez krizinin Ortadoğu ve dünyayı siyasi ve
askeri bakımdan yepyeni bir oluşuraun eşi-
ğine getirdiğine, dolayısıyla da Irak lideri
Hüseyin'in bundan sonra "genişlemeci"
politikalar izlemesinin olanaksız olduğuna
dıkkat çekiliyor. Bu yeni oluşum şoyle sı-
ralanıyor:
1- Kriz, Arap dünyasındaki dengeleri
sarstı: Mısır ön plana çıkarken, Suriye ve
tran kendilerini "ıhmlılar" safında buldu.
Böylece Mısır, Suriye ve tran, bölgede Irak
emellerini caydıracak bir anlayış birliğine
ulaştı.
2- Soğuk savaş yıllarında Arap liderler
bölgede ABD'nin gücunü hep Moskova ile
dengelerlerdi. Oysa ABD ile Sovyetler Bir-
lıği şimdi Körfez krizinde yeni bir işbirliği
duzlemi yakaladı.
3- Körfez krizi ile birlikte NATO, Batı
ittifakımn askeri rolünü, Avrupa kıtasırun
ötesine, Körfez'e doğru genişleterek yeni bir
caydıncılık unsuruna donüştü.
Ancak gerek Avrupalılann gerekse de
Sovyetler'in uzun vadede bu tutumu sür-
durecekleri konusunda kimse garanti vere-
miyor. Aynca ABD'nin Suriye ve lran ile
ilişkileri onada. Üstelik, eğer ortada inan-
dıncı bir tahrik yokken ABD, Irak'a sal-
dırırsa, krizin doğurduğu Arap ittifakı da
çokebilir. Bu bakımdan Amerikan yöneti-
mi sıkı sıkıya, ambargo ve ablukayı etkili
kılmaya çaba gösteriyor. ABD yonetimi,
eğer abluka başanlı olursa, Irak'ın savaşa-
cak mecali kalmayacağını, dolayısıyla da
"gururunu kurtaracak" bir şeyler verilir-
se Kuveyt'ten çekileceğini düşünuyor. Irak
Kuveyt'i işgal ettiğinde Hüseyin, "Kuveyt'-
in mali konular ve petrol sondajlama ko-
nusunu iyi niyetle müzakere elmediğini"
ileri surmüştu. ABD Başkanının Ulusal Gu-
venlik Danışmanı Scowcoft, önceki gün
"Irak Kuveyt'ten çekildikten sonra arala-
nndaki Bağdat ve Kuveyt'in arasındaki gö-
riış aynlıklannı gidermeve dönuk muzake-
rekr yeniden açılabilir" dedi.
ABD yönetiminin, Körfez stratejisinin
Saddam Hüseyin'in iktidardan düşürülme-
sine kadar uzatmaması için bir başka ne-
denden daha söz ediliyor. General Doug-
las MacArthur, 1950'de Kore'de 38. para-
leli geçip Kore'nin içlerine doğnı askeri ha-
rekâtı genişletince, bu ileri adım, Çinlile-
rin müdahale etmesine ve çatışmanm 1953'e
kadar sürmesine neden olur. Washington'-
un, Körfez'deki kısa vadeli hedeflerini,
Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesi ve Kuveyt yö-
neticilerinin tekrar işbaşına getirilmesi ile
kısıtlamasındaki isabete, MacAnhur'un bu
hatası hatırlatılarak dikkat çekiliyor.
Ancak tabii durumu Saddam Hüseyin'-
in bundan sonraki performansının da be-
lirleyeceği hatırlatılıyor. ABD'de yaşayan
ünlü tranlı bilım adamı Fuad Ajami, ön-
ceki gün "Saddam Hüseyin'in elinde çok
az kart olduğunu, ama olanlan da çok ns-
Uca oynadığını" ve Saddam Hüseyin'in,
geçmişte, "Geri adım atmasını bildigini
gosterdiğini" yazdı. Eğer Hüseyin bunu ya-
parsa ABD'nin kendisiyle çelişkisinin bir
miktar daha birlikte yaşanabilir hale gele-
ceği soylenebilir. Ancak Hüseyin, şu ana
kadar Kuveyt konusunda bir taviz vermek-
ten kaçındı. önceki gün ilk kez bir Ameri-
kalı gazeteciye, CBS'ın redaktör spikeri
Dan Rather'a verdiği demeçte, "Kuveyt
sonsuza kadar Irak'ındır" dedi. Rather'-
ın, "ABD ile Kuveyt konusunda raüzake-
reye yanaştr nusınız?" sorusuna ise "Kn-
veyt Amerika'nın 52. eyaleti mi" diye ya-
mt verdi. Hüseyin, önceki gun kulislere ya-
yılan, Irak'ın "Özel kanallardan ABD'ye
yeni bir banş planı onerdigi" iddialanm da
kesin bir ifadeyle yalanladı.
Amerikan yönetiminin Irak rejimi konu-
sundaki kısa vadeli stratejisini etkileyebi-
lecek bir başka unsur da Amerikan kamu-
oyunun yönetimden beklentileri. Örneğin
muhafazakâr eğilimli Wall Street Journal
önceki günkü başmakalesinde "Sadece
Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesi gibi alçakgö-
nıillii bir hedefin uzun süre Amerikan ka-
muoyunun destegini alamayacağına'' dik-
kat çekiyordu. Aynı günkü Washington
Post'un başmakalesinde ise "Irak'ın Ku-
veyt'ten çekilmesinin daha ötesindeki he-
deflere şiddetle muhtacız. Bağdat rejiminin
çökmesi bir ihtimalse, yeni bir Körfez gu-
venlik rejiminin kurulması bir başka ihti-
maldir ve onsuz olmaz" deniyordu.
Özetle her ne kadar Saddam Huıeyin'i
devirmek Amerika'nın şu andaki merkezi
stratejisini oluşturmuyorsa da yukanda an-
latılan unsurlar nedeniyle ABD'nin final
hamlesinin Irak rejimi bakımından ne so-
nuçlar getireceğıni şimdiden kestirmenin
guç olduğu da vurgulanıyor.
ceğini diişünüyorsuaBZ?
YASİN — Arap zirvesinde ve Dışişleri
Bakanlan Toplantısı'nda tavnnun çok açık
ortaya koyduk. Biz halen soruna Arapla-
rarası bir çözüm bulunabileceğine inamyo-
ruz. Savaş çıkmamalı. Çünkü böyle bir sa-
vaş tsrail'e topraklarım doğuya, Ürdün'e
doğru ya da kuzeye, Lübnan ve Suriye'ye
doğru genişletme fırsatı verebilir.
— Türkiye'nin bir Arap iilkesi olmama-
sına karşın gösterdıği etkinlik sizde ve di-
ğer Arap iilkelerinde bir tepki yaratıyor
mu?
YAStN — Biz Filistinliler olarak Türki-
ye'nin içinde buhınduğu durumu anlayabi-
liyoruz. Sanınm birçok Arap ülkesi de öy-
le. Üstelik Türkiye, tslam Konferansı ör-
gütü üyesidir. Bu açıdan çok fazla şey ya-
pabilir. Şu ana kadar Türkiye'nin Körfez
krizinde ABD'yi desteklediği resmen ifade
edilmedi. Eğer Türkiye'nin Amerikaklan
desteklediği doğruysa o zaman durum çok
farklı olur, bizim de çok farklı şeyleri göz
önünde tutmamız gerekir.
— Türkiye'nin, lsrail'le diplomatik iliş-
kilerinin düzeyini yükseltme planı \ardı.
Körfez krizi sonrasında bu konuya yakla-
şımınız nedir?
YASİN — Türkiye-lsrail ilişkilerinin dü-
zeyi yükseltilirse, bu bizim Türkiye ile iliş-
kilerımize zarar vermez. Tabii bu konuda-
ki karar Türk hükümetine aittir. Ancak şu
anda böyle bir girişim için uygun zaman de-
ğildir. Çünkü bir yandan Körfez krizinin
nasıl sonuçlar doğuracağı belli değil, bir
yandan da intifada üçüncü yılını doldurmak
Uzere. Biz dostlanmızm iç işlerine kanşma-
yız. Ancak dost Türk hükumetinin tsrail ile
ih'şkiler konusunda yeni bir adım atarken
iyice düşunmesi gerekir. Bu karann Türk
halkı ve Türk çıkarlan açısından ne anla-
ma geleceğini iyi tartmalıdır.
— Bir de sizin temsil düzeyiniz konnsn
var..
YASİN — Bizim bu konuda. acelemiz
yok. Gerçekçiyiz. Türk hükumetinin ken-
dıleri ve bizim için en uygun zamanda bu
düzeyi yükseltme kararı veTecegine ina-
nıyoruz.
— Bölgedeki Kürt unsunınun Körfez kri-
zinde bazı dış güçler tarafından kullamldı-
ğı görüsüaü nasıl karşılıyorsunuz?
YASİN — ABD bu sorunda ehndeki tüm
kartlan oynamak isteyecektir. Sorun, Kürt
halkının ABD'nin elinde bir kart olmayı is-
teyip istemeyeceği.. Kürt sorununa en uy-
gun çözum gelecekte bulunacaktır. Daha
çok anlayışla, daha gerçekçi bakılarak bu
sorun çözülebilir."