Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 AĞUSTOS 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/15
KÖRFEZ KRÎZÎ...KÖRFEZ KRIZt... KÖRFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KRİZİ...KÖH
ÜRDÜN
Kral Hüseyin'in açmazıbüyüyor
FATtH M. YILMAZ
Ürdün Kralı, Başkan Bush'la yaptığı görüşmeden sonra
'gönülsüz' olarak kabul ettiği Akabe'nin Irak'a kapatılma
kararına, halkın göstereceği tepkiyi göğüslemeyehazırlanıyor.
yükselen Irak yanlısı seslerine nasıl bir ya-
nıt verec'eği merakla bekleniyor. Bu arada
son bir gun içinde aralannda Batılıların da
bulunduğu 18.000 kişi, Irak'tan Ürdün'egel-
miş bulunuyor.
Akabe Limanı'ndan önceki güne kadar
devam eden Irak'a yiyecek maddesi yüklen-
mesi işlemi, Ürdün'de resmi ağızlardan ya-
pılan açıklamalarla bitmişe benziyor. An-
cak hem Akabe'de hem de Amman'da ko-
nuştuğumuz birçok Ürdünlü, buna inan-
mak istemediklerini söylüyorlar. Jihad Me-
cid Abu adlt Akabeli bir süriıcü, Ürdün
Kralı Hüseyin'in Irak'a çeşitli yollardan yi-
yecek göndermeye devam edeceğine, "Al-
AMMAN — Ürdun Kralı Hüseyin, zor
günlerin eşiğinde. ABD Başkanı George
Bushia Manie'de yaptığı görüşmeden son-
ra ulkesine dönen Kral, "gönülsüz" olarak
nza gösterdiği Akabe Limanı'nın Irak'a ka-
patılması kararına tebaasının göstereceği
tepkiyi göğuslemeye hazırlanıyor. Irak için
*aort daman' ozelliği taşıyan Akabe Lima-
nı'ndan artık Bağdat'a yükleme yapılmaya-
cağına Ürdunluler inanmak istemiyorlar.
Hemen hemen her gun Saddam yanlısı gös-
terilere sahne olan Amman'da, Kral Hüse-
yin'in radikal Islamcılarm, Filistinlilerin
ASKERİ UZMANLARINGÖRÜŞÜ:
Irak ordusu
sürpriz yapabilirAskeri uzmanlara göre Irak ordusu İran'a karşı savaşta
parlak bir performans göstermedi ve gece saldırılarından
kaçındı. Ama Kuveyt'e gece saldırdı ve işgal planını başarılı
biçimde uyguladı. Uzmanlar, Irak'ın Körfez Savaşı'ndan
dersler aldığını belirtiyorlar.
Dtş Haberier Servfei — Korfez'de gergin-
ligin hızla tırmandığı şu günlerde 1 milyon-
luk Irak ordusunun yeteneği ve silahlan, as-
keri uzmanlann üzerinde en çok durduğu
konulardan biri.
The New York Times gazetesinin tsraiüi
askeri uzmanlara dayanarak verdiği bilgi-
ye göre Irak ordusunda 55 tümen arasında
sadece 12 ya da 7 tümen elit (seçkin) bir-
likler. Bunlar silah, moral ve teçhizat bakı-
mından herhangi bir düşmanın seçkın bir-
likleri Ue kıyaslanabilecek nitelikte. Bu seç-
kin birliklerin büyük bölümü halen Kuveyt-
Suudi Arabistan sımnnda mevzilenmiş du-
rumda.
Irak ordusunun Sovyet yapunı T62 tanklan.
Bazı askeri uzmanlar, Irak ordusunun gü-
cünün abartıldığını öne sürüyorlar. Ama
çoğunluk, Irak'ın askeri gücünün küçüm-
senmesinin de hata olacağıru belirtiyor. Ba-
tılı bir askeri uzman şöyle diyor:
"Irak, Körfez Savaşı'nda tran'a karsı dddl
bir gece operasyonu duzenlemedi. Ama Kn-
ve>t'e gece saldırdı. Ve saldın, hazırlama,
uygulama bakımlanndan başanlı idi. Bu
bakıradan Irak'ın bir sürpriz yapabüecegi-
ni akıldan çıkarmamak gerek."
Askeri uzmanlara göre Irak Hava Kuv-
vetleri'nin ABD uçaklanna karşı fazla şans-
ları yok. Ancak Irak zırhlı birlikleri de ha-
va saldınlanna karşı o denli savunmasu de-
ğil. 5500 tanka ve 7000 zırhlı personel taşı-
yıcıya sahip olan Irak ordusunda 4 bin
uçaksavar topu var. Bağdat'ın eündeki
uçaksavar füzeleri arasında 300 uzun men-
zilli Sovyet yapunı SA-2 ve SA-3 füzeleri bu-
lunuyor. Bunlar Vietnam Savaşı'ndan kal-
ma. Ancak Irak'ın daha ufak ve modem fü-
zeleri de var. Iraklı piyadelerde aynca omuz-
dan atılan SA-7 füzeleri bulunuyor. Iraklı-
lann Kuveyt'te ABD yapımı Stinger ve
Hawk füzeleri de gecirdiği bildiriliyor. Bir
askeri uzman şöyle diyor: "ABD nçaklan
Irak zırhlı birifklerine saldınnca, bn o ka-
dar kolay bir savaş olmayacak. Amerikah-
lar da küçumsenemevecek kayıp verecekler."
Irak'ın tanklan da Batılı askeri uzman-
lann yoğun biçimde tartıştıklan konular-
dan biri.
Körfez Savaşı sırasında Irak 1000 dola-
yında Sovyet yapımı T-62 (modası geçmiş)
ve 2500 T-54, T-55 tankını (daha modern)
top seklinde kullanrnıştı. Bu tanklar, sabit
pozisyonlardan düşmanı top atesine tutu-
yorlardı. Bu nedenle Irak savaşta fazla tank
yitinnedi.
Bu durumda ABD ile bir savaş çıktığın-
da askeri uzmanlara göre Irak T-62'leri ge-
ride tutup yine top gibi kullanacak. Buna
karşıiık çok daha modern olan Sovyet ya-
pımı T-72 tanklannı öne sürecek. T-72'ler,
Amerikalılann en güçlü tanklan M-l Ab-
rams'lar ayarında.
Irak'ta 500'e yakın T-72 tankı var. Bir sa-
vas çıktığında Irak, ABD'ye karşı Çin ya-
pımı 1500 tane T-69 tanklannı da kullana-
cak. T-691arda güçlü 105 mm.Tik toplar, la-
zerli menzil saptayıcı ve diğer modern tek-
nolojiler bulunuyor. Ancak bu tanklann
önemli zayıflıklan da var. örneğin
T-69'lann toplan M-Herin aksine her aüş-
tan sonra 3 saniye dunnak zorunda. Oysa
M-l'ler, gelişmiş teknolojisi nedeni ile son
süratle yol alırken bile çok isabetli ve sü-
rekli aüş yapabiliyor.
Genelde askeri uzmanlara göre Suudi
Arabistan'a yığümakta olan Amerikan
tanklan Irak tanklanndan üstün. Ancak uz-
manlar, Iraklüann tanklannda ne gibi tek-
nolojik yenilikler yapıldığımn bilinmediği-
ni, bu nedenle dikkatli davranılması gerek-
tiğini belirtiyorlar.
lab'a inandığı" kadar emin olduğunu söy-
luyor. Örneğin Jihad'a gore tüm dünyanın
karşısında olduğu Saddam'a böyle bir gün-
de yardım etmek 'farz.' Bu ve buna benzer
sözleri, Ürdün'ün her bolgesinde, her insan-
dan duymak mümkün. Kral Hüseyin'in po-
pülaritesi, şimdilik kaydıyla tabandan ge-
len tepkinin direkt olarak Kral'ı hedefleme-
sini önlüyor gibi görülüyor. Ancak Müslü-
man Kardeşler ve tslami Tahrir gruplan,
Saddam'ın Akabe üzerinden beslenmesinin
kesilmesini sert biçimde eleştiriyorlar. Ra-
dıkal tslamcı gruplann da doğrudan olarak
Kral Hüseyin'i hedef almak istemedikleri
açıkça görülüyor. Ancak radikaller, Am-
man'da günlerdir sürdürdükleri Saddam
yanlısı gösterilerini daha da büyütmek ıs-
tediklerini söylüyorlar. Filistinlilerin de Sad-
dam hayranlığı buna eklenince Kral Hüse-
yin'in ne gibi bir çözurn planladığı sorusu
akla geliyor. Amman'daki diplomatik göz-
lemciler, Kral Hüseyin'in Saddam Hüseyin
1
le açık açık konuşarak içinde bulunduğu
durumu anlatabıleceğini öne sürüyorlar.
Aynca Kral'ın kuzeyinde kimyasal silahlara
sahip ve Urdün'e düşman bir Saddam'dan
çekindiği de Amman'da konuşuluyor. Yay-
gın kanı, Kral Hüseyin'in ABD'nin tepki-
sini çekmeden Saddam'la 'gizii' bir pazar-
lık yapabileceği seklinde. Kral Hüseyin'in,
Akabe'yi Irak'a kapatması sonucu uğraya-
cağı zarann çok üzerinde karşıhksız bir yar-
dımı Bush'tan kopardığı da fısıltı gazetele-
rinin manşetlerini süsluyor. Ekonomisi tarn
anlamıyla krizın eşiğinde bulunan Ürdün
1
ün bu tutumu, Saddam Hüseyin'in Kral'a
karşı duşmanca bir tavır alraayacağı yolun-
daki ümitlerin artmasına da neden oluyor.
Ürdünlüler, Saddam'ı sevdiklerini ancak
ABD'nin baskısına 'mecbnren' nza göste-
rildiğini dile getiriyorlar. Saray çevrelerin-
de surekli olarak Ürdun'ün Akabe'yi Irak'a
kapatarak çok büyuk bir kulfet altına gir-
diğini belirtiyorlar. Ürdün, ekonomısinin
zor durumda olduğunu öne surerek hem
ABD'yi, hem de Irak'ı karşısına almamaya
çahşıyor.
Kral Hüseyin'in *açmazı' da tüm bu fak-
törler göz önüne alındığında düğumleniyor.
Amman'da şöyle sokaklan dolaşıp nabız
yokladığımzda, Mercedes'lerin, BMW'lerin
arasında paraya oian açlığı ve kıraç toprak-
lardan fışkıran sefaleti açıkça goruyorsu-
nuz. Birkaç Ürdunluyle konuştuğumuzda
size Irak'a yiyecek, ıçecek göndermeye ha-
zır olduklannı söylüyorlar. "Kral'a saygKİaıı
onan para" anlayışının Ürdünlülerın goz-
lerinde yansıttığı ifade gerçekten ilgınç. Bu
durum, tüm yolları deneyerek Irak'a yiye-
cek göturup zengin olma düşlerı kuran Ür-
ABD'li askerteria
Iraklı askerlere
göre en büyıik
dezavantajlan:
Çöl sıcagı.
ÜRPERTtYOR — Görünıüsii olası bir kimyasal savaşın urpertisini duyurtan bu gaz maskelerinin
kornma kapasiteleri belli bir düzeyde kalıyor. (Fotograf: Rıza Ezer)
Ne, nedir?
Gaz
maskesi.Türkiye'de gaz maskesi
uretimini Makina ve Kimya
Endüstrisi Kurumu'nun
(MKEK) Ankara Maske
Fabrikası gerçekleştiriyor. 1935
yılında üretime başlayan,
1940'lardan 1985'e dek
ûretimine ara veren fabrikanın
kapasitesi yılda 100 bin maske
ve 200 bin süzgeç üretmeye
elverişli.
MKEK tarafından üretilen
gaz raaskeleri buhar ve aeresol
halindeki kimyasal silahlann
solunum yoluyla yapacaklan
etkilere karşı korunmayı
sağlayacak sekilde tasarlandı.
Maske başlığı ise kolay nefes
almaya, gönneye, konuşmaya
ve optik aletlerin ve diğer
ekipmanların kullarumına en az
kısıtlama getirecek şekilde
dizayn edildi.
Gaz maskeleri toksit gazların
sızmasına ve bu tür gazlardan
arındırmaya karşı doğal
kauçuktan imal ediliyor. Gaz
maskesi başhklan büyıik,
normal ve küçuk olmak üzere
üç boyda üretiliyor. Ağırlığı
0.83 kilogram olan maskeler 40
cal/cm
2
ısıya kadar
dayanabiliyor. Maskeler çelik
miğfer giymiş askerler
tarafından bile 9 saniyede
takılabüiyor, eksi 25 dereceye
kadar da rahatlıkla
kullanılabiliyor.
Edinilen bilgilere göre, NBC
gaz maskesi ve suzgeci bilinen
ve tammlanabilen kimyasal
silahlara karşı belirli bir süre
koruma sağlayabiliyor. Ancak
üretilen gaz maske ve
süzgeçlerinin gelişmekte olan
kimyasal silahlara karşı
koruma sağlaması için,
geliştirilen kimyasal silahın ya
da atılan kimyasal bombamn
ne olduğunun bilinmesi
gerekiyor.
Gaz maskeleri satışında 'kıpırdama* var
Kimyasal savaşın
faturası ağır
ÜMİT ASLANBAY
ANKARA — "Bir kaç kişi geldi. Birisi
de miıhendis arkadaş. Tepeden tırnaga ku-
şandı. Kimyacı tabii. tşi biliyor. 'Bu Sad-
dam'ın sağı solu belli olmaz' dedi. Tulumu,
gaz maskesini ve filtreyi çantasına yerteşür-
di. Bir kaç gıindiir böyle, eUnde çantayla ge-
ziyor."
"tsçi saglığı teçhizab" satan Sadi Öner,
savaş geriliminin, gaz maskesi satışlannı
A.ıkara'da "Bir parça kıpırdattıgını" böy-
le anlatıyor ve devam ediyor:
— Ama Adana'daki temsilciligimizden
telefon ettiler. 'Buraya durmadan muşteri-
ler geliyor. Kimyasal bombaya karşı gaz
maskesi istiyorlar' diye. O da gaz maskesi-
ni vermesine verecek, ama hangi tür filtre
takacagını bilmediği için bize sordu. Bi/ de
ancak bir tur filtreyi tavsiye edebiliyoruz.
Onu söyledik. Bu arada Hollanda'ja ek si-
pariş verdik.
Merakla soruyoruz:
— Hangi filtre?
Merakımızın haklı dayanağı var. Çünku
Saddam'ın 'hardal'ı var, 'fosgeö'i var, 'la-
btın'u var... Bunlann hepsine göre de ayrı
ayrı filtre var.
— Bizim tavsiyemiz BP2.
BP2'nin marifeti, her türlü "kimyevi harp
rnalzemesine" karşı ortalama sonuç verebil-
mesi. Ama kesin sonuçtan Öner de emin de-
ğil. Kimyasal bombaların bileşimini bilme-
dıklerinden ancak çıkarsama yoluyla tavsi-
yede bulunabiliyorlar. Makina Kimya En-
dustnsi (MKE) bunlara karşı maske ve filtre
uretiyor, "ama yalnız askeriye için..." Bu ne-
denle de MKE'nin gaz maskelerinin hor-
tumları sola dönük. Askerler sağ omuzla-
rına tüfeklerini rahatca dayayabilsinler di-
ye.
Yetkililerin söylediklerine göre savaş, "çok
uzak bir ibtimal" de olsa, sivil savunma
böyle durumlarda MKE'den aldığı gaz mas-
kelerini dağıtmakla görevli.
Ancak iş, maskeyi takıp uygun filtreyi
bulmakla bitmiyor. KHM, yani Kimyasal
Harp Malzemesi deri ile temas ederse de et-
kili oluyor. Bu nedenle bir de tulum lazım,
eldiven, belki de çızme...
400 bin lira civarında olan tam yuz mas-
kesinden vazgeçip, daha mütavazı bir mas-
ke alırsanız 70 bin lira. Buna 75 bin liralık
filtreyi, 85 bin liralık tulumu da eklemek la-
zım. O zaman "Saddam korkusu" nu ha-
fifletmenin faturası aşağı yukarı belli olu-
yor. Gerisi çabukluğa bağlı. Yanı gaz bom-
bası atıldığında, yanınızda taşıdığınız çan-
tanızdan filtresi onceden takılmış maskenizi
ve tulumu hızla çıkarıp, giyinip, takınıp
"olay yerinden" uzaklaşacaksınız.
"Uzaklaşmak" da değil, tabana kuvvet ka-
çacaksınız. Çunku fıltrenin dayanma süre-
si çok fazla değil. Yüzde bir oramnda ze-
hirli gazın bulunduğu bir ortamda bir saat
kadar (Yüzde 1, en yoğun ortam kabul
ediliyor.)
Yakın değil
Neyse ki, hukumete göre savaş o kadar
yakın değil. "Savaş izni", "her ihümale
karşı" alındı. Sonra taa uzaklardan kimya-
sal bomba atmak da *akıl kân!" değil. Bir
kere hedefi tutturmak çok zor. Ikincısi, ha-
vada dağıhp genleşeceği için seyrelecek.
Uzaklardan atılan bomba, yaptığı etkiye
değmeyecek.
Bu nedenle askeri literatürde "yakın harp
silahı" Genellikle hedef görüldükten son-
ra, yani göz göre göre atıhyor. Halepçe'de
olduğu gibi.
1. Dünya Savaşı'nda 125 ton KHM kul-
lammış. 1.5 mılyon kişi gazla zehirlenmiş.
1925'te Cenevre Protokolü ile yasaklanmış.
Protokolü ûnzalayan ülkelerden Japonya,
Çin'e; Italya, Habeşistan'a karşı hemen 2.
Savaş'ta kullanmışlar. Almanlar ise boş dur-
mamış, tabungazını bulmuşlar. Amerikalı-
lar ise "FM 100-5 Harekâl Talimnamesi"
iie duruma açıklık getirmişler:
"ABD politikası kimya ve biyolojik silah-
lan yasaklar. Bununla beraber ABD duş-
manların kimya silahlan kullanması halin-
de misillemede bulunraa hakkını saklı tut-
tugundan..."
dünlülerin sayısının artmasına neden olu-
yor. Irak'ın en önemli müttefiklerinden Ür-
dün, Güvenlik Konseyi'nin ambargo kara-
rımn ABD zoruyla sürmesi durumunda, ye-
ni Mercedes'leri, BMW'leri karşılamaya ha-
zırlanıyor.
ABD Dostluk DeraeğFnin
tepkisi
Urdun-ABD Dostluk Derneği dun bir
açıklama yaparak ABD yonetimini sert bir
biçimde kınadı. Dernek, ABD'nin Körfez'e
gıriştiği askeri yığınağı eleştirirken yığına-
ğın Ürdun'e de zarar verdiğini belirtti.
Irak'tan kurtulanlar
Irak'ın ulkesınde bulunan Batılıları
'rehİBe' olarak kullanacağını açıklamasının
ardından dun Ürdün'ün Ruwe^de sımr ka-
pısından Irak'tan kaçan 18 bin yabancı gir-
dı. Saddam Hüseyin'in, "Bizim dostlanmız
onlar" dediği Mısırlıların oluşturduğu bu
kalabalık içinde birkaç Fransız ve Batı Al-
manın da olması ilginçti. Ürdün, Irak'taki
yabancıların çıkış kapısı olma özelliğini
günlerdir surdüruyor. Ancak ilk kez bu ka-
dar kalabalık bir grup Irak'tan Ürdun'e geç-
miş bulunuyor. Irak'tan kurtulma şansına
sahip olan 18 bin yabancının ulkelerine gön-
derilme işlemi de süruyor. Ürdün toprak-
lanna ayak bastıktan sonra gazetecilere
'gordukleri zulmü" anlatan Mısırlılar, Irak
askerlerinin tum paraJannı aldıklanru, gün-
lerdir yıkanmadıklanru, yemek yıyemedik-
lerini anlatırken sınır kapısmdaki Ürdun-
luler, anlatılanlara pek inamyor görunme-
diler. Öyle ya "Saddam, ancak şevtanla iş-
birligi yapanlara ceza verirdi."
Evet, Ürdün'de Körfez krizinin ancak
ikinci boyutu izlenebiliyor. Irak'tan kurtul-
mayı başaranlar geçirdıkleri kötü günleri
anlaurken Amman'da Saddam yanhları da-
ha büyuk eylemlere hazırlanıyorlar. Kral
Huseyin gelişmeleri elinden geldiğince iyi
değerlendirip, ne ABD, ne Irak, ne de hal-
kını küsturmemeye çalışıyor.
DIŞBASIN
Çozum
ekonomik
ambargo'
Ingiltere'de yayımlanan 'The
Daily Telegraph' gazetesi
dünkü sayısında Körfez
bölgesine askeri kuvvet
gönderilmesindeki amacın
Saddam'ı devirmek ya da
Arap ülkelerinin
egemenliğini korumak değil,
dünya petrol ticaretini
korumak olduğunu yazdı.
İEbc
Ortadoğu'ya askeri kuvvet göndermek-
ten amaç, bir diktatöru devirmek değil; hat-
ta Arap ülkelerinin egemenlik haklarım sa-
vunmak da değil; dünyanın petrol alımını
korumak. Ekonomik bakımdan hayatta
kalmamız Saddam Huseyin gibi şiddet yan-
lısı ve istikrarsız bir kışinin eline bırakıla-
maz. Eğer Birleşmiş Milletler şimdi ambar-
goyu ablukaya çevirmezse, en büyuk sına-
vını verememiş olacaktır. Washington ve
müttefikleri için en uygun seçenek, Saddam
Hüseyin bir tahnkte bulunmadığı takdirde,
askeri bir çözümden çok, Irak'ı uzun bir ab-
luka ile boğmaktır. Önemli olan, amaca bu-
tün Ortadoğu'nun yapısını bozmadan, yık-
madan ulaşmaktır.
Birleşmiş Milletler, ekonomik yaptınm-
lan uygularnak için askeri harekât önerme-
di. Suudi Arabistan'daki savaş uçaklan, sa-
tatükoyu korumak için orada, ama denız
kuvvetinin farklı emirleri var. Bu kuvvet
Irak'ı abluka altına alırken, Birleşmiş Mil-
letler Güvenlik Konseyi'nin kararı uyarın-
ca yapmıyor bu eylemi. Fakat Kuveyt'in
meşru müdafaa başvurusuna yanıt olarak
yapıyor. Ingiltere'nin Kuveyt'le karşıhkh
bir savunma anlaşması yoktur. Aynı şekil-
de, Birleşmiş Milletler tarafından verilmiş,
açık denizde gernilere saldırma yetkisi de
yoktur. tngiltere'nin Basra Körfezi'ndeki
varlığı ile Birleşmiş Milletler kararları ara-
sındaki ilişki giderek kopuyor.
EAEYOEPOTYniA
"BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar,
ABD Başkanı Bush'un ticaret gemilerine
karşı verdiği 'vur emri'ne bütünuyle karşı
çıkıyor. Ancak Basra Körfezi'nde savaşa bir
adım kala, Washington'un aldığı bu karar,
BM'ye mal edilmeye çalışılıyor. Oysa De
Cuellar, askeri operasyon karannın Güven-
lik Konseyi'nce alınması gerektiğine, aksi
halde BM Anayasası'nın ihlal edileceğine
işaret ediyor.
Sovyetler Birliği, bu arada ABD ile BM
çerçevesinde eşgüdüm sağlanmasını istiyor.
Sovyetler'e göre ABD ile bu eşgüdüm sağ-
larursa BM kararları daha da ağırlık kaza-
nacak."
Hnpam
"Amerikalı pilotlar, Iraklı pilotlarla ke-
dinin fare ile oynaması gibi oynuyor. Irak
ile Suudi Arabistan arasında uzanan çölün
semalarında oynanan bu tehlikeli oyunlar-
da taraflardan biri soğukkanlılığıru yitirir-
se, savaşın çıkması an meselesi olacak.
Irak'ın ise Bağdat ve Kuveyt'te bulunan ya-
bancı uyruklulara karşı tutumu, bölgedeki
krizi daha da arttınyor. ABD'nin 'uyarıla-
ra uymayan' ticaret gemilerine vur emrı çı-
karması da bölgedeki durumun ne denli va-
him olduğunu gösteriyor" (18.8.1990)