25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
TASARRUF SAHİPLERİNE DUYURU İSTANBUL MOTOR PİSTON VE PİM SANAYİ A.Ş.'NİN 3.300.000.000.- TL'LIK HİSSE SENETLERİ 20.08.1990 - 20.11.1990 TARİHLERI ARASINDA BEDELLERİ NAKDEN VE PEŞİNEN TAHSİL EDİLMEK SURETİYLE, HALKA ARZ YOLUYLA SATILACAKTIR. Bu hısse seneoermın hafca arzına ılıskın izahname 38.1990 tarih ve 2580 sayılı T. Ticaret Snafi Gazetesı'nde yayımlanmıstır. Sattşı yapdacak hose sanetlernin hsJka arzı Sermaye Pıyasası Kurulu'nun 3071990 tanh ve 1077453 sayılı ıznine dayanmaktadır Ancak bu ızin ortakltğın ve hsse senetlerinin Kurul veya Kamuca tekeffülü anlamına gelmez I- HİSSE SENETLERİ SATILACAK İSTANBUL MOTOR PİSTON VE PİM SANAYİ A.Ş. HAKKINDA BİLGİLER: 1. Tcaret Unvanı 2. Merkez Adresı a Tescil Tarihı. Stcıl Numarası ve Ticaret Stcıl Memurluğu 4. Ana Faalıyet Komjsu 5. Ortak Sayı» 6. a) Ûdenmiş Sermayesı b) Sermayenin Ortaklar Arasında Oağılımı: Ortaflın Adı-Soy»<fc/Tic»nt Uovanı Muammer Derelı Derelı Hottıng A.Ş Dığer Ortaklar Tbplam c) imüyaziar ve Imtryazlı Payiar d) Türk Tıcaret Kanunu'nun 402-403'ûncû maddalen uyannca fcdas edilen ıntHa SOMMfi Ü6 tBytanftfl hflMSF e) OrtakNc esas sözlatmesine QÖre Yönetım ve Denetım Organlarmın Seçm» f) Toplu »ûılesme ile ilgili bilgiler tetanbul Motor Piston ve Pim Sanayi A.Ş MecSsı Mebusan Caddesi No: 133 Fmdıklı / İstanbul 16.21967, 94596^9914, Istanbui Ticaret Sicd Memurkığu Piston ve Pm Üretımı 118 Kışi 221)00000001-TL Senmyt Payı (1JO0-- TL) Tbptam Srmaye Orar» (%) 15706BR&- 6.249.10a- 4&015.- 7130 28.405 ZZJOOOOOO- 1OOÛOO Esas sûziesmenın 7. maddesme gore 22000000000 TL'lık sermayenın 50000000 TL's A grubu, 50000000 TL'sı B gnıbu ve 21900000000 TL'sı C grubu hısse senederinden duşmaktadır Esas s&lesmenın 12 maddesme göre en çok 9 kışıden oluşan Yönetım Kurukj üyafcınnın tamatnı A ve B grubu hısse senedi sahıptenrwı gostereceMen adayiar arastndan Genel Kurul tarafından seçılmek1»dir. Yoktur. Yönetım Kurutu 1 veya 3 yıl sûre üe görev yapmak üzere A ve B grubu hısse senedi sahiplerinin gostereceMen adaylar arasmdan Genel Kurul taratmdan seçilen en çok 9 ûyeden oluşmaktadır. Denetim Kurutu 1'yıJ sûre Ae görev yapmak iaare Genel Kurul tarafından seçüen 2 veya 3 ûyeden otuşmaktadır. Fabnkarrazda Metal Iş Sendıkası laalıyetMır. Ibplu sozlesme 151990 tarihınde sona ereceMir. Şirteto- miz MESS isveren Sendıkası ûyesıdır Yare Joplu rtzteşme görûşmeten Metal Iş Sendıkası ıte MESS arasında devam etmekte olup herhangi bir antaamazlık yoktur. II- MALİ DURUM VE TEMETTÜ DAĞITIMI İLE İLGİLİ BİLGİLER 1. Ortakkğın Son Üç Yıllık Bilançosuna göre ana katemler rtıbanyte aktıf ve pasıfi te 304.1990 tanhlı Hesap Durumu AKTİF (HLV0N TL) 1. Döner Değerter 2 Baglı Degerler a) Oia ve Uzun Vadelı Aiacak" b)Diöer a Sabit Deûerter (Net) a. Brût S a U Değener b. (-) Btnkmiş Amort. Tbplam PASİF (MİLYON TL) 1. Kısa Vadelı Borçlar 2. Orta ve Uzun Vadeli Borc. aOzkaynaktar löphvn 31.12.1987 1İ403 ai72 ısn 201 4755 11726 (8371) 25330 &424 6.160 «1746 25330 31.12.196) 31.068 7.444 7223 221 • 8019 26.151 (1&132) 46551 &094 12£40 27317 46551 31.12.tt69 27.251 5019 <7B2 257 16535 51.087 (34552) 40805 72B1 8342 3ai72 48305 D 30.4.1990 tarfıı itjbariyte ftzikı stok sayımı yapıtmamıştır (") Ota ve uzun vadelı alacaklann tamamı Ercanlar Olomotiv Tıcaret A.Ş.'ncten olan alacaMardır. Sözkonusu alacaklar ıMüafiı olup bu halen sûrmektedır. 2. 304.1990 tanhi rtıbariykr a. arttbfim Difier Şatııslar lehıne verdiği M M e r i n toplamı tt*tur b. Ortakkğın kullarafcgı teminat mektuplanmn tubfl : 112.453.181.-TL c AMü Değerter ûzerinde bulunan toplam ipoteklutan . 255117000)0-TL a Ortaklıgın Genel Kurufca onaytanrms 31.12.1989 tanhli son bilançoau ile 304.1990 tanhli hesap durumundaki: (TL) 31.12.HW a. Ûdenmis Sermaym b.ihöy*lan c YDOAF d. Kân 22.000000000- 236ai4O90a- 5U0939595- 3J894.485.785.- 3«4.19M' 32473 5222 4.965 257 16312 51282 (34.470) 54507 9248 8303 36956 54507 konudadava 3O4.1M0 22JOOOJOOOJOOO.- 2550365.19a- 5L0B6L208L913- 7309.236368.- 4. Ortaldıfrn son ûç yta a» gelir tabtolan He 30.4.1990 tarihi itibariyle Hesap Durumu: (fcfcYOHTL) 1 NET SATIŞ HASILATI A) YURTIÇI SATIŞLAR B)İHRACAT 2. SATILAN MALIN MAÜYETİ a BRÜT SATIŞ KÂRI 4. SATIŞ GIOERLEH & GENEL YÖNETİM GİDERLERİ & FAAÜYET KÂRI 7. FJNANSMAN GİDERLERİ A) KISA VADEU KREDİ RUZLERİ B) KVU VAD KREDİ FVUZLERİ Q TAHVIL FAİ2LERI a FAALİYET CMŞI GEÜR a FAAUYET CHSI GIDER 10 OÛNEM KÂRI «•7 1&204 17.703 501 8S70 9234 303 1307 7024 2380 1536 1.354 0 1.181 28 5189 m10OO0 9725 2.75 4927 5073 136 1048 3858 16.42 838 7.44 040 643 014 2850 19M 37.481 36.400 1091 1&276 22.215 572 4:076 17567 1.476 730 746 0 2535 7 18320 m10000 972S 2.75 4075 59.25 153 1037 4636 334 135 139 ooo 756 002 5047 1989 37.197 36390 807 24.404 12.793 335 1313 10645 3709 3028 681 0 1614 4356* 3B94 W TOO00 9733 2.17 6531 3439 090 437 2832 937 814 133 OOO 434 1305 9.23 304.1980 20085 2O064 021 12356 7.730 170 U314 6546 671 0 671 0 1.444 10 7309 <*) 10000 100 00 6151 3849 035 55 3259 334 OOO 334 000 7.19 005 3639 (•) 4,7 mflyar TL'lık kısmı Ercanlar Otomotiv Tcaret A.Ş'nder olan alacağın dava asamasmda otması nedenryie aynlan sûpheh alacaklar karsılığma ılıskın otferdit 5. Mali Yapı ve Kariıl^a İliskin Başlıca Oranlar 1968 19 304.1990 a) Can Oran (Döner Değerier/Ksa Vadelı Borçlar) b) Aktif Devır Hızı (Net Sabş HasılabAktrf Tbplamı) c) Irabana KaynaJdartÖzkaynaldar d) Rnansman GktorteriMkrjf Tbplamı e) Faakyet KânHUrtif Tbplamı I) Ftttftt KârVNet Sabş Hasılatı 6. Son üç yihJa dağrblan 'femettû Tutan ve ödenmis sermayeye oran: 1987 1. Temettü 2. Temettü TOPLAM 1.47 072 136 0,0 0» 038 5,10 031 067 003 038 0.47 076 0,47 0,12 022 029 351 037 0V»7 001 012 033 (1.000 TL.) 2515000 2OO000 2.715000 (%) 63 5 68 (1.000 TL.) (H) (IJOOTL) (*) 8414300 200000 210 663562 5 - 8314300 215 663562 III- HALKA ARZ YOLUYLA SATILACAK HİSSE SENETLERİ HAKKINDA BİLGİLER 1. Hısse SeneHennı satacak olan pay sahbı hakfcında bilgiler Ortagm Adt-SoyKk Tuo» (1-ÛOO TL) Muammer Oerelı 15705385 2. Satışı yaptfacak paylan temsıl eden hisse seneder Ae ıkjılı bilgiler Nt (i) Kupür D ^ t r i (TL) Tertbl «t Grubu 100000 200000 1-C 1-C Oran(H) 71» ma »eya Hamlllne YbahOMutu Hamıline Tbptam KupurAdedl 26400 3300 29.700 Nonlnal M n (1-000 TL.) 3300000 loptaHR I r i m (1.000 TL.) 254O00O- 660000- 3300000- (i) Satılacak hısse senetten üzennde, seneOenn devır ve tedavulûnû kıs kullanmasına engel olacak tayrtfar bulunmamaktadır (iii) Hisse senetennın satçı anınca ûzennde, 1den 16'ya kadar numaralı yenı pay alma kuponu, 1990'dan 1999a kadar yıl numaralı kâr payı kuponu bulunmaktadır. 3- Satılacak hsse senetlennın kâr payı alma, yen pay airna ve bedelsu hısse alma konulanna ıltşJkın sahıp okJuğu haklar ile ıkjılı açıklamalar 4- Satılacak imtiyazlı Hısse Senetton ve imtıyazın Nrtelığı Satılacak hısse senetlerinin sermayede sahıp dduklan pay oranında Kâr payı alma haklar olup, ik kez 1990 yılı kanndan pay verüecektır Aynca, saUacak hısse senetlennın, sermaye artınmlannda sermayede sahip olduklan pay oranında yeni pay ve bedeteız hısse alma haklan olup, * sermaye artnmmda 1. yeni pay alma kuponu kars*emda bu haklar kuianılacaiaıt Yoktur. IV- HİSSE SENETLERİNİN SATIŞ ESASLARI 1. Bir Payın Satıs Ryatı 2. (i) Bir Hosenın Nominal Degen 09 Bir Hissenm Defter Degen (ÖzkaynaklarfHrsse Adedı) 31.12.1989 itüıenyle 30 4.1990 tebariyle a Halka Arz Sûresı 4. Pay Bedellerinin Yatınlacağı >Wier ve Mûracaat Şekh Aracılık yûMenim sözlesmesine göre, taraflarca betırtenen 1300 TL'lık nomuial degere tekabûl eden payın sabş fryatı 1O0O0 TL 'ndan asağı olmamak üzere Borsa'da duşacak fıyattır. 5J00OL-TL 7539-TL. 8399.-TL 90 gûndür. Sûre bu sirkûlerin iianı ile baslamaktadır. Tasarruf sahıpten hertıangı bir borsa ûyesine mûracaat ederek pay bedellerinı yatırmak suretiyle hisse senedi alabtleceMerdır. İSTANBUL MOTOR PİSTON VE PİM SANAYİ A.Ş. 17 AĞUSTOS 1990 KÖRFEZ KRtZt»,KÖRFEZ KRİZİ.,, K Eski Kara Kuvvetleri Komutanı Ortadoğu'daki krizi Cumhuriyet^ değerlendirdi Savaş, krizi derinleştirirEm.Org. NECDET ÖZTORUN Eski Kara Kuvvetleri Komutanı Suudi Arabistan'ın başhca hayati amacı böi- gede en çok petrol Oreten ve dağıtan rezervi alan bir ülke olarak mevcut sosyal ve devlet, ekonomik ve fıkri, dini hayatını devam ettir- rnektir. Bu krizde ABD'nin ısrarı ve Irak'ın hare- kete geçmek üzere bir askeri hanrhk içinde ol- duğunu açıklaması ve ikna etmesi Ozerine, ABD askeri gücünün ülkesine gelmesine mü- saade etmiş ve ABD'nin bölgedeki politik, ekonomik ve askeri hedeflerini ele geçirmesi- ne katkı sağlayacak üsleri kullanmasına im- kân vermiştir. Bu tutum Arap milliyetçileri ta- rafından ileride bir sorun haline getirilecek- tir. Suudi Arabistan, Türkiye'yi kûltürel, eko- nomik ve dini yönden etkileyen bir ülkedir. Kendi güvenliği için Irak-Türkiye ilişkilerinin çoğalmasını ve geuşmesini Irak-Suudi Arabis- tan ilişkilerinin Irak'ın kendi çıkarlanm bir baskı unsuru olarak kullanmasını önlemek üzere düşük düzeyde tutmayı öngörmektedir. Muhtemelen Türkiye'nin ekonomik ve po- litik yaptırımlar dışında kuvvet gösterisi ve kuvvet kullanma sureti ik Irak'ı baskı altma almasını ve Türkiye'nin ABD ile birlikte ha- reket etmesini, hatta NATO'nun Türkiye'de ve bölgede Irak aleyhinde daha aktif olmasıru ar- zu eder. Bu amaçlarla mali yönden Türkiye 1 ye destek sagiaması da mümkündür. Suudi Arabistan, Türkiye'deki Atatürkçü- lük ve Atatürk ilkelerinin ve bilhassa laiklik ilkesinin basanlı bir biçimde uygulanmasın- dan rahatsız olmaktadır. Bu yönden karşı gi- rişimleri desteklemektedir. Suudi Arabistan'ın ve ABD'nin bu kriz so- nunda elde etmeye çalıştığı hedefleri birbiriyle intibak halindedir. Bunlar, Saddam Hüseyin'irt Suudi Arabistan'a taarruzunun önlenmesi, Kuveyt'in eski statüsüne döndürülmesi, Sad- dam Hüseyin ve rejiminin yerinden edilmesi ve Irak'ın zayıflaması olarak özetlenebilir. Türkiye'nin bu hedeflerden üçüncüsüne katıl- ması uygun değildir. Güçlü bir Türkiye'nin bu krizde Irak'ı et- kili biçimde tehdit etmesini ve bu suretle böl- gede Kuveyt üstünlüğünün sağlanmasıru ve ABD kuvvetlerine imkân sağlayan halkının çoğunluğu tslam olan başka bir ülkenin mev- cudiyetini muhtemelen arzu eder. IRAK Irak, kendi komşusu olan petrol zengini Ku- veyt'i işgal edip, Suudi Arabistan'ı tehdit ede- rek bu krizin amili olmuştur. Kuveyt'i işgal ve ilhak ederek varlığım bilhassa parasal gelir- lerini iki katına çıkarmayı amaçlamıştır. Krizin mevcut durumuna göre çevresinde- ki Ulkelere basan ile taarruz edecek Usrünlükte değildir. Hatta bir ABD, Suudi taarruzuna karşı bulunduğu hatlarda tutunması bile çok güçtür. Yeni bir askeri girişimi Irak'ın kendi topraklannda sürdüreceği bir savasa sebep olabilir. ABD yığınağının durumuna göre Irak kısa denecek bir savas sonunda konvansiyo- nel savaş yeteneğini kaybedebilir. Ağır zayiat vennesi ve hatta ülkenin parçalanması ihtimali vardır. Irak muhtemel bir savaş sonunda ger- çekleşecek durumun vehametini anlamakta- dır. Bütün faaliyetleri, açıklamalan gaz kul- lanma, uzun menzilli silah kullanma tehdit- leri bir askeri harekâtı caydırmaya yöneliktir. Irak, Arap halklann desteğini yaygın bir şe- kilde sağlayarak, Arap ülkelerini milli ve duy- gusal olarak kendi yönüne çekmeye çalışmak- tadır. Böyle bir durum Saddam Hüseyin'in guçlenmesine ve mukavemetinin artmasına se- bep olabilir. ABD'nin Irak'ın gayri nizami sa- vaş imkânlannı da dikkate ahnası gerekir. Saddam Hüseyin'in belli bir süre sonra mü- zakerelerle durumu düzeltmek mecburiyetini kabul etmesi olasıhğı halen vardır. Son günlerde kendisi ile birükte Israil'in, Su- riye'nin, Iran ve ABD'nin işgal ettikleri ve bu- lunduklan topraklardan çekilmelerini öner- mekle krizi yaymak ve krizden savaşsız, an- cak başarüı bir biçimde kurtulmak amacı ol- duğunu göstermektedir. Ambargo ve abluka uygulamasmın Irak halkını açlığa mahkûm edilmesiyle halkı is- yana zorla>acak düzeye çıkacağı beklenmemelı- dir. Saddam Hüseyin'in düşürülmesi bir dar- be ile mümkün olabilir. Bir darbe ihtimali var mıdır, yok mudur? Bu bir bekkntidir, gerçek- lere uymayabilir. Ancak ambargo hali uzadık- ça Irak halkının Saddam Hüseyin'e vereceği destek artabilir. Arap Birliği'nin sorunu çöz- me gayretleri çoğalabüir. ABD'nin yiyecek maddelerine koyduğu ambargonun Arap âle- minde ve diğer ülkelerde olumlu karşılanma- sı şüphelidir. — Uluslararası politik, ekonomik, askeri koruluşlaruı rutumlan: Birlesmiş Milletler, AT, NATO, Irak'ın Kuveyt'ten çıkraası için çoğun- lukla ve ittifakla yaptınm ve kınama kararla- n almaktadırlar. Bütün dünyada Irak'a karşı Kuveyt'i işga- linden ötürü bir anlayış ve davranış birliği var- dır. Bu durum ülkelerin petrole bağımlı olma- sından ve ABD'nin kararlı ve güçlü bir biçim- de önderlik etmesinden kaynakJanmaktadır. SSCB SSCB, bu krizde etkili bir tutum içinde de- ğildir. Ancak güçlü bir devlet, bölgesel süper güç olarak ne yapacağını imkân ve faaliyetle- rini dikkate almak gerekir. ABD ile karşı kar- şıya gelmeyeceğini söylemek mümkündür. TÜRKİYE Türkiye'nin savaşı göze alacağı milli men- faatlerinden hiçbiri bugüne kadar bu krizle tehdit altma girmemiştir. Kriz savasa dönüşse dahi Türkiye'nin hayati düzeyde rnenfaatlerini etkileyecek bir durum meydana gelmez. Ancak Türkiye, Basra Körfezi'nde söz sa- hibi olmak üzere yeni politik, ekonomik he- defler tespit ederek bu krizden faydalanmak isteTse, aktif olarak katılır. Böyle bir düşun- cesi olmadığını bütün yetkililer açıklamakta- dırlar. Türkiye'nin kuvvet kullanacağı bir sa- vaşta Irak'ın işgali çok çabuklaşır ve Saddam Hüseyin'in uzaklaştınlması kesinlik kazamr. Türkiye'nin bekientilere dayanarak böyle bir savasa katılması uzun, hatta orta vadede ha- yati milli menfaatlerini tehlikeye sokar. Bütün Arap âlemini karşısında bulduğu gibi bitme- yecek bir mücadelenin içine girmiş olur. Türkiye'nin krizle ilgili olarak insan haklan ve uluslararası ılıskılerde kabul ettiği ve uy- guladığı ve prensipleri açıkça ihlali açısından sıkıntıları vardır, Irak'ın bu ihlaller sonunda elde ettiği kazançlann yerine kâr kalmaması için Birlesmiş Milietler kararlannın samimi bir uygulayıcısı olması zorunluluğu vardır. Tür- kiye'nin bugüne kadar bölgedeki durumu mu- hafaza etmek, tek bir devletin bölgeyi kont- rol etmesini önlemek için bilinen hiçbir taah- hüdü ve hedefı yoktur. Bölgede değişiklikler, gelişmeler olması doğaldır. Gücü olarak ABD'nin, Kuveyt'in, Suudi Arabistan'ın bölgeden petrol alan ülkelerin menfaatlerinin korunması, hedeflerinin ger- çekleştirümesi için askeri güç kullanma yü- kümlülüğü yoktur, olmaması gerekir. Hiçbir ülke ve Türkiye böyle bir ihtiyaç duymamış ve savunma anlaşmalan yapmamıştır. Türkiye'nin amacı raütecaviz olan Irak'ın yaptıgının yaruna kâr kalmamasını sağlamak için Birlesmiş Milletler'in öngördüğü iktisadi ve siyasi tertiplere ve yaptırımlara katılmak- tır. Bu davranış Türkiye'nin benimsediği ilkeler açısından, bölgede banşın ve nizamın yeniden ihyası açısından, mütecaviz ohnanın hiçbir ül- kenin yanına kâr kalmayacağını göstennek açısından zonınludur. Türkiye'nin bu krizde ekonomik ambargo ile Irak'la müzakerelerle, Arap Birliği'nin so- runa sahip çıkması ile soruna çare bulunma- sını, son çare olarak da bölgede savunma yü- kumlülükleri olan ülkelerin ve Araplann müş- tereken ve çok uzun bir süre sonra askeri güç kullanmayı uzun vadeli bir çözüm için dikkate almalarını sağlamaya çalışması, katkıda bu- lunması uygıın olur. Irak ile savaşmak, Irak'ı köşeye sıkıştırarak savaştan başka seçenek bırakmamak, bölgedeki sorunları çok büyütecek ve çoğaltacaktır. Karşılıkh bağımlıhk koşullannı yaraîarak gelişmeleri tamamen durduracak ve geriletecektir. Türkiye'nin Irak'a karşı bir savaşı, siyasi, askeri, ekonomik ve ahlaki yönden hiçbir hayati milli hedefin gerçekleştirilmesine katkıda bulunmaz. Biz ne dünya devletiyiz, ne de bölgede nizami sağlayacak, suçlu devletleri savaşla cezalandıracak gücü ve hakkı kendimizde görmeliyiz. Ancak krizleri önceden görmek ve önlemek için gayret etmek, krizlerde, krizin azami noktasma varmadan giderilmesine katkıda bulunmak durumundayız. Körfez krizinde Türkiye'nin politik, ekonomik ve diplomatik gücünü kullanması, askeri gücünü yalnız kendi güvenliği için hazır Dulundurması gerekir. Türkiye'nin bu krizde tek amacı Irak'ın te- cavüzle işgal ettiği Kuveyt'ten çekilmesini sağ- lamaktır. Bu amaç Irak'a karşı girişüecek bir askeri harekâtla Irak'a ağır zayiat verdirilerek, Irak işgal edilerek, bazı tesisleri yerle bir edi- lerek sağlanacak bir hedef değildir. Bu hedefe belli bir süre içinde ulaşmayı sağ- layacak diplomatik, ekonomik tedbirler var- dır ve yeni uygulanmaya başlanmıştır. Türkiye'nin bu kadar karmaşık bir ortam- da kendi amaa dışmdaki bildiği ve bilmedigi amaçlar için maceralara girmeyeceği doğaldır. Kaldı ki bu savaş Türkiye için genel bir savaş nitelilderine yakın olacak bölge halkının sos- yal ve etnik yapısı Türkiye'ye yeni sorunlar ge- tirecektir. Türkiye'deki güvenlik sistemi, gü- venlik karar sureci, demokratik düzen, R Mil- let Meclisi, yanhş hedeflerin tespitini yanlış ha- reket tarzlannın benimsenmesini önler durum- dadır. Türkiye, bu krizdeki amacını, Ortadoğu- daki hedeflerini dikkate alarak hareket etme- li, kuvvet kullanma alternatifıni tedditler lis- tesinin başına geçirmemelidir ve hatta hiç kul- lanmamalıdır. Şuphesiz Irak, Türkiye'ye saldırırsa Türki- ye sonunda gerekirse Irak'ı işgal edecektir. Ancak Irak'ın Türkiye'ye saldırmasının ema- releri olmadığı gibi, intikam da yoktur. Irak için yabancı basında görülen seçeneklerden bi- ri Türkiye'ye saldırarak boru hattının bulun- duğu bölgenin ele geçirilmesidir. Kanımca böyle bir seçeneğe Irak'ın hem ihtiyacı yok- tur, hem gücü yoktur, hem yanlış istikamet- tir. tnsanlar duvara sıkıştırılmış kedi değildir, ne kadar tuhaf ve dengesiz olsalar da amaç- larına ve ımkânlarına, ihtiyaçlarına, bilgile- rine, zihni ve fiziki yeteneklerine göre hare- •** ket ederler. Davranış bilimlerinin açıklama- lan, tüm insanlar için geçerh'dir. Saddam Hü- seyin'in davranışlannı da bilimsel ve gerçek- çi olarak incelemek uygun olur. _ Türkiye'nin savaş sonunda Irak'ın parçalan- ması halinde tran, Suriye gibi ülkelerin pay almak için harekete geçmeleri ve Irak'ın ku- zeyinde Türkiyc'yi tehdit eden,gelişmeler ol- ması halinde Irak'ın artık ülkesinde düzeni sağlayamaması halinde kendi güvenliği için sı- nırlı askeri harekâtı zayıf bir ihtimalle olsa dikkate alması doğaldır. Irak'ın bütünlüğünün muhafazası Türkiye için çok Onemlidir. SONUÇ Körfez krizi Irak'ın Kuveyt'i işgalinden sonra ABD'nin diğer destek veren ülkelerle birlikte bölgeye yolladığı askeri güçle Irak'ın muhtemel askeri harekâtını önlemesi ile belli bir düzeyde sonuca gitmeyecek biçimde sabit- leşmiştir. ABD'nin bu krizle ilgili olarak ön- gördüğü Irak'ın zayıflaması, Saddam Hüse- yin ve rejiminin uzaklaştınlması hedefinin as- keri harekâtla gerçekleştirilmesi seçeneği Irak2 - ın bir bölümünun ve Bağdat'm işgalini öngör- düğünden, ABD'nin bölgedeki gücünün bu vazifeyi yapacak düzeye ulaşması (muhteme- len iki ay içinde) veya daha evvel ABD'nin müttefıklerinden (Türkiye dahil) bu düzeye ulaşacak askeri gücü sagiaması halinde, da- ha evvel, kriz azami noktasma ulaşacak ve muhtemelen kuvvet kullanma ABD için im- kân dahiline gjrecektir. Kuvvet kullanma için çok sayıda ülkenin yetkili düzeyde kuvvete ka- tılmalan öngörülen diğer bir kosul olabilir. Saddam Hüseyin'in cihat ilan etmesi, Başkan Bush'un Pentagon'da yaptığı bir konuşma- da buna karşıhk vermesi krizin dini duygula- n da kapsadığını göstermektedir. Ümit edilir ki kriz azami noktasma varma- dan, her iki taraf hedeflerinde (krize sebep olan) tadilat yaparak veya hedefierinden vaz- gecerek Arap Birliği'nin de girişimleri ile mü- zakereler başlatılacak ve kriz atlatılacaktır. Kanımca ABD ne olursa olsun kuvvet kul- lanarak sorunu çözme kararında değildir ve- ya bu kararım koşullara göre sürekli olarak gözden geçirmektedir. Birlesmiş Milletler'in ':aran kanuni, meşru baz yaparak yiyecek maddelerini de içine alan çok etkili bir ablu- ka uygulaması askeri güç kullanma olasıhğı- nı azaltmak içindir seklinde kıymetlendirile- büir. Türkiye milli güvenliği ve milli varlığuu güç- lendirmeyi ve geliştirmeyi bugüne kadar kar- şıhklı bağımlıhk ve tam bağımsızlık koşulla- nnı dengeleyerek gerçekleştirmiştir denilebi- lir. Bu krizde de bağırnh hale gehnemesi dik- kate alınmalıdır. Bunu sağlamak için uygun hedeflerin seçılmesi gerekir. Türkiye'nin Atatürkçülüğe iliskin olarak bölge için öngördüğü amaç; lsrail, FKÖ da- hil bütün Arap ülkelerinin ekonomik büvü- meyi, sosyal gelişmeyi, küjtürel gelişmeyi ve değişmeyi sağlayan güçlerin etkisi ile kendi- lerine ve komşulanna güvenerek karşılıkh iliş- kiler ve destek içinde kendi güvenliklerini ve refahlannı gerçekleştirecek karşıhkh bağun- lılık koşullarının ve bağımsızlık koşullannın dengeli bir biçimde sağlanmasıdır. Bu bir zaman ve kültur sorunudur. Kültür yuksek bir düzeye ulaşmadan bu kosullar zor- la da olsa sağlanamaz. Bugunkü kriz geçmişte müktesep menfa- atleri korumak için yapılan düzenlemeterin so- nucudur. Bugün de zorla, savaşla bu durum değiştirilemez. Askeri güç ülkelerin güvenini sağlamak üze- re etkili bir caydıncı güç olarak vazifelerini en iyi şekilde yapar. ABD'nin öncülüğünde top- lanan askeri güç ümit ederiz ki Irak liderine caydıncı olarak düşünme fırsatı verecektir. Irak ile savaşmak Irak'ı köşeye sıkıştırarak sa- vaştan başka seçenek bırakmamak bölgedeki sorunlan çok büyütecek ve çoğaltacaktır. Kar- şılıklı bağımlıbk koşullannı yaratarak geliş- meleri tamamen durduracak ve geriletecektir. Bu kriz için seçeceği neden şöyle olabilir. Irak'ın, Kuveyt'i, Birleşmiş Milletler karar- larına uygun olarak, zayiat vermeden, itibar kaybetmeden, ülke bütünlüğü ve devlet yapı- sı bozulmadan, savasa girmeden tahliye etmesi için uygun hedefler tespit ederek, koşulsuz ola- rak muzakereleri kabul etmesidir. Bu krizin atlatılmasında kişilerin iktidarda kalması veya kalmaması sorun olmamalıdır. Türkiye'nin böyle bir hedef için hareket tarzlan seçmesi ve uygulaması gerekir. Türkiye'nin Irak'a karşı bir savaşı, siyasi, as- keri, ekonomik ve ahlaki yönden hatalı ola- cağı gibi hiçbir hayati milli hedefıni gerçek- leştirmesine katkıda bulunmaz ve Atatnrk'u "Oldürecegiz diyenlere karşı öimeyecegiz di- ye savasa güebiUriz, ınu milletin hayaü leh- likeye düsmedikçe savaş bir dnayetür" esası- m hiç unutmamamız gerekir. Biz ne dünya devletiyiz ne de bölgede nizami sağlayacak, suçlu devletleri savaşla cezalandıracak gücü ve hakkı kendimizde görmeliyiz. Ancak krizleri önceden gönnek ve önlemek için gayretlerde, krizlerde krizin azami noktasma varmadan gi- derilmesine katkıda bulunmak durumunda- yız. Ben TBMM tarafından hükumete verilen si- lahlı kuvvetleri kullanma ve savaş ilan etme yetkisini, Irak liderlerine koşullann ne kadar ağır olduğunu hatırlatacak bir gösteri olarak değerlendiriyonım. Körfez krizinde Türkiye'nin politik, eko- nomik ve diplomatik gücünü kullanması, as- keri gücünü yalnız kendi güvenh'ği için hazır bulundurması gerekir. Türkiye'yi bir Islam devleti olarak görmek isteyenler tslami esas- lardan faydalanmasıru istemektedirler. Hat- ta ABD'de bile aşın olmamak koşulu ile böl- gede tslam dini esaslanna dayalı devletlerin mevcudiyetlerinin komünizme karşı bir gtiç kazandıracağını ve bölgedeki devletlerin bir- leşmeden ve bütünleşmeden pasif bir birlik ve barış içinde tutacağını düşünenler vardır. Bu çerçevede Türkiye'nin Atatürkçülükten ayn- larak dini esaslara dönmesinin uygun olaca- ğı sonucuna varan incelemeler de yapılmıştır. TUrkiye'nin dini esaslara dayalı olarak diğer Islam ülkelerini etkilemek, dini inançlardan politik amaçlarla yararlanmak niyetimn olma- ması gerekir. Türkiye'nin Atatürk'ün öngör- düğü laiklik kavramından aynlması, Türki- ye Cumhuriyeti'nin temellerini sarsar. —BtTTİ—
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle