25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 AĞUSTOS 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Polonya, NATO ile ilişkide • BRÜKSEL (AA) — Polonya, NATO ile diplomatik ilişki kurdu. Polonya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Brüksel Büyükelçisi'nin artık ülkesini NATO nezdinde de temsil edeceği belirtildi. NATO Genel Sekreteri Manfred Wörner açıklamayı memnunlukla karşıladıklannı söyledi. Temmuz başındaki NATO zirve toplantısında, Varşova Paktı ülkeleri NATO ile diplomatik ilişki kurmaya davet edilmişti. Butto'dan feziyet' iddiası •• KARAÇİ (AA) — Pakistan'da pazartesi günü görevden alınan Başbakan Bayan Benazir Butto, yeni Jrönetirain eski hükümet jpahşanlanna 'eziyet ettiğini' şöyledi. Butto, Reuters ve Visnevvs'e verdiği demecte, Culam Mustafa Jatoi başkanlığındaki yeni geçici Jıükümetin, kendi döneminde çalışan İbürokratlann görevlerine son verdiğini ve bazılannın !da bankalardaki varlıklannı ttondurduğunu kaydetti. Benazir Butto, "Bir eziyet fcampanyasına başladüar" dedi. Jelev işe girişti • SOFYA (AA) — Bulgaristan'ın yeni Devlet Başkam Jelya Jelev, büyük şehirlere yerleşmeye getirilmiş olan kısıtlamalan kaldırdı. Bulgar Televizyonu'nun haberine göre Jelev, eski mevzuatın 'feodal' bir niteligi olduğunu ve piyasa ekonomisinin gelijrnesini onlediğini söyledi. «içük yerleşim merkezlerinde oturanlar, ancak evlilik dolayısıyla ya da inşaat, toplu taşıma, metalurji veya işgücü eksikliği bulunan sektorlerde çalışıyorlarsa başkent ve diğer büyük kentlere yerleşebiliyorlardı. Doe'ye saldın iddiası • MONROVtA (AA) — Liberya'da bulunan ABD deniz piyadelerinin, Devlet Başkanı Samuel Doe'yu öldürmeye teşebbüs ettikleri öne sürüldü. Devlet Başkanhğı sözcülerinden olan bir kişi önceki gün BBC'ye telefon ederek, deniz piyadelerinin bir helikopterden Devlet Başkanı'nın üzerine ateş açtıklarını söyledi. Sözcü, açılan ateş sonucu Devlet Başkanı'nın bir danışmanının isabet aldığını ve hastaneye kaldınldığını, Doe'nun ise saldırıdan yara almadan kurtulduğunu kaydetti. Diana, 23 can aldı • MEXICO CITY (AA) — Meksika'nın doğu kıyısını salı günü etkisi altına alan Diana kasırgasının en az 23 kişinin ölümüne yol açtığı bildirildi. Diana, çok sayıda ev ile ekili alana da ağır hasar verirken yollann da kapanmasına neden oldu. Diana, Meksika'nın doğu kıyısına saatte 150 km. hızla vurmuş, daha sonra gücünü kaybederek tropik bir fırtınaya dönüşmüştü. Ortak seçim 2 aralıkta • BONN (AA) — Federal Almanya hükümeti, iki Alman devletinin ortak seçimlerinin ekim ayında yapılmasını öngören tasarıları askıya alarak 2 aralık tarihini benimsedi. Karar, parlamentoda bir gün süren ve Sosyal Demokrat Parti'nin, Kohl'ün lideri olduğu Hıristiyan Demokrat Parti'ye karşı kesin bir tutum takınmasının ardından alındı. Sosyal demokratlar, secimlerin 2 arahktan 14 ekime alınabilmesi konusunda gereken anayasa değişikliği için Kohl'ün üçte iki çoğunluğu sağlamasına olanak tanımayacaklarını göruşmeler sırasında açıkça bildirdiler. KÖRFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KRtZİ... KÖRFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KR Bush:\akında savaş yokABD Başkanı Bush, Kongre liderlerine Suudi Arabistan'ı savunmak amacıyla bölgeye askeri birlik gönderdiklerini, yakın gelecekte çatışma beklemediğini bildirdi. Bush, Bağdat'ın BM Güvenlik Konseyi kararını ihlal etmekten ve Körfez'den petrol ihracı yapmaktan kaçınmasmı istedi. Dış Haberler Servisi — Tüm dünya, Körfez bölgesindeki tehlikeli askeri tırma- nışı kaygıyla izlerken Irak'uı Kuveyt'e da- ha fazla asker göndermeyi sürdürdüğü bil- diriliyor. öte yandan ABD Başkanı Geor- ge Bush, Kongre liderlerine bir mesaj gön- dererek, ABD birliklerinin Suudi Arabis- tan'ı savunmak için bu ülkede bulunduğu- nu ve yakın bir gelecekte çatışmaya gireceklerini sanmadıklarını belirtti. Bush, bölgeye gönderilen askeri birliklerin iddia edilenin aksine, "Krizin banşçı bir çözii- me ulaşılmasına hizmet edecegtne ina.ıdı- guu" söyledi. Irak yönetirni, ise, "ülkesi- ni saldırganlara mezar edeceği" tehdidin- de bulundu. AA'nın Reuter'e dayandırdığı haberin- de, Bush'un mesajında Kuveyt'i işgal eden Irak birliklerinin Suudi Arabistan sınırı- na "muazzam ve çok gelişmiş bir savaş makinesi yıgdıgım" belirterek, "Bu mu- azzam güçle çok az bir hazırlıkla S.Ara- bistan'a saldırabilir" dediğini haber ver- di. ABD Başkanı bu durumda bölgeye iki F-15 fılosu ve askeri birlik gönderdiğini bildirdi. Bush şöyle konuştu: "Biriiklerimizin bölgede ne kadar kala- cağını söylemek zor. AM« şunu söyleye- bUirim: Orada, bölgede güvenligin saglan- ması ne kadar süre gerekli ise o kadar ka- lacaklar." Irak'a uyan Bu arada Başkan Bush, dun gazetecilerle yaptığı sohbet sırasında Irak'ı uyararak Bağdat'ın BM Güvenlik Konseyi kararını ihlal etmekten Körfez'den petrol ihracın- dan kaçınmasmı istedi. Bush şöyle dedi: "Abluka sözcüğünii heniiz kullanmak is- Cemiyorum. Ama gerekirse uygulamakta tereddüt elmeyiz. Irak gemilerine tavsiye ederim. Petrol taşımasınlar." Bu arada Bonn hükümeti Körfez'e git- mek üzere Akdeniz'den aynlan ABD ge- milerinin yerini Federal Almanya gemile- rınin alacağını açıkladı. Hükümet sözcü- sü Hans Klein dün basında yer alan deme- cinde, deniz trafiğinde yardımcı olmak jzere birkaç gun içersinde dört raayın ta- ramagemisi ile bir destek gemisinin Akde- niz'e gönderileceğini belirtti. Irak basınında dün yer alan haber ve yo- rumlarda da Batı dünyasına karşı ağır bir dil kullanılarak ABD'nin bölgedeki yığı- nağı eleştirildi. Irak hükümetinin yayın or- ganı El-Cumhuriyet gazetesinde yer alan bir yazıda şu ifadeler kullanıldı: — "Amerika, tnuttefikleri ve onlann peşinden gidenler şunu çok iyi bilmelidir- ler ki Irak kolay bir lokma degildir. Arap dûnyasından veya Arap dünyası dışından gelecek tüm saldınlara karşı koyabilecek giiçtedir." H-Cumhoriyet'in yazısmda "Irak'a sal- dıracaklann Vietnam'da karşılaştıklann- dan farklı bir son beklememeleri gerektigi" kaydedilirken şöyle denildi. "Saldıranlara Irak topraklannı mezar edecegiz. Hem de üzerinde taşı bulunma- yan bir mezar." Basra Körfezi'nde askeri güç yığınagı 1 Petrol aianı ŞQf Kum tepeten Intlltere'deıı yola çıkan Kraüyet Kftrta'fekl Sovyct donanoıası Udaloy sımfı Ikı Oestroyer daha yola cıktı Körfez'deki İIMİIİZ La Salle Amiral gemsı DavKJ D Ray destroyer Engünd, gûdümto fiize kruvazörû 5 firkateyn nıral petrol terminalı EIKarjf petrol ".«KızıMMİz'fcki ABD donanması NM OkyaMBu'adaki lngHlz tenanraaa Penang dan gelen Sattleax savaş gemsı • Kamıs Musaıt Ktrfezi'ıritkt ABD *çak O M M graba USS Indepenoence Jouett. füzeb kmvazAr AnOetam. Aegis fûze kruvazirü Goldsborough, gûdümlü fûze destroyen Brevrtoni Reasoner fırkateynien IRAK ORDUSUNUNSAVAŞ YETENEĞİ Pilotlar, hedefe karşı 4 utangaç'Dl'BAİ/WASHINGTON (AP) — Irak Hava Kuvvetleri'ndeki pilotlar Körfez sa- vaşı sırasında gerekli hedefler karışısında "utangaç" davranrnak ve önemli olmayan hedeflere "böyük bir cesaretle" saldırmak- la ün yapmışlardı. Körfez savaşını yakın- dan izleyen Amerikalı askeri uzmanlara göre Irak pilotlan usta olmakla birlikte kendilerini tehükeye atmayı pek sevmiyor- lar. Nitekim Irak'lı pilotlar îran'ın petrol tenninali Harg adasını mumkün olan en uzak rnesafeden bombalamayı tercih edi- yorlardı. Bu nedenle yeterince etküi ola- mıyorlardı. Irak'ın büyük savaş makinesi esas ola- rak kara kuvvetlerine dayanıyor. Ama bu ordunun savaş yeteneği büyuklüğü ile orantılı değil. Amerika'lı askeri uzmanla- ra göre Irak'ın 5.500 tank ve 1 milyon as- keri, etkin deniz ve hava gücüne dayanan çok daha ufak bir ordu tarafından etkisiz hale getirilebilir. Uzmanlar, Irak ordusu- nun 8 yıllık Körfez Savaşı'nda büyük de- neyim kazandığını kabul ediyorlar. Ama uzmanlara göre Suudi Arabistan'da ABD ile çıkacak bir savaş çok değişik nitelikte olacağından, Irak ordusunun savaş dene- yimi fazla ise yaramayacak. Irak Hava Kuvvetleri'nde 500 dolayın- da uçak bulunuyor. Bu uçakların bazıla- rında Fransız yapısı Exocet füzeleri var. Ancak genelde, Irak Hava kuvvetleri, ger- çek bir tehdit oluşturacak yetenekte değil. Örneğin Körfez savaşında Tahran'a salrfı- ran Irak pilotlan uçaksavar ateşinden çe- kindiklerinden bombalanru 10 bin metre yüksekten atıyorlardı. Bu da saldırıların isabetsiz olmasına yol açıyordu. Öte yandan The Independent gazetesi- nin askeri yorumcusu, Irak'ın Suudi Ara- bistan'a Amerikan askerleri gelmeden ve şafakta saldırmayarak önemli bir fırsat yi- tirdiklerini belirtti. Gazetenin askeri yo- nımcusuna göre Irak ordusu gece karan- lıkta savaşmayı sevmiyor. Aynca pilotlar da gün batımında uçmaktan hoşlanmıyor- lar. Bu bakımdan Irak Amerikan birlik- leri yetişmeden önce şafakta saldırsaydı, Suudi Arabistan'ı kolayca işgal edebilecek- ti. Bu fırsatı şimdi yitirmiş bulunuyor. Ha- len Amerikan birlikleri Dahran'da mevzi- lenmiş durumdalar. Oysa Dahran, bir Irak saldınsırun ilk hedefi idi. Yöre stratejik ba- kımdan çok önemli olduğundan bir saldı- rıda ilk ele geçirilmesi gereken nokta. Bu noktayı ele geçirmek lraklı komutanlar için artık hayal oldu. Ortadoğu'da kitlesel ölüm silahları Öfce Suudi Arabistan Mısır ı-an Irak Israıt Libya Suriye Yemen Mteiik ASTROSSS-60 CSS-20 _, FROG-7 Scud-B Badr-2000 Oghab lran-130 Scud-B FROG-7 Astro-SS-60 Scud-B Ai-Husayn Al-Abbas Temmuz-1 Al-Abed (sivil) MGMS2C/Lance Jericho 1 Jericfto 2 Shavît (sivil) FROG-7 Scud-B EX-OTRAG FROG-7 SS-21 Scud-B FROG-7 SS-21 Scud-B Meazil 80 km. 2600-3000 km. 70 km. 300 km. 800-950 km 40 km. 130 km 300 km 70 km. 80 km. 300 km. 600 km. 900 km. 2000 km. 2000 km (?) 130 km. 650 km. 1450 km. 4500 km (?) 70 km. 300 km. 70 km. 120 km. 300 km. 70 km. 120 km. 300 km FOZELER Ststi KuHammda KuMammCa Kullanımda Kullanımda Geliştırilıyor Kuflan>mda Kullanımda Küttammda Kullanımda Kullanımda Kullanımda Kullanımda Gelıştiriliyor Geliştjriliyor Gelıştiriliyor Kuttanımda Kuiianımda Gelişöriftyor Kutlanımda Kullanımda Kuflanımda Geliştinlıyor KuBanımda Kuttammda Kullanımda Kullanımda Kullanımda Kullanımda Kaynak Brezilya Çin SSCB SSCB Arjantin SSCB Iran SSCB SSCB Brealya SSCB SSCB SSCB Irak Irak __, ASD Fransa Israii Isratl SSCB SSCB Federal Alman ginşimi SSCB SSCB SSCB SSCB SSCB SSCB Kimyasal sHahlar Yok Geçmışîe bulunuyordu Elde eîmeye çaiışıyor Var Var Elde etmeye çalışıyor Var Yok silaMar rok Yok Araşorma orogramını gei'Ştirmeye çalışıyof Araştırma programı devam edryor Var Yok Yok Yok Silaha en çok Irak para ayırıyor Irak, geçen on yd içnde, Stockholm Banş AraşOrmaJan Enstitüsü (SIPRI) verilerine göre 25 miryar dolariık ağır silah saün aldı. Bu siiahlann yuzde 53'ü Sovyet, yiızde 20'si ise Fransız kaynaklı. Irak aynı zamanda bütün Ortadoğu ülkeleri arasında. gayri safi milli hasılasından silahlanmaya en fazla pay ajırao iilke dururaunda. Bu oran 1984'te yüzde 30 olarak gerçekleşti. Fransız Liberation gazetesinde yer alan babere göre, yine geçen on yıl içinde Irak'ın silahlanmaya ayırdığı para toplam 80 miryar dolar. Aynı siirede Ingiltere 69.S milyar dolar, Fransa 64.6 milyar dolar, Federal Alraanya ise 41J milyar dolariık silah harcaması yapb. SIPRI verilerine göre, silab ittaalinin yüzde 80'ini BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi 5 ulkeden gerçekleştiren Irak, tank ve toplan için gerekli yedek parcalare ve balislik füze yapımı olanağına sahip bulunuyor. 9 ûlkeden sadece Isrml, Nükleer Siiahlann Yayılmasını Önleme Anlaşması'nı (TNP) ımzalamamıs durumda Kaynak: IntemaOonal Defense Revıe», mart-901 Arms Control Today, VVashıngton. kasım-891 Memento Dense • Desar- mement 89. GRIP, Brûksel / SIPRI Yearbook 88, New York. Yukandaki tabk) "Uberation" gazetesinden ahnnvştır Irak kimyasal silah deposu LONDRA (Cnmburiyet) — Londra'daki "Stratejik Araştır- malar Enstitüsü" yetkililerinden edinilen bilgiye göre Irak'ın elin- de 3 tür kimyasal silah var: Sinir gazı, yara açan ajanlar, göz ya- şartıcı gazlar. 1- Irak'ın elindeki sinir gazı sto- kunun 90 ton olduğu söyleniyor: — G.B. (Sarin): Amerikan ve Sovyet ordusunda da mevcut. Havada hemen dağılıyor, ancak solunduğu takdirde öldürücü. — G.D. (Soman): Solunduğu zaman öldürücü, ya da deriye değdiği zaman yara açar. Topra- ğa ve eşyaya bulaşabilir. Havada kolayca dağılmıyor. — V.X.: Kahcı etkisi olan gaz. Deriden geçerse öldürür. Topra- ğa, eşyalara, binalara bulaşıp ka- lıyor. Uzun süre etkili. 2- Yara açan ajanlar: Irak'ın elinde bunlardan 500 tondan fazla olduğu sanıhyor. — Bis Sulfit: Yanıcı. parlayıcı bir sıvı. Göze, deriye değdi mi ya- ra açılıyor. Birinci Dünya Sava- şı'nda kullanılan iperit gazı ya da hardal gazı diye bilinen türe ben- zer. 3- Göz yaşartıa gazlar: Gözler, akciğer ve solunum yollarını tah- riş eder. Mide bulantısı, kusma ve aşın dozda alındığı takdirde ölü- me bile yol açar. DTITYEADA BTJGIJN ALİSİRMEN Türfciye-NATO-Orladoğu Andre Gide "Kalpazanlar" adlı romanında, aşkın ani kristal- leşmesi ve sonra yavaş yavaş ayrışmasından söz eder. Aşkı bir yana bırakalım, soğuk savaşın nefretinin ve korkusunun sonuç- larının —ki biri de NATO'dur— kristalleşmesinin ani değilse bi- le çabuk olduğunu, ayrışmasının ise kristalleşmesinden de hız- lı biçimde hemen hemen bir yılda tamamlandığını yaşayarak gör- dük. 1989 yılının başlangıcında, kısa dönemde gündeme gelme- yeceği düşünülen soru, aradan 365 gün geçmeden en güncel sorunlardan biri haline dönüşmüştü bile: Bloklararası ilişkiler- de meydana gelen başdöndürücü degişimin sonucunda önem- lerini büyük ölçüde yitiren paktlar ne olacaklardı? Bin dokuz yüz ellilerin baştndan bu yana Türkiye'de, bütün iktidariann candan bağlı oldukları NATO'nun eski önemini yittr- mesiyle birlikte, ülkemizin stratejik önemi de gündeme geldi ve egemen çevreler büyük birtedirginliğin içine düşüp, kendi ken- dilerine, hatta yüksek sesle ciddi ciddi sormaya başladılar! — NATO ne olacak? Sovyetler Bırliği, görünürdeki gücünü büyük ölçüde yitirdik- ten, varşova Paktı fiilen dağıldıktan sonra, 4 Nisan 1949 tarihli Kuzey Atlantik İttifakı Antlaşması'nın, 15 Şubat 1952'de, Türki- ye ve Yunanistan'ı da kapsamı içine alacak biçimde genişletil- miş, daha sonra 3 Temmuz 1964'te ise Cezayir'in, bağımsızlığı- na kavuşmasıyla, bu eski Fransız sömürgesini kapsam dışı bı- rakmak üzere iki kez değişiklığe uğramış bulunan 6. maddesin- de tanımlanan sorumluluk alanı yakın olası bir savaşın sahnesi olma niteliğinden uzaklaşmıştı. Bu durumda "NATO ne olacak?" sorusu gerçekten haklılık kazanıyordu. 1989'un büyük gelişmesinden sonra öne çıkan gö- rüşlerden biri de, soğuk savaş yıllannda fazla işlememiş bulu- nan "istikrar ve refahın geliştirilmesi amaayla işbirliği yapılma- sı'nı, "ekonomik işbirlığinin güçlendirilmesini" öngören 2-*nad- denin önem kazanması ve NATO'nun ortak savunma ile birlikte, ama ondan daha çok ekonomik ilişkileri geliştirme tabanına otu- ran bir örgüte dönüşmesiydi. Dün üye ülkeler dışişleri bakanlannın Brüksel'de bir araya gei- mesiyle Bakanlar Konseyi ivedi toplanan (bu satırlar yazılırken toplantının sonucu henüz alınmamıştı) NATO'nun 2. maddede öngörülen biçimde gelişmesi ufuklarında kara bulutları birikti- ren oJay ise Saddam'ın son Ortadoğu macerası oldu. Son yıllarda Batı'yı büyük ölçüde tedirgin eden Saddam Hü- seyin'in, Kuveyt'i önce işgal, sonra ilhak etmesi, Suudi Arabis- tan'a ciddi tehditler savurması, hepsi de Körfez ülkelerinden bü- yük ölçüde petrol alan ve ekonomilerıni bu aJım üzerine oturt- muş bulunan NATO ülkelerinin dikkatlerinin, söz konusu bölge- ye yönelmesine neden oldu. 1989 yılında, kuruluş anlaşmasının 6. maddesindeki sorum- luluk alanında pek fazla işlevi kalmayan NATO, 1990 yılında bir- den kendi sorumluluk alanı dışına taşan, ancak 1983 yılında üye ülkeler arasında vanlan bir konsensüste sözü edilen "out of area" (alan dışı) bir bölgeye, yani Körfez'e yönelik bir savunma örgütü olma durumuyla karşı karşıya kalmıştır. NATO Bakanlar Konseyi'nin dünkü toplantısının, uzun dönem- de de önemini koruyacak olan sonucu, açıkça dile getirilse de getirilmese de budur. Hiç kuşku yok ki NATO'nun karşı karşıya bulunduğu bu yeni sorun tüm Ortadoğu'yu olduğu kadar, Türk dış politikasını da yakından etkıleyecektir. Soğuk savaş yıllar.nı ittifakın güneydoğu kanadının en uç ûl- kesi ve gerginliğin doruk bölgesi olarak yaşamış bulunan Türki- ye, bu kez de aynı durumu, üstelik de hepsi Müslüman olan ül- kelere yönelik bir Hıristiyanlar topluluğu haçlı ordusunun işlevi olmayan tek üyesi görünümünü de üstlenerek bir kez daha sırt- lanmak durumunda kalacaktır. Böyle bir olasılığın gündeme gelmesi gerçekten üzücü oldu- ğu kadar ulusal çıkarlarımıza da ters düşen bir olgudur. Bölgemizdeki son gelişmenin ülkemizı de uzun yıllar etkHe- mesi olası bu sonucun cneminin tüm siyasal partilerimiz tara- fından yeterince anlaşılacağını ve parlamentonun daha ilk top- lantısında gereğince değerlendirilip tartışılacağını umalım. Bu konuda geç kalmamak gerekır, çünkü bugünkü iktidar, bir- kaç gün içinde, ittihatçılar gibi üç kişinin gorüş birliğine bile ge- rek duymadan yalnızca bir kişinin karanyla Türkiye'yi fiilen yeni bir işlevin içine itebilir. Şu anda boylesi bir sonucun önündeki en büyük engel, "Haçlı Ordusu" görünümüne bürünmekten ürken ve bu yüzden olayı Kuzey Atlantik İttifakı çerçevesinin dışında BM düzeyinde kotar- mayı öneren NATO'nun bazı Avrupalı, Hıristiyan ülkeleridir. UZMANLARLN GÖRÜŞt: Irak ambargoya dayanamaz EDÎP EMİL ÖYMEN LONDRA — Irak'ın mevcut BM ambargosu altında ekono- mik bakımdan ne kadar dayana- bilecegi sorusuna uzmanlann ya- nıtı şu: Irak, petrol dışında faz- la bir şey "yetişmeyen" bir ülke- dir. Ambargo etkili olduğu tak- dirde Irak ekonomisi basaşağı gitrneye mahkûmdur. Kuveyt'i de ilhakiyle nüfusu 19 milyona çıkan Irak'da BM ambargosunun en çok gıda ko- nusunda etkili olacağı, silahtan çok, gıda sıkıntısının Irak'ın be- lini bükeceğine dikkat çekiliyor. Ancak Irak'ı açlığa mahkûm et- menin, smırlar kapatıldığı için mahsur kalan binlerce Batüıyı da aynı açlığı çekmeye mahkûm et- mek anlamına geldiği Delirtiliyor. Uzmanlann verdikleri bilgiye göre Kuveyt'te tanraın ülke eko- nomisindeki ağırlığı yüzde birin altında. Ancak bir hafta yetecek kadar taze sebze bulunabileceği, ancak buğday ve diğer saklana- bilir tahıllann bir ay yetecek ka- dar stoklandığı sanıhyor. Nor- mal koşullarda Kuveyt, tarun ürünlerinin yüzde %'sını ithal ediyordu. Irak dağlık bölgesinde meyve ve sebze yetiştiriyor. Hurma ve pirinç ihraç ediyor. Merkezi planlama nedeniyle tanmın bü- yük ölçüde kötü işletildiği, kolek- tif çiftliklerde kötü işletmecilik nedeniyle verimin düşük olduğu belirtiliyor. Irak, gıdasının yüz- de 70-80'ini ithal etmek zorunda. Ancak Amerikan kaynaklarına göre tarladan ürün yeni kaldırıl- dığı için üç aydan fazla yetecek kadar pirinç, iki aydan fazla ye- tecek buğday, arpa ve fasulye, ancak iki haftadan az yetecek ka- dar mısır stoku olduğu samlmak- ta. Mısır ürününün gelecek ay kaldırılması ve bunun 6 hafta sürmesi bekleniyor. CNN TELEVIZYOMJ ABD, Saddam'ı devirmekte kararb CNN televizyonuna göre Bush yönetimi, Saddam'ı devirmek için Irak'ta yönetimden memnun olmayan tüm gruplarla işbirliği yapacak. Dış Haberler Servisi — Ame- rikan CNN televizyonunun Pen- tagon (Savunma Bakanlığı) mu- habiri, dün televizyonda TS ile 16.00'da haber programında yap- tığı açıklamada, ABD yönetimi- nin Irak'a karşı uygulayacağı tu- tumun üç temel öğeye dayanaca- ğını söyledi. CNN'in muhabirine göre Amerikan politikasının ana hatları şöyle: 1) Suudi Arabistan'a yığmak yaparak Irak'ın bu ülkeye saldır- masını engellemek. CNN muha- biri, bu yığınağın süreceğini söy- ledi. 2) BM Güvenlik Konseyi tara- fından Irak'a karşı kararlaştmlan ekonomik yaptırımlara kesinlik- le ve tam olarak uyulmasını sağ- lamak. ABD, bu amaca yönelik olarak Basra Körfezi'ndeki gemi- lerinin sayısım arttınnayı hedef- liyor. Böylece Irak limanlanna mal girmesi ve çıkması önlene- cek. 3) Bush yönetiminin üçüncü hedefi ise Saddam Hüseyin reji- mini her türlü çareye başvurarak devirmeye çalışmak. CNN muha- biri, "ABD, bn hedef dogrultu- sunda Irak'ta Saddam dan mem- nun olmayan tüm gruplarla işbir- liği yapmaya hazırdır. Bush yö- netimi, Saddam Hiiseyin'i ikti- dardan de>irmekte kararb otup, bu konuda tüm çabalan hareaya- cakbr" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle