Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 TEMMUZ 1990 CUMHURİYET/13
HAVA DURUMU
Meteoroloji Genel O
nden abnan biigiye gâre bûtûn UM-
(jeter az bulutlu ve açık geçscek.
H/*ft SKAKLIĞI. Onemli bir defli-
şüdik olmayacak RÜZGÂR Kuzey
ve baö yönlerden nattf ara sıra orta
kuvveae esecak. OENİZLERİMİZOE:
Karadeniz, Mamarave Kuzey Egete
yıldız ve poyraz Güney Ege ve Batı
AkdenizYle gûnbabsı ve karayel Oo-
Ju Akdeniz'de günbatısı ve lodos-
tan 2-4 yer yer 5 kuvvetinde saatte
.4-16 yw yer 21 deniz milı hda ese-
;. Deniz hafif çatkantılı olacak,
^•ga ytilsek») 05 yw yer 15 met-
re dolaymda bulunacak. G
TURKİYE'DE BUGÜN
nde hava Az butuHu ve açık geçecek, rüzolr kuzey ve batı
yönlertten hafif ara sıra orta kuvvette esecek göı küçük dat-
gaJı olacak görüş uzaklıfiı 10 km. doiayinda bulunacak.
Mara
Adapaar
Adıyaman
Afyon
Ajn
Ankara
Antauya
Antalya
Artvm
Aydın
Balılesr
Büeck
BmgAI
BiSs
Bofeı
Busa
ÇaaMaM
Çorum
Denaf
A 32°21°[>yartanr
A 31°21°E*ne
A 38°26°Erzincan
A 34° 13° Erjunım
A 28° 11° Edoplar
A 3S°19
l>
QBiMt»
A 3î°29°Oraun
A 38°20°l
A 32°W°K.Mn}
A 31°1B°Mefsin
A 2G° 7°MuJU
A 34°18°Muş
A 28° 25° « 0 *
A Z7*2r>(Mu
A 38°22°66nûşhneA 2 3 ° W B »
A 30° 16° HjJddn A 31° 17" Sansun
A 39°20°lsp»/ti A34°17°S«rt
A 36? 17° Istanbul A 30° 19° Staop
A 34° 19° İ2im A 37° 21° S M S
A 33°19°Kars A 27° 7 ° W M t 4
A 33° 19° Kastenonu A 34° 14° totant
A 32°15°Kaywn A 3 2 ° 1 4 " 1 I I M I
A 34° 19° Kırtdarei A 33° 19° U?*
A33°19°Korıyı A 33° 18°V»
A 34° 13° KutaHya A 33° 16° tao«l
A 38° 22°
A 34° 22°
A 30°28°
A 35° 22°
A 32° 18°
A32°W>
A27°21°
A 27° 20°
A 28° 20°
A 36° 24°
A 2P21°
A30"t2*
A2T20*
A 27* 20*
A34°«°
A 34° 17°
A 28° 15°
A 31°1«°
A 38°23°Ma!atya A 38°21" ZonguM* A 28-20
0
yagmurkı sst <l
?l o r t A-aç* B-fcıkıllu Gsjûne$k K-Jort S-sst ryaOmurtu
Hefsinki J
Lemngrad 4
^ k
• J
Moskova
'<]
Tebrız
• Şam
Kahıre >
DÜNYA'DA BUGÜN
Amman
Atna
Basıl
Bdgnd
Barfn
Bonn
Brttsel
Cenant
Ceay»
Cttk
Dutai
Franfcbrt
Hmt
KaNn
Kopentas
KUn
A 19°
A 37°
A 35°
A 43°
A 27°
A 19°
Y 26°
Y 21°
A 21°
A 20°
A 25°
A 21°
A 33°
A 44°
A 43°
A 22°
A 33°
A 23°
A 36°
Y 19°
A 22°
A 37°
Unıngnd
Lonrta
Madnd
Mlano
Mûratı
NmrYort
fefc
Pans
Png
£*?Roma
Soty.
S
Tiınus
Vjrçoo.
Vıyvn
Y 20°
A 21»
A 33°
A 28°
A 27°
Y 21°
A 23°
A 34°
Y T7°
A 23°
A 21°
Y 42»
A 33°
A 28»
A 39°
A 34°
A 35°
A 22°
A 28°
A 34°
POLİTİKA VE OTESİ
MFHMF.n KFMAI
. . .
\MtthniQtoR A 33°
Zûnti A 19
BULMACA
SOLDAN SAGA: 1 2
1/ önceden özel bir
madde üzerine sap-
tanmış sesleri istendi-
ğinde yineleyen aygıt.
2/ Surdürme, devam
ettirme... Eğik, meyil-
li. 3/ Romanya'ıun
para birimi... Çıplak
vücut resmi... Radyu-
mun simgesi. 4/ Ad...
Yapısına girdiği söz-
cüğe olumsuz anlam
katan bir önek. 5/ Sı-
ğır sürüsü... Donuk
renkli. 6/ Çobanların
çaldığı ıshlc. 7/ Kâfı
gelmeyen... Kanda alyuvar sayısııun
azalmasından ileri gelen ve genellikle
genç kızlarda görülen hastalık. 8/
Ulaştırma... tskambilde bir kâğıt. 9/
Birkaç kez şeker ağdasma daldınlarak
Ozeri kaplanan kavrulmuş badem ya da
fındık... tki tarla arasındaki sınır.
YUKARIDAN AŞAĞIYA
1/ Kısa namlulu bir çeşit küçük tüfek.
2/ SSCB'de, Karadeniz kıyısında bir
kent... Sazın en ince scs veren teii. 3/
Eskiden ücret karşılığı ölünün arkasından ağlayan kadın... Nazi par-
tisinin hücum kıtasını simgeleyen harfler. 4/ Kemiklerin yuvarlak
ucu... Her biri başka perdede bir sıra kamış boğumundan yapılan
dfldük. 5/ Kuşaktan kuşağa geçen kalıtımsal öğe... Bir çeşit oto-
mobil yanşı. 6/ Ses... Bir nota. 7/ Yemek... Gemide yelkenlerin apl-
ması. 8/ Gözdeki canlılık... Tirsi balıgına verilen bir başka ad. 9/
Sağaltım amacıyla deri Ozerine yapıştınlan şişe ya da boynuz.
60 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Ağrıdağı'nda Vaziyet
7 TEMMUZ 1930
Ağndağı'nda vaziyet inkişaf etmektedir. Dündenberi şiddetle
harekâta geçilmiş olup harekât sür'atle ilerlemektedir ve bir
kaç gün içinde kat'i netıcenin alınacağı ümit olunmaktadık.
Tenkil herakâtı muntazaman bir program dahilinde tatbik ve
icra edilmektedir.
* • •
Ağnda'daki eşkiyanın lran toprağında silanlanarak
memleketimize girdikleri ve lran hükümetinden her türlü
müzahereti gördükleri resmi malûmatla da teeyyüt etmiş
bulunuyor. lran hükümetinin bunlan tenkil ederek
hududumuza tasallutlanna mâni olamaması hükümet
haysiyetini tehlikeye düşüreceği gibi komşuluk eraniyetini de
kUtliyyen ortadan kaldıracağı
şüphesizdir. Hükümetimiz
lran nezdinden icap eden
teşebbüste bulunmuştur.
Ankara'da bulunan lran
maslahatgüzan Mehmet Sait
Hana telefonla müracaat
ederek raes'ele etrafında
malûmat istedik. Mumailey
suallerimize şu cevabı
venniştir:
"—Bu mes'ele hakkında henüz
hükümetimden hiç bir cevap
almadım. Bildikierim
KREM SIMON
gazetelerdeki neşriyattan
ibarettir. Bu iş hakkında Tahran'da Hariciye Nazınmız ile
Türkiye sefıri Memduh Şevket Bey arasında müzakerat
cereyan etmektedir.
lran hükümeti Türkiye sefiri ile birlikte vaziyeti tetkik
ektedirler. Biz Türkiye'nin dahili asayişini ihlal edecek
. Aabil hareketleri müdafaa ve teşvik değil tevbih ederiz.
lahran'da; asilerin Iran'dan geldikleri hakkındaki malûmat
tetkik edilmektedir. Ancak tetkikat neticesinde huküm
vermek kabil olabilecektir. Yalnız şunu söyleyiyem ki ben
şahsen Türkiye aleyhindeki herhangi bir hareketin İran'da
yer bulacağına kat'iyyen ihtimal veremem. Bizim iyi
komşuluk münasebatımız hiç bir şeye benzemez."
30 YIL ONCE Cumhuriyet
Kurbanoğlu
bulunamıyor
MJüırbanoğlu
7 TEMMUZ 1960
7 mayıs cumartesi günü "Ege"
gemisiyle Italyamn Venedik şehrine
giden eski iktidarın Ulaştınna
Bakanlanndan Muzaffer Kurbanoğlu
halen memleketimize dönmemiştir.
Muzaffer Kurbanoğlunun yurda
dönmesi için elçiliklere haber
gönderilmişse de kendisinden hiç bir
malûmat alınamamıştır.
Sabık ve sâkıt iktidarın eski Ulaştırma Bakanı Muzaffer
Kurbanoğlunun 27 mayıs milli inkılâp hareketini müteakıp
Avrupa'yı terkederek Gttney Amerikaya kaçtığı tahmin
edilmektedir.
Kongo'da durum
Afrika'da yüzlerce Kongolu asker, başlarında Belçikalı
subaylann vazifelerinden uzaklaştınlmasını istediklerinden
Leopolvild ve Fesibill'de isyan çıkarmışlardır. Leopolville'de
Kongo'lu askerlerin Parlâmento binasına ve Lumumba'nın
evine hücum ettikleri bildirilmektedir.
Yerli askerler, yirmi beş bin kişilik Kongo Askeri
Kuvvetlerinin Kumandanı Belçikab Generalin azledilmesini
istemişlerdir.
Askerlerin Generalin Kurmay Başkanım ordudan
uzaklaştınlmasıru talep ettikleri ve "kahrolsun beyazlar",
"beyaz General istemiyonız" diye bağırdıklan haber
verilmektedir.
İsyan eden askerierden bir kısmı Parlâmento binasına
girmişlerdir. Meclis ceisesine derhal nihayet vermiştir. İsyan,
Başvekilin nutkunu mütaakıp patlak vermiştir.
GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet
Worth'a hapis yok
7 TEMMUZ 1989
Irangate skandahnın sorumlusu Yarbay Oliver North'un
önceki gün sonuçlanan mahkemesinden çok hafif bir ceza
ile kurtultnası ABD'de tepkilere yol açtı. Mahkeme "Kongre
önünde yalan söylediği, gizli dökûmanları yok ettiği"
gerekçesiyle North'u tecilen üç yıl hapis, 150 bin dolar para,
1200 saat uyuşturucu ile mücadele merkezinde mecburi
çalışma ve iki yıl göz hapsi cezasına çarptırdı. Bu durumda
North, sadece 150 bin dolar hapis cezası odeyecek, haftada
bir kez bağlı olduğu göz hapsi görevlisine faaliyetleri
konusunda bilgi verecek, 1200 saat de uyuşturucuya karşı
söylev çekecek.
TARTISMA
Gori
Ben Gori adasmı ne duydum, ne de haritada gördüm. Bu
denizler ortasındaki anlamsız, önemsiz kara çıkıntısını kim
nereden bulur ve neden gösterir? lşte işin en can abcı noktası
burası.
Bilen var mı Gori nedir, nerededir? Gori-
lin "l"si değil, Gorbatschon'un kısaltılmı-
şı değil, "Koru" sözcüğünün OrU Anadolu
ağzıyla söylenişi hiç değil.
Gori, efendiin, Ptslfik okyanusunda bir
adayıruş. Yaptığı bunca vahşilikler karşısında
yılzü kızarmayan, arlanıp utanmayan Batılı-
lar buraya köle olarak satacaklan zencileri de-
polamak için kullanmışlar. Ah ne işler, vah
ne işler! Saçı uzun, her parmağına başka bir
yüzük takmış, sözcükleri ağzmdan insanın ka-
fasına vururmuşçasına sertçe çıkaran, aslın-
da şarkı türkü işleriyle uğraşan bir sunucu an-
latıyor bunları. Muziği güzeldir, severim. Su-
nuculuğu hiç olmanuş. Kişi bildiği, anladığı
işte kalmalı.
Ben Gori adasını ne duydum, ne de harita-
da gördüm. Bu denizler ortasındaki anlam-
sız, önemsiz kara çıkıntısını kim nereden bu-
lur ve neden gösterir? tşte işin en can ahcı nok-
tası burası.
Türkiye TRTsi tepemizde dolaşan uydular-
dan birini kiralayarak TV5-INT adı altında
Avmpa'ya deneme yayınlanna başladı. Bu de-
neme sözcüğüne takılan bir "Tttrkiye'nin SesT
dinleyicisi hanım geçenlerde radyodaki konu-
şucuya sordu: "Bu deneme yayını ıte kadar sü-
recek, çmnak anten alalım mı masrafa dejer
mi?" Yanıt, kırkımn altındaki vatandaşların
pek sökemeyeceği, ama bütün Arap ulkelerin-
de çok kolay anlaşüabilen bir sözcük oldu:
"tla nihaye." Girtik, gittik, bir de arkamıza
baktık ki bir arpa boyu yol gitmişiz.
Yayın sürüp kimi ilgilendirdiği bilinmez ge-
reksiz bilgiler birbirini kovalarken adanın ger-
çekten neden gösterildiği de ortaya çıktı. Bu-
rada dünyanın ünlü kaçakçılan, şarkı söyle- çevreden tümden kopmuş, kendini gelenek,
diğini sanıp yırtınanlar, aynı zamanda mafya djn ve kültür farklılığından oluşan ses geçir-
patronlan, üç kâğıtçılan, uzun sözün kısası m ez, içinde Türkçeden başka dil duyulmaz bir
cam fanusun içine kapatmış, sıla hasretinden
oluşan bir kabuk içindeki Türk toplumu ana-
vatandan gelen ne olursa olsun, almaya, yut-
maya hazır bir durumda bekliyor. Pazariama-
nın zamanı çok uygun.
Almanya'ya hiç bir zaman alışamayacak ve
bu ülkeyi tam anlamıyla sevemeyecek olan bi-
rinci kuşak kendi ile şu yabancı toplum ara-
smdaki farkı kaldırmak yerine eskinin, alış-
tığının özlemi içinde yaşıyor. Ona bunu vere-
bilecek her şeye dört elle sanlıyor. Her türlü
düşünce ve vicdan sömürüsüne açık. Kötünün
kötüsü Türk video filmleri seyretmeye ahşmış
bir kez, Para, pul esirgemiyor. Elektronikçi-
ler çanak anten yetiştiremiyor Türk azmlığa.
Renkli seyir kutulannın en büyük, en pahalı,
en yenileri sıcak ekmek gibi kapış kapış gidi-
yor. Alan memnun, satan memnun. Yeter ki
pijamasım giyip koltuğuna çöreklenen vatan-
daşlarımız bir saz heyeti görsünler, bildikleri
sözleri, tamdıklan davramşlan ve hep aym tür
şakaları izleyebilsinler. Bir laz taklidine, bir
Erzarnm şivesine ne zamandır hasretiz...
Bizim insanınuz dinlemekten çok konuşma-
yı, okumaktan çok anlattırmayı seviyor. Gör-
meye ise bayılıyor. Sokakta duruyor; yol ya-
pan makineleri, yürüyen kadınların kalçala-
nnı, tartışan insanlan seyrediyor. Ona ne an-
latırsan anlat. Ne gösterirsen göster. Bilim-
sel olmadığı sürece her şeyi dinler, konuşma-
ya katılır.
Yurttaşlannı iyi tanıyan ulusal kuruluşumuz
TV5-INT de gerçekten bize istediğimizi veri-
yor. Haberler öylesine boş ki duysan da olur
duymasan da. Gözlerini aça aça anlattıklan
politik olaylar dünyada olanlann en suya sa-
buna dokunmayanlan. Panayır çığırtkanlan
gibi hep olağanüstülükler sergilenen. Renkli,
retsiz olduğu ülkemiz bence de yukarda an- güzel bir kocaman "hiç".
latüğım değerli gösteriler için para almalı. Ne Ve ille de o parti yöneticilerinin sırayla ge-
denir? Isteyenin bir yüzü kara, vermeyenin lip olmadık sözlerini başımızdan aşağı dök-
iki... meleri.
İyi ki açtüar şu kanalı. Bööööle güzellikler
akıyor bize Anavatandan avuç avuç, ağız do-
içinde pis su bulunan bir kovayı çalkaladığı-
mızda üstte olusan kirli köpük tatillerini ge-
çirir. Yer içer, sabahlara kadar eğlenirlermiş
(!)•
Bunu bir kfiJtür fîlmi olarak gösteriyoriar.
Yayından edindiğimiz özgün kültürün derin-
liğini arttırmak için bir de oradaki kolonial
devirden kalma, Topkapı Müzesi'nin bahçe-
sindeki toplann benzerini gösterip bunlann fa-
lanla nianın baş rollerini oynadığı filanca fı-
limde kullanıldığını söyleyerek bizi geniş ve
çok faydah bilgiler edinmenin mutluluğu için-
de bırakülar. FUmi çeviren kuruluşun, rejisör
ve prodüktörün admı vermemeleri ise güzel bir
"gereksiz reklamduı kaçınma" örneğiydi.
Verdikleri su hizmet karşıhğı TV5-INT ya-
yınlannı parayla izlenir duruma getirmek is-
tiyorlarmış. Bu bir söylenti ama okumanın üc-
Burada içinde yaşamak zorunda olduğu
'Ana Tanrıça'
O eser diğer benzerleri arasında hem erkenliği, hem de boyalı
bir örnek oluşu bakımından tektir.
Ben emekli bir arkeoloğum. Uzun yıllar bü-
yük bir devlet muzesinde görev yaptım. Otuz
yılı bulan meslek hayatımda, mesleğime ve
yaptığım işe olan sevgim ve idealım hiç azal-
madı. Bu nedenle de geçen günlerde, tüm ga-
zetelerimizin Viyana'da çalınan Ana Tannça
heykelciği ile ilgili olaya bu denli kayıtsız kal-
malan beni hem uzdü hem de doğrusu şasırttı.
Çok daha sıradan saçma sapan haberleri man-
şet yapan gazeteler bu olayı bir defa yazdı ve
bitti. Oysa ki çalınan eser Burdur-Hanlar kö-
yünde bulunan ve Neolitik Çağ'a (MO. 7000)
ait son derece ünik bir eserdir. Ne Anadolu
Medeniyctfcri Müzcsi Miittr Yafdıması'nın
dediği gibi "bundan blzde çok vardır" ne de
Sayın Kültür Bakanı'nın "tstt sigortabydı" be-
yanı o eseri yerine koyamaz. O eser diğer ben-
zerleri arasında hem erkenliği, hem de boyalı
bir örnek oluşu bakımından tektir.
Eğer biz kendi kültür değerlerimize bu ka-
lusu, göz göresi.
EDtS BENGİ AKYÜREK
dar kayıtsız kalıp, aldırmazlık gösterirsek ya-
rın öbürgün beş senedir dışarda gezen sergi-
lerimizden de birer birer bir şeyler gidebilir.
"Nasıl olsa Türk hükümeti aldırts etmiyor,
Türk halkının umurunda bile değil ve basın
da Ugisiz" denilerek. Ama belki Muhteşem Sü-
leyman'ın kaftanı çalınırsa Sayın Kültür Ba-
kanı demeçler verir, gazeteler kryamet kopa-
rabilir.
Yazık Türkiye*deki kültür aynmına ve vah
başımıza gelenler.
TANJU ANLAGAN
Arkeolog
Ikığrul Baba da Gitti
Tuğrul Tuna ile dostluğumuz kırk yılı aşkındır Tûrlü gazete,
dergi ve ajanslarda çalıştıktan sonra Gün gazetesinde buluşmuş-
tuk. Gün'de çalışmamızın üstünden, şimdi dönüp bakıyorum da
on beş yıldan çok geçmiş.
Gün'deki çalışmamıza bakıyorum da hayii macerahdır. Haldun
Simavi'nin Günaydın grubuna bağlı bu gazeteyi Yüksel Bastunçi
un yönetiminde üç beş kişi ile çıkarıyorduk. Uç, beş kişi ile ga-
zete çıkar mı, çıkıyordu işte! Gazetenin satışı yüz binin üstün-
deydi. Boyleydi ama, kimi yöneticilere yaranamıyorduk. Bu yüz-
<den de gazeteyi kapatmadılar mı? Haldun Simavi'nin yönetimi-
ne herkesin aklı ermezdi Birbirine karşıt gazeteler çıkanr, birini
tutar ötekıni batırırdı. Günaydın'ın tirajı düşer, Gün'ün tirajı ar-
tarken gazeteyi kapattılar. Boylece Tuğrul Tuna ile yollanmız
ayrıtdı.
Tuğrul Tuna çekirdekten yetme bir gazeteciydi. Gazeteciliğe
Babıâli'de başlamış, gene Babıâli'de bitirmisti. Tuğrul'u
1940'larda Nusret Baban'la gazetelerde iş bulmak için İstanbul'a
geldiğimizde tanımıştım. Osman Bey Basımevi'nde çıkan bir ga-
zetede çalışıyordu. Galatasaray Lisesi'nden çıkma.. iki dil bilen
bir deiikanlıydı. Kıt kanaat geçiniyor, başka bir işe yonelmiyor-
du. Çevirmenlik etse daha çok para kazanırdı. Ama ne care ki
gazetecilik içine islemişti, başka iş tutmak istemiyordu.
Çok partiye geçme çalkıntılan içindeydik. Gazetelerin sayısı
gün geçtikçe artıyordu. Gazetelerin artışı oranında gazeteciye
gerek duyuluyordu. Yıllar sonra Tuğrul, Ankaralı oldu.. Anadolu
Ajansı'nda çalışmaya başladı. Okul arkadaşlarından bir bölüğü
DP'den mılletvekili olmuş, iktidara soyunmuşlardı. Tuğrul, Ajans-
taki görevini çok iyi yürüttüğü için çok geçmedi Ajans'ın Dış Ha-
berler Müdürü oldu. Dış haberler müdürlüğü ne demek, kordip-
lomatiğe girmiş oluyordu.
Tuğrul'a, bu yetmedi. Bir yandan da Zafer ve Adalet gazetele-
rine elaltından yazıyordu. 1970'lerde emekliye ayrıldı ve İstan-
bul'a geldi.
Emekli olmuştu, ama içine gazetecilik ateşi düşmüş biri boş
durur muydu? Oturuyor, bir halk gazetesi nasıl olur diye bir ça-
lışmaya giriyordu. Tasariadıkiannı örnekieriyle birlikte Haldun Si-
mavi'ye göndehyor. Günün birinde yanıt geliyor. Simavi böyle
bir denemeye girecekti. Yüksel Baştunç'un yazı müdürtüğünde
Tuğrul, ben, iki de genç, gazeteyi çıkarmaya başladık. Gazete
büyük ilgi topluyordu.
Gün, akşam gazetesi olduğu için sabahları erkenden geliyor,
gazeteleri ve ajansları tarıyor, manşetlik haberler hazırlıyorduk.
Tanrı hakkı için Yüksel, verdiklerimizi çok iyi değerlendiriyordu.
Bunca yıllık meslek yaşamımda iki gazeteci hiçbir zaman ak-
lımdan çıkmaz; biri 1960'larda Vatan'da Gökşin Sipahioğlu, öte-
ki de Gün'de Yüksel Bastunç'tur.
İşler iyice kotanlıp Yüksel pikaja (bunları yeni öğreniyorduk)
gidince, Tuğrul'la ben de soluğu yandaki Talat'ın Kahvesi'nde
alıyorduk. Arayan olursa Talat'ın Kahvesi'nde demek Tuğrul'a
yakışıksız geldiği için "Talat'ın Kahvesi" demiyor, "Talat Efendi
Kütüphanesi" diyorduk. Yeni bir iş çıktı mı hemen koşuyor, ko-
tarmaya çalışıyorduk.
"Talat'ın Kahvesi" Verebatan'da yaman bir yerdi. Kimler gel-
miş, kimler geçmemişti. Orhan Kemal yazılarını buradan gaze-
teye gönderir, Ümit Deniz dublaja gitmeden burada kahvesini
içer, Enver Gokçe şiiıierini burada yazar.
Kahveyi Talat diye bir genç işletir. Ona da bu kahve babast Ar-
navut Raif'ten kalma. O gün bugün kahveye bir tek çivi çakma-
mış, nasıl almışsa ö'.ie duruyor. "Gel şunu onarahm" diyenler
olursa da Talat, 'he, he' deyip geçiştiriyor.
Günaydın'ın kodamanları da burada pisti oynuyorlar, fırına gü-
veç veriyortar, işler bitince eğieniyorlardı. Bunlardan çoğu bü-
yük tirajlı gazetelerin başına geçti. Kimi gazetelere geçme trans-
ferteri, alınacak hava paraları bu kahvede kotarıldı. Kimi genç-
ler de bu kahvede içki kadehinin başında yitti.
Tuğrul'u, Erenköy Galip Paşa Camisinden kaldırdık. Kaldırdık
sozü yeter mi? Ertuğrul Şevket, Kara Necmi, Naci Sadullah gibi
kendilerini Babıâli'ye adamışlardan biriydi. Nazım Hikmet boy-
leleri için 'Kafası da yüzde yüz / uyar mıydı kafama / bilmiyorum
ama / O benim soyumdandır' derdi. Tuğrul Tuna soylu gitti, Nâ-
zım'ın soyundandı.
AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN
Asağıda bölüm ve anabilim dallan itibariyle âdet ve koşulları belirtilen ünıversitemızın açık bulunan kadrolanna 2547 sayılı yasanııı ilgili maddelerine göre öğretim elemanı alınacaktır.
Adaylann istenilen bdgelerle birlikte ilanın yayını tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ilgili fakülte dekanlıkları ile yüksekokul müdürlüklerine bizzat başvurarak sınav tarihlerini öğrenmderi gerekmektedir.
Not: Doçent kadrolanna devamlı stotüye göre atama yapılacak ve adaylar rektörlüğümüze başvuracaklardır.
BAŞVURL tÇİN GEREKLİ BELGELER:
DoçeaUik için:
— 2547 sayüı yasanın degişik 25. maddesinde belirtilen sartlan taşırnak.
— Dilekçe
— özgeçmiş (4 adet)
— Bilimsel çalışma ve yayınlarından 4'er takım
— 3 adet fotoğraf
Ymrdıma Doçentkr için:
— 2547 sayüı yasanın 23.
— Dilekçe
— özgeçmiş
maddesinde belirtilen
— Yayın listesi, yayınlarından 4'er takım
— 3 adet fotoğraf
Areşünna Görevtisi, Uımı
— Dilekçe
— özgeçmiş
— Mezuniyet belgesi
— 3 adet fotoğraf
ügrctim Görevükri için:
— 2547 sayılı yasamn 31.
— Düekçe
— Özgeçmiş
— Varsa bilimsel çalışma
— 3 adet fotoğraf
ANABİLtM DALI
TIP FAKÜLTESİ
Fizyoloji
Fizyoloji
Morfoloji
Halk Sağlığı
Mikrobiyoloji
lç Hastalıklan
Psikiyatri
Patoloji
Ortopedi ve Travmatoloji
Radyodiagnostik
ZİRAAT FAKÜLTESİ
Entomoloji
Tanmsal Mekanizasyon
Tarla Bitkileri
Tarla Bitkileri
Toprak
Toprak
Yemler ve Hayvan Bes.
Biyometri ve Genetik
Dckanlık
Bahçe Bitkileri
şartları taşımak.
u ve Okutnaatar için:
maodesinde belirtilen
ve yayınlan
şartlan taşımak.
UNVANI DERECESt ADET
Yrd. Doç.
Doçent
Yrd. Doç.
Yrd. Doç.
Öğr. Gör.
Yrd. Doç.
Yrd. Doç.
Trd. Doç.
Yrd. Doç.
öğr. Gör.
Arş. Gör.
Yrd. Doç.
Yrd. Doç.
. Arş. Gör.
Yrd. Doç.
Arş. Gör.
Arş. Gör.
Arş.Gör.
Okutman
Okutman
Yrd. Doç.
FE.N-EDEBtYAT FAKÜLTESİ
Cebir ve Sayılar Teo.
Cebir ve Sayılar Tea
Analiz ve Fbnk. Teo.
Analiz ve Fbnk. Teo.
Mat. Temel ve Maı. Lojik
Mat. Temel ve Mat. Lojik
Uygulamalı Matematik
Fizikokimya
Genel Biyoloji
Genel Biyoloji
Moleküler Biyoloji
Botanik
Zooloji
Klasik Arkeoloji
Klasik Arkeoloji
Doçent
Yrd. Doç.
Doçent
Yrd. Doç.
Yrd. Doç.
Ars. Gör.
Yrd. Doç.
Yrd. Doç.
Doçent
Yrd. Doç.
Doçent
Yrd. Doç.
Doçent
Doçent
Yrd. Doç.
3-4 2
2
4 1
3 1
2 I
5
5
4
4
4
5
5
4
4
5
6
5
6
4
6
5
1
4
2
3
4
6
3
4
2
î
5
1
3
5 2
NrreLlGl
_
Fizyopatoloji Dalı'nda
Anatomi
_
—
Bitki Koruma Bölümii mezunu
—
Çayır-Meıa Bilim Daknda dok-
tora yapmış olmak, askertiğini
yapmış olmak, yabancı dili In-
gilizce.
Yabancı dili Ingilizce
Toprak Bilimi
Toprak Bölümü mezunu
Zootekn. Bölümü mezunu
Zootekn. Bölümü mezunu
Almanca
Ingilizce
Tunınçgiller konusunda dokto-
ra yapmış olmak.
—
1111
—
—
—
I
—
ISPARTA MÜHENDtSLtK
Genel Jeoloji
Genel Jeoloji
Uygulamalı Jeoloji
Uygulamalı Jeoloji
Maden Yatak. - Jeokimya
Hıdrolik
Hidrolik
Hidrolik
Ulaştırma
Ulaştırma
Geoteknik
Makina Teo. ve Dinamiği
Makina Teo. ve Dinamiği
Konstrüksiyon ve tmalat
Konstrüksiyon ve tmalat
Konstrüksiyon ve Imalat
Mekanik
Mekanik
Termodinamik
Termodinamik
Enerji
Enerji
Enerji
Cevher Hazırlama
Maden Işletmesı
Maden Işletmesi
Bnrdur Meslek Yüksek Ok.
W »* »>
»» n n
•» f» M
» 11 »
n n n
ISPARTA Meslek Y.O.
(1 •»
•T »»
Burdur Eğitim Y.O.
Efirdir Sn Ürinö Y.O.
»* ,* „
1» t, n
n ,ı *t
M n t»
„ „ n
« »• n
ıt « t,
Rektörlük
FAKÜLTESİ
Doçent
Arş. Gör.
Yrd. Doç.
Yrd. Doç.
Doçent
Doçent
Yrd. Doç.
Arş. Gör.
Yrd. Doç.
Arş. Gör.
Doçent
Yrd. Doç.
Arş. Gör.
Doçent
Yrd. Doç.
Uzman
Doçent
Arş. Gör.
Yrd. Doç.
Arş. Gör.
Yrd. Doç.
Yrd. Doç.
Arş. Gör.
öğr. Gör.
Doçent
öğr. Gör.
Yrd. Doç.
öğr. Gör.
öğr. Gör.
öğr. Gör.
öğr. Gör.
Doçent
Doçent
öğr. Gör.
Uzman
Doçent .
Yrd. Doç.
öğr. Gör.
Doçent
Doçent
Doçent
Yrd. Doç.
Yrd. Doç.
Öğr. Gör.
Uzman
Okutman
Okutman
Okutman
1
7
4
5
2
3
5
7
5
7
3
5
6
3
5
4
3
6
5
7
4
5
7
4
2
3
5
5
6
6
6
3
3
4
5
2
4
7
2
2
3
4
5
3
4
5
3
4
1
1
1
1
ı
ı1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
|
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
—
—
—
—
—
Bilgisayar denevimli
Mimar çıkışlı
—
—
—
—
—
—
Maden Mühendisliği çıkışlı
—
—
—
—
—
Maden Mübendisliği çıkışlı,
Maden tşletme Dalı'nda ih-
tısaslı
Maden Mühendisliği çıkışlı.
—
Maden Mühendisliği çıkışlı.
Makina-Konstrüksiyon-tmaUt
Elektrik Mühendisi veya Tek-
nik Eğitim Fakültesi Elektrik-
Elektronik Bölümü mezunu.
Teknik'Eğitim Fakültesi Motor
Bölümü mezunu.
Ziraat Fakültesi Süt Teknolo-
jisi Bölümü mezunu.
En az lisans mezunu, bilgisayar
programcılığı ve bilgisayar ko-
nusunda en az iki yıl denevimli.
Elektrik Makinalan Anabilim
Dalında.
Elektrik
Jeodezi ve Fotoğmetri Mü-
hendisi
Bilgisayar programcısı, en az
iki yıllık yüksekokul mezunu.
Konusunda deneyimli.
Eğitim bilimleri.
Eğitimci bilimleri.
Bilgisayar, dört yıllık lisans
mezunu.
Balıkcı gemileri ve donanımı
konusunda deneyimli.
Deniz balıklan yetişuricilığı ko-
nusunda doktora yapmış
olmak.
Balık avlama teknolojisi dalın-
da deneyimli.
Balık işleme teknolojisi dalın-
da doktora yapmış olmak.
Kabuklu su ürünleri yetiştirici-
liği dalında doktoralı olmak.
Akvaryum balıklan ve yetişti-
riciliği dalında deneyimli.
Yükseköğretmen Inşaat Tek.
Resim Bölümü mezunu olmak.
4 yıllık filoloji mezunu
Fransızca
Fransızca
Beden eğitimi